Evrim Ağacı Bilim Terimleri Sözlüğü, bilim dünyasında sıkça kullanılan terimlerin anlamlarını ve açıklamalarını içerir.
Bir sonuca veya çıkarıma ulaşmakta kullanılan önermeler. Öncüller, savunulan iddia veya argümanın dayandırıldığı temel fikir veya yargılardır. Argüman sunarken doğru öncüller sunmak argümanı daha sağlam ve geçerli hâle getirirken kullanılan yanlış öncüller ise argümanı daha zayıf veya geçersiz kılar.
Soluk nesneleri daha iyi gözlemleyebilmek için doğrudan nesneye değil, nesnenin 8° ila 16° civarına odaklanma tekniğidir. Normale kıyasla 40 kat daha hassas bir görüş sunduğu için amatör astronomlar tarafından soluk gök cisimlerinin gözlemlenmesinde sıklıkla kullanılır.
Bir saf maddenin birim kütlesinin (1 g ya da 1 kg) sıcaklığını 1 °C (ya da 1 K) arttırmak için verilmesi gereken ısı miktarıdır.[1] Birimi J/kg°C ya da J/kgK'dir. Ancak cal/g°C da kullanılabilir. Skaler ve türetilmiş bir büyüklüktür. Öz ısı maddenin ayırt edici bir özelliğidir.
Aşırı mutlu, heyecanlı ve özgüvenli olma hali. Kişi yoğun neşe ve heyecan yaşamakta olup bunların düzeyi, koşulların gerektirdiklerinden çok daha fazladır.
Akademik yayıncılıkta kullanılan önbaskı terimi, akademik bir makalenin resmî hakem denetiminden geçip de hakemli bir dergide yayınlanmadan önce internet üzerinden okumaya açılması anlamına gelmektedir. Önbaskı olarak yayınlanan makaleler hakemli dergilerde sonradan yayınlanabileceği gibi, kimi zaman reddedilerek hiçbir zaman yayınlanmayabilir veya ciddi düzenlemeler ve değişikliklerle yayınlanabilir. Önbaskı konumundaki makalelere ekstra şüphecilikle yaklaşmakta fayda vardır.
Önermeyi, doğru ve yanlış değerine sahip bir yargı, bir iddia taşıyan cümle olarak düşünmek mümkündür. Pritchard, önermesel bilginin insana özgü olduğunu ve daha sofistike entelektüel yetenekler gerektirdiğini düşünür. Bir cümle şeklinde ileri sürülen, bir şeyin durumunu söyleyen “Dünya yuvarlaktır.”, “Bekârlar, evlenmemiş olanlardır.”, “Baba II, harika bir filmdir.”, ya da “Ay peynirden yapılmış değildir” türünden ifadeler önerme örnekleridir.
Frontal Lob da denir. Beynin en büyük kortikal bölgesidir ve serebral korteksin yaklaşık %40'ını oluşturur. Beynin duygusal ifade, problem çözme, hafıza, dil, yargı ve cinsel davranışlar gibi önemli bilişsel becerileri kontrol eden kısmıdır. Özünde, kişiliğimizin ve iletişim yeteneğimizin "kontrol paneli"dir. Lobdaki her alan belirli bir işlevden (örn: motor, konuşma, yürütme işlevi) ve davranıştan sorumludur. Frontal lob ile beynin diğer kısımları arasındaki kapsamlı bağlantı ağı, frontal lob işlevlerini ve işlev bozukluklarını anlamayı zorlaştırır.
Göz çukurunun arkasında, sinapsitlere benzer olarak tek bir açıklığa sahip omurgalı grubudur. Ancak deliğin konumu sinapsitlerden farklı olarak göz çukurunun arka üstünde (posterosuperior) yer alır, üstelik daha dar ve uzun bir morfolojiye sahiptir. Bütün türlerinin soyu tükenmiştir. Soyu tükenmiş deniz sürüngenleri olan Plesiosauria ve Ichthyosauria takımı bu kafatası tipi dahilindedir.
Dar bir kaynak tabanına sahip organizma. Özelci otçullar tek bir veya birkaç bitkinin savunmasına karşı iyi bir adaptasyon geliştirir.
Güneş sistemi dışındaki gezegenlerdir. Bu tanıma hem diğer yıldızlar etrafında yörüngede olan hem de yıldızının yörüngesinden ayrılmış veya galaksi merkezinin yörüngesinde olan "başıboş" gezegenler girer. Fakat diğer yıldızlar etrafındaki ötegezegenlerin keşfi gözlemsel olarak daha kolay olduğundan, bugüne kadar keşfedilen ötegezegenlerin çoğu yıldızların yörüngesindeki gezegenlerdir. Bu tür ötegezegenler, yıldızlarının rengindeki küçük renk değişimleri (yıldızlarını kütle çekimsel olarak salladıklarında) veya parlaklık azalmaları (yıldızlarının önünden geçtiklerinde) incelenerek keşfedilmektedir.
Ocak 2019 itibariyle yaklaşık 3900 adet ötegezegenin keşfi doğrulanabilmiştir. Keşfedilen bu ötegezegenler oldukça farklı özelliklere sahip olup, bazılarının kütlesi Jüpiter'inkinin onlarca katıyken (örneğin neredeyse bir kahverengi cüce yıldız olarak sınıflandırılabilecek GQ Lupi b), bazıları sadece Dünya'nın kütlesinin yüzde birine sahiptir (bkz. Kepler-37b). Yıldızlarından olan uzaklıkları, yapı ve yüzey sıcaklıkları da geniş bir yelpazeye yayılmıştır. Dünya dışı yaşam arayışları özellikle yıldızlarından "suyun sıvı olarak yüzeyinde bulunabileceği" uzaklıkta olan kayasal ötegezegenlere odaklanmaktadır.
Estrojenler özellikle kadınlarda cinsel üreme ve gelişiminde önemli olan hormondur. Bunlara ayrıca kadın seks hormonları denir. "Östrojen" terimi, bu gruptaki, estron, östradiol (üreme çağındaki kadınlarda birincil) ve estriol olan kimyasal olarak benzer hormonların tümüne kapsayan genel bir terimdir.
Kadınlarda, östrojen esas olarak yumurtalıklarda, az miktarda yağ hücreleri ve adrenal bezler tarafından da üretilir. Ergenlik döneminin başında östrojen, göğüsler, daha geniş kalçalar, kasık tüyleri ve koltuk altından kıllanma gibi kadın ikincil cinsel özelliklerin gelişmesinde rol oynar.
Bilgiyi bulmak, kazanmak, bilgiyi kazanma yolunun ve kazanılan bilgiyi hafızada tutarak yeri geldiğinde kullanabilmek için hatırlamaktır.
Beynin hareketlerimizi kontrol eden bölgesidir.
Bir bireyin taşıdığı özelliklerin, popülasyonun genelindeki özelliklerden rastlantısal olarak farklı olması durumudur. Örnekleme hatası, küçük örnek grupları için fazla, büyük örnek grupları için düşüktür. Yani, bir gruptan ne kadar çok örnek alınırsa, o kadar gerçekçi sonuçlar elde edilir.
Çakışan nesiller, ortak olarak yavru yetiştirme ve özelleşmiş eşeysel ve eşeysel olmayan görev dağılımları ile karakterize edilen sosyal yapılardır.
Evrim Ağacı inşası sırasında, belirli bir ortak atanın varlığına dair verilerin sağlamlığını tahmin etmekte kullanılan bir yöntemdir. Yükleme değerleri %0 ile %100 arasında değişir ve sayı arttıkça, verisel desteğin gücü artar.
Birincil transkript ve ara ürün işleme için işlevsel mRNA türüdür.
Birbiriyle hiçbir benzerlik ve iki karşı cinsin soyları arasıda homoloji göstermeyen, fungilerde görülen üreme biçimi.
Ölümden bir kaç saat sonra vücut kaslarında ortaya çıkan ve kas içindeki biyokimyasal değişikliklerin neden olduğu sertliktir. Vücut, değişikliklerin başladığı andaki durumunda kalır.
Zarlı yapıda organellere sahip hücre tipidir. Genetik materyal, genelde hücrenin merkezinde veya çevresinde bulunan, zarlı bir yapı olan çekirdek içerisinde korunur. Aynı zamanda, bu tip hücrelerden oluşan organizmaları kapsayan Eukaryota taksonomik alanı için de kullanılır. Ökaryot hücreler, genelde prokaryot hücrelerden daha büyüktür. Hemen hemen bütün çok hücreli organizmalar, ökaryot hücre yapısındadır.
İnsan ırkının genetik özelliklerini düzeltmek amacıyla bilimsel olarak yönetilen ayıklama olayının araştırılması ve uygulanmasıdır. Öjenik denetim ilk kez 1883'te Francis Galton tarafından ileri sürülmüştür. Bu görüşü destekleyenler "iyi" özellikleri olan insanların çocuk yapmaya teşvik edilmelerini; "kötü" özellikleri olanlarınsa aile kurmaktan kaçınmalarını önerirler. Ancak hangi özelliğin "iyi" ya da "kötü" olduğuna objektif olarak kimin karar verebileceği de ayrı bir sorundur. Yakın zamanlarda 'Eugenics' Avrupa'da ve ABD'de uygulanmıştır.
1) Mussolini 1935 yılında Etiyopya'yı işgal ederek 1941 yılına kadar 15 bin insanı katlettirdi. Mussolini'ye göre Etiyopyalılar siyah ırktan oldukları için aşağıdaydılar ve İtalyanlar gibi üstün bir ırk tarafından yönetilmek onlar için bir şeref olmalıydı.
2) 1907’de ABD'nin Indiana eyâletinde kabul edilen bir kanunla zekâ özürlü, sağır ya da körler zorla kısırlaştırılmaya başlanmıştır. Benzer bir yasayı 1909'da Washington ve Kaliforniya eyaletleri kabul etmiştir.1927’de Virginia eyâletinde zekâ özürlüler kısırlaştırılmışlardır. Yasa, Amerika’nın pek çok eyâletinde 1960'lara kadar yürürlükte kalmıştır. Toplamda 67000 insan kısırlaştırılmıştır.
Evrim süreci içerisinde çeşitli faktörlere bağlı olarak oluşan, ancak ileride, seçilim sürecinde çok büyük öneme sahip olacak olan adaptasyonlardır. Evrim, geleceğe yönelik adımlar atmasa da, önceki dönemde şans eseri popülasyonun bir kısmında oluşan bu ön adaptasyonlar, gelecekte beklenmedik faydalar yaratabilirler.
Dev Panda (Ailuropoda melanoleuca) türünde, 6. parmak gibi görev yapan bir sözde "başparmak" bulunur. Esasında bu yapı bir parmak değil, evrim süreci içerisinde pandanın ana besin kaynağı olan bambu gövdelerini tutma konusunda özelleşmiş, aşırı gelişmiş bir susamsı kemiktir. Evrim süreci içerisinde, normalde bilekte bulunan bir kemik olan bu yapı, pandaların evriminde giderek önemli bir hale gelmiştir. İşte susamsı kemik, günümüzde pandalar için çok önemli bir yapı olarak bu "6. parmak" yapısının evrimleşmesini sağladığından, pandaların atalarında bu kemik konusunda görülen öncül değişimlere ön adaptasyon denir.
Direk bir fayda sağlamadan, hatta bazı durumlarda zarar görerek, başkalarına yardım etmek.
Pekçok tür gibi sincaplar da birbirlerini avcılara karşı uyarmak için yüksek sesli alarm çağrıları yaparlar. Bu "cırlak" sesler, diğer bireyleri uyararak kaçmalarını sağlar. Ancak öte yandan çıkarılan bu yüksek ses, avcıların daha fazla dikkatini çekerek, alarm çağrısı yapan bireyin yerinin daha kolay tespit edilmesine sebep olur. Dolayısıyla bu, bireylerin kendileri pahasına gruplarının, türlerinin ve hatta civardaki diğer türlerin hayatını korumaya yönelik sergilenen bir davranıştır.