Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Paylaşım Yap
Eserler
İncelemeler
Kişiler
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
İnceleme
Baran Cudi Eker
İnceleyen7 6 saat önce
"Onlar, özgürlüğü sever ama onun uğruna hiçbir şey yapmazlar; bilgeliği över ama öğrenmeye üşenirler; adaletten bahseder ama haksızlık karşısında sessiz kalırlar."
7.0/10
(2 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : 猫城记
Yazar: Lao She
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Ahmet Alper Yüksel
İnceleyen10 12 saat önce
Toplum Sözleşmesi’nin yazarı Rousseau, bu eseri için “Epeyi önce gücümü tatmaksızın yazmaya kalkıştığım ama o gün bugün bir yana bıraktığım daha geniş bir yapıttan alınmıştır” demiştir. Rousseau’nun bu sözünde bahsettiği yapıt “Politik Kurumlar”dır.

Toplum Sözleşmesi, taslak halindeki bu yapıtın bir bölümünden ibarettir.

Kitap dört ana bölümden oluşur.

Birinci bölümde yazar okuyucuya mülkiyet ve kölelik hakkındaki görüşlerini aktarır. “Toplum Sözleşmesi”nden de ilk bu bölümde bahseder:

“Üyelerinden her birinin canını, malını, bütün ortak güçle savunup koruyan öyle bir toplum biçimi bulmalı ki, orada her insan, hem herkesle birleştiği halde yine kendi buyruğunda kalsın, hem de eskisi kadar özgür olsun. İşte toplum sözleşmesinin çözüm yolunu bulduğu ana sorun budur.”

Rousseau kölelik hakkındaki düşüncelerini şu şekilde ifade eder:

“Bir insan kendini karşılıksız olarak bağlar demek, saçma, akıl almaz bir şeydir. Böyle bir davranış yolsuz olduğu kadar gereksizdir de. Çünkü böyle davranan bir kimsenin aklı başında değildir.”

İkinci bölümde Rousseau, egemenliğin bölünmezliğinden ve çeşitli yasama sistemlerinden bahseder. “Yasa” ve “yasacı” hakkındaki görüşlerini ifade eder.

Yazara göre:

“Genel istem yasalarla dile gelir. Toplum içinde bir birleşmenin koşulu olan yasalara uyan halk, yasaları koyan halkın kendisi olmalıdır.”

Yazar, halkın her zaman kendisi için iyi olanı istediğini ancak yeterince donanımlı olmadığı için iyi ile kötüyü her zaman ayıramayacağını ifade eder:

“Halkın kendisi hep iyilik ister ama kendi başına iyiliğin nerede olduğunu göremez her zaman.”

Rousseau’ya göre iyi bir yasacı oldukça nadir bir değerdir:

“Büyük bir krala binde bir rastlandığı doğruysa, büyük bir yasacıya ne kadar az rastlanılacağını varın kıyaslayın!”

Yasacı, kraldan çok daha önemlidir.

“Yasacı makineyi bulan mühendistir, kralsa onu kurup işleten bir işçiden başka bir şey değildir.”

Üçüncü bölümde Rousseau, hükümet hakkındaki görüşlerinden ve yönetim biçimlerinden bahseder.

“Hükümet, yersiz olarak, egemen varlıkla karıştırılır. Oysa hükümet, egemen varlığın sadece bir aracıdır.”

“Tek ve mutlak bir hükümet biçimi yoktur; belki büyüklük bakımından birbirinden ayrı ne kadar devlet varsa, öz bakımından da o kadar ayrı hükümet vardır.”

Yazar kitapta üç farklı yönetim biçiminden bahseder: Demokrasi aristokrasi ve monarşi.

Roussseau’ya göre demokrasi ile yönetilmek “tanrıların harcı”dır.

“Bir Tanrılar ulusu olsaydı, demokrasi ile yönetilirdi. Böylesi olgun bir yönetim insanları harcı değil.”

Aristokrasinin üç çeşidi vardır: Doğal, seçime bağlı ve soydan geçme aristokrasi.

“Seçime bağlı aristokrasinin, iki gücün birbirinden ayrı olması dışında, üyelerinin seçkin olması gibi bir üstünlüğü vardır.”

Monarşi, Rousseau’ya göre üç yönetim biçimi arasındaki en kötü yönetim biçimidir

“Halk, adamlarının seçmekte hükümdarlardan daha az yanılır. Cumhuriyet yönetiminin başında bir budalanın bulunması kadar kralın bakanları arasında gerçek değerde bir kimsenin bulunması da binde bir rastlanır bir şeydir.”

Rousseau, milletvekili/temsilcilere sıcak bakmaz:

Egemenlik hangi nedenlerden ötürü başkasına aktarılamazsa, yine aynı nedenlerden temsil de edilemez.”

“Milletvekilleri milletin temsilcileri değildirler ve olamazlar. Olsa olsa geçici işlerinin görevlileri olabilirler; hiçbir kesin karara da varamazlar.

Kitabın dördüncü bölümünde oy, seçim gibi konulardan ve dinin toplumdaki yerinden bahsedilir.

“Halk toplantılarda ne kadar birlik olursa, yani oylar birliğe ne kadar yaklaşırsa, genel istem de o kadar baskın çıkar; uzun tartışmalar, ayrılıklar, gürültü patırtılarsa, özel istemlerin ağır bastığını ve devletin sonunun geldiğini haber verirler.”

Toplum Sözleşmesi, cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün felsefesinin oluşmasında katkısı olan kitaplardan biridir. Kitap, “Aydınlanma Düşüncesi”nin yapı taşlarından biri niteliğindedir.
10.0/10
(10 Kişi)
Puan Ver
Hasan Âli Yücel Klasikler Dizisi XLIX (49) - Fransızca Aslından Çeviren: Vedat Günyol
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Fatih Altındal
İnceleyen 16 saat önce
Birbirlerinin hayatı hakkında karar vermeye mahkûm insanların, bütün zihin enerjilerini toplumu en sağlıklı nasıl yönetecekleri ve geçim sıkıntısı gibi konulara kafa yorarak harcayıp insan doğasına uygun şekilde gönüllerince yaşayabilecekleri yeterli bir zaman bulamamalarına sebep olan yıpratıcı işlerden uzak durmaları gerekir. Ancak bu şekilde beden ve ruh sağlığı birlikte sağlanabilir.

Ama böyle yaşayabilmek için günlük hayatın gerektirdiği rutin ve ihtiyaçları karşılayabiliyor olmak gerekir. Gıda üretimi, temini ve yemeye hazır hâle getirilmesi, temizlik vs işler olmadan hayat devam edemez. Bu işlere zaman harcarsan da insan doğasının gereklerinin karşılandığı hayat mümkün olamaz.

Eski dönemlerde zenginler ve iktidar sahipleri bu angarya işleri kölelere yaptırarak bunlara harcanacak zamanı boşa çıkardılar. Biz insanlar insanî ihtiyaçlarımızı karşılayalım diye insansılar kahır çeksin, dediler.

Oysa şimdi onlarca işçinin günlerce uğraşıp yapacağı işi bir makine dakikalar içinde yapıyor. Şu an bütün insanların temel ihtiyaçlarını ve muhtemelen daha da fazlasını çok kısa süre içinde üretebilecek durumdayız. İnsanların ihtiyaçlarının tamamının karşılandığı noktadan sonra hâlâ üretime devam etmenin ne anlamı var? Neye yarayacak bu üretim?

Şu anda bütün insanlar haftanın günlerinin yarısı, onun da üçer dörder saatinde çalışarak yeterli üretimi yapabilecek durumdalar. Geri kalan zamanda da insanî ihtiyaçlarını karşılayacak o lüks yaşantıyı temin edip beden ve zihin sağlıklarını temin edip koruyabilecek imkâna sahipler. Üstelik hiçbir canlıyı köle yapmadan. Makineler bizim kölelerimiz. Eski dönemlerin köleleri şimdi makineler, efendileri de her bir vatandaş.

Böyle bir imkâna sahipken, hiçbir emek harcamadan üstüne konduğu serveti ve rahat yaşamı bırakmak istemeyen, insanî hayat standartlarıyla yetinmeyip kudret sahibi olmak isteyen bir avuç insanın hırslarının arzularını karşılayabilmek için köleliğe devam ediyoruz.


Genel olarak bunları anlatıyor. Tabii ara ara yorum katmış olabilirim, izah edici olsun diye. Ve kendi cümlelerimle anlatmış olabilirim.
9.0/10
(10 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Hüseyin Güngör
İnceleyen4 1 gün önce
Raimondo Luraghi Batı gözünden sömürgecilik okumaları yapmış İtalyan bir akademisyendir. Sömürgecilik Tarihi adlı kitabı da, Avrupa'nın keşif çalışmaları ile başlayıp sanayileşme ile de zirvelere taşıdığı ve kendisinin diğer uygulamalardan tamamen farklı bir şey olduğunu iddia ettiği sömürgecilik tarihini 1970'lere kadar genel bir bakışla olabildiğince çok yönden incelediği kitabıdır. Dili basit ve kronolojik ele alındığı için de hikayesel olan, okuması basit ve ilgisi olanlar için güzel bir çalışma. Olabildiğince objektif gibi görünen anlatımı da güzel. Gelgelelim, Türkler'den iki cümleyle ya bahsediyor ya etmiyor. Zaman çizelgesine Macbeth'i bile koyan adam İstanbul'un Fethi'ni koymuyor. Atatürk'ün ve sömürgeciliğe karşı ilk başarılı ve organize mücadelelerden olan Milli Mücadele'nin ismi bile geçmiyor. Attila'ya Moğol diyor. Bütün bunlar da objektifliğine değilse bile yetkinliğine olan güveni bayağı düşürüyor ki bu daha kötü. Ha, MEB sırf Batılı ağzından Batı eleştirisi gibi gözüktüğü için mi bunu lise yarışması kitaplarına sokmuştur onu da bilemiyorum ama çağ dışı kalmış.
4.0/10
(1 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Ascesa E Tramonto Del Colonialismo
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
M. Y.
M. Y.
50K UP
İnceleyen1 2 gün önce
Her yerde bulunabilir bilgileri toparlayıp kitap etmiş. Tespitleri dost meclisinde goygoy vaktinde mizahıyla yapılan şeyler. Ömrünüz meraksız, bilimsiz geçmiş gariban beyniniz iki bilimsellik görmüşse kitabın heykelini bile yaparsınız. Sevemedim.
9.6/10
(182 Kişi)
Puan Ver
İnsan Türünün Kısa Bir Tarihi
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close