Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Kafana takılan neler var?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 29 Ağustos 2018 23 dk.

Tüm Dünya'da modern bilimin en önemli parçalarından biri olan evrimin kabul edilirliği giderek artıyor. İnsanlar evrimsel biyolojinin detaylarını öğrendikçe, yıllar yılı meydanları dolduran "yaratılışçı" ve evrim karşıtı akımların hiç de söyledikleri gibi bir kavram olmadığını, son derece basit ve anlaşılır bir doğa gerçeği olduğunu kavramaya başladılar. Bu da, akıllarda şu önemli sorunun doğmasına neden oluyor:

Bu sorunun altında yatan ana sorunun kaynağı, aslında bir "yaratıcı süpergücün" (kısaca "tanrı"nın) varlığı ile ilişkilendirilir. Çünkü "Eğer yaratma olayı varsa, bir yaratıcı da olmalıdır." düşüncesi, teolojinin asırlardır kullandığı felsefi bir argümandır. Her ne kadar yaratılma olayı ile yaratıcı arasında kısmen bir ilişki olsa da, yaratılma sözcüğünün özünde ifade ettiği eylem ile yaratma eyleminde bulunduğu iddia edilen süpergüç arasındaki ilişki, evrim karşıtlarının halka yansıttığı kadar sıkı olmayabilir. İzah edelim:

315
3
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Sibel Özkan
Sibel Özkan
157.4K UP
Yazar 5 gün önce 8 dk.

Basit şeyler bazen şaşırtıcıdır. Matematik, öyle büyüleyicidir ki son derece basit gibi görünen bazı problemler, onlarca yıl boyunca en azılı matematikçiler tarafından bile çözülemeyebilir. "Collatz Problemi" de basit görünen ancak insanların içinde kaybolup gittiği problemlerden biridir. O kadar kaotik ve öngörülemez nitelikte sayı dizileri üretir ki çözülemez veya karar verilemez bir bilmece olduğu söylenir. Bazı uzmanlar bunu bir siren şarkısı veya bir bataklık olarak görürler ve sadeliğiyle baştan çıkaran bu problem için amatör ve genç matematikçileri, bu problemden uzak durmaları konusunda uyarırlar.

Matematikçi Jeffrey Lagarias'a göre, sayı teorisyeni Shizuo Kakutani, Soğuk Savaş sırasında Yale Üniversitesindeki herkesin yaklaşık bir ay boyunca bu problem üzerinde çalıştığını ancak hiçbir sonuç alınamadığını söylemiştir. Kakutani, benzer durumu Chicago Üniversitesinde de yaşayınca bu sorunun matematik araştırmalarını yavaşlatmak için komplo amaçlı ortaya atıldığı esprisini yapmıştır.[1]

16
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Taner Beyter
Taner Beyter
399.9K UP
Yazar 6 gün önce 13 dk.

Her yıl en az 60 milyar hissedebilen canlıyı (yüz tanıyan, rüya gören, sosyalleşen, bir dereceye kadar akıl yürütebilen, acı kaynağından kaçan ve çığlık atan, iletişim kuran, sosyalleşen, favori oyun ve yemeği olan) yemek için öldürüyoruz. Bunların çok büyük bir kısmının fiziksel ve psikolojik acı çektiği açıkça görünüyor. Yalnızca tabağımızda yemek olarak değil; kıyafet, kozmetik, yarışlar ve sirkler, deneyler vb. birçok alandaki hayvan kullanımı modern toplumların temel mekanizmasının çekirdeğinde yer alıyor gibi duruyor. Bu ahlaken tartışmaya değer bir mesele ki bundan ötürü felsefecilerin uygulamalı etik başlığında en çok tartıştığı konu başlıklarından biri hayvan hakları olmaya devam ediyor.

Hayvan hakları meselesi; ahlak felsefesi, hukuk, bilişsel bilimler, psikoloji, dinler tarihi, antropoloji ve daha birçok entelektüel alanla temas eden ve ilk bakışta görüldüğünden çok daha kapsayıcı, belirleyici ve mühim olan bir konuma sahip. Bu nedenle hayvan hakları ve etiğine yönelik kitapları okuyarak bu konuda daha fazla bilgilenmek son derece önemli.

7
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Eric Rose
Eric Rose
209.1K UP
Yazar 17 Temmuz 2018 11 dk.

20. yüzyıl bilimin yüzyılıydı. Bu yüzyılda bilim, insan toplumuna entegre olarak ilerliyor ve gelişiyordu. Albert Einstein’ın bu yüzyılda zihnini gelişime açması, bilimsel olguların derinlerini incelemesini ve merakı olan fiziğin bütün tanım, postulat ve teorilerinin temellerini sorgulamasının zorunlu olduğunu gösterdi. Bilgi neydi? Bilgiye erişim imkanı neydi ve fizik bilimi ne kadar doğanın gerçekliği üzerineydi? Tüm bu sorular Albert Einstein’ın büyük atılımı için temel bir bilim ve bilgi felsefesi merakının doğmasına sebep oldu. Albert Einstein’ın felsefe öncülleri oldukça basitti:

Bu üç basit felsefi argüman, Isaac Newton Klasik Fiziğine vurulan büyük darbenin öncülleriydi. Isaac Newton dönemine göre oldukça tutarlı ve güçlü bir bilimsel alan oluşturmuştu. 1686 tarihinde yayınlanan kitabı Philosophiæ Naturalis Principia Mathematica (Doğa Felsefesinin Matematiksel İlkeleri), klasik mekaniğin temelini atmıştır ve tarihin en önemli bilimsel kitaplarından biri olmuştur. Bu kitabın bilimsel önemi dışında altında yatan felsefi sunuşu da görmek oldukça kolaydır:[1]

112
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yasin Erkmen
5 gün önce
Bizi düzdüler. Çocuklarımızı da düzecekler. İçlerinde ne kadar tarih, dua, silah ve dahi şan varsa üzerimize kusacaklar...
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

İnceleme
Mehmet Acar
Mehmet Acar
101.3K UP
İnceleyen10 1 gün önce
Şu an kitabın yarısından biraz fazlasını bitirmiş vaziyetteyim. Tek kelime ile bir "başyapıt". Homo sapiens türünün kendi içerisinde çok uzun ama dünya hayatı içerisinde kısacık olan tarihini o kadar çarpıcı ve dogmatik şeyleri yıkarak anlatıyor ki. Homo sapiens'in dedikodu yeteneği sayesinde kültürler ve medeniyetler oluşturduğunu, özellikle tarım devriminin homo sapiens'in evriminde ne kadar büyük bir kavşak olduğunu yüzümüze çarpıyor. Okuyun ve okutturun.
9.6/10
(189 Kişi)
Puan Ver
İnsan Türünün Kısa Bir Tarihi
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Nevzat Keskin
Seslendiren 1 gün önce 9:38
Elementlerin birbirleri ile nasıl etkileştiği; elektronlarının nasıl sıralandığına ve atomlarda elektronların yerleştiği en dış bölgede kaç elektron için...
2
Onur Göksel Yokuş
Yazar 16 Temmuz 2019 44 dk.

Zihin felsefesi denildiği zaman, pek çok kişi, Descartes'ın yıllar yılı dillendirilen ama derinine pek inilmeyen "Düşünüyorum, o halde varım." sözünü anımsayabilir. Nitekim Descartes, modern felsefenin kurucusu olarak ve zihin felsefesiyle ilgili en önemli problemlerden birisi olan zihin-beden ayrımı sorununu ortaya atarak da, bu alanın ortaya çıkışında önemli ölçüde etkili olmuştur. 

Descartes'ın bu girişimi, alanla ilgili ilk gözle görülür çalışmayı başlatması anlamında önemliydi. Lakin bugün "zihin felsefesi" denildiği zaman, bu disiplin içerisinde çalışan kişilerin aklına Descartes ve düalizmden çok daha fazlası gelmektedir. Kavram olarak zihin dediğimiz zaman, onu teşkil eden unsurlar, zihin felsefesini ana hattan ilgilendiren bir tartışma olarak zihinsel dediğimiz şeyin kendisinin fiziksel olup olmadığı ve zihnin kendisini açıklamaya çalışan teoriler bu alanın çalışanları tarafından farklı şekillerde ele alınarak tartışılır. Bundan beş yüz sene öncesine kıyasla bugün, zihin kavramını ele almak ve irdelemek için çok sayıda düşünsel yapı geliştirildiği söylenebilir.

218
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Kerem Keser
Kerem Keser
1,164 UP
İnceleyen10 21 Ağustos 2023
Gerçekten çok heyecan verici bir film özallikle karadeliklerin içindeki uzay-zaman dokusunu parçalanışı ve gerçekliğin dölünerek çoğalması evreni kısa süreli kontrol edebilme yeteneği kazanması ve daha neler neler ,kısacası gayet güzel bir film herkese tavsiye ederim
9.8/10
(812 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
13
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Seda Baştürk
Seda Baştürk
193.5K UP
Çeviren 4 Ağustos 2021
Süper kütleli kara delikler, nasıl güçlü jetler ortaya çıkartıyor? Nasıl olduğunu bulmaya yardımcı olmak için Olay Ufku Teleskobu (EHT, İng: "Event Horizon Telescope"), aktif galaksi Erboğa A’nın (Centaurus A) merkezini görüntüledi. Görsellerden ilki, gökyüzünde bir çok dolunay kadar yer kaplayan Cen A’nın en büyüğünü gösteriyor. Şimdiye dek çekilen en iyisi ise, gökyüzünde sadece Ay’daki bir golf topu kadar yer kaplıyor. Yeni görüntü, iki jet gibi görünenlerin aslında tek bir jetin iki yüzü olduğunu gösteriyor. Bu yeni keşfedilen jetin kenarının parlaması olayı, jet yaratma gizemini çözmüyor. Ancak parçacık çıkışının güçlü bir basınçla sınırlandırıldığını gösteriyor ve muhtemelen bir manyetik alan içeriyor. Olay Ufku Teleskobu, Dünya‘nın dört bir yanındaki radyo teleskoplarının hep beraber çalıştırılmasıdır. ABD, Hawaii‘deki Caltech Milimetre-altı Gözlemevi, Şili‘deki ALMA, Fransa‘daki NOEMA ve daha da fazlası EHT’de kullanılır. EHT, yakınlardaki devasa kara delikleri ve yüksek enerjili çevrelerini gözlemeye devam edecek.
6
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Sena Küçükkıvanç
İnceleyen10 9 Kasım 2024
Yıldızlararası, sinematografik anlatımın ve görsel efektlerin zirve yaptığı bir başyapıt... Christopher Nolan uzay-zaman kontinuumunu muazzam bir kurgu ve sinematografiyle harmanlamış. Oyunculuk performansları, özellikle Matthew McConaughey'in, izleyiciyi çok iyi etkiliyor. Tabii bunda Hans Zimmer'ın müziklerinin de etkisi büyük.
Filmin prodüksiyon tasarımı, set dekorasyonu ve kostüm tasarımıyla geleceğin distopik dünyasını başarıyla yansıttığını düşünüyorum. Kurgu teknikleri zamanlar arası geçişleri akıcı bir şekilde sunuyor; bu da izleyicinin hikayeye tam anlamıyla dalmasını sağlıyor. Görsel efektlerin gerçekçiliği ve detaylara verilen önem beni gerçekten etkilemişti.
Kesinlikle sinema tarihine geçecek nitelikte bir film. Ufuk açıcı, düşündürücü ve bir o kadar da dokunaklı. Eh, uzayda kimse bağırdığınızı duyamaz ama bu film kesinlikle duyulmayı hak ediyor.
9.8/10
(812 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
23
3 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Çağrı Mert Bakırcı
Analist 29 Ocak 2013 2 dk.

David Latimer'in "bir deney" olarak başlattığı bu ekosistem, 1960 yılında oluşturuldu ve sonrasındaki 53 senede onları sadece 1 defa suladı. O zamandan bugüneyse bu hoş görünümlü, 3.5 kilogramlık vazo içerisindeki Tradescantia cinsi örümcekotları güneş ışınları haricinde hiçbir dış unsura ihtiyaç duymaksızın varlığını sürdürebiliyor.

80 yaşındaki Latimer, bitkileriyle ilgili olarak şunları söylüyor:

29
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Oğuz Sertkaya
Oğuz Sertkaya
21.2K UP
Alıntıyı Ekleyen 2 gün önce
Tüm dünya bilgeliğinin yarısı;
ne sevmek, nede nefret etmektir.
Öteki yarısı, hiçbir şey söylememek ve hiçbir şeye inanmamaktır.
9.7/10
(18 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Aphorismen Zur Lebensweistheit
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Türü
Ebru Tuba Ölçücü
Türü Ekleyen 2 gün önce
Physarum polycephalum, Amoebozoa üst âlemine bağlı Myxogastria sınıfının bir tür sümüksü küf (plasmodial slime mold) türüdür. Gerçek bir küf ya da mantar değildir. Ökaryotik, çok çekirdekli ve amöboid yapıda bir protisttir. En karakteristik yaşam evresi olan plasmodium çevresindeki ortamı tarayarak ilerleyen, yüzey üzerinde ağsı damarlar oluşturan ve sitoplazmik akışla besin maddelerini hücre boyunca dağıtan büyük, koenositik bir yapıdır. F. polycephalum’un çevresel uyaranlara verdiği tepkiler oldukça gelişmiştir. Işıktan kaçınan (fotofobik) bir türdür ve organik maddece zengin, nemli, gölgeli mikrohabitatları tercih eder.
Bu süreçte oluşturduğu damar ağı, kaynaklar arasında en kısa ve enerji açısından en verimli yolları seçmesiyle dikkat çeker. bu yönüyle tür, biyolojik hesaplama ve ağ optimizasyonu çalışmalarına model olmuştur. spor üretmek amacıyla sporokarp adı verilen yapıları oluşturur. Bu yapılar içinde gelişen sporlar rüzgarla veya temasla yayılır.
emin ve organik döküntünün yoğun olduğu parklar, ormanlık alanlar, yosunlu kütükler, çürümekte olan yaprak yığınları ve hatta nemli duvar boşlukları gibi mikrohabitatların yaygın olmasına bağlıdır. Ilıman iklim, özellikle sonbahar ve ilkbahar aylarında plasmodium evresinin sık görülmesini sağlar.
2
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 22 Şubat 2012 2 dk.

Walpole, bu kısa ve öz sözünde gerçekten çok önemli bir noktaya vurgu yapıyor. Bilim, bir açıdan bakıldığında, hata yapma sanatıdır. Bir mühendisin şunu dediğini sıklıkla duyarsınız: "Hiçbir zaman bir ürün, ilk denendiği anda çalışmaz." Mutlaka hatalar olacaktır. Benzer şekilde, doğa bilimlerinde de ileri sürülen hipotezler pek nadiren ilk atışta %100 isabetlidir. Çoğu zaman onlarca, hatta yüzlerce defa açıklamak istediğimiz soruna yönelik geçici cevaplarımız olan hipotezlerimizi değiştirmek, güncellemek, geliştirmek zorunda kalırız. Bunu yapmamızı sağlayan, hatalarımızdır. Hatalar, her ne kadar toplum içerisinde negatif anlamlı bir sözcük haline getirildiyse de, bilim için sıradan bir gerçekliktir. Şöyle ifade edelim: Hatalar olmasaydı, bilim olmazdı.

Ancak hata demişken, yanlış anlaşılmasın... Hatanın binbir türlü çeşidi vardır ve bilimdekiler, bizim "dürüst hata" veya "faydalı hata" dediğimiz hatalardır. Bu hatalar, insan aklının ve bilimsel metodolojinin sınırlılığından kaynaklanırlar. Yapacak bir şey yoktur, istemsiz olarak oluşurlar. Yapan kişi bunu fark etmez, dürüsttür. Ancak bunu yapması müthiş avantajlıdır, zira hata sayesinde, gerçeğe bir adım daha yaklaşırız.

24
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
3
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Gözlemi
Soner Mutlu
Gözlemi Yapan 4 saat önce Türkiye, Antalya
Televizyon üzerinde gördük ve eklemek istedik altın renkli çok güzel bir örümcek zıplayan örümcek olarak geçiyor ve tamamen zararsız olduğu söyleniyor
0
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
EtkinlikKültürel Etkinlik
Evrim Ağacı Ankara Topluluğu
Etkinliği Ekleyen 1 hafta önce Ankara₺310,00 - ₺450,006 Aralık
Estetiğin Biyolojik Kökenleri
06 Aralık 2025 13:30 tarihinden 06 Aralık 2025 17:00 tarihine kadar.

Estetiğin Biyolojik Kökenleri, 6 Aralık 2025 tarihinde saat 13.30’da başlayacaktır.

Seminer İçeriği:
Estetik algısı; sadece kültürel değil, aynı zamanda biyolojik temellere sahip karmaşık bir kavramdır. Sanatta biyolojik unsurlardan kaynaklanan duygusal etkiler, izleyici üzerinde derin etkiler bırakarak, sanat eserlerinin gücünü artırabilmektedir. Estetik algının yalnızca sanata içkin bir unsur olarak değil, aynı zamanda evrimleşmiş ve işlevsel bir özellik olarak düşünülebileceği bu etkinliğimizde ortaya koyulacaktır.

Konuşmacı: Dr. Babür Erdem, Evrim Ağacı Ortak Kurucusu
Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Biyolojik Bilimler Bölümü’nde doktorasını tamamlamıştır. Araştırma alanları davranış biyolojisi, hesaplamalı biyoloji ve evrimsel biyolojidir ve bu konularda yayımlanan çeşitli makaleleri vardır. Ayrıca TÜBİTAK destekli projelerde yürütücülük yapmış ve birçok projede yer almıştır. Şu anda ODTÜ Robotik ve Yapay Zekâ Merkezi’nde arılar ve davranışları üzerine araştırmacı olarak çalışmaktadır.

Dersler, 40 kişilik kontenjan ile sınırlıdır. 40 kişiye ulaşılması durumunda kayıtlar kapanacaktır. Kontenjan dolduktan sonra yatırılan ücretler iade edilecektir.

Fiyatlandırma Bilgisi
Dersler, öğrenci ve tam olmak üzere iki fiyatlandırmaya tabi olacaktır. Aktif olarak bir eğitim kurumunda öğrenim gören kişiler “öğrenci” sayılacaktır ve bu fiyat üzerinden ödeme yapacaktır. Diğer kişiler ise “tam” sayılacaktır ve bu fiyat üzerinden ödeme yapacaktır.
Ayrıca bankanıza bağlı olarak İYİZİCO üzerinden eğitimlerimize taksit imkanı bulunmaktadır.

Devamını Göster
12
0 Yorum
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

YouTube, Evrim Ağacı tarafından hazırlanan içerikleri video yoluyla öğrenmenin en iyi yolu! Ayrıca kanalımızda birçok bilim insanıyla röportajlarımızı, çeşitli deney gösterilerini ve diğer bilim içeriklerimizi bulabilirsiniz.

Bora Cüneyt Akçakın
Seslendiren 23 Temmuz 2024 23:50
Uzay ne kadar soğuk? - Türksat 6A beşinci ateşlemesini de yaptı - Falcon 9 neden patladı?
26
Eser
Furkan Arduç
Eseri Ekleyen 1 Ekim 2022 Dizi
9.7/10
(15 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Görkem Öge
Görkem Öge
583.4K UP
Kozmoloji meraklısı. 12 Eylül 2022 Sen de Cevap Ver

Anlam meselesi, kişiden kişiye değişen bir şey. Bu konu üzerine çok şey söylendi, yazıldı, konuşuldu. Bu nedenle ben, başka bir noktaya dikkat çekmek istiyorum.

Sizin sorunuzda gözden kaçan bir nokta var: Biz, zaten varız. Var olmak için değil, yok olmak için bir sebep aramamız gerektiği sorusu karşımızda. Zaten var olduğumuz için yok olmalı mıyız diye soruyorsunuz. Ve bambaşka bir soru ve çaba. Eğer, bugünkü aklımız ve algımız ile doğmadan önce bize "böyle bir hayatın olacak, var olmak istiyor musun?" diye sorulsaydı vereceğimiz cevap ile bugün var olup yok olsak mı acaba diye sormak aynı şey değil. Hani sanki bir anlam bulamaz isek kendimizi yok etmeli miyiz diye soruyoruz. Bunun kolay olduğunu ya da anlam olmadığında ölmenin gayet normal ve anlaşılır bir şey olduğunu kabul etmişiz gibi konuşuyoruz sanki.

Böyle bir şey yok ki. Bulutsuzluk Özlemi'nin dediği gibi, "Ne olursa olsun, Yaşamaya mecbursun". Yaşıyor iken ölmek, bu sorularla çok da ilgisi olmayan, apayrı bir dinamik. Manevi olarak boşlukta olmak vs. insanları direk olarak ölüme götüren bir durum değil. Bir sürecin başlangıcı olabilir en fazla. İnsanın ölüme karşı çok da elinde olmayan evrimsel ve anlaşılması zor koruma mekanizmaları var ve sadece zihinsel bazı denklemler ile bunları aşmak çok zor. Neden intihar eden insanların büyük çoğunluğu alkol ya da uyuşturucu etkisinde? Neden intihar girişimlerinin sayısı, intiharların katları kadar üzerinde?

Tüm Reklamları Kapat

Uzatmayayım... Anlam bulamaz isek de ölemeyiz. Hem aklımıza direk bu gelmez hem de gelse bile bunu yapamayız. Ölüm, tüm canlılar için çok hatta en ürkütücü şey. Yaşamaya, yaşamaya devam etmemizi sağlayacak şeyler bulmaya mecburuz. Evrimsel dinamiklerimiz bu yönde. Bu gerçeği gözden kaçırmayalım. Evet belki boş boş yaşayacağız, belki hayatımızın bir anlamı olmayacak, belki neden yaşadığımızı bile bilemeyeceğiz ki bu durumda olan çok fazla insan var. Ama yine de yaşıyorlar. Çünkü mecburuz.

Umarım açıklayıcı olmuştur...

206 görüntülenme
Bu cevap, soru sahibi tarafından en iyi cevap seçilmiştir. Ancak bu, cevabın doğru olduğunu garanti etmez.
7
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster
Keşfet
Ara
Yakında
Sohbet
Agora

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close