Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Kafana takılan neler var?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Çağrı Mert Bakırcı
Çeviren 11 Nisan 2015 3 dk.

Şeffaf Taraklı Denizanaları, Dünya üzerindeki en basit canlılardan birisidir. Buna rağmen etkileyici bir sinir sistemine sahiptirler. Mart 2015'te Londra'da gerçekleştirilen bilimsel bir konferansta sunulan tartışmalı bir makale, bu canlıların sinirlerinin Dünya'daki diğer hiçbir canlıdakine benzemediğini ileri sürüyor. Bu da, nöronların evrimsel süreçte birden fazla defa evrimleşmiş olabileceği anlamına geliyor.

Aslında nöronların birden fazla defa evrimleşmiş olduğu fikri 1 asırdır biyologları ikiye bölmekte olan bir iddiadır. En son olarak, Duke Üniversitesi'nden Erich Jarvis, Mart 2015'te Kraliyet Cemiyeti'nde yapılan toplantıda bizlerin özel olup olmadığımıza dair sorular sordu. Eğer ki sinir hücreleri gezegenimiz üzerinde birden fazla defa evrimleştiyse, Evren'in bir başka noktasında da evrimleşmiş olma ihtimalleri çok yüksek.

18
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Çağrı Mert Bakırcı
Aktaran 6 Ocak 2022 5 dk.

Beyin, vücudumuzdaki en karmaşık organdır - sürekli olarak çevreden gelen veriyi emer, yorumlar ve hareketimize, düşüncelerimize, davranışlarımıza ve duygularımıza rehberlik eder. İnsanlar etrafımızı saran çevre hakkında temel bir ortak algıya sahip olsalar da (yani mesela "buz soğuktur", "ateş sıcaktır", "bıçaklar keskindir" gibi) - her birimiz, çevreden bize gelen ve işlediğimiz bilgilerin benzersiz bir yorumunu geliştiririz. Örneğin, iki kişi aynı yemeği tattıktan, aynı sesi duyduktan veya ortak bir sosyal etkileşimden ayrıldıktan sonra çok farklı tepkiler verebilir, çok farklı şeyler hissedebilir.

Boston Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü'nde yardımcı doçent olan Jerry Chen, beynin sinirsel kodunu araştırıyor. Duyusal işleme, karar verme, öğrenme ve hafıza gibi bilişsel işlevleri kontrol eden genetik ve elektriksel etkiler arasındaki ilişkiyi daha iyi anlamayı hedefliyor. Şöyle diyor:[1]

47
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Eser
Ece Müker
Ece Müker
581.9K UP
Eseri Ekleyen 3 gün önce Film
Puan Ver
Orjinal Adı : The Voice of Hind Rajab
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 23 Kasım 2014 11 dk.

Ülkemizi dünyada en fazla sağır kedinin olduğu ülke olarak rahatlıkla adlandırabiliriz. Bu durum son derece üzücüdür. Bunun en büyük sebebi ise, beyaz kıllara sahip kedilerin bir nevi milli kedi olarak, ayrı bir ırkmış gibi lanse edilmesi ve üretilmesidir. Fakat insanlarımız sağırlığı unutup, kedinin hayatını ve sağlığını görmezlikten gelmektedirler. Anadolu coğrafyası içindeki beyaz kedilerimiz, renkli olanlarıyla genetik olarak hiçbir farkı olmamasına karşın; ülkemizde sanki ayrı, özel bir ırkmış gibi gösterilmiştir.

Renkli kedilerde sağırlığa yaygın olarak rastlanmazken, bizler beyaz kedilerimizi, bilinçsizce bir arada çiftleştirerek bu soruna neden olmuşuzdur. Yetiştiriciler dışında, Ankara Hayvanat Bahçesi ve Van Üniversitesi sağırlığa rağmen, üretime senelerdir devam etmektedirler. Bu yazının yazıldığı sıralarda Ankara Hayvanat Bahçesi hiçbir önlem almamıştır ve yapılan araştırmada 9 kediden 7’sinde kısmi sağırlığa rastlanılmıştır (Tike, 2009). Van 100. Yıl Üniversitesi ise sağırlık üzerine, ciddi bir bilimsel test yapmadan üretimlerine onlarca yıldır devam etmişlerdir. Medyada kedilerinin sadece %2-3 oranında sağır olduğundan bahsetmişlerdir, fakat bu inandırıcı olmamakla beraber, genetik olarak imkansızdır.

142
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Silinmiş Üye
Silinmiş Üye Çeviren 26 Haziran 2023
Mars'ın bu iki küresel görüntüsü; insan gözüyle görülebilen tayfın ötesinde, morötesi dalga boylarında yakalandı. MAVEN uzay aracının Morötesi Görüntüleme Spektrografı cihazıyla, Temmuz 2022 (solda) ve Ocak 2023 tarihinde kaydedilen, normalde görünmeyen üç morötesi bandı kırmızı, yeşil ve mavi renklerle eşleniyor. Bu renk şeması, Kızıl Gezegen'in yüzey özelliklerini kahverengi ve yeşil tonlarında sunar. Pus ve bulutlar beyaz veya mavi görünüyorken, yüksek irtifadaki ozon dramatik bir mor ton alıyor. Solda, Mars'ın güney kutbundaki buz örtüsü alt kısımda parlak beyaz renktedir ancak güney yarım kürenin yaz mevsiminde küçülüyor. Sağda, kuzey yarım kürenin kutup bölgesi bulutlar ve atmosferik ozonla örtülü olarak görülüyor. Bazıları tarafından Mars Atmosferi ve Uçucu Madde Evrimi uzay aracı olarak da bilinen MAVEN (İng: "Mars Atmosphere and Volatile EvolutioN"), 2014 yılından bu yana Mars'ın ince üst atmosferini, iyonosferini ve onun Güneş ve Güneş Rüzgarı ile etkileşimini araştırıyor.
2
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Mehmet Ali Döke
Mehmet Ali Döke
19.7K UP
Yazar 25 Mart 2015 16 dk.

Avusturyalı hayvan davranış bilimcisi (etolog) Karl Ritter von Frisch, 1927 yılında "Aus dem Leben der Bienen" (Dans Eden Arılar) adlı kitabını yayınladığında çağdaşları tarafından kuşku ile karşılanmıştı. Oysa kendisini tam anlamıyla çağının ötesinde bilimsel çalışmalar yürüten bir bilim insanıydı ve arılarda koku duyusu, görsel algı, yön bulma, polarize ışık ile konumlandırma, güneş takibi, iç saat, manyetik alanın petek örümüne etkisi ve düşey (ya da yerçekimi) algısı üzerine muhteşem çalışmalar yapmıştı. İlkin biraz anlaşılamamış olsa da tekrarlanan denylerle haklılığı pekişen von Frisch, büyük buluşundan 46 yıl sonra, 1973'te Fizyoloji alanında Nobel ödülüne layık görülmüştür.

Bal arıları, hep birlikte ve iletişim içinde çalışan, koloniler halinde varlıklarını sürdüren canlılardır. Koloniler içerisinde iş bölümü vardır ve yaşa bağlı olarak işçi arılar önce kovan içindeki görevlerde çalışırken daha sonra "tarlacı" dediğimiz ünvanı alırlar ve kovana su, nektar, polen gibi kaynakları getirirler.

63
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ece Müker
Ece Müker
581.9K UP
2 gün önce
ABD Cincinnati Üniversitesi’nden Jure Zupan ve ekibi, karanlık maddenin güçlü adaylarından biri olan aksiyonların, nükleer füzyon reaktörlerinde teorik olarak üretilebileceğini gösterdi. Journal of High Energy Physics’te yayımlanan çalışmaya göre, füzyon sırasında ortaya çıkan yoğun nötron akışı, reaktör duvarlarındaki maddelerle etkileşerek veya yavaşlarken enerji yayımı yoluyla aksiyon benzeri parçacıklar oluşturabilir.

Bu yaklaşım, aksiyonların yalnızca Güneş gibi dev kozmik kaynaklardan değil, Dünya’daki kontrollü füzyon tesislerinde de araştırılabileceğini ortaya koyuyor. Sonuçlar, karanlık maddenin doğasını anlamaya yönelik deneysel yolları genişletirken, popüler kültürde çözülemeyen bir fizik probleminin de bilimsel karşılığını sunuyor.

Bu gönderi Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
4
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 21 Ekim 2020 27 dk.

Doğada neredeyse hiçbir olgu, son haliyle, birdenbire var olmaz. Her zaman daha eski, daha basit, daha başka nedenlerle var olan unsurların dönüşümüyle yeni yapıların geliştiğini görürüz. İnsanı "insan" yapan en sıra dışı unsurlardan biri gibi gözüken mizah ve espri anlayışı da bundan muaf değildir. Mizahın yazılı kökenlerini, profesyonel "jestçilerin" ve "şaka kitapları"nın olduğu Antik Yunan'a kadar takip etmek mümkündür. Hatta MÖ 460'ta doğmuş olan Demokritos, "gülen filozof" olarak anılırdı; çünkü oldukça espritüel biriydi ve çağdaşlarının "aptallıklarına" gülmesiyle bilinirdi.[1] Ama mizahın kökenleri orada durmaz. Avustralya Aborijinleri'ne yönelik antropolojik çalışmalar, mizahın Homo sapiens içindeki kökenlerinin en az 35.000 yıllık olduğunu düşündürmektedir. Fakat karşılaştırmalı etoloji (hayvan davranışları) çalışmalarından gelen veriler, mizahın davranışsal kökenlerini Homo sapiens türünden çok daha öncesine, günümüzden yaklaşık 16-10 milyon yıl öncesine dayanıyor olabileceğini göstermektedir.[2][3]

Mizahın evrimsel kökenlerini anlamak için, onun davranışsal öncülleri ile davranışsal ardıllarını incelemek gerekmektedir: Espri ve şaka gibi tüm bileşenleriyle bir arada değerlendirilebilecek olan "mizah" kavramının öncülü; sözlerle veya davranışlarla icra edilen soyut bir oyundur. Mizahın kalbinde yer alan espri veya şakanın kendisi, birbiriyle bağdaşmaz gibi gözüken unsurları barındıran bir bağlama veya bağlamlara sahiptir. Çözümlenmesi gereken bir bilinmezi barındırır (size anlatılmaya yeni başlanan bir fıkrayı düşünün) veya sıra dışı bir fiziksel davranışı barındırır (bir "eşek şakası"nı düşünün). Bu bilinmezlik ve bağdaşmazlık, kişide psikolojik bir gerilime neden olur. Ancak mizahın az önce tanımladığımız oyuncu doğası içerisinde, esas mesaj (İng: "punchline") verildiğinde ve espri patlatıldığında veya fiziksel şaka sonlandığında, bağdaşmaz bağlam da çözüme kavuşur ve şakanın hedefindeki kişi, gerilimin ortadan kalkmasıyla genellikle güler veya kahkahaya tutulur. İşte bu duygusal iniş çıkışlar, sosyal hayvan türlerini birbirine bağlayan önemli bir davranış kalıbına karşılık gelir. Dolayısıyla mizahın kökenlerinin sırları, insan-harici sosyal hayvanlardaki oyun, mizah algısı ve kahkaha davranışlarında yatar. Bu yazımızda, bu faktörlere, bunların evrimine ve modern mizah ile ilişkisine bir bakış atacağız.

166
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 5 Aralık 2019 28 dk.

Matematik, her ne kadar çok zor bir uğraş olsa da, herkesin gücünü ve güzelliğini takdir edebileceği bir yapıdır. Aslen miktar, yapı, uzay ve değişim gibi olguları araştırmakta kullanılan matematiğin tam bir tanımını yapmak gerçekten çok zordur.

Hepimizin bildiği gibi matematik, sayılarla ve sembollerle uğraşır. Bunları kullanarak, Evren'de var olan ve hatta var olmayan (veya var olsa da, matematikteki gibi idealize olmayan) yapı, olay, olgu ve süreçleri tanımlamakta ve izah etmekte kullanılır. Örneğin matematikte türev kavramı Evren'deki değişim olgusunun karşılığıdır.

235
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ferhat Arı
Ferhat Arı
100.4K UP
Fen Bilimleri öğretmeniyim 2 gün önce Sen de Cevap Ver
Evren ötesi düzlem: Evrenin, ve özünde var oluş düzleminin kumaşı yırtılırsa ne olur?
Evren ötesi düzlem: Evrenin, ve özünde var oluş düzleminin kumaşı yırtılırsa ne olur?

Öncelikle Soru için teşekkürler ve şimdiden cehaletim için özür dilerim.

Soru iki aşamalı ama bana göre her bir aşamanın ayrı katmanları var. ilk katman Evrenin "kumaşı" meselesi. Analojiler, özellikle uzay-zaman ve kuantum söz konusu olduğunda, beni hep zorlar. Buradaki Evrenin "kumaşı" meselesi de beni çok zorluyor. Böyle canlandırdığımda 3. ve hatta 4. boyutu anlamlandırmak benim için imkansızlaşıyor. Zihnimde her üç düzlemde uzanan, sıkı dokunmuş ipler şeklinde bir canlandırma yapıyorum. Yani ben im için soru şuna dönüşüyor; Eni boyu ve yüksekliği eşit ve "sonsuz" bir küpü kesersek ne olur? Bu arada biz bu küpü oluşturan en küçük dokuların içinde gezebilen canlılarken bunu nasıl yapabiliriz sorusuda ürkütücü gelmiyor değil. Ben son okuduğum yazıdan da esinlenerek quarklar arası oluşan akı tüpünü örnek vermek isterim. https://evrimagaci.org/parcacik-fiziginin-temeli-standart-model-nedir-temel-parcaciklar-nelerdir-3733

Bu yazıda bulunan şu bölüm; "Eskiden bu tüplerin sonsuza kadar uzayabileceği düşünülmekteydi; ancak sonradan farkedildiği üzere, bu kuarkların birbirinden ayrılması için enerji gerekmektedir ve bu enerji, o akı tüpünü uzatmaya gitmektedir. Bu enerji belli bir miktara ulaşınca, birdenbire o hiçlik içinde 2 yeni kuark oluşmaktadır; çünkü dediğimiz gibi kuarklar, asla tek başlarına bulunmazlar; her zaman çiftler veya üçlü gruplar halinde bulunmak zorundadırlar. Böylece o akı tüpü içindeki enerji, kütleye, yani kuarka dönüşmüş olmaktadır."

Tüm Reklamları Kapat

... benim "fantastik" olmayan bir cevap vermeme neden oluyor. Yani bence akı tüpünde olduğu gibi o kadar enerji ile bu "kumaşı" yırtabilirsek yeni "kumaşların" oluşmasını sağlarız ve evet kara delikler bir kumaşı yırtıp yeni kumaşlar oluşmasını sağlarlar. Ama aynı kumaşın içindeki "farklı" kumaşlar çok da farklı olur mu onu hiç bilmiyorum.

Bu cevap, soru sahibi tarafından en iyi cevap seçilmiştir. Ancak bu, cevabın doğru olduğunu garanti etmez.
2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ece Eroğlu
Ece Eroğlu
22.7K UP
Yazar 9 Aralık 2021 10 dk.

Ülkeler, 2 dünya savaşının geride bıraktığı tahribatla baş ederken, 1950'li yılların başında yeni bir kriz patlak verir: Sanayileşme. Atom bombasının icadının zemin hazırladığı bu fenomene, Amerika, gümüş bir tepsi içinde sunduğu "Amerikan rüyası" şablonuyla ön ayak olur. Böylece Amerikan toplumu, çok geçmeden küreselleşecek tüketim çılgınlığı çarkına, diğer ülkelerden önce katılır. Baskıcı ve sansür yanlısı bu sistem karşısında, devletin dayattığı sanayi çarkında "bir dişliden ibaret" olmayı kabullenemeyen bir grup arkadaş ise bir araya gelerek "Beat" topluluğunu oluşturur.

Kuşağın başlıca kurucuları, 1940'ların başında Columbia Üniversitesi’ndeki bir edebi toplulukta tanışan Jack Kerouac ve Allen Ginsberg'dır. Lucien Carr, John Clellon Holmes ve Neal Cassidy de aslen bu topluluğunun asil üyelerinden olmalarına karşın, Kerouac ve Ginsberg kadar ün salamamışlardır.

23
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Türü
Serdar Ölez
Serdar Ölez
108.8K UP
Türü Ekleyen 1 Ocak 2022
0
Taner Beyter
Taner Beyter
402.1K UP
Çeviren 2 gün önce 6 dk.

İdam cezası son derece maliyetli, tartışmaya açık ve kamplaşmaya sebep olan bir meseledir. Bu nedenle, eğer gerçekten yaşam kurtardığı gösterilemiyorsa, açıkça yürürlükten kaldırılması gerekir. Avrupa Birliği ve dünyadaki 101 ülkede zaten kaldırılmıştır. Peki idam cezası sahiden de yaşam kurtarır mı? Bu konuya dair önemli noktaları ve eldeki delilleri inceleyelim.

Kimileri idam cezasının caydırıcı olup olmamasıyla ilgili sorunun teorik bir mesele olarak tartışmaya açılabileceğini düşünüyor: Onlara göre idam cezası, diğer cezalardan daha ağır olduğuna göre, daha az cinayete yol açmalıdır. Ancak öyle görülüyor ki bu iddia modern idam cezasının kompleks yapısını büyük oranda gözden kaçırmaktadır. Öncelikle, kuramsal yaklaşım bize, devlet eliyle gerçekleştirilen infazların bir gösteri hâline gelmesinin, marjinal bireylerin kendi şikâyet ve öfkelerinin benzer bir misillemeyi hak ettiğini düşünerek aynı türden şiddet eylemlerine yönelip yönelmediğini söylemiyor. Her ne kadar başka suçlular idam cezası uygulandığından ötürü suçtan caydırılmış olsa da bu yolla önüne geçilen suçların, olası vahşileştirme etkisinden (devlet eliyle cinayetin suç işleme eğilimli kişileri vahşice düşünmeye motive etmesi) daha ağır basıp basmayacağı sorusu hâlâ ortada kalıyor.

12
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Hakan Orhan
Hakan Orhan
78.6K UP
Çeviren 2 gün önce 3 dk.

Egzersiz sonrası toparlanmayı hızlandırmak için kas esnetmenin değeri ya da değersizliği konusunda ciddi bir kafa karışıklığı var gibi görünüyor. “Esneme laktik asidi temizler!” ve buna benzer pek çok iddia ortalıkta dolaşıyor. Bunların herhangi biri doğru mu? Bir bakıma öyle.

Egzersiz sırasında kaslar çalışmaya zorlanır. Bu çalışma sırasında yakıt tüketilir, atık ürünler oluşur ve kas liflerinin yapısı çok sayıda mikro yırtık nedeniyle bozulur. Kıyaslama yapmak gerekirse bir ziyafet düşünün; yemek yenilir, çöp birikir (peçeteler, tavuk kemikleri vb.) ve masa düzeni bozulur. Bir sonraki ziyafetten önce, yiyeceklerin yeniden stoklanması, çöplerin temizlenmesi ve masaların yeniden kurulması gerekir. Kaslar için bir sonraki etkinliğe hazırlanma sürecine "iyileşme" denir. Bu süreçte kas, ağrı olmadan tam işlevine geri döner.

4
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Betül Parlak
Seslendiren 7 saat önce 14:59
Plüton, Güneş Sistemi'nin en dış bölgelerindeki asteroid tabakası olan Kuiper Kuşağı'na oldukça yakın bir noktada, Dünya'dan 7.5 milyar kilometre uzakta...
0
İnceleme
Buse Çakmak
Buse Çakmak
135.6K UP
İnceleyen10 28 Kasım 2021
Eğer belgesel izlemekten hoşlanıyorsanız "Coğrafya" ilginizi bile çekmiyor olsa dahi bir şans vermeniz gereken, oldukça kapsamlı ve akıcı bir belgesel. Şahsen izlerken her dakikasında aydınlandığımı hissettiğim güzel bir belgesel.
Belgesel
10.0/10
(8 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
6
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
İrem Öznur Kılıç
Seslendiren 26 Mayıs 2023 6:06
Yeni bir konuyu öğrenmek; birçok bilgi parçacığının, kavramın, konu başlıklarının ve bunlar arasındaki bağlantıların anlaşılmasını gerektirir. Bu amaca...
Bionluk Logo sponsorluğunda seslendirildi.
105
0
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Hatice Kutbay
Hatice Kutbay
113.7K UP
İnceleyen 3 gün önce
Küçük Prens, yüzeyde bir çocuk masalı gibi görünse de, aslında yetişkin dünyasının değerlerini, zaaflarını ve körlüklerini eleştiren derin bir felsefi metindir. Saint-Exupéry, basit bir dil ve sembolik karakterler aracılığıyla insanın anlam arayışını, sevgiyle kurduğu ilişkiyi ve sorumluluk bilincini sorgular.

Eserde Küçük Prens’in gezegenler arası yolculuğu, yetişkinlerin dünyasını temsil eden tipler üzerinden ilerler. Kral, kendini beğenmiş adam, iş adamı ve coğrafyacı gibi figürler; iktidar hırsını, boş gururu, anlamsız birikimi ve duygudan yoksun bilgiyi simgeler. Bu karakterler, yetişkinlerin çoğu zaman hayatın özünü kaçırdığını gösterir. Saint-Exupéry, bu eleştiriyi çocukça bir saflıkla sunduğu için metin hem yumuşak hem de sarsıcıdır.

Kitabın merkezinde yer alan gül ve tilki, eserin en güçlü sembolleridir. Gül, sevginin kırılgan ama emek isteyen doğasını temsil ederken; tilki aracılığıyla verilen “İnsan ancak yüreğiyle baktığında doğruyu görebilir; asıl olan gözle görülmez” düşüncesi, eserin temel felsefesini oluşturur. Sevginin, bağ kurmanın ve sorumluluk almanın insanı insan yapan temel değerler olduğu vurgulanır.

Küçük Prens, aynı zamanda modern insanın yalnızlığını ve yabancılaşmasını da ele alır. Çölde karşılaşılan pilot ile Küçük Prens arasındaki ilişki, yetişkinlerin kaybettikleri çocukluk duyarlılığını yeniden hatırlama çabasıdır. Bu yönüyle eser, okura bir nostalji sunmaktan çok, içsel bir yüzleşme önerir.

Sonuç olarak Küçük Prens, her yaşta farklı anlamlar sunan, sade anlatımıyla derin düşünceler barındıran zamansız bir eserdir. Çocuklara hayal gücünü, yetişkinlere ise unuttukları değerleri hatırlatır. Kitabın asıl gücü, karmaşık hakikatleri basit ama kalıcı cümlelerle dile getirebilmesinde yatar.
9.6/10
(161 Kişi)
Puan Ver
The Little Prince
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
6
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı Samsun Topluluğu
Etkinliği Ekleyen 2 gün önce Çevrimiçi₺60,0022 Aralık
Harita Oyunu – EA Samsun Topluluğu
22 Aralık 2025 18:00 tarihinden 22 Aralık 2025 20:00 tarihine kadar.

Haritalara bakıp “Bu neyin haritası?” demeyi sevenler buraya 👀

Harita Olimpiyatları’ndan ilham alan bu oyunda, katılımcılara çeşitli tematik haritalar sunuluyor.
Belirlenen süre içinde, izin verilen araştırma araçları ve genel kültür bilginizle bu haritaların ne haritası olduğunu tahmin etmeye çalışıyorsunuz.

Bilgi, sezgi ve hızın öne çıktığı bu ödüllü oyunda yerinizi alın!

Tarih-Saat: 22 Aralık 2025 – 18.00
Yer: Klan Coffee & Art

Kontenjanla Sınırlıdır.

Devamını Göster
5
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Blog Yazısı
Yusuf Taha Yılmaz
Blog Yazarı 8 dk.

Renk; Güneş'ten gelen beyaz ışığın belirli dalga boylarına göre kırılmasıyla oluşan, insan gözüyle görülebilen elektromanyetik radyasyondur.[1] Günlük dildeyse renk, herhangi bir nesnenin ton, hafiflik ve doygunluk açısından tanımlanabilen yönü olarak da tanımlanabilir. Cisimlerin rengi; ışık emiciliği, ışık yansıtıcılığı ve emisyon spektrumu gibi fiziksel özelliklere göre belirlenir. Renkleri araştıran bilim dalına "kromatik", "kolorimetri" veya basitçe "renk bilimi" denir.

Bir ışık demeti, frekanslarına ya da dalga boylarına göre sıralanırsa ışık tayfı ya da "elektromanyetik spektrum" denilen bir grafik elde edilir (aşağıda). Bu grafikte ölçü birimi olarak metrenin milyarda biri olan nanometre (nm) veya "metre" (m) kullanılır. Bu grafiğin insan gözü tarafından algılanabilen kısmı, yani görünür ışık aralığı, dalga boyu 390 ile 700 nanometre arasında olan dalgalardır. Bu "görünür ışık", tayfın ortalarında yer almaktadır. Bu görünür aralıkta, en yüksek frekanslı ışık dalgaları mor görünürken, en düşük frekanslılar kırmızı görünür. Aradaki frekanslarda turuncu, sarı, yeşil, mavi, lacivert renkler görülebilir.[6]

26
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Bilgin Erkmen
Bilgin Erkmen
20.2K UP
Alıntıyı Ekleyen 4 gün önce
Belki de bir toplulukta, yaralanabilirliğinle var olabilmek, gerçek ve bütün hissedebilmek, haklı olmaktan ya da kazanan taraf olmaktan daha önemlidir.
Kaynak: adrienne maree brown, "That Would Be Enough''
5
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 20 Ekim 2019
Bilimin ne olduğunu sanıyorsunuz? Bilimin büyülü olan bir tarafı yok. Bilim, doğayı dikkatlice ve tüm detaylarıyla gözlemenin sistematik bir yoludur ve bu sırada edindiğimiz sonuçları değerlendirirken tutarlı bir mantığı takip etmektir. Bunun tam olarak hangi kısmıyla alıp veremediğiniz var? Tüm detaylarıyla incelemek konusunda mı? Yoksa dikkatli gözlemler yapmak mı? Sistematik yaklaşmak mı? Yoksa tutarlı bir mantığı takip etmek mi?
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
27
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Esat Kudret
Esat Kudret
732.9K UP
İnceleyen 4 gün önce
Yeni bir şey var mı diye günlük takip ettiğim bir kanal. Sunumu çok hoş ve dolu dolu. Akıcı ve esprili dili sizi bağlıyor. Mutlaka takip edin derim yoksa çok şey kaçırmış olursunuz.
Ayrıca naçizane önerim de olacak. Sunumlara uygun olarak (var ancak) biraz daha zengin ve özellikle üç boyutlu görsellerle desteklenmesi videoları daha bir kalıcı kılacaktır diye düşünüyorum.
Toplumsal içerikli videolarda ve sevgili Çağrı Mert Bakırcı'nın ağzından ha çıktı ha çıkacak dediğim ama sonradan yutkunarak geri çektiğini fark ettiğim şeyler var, bence çıkmalı. Kim bilir belki de yanlış görüyorumdur.
Bir de son video, Hitler ile ilgili olanı... Bu kadar emeğe değeceği düşüncesinde değilim. Sevgiyle...
Youtube Kanalı
10.0/10
(89 Kişi)
Puan Ver
@cagrimertbakirci
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
5
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Bilim ve bilimseverler sıkıcı değildir! Evrim Ağacı Etkinlik Platformu'nu kullanarak bulunduğun şehirde veya internet üzerinde toplantılar, etkinlikler, buluşmalar düzenleyebilir, diğerlerinin düzenlediği etkinliklere katılabilirsin. Ayrıca eğer bilimle ilgili bir iş, staj, burs veya eğitim arıyorsan veya bu pozisyonları dolduracak bilimseverler, bilim insanları ve öğrenciler arıyorsan, Evrim Ağacı İlan Platformu'nu kullanarak Türkiye'deki ve Dünya'nın her yanındaki bilimseverlerin oluşturduğu ağa katılabilir, bu ağa güç katabilirsin!

Daha Fazla İçerik Göster
Keşfet
Ara
Yakında
Sohbet
Agora

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close