Doğal seçilim, insan ve var olan tüm türler için geçerli ve etkili. Bu evrim demek zaten. Evrim tüm canlılar için aynı etkide ve önemde.
Ancak konuya evrimsel değil de sosyal, kültürel, daha dönemsel ve hatta felsefi bakarsanız, insanın bugünkü varoluş ve yaşamsal dinamiklerini yakından incelerseniz, ne yazık ki günümüzün moda bakış açısına dönüşen "her şeyi evrimsel kök nedenlere indirgeyerek inceleme" yaklaşımının hiç çalışmadığını ve bu moda bakış açısının yüksek oranda geçersiz olduğunu göreceksiniz.
Evet, sizin belirttiğiniz biyolojik ve teknolojik evrim senaryoları hakkında öngörülerimiz hayli zayıf. Daha kısa söylem ile 100 yıl sonra dünya nasıl bir yer olacak bilmiyoruz. Sorunuzdan kasıtla "Gelecekte dünya nasıl bir yer olacak ve biz insanoğlu bu dünyaya evrimsel olarak ayak uydurabilecek miyiz?" sorusu, çok derin ve önemli bir soru gibi görünüyor olsa da aslında değil. Neden biliyor musunuz? Çünkü insan, günümüzde evrimsel dinamiklerle hayatiyetini sürdürmüyor. Bugün modern dünyada neredeyse hiç bir dinamik, yukarıda belirttiğim, evrimsel kök nedenler çerçevesinde belirlenmiyor. Dediğim gibi bu yanlış bir bakış açısı.
Hemen örnekleyelim: Evrimsel kök nedenleri düşünelim. Her canlı doğar, ürer ve hayatta kalmaya çalışır değil mi? E değil işte. Dünyada milyonlarca insan çocuk yapmıyor. Milyonlarca insan intihar ediyor. Milyonlarca insan kendi geninden olmayan çocukları evlat ediniyor. E hani gen aktarımı? Hani üreme? Hani hayatta kalma dürtüsü? Milyonlarca insan, herkesin bağıra çağıra "Evrimsel kök nedenler" dediği esaslara aykırı hareket ediyor. Zaten savaşlar, açlık, kirlilik, sürdürülürlük vs. gibi olguları düşünürseniz insan hiç de varlığını korur ve medeniyetini sürdürür bir bakış açısıyla hareket etmiyor.
Her canlı kaynaklarını arttırmak ister değil mi? Evrimsel kök neden. E o da doğru değil. Yer yüzünde milyonlarca bohem yaşayan, hiç malda mülkte parada pulda gözü olmayan, yayılmaya çalışmayan, varlığını zenginleştirme eğiliminde olmayan insan var. Yani var oluşlarını güçlendirmek, güvenceye almak zorunda hissetmeyenler...
Bana, istediğiniz evrimsel kök neden, evrimsel temel dinamik söyleyin, buna aykırı hareket eden milyonlarca insan var. Çünkü artık insanoğlu, doğal hayattan koptu, doğal süreçlerle hayatlarını biçimlendirmiyor, insan evrimsel dinamiklerle var olmuyor.
Dünyada ne doğal düşman kaldı, ne beslenme rakibi, ne doğal şartlardan etkilenme, ne üreme dönemi, ne yayılma problemi, ne şu ne bu... İnsan zaten var olmayı, kalmayı, dünyaya yayılmayı başardı. Evrimsel olarak hayatta kaldı, güçlendi, dünyaya hâkim oldu ve bunu tescilledi. Hatta öykü tersine döndü, insan kendisine zarar verecek kadar güçlendi. İnsan bu kadar var olmamalı çünkü bu yüksek varlık ölçeği kendisine zarar veriyor. Bu durumda da tek çare uzaya açılmak çünkü dünyayı yakın zamanda bitireceğiz.
Peki bu yönde ciddi çalışmalar, emniyet tedbirleri ve sizin söyleminizde gelecek senaryoları var mı? Yok. Yapay zekanın neye dönüşeceğini bile bilmiyoruz. İnsan evrimsel olarak var olmaya çalışıyor olsa bunlar olmazdı. İnsan evrimsel olarak zaten savaşı kazandı. En azından bugün için. Yarın ne olur bilmiyoruz tabi ve bilmeye çalıştığımız da söylenemez. Ve hiç şüphe yok ki insan yer yüzünden silinip gitse -ki er geç öyle olacak gibi görünüyor- bu kıyamet senaryosu dediğimiz şey, bugün için milyonlarca insanın umurunda olmayacak bir son olur.
O nedenle... Rahat olunuz. Bırakın evrim işini yapsın. Bunu etkilemek ne mümkün ne de çok da umurumuzda.