Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
İnceleme
Hatice Kutbay
Hatice Kutbay
4,273 UP
İnceleyen 3 gün önce
Richard Bach’ın Martı (Jonathan Livingston Seagull) adlı eseri, sade dili ve alegorik yapısına rağmen insanın varoluşsal arayışına dair derin bir anlatı sunar. Eserde bir martının hikâyesi üzerinden bireyin özgürlük, anlam, kendini aşma ve toplumsal normlarla çatışma süreci sembolik biçimde ele alınır. Jonathan Livingston, sürüsü için yaşamın tek amacının beslenmek olduğu bir dünyada, uçmayı yalnızca hayatta kalmanın aracı olarak değil, başlı başına bir anlam ve mükemmelleştirme alanı olarak görür. Bu bakış açısı, onu diğer martılardan ayırdığı gibi, aynı zamanda dışlanmasına da neden olur.

Kitabın merkezinde yer alan temel tema, bireyin kendi potansiyelini keşfetme çabasıdır. Jonathan’ın uçuş denemeleri, insanın kendi sınırlarını sorgulamasını temsil eder. Başarısızlıklar ve düşüşler, burada birer yenilgi değil, öğrenme ve dönüşüm aşamalarıdır. Bach, hatalardan kaçınmayı değil, onları anlamlandırmayı ve aşmayı insan olmanın doğal bir parçası olarak sunar. Bu yönüyle eser, başarıya giden yolun konfor alanını terk etmekten geçtiğini vurgular.

Toplumsal açıdan bakıldığında Martı, normlara sorgusuz uyum ile bireysel tutku arasındaki gerilimi görünür kılar. Sürü, düzeni, alışkanlığı ve çoğunluğun güven verdiği sıradanlığı temsil ederken; Jonathan farklılığı, risk almayı ve bedel ödemeyi seçer. Onun sürüden kovulması, birçok toplumda alışılmışın dışına çıkan bireylerin maruz kaldığı sosyal dışlamanın sembolik bir karşılığıdır. Bu bağlamda eser, bireysel özgürlüğün çoğu zaman yalnızlıkla birlikte geldiğini gösterir.

Romanın manevi boyutu da dikkat çekicidir. Jonathan’ın “daha iyi uçma” arzusu, zamanla maddi dünyanın ötesine geçen bir bilinç düzeyine ulaşır. Burada uçmak, yalnızca fiziksel bir eylem değil, zihinsel ve ruhsal bir olgunlaşmanın simgesidir. Bach, özgürlüğü mekândan ya da dış koşullardan bağımsız olarak, insanın kendine koyduğu sınırları aşabilme kapasitesine bağlar.

Eserin son bölümünde Jonathan’ın öğrendiklerini başkalarına aktarma isteği, bireysel aydınlanmanın toplumsal sorumluluğa dönüşmesini temsil eder. Ancak bu öğretme süreci zorlayıcı değildir; yalnızca aramaya hazır olanlara yöneliktir. Bu yaklaşım, bilgeliğin ve değişimin ancak gönüllü bir arayışla mümkün olabileceğini savunan bir anlayışı yansıtır.

Sonuç olarak Martı (Jonathan Livingston Seagull), bireyin sürüden koparak kendini gerçekleştirme yolculuğunu anlatan, özgürlük ve anlam arayışını merkeze alan sembolik bir eserdir. Kısa hacmine rağmen okura derin bir soru yöneltir: İnsan, hazır kalıplar içinde güvenli bir yaşamı mı tercih etmelidir, yoksa bedeli ne olursa olsun kendi potansiyelinin peşinden mi gitmelidir? Bach’ın yanıtı açıktır; gerçek özgürlük, insanın kendisi olma cesaretini gösterebildiği noktada başlar.
9.9/10
(82 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Jonathan Livingston Seagull
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Furkan Bozkurt
Furkan Bozkurt
50.0K UP
1 gün önce
Selam bilim severler. Yaklaşık iki yıldır öğretmenlerin sınav hazırlama ve analiz süreçlerini kolaylaştıran açık kaynak bir yazılım geliştiriyorum. Sistem tamamen On-Premises, veriler okulda kalıyor. Demo linki paylaşamıyorum; profilimde sabitlenen GitHub reposundan inceleyebilirsiniz. Profesyonelleri, öğretmenleri ve meraklıları katkı ve geri bildirim için bekliyorum.
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Damla Şahin Uçar
Çeviren 7 saat önce 3 dk.

Bir organizasyonda çalışan herkes bilir: Toplantılar çılgın bir hızla birbirini takip eder. Yöneticiler haftada ortalama 23 saatini toplantılarda geçirir. Bu toplantılarda olup bitenlerin büyük bir kısmı düşük değerli, hatta tamamen ters etki yaratan faaliyetler olarak görülür. İşin paradoksu şu: Kötü toplantılar, önceki toplantıların yarattığı hasarı gidermek için daha fazla toplantıya yol açar.

Yine de toplantılar uzun süre yönetim araştırmalarının konusu olmadı. 2015 tarihli bir el kitabı, yeni ortaya çıkan “Toplantı Bilimi” alanının temellerini attı. Bu araştırmalar, asıl sorunun toplantıların sayısı değil; tasarlanma biçimleri, amaçlarının belirsizliği ve çoğu zaman fark edilmeyen eşitsizlikleri pekiştirme biçimleri olduğunu ortaya koydu.

3
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Esat Kudret
Esat Kudret
720.3K UP
Akıl yürütmeyi öğrenmeye çalışan bir öğretmenim. 6 gün önce Sen de Cevap Ver

Olması Gerektiği Kadar, Yani Hiç Denecek Kadar Az!

Aslında cımbızla aradığımızda bulacaklarımız haricinde ne yazık ki ülkemizde aslında medya yok, bültenler var. Siyasetçi bültenleri, ünlü bültenleri, manipülasyon bültenleri, yönetici bültenleri ve say say bitmez.

Normalde hiçbir ülkede medya tarafsız olmaz ve olmamalı da. Ancak buradaki espri; medyanın bugün için takım taraftarlığı misali taraftar oluşu değil, aksine sahip olduğu özgürlüğün (Basın özgürlüğünün) esasında tek başına bir özgürlük olamayışı, onu var eden “HALKIN HABER ALMA HAKKI” ile evrensel bir hak ve özgürlük olan “DÜŞÜNCE VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ” ne bağlı bir özgürlük oluşudur.

Tüm Reklamları Kapat

Dolayısıyla da medya , kendi ahlaki ve hukuki varlığını dayandırdığı halkın ve haklının tarafında olmak zorundadır. Onu 4. Kuvvet yapan şey de budur. (Yasama, Yürütme, Yargı ve Özgür basın olmak üzere)

İşte buradaki sihir özgürlüktedir. Özgürlüğü de asırlar önce Nasreddin Hoca çok net tanımlamıştır: “Parayı veren düdüğü çalar…”

Dayanağı ve var oluş koşulu halka ve halkın haber alma hakkına bağlı olan bir güç, önce ekonomik olarak bağımsız olmalı ki velinimeti olan halka ve hakka vefa edebilsin.

Özetle: Patrondan gazeteci, holdingden medya olmaz. Olursa da ülkemizdeki gibi olur. Sevgiyle…

0
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Yaşam Ağacı Gözlemi
Ayşe Yılmaz
Ayşe Yılmaz
113.5K UP
Gözlemi Yapan 2 Temmuz Türkiye, Çankırı
Yapraklı Göleti kenarında gözlemlenmiştir.
1
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Mert Intze Memet
Mert Intze Memet
20.1K UP
Alıntıyı Ekleyen 17 saat önce
Yeterince dürüstsen, fazlasıyla aşıksan ve gerçekten iyi biriysen artık hazırsın.
Mutsuz olabilirsin....
Kaynak: Charles Bukowski-alıntı
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ardil Yıldırım
Üye 4 gün önce Henüz cevap yok.
Kulak kepçesi, burun, östaki borusu,kaburga uçları gibi yerler neden büyüme sürecinde kemikleşmez ve kıkırdak olarak kalır?
194 görüntülenme
0
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Zişan Işık
Zişan Işık
100.9K UP
İnceleyen9 1 gün önce
Henry Sugar’ın İnanılmaz Hikayesi… Alışılmış kamera açıları, anlatım tarzı ve dekorlardan son derece uzak; seyirciyi şaşırtarak dikkati kendisinde toparlayan bu filmin ana karakteri, Benedict Cumberbatch’in canlandırdığı Henry Sugar. Hayatının akışını değiştirecek bir kitaba rastlayan, ardından da bu kitabı obsesif bir disiplinle takip ederek kendine neredeyse insanüstü bir yetenek kazandıran bir adam… Anderson’ın pastel renkli, teatral kadrajlarla kurduğu evrende Henry Sugar’ın bu dönüşümü, gerçeküstü bir hikâye gibi değil de sanki hepimizin ulaşabileceği, yalnızca gizli bir teknikle mümkün olan bir çabanın belgeseli gibi aktarılıyor.

Henry Sugar’ın rastladığı, Dr. Chatterjee’nin yazdığı kitap üzerinden anlatılan ve yıllarını meditasyon ile zihinsel odaklanmaya adamış bir adamın, Imdad Khan’ın, gözlerini kullanmadan görmeyi öğrenme süreci. Bu noktada film fantastik bir iddia ortaya atmıyor aslında. Tam tersine, insan zihninin alışkanlıklarla sınırlanmış kapasitesini düşündürüyor çünkü biz çoğu zaman zihin gücünü bir soyutlama gibi konuşuyoruz, film ise bunun bir kas gibi çalıştırılabilir olduğunu hissettiriyor. Odaklanma dediğimiz şeyin, doğru kullanıldığında duyuların bile sınırlarını aşabileceğini söylüyor. En azından, buna kapı aralayacak bir ihtimal sunuyor.

Imdad Khan’ın hikâyesi, bu nedenle filmin en önemli bölümü. Yıllarca süren tekrar, sessizlik ve kendi zihninin içinde kalmayı öğrenmesi… Bu, günümüzün dağınık zihninin aksine, insanın kendini toparlayabileceği bir düzeni işaret ediyor. Zihnin kendini meşgul eden kalabalık sustuğunda, uyaranlardan arındığında neler yapabileceğini sorgulatıyor.

Henry Sugar’ın bu hikâyeyi okuduktan sonra derin bir disiplinle aynı yöntemi kendine uygulaması, filmin asıl dönüşüm noktası. Henry’nin değişimi dışarıdan değil, içeriden başlıyor. O odaklandıkça, zihnindeki dağınıklığın hızla çözüldüğünü görüyoruz. Sanki zihin gerçek potansiyelini açığa çıkarmak için ciddiye alınmayı bekliyormuş.

Henry’nin bu içe doğru yolculuğu, filmi bir güç kazanma hikâyesi olmaktan çıkarıyor çünkü filmde ulaşılan yetenekten çok, o yeteneğe giden zihinsel disiplinin kendisi önemli. Henry, Imdad Khan’ın yıllarını verdiği bu yöntemi uyguladıkça, kendi hayatındaki amaçsızlığın da çözülmeye başladığını fark ediyor. Yetenek kazanmak için başladığı yolculuk, giderek kendini anlamaya dönüyor. Filmin ilerleyen kısımlarında Henry’nin edindiği bu kapasiteyi nasıl yorumladığını, neye dönüştürdüğünü, ne için kullandığını ve bu gücün ona ne öğrettiğini izliyoruz.

Sonuç olarak Henry Sugar’ın İnanılmaz Hikayesi, görsel estetiğinin çok ötesine geçerek insan zihninin potansiyeli, odaklanmanın gücü ve disiplinin dönüştürücü etkisi üzerine bir anlam inşa ediyor. Film, olağanüstü görünen bir yetenek üzerinden aslında herkesin ortak bir sorusuna dokunuyor: zihnimizi gerçekten kullanmaya kalksak neler mümkün olurdu?
9.7/10
(13 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : The Wonderful Story Of Henry Sugar
Yönetmen: Wes Anderson
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Gözlemi
Soner Mutlu
Gözlemi Yapan 6 gün önce Türkiye, Antalya
Televizyon üzerinde gördük ve eklemek istedik altın renkli çok güzel bir örümcek zıplayan örümcek olarak geçiyor ve tamamen zararsız olduğu söyleniyor
3
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Burak Albayrak
Burak Albayrak
355.7K UP
Ekleyen 29 Mayıs 2022 42 dk.

Kan basıncı, kanı dolaşım sisteminde hareket ettiren kuvvettir ve yaşam için hayati önem taşır. Kanımızı dolaşım sistemi etrafında akmaya zorlayan basınç olmadan, atardamarlarımız aracılığıyla dokulara ve organlara oksijen veya besin iletilemez. Bağışıklık ve insülin gibi hormonlar için beyaz kan hücresi ve antikor sağladığı için de ayrıca hayati önem taşır.

Hipertansiyon, atardamarlardaki kan basıncının tehlikeli bir şekilde yükseldiği, uzun süreli tıbbi bir durumdur ve genellikle semptomlara neden olmaz. Bununla birlikte, uzun süreli hipertansiyon, felç, koroner arter hastalığı, kalp yetmezliği, atriyal fibrilasyon, periferik arter hastalığı, görme kaybı, kronik böbrek hastalığı ve bunama için önemli bir risk faktörüdür.

48
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 19 Mayıs 2011 52 dk.

Ölüm, kendimizi bildik bileli anlamlandırmaya çalıştığımız ürkütücü bir olgudur.

Bir düşünün: Evren'in var olduğu o ilk andan, yani Büyük Patlama'dan beri geçen 13.82 milyar yıl boyunca, neredeyse 1 saniye bile var olmadık. Büyük Patlama'dan, doğduğumuz âna kadar geçen zamana dair en ufak bir anımız, bilincimiz, algımız yok; halbuki en azından son 4 milyar yıl içinde, biz doğmadan önce milyarlarca insan, hayvan ve diğer canlı türü yaşadı. Onların bilinci vardı, o dönemlerin en azından bir kısmına dair algıları vardı. Yani Evren, biz yokken de vardı!

190
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, %100 reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır.

Kreosus

Kreosus'ta her 50₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.

Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.

Patreon

Patreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.

Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.

YouTube

YouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.

Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra 24-72 saat alabilmektedir.

Diğer Platformlar

Bu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.

Giriş yapmayı unutmayın!

Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.

Umut Karip
Umut Karip
184.7K UP
Yazar 23 Aralık 29 dk.

LSD literatürde LSD-25 olarak da anılan, halk arasında asit (İng: "acid") olarak bilinen kimyasal bir bileşiktir. Güçlü bir psikoaktif madde ve halüsinojen olan LSD'nin kimyasal yapısı C20H25N3'dür. Ergot mantarları tarafından üretilen liserjik asidin bir türevidir ve serotonin reseptörleri aracılığıyla etki gösterir. İlk olarak 1937 yılında Albert Hoffman tarafından sentezlenmiştir, LSD'nin psikoaktif özellikleri 1943 yılında yine Albert Hoffman tarafından keşfedilmiştir. LSD keşfedildiğinden beri hakkında binlerce rapor ve akademik makale yayımlanmıştır. Bu çalışmalarda LSD'nin psikiyatrik hastalıkların tedavisinde kullanılabileceği fikri ortaya atılmıştır.

Çavdar mahmuzu (Claviceps purpurea) adlı mantarın çavdar gibi tahıllarda oluşturduğu ve tahıl tanesinin yerini alan sert, koyu renkli bir yapıdır. Bu yapı, mantarın üreme evresinde oluşur ve içerdiği maddeler zehirli olabilirken tıbbi açıdan önemlidir. Bu mantar tarih boyunca ergotizm (çavdar mahmuzu zehirlenmesi) salgınlarına sebep olmuştur. Ergot salgınlarından biri, M.S. 944 yılında 40.000 kadar insanın ölümüne neden olmuştur. Ancak bahsedildiği gibi ergotun tıbbi açıdan faydaları da mevcuttur. Örneğin on altıncı yüzyılda ergotun rahim kasılmalarını tetiklediği kaydedilmiştir. Bu sayede ergot doğumlarda suni sancı gibi bir işlevle kullanılmıştır.

28
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

🌍 Sibirya’nın permafrost topraklarında yaklaşık 39 000 yıl önce yaşamış bir yünlü mamutun kas dokusundan çıkarılan RNA, bugüne dek elde edilen en eski örneklerden biri oldu.

🔬 Bu RNA dizilemesi, sadece kalıntıdaki genetik materyalin korunabileceğini değil, aynı zamanda o canlıdaki hücresel stres ve işlevsel genlerin aktif olduğunu da ortaya koyuyor.

⏳ Bilim insanlarına göre, bu tür antik RNA analizleri “ölüm öncesi hücresel durumları” açığa çıkarabilir; bu da fosil biyolojisini yeniden tanımlayan bir kapı aralıyor.

⚠️ Ancak RNA çok kırılgan bir molekül; bu kadar uzun süre korunabilmesi, yalnızca kalın buz katmanları ve düşük sıcaklık gibi özel koşullarla mümkün olmuş olabilir.
🔍 Sonuç olarak, mamut çalışmaları artık sadece genetik soy hatlarını değil; binlerce yıl önce hücrelerin nasıl aktif kaldığını ve canlıların ölüm sonrası hangi moleküler izleri taşıdığını da çözmeye yöneliyor.
Yazar: Ece Müker

ℹ️ Bu içerik, Evrim Ağacı internet sitesinden derlenerek hazırlanmıştır. Derleme sırasında bazı önemli detaylar kaybolmuş olabilir. Konu hakkında eksiksiz bilgi almak ve kaynaklarımızı görmek için içeriği lütfen evrimagaci.org üzerinden okuyunuz.
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

0
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster
Keşfet
Ara
Yakında
Sohbet
Agora

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close