Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Su
Periyodik Tablo
Sars-Cov-2 (Covid19 Koronavirüs Salgını)
Enfeksiyon
Fotosentez
Karbon
Metal
Diyabet
Sağlık Örgütü
Factchecking
İnsanın Evrimi
Farmakoloji
Evrimleşme
Göğüs
Yaşlanma
Taklit
Bellek
Güneş Sistemi
Homo Sapiens
Sıcak
Mit
Travma
Yüksek
Kilometre
Ecza
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Sosyal
Yeniler
Seda Baştürk
Seda Baştürk
194K UP
5 Aralık 2020 Çeviren
Mons Rumker, 70 kilometre genişliğinde bir volkanik kubbedir. Uçsuz bucaksızlığın üzerinde, Fırtınalar Okyanusu olarak da bilinen Oceanus Procellarum adlı pürüzsüz Ay yüzeyinden 1100 metre kadar yükselir. Gün ışığı geçtiğimiz ay bu bölgeye geldi. Gece ile gündüz arasındaki gölge çizgisi, 27 Kasım’da teleskoptan çekilmiş Ay’ın bu yakın görüntüsünde sol tarafta çapraz olarak ilerliyor. Aynı zamanda Çin’in Chang’e-5 görevinin iniş sahası da kareye girmiş. 1 Aralık’ta sonda, merkezin sağında ve Mons Rumker’in kubbelerinin kuzeyindeki Ay yüzeyine indi. 3 Aralık’ta, 2 kilogram Ay malzemesi ile birlikte Fırtınalar Okyanusu’ndan ayrılarak Dünya gezegenine dönüşe geçti.
1
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
Tüm Reklamları Kapat
Yaşam Ağacı Gözlemi
Türkiye, İstanbul
5
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
Çağrı Mert Bakırcı
14 Aralık 2022 Yazar

Algıda seçicilik, seçici dikkat veya seçici maruz kalma, kişinin görmek istediklerini görüp, duymak istediklerini duyup, diğer örnekleri veya uyaranları görmezden gelmesine dayalı bir bilişsel çarpıtmadır. Daha teknik tanımıyla algıda seçicilik, uyaranların (genel olarak "olan bitenin"), bu uyaranları algılayan kimsenin beklentileri çerçevesinde görülmesine, dinlenilmesine veya odaklanılmasına sebep olan, son derece yaygın bir bilişsel çarpıtmadır. Bu görme, dinleme veya odaklanma eylemi sırasında ilgili uyarandan gelen, arkaplan sesi ve periferal görüşümüz içinde bulunan dikkat dağıtıcı imgeler, önemsiz veya mevcut bilgilerimizle çelişen bilgiler bilinçli veya bilinçdışı bir süreç ile göz ardı edilir.

Gerçekleşmesini beklediğimiz bir şeye odaklanmamızı (veya bu "şeyi" algılamamızı) sağlayan algıda seçicilik, önyargılar, ilgi alanları, arzu ve korkular ile belirlenir ve "gerçeğe", taraflı ve kısmî bir yorum getirir. Algıda seçiciliği belirleyen bir başka faktör ise duygulardır. Duygularımız çerçevesinde gerçek dünya ile hemen hemen aynı bir alternatif senaryo yaratabilir; bu senaryoyu "gerçek" olarak algılayabiliriz.

134
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Alıntı & Aforizma
Evrim Ağacı
30 Ocak 2019 Alıntıyı Ekleyen
Bir gerçeğin karşısında bir varsayım ne kadar da boştur!
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
29
0 Yorum
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Sümeyye Demirci
3 gün önce
Dijitalleşme,tarih araştırma ve yazım süreçlerine hem kolaylık hem de zorluklar getirmiştir.Olumlu etlikeri dijital arşivler ve çevrim içi kütüphaneler, araştırmacılara kaynaklara hızla ulaşım imkanı sunuyor.Olumsuz etkileri ise çevrim içi kaynakların doğruluğu her zaman garanti edilemezdir.
Dijitalleşme,tarih yazımını dönüştürse de geleneksel yöntemlerle dengeli bir şekilde kullanılmalıdır.
0
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Seda Baykal Köse
25 Ocak 2017 Yazar

Antik Yunan’daki çok önemli bilimsel düşünce temelleri uzun bir süre unutulmaya yüz tutmuştur. Bu miras daha sonra Müslümanlar tarafından tekrar keşfedilmiştir ve Müslümanlar bu mirası belki de tamamen unutulmaktan kurtarmışlardır. Antik Yunan medeniyeti ile karşılaşan Müslüman medeniyeti özellikle 8. ve 13.yy.’larda çok önemli bilimsel çalışmalar yapmıştır. Tarihte, 8. yüzyıldan 13. yüzyıla kadar (kimi kaynaklara göre 15. yüzyıla kadar) olan dönem, İslam coğrafyasının Altın Çağı olarak bilinir. Bu zaman diliminde İslam alimleri üzerinde, Antik Yunan çalışmalarının tesirini fazlasıyla görmek mümkündür. Sorgulayıcı ve araştırmacı bakış açısı ile birlikte devralınan miras, Müslüman medeniyetinin yükselmesine olanak sağlamıştır.

Bu dönemde Müslüman bilimciler, canlılığın ortaya çıkışı ve gelişimi ile ilgili kendilerinde mevcut olan görüşlerden farklı olan açıklamalarla da tanışmıştır. Doğaya karşı bu yeni pencereden bakmışlar ve bu fikri kendi bakış açılarıyla hem geliştirmiş hem de daha sonra Avrupa medeniyetine bırakmışlardır. Bunu yaparken Antik Yunan’daki çalışmaları kendi dillerine çevirmiş ve bu çalışmalar üzerine kendi yorumlarını yapmışlardır.

177
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Meriç Öztürk Ve Eda Alparslan
Meriç Öztürk Ve Eda Alparslan 1 gün önce Seslendiren
IQ gerçek midir? Analitik zeka her şey midir? Çoklu zeka teorimi, zekanın biyolojik açıklaması, hafızaya atmak, öğrenmek ve beynin bedava olması... Hepsi...
4
  • İndir
  • Dış Sitelerde Paylaş
NGC 300: Yıldızlarla Dolu Bir Galaksi

Bu galaksi, içerisinde bir hayli fazla sayıda görünür yıldız barındırıyor. NGC 300 sarmal galaksisinin bu derin uzay pozunda yer alan yıldızların bu kadar belirgin olmasının ana nedeni, bu yıldızların büyük çoğunluğunun parlak mavi yıldızlar olması ve bir araya gelerek daha da parlak yıldız kümeleri oluşturmalarıdır. İlgili görüntünün bu denli net olması da NGC 300'ün Dünya'ya en yakın sarmal galaksilerden biri olmasından kaynaklanmaktadır. Hatta öyle ki NGC 300'den yola çıkan ışığın Dünya'ya varması yalnızca 6 milyon yıl sürmektedir. Parlak yıldızlarla dolu olan galaksiler, içlerinde bir o kadar da sönük yıldızlar barındırırlar. Ayrıca galaksilerin kütlelerinin büyük çoğunluğunu, içlerindeki gözle görünmeyen karanlık maddenin oluşturduğu düşünülmektedir. Gökyüzünde neredeyse dolunay kadar bir yer kaplayan NGC 300, güneydeki Yontar takımyıldızı yönünde küçük bir teleskopla bile görülebilir. Ekim ayında Şili'nin Rio Hurtado şehrinden çekilen bu fotoğraf ise 20 saatten fazla süren bir pozlama sonucunda kaydedilen görüntülerin birleştirilmesiyle elde edilmiştir.

2 Aralık 2024 Günün Astronomi Fotoğrafı (NASA APOD)

📸 Kaynaklar ve Katkıda Bulunanlar:
Görsel Kaynağı ve Telif Hakkı: Daniel Stern
Çeviren: Osman Akman
Çeviri Editörü: Tolunay Dündar

🔗 Tüm APOD içeriklerini görmek için:
https://evrimagaci.org/apod
Alper Kaan Selçukoğlu
1 gün önce Yazar

Küresel nüfus artışı ve hızlanan kentleşme, doğal yaşam alanlarını küçülterek pek çok yaban hayvanını kentsel ekosistemlere uyum sağlamaya zorlamaktadır.[1] Şehir ekolojisi modern metropollerde insanların ve vahşi hayvanların aynı habitatları paylaşmasını araştıran bir bilim dalı olarak öne çıkar. Yüksek binalar, yoğun trafik, ışık ve gürültü kirliliği, yaban hayatı için büyük bir engel gibi görünse de bazı türler bu zorlukları aşarak şehirlerde varlıklarını sürdürmenin yollarını bulmuştur. Los Angeles'ın en tanınmış yaban sakinlerinden biri olan dağ aslanı "P-22" veya "Puma 22", şehir ekolojisinin sınırlarında hareket eden ve doğal içgüdülerini kentsel habitatın çevresel baskılarıyla dengeleyerek adaptasyon yeteneğini sergileyen özgün bir örnektir.

2012 yılında Los Angeles'ın Griffith Park bölgesine ulaşan "P-22" isimli puma, kentsel yaban hayatı araştırmaları açısından dönüm noktası niteliğinde bir olay olarak kaydedilmişti. Doğal yaşam alanı olan Santa Monica Dağları'ndan başlayarak yaklaşık 20 kilometrelik mesafeyi kat eden P-22, iki büyük otoyolu geçerek Griffith Park'a ulaşmayı başarmıştı.[2] Bu yolculuk, Los Angeles gibi yoğun trafiğe sahip bir kentte çoğu vahşi hayvanın başaramadığı bir şeydi. Bu olağanüstü geçiş sonucunda P-22, yalnızca Los Angeles gibi yoğun trafiğe sahip bir şehirde bir puma için sıra dışı olanı başarmakla kalmamış, aynı zamanda kentsel gelişimin doğal habitatlara olan etkilerini inceleyen bilim insanları için de bir gözlem örneği oluşturmuştu.

5
3
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Fatih Birinci
8 Ağustos 2019 Çeviren

Doğu Asyalılar ve Batılılar dünyayı çok farklı şekilde algılar ve onunla ilgili farklı şekilde düşünürler. Batılılar dikkatlerini odaktaki bir nesneye verme eğiliminde olurlar. Nesnenin niteliklerini analiz eder, onun davranışlarına yön veren kuralları bulma çabasıyla kategorize ederler. Bu kurallar formel mantığı içerir (Ç.N. Formel mantık; düşünmenin içeriğinden çok biçimiyle ve kurallarıyla ilgilenen mantık türüdür). Nedensel atıflar sadece nesneye odaklanma eğilimindedir, bu yüzden genellikle yanlıştır (Ç.N. Metin boyunca “atıf”, bir şeyin kaynağı olarak gösterilen etken anlamında kullanılmaktadır).

Doğu Asyalılar ise çoğunlukla geniş bir algısal ve kavramsal alana dikkat ederler. Nesnelerle ilgili olarak, nesnenin hangi kategoriye ait olduğundan çok, hangi aileye üye olduğunu önemserler. Bunlara dayanarak nesneleri sahip oldukları ilişkiler, değişiklikler ve ait oldukları grupla ilgili olarak ele alırlar. Nedensel atıfları, bağlama vurgu yapar. Dikkatlerini yönlendiren önemli bir husus sosyal faktörlerdir. Doğu Asyalılar, kendileri için önceden biçilmiş rol ilişkileri içinde, karmaşık sosyal ağlar içinde yaşar. Etkili bir biçimde işlev görmek için bağlama dikkat etmek önemlidir.

128
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Elif İnan
Elif İnan
27K UP
3 Mayıs 2018 Çeviren

Ötücü kuşlar, bölgelerini savunmak ve eşlerinin dikkatini çekmek için çetrefilli ötüşler kullanır. Yavru kuşlar daha küçükken bu şekilde ötmeyi nasıl öğrenir? Bu kompleks davranışı kontrol eden şey nedir?

Ardıç kuşu, ötleğen kuşu ve sakaların melodik şakımaları, baharın gelişinin ilk habercilerindendir. Kuşlar bu karmaşık ötüşleriyle eşlerini cezbeder ve bölgelerini rakip türdeşlerine karşı savunur. Bu makalede, kuşların nasıl ve niçin bu ötüşleri öğrendiğini ve ötüşlerinden bizim neler öğrenebileceğimizi irdeleyeceğim.

48
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'na katkı sağlamanın bir yolu, Agora Bilim Pazarı'na uğrayarak, burada bilimseverlerle buluşturduğumuz bilim kitapları, ders kitapları, hediyelik eşyalar ve diğer ürünlerden satın almak. Bir göz atın, hoşunuza giden bir şeyler bulacağınıza hiç kuşkumuz yok!

Tüm Reklamları Kapat
İnceleme
Hüseyin Güngör
5 gün önce İnceleyen10
2011'in son günlerinde çıkan ve Netflix'in gerçekten en orijinal yapımlarından birisi olan Black Mirror karanlık, distopik, teknoparanoyak bağımsız hikayeleri birer saat bölümlerle veren bir seri. 2019'da 5. sezonu bitirdikten sonra 6. sezonu 2023'te çıkardıkları için yeni izleyebildim. Son sezon eskilere göre daha az çekiciydi ama hala Black Mirror hikayeleriydi. O orijinal kafayı görebiliyorsun. Benim Game of Thrones haricinde işte gerçek bir yazın örneği diyebileceğim nadir yapımlardan. En iyi 81. sırada duruyor ve 6 Emmy ödülü var.
Dizi
10.0/10
(68 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Black Mirror
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
4
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

8:39
Altay Kenger
4 Kasım 2022 Seslendiren
Ağlama; duygusal durumlar, acı ya da çeşitli fiziksel uyarılma durumlarına yanıt olarak gözlerden salgılanan ve genellikle gözyaşı kanalı yoluyla yüzün...
74
  • İndir
  • Dış Sitelerde Paylaş
Cansu Kilim
Cansu Kilim
10K UP
18 Kasım 2013 Çeviren

Journal of the Royal Society Interface’te yayınlanan yeni bir araştırmaya göre, insan dili belirli psikolojik yeteneklerin evrimleşmesiyle mümkün hale geldi.

Durham Üniversitesi’nden araştırmacılar, insan dilinin eşsiz ifade gücünün, insanların işaretler oluşturmaları ve bu işaretleri yaratıcı bir şekilde kullanmaları gerektirdiğini söylüyorlar. Araştırmacılar, bunun ancak belirli psikolojik becerilerin evrimiyle mümkün hale geldiğini iddia ediyorlar.

17
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Blog Yazısı
24 dk.
4
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Paylaşım Görseli Oluştur
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
  • Dış Sitelerde Paylaş
Blog Yazısı
2 dk.
Cahit Selim Başbuğ
5 gün önce Blog Yazarı

Şöyle düşünelim; Yüzüklerin Efendisi filmlerini hepimiz izlemişizdir. Görsel efektleri ve kahramanları ile bizi büyülemiştir. Muhteşem LOTR evrenini tasvir etmiş detaylıca anlatmıştır. Peki Tolkien'in kitaplarını önermiş olsaydım, okumayı mı tercih ederdiniz yoksa filmlerini izlemeyi mi? Gelin bugün neden neyi tercih ettiğimiz ile ilgili bir yolculuğa çıkalım.

Toliken'in kitaplarında olan fakat filmlerinde olmayan yada kitaba sağdık kalınmamış bölümler olabiliyor. Görsel bir hikaye anlatırken kurguyu bozabilecek konuları çıkartabiliyorlar. O halde ekranlarda izlediğimiz hikayeler çokta gerçeği yansıtmıyor. Hatta çarpıtıyor olabilir.

4
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Paylaşım Görseli Oluştur
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
  • Dış Sitelerde Paylaş
Eser
Film
Ece Müker
Ece Müker
446K UP
1 gün önce Eseri Ekleyen
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
  • Raporla
  • Dış Sitelerde Paylaş
Utku Tunay Maniş
2 gün önce Deneyimim falan yok Mezun bir öğrenciyim

Zaman ve mekanın mutlak olması çok yüksek bir ihtimaldir. İnsan zihninin sınırlı kapasitesi ile bu kavramların olmadığı veya sona erdiği mantıklı bir senaryo hayal edemeyiz. Bu kavramların mutlak olduğunu varsayarsak bu bizi sonsuz olasılıklar zincirine götürüyor. Mekanın sonu olmadığı ve zamanın bir başlangıcı veya sonu olmadığı bir senaryoda aklımıza gelebilicek herşey bir yerlerde sonsuz kere sonsuza kadar devam eder. Bu ihtimaller zinciri de şu şekilde örneklendirilebilir. Pi sayısının sonsuz rastgeleliği içerisinde aklımıza gelebilecek her türlü sayı kombinasyonu ve çok daha ötesinin bulunması olarak yorumlayabiliriz. Evren de buna benzer olabilir. PEKİ sorduğun gibi bunların olmadığını, zaman ve mekanın olmadığını düşünürsek elimizde hiçbirşey kalmaz, yani hiçlik kalır. Hiçlik adı üzerinde hiçbirşeydir. Tıpkı senin İstanbul kuşatmasındaki anıların gibi. Veya buna verebileceğimiz en iyi örnek kör bir insanın gördüğü şeydir. Kör insanlar simsiyah bir boşluk görmezler, onlar sadece görmezler, gördükleri şey hiçbirşeydir. Ve bunu açıklayamazlar. İnsanlara öldükten sonra ne olucağını sorsak akıllarına gelen ilk şey bir ahiret veya karanlıklar içinde uyumak olabilir. Fakat öldükten sonra doğmadan önce nasılsak ona döneriz gibi görünüyor. Bu zihnimizin artık olmadığı anlamına gelir.

Tabii ki burada bahsettiğim herşey insan zihninin görece yüksek olsa da sınırlı kapasitesine dayanarak yazıldı.[1]

Tüm Reklamları Kapat

Kaynaklar

  1. Utku Tunay Maniş. (). Zaman Ve Mekan.
1
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
İlahi Aşk / Divine Love
6 gün önce Üye
Beyin kimyasını, işleyişini, ilaç üretimini bilmek gerektiğini biliyorum ancak temel olarak ilacı kimyasal olarak formülize etmek için biyokimya bölümü mü biyoloji bölümü mü gereklidir?
141 görüntülenme
0
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla İçerik Göster
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close