Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Paylaşım Yap

Bilim Terimleri Sözlüğü

Evrim Ağacı Bilim Terimleri Sözlüğü, bilim dünyasında sıkça kullanılan terimlerin anlamlarını ve açıklamalarını içerir.

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z #
Kutupsal koordinat sistemi

Bir noktayı tanımlamak için düzlemdeki konumunu bir açısal koordinat (θ) ve bir uzaklık (r) kullanarak belirleyen iki boyutlu bir koordinat sistemi. Bu sistemde, referans noktası kutup noktası olarak adlandırılır ve genellikle orijin olarak kabul edilir. Referans doğrusu ise, başlangıç noktası ile kutup arasındaki doğrusal mesafeyi ifade eder. Uzaklık, bir noktanın kutup noktasından ne kadar uzakta olduğunu belirtirken; açı, referans doğrusuna göre hangi yönde olduğunu gösterir.

İngilizce: Polar coordinate system

Kaynaklar

  1. Derspresso. Kutupsal Koordinat Sistemi. Alındığı Tarih: 30 Eylül 2024. Alındığı Yer: Derspresso | Arşiv Bağlantısı
  2. Ercan Koçlar. Kutupsal Koordinatlar. Alındığı Tarih: 30 Eylül 2024. Alındığı Yer: Ercan Koçlar | Arşiv Bağlantısı
Kaçak seçilim hipotezi

Cinsel seçilim sürecinde dişi bireyin, diğer dişi bireylerin ilgisini çekebilecek özellikteki erkek bireyleri seçmesinden dolayı eşeyler arası bir cinsel görünüm farkının ortaya çıktığını ileri süren açıklama. Bu hipoteze göre dişi birey, diğer dişilerin ilgisini çekebilecek özellikteki erkekleri seçer, oluşan yavrulardan erkek olanlar bu özellikleri sergiler, dişi olanlar ise bu özellikleri seçer. Eşeyler arası görünüm ve davranış farkı giderek artar. Bu da zamanla çeşitli eşeysel farklılıklara neden olur. Görünüm ve davranış farklılıklarını açıklamak amacıyla Fisher tarafından ortaya atılmıştır.

İngilizce: Runaway selection hypothesis

Kaynaklar

  1. Britannica. Runaway Selection Hypothesis. Alındığı Tarih: 18 Ağustos 2024. Alındığı Yer: Britannica | Arşiv Bağlantısı
Kondansatör

Elektrik enerjisini elektrik alanı biçiminde depolayabilen iki iletken plaka arasına yalıtkan bir madde (dielektrik) yerleştirilerek oluşturulan elektronik bileşen. Geçici olarak elektrik yükü depolama kapasitesine sahiptir ve bu özellikten dolayı devrelerde enerji depolama, filtreleme ve zamanlama gibi çeşitli amaçlar için kullanılır. Kondansatörün birimi faraddır (F) ve kapasite değeri (C) ile ölçülür.

İngilizce: Capacitor

Kaynaklar

  1. D. Irwin, et al. (2024). Temel Mühendislik Devre Analizi / Basic Engineering Circuit Analysis. ISBN: 9786051334257. Yayınevi: Nobel Akademik Yayıncılık.
Kollaps

(Genel) Fizyolojik işlev veya yapıda ani ve ciddi bir bozulma. (Tıp) Senkop (bayılma) veya bilinç kaybı olmaksızın postural kas tonusu kaybı gibi çeşitli bilinç kaybı biçimleri.

Birkaç örnek aşağıdakileri içerebilir:

  • Respiratuvar Kollaps: Solunum sistemi yeterli miktarda gaz alışverişi sağlayamadığında ortaya çıkar ve kandaki oksijen seviyesinin düşmesine ve potansiyel olarak solunum yetmezliğine neden olur.
  • Metabolik Kollaps: Şiddetli kan şekeri düşüklüğü veya yüksek miktarda toksin birikimi gibi bücuttaki metabolik dengenin bozulması sonucu ortaya çıkar.
  • Kardiyovasküler Kollaps: Kalp krizi veya aşırı kan kaybı gibi kalp ve damar sistemindeki ani bir işlev bozukluğu sonucu ortaya çıkar.
İngilizce: Collapse

Kaynaklar

  1. EmergencyPedia. Collapse And Syncope. (28 Ocak 2014). Alındığı Tarih: 3 Temmuz 2024. Alındığı Yer: EmergencyPedia | Arşiv Bağlantısı
  2. Merriam Webster. Definition Of Collapse. (25 Haziran 2024). Alındığı Tarih: 3 Temmuz 2024. Alındığı Yer: Merriam Webster | Arşiv Bağlantısı
Kesişimsellik

Kişisel deneyimin, bireyin kimliğinin farklı yönlerinin birleşimi tarafından şekillendirilmesi. Kişinin sosyal deneyimlerinde özellikle ırk, cinsiyet, toplumsal cinsiyet, sosyal statü, cinsel yönelim, din, engellilik gibi birçok faktörün etkili olduğunu ifade eder.

İngilizce: Intersectionality

Kaynaklar

  1. A. Samie. Intersectionality | Definition, Kimberle Crenshaw, History, Applications, Criticism, & Facts. Alındığı Tarih: 25 Mayıs 2024. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Kontraksiyon

Kasın istemli veya istemsiz kasılması durumu.[1]

İngilizce: Contraction

Kaynaklar

  1. Göktuğ ŞANLI, et al. Spor Ve Sağlık Bilimleri I. ISBN: 978-975-06-3906-7. sf: 18.
Kontrol çaprazlaması

Fenotipi bilinen, fakat genotipi bilinmeyen bir bireyin genotipini bulmak amacıyla yapılan çaprazlama yöntemi. Bu yöntem için fenotipi bilinen fakat genotipi bilinmeyen bir canlı ile homozigot çekinik bir birey çaprazlanır. Bu çaprazlama sonucunda oluşan bireylere bakılarak genotipi bilinmeyen bireyin genotipi belirlenir.

İngilizce: Test cross
Katalepsi

Vücudun kaskatı kesilerek, uzuvlarının verilen pozisyonlarda uzun süre sabit kaldığı duyu ve bilinç kaybı ile karakterize tıbbi bir durum.

İngilizce: Catalepsy

Kaynaklar

  1. G. Tiarks. What Is Catalepsy?. Alındığı Tarih: 12 Şubat 2024. Alındığı Yer: Osmosis | Arşiv Bağlantısı
  2. Oxford Reference. Catalepsy. Alındığı Tarih: 12 Şubat 2024. Alındığı Yer: Oxford Reference doi: 10.1093/oi/authority.20110803095554582. | Arşiv Bağlantısı
Kuasar

Kuasar, merkezinde bir süper kütleli kara delik bulunan ve bunun etrafındaki akresyon diski ("toplanma diski") sayesinde kazanan bir gök cismidir. Kuasar ismi, İngilizcedeki "quasi-stellar object", yani "yarı yıldızsı cisim" kelimesinden türemiştir. Nokta kaynak gibi göründüklerinden dolayı, ilk gözlendiklerinde yıldız oldukları düşünülmüştür. Fakat uzaklıkları ve tayfları incelendiğinde yıldız olmadıkları ortaya çıkmıştır.

Toplanma diskinde bulunan gaz zamanla karadeliğin üzerine doğru çöktükçe; X-ışını, moröte, görünür bölge, kızılöte ve radyo olmak üzere çeşitli dalga boylarından elektromanyetik ışıma saçar. En parlak kuazarlar, saniyede 1048 erg'lik bir enerji çıkışı oluşturabilir ki bu da Samanyolu gibi büyük galaksilerin yaptığı ışımadan binlerce kat daha fazladır.

Bir kuasar, aynı zamanda bir aktif galaksi çekirdeğidir. Bir fikre göre AGN'ler (kuasar, blasar, seyfert, radyo galaksi vb.) aslında aynı cisimlerdir. Fakat onlara olan bakış açımıza göre farklı özellikler gösterdiğinden ötürü, farklı cisimler gibi algılanırlar. Kuasarlar da bu grubun bir üyesidir.

Fakat ilginç bir biçimde, diğer aktif galaksi çekirdekleri etrafımızda rastgele uzaklıklarda dağılmış olmalarına rağmen, kuasarlar çoğunlukla bizden uzakta yer alır (yani yüksek miktarda kırmızıya kayma gösterirler). Gözlenen en uzak kuasar değerine sahiptir. Yani bir başka deyişle o kadar uzaktır ki, bu kuasara baktığımızda gördüğümüz manzara, evrenin 800 milyon yıl yaşındaki haline denk düşer.

İngilizce: Quasar

Kaynaklar

  1. P. Coles. Cosmology: The Origin And Evolution Of Cosmic Structure. ISBN: 9780471954736.
  2. X. Wu, et al. (2015). An Ultraluminous Quasar With A Twelve-Billion-Solar-Mass Black Hole At Redshift 6.30. Nature, sf: 512-515. doi: 10.1038/nature14241. | Arşiv Bağlantısı
  3. D. J. Mortlock, et al. (2011). A Luminous Quasar At A Redshift Of Z = 7.085. Nature, sf: 616-619. doi: 10.1038/nature10159. | Arşiv Bağlantısı
  4. R. Maiolino, et al. (1995). Low-Luminosity And Obscured Seyfert Nuclei In Nearby Galaxies. The Astrophysical Journal, sf: 95. doi: 10.1086/176468. | Arşiv Bağlantısı
Kilit taşı tür

Bir ekosistemin sağlıklı bir şekilde işleyebilmesi ve türler arasındaki dengenin sürdürülebilir olabilmesi için kritik öneme sahip olan türleri ifade etmektedir. Bu türler, sadece sayısal olarak değil, aynı zamanda davranışsal (etolojik) ve çevresel (ekolojik) etkileşimler açısından da önemlidir. Kilit taşı türler koruma planlamalarında ön plana çıkmaktadır.

İngilizce: Keystone species
Kurucu tür

Ekolojik topluluklardaki yaygınlıkları nedeniyle parçası oldukları ekosistemin yapısı üzerinde kilit rol oynayan türlerdir. Kurucu türler; birincil üreticiler, otçullar veya etçiller gibi çeşitli trofik seviyelerde bulunan canlılar olabilmektedir. Bu türler koruma planlamalarında ön plana çıkmaktadır.

İngilizce: Foundation species
Konak tür

Türdiriltimi çalışmalarında üreme organları klonlanan hayvanla aynı olan türler. Konak türün klonlanacak hayvana benzemesi önemli değildir. Örneğin kuşlar üzerindeki türdiriltimi çalışmalarında klonlama işlemi yapılırken sadece gonad klonlanmaktadır.

İngilizce: Host species
Kinetokor

Kromozomlarda sentromerin üzerinde iğ ipliklerinin bağlandığı özelleşmiş proteinler.

İngilizce: Kinetochore

Kaynaklar

  1. I. M. Cheeseman, et al. (2008). Molecular Architecture Of The Kinetochore–Microtubule Interface. Nature Reviews Molecular Cell Biology, sf: 33-46. doi: 10.1038/nrm2310. | Arşiv Bağlantısı
Kiyazma

Kardeş olmayan kromatitlerin gen alışverişi yaparken birbirlerine temas ettikleri bölge.

İngilizce: Chiasma

Kaynaklar

  1. N. A. Campbell, et al. Campbell Biyoloji. Yayınevi: Palme Yayınevi. sf: 260.
Kornea

Gözün ön kısmını kaplayan ve yaklaşık 12 milimetre olan şeffaf zar. Kenarları dışında kan damarı içermez, ancak sinirler bulundurur ve temasa karşı oldukça hassastır.

İngilizce: Cornea

Kaynaklar

  1. D. M. Gamm, et al. Cornea. (23 Ekim 2023). Alındığı Tarih: 26 Kasım 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Kafein

Kimyasal formülü C8H10N4O2 olan bir alkaloiddir. Kahvede, çayda ve eser miktarda, kakaoda bulunur. Alman kimyager Friedlieb Ferdinand Runge tarafından 1819 yılında keşfedilmiştir. Kafein, merkezî sinir sisteminde uyarıcı bir maddedir.

İngilizce: Caffeine
Karbonhidrat

Karbon (C), hidrojen (H) ve oksijen (O) atomlarından oluşan biyomolekül. Vücudun enerji elde etmek için yıktığı 3 temel depo maddesinden biridir. Karbonhidratlara "şeker" de denmektedir. Bunun sebebi karbonhidratların diğer adının "sakkarit" olmasıdır. Sakkarit, şeker anlamına gelmektedir. Fransızca "suyun bileşikleri, kimyasalın bileşikleri" anlamına gelen "hydrate" ve "karbon elementi" anlamına gelen "carbon" kelimelerinden gelmektedir.

İngilizce: Carbohydrate
Koumpounofobi

Kıyafet düğmesi korkusu olarak bilinen terim.

İngilizce: Koumpounophobia
Karsinofobi

Kanser korkusu olarak bilinen, Yunancada "yengeç" anlamına gelen καρκίνος ("karkínos") ve "korku" anlamına gelen φόβος ("phobos") kelimelerinden oluşan bir terim.

İngilizce: Carcinophobia
Kandela

Işık şiddetinin SI (Uluslararası Birim Sistemi) birimidir. Bir ışık kaynağından bir yöne doğru yayılan ışık akısının 1/683 Watt/sr olduğu noktadaki ışık şiddeti şeklinde tanımlanmaktadır.

İngilizce: Candela

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Candela (Cd). Alındığı Tarih: 14 Haziran 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Karbonik anhidraz

Kırmızı kan hücrelerinde, mide mukozasında, pankreas hücrelerinde ve böbrek tübüllerinde bulunan bir enzimdir. Yavaş bir reaksiyon olan karbondioksitin (CO2), bikarbonat (HCO3-) ve hidrojen (H+) iyonlarına dönüşümünü katalizler. Karbonik anhidraz enzimi, kanda CO2 taşınımını etkileyerek solunumda önemli bir rol oynar. Aynı zamanda midede hidroklorik asidin (HCl) oluşmasında görev alır.

İngilizce: Carbonic anhydrase

Kaynaklar

  1. T. E. O. E. Britannica. Carbonic Anhydrase. Alındığı Tarih: 11 Haziran 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Kuzey ışıkları

Kutup ışıklarının Kuzey Kutbu üzerinde gerçekleştiğinde aldığı isimdir. Alaska, Kanada ve Norveç önemli gözlem noktalarıdır.

İngilizce: Aurora borealis

Kaynaklar

  1. S. Waldek. Northern Lights (Aurora Borealis): What They Are & How To See Them. (13 Mart 2022). Alındığı Tarih: 31 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Space | Arşiv Bağlantısı
  2. NASA. Aurora. Alındığı Tarih: 31 Mayıs 2023. Alındığı Yer: NASA | Arşiv Bağlantısı
Kutup ışıkları

Güneş'ten gelen yüklü parçacıkların Dünya'nın atmosferiyle etkileşime girmesi sonucu oluşan doğal ışıklardır. Aurora borealis ve aurora australis olmak üzere iki çeşittir.

İngilizce: Aurora

Kaynaklar

  1. NASA. What Is An Aurora?. Alındığı Tarih: 31 Mayıs 2023. Alındığı Yer: NASA | Arşiv Bağlantısı
  2. S. Waldek. Northern Lights (Aurora Borealis): What They Are & How To See Them. (13 Mart 2022). Alındığı Tarih: 31 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Space | Arşiv Bağlantısı
Küresel yıldız kümesi

Binlerce, hatta milyonlarca yıldızdan oluşan oldukça yoğun yıldız topluluklarıdır. Çoğunlukla galaksi halesinde dolanırlar ve galaksinin en yaşlı yıldızlarından oluşmaktadırlar. Yüz binlerce yıldızın meydana getirdiği yüksek kütleçekiminden ötürü küresel bir şekil alırlar ve neredeyse hiç gaz, toz bulutu içermezler. Messier 13 ve Messier 15 cisimleri örnek olarak verilebilir.

İngilizce: Globular cluster

Kaynaklar

  1. Harvard CfA. Star Clusters. Alındığı Tarih: 25 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Harvard CfA | Arşiv Bağlantısı
Kompansasyon

Organik bir kusurun aşırı gelişme veya başka bir organın ya da aynı organın bozulmamış bölümlerinin işlevinin artırılması yoluyla düzeltilerek dengelenmesi.

İngilizce: Compensation
Kadir ölçeği

Gök cisimlerinin parlaklıklarının belirtilmesini sağlayan bir skala. Kadir değeri arttıkça cisim sönükleşir, azaldıkça cisim parlaklaşır. Kadir ölçeği logaritmiktir ve her değer bir öncekinin 2,51 katıdır. Dolayısıyla, değerler arttıkça aralarındaki fark da giderek büyümektedir.

İngilizce: Magnitude system

Kaynaklar

  1. T. Öner. Kadir Sistemi – İtü Astronomi Kulübü. (5 Temmuz 2018). Alındığı Tarih: 13 Mayıs 2023. Alındığı Yer: İTÜ Astronomi Kulübü | Arşiv Bağlantısı
  2. A. MacRobert. The Stellar Magnitude System. Alındığı Tarih: 13 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Sky & Telescope | Arşiv Bağlantısı
  3. B. Mcclure. Earthsky | What Is Stellar Magnitude?. (9 Mart 2022). Alındığı Tarih: 13 Mayıs 2023. Alındığı Yer: EarthSky | Arşiv Bağlantısı
Kelvin

Uluslararası Birimler Sistemi'nde (SI) temel sıcaklık birimidir. "Mutlak sıfır sıcaklığı" kavramına dayanan bir sıcaklık ölçeğidir. Genellikle bilimsel gösterimde kullanılır ve diğer sıcaklık ölçeklerinden farklı bir şekilde hesaplanır. Diğer sıcaklık ölçekleri ile sabit orana sahiptir. "K" ile gösterilir. Adını, İskoç fizikçi Lord Kelvin'den alır.

İngilizce: Kelvin

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Kelvin (K). (20 Mart 2023). Alındığı Tarih: 8 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Kahverengi adipoz doku

Memelilerde bulunan iki tip adipoz dokudan birisidir. Neredeyse bütün memeli hücrelerinde bulunmaktadır. Sinir bakımından, beyaz adipoz dokusuna göre daha zengindir. Yenidoğanlarda ve kış uykusuna yatan türlerde, ısı yalıtımı sağlamak için daha sık görüldüğü bilinmektedir. Beyaz adipoz doku, vücutta yaygın olarak bulunmaktadır fakat kahverengi adipoz bölge, vücutta daha spesifik bölgelerde bulunmaktadır.

İngilizce: Brown adipose tissue

Kaynaklar

  1. J. Vassy. Brown Adipose Tissue. Alındığı Tarih: 3 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
  2. T. E. O. E. Britannica. Adipose Tissue. (22 Nisan 2023). Alındığı Tarih: 3 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Kuiper Kuşağı

Uzay kayaları ve cüce gezegenlerden oluşan, Güneş Sistemi'nin kenarında bulunan bir halkadır. Güneş'ten yaklaşık olarak 30 ile 50 astronomik birim uzakta yer almaktadır.

İngilizce: Kuiper belt

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Kuiper Belt. Alındığı Tarih: 19 Nisan 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Kriyoprezervasyon

Kriyoprezervasyon kısaca, biyolojik materyallerin düşük sıcaklıklarda uzun süreler boyunca saklanabilmesini sağlayan bir yöntemdir. Bu teknik, biyolojik örneklerin veya hücrelerin canlılıklarını korumak için dondurulmasını içerir. Kriyoprezervasyon, sıvı azot veya diğer soğutucu gazlar gibi düşük sıcaklıkların kullanılmasını gerektirir ve bu sıcaklıklar -80 derece Celsius'ten daha düşük olabilir. Bu işlem, biyolojik materyallerin uzun süreler boyunca saklanabilmesini, taşınabilmesini ve hatta yeniden canlandırılabilmesini sağlar. Kriyoprezervasyon; tıp, biyoteknoloji, tarım, gıda endüstrisi ve çevre bilimleri gibi birçok alanda kullanılmaktadır.[1][2]

İngilizce: Cryopreservation

Kaynaklar

  1. S. Bojic, et al. (2021). Winter Is Coming: The Future Of Cryopreservation. BMC Biology, sf: 1-20. doi: 10.1186/s12915-021-00976-8. | Arşiv Bağlantısı
  2. Encyclopedia Britannica. Cryopreservation | Description, Techniques, & Applications. (14 Şubat 2023). Alındığı Tarih: 11 Nisan 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Kıstak

Tipik olarak her iki tarafında su bulunan iki büyük kara kütlesini birbirine bağlayan dar bir kara şerididir. Bir kıstak, iki su kütlesini ayıran dar bir kara şeridine de atıfta bulunabilir. Her iki durumda da kıstak, iki büyük kara kütlesi veya su kütlesi arasında bir köprü veya bağlantı görevi görür. "İsthmus" terimi, "boyun" anlamına gelen Yunanca "isthmos" kelimesinden gelir.[1] Kıstağın en bilinen örneği, Kuzey ve Güney Amerika'yı birbirine bağlayan ve Atlantik ile Pasifik Okyanuslarını ayıran Panama Kıstağı'dır. Mısır'daki Süveyş Kıstağı, Afrika ile Asya'yı birbirine bağlar ve Kızıldeniz'i Akdeniz'den ayırır. Kıstakların diğer örnekleri arasında Tayland'daki Kra Kıstağı ve Meksika'daki Tehuantepec Kıstağı sayılabilir.[2]

İngilizce: Isthmus

Kaynaklar

  1. Wikitionary. Isthmus - Wiktionary. Alındığı Tarih: 10 Şubat 2023. Alındığı Yer: Wikitionary | Arşiv Bağlantısı
  2. Encyclopedia Britannica. Plateau | Definition, Geography, Landform, Types, & Examples. Alındığı Tarih: 10 Şubat 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Kılcal Damar

Vücuttaki en küçük kan damarlarıdır. Çapları yaklaşık 5 ile 10 mikrometre arasında değişmektedir. Kılcal damarların içerisinde diğer kan damalarına kıyasla dolaşım hızı ve basınç düşüktür. Duvar yapıları tek bir hücre tabakasından oluşur.

İngilizce: Capillary Vessel

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Capillary. Alındığı Tarih: 4 Şubat 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Kolajen

Kıkırdak, kemik, eklem ve lif gibi hareket sisteminin yapı taşlarını oluşturan protein. Bağ dokusunun ana bileşeni olarak memelilerde en bol bulunan proteindir.[1] Kolajen, amino asit açısından zengindir ve kaynar suya maruz kaldığında jelatine dönüşür.

İngilizce: Collagen

Kaynaklar

  1. G. A. D. Lullo, et al. (2002). Mapping The Ligand-Binding Sites And Disease-Associated Mutations On The Most Abundant Protein In The Human, Type I Collagen*. Journal of Biological Chemistry, sf: 4223-4231. doi: 10.1074/jbc.M110709200. | Arşiv Bağlantısı
  2. Encyclopedia Britannica. Collagen. Alındığı Tarih: 3 Şubat 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Kan damarı

Canlı vücudunda kanın dolaştığı damarlardır. Dolaşım sistemi organlarıdır ve görevleri kanı vücudun farklı bölümlerine taşımaktır. Kan damarları temelde iki kategoriye ayrılır. Bunlar, atardamarlar (arter) ve toplardamarlardır (ven).

İngilizce: Blood vessel

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Blood Vessel. (27 Ocak 2023). Alındığı Tarih: 3 Şubat 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Kaynama Noktası

Saf bir maddenin belli bir basınçta sıvı halden gaz haline geçtiği sıcaklıktır.[1] Sıvı haldeki bir maddeye enerji verildiğinde sıcaklığı artar. Ancak bir süre sonra sıcaklığı değişmemeye ve madde kaynamaya başlar. Kaynama belli bir basınçta sadece belli bir sıcaklıkta gerçekleşir. Kaynamanın gerçekleştiği bu sıcaklık "kaynama noktası" veya "kaynama sıcaklığı" olarak isimlendirilir.

Kaynama süreci boyunca maddenin sıcaklığı sabit kalır. Sıcaklık değişmediği için taneciklerin ortalama kinetik enerjisi de değişmez. Buna ek olarak kaynama noktası maddeler için ayırt edici bir özelliktir, çünkü her maddenin kaynama noktası birbirinden farklıdır. Kaynama ile buharlaşma birbirine karıştırılmamalıdır. Çünkü buharlaşma her sıcaklıkta gerçekleşebilir ancak kaynama sadece belli bir sıcaklıkta gerçekleşir. Örneğin, suyun 1 atm basınçta kaynama noktası 100 °C'dir.

İngilizce: Boiling Point

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Boiling Point | Definition, Examples, Temperature, & Facts. Alındığı Tarih: 25 Ocak 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Kapasitans

Bir elektronik devrede iletkenlerden herhangi biri üzerindeki elektrik yükü miktarının iletkenler arasındaki potansiyel farka "oranıdır.[1] Başka bir ifadeyle, bir cismin elektrik yükü depolama yeteneğidir. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere elektrikle yüklenebilen her cismin belli bir kapasitansı vardır. Kapasitansın formülü C=q/V şeklindedir. Bu formüldeki C kapasitansı, q elektrik yükünü, V ise iletkenler arasındaki potansiyel farkı ifade etmektedir. Kapasitansın SI birim sistemindeki birimi Faraddır. Ancak elektronik devrelerde kullanılan sığaçların kapasitansı genellikle faraddan daha düşük büyüklüğe sahiptir, bu yüzden faradın alt birimleriyle ifade edilirler. Kapasitansın günümüzde kullanılan en yaygın alt birimleri mikrofarad (mF), nanofarad (nF) ve pikofaraddır (pF). Buna ek olarak sığaçlarda depolanan enerji aşağıdaki formülle hesaplanır:

Bu denklemdeki C kapasitansı, V potansiyel farkı (gerilim), Q ise elektrik yükünü ifade etmektedir.

İngilizce: Capacitance

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Capacitance | Definition, Formula, Unit, & Facts. (19 Aralık 2022). Alındığı Tarih: 23 Ocak 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Kapasitör

Birbirine yakın ve yalıtılmış iki iletkenden oluşan, elektrik enerjisini depolamak için kullanılan bir devre elemanıdır.[1] Kondansatör olarak da bilinir. Kondansatörlerin basit bir örneği, paralel plakalı kondansatördür. İletkenlerden birinde toplam yükü +Q olan pozitif yükler, diğerinde ise toplam yükü -Q olan negatif yükler birikirse bu kondansatörün yükünün Q olduğunu söyleriz.

Aşağıdaki denklem, bir kondansatörde depolanan potansiyel enerjiyi verir:

Bu denklemdeki C kondansatörün kapasitansını, V ise gerilimi ifade eder.

İngilizce: Capacitor

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Capacitor | Definition, Function, & Facts. (23 Aralık 2022). Alındığı Tarih: 22 Ocak 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
  2. Admin. Capacitor And Capacitance - Formula, Uses, Factors Affecting Capacitance, Faqs. (16 Aralık 2015). Alındığı Tarih: 22 Ocak 2023. Alındığı Yer: BYJUS | Arşiv Bağlantısı
Koprolit

Koprolit, fosilleşmiş dışkıları tanımlamak için kullanılan bir terimdir. Genellikle paleontologlar ve paleoekologlar tarafından incelenir. Koprolitler; bir hayvanın dışkısı, çamur veya kum gibi tortularda korunduğunda ve daha sonra fosilleşme süreci boyunca zamanla sertleştiğinde oluşur. Eski hayvanların diyetleri, davranışları ve yaşadıkları çevre hakkında değerli bilgiler sağlayabildikleri bilinmektedir.

Geçmişte yaşamış olan bitki ve hayvan türlerini, bunların birbirleriyle ve çevreleriyle nasıl etkileşime girdiklerini öğrenmek için de kullanılırlar. Buna ek olarak koprolitlerin, farklı hayvan gruplarında sindirim sistemlerinin evrimini incelemek için de kullanıldığını belirtmek mümkündür.[1]

Koprolitler genellikle tortul kaya oluşumlarında bulunur. Boyutları küçük tanelerden büyük parçalara kadar değişebilir ve görünümleri, onları üreten hayvanın türüne ve muhafaza edildikleri koşullara bağlı olarak değişebilir.[2]

İngilizce: Coprolite

Kaynaklar

  1. University of California Museum of Paleontology. What Is A Coprolite? Mary Anning's Unusual Fossil Discovery. Alındığı Tarih: 8 Ocak 2023. Alındığı Yer: University of California Museum of Paleontology | Arşiv Bağlantısı
  2. Berkeley University of California. Coprolites & Gastroliths. Alındığı Tarih: 8 Ocak 2023. Alındığı Yer: Berkeley University of California | Arşiv Bağlantısı
Kemotaksis

Bir organizmanın kimyasal bir uyarana tepki olarak gerçekleştirdiği hareket. Kimyasal uyarandan uzaklaşma veya kimyasal uyarana yaklaşma şeklinde gerçekleşebilir. Toksik maddelerden uzaklaşma, besin bulma, sağlık (lökositlerin kimyasal uyaranlara doğru hareketi) gibi pek çok görevde kullanılmaktadır.

İngilizce: Chemotaxis

Kaynaklar

  1. T. Jin, et al. (2008). Chemotaxis, Chemokine Receptors And Human Disease. Cytokine, sf: 1. doi: 10.1016/j.cyto.2008.06.017. | Arşiv Bağlantısı
  2. P. A. Iglesias. (2023). Dynamics Of Gradient Sensing And Chemotaxis. Academic Press, sf: 152-158. doi: 10.1016/B978-0-12-821618-7.00027-4. | Arşiv Bağlantısı
Katabolizma

Enerji bakımından zengin büyük moleküllerin hücre içindeki enzimlerin katalizörlüğünde daha küçük moleküllere parçalanması sürecidir. Metabolizmanın yıkım süreci olarak da isimlendirilebilir. Kelime; Antik Yunanca'daki kato, yani "aşağı" ve ballein, yani "fırlatmak" kelimelerinin birleşiminden oluşmaktadır.

İngilizce: Catabolism

Kaynaklar

  1. Dictionary. Catabolism. Alındığı Tarih: 3 Aralık 2022. Alındığı Yer: Dictionary | Arşiv Bağlantısı
  2. Encyclopedia Britannica. Catabolism. Alındığı Tarih: 9 Aralık 2022. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Komorbid

Başka bir tıbbi durumla aynı anda ve genellikle ondan bağımsız olarak var olan hastalık veya tıbbi durum. Bir hastada iki veya daha fazla hastalığın veya tıbbi durumun aynı anda bulunması.

İngilizce: Comorbid
Koprolali

Akıl hastalığı veya organik beyin hastalığının bir belirtisi olarak müstehcen dilin istemsiz ve tekrarlayıcı kullanımı.

İngilizce: Coprolalia
Küratif

Tedavi edici, hastalığı iyileştirici anlamına gelir. Küratif tedavi, hastalığı, geride hiçbir sekil kalmayacak şekilde tedavi etmeyi ifade eder.

İngilizce: Curative
Kimya

Maddelerin yapısını, özelliklerini, tepkimelerini ve etkileşimlerini inceleyen bilim dalıdır. Kimya, doğa bilimlerinin içinde sınıflandırılır ve alt dallar bulundurur. Bu alt dallardan bazıları: organik kimya, anorganik kimya, biyokimya, fizikokimya ve analitik kimyadır.

İngilizce: Chemistry

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Chemistry. Alındığı Tarih: 9 Aralık 2022. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Konjenital

Doğumda mevcut olan bir durum veya özellik. Genetik veya genetik olmayan faktörlerin sonucu olabilir.

İngilizce: Congenital
Kimyasal Enerji

Kimyasal enerji, bileşikleri oluşturan atomlar arası kimyasal bağlarda depolanan enerjidir. Kimyasal enerji, bir kimyasal tepkime sırasında ısı olarak açığa çıkabilir; bu tür tepkimeler, kimya biliminde "ekzotermik reaksiyon" olarak adlandırılır. Gıdalarda bulunan kimyasal enerji vücut tarafından mekanik enerjiye ve ısıya dönüştürülür. Veya pillerdeki kimyasal enerji elektrik enerjisine dönüştürülebilir.

İngilizce: Chemical Energy

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Chemical Energy | Definition & Facts. Alındığı Tarih: 13 Kasım 2022. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Kimmeridgiyan Epoku

Günümüzden 157.300.000 ile 152.100.000 yıl öncesi arasını kapsayan jeolojik zaman dilimidir.

İngilizce: Kimmeridgiyan Epoch
Kürtaj

Hamileliği sonlandırmak için yapılan bir işlemdir. Hamilelik, ilaç alınarak ya da cerrahi bir işlemle sonlandırılır.

İngilizce: Abortion
Kitin

Eklembacaklıların dış iskeletinin oluşmasında kullanılır ve mantarlarda hücre çeperini oluşturan polisakkarittir. Bilindiği kadarıyla doğada en çok bulunan ikinci polisakkarittir. Kitin, sağlam ve elastik bir madde olduğu için tıp alanında cerrahi iplerde kullanıma uygundur. Yaralar iyileşirken kitin yavaş bir şekilde ayrışır ve dağılır. Kitinden tıp, tarım ve endüstri gibi pek çok alanda faydalanılmaktadır.

İngilizce: Chitin

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica, et al. Chitin. Alındığı Tarih: 9 Aralık 2022. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
  2. N. A. Campbell. (2013). Campbell - Biyoloji. ISBN: 9786053551478. Yayınevi: Palme Yayıncılık.
Klimatoloji

Klimatoloji veya iklim bilimi, zaman içinde gerçekleşen atmosfer ve hava olaylarını inceleyen bilim dalıdır.[1] Klimatoloji bilimi, hava durumu modellerini analiz etmeye ve bu hava olaylarına neden olan atmosferik koşulları anlamaya odaklanır.[2] Bu alanda çalışmalar yapan bilim insanlarına klimatolog denir.

İngilizce: Climatology

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Climatology | Meteorology. Alındığı Tarih: 11 Kasım 2022. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
  2. National Geographic. Climatology | National Geographic Society. Alındığı Tarih: 11 Kasım 2022. Alındığı Yer: National Geographic | Arşiv Bağlantısı
Kardiyak Arrest

Kardiyak arrest ya da yaygın adıyla kalp durması, kalbin kan pompalama işlevini yerine getirememesidir.[1] Daha ayrıntılı olarak kardiyak arrest miyokardın sistol ve diastol işlemlerini yerine getirememesi olarak tanımlanır. Tıpta kardiyak arrestin beklenmediği durumlarda gerçekleşmesi ise akut kardiyak arrest (İng: "Sudden Cardiac Arrest") olarak isimlendirilir. Miyokard yani kalp kası sistol (kasılma) ve diastol (gevşeme) işlemlerini yerine getiremediği için kalp işlevini yitirir. Kalbin işlevini yitirmesi durumunda organlara kan pompalanamaz. Kardiyak arrest geçiren bir hastanın kalp ritmini geri getirmek için hastaya kardiyopulmoner resüsitasyon yani kalp masajı ve defibrilasyon uygulanır.[1]

İngilizce: Cardiac Arrest

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Cardiac Arrest | Description, Causes, Symptoms, & Treatment. Alındığı Tarih: 5 Kasım 2022. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Kardiyoloji

Kardiyoloji, kalp ve dolaşım sistemi hastalıklarını inceleyen bilim dalıdır.[1] Öncelerinde iç hastalıkları (dâhiliye) bölümünün alt dalı olan kardiyoloji, günümüzde ayrı bir anabilim dalıdır.[2] Bu alanda uzmanlaşmış doktorlara kardiyolog adı verilir. Kardiyoloji biliminin incelediği ve tedavi etmek için çalıştığı hastalıklardan bazılarını; koroner arter hastalığı, kalp ritim bozuklukları, inflamatuar kalp hastalığı, kalp yetmezliği, perikardit, miyokardit, trisküspit stenozu, aort yetmezliği ve miyokart enfarktüsü şeklinde sıralayabiliriz.[2] Ekokardiyografi, elektrokardiyografi, kardiyak kateterizasyon ve miyokart perfüzyon sintigrafisi gibi teşhis yöntemleri kardiyovasküler hastalıkların tanısında kullanılır.[2]

İngilizce: Cardiology

Kaynaklar

  1. W. L. Winters. Cardiology | Medicine. Alındığı Tarih: 7 Kasım 2022. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
  2. Medicalpark. Kardiyoloji Nedir?. Alındığı Tarih: 7 Kasım 2022. Alındığı Yer: Medicalpark | Arşiv Bağlantısı
Koful

Koful veya vakuol; bitkiler, mantarlar, hayvanlar, bazı protistalar ve bakterilerde bulunan ve çeşitlerine göre boyutları değişebilen içi sıvı dolu boşluklardır. Kofullar endoplazmik retikulum, golgi aygıtı, hücre ve çekirdek zarından oluşabilir. Temel görevleri; depo, sindirim, salgı, boşaltım ve tatlı su mikroorganizmalarında su dengesini sağlamaktır.

İngilizce: Vacuole

Kaynaklar

  1. Wikipedia. Vacuole. (10 Haziran 2022). Alındığı Tarih: 2 Kasım 2022. Alındığı Yer: Wikipedia | Arşiv Bağlantısı
Karnitin

Karnitin; neredeyse tüm canlılarda var olan, biyoyararlanım açısından %10'u geçmeyen, suda kolay çözünen, oda sıcaklığında renksiz ve beyaz bir toz hâlinde bulunan bir amonyum bileşiğidir. Yağ asitlerini enerjiye dönüştürmek için oksitlenmek üzere mitokondriye taşımakta, metabolik atıkları hücrelerden uzaklaştırmakta ve enerji metabolizmasını desteklemekte önemli bir role sahiptir. Toksisitesi düşüktür ve suda çözünürlüğü yüksek bir dipolar iyondur. Karnitin iki hâlden biri olarak bulunur: D-Karnitin ve L-Karnitin. Her iki form da canlılar üzerinde aktif role sahiptir ancak sadece L-Karnitin hayvanlarda doğal olarak bulunur. D-Karnitin, L-Karnitin’in aktivitesini inhibe ettiği için toksik etkiye sahiptir.

İngilizce: Carnitine

Kaynaklar

  1. Oregon State University. L-Karnitin. (30 Ekim 2022). Alındığı Tarih: 30 Ekim 2022. Alındığı Yer: Oregon State | Arşiv Bağlantısı
Kloak

Bazı canlı gruplarında bulunan, son bağırsağın dışarıya açıldığı dışkının ve idrarın atıldığı, eşeysel üremenin sağlandığı 3 kısımdan oluşan bir vücut açıklığıdır. Kuşların büyük bir çoğunluğunda penis bulunmaz veya körelmiştir. Penis bulunmayan kuşlarda üreme kloak ile sağlanır. Kuşların (Aves), sürüngenlerin (Reptilia) ve amfibilerin (Amphibia) ezici çoğunluğunda kloak bulunur.

İngilizce: Cloaca

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica, et al. Cloaca. Alındığı Tarih: 10 Aralık 2022. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Kursak

Kuşlarda bulunan yemek borusunun kese benzeri bir uzantısıdır. Sindirimden önce yiyecekleri saklamak için kullanılır.

İngilizce: Crop
Kontraktilite

Kontraktilite (kasılabilirlik), özellikle kasların veya benzer aktif biyolojik dokunun kendi kendine kasılma yeteneğini ifade eder.

İngilizce: Contractility
Korozyon

Korozyon, metallerin oksitlenerek aşınma durumuna verilen isimdir. Demirin paslanması korozyona örnektir.

İngilizce: Corrosion

Kaynaklar

  1. Vikipedi. Korozyon. (31 Ağustos 2021). Alındığı Tarih: 31 Ağustos 2021. Alındığı Yer: Vikipedia | Arşiv Bağlantısı
Ksenotransplantasyon

"Kseno", Yunancada "yabancı" anlamına gelir; "transplantasyon" ise "aktarma" demektir. Farklı tür hayvanlar arasında yapılan, başarı şansı en az olan doku naklidir.

İngilizce: Xenotransplantation

Kaynaklar

  1. U.S Food & Drug, et al. Xenotransplantation. (6 Ocak 2021). Alındığı Tarih: 6 Ocak 2021. Alındığı Yer: | Arşiv Bağlantısı
Kendinden Gerekçeli İnanç

Kendinden gerekçeli inanç, kendinden başka bir inanca dayanmaksızın doğru olan temel inanç anlamına gelmektedir. Temelcilik tarafından öne sürülen bu kavram, sonsuz gerileme problemini durdurmak amacıyla kullanılmaktadır. Sonsuz gerilme problemine göre, bir inancın gerekçesini başka bir inanç oluşturmaktadır ve bu inancın gerekçesini de bir başka inanç oluşturacağı için bu durum sonsuz bir döngüye girilmesine neden olmaktadır. Buna karşın temelcilik, tüm inançlarımızın gerekçesi ve dayanağı olan temel, kendinden gerekçeli inançlarımız olduğunu ileri sürmektedir. Bu bakımdan tüm inançlarımızı, söz konusu temel inançlarımızdan hareketle elde ettiğimiz için temeldeki inanç kendinden gerekçeli olmalıdır. O halde bir inancın kendinden gerekçeli olması; temel inanç konumunda olduğunu, diğer inançların gerekçesi olduğunu ve doğruluğunun kendisinden kaynaklandığı anlamına gelmektedir.

İngilizce: Self-justified Belief
Kanıtçılık

W.K. Clifford’a göre “yetersiz delile dayanarak herhangi bir şeye inanmak her zaman, her yerde ve herkes için yanlıştır. ” Delilciliğin en açık ve katı ifadelerden biri olarak bu gösterilebilir. Delilciler sahip olduğumuz inançların bir delile dayanmadığı sürece yersiz ve güvenilmez olduğunu iddia ederler. Bazı radikal delilciler için bu deliller duyu verisine dayanan empirik verilere ilişkin delilerdir. Diğer yandan delilciliğin en açık farmülasyonu şu şekildedir:

  • P1. Bir inancı yeterli delil olmaksızın kabul etmek irrasyoneldir.
  • P2. X inancı için yeterli delil yoktur. Öyleyse X inancını kabul etmek irrasyoneldir.

Çağdaş Epistemoloji’de bu yaklaşıma yönelik en ciddi eleştiri Plantinga öncülüğünde Reformcu Epistemoloji tarafından yapılacaktır.

İngilizce: Evidentialism
Kinaz

Fosfat gruplarının yüksek enerjili fosfat içeren bir molekülden (ATP gibi) bir substrata transferini katalize eden enzimlerin genel adı.

İngilizce: Kinase

Kaynaklar

  1. Merriam-Webster. Kinase. (5 Ağustos 2020). Alındığı Tarih: 5 Ağustos 2020. Alındığı Yer: https://www.merriam-webster.com/dictionary/kinase | Arşiv Bağlantısı
Keratin

Skleroproteinler olarak bilinen lifli ve yapısal bir protein ailesinin üyelerinden birisidir. Omurgalı hayvanlarda bulunan versiyonu olan -keratin; saç, tırnak, tüy, boynuz, pençe, toynak, nasır ve derinin dış yüzeyinde bulunan ana yapısal malzemedir. Su ve organik çözücüler içinde neredeyse hiç çözülemeyen keratin, epitel hücreleri hasar ve strese karşı korur.

İngilizce: Keratin
Karbonifer

Karbonifer (358.9-298.9 myö) bir jeolojik dönem ismidir. Yaklaşık 358.9 milyon yıl önce ile 298.9 milyon yıl önceyi kapsayan zaman dilimine denir. Paleozoyik Zaman'ın 6 majör dönemi arasında Devoniyen'den sonra gelen 5. dönemdir. Yaklaşık 60 milyon yıl sürmüştür.

Atmosferik oksijen seviyesi %35 gibi çok yüksek bir düzeye (günümüzde %21) ulaştığı için eklem bacaklılar muhteşem bir çeşitliliğe ulaşmıştır. Aynı şekilde amfibiyenler de karasal biyoçeşitlilikte baskın hayvan grubudur. Özerk karasal hayvanlar olacak olan amniyotlara evrimleşecek dal Karbonifer'de ayrılacaktır.

İngilizce: Carboniferous

Kaynaklar

  1. Cohen, K.M., Finney, S.C., Gibbard, P.L. & Fan, J.-X.. (2018). The Ics International Chronostratigraphic Chart. Stratigraphy, sf: 199-204. | Arşiv Bağlantısı
  2. Wikipedia. Carboniferous. (27 Mayıs 2020). Alındığı Tarih: 27 Mayıs 2020. Alındığı Yer: Wikipedia | Arşiv Bağlantısı
Kretase

Kretase (145-66 myö) bir jeolojik dönem ismidir. Mezozoyik'in 3 majör zaman dilimi olan Triyas, Jura ve Kretase arasından sonuncusu ve en uzun sürenidir. 145 milyon yıl önce ile meteorun Meksika Körfezi'ne çarptığı 66 milyon yıl öncesine denk gelen zaman dilimini kapsamaktadır. Yaklaşık olarak 79 milyon yıl sürmüştür. Kretase'nin bitişi ile Senozoyik Zaman'ın ilk dilimi olan Paleojen başlayacaktır.

Mezozoyik içerisinde nispeten sıcak bir iklime sahip zaman dilimi olmuştur. Dolayısıyla su seviyesi yükselmiş ve birçok ada oluşmuştur. Okyanuslarda deniz sürüngenleri, karada dinozorlar, gökyüzünde ise uçan sürüngenler çeşitlenmiştir. Çiçekli bitkilerin görülmeye başlandığı en önemli zaman dilimidir. Yeni memeli grupları ve avian dinozorlar (kuşlar) da evrimleşmiştir.

İngilizce: Cretaceous

Kaynaklar

  1. Cohen, K.M., Finney, S.C., Gibbard, P.L. & Fan, J.-X.. (2018). The Ics International Chronostratigraphic Chart. Stratigraphy, sf: 199-204. | Arşiv Bağlantısı
  2. Wikipedia. Cretaceous. (27 Mayıs 2020). Alındığı Tarih: 27 Mayıs 2020. Alındığı Yer: Wikipedia | Arşiv Bağlantısı
Kuş yuvası

Kuşların barındığı, yumurtalarını bıraktığı, kuluçkaya yattığı ve yumurtadan çıkan yavruların gelişimini gerçekleştirebildiği oluşuma kuş yuvası denir. Kuşların yuva yapmalarındaki en önemli etmenlerden birisi yavruların yumurtadan çıktıkları dönemlerde savunmasız olmasıdır. Her kuş yuva yapmayı tercih etmez. Örneğin guguk kuşu yumurtasını saz kamışçını ve dağbülbülü gibi türlerin yuvasına bırakır ve bu şekilde yavrularının bakımını bir ötücü kuşa devreder. Bu tarz davranışa "kuluçka parazitliği" denir.

İngilizce: Bird nest

Kaynaklar

  1. Trakus. Guguk » Common Cuckoo » Cuculus Canorus. (23 Mayıs 2020). Alındığı Tarih: 23 Mayıs 2020. Alındığı Yer: Trakus | Arşiv Bağlantısı
  2. Tureng. Bird Nest. (23 Mayıs 2020). Alındığı Tarih: 23 Mayıs 2020. Alındığı Yer: Tureng | Arşiv Bağlantısı
Kırınım

Kırınım; ışık, ses, elektromanyetik dalgaların ya da su dalgalarının, onları doğrusal yollarından saptıracak engellerden geçmesiyle oluşur. Herhangi bir dalga kırınıma uğrayabilir. Işığın kırınmasının teleskop ve kameralarda önemli olduğu durumlar vardır.

İngilizce: Diffraction
Kripsis

Özellikle otçullar ve avcılardan kaçınmak için kullanılan morfolojik adaptasyonlar; bir kamuflaj çeşidi.

İngilizce: Crypsis
Kimyasal savunma

Otçulluğu doğrudan caydıran veya kısıtlayan, kimyasal özelliklere sahip bileşikler ve elementler.

İngilizce: Chemical defense
Karar verme

Algılanan uyaranı değerlendirip uygun bir davranışsal tepki seçme. Karar verme süreci basit olabilir ya da sorun çözme gibi karmaşık bilişsel süreçleri içerebilir.

İngilizce: Decision-making

Kaynaklar

  1. G. V. Amdam, et al. Measuring Animal Preferences And Choice Behavior. (1 Ocak 2011). Alındığı Tarih: 15 Şubat 2020. Alındığı Yer: Nature Education | Arşiv Bağlantısı
Krepüsküler hayvan

Krepüsküler hayvanlar, alacakaranlıkta (şafak ve alacakaranlık dönemlerinde) aktif olan hayvanlardır. Bununla birlikte, terim kesin değildir, çünkü bazı krepüsküler hayvanlar ay ışığı olan bir gecede veya bulutlu bir gün boyunca aktif olabilirler. Matutinal terimi, sadece gün doğmadan önce aktif olan hayvanlar için kullanılırken, vespertin terimi sadece gün batımından sonra aktif olanlar için kullanılır.

İngilizce: Crepuscular animal

Kaynaklar

  1. wikipedi. Crepuscular Animal. (9 Ağustos 2019). Alındığı Tarih: 9 Ağustos 2019. Alındığı Yer: wikipedi | Arşiv Bağlantısı
Kaldera

Kaldera, bir volkanın kendi içine çökmesi sonucu oluşan büyük, özel bir volkanik bir yerşeklidir. Kalderanın çöküşü, büyük bir volkanik patlama sonucu volkanın altındaki magma odasının boşaltılması ile tetiklenir. Boşalmış oda, magma patlamaları sonrasında yukarıdaki volkanik yapıların ağırlığını destekleyemez ve çökmeye başlar. Çatlaklar ilk olarak odanın çevresinde -genellikle- kabaca dairesel bir şekilde oluşurlar. Bu halka çatlaklar aslında volkanik delikler olarak adlandırılabilir. Magma odası boşaldıkça, volkanın halka çatlakları içindeki merkezi çökmeye başlar. Bu çöküş, büyük bir patlama sonucu veya birkaç patlama sonucunda meydana gelebilir. Ayrıca toplam çöküş miktarı yüzlerce veya binlerce metre olabilir.

Kaldera Türleri

Krater - Göl Kalderaları: Krater - göl kalderaları, en güçlü volkanik patlamanın bir türü olan Plinian püskürmelerinden sonra bir stratovolkanın çöküşünden kaynaklanır. Plinian püskürmeleri, dışarıya büyük miktarda lav, volkanik kül ve kaya salmaktadır.

Kalkan Volkanı Kalderası

Kalkan volkanı kalderaları tekil patlayıcı püskürmelerden kaynaklanmamaktadır. Bunun yerine, lavların epizodik salınım nedeniyle aşamalı şekilde azalırlar. Lav çeşmesi olarak bilinen bu daha güçsüz lav salınımı, kalkan volkanlarının karakteristik özelliğidir.

Tekrar Aktifleşen Kalderalar

Herhangi bir volkanla bağlantısız olan yeraltı magma odasının çökmesinden dolayı tekrar aktif hâle gelen kalderalardır. Her aktifleşme sonrası kalderalar daha da büyür ve bundan dolayı çapları 15 ile 100 kilometre (9 ile 62 mil) arasında değişiklik göstermektedir. Ayrıca Dünya’daki en büyük volkanik yapılardır.

Uzaydaki Kalderalar

Kalderaların bulunduğu tek gezegen Dünya değildir. Venüs ve Mars dahil olmak üzere bazı gezegenlerde de kalderalar bulunmaktadır. Ayrıca gezegen dışında Ay’da da kalderalara rastlanmaktadır.

İngilizce: Caldera

Kaynaklar

  1. Science Daily, et al. Caldera. (10 Mart 2019). Alındığı Tarih: 10 Mart 2019. Alındığı Yer: Science Daily | Arşiv Bağlantısı
  2. National Geographic, et al. Caldera. (10 Mart 2019). Alındığı Tarih: 10 Mart 2019. Alındığı Yer: National Geographic | Arşiv Bağlantısı
Kinetik enerji

Herhangi bir nesnenin hareketinden dolayı sahip olduğu enerji. Hareket eden her nesne kinetik enerjiye sahip. Birimi Joule.

Aşağıdaki formül ile hesaplanır:

Görüldüğü gibi kinetik enerji, süratin karesi ve kütle ile doğru orantılı. Sürat ve kütle arttıkça kinetik enerji de artar. Kinetik enerji her zaman 0 veya pozitif bir değer alır.

İngilizce: Kinetic energy

Kaynaklar

  1. KhanAcademy. Kinetik Enerji Nedir?. (8 Şubat 2019). Alındığı Tarih: 8 Şubat 2019. Alındığı Yer: KhanAcademy | Arşiv Bağlantısı
Kondrül

Çoğunlukla gök taşlarında bulunabilecek, boyutları milimetrenin de altında olan ve bazı gök taşlarının %80’lik kısmını oluşturan küçük küresel objeler. Kondrüller, Güneş sistemimizin en eski materyallerinden olan kalsiyum ve alüminyum bakımından oldukça zengin. Genellikle taş gezegenler ve gök taşları, kondrüllerden oluşmuş. Bu yüzden kondrüllerin nasıl oluştuğunu anlarsak Güneş sisteminde onun sayesinde oluşmuş gezegenleri ve gök taşlarını anlamamız kolaylaşır. Kondrüllerin Güneş sisteminde düşük yer çekiminde eriyip katılaşması sonucu oluştuğu neredeyse 200 yıldır bilinmekte. Fakat oluşumlarının koşullarını ve önemlerini hâlâ tam anlamıyla bilmediğimiz için anlamamız zorlaşıyor. Bilmememizin nedeni de kondrüllerin oluşumlarının bilimde büyük bir tartışma konusu olması. Önerilen teoriler birbiriyle çelişkili. Büyük oranda kabul edilen teori, 4.56 milyar yıl önce oluştukları.

İngilizce: Chondrule

Kaynaklar

  1. Goethe University, et al. What Are Chondrules And How Did They Form?. (20 Ocak 2019). Alındığı Tarih: 20 Ocak 2019. Alındığı Yer: Goethe University Frankfurt | Arşiv Bağlantısı
Karşı dölleme krizi

Biyolojide, genetik olarak uzak olan bireyler arasındaki çaprazlamalardan kaynaklanan nesillerin ebeveynlerinden ya da ebeveynlerinin kendi çevrelerindeki bireylerle olan döllerinden daha düşük seçilim değerlerine sahip olması durumu.

İngilizce: Outbreeding depression

Kaynaklar

  1. R. Leimu, et al. (2010). Between-Population Outbreeding Affects Plant Defence. PLOS ONE, sf: e12614. doi: 10.1371/journal.pone.0012614. | Arşiv Bağlantısı
Karşı Dölleme

Aile bağları olmayan bireylerin üremesi. Soy içi üremenin karşıtı.

İngilizce: Outbreeding

Kaynaklar

  1. Biology Online. Outbreeding. Alındığı Tarih: 24 Temmuz 2024. Alındığı Yer: Biology Online | Arşiv Bağlantısı
Kafatası

Kafatası, omurgalıların kafasını çevreleyen iskelet yapısı. Kemik veya kıkırdaktan oluşur ve beyin ve bazı duyu organlarını koruyan bir yapı oluşturur. Üst çene (alt çene değil) kafatasının bir parçasıdır. İnsan kafatasının beyni içeren kısmı (kranyum) küresel ve yüzünüz ile karşılaştırıldığında görece daha büyüktür. Diğer çoğu hayvanda kafatasının yüz kısmı, üst dişler ve burun da dahil olmak üzere, kranyumdan daha büyüktür. İnsanlarda kafatası, atlas olarak adlandırılan, başın sallama hareketine izin veren en yüksek vertebra tarafından desteklenir. Atlas, yan yana hareketine izin vermek için, eksende bir sonraki omurga üzerinde, aksis (axis), döner.

 

İngilizce: Skull

Kaynaklar

  1. T. E. O. E. Britannica. Skull | Definition, Anatomy, & Function. Alındığı Tarih: 22 Temmuz 2024. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Kuaterner protein yapısı

Çoğu protein polipeptit zincirlerinden oluşur. Bu polipeptitiler aynı olabilir (bir homodimerde olduğu gibi) veya farklı olabilir (bir heterodimerde olduğu gibi). Kuaterner yapı, bu polipeptitlerin birbirleriyle etkileşime girdiğine ve daha büyük bir protein kompleksi oluşturduklarında verilen isimdir.

İngilizce: Quaternary structure

Kaynaklar

  1. Particle Sciences. Protein Structure: Primary, Secondary, Tertiary, Quatemary Structures | Particle Sciences. (28 Ekim 2019). Alındığı Tarih: 22 Temmuz 2024. Alındığı Yer: Particle Sciences | Arşiv Bağlantısı
Kovalent bağ

Kimyada iki atom arasında bir elektron çiftinin paylaşımından kaynaklanan atomlararası bağlantıyı gösteren bağ. Bağlama çekirdeklerinin aynı elektronları elektrostatik olarak çekiminden kaynaklanır.

İngilizce: Covalent bonds

Kaynaklar

  1. Britannica. Covalent Bond. Alındığı Tarih: 24 Temmuz 2024. Alındığı Yer: Britannica | Arşiv Bağlantısı
Korpus luteum

Korpus luteum, kadın üreme sisteminde sarı cisim de denilen, geçici olarak oluşturulan, hormon salgılayan yapı. Yumurtalıklarda yumurta salınımı sırasında  oluşur. Korpus luteum, lutein hücrelerinden (Latince luteus'tan "safran-sarı" gelir) yapılmaktadır ve yumurtalamadan hemen sonra oluşur. Korpus luteumun büyüklüğü değişkenlik göstermektedir. 

Yumurtlama sırasında folikül yumurtayı fallop tübüne doğru fırlatır. Folikülden kalan parçalara korpus luteum denir ve 2-5 cm çapında olabilir.  Korpus luteum, östrojen ve progesteron üretir ve yumurtanın döllenmesi durumu için optimum koşulları sağlar. 

Eğer yumurta döllenirse, korpus luteum bu hormonları üretmeye devam eder. 10.haftada en büyük boyutuna ulaşır, 16-20.haftada da bozunur. 

Yumurta döllenmezse, korpus luteum büzüşür ve ikinci hafta sırasında corpus albicans'a dönüşür.

 

 

İngilizce: Corpus luteum

Kaynaklar

  1. T. E. O. E. Britannica. Corpus Luteum | Definition, Function, Location, & Facts. Alındığı Tarih: 22 Temmuz 2024. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
  2. J. Jones. Corpus Luteum. (23 Mayıs 2020). Alındığı Tarih: 22 Temmuz 2024. Alındığı Yer: Radiopaedia doi: 10.53347/rID-9041. | Arşiv Bağlantısı
Karatenoid

Genellikle kırmızı, turuncu veya sarı renkte olan pigmentler. Havuçlara renklerini veren bileşik karoteni içerirler. Bu bileşikler, karbon atomlarının bir zincir ile bağlandıkları iki küçük altı karbon halkasından oluşur. Suda çözünmezler ve hücredeki zarlarına tutunmak zorundadırlar. Karotenoidler güneş ışığının enerjisini doğrudan fotosentetik yola aktaramaz, emdikleri enerjiyi klorofille aktarırlar. Bu nedenle "aksesuar pigmentleri" denir. Diğer fotosentetik pigmentler, klorofil ve fikobilinlerdir.

İngilizce: Carotenoid
Kalp Atışı

Kalp atışlarını kalpteki özel elektriksel uyarılarla tetiklenir:

1. SA düğüm (sinoatriyal düğüm)

Atım, sağ atriyumda SA düğüm adı verilen özelleşmiş hücreler ile başlar. Elektriksel aktivite, atriyumun duvarları boyunca yayılır ve kasılmalarına neden olur. Bu kasılma kanın ventriküllere (karıncık) geçmesini sebep olur.

2. AV düğümü (atriyoventriküler düğüm)

AV düğümü atriyum ve ventriküller arasında ve kalbin merkezindeki hücreler kümesidir ve ventriküle girmeden önce elektrik sinyalini yavaşlatan bir kapı gibi davranır. Bu gecikme kulakçıklara karıncıklardan önce kasılabilmesi için zaman kazandırır.

3. His Demeti-Purkinje Ağı

Bu lifler, dürtüleri ventriküllerin kas duvarlarına gönderir ve kasılmalarına neden olur. Bu, kanın akciğerlere ve vücuda dağılan damarlara geçişine sebep olur.

4. SA düğüm bir atım daha yapar ve döngü tekrar başlar. 

Dinlenme durumunda, normal bir kalp dakikada 60 ila 100 kere atar. Egzersiz, duygu, ateş ve bazı ilaçlar kalbin daha hızlı, atmasına neden olabilir.

 

 

İngilizce: Heart beat

Kaynaklar

  1. C. C. M. Professional. What’s A Heart Rate?. Alındığı Tarih: 22 Temmuz 2024. Alındığı Yer: Cleveland Clinic | Arşiv Bağlantısı
Kordalılar

Gelişimlerinin bir kısmında notokord bulunduran canlılar. Notokord, tamamen geliştiğinde vücut boyunca uzanan bir çubuktur. Vücudunu sertleştirir ve hareket esnasında destek görevi görür. Tüm kordalılar omurgalı değil.

Tüm kordalıların, hayatlarının bir noktasında aşağıdaki özellikler bulunur:

  • Farinjiyal yarıklar.
  • Gelişimin bir aşamasında anüsün arkasına doğru uzanan kuyruk.
  • Bilateral Simetri.
  • Ventral kalp, dorsal ve ventral damarlar ve kapalı dolaşım sistemi ile sindirim sitemi.

İnsanlar ve diğer birçok omurgalıların durumunda, bu özellikler yalnızca embriyoda görülür.

İngilizce: Chordates

Kaynaklar

  1. Berkeley. Introduction To The Chordata. Alındığı Tarih: 24 Temmuz 2024. Alındığı Yer: Berkeley | Arşiv Bağlantısı
  2. Animal Diversity Web. Chordata. Alındığı Tarih: 24 Temmuz 2024. Alındığı Yer: Animal Diversity Web | Arşiv Bağlantısı
Konjugasyon

Tek hücreli organizmalarda, tamamlayıcı cinsiyetler arasında geçici hücre teması ve Paramecium aurelia'da olduğu gibi genetik malzeme değişimi veya bakterideki gibi tek yönlü gen transferi.

İngilizce: Conjugation

Kaynaklar

  1. Dorak.info. Common Terms In Evolutionary Biology [M.tevfik Dorak]. Alındığı Tarih: 22 Temmuz 2024. Alındığı Yer: www.dorak.info | Arşiv Bağlantısı
Kozak Sekansı

Bazı viral mRNA'larda, başlatma AUG 5 'ACCAUGG 3'ü çevreleyen konsensüs dizisi. Ribozomal bağlanmayı ve dolayısıyla protein sentezini kolaylaştırır. En tutarlı konum, başlatma kodonundan (ATG) üç nükleotid önce bulunur ve neredeyse her zaman bir adenin nükleotidir.

İngilizce: Kozak Sequence

Kaynaklar

  1. Dorak.info. Common Terms In Evolutionary Biology And Genetics. Alındığı Tarih: 22 Temmuz 2024. Alındığı Yer: www.dorak.info | Arşiv Bağlantısı
Kıkırdaklı Balıklar (Chondrichthyes)

İlkel 'çeneli' omurgalılar yaklaşık 400 MÖ ortaya çıktılar. İskeletleri tamamen kıkırdaktan oluşur. Sınıf, Elasmobranchii alt sınıfı (köpekbalıklarını, vatozlar) ve Holocephali alt sınıfını (sıçanbalığı) kapsar. Hem MHC sınıf I hem de sınıf II genlerine sahip olan en eski takson. Evrimsel merdivendeki bir sonraki adım kemikli balıktır.

İngilizce: Cartilaginous fish

Kaynaklar

  1. Dorak.info. Common Terms In Evolutionary Biology [M.tevfik Dorak]. Alındığı Tarih: 22 Temmuz 2024. Alındığı Yer: www.dorak.info | Arşiv Bağlantısı
Kromatin

Çekirdekte genlerin normal durumunu temsil eden ilişkili histon ve histon olmayan DNA kompleksi. İki şekilde bulunur: ökromatin, daha az miktarlarda bulunur, daha serbesttir ve   kopyalanabilir, heterokromatin ise daha sıkıdır ve kopyalanamaz. Dişi memelilerin aktif olmayan X kromozomu, heterokromatin örneğidir. 

İngilizce: Chromatin

Kaynaklar

  1. Dorak.info. Common Terms In Evolutionary Biology [M.tevfik Dorak]. Alındığı Tarih: 22 Temmuz 2024. Alındığı Yer: www.dorak.info | Arşiv Bağlantısı
Kambriyen

Kambriyen (541-485.4 myö) bir jeolojik dönem ismidir. Paleozoyik Zaman'ın 6 majör döneminden ilkidir. Yaklaşık olarak 541 milyon yıl önce ile 485.4 milyon yıl öncesine denk gelen zaman dilimini kapsamaktadır. Kambriyen'den önce Pre-Kambriyen, sonra ise Ordovisiyen gelmektedir. Önemli hayvan şubelerinin fosillerinin Kambriyen'de aniden ortaya çıkmasına Kambriyen Patlaması (tüm makroevrimsel olayların annesi) denir. Kambriyen kendi içerisinde Terrenöviyen, Seri 2, Miaolingiyen ve Frongiyen olmak üzere 4 jeolojik devrede incelenir.

İngilizce: Cambrian

Kaynaklar

  1. Cohen, K.M., Finney, S.C., Gibbard, P.L. & Fan, J.-X.. (2018). The Ics International Chronostratigraphic Chart. Stratigraphy, sf: 199-204. | Arşiv Bağlantısı
  2. Wikipedia. Cambrian. (27 Mayıs 2020). Alındığı Tarih: 27 Mayıs 2020. Alındığı Yer: Wikipedia | Arşiv Bağlantısı
Kemikli Balık

Sınıf Osteichthyes: Omurgalı sınıfı çenesiz ve kıkırdaklı balıklardan sonra gelişti. Çeneleri bulunur, iskeleti kemikten oluşur ve vücutlarını örten pulları vardır. En bilinen bilinen tatlısu ve tuzlu su balıkları bu gruba aittir. Yaşayan fosil Coelacanth, akrabaları (loblu balıklar) Devonien jeolojik döneme kadar (363-409 MÖ) izlenebilen kemikli bir balıktır.

İngilizce: Bony fish
Kök uru

Dikotiledöz bitkilerde (hububat hariç tüm tarımsal ürünler) kanser benzeri bir bitki hastalığına (kron gallu) neden olan bir toprak bakterisidir. Ti plazmidini içerir. Bakterinin tümör indüksiyon kabiliyeti, plazmid aracılığıyla komşu hücrelere yayılır.

İngilizce: Agrobacterium tumefaciens

Kaynaklar

  1. M. T. Dorak. Common Terms In Evolutionary Biology And Genetics. (4 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 4 Kasım 2020. Alındığı Yer: Dorak.info | Arşiv Bağlantısı
Kaynak unutkanlığı

Edindiğimiz bir bilgiyi ne zaman, nerede, nasıl koşullar altında edindiğimizi unuturken, bilgiyi hatırlama durumu. 

İngilizce: Source forgetfulness
Koşucu kafası

Uzun bir egzersizin ardından bazı insanların coşku, öfori hissi yanında azalmış anksiyete ve acı hissetme kabiliyetinde azalma şeklinde tanımlanabilecek his yaşama durumu. Bu durumun artan endorfin hormonuyla ilgili olduğu düşünülüyor. 

İngilizce: Runner's high

Kaynaklar

  1. J. Lavelle, et al. New Brain Effects Behind "Runner's High". Alındığı Tarih: 21 Temmuz 2024. Alındığı Yer: Scientific American | Arşiv Bağlantısı
  2. S. Willet. Runner's High. Alındığı Tarih: 21 Temmuz 2024. Alındığı Yer: Lehigh | Arşiv Bağlantısı
Kör nokta

Her bir gözün görme alanı içinde retinada optik diske (göz sinir başları) denk gelen küçük alan. Bu alanda fotoreseptör bulunmadığından bu alanda görüntü algılaması yapılamaz.

Sağ gözdeki kör nokta, görme merkezinin sağında, sol gözde de solunda bulunur. İki göz birden açıkken kör nokta fark edilmez; çünkü iki gözün görüş alanları çakışıp tek bir görüntü oluşturur.

İngilizce: Blind spot

Kaynaklar

  1. Britannica. Blind Spot. Alındığı Tarih: 3 Temmuz 2024. Alındığı Yer: Britannica | Arşiv Bağlantısı
Kesintili denge

Türlerin uzun süre değişmediklerini, çevrelerinde meydana gelen büyük değişiklikler sonucu bir anda değiştiklerini söyleyen evrimsel modelleme.

İngilizce: Intermittent equilibrium
Kalça çıkığı

Kalça eklemlerinin birinin ya da ikisinin anormal gelişmesi durumu. Manşon bağlantısı kısmi ya da hiç oluşmamış olabilir.

İngilizce: Hip dislocation
Kurucu etkisi

Küçük popülasyonlarda; az miktardaki bireyin genlerinin uzun süre, fazla sayıda dölle kalıtımı.

İngilizce: Founder effect
Kırmızı-yeşil renk körlüğü

X geni ile kalıtılan renk körlüğü hastalığı. Kırmızı ve yeşil rengi normal görüşlü bir insanınki gibi algılayamazlar. Bu durum erkekleri daha fazla etkiler.

İngilizce: Red-green color blindness
Kes ve yak
  1. geleneksel tarla açama yöntemi. Ağaçlar ve yoğun bitki örtüsünün önce baltalar, palalarla kesilip; ardından yakılması işlemi. Yakılmış bitki örtüsünün külü; kalan güdük ağaçların dibine ekilen tarımsal ürünlere gübre oluyor. Herhangi başka bir gübre kullanılmadığı için; hasat miktarı azaldığı için arsalar birkaç yıl sonra terk ediliyor, açıklandırma başka bir yere taşınıyor.
İngilizce: Cut and burn
Küçük popülasyon boyutu etkisi

Küçük popülasyonlarda gen frekansında meydana gelen hızlı değişim.

İngilizce: Small population size effect
Klinefelter sendromu

Erkek bireylerde gözüken birden fazla X kromozomunun olması durumu. Genelde genotipleri XY yerine XXY olur. Aynı zamanda bu kişilerde büyük göğüsler, küçük testisler, kısırlık ve hafif mental gerilik görülür.

İngilizce: Klinefelter syndrome

Kaynaklar

  1. W. S. Klug. Concepts Of Genetics. ISBN: 9780321795786.
Kalıtsal sağırlık

Kulak oluşumundaki basamaklardan birkaçını etkileyerek sağırlığa neden olan mutasyonlar.

İngilizce: Hereditary deafness

Kaynaklar

  1. W. S. Klug, et al. Concepts Of Genetics (8Th Edition). ISBN: 9780131918337.
Kapsül

Hücreyi saran, yoğun ve sıkı yapıda protein ya da polisakkarit.

İngilizce: Capsul

Kaynaklar

  1. M. Madigan, et al. (2011). Brock Biology Of Microorganisms. ISBN: 978-0-321-73551-5. Yayınevi: Pearson.
Krosover

Kromozomlar materyallerin homolog kromozomlar arasında kırılma ve tekrar birleşme yöntemiyle değişimi. Mayoz sırasında kardeş olmayan kromatitler arasındaki parça değişimi genetik rekombinasyonun temeli.

İngilizce: Crossing over

Kaynaklar

  1. W. S. Klug, et al. Concepts Of Genetics. ISBN: 9780321795786.
Kanat zarı

Yarasalarda ikinci ve beşinci parmaklar arasında uzanan zar.

İngilizce: Wing membrane

Kaynaklar

  1. C. Ayvalı. (2007). Biyoloji Terimleri Sözlüğü. ISBN: 9789751610126. Yayınevi: Türk Dil Kurumu Yayınları.
Kalıtılabilirlik

Genetik farklılıklardan ötürü bir özelliğin, bir popülasyon içerisinde, bireyler arasında gözlenebilir farklılıklar yaratabilme olasılığı. Genetik, çevre ve şans faktörleri, kalıtılabilirlik değerini etkiler. Solaklık ve sağlaklık üzerinde yapılan çalışmalar, bu özelliğin kalıtılabilirliğinin %26 olduğunu gösterir.

İngilizce: Heritability

Kaynaklar

  1. S. E. Medland, et al. (2008). Genetic Influences On Handedness: Data From 25,732 Australian And Dutch Twin Families. Elsevier BV, sf: 330-337. doi: 10.1016/j.neuropsychologia.2008.09.005. | Arşiv Bağlantısı
Kemik

Vücut dokularının en serti. Organizmanın en önemli destekçilerinden biri. Kalsiyum bakımından doymuş olduğu için sert. Damar içerirler. Enine bakılacak olursa dış ve iç yüzeylerinin zarla kaplı olduğu görülebilir. Dıştaki zar "periosteum", içteki zar ise "endosteum" olarak adlandırılır. Kemik zarı, sert kemik, süngerimsi kemik, kırmızı kemik iliği, sarı kemik iliği, kan damarları ve eklem kıkırdağı gibi alt bölümleri var.

İngilizce: Bone

Kaynaklar

  1. A. E. D. Papp, et al. (2007). A Cross-Sectional Study Of Bone Turnover Markers In Healthy Premenopausal Women. Elsevier BV, sf: 1222-1230. doi: 10.1016/j.bone.2007.01.008. | Arşiv Bağlantısı
Kan

Atardamar, toplardamar ve kılcal damarlardan oluşan damar ağı içerisinde dolaşan, akıcı, plazma ve hücrelerden (alyuvar, akyuvar ve kan pulcukları) meydana gelen genellikle kırmızı renkte sıvı. Kana latincede "hema", kanı inceleyen bilime ise "hematoloji" adı verilir. Homojen görünebilir ancak heterojen. Erişkinlerde vücut ağırlığının 1/13'ünü oluşturur.

İngilizce: Blood
Kütikül

Yaprakların her iki yüzünde bulunan ve suyu sızdırmadığı için bitkinin kurumasına engel olan ince zar.

Kabukluların ve böceklerin örteneğinin koruyucu, kitinli katmanı.

İngilizce: Cuticle

Kaynaklar

  1. K. Ateş. (2009). Dünü Ve Bugünüyle Evrim Teorisi. ISBN: 9789756106532. Yayınevi: Evrensel Basım Yayın.
Kozmoloji

Evrenbilim, evren bilimi veya kozmoloji, bir bütün olarak evreni konu alan bilim dalının ismidir. Her ne kadar kozmoloji sözcüğü nispeten yakın zamanlı bir sözcük olsa da, evren tarih boyunca bilim, felsefe, ezoterizm ve din gibi farklı disiplinler tarafından araştırma konusu olmuştur. Kozmoloji ise bir sözcük olarak ilk kez 1730 yılında Christian Wolff'un Cosmologia Generalis isimli eserinde kullanılmıştır. Çağdaş yazında kozmoloji veya evrenbilim ile genelde fiziksel kozmoloji kastedilmektedir. Bu bağlamda, kozmologlar kozmoloji çalışmalarının içerisinde astronominin yanı sıra birçok bilim dalını da kullanırlar; biyolojiden matematiğe kadar... Kozmoloji, evrenin yapısını, tarihini ve geleceğini inceler. Fiziksel evrenin bir bütün olarak kavranıp anlaşılmasını sağlamak amacıyla doğa bilimlerini, özellikle gökbilim ve fiziği bir araya getirir.

İngilizce: Cosmology

Kaynaklar

  1. K. Ateş. (2009). Dünü Ve Bugünüyle Evrim Teorisi. ISBN: 9786054156085.
Kozmogoni

Evrenin kökeninin araştırması veya evrenin kökeni ile ilgili teorilere verilen genel isim. Kozmoloji ile karıştırılmamalı. Kozmoloji, bir başka adıyla evrenbilim, evreni inceleyen dal. Bu sebeple evreni genel olarak inceler; evreni doğuşundan sonuna kadar inceler, evrenin doğası ve içerdiklerinin doğasına kadar, evrene dair her şeyle ilişkili. Bundan farklı olarak kozmogoni, sadece evrenin doğuşu ve kökeni ile ilgili. Kozmogoni sadece bilimsel olmak zorunda değil; çağdaş bilimin ortaya çıkışına kadar kozmogoni sıklıkla dini bir karaktere sahipti. Bugün farklı kozmogoni anlayışları incelenirken sıklıkla ayrım yapılır; dini karakterde olan kozmogoniler "dini kozmogoni", bilim bazlı incelemelerse "fiziki kozmogoni" başlığı altında işlenir.

İngilizce: Cosmogony

Kaynaklar

  1. K. Ateş. (2009). Dünü Ve Bugünüyle Evrim Teorisi. ISBN: 9789756106532. Yayınevi: Evrensel Basım Yayın.
Korpuskül

Genellikle, vücudun en ufak hücreleri olan alyuvarları belirtmek için kullanılan kelime. Bunun dışında, boyutları çok küçük, ancak belirgin nitelik ve özelliklere sahip olan cisimleri tanımlamak amacıyla da kullanılır.

İngilizce: Corpuscle

Kaynaklar

  1. K. Ateş. (2009). Dünü Ve Bugünüyle Evrim Teorisi. ISBN: 9789756106532. Yayınevi: Evrensel Basım Yayın.
Korelatif

Karşılıklı bağlantı olanlardan her birine verilen isim. Varlıkları birbirlerini gerektirenlerin durumunu dile getirir.

İngilizce: Correlative

Kaynaklar

  1. K. Ateş. (2009). Dünü Ve Bugünüyle Evrim Teorisi. ISBN: 9789756106532. Yayınevi: Evrensel Basım Yayın.
Kopyalama

Var olan DNA molekülünün bir kopyasını yapma.

Mitokondri, çekirdek ve bunun gibi organellerin duplikasyonu.

İngilizce: Replication

Kaynaklar

  1. K. Ateş. (2009). Dünü Ve Bugünüyle Evrim Teorisi. ISBN: 9789756106532. Yayınevi: Evrensel Basım Yayın.
Komensalizm

Birlikte yaşayan iki canlıdan birinin yarar gördüğü, diğerinin ise ne yarar ne de zarar gördüğü durum. Komensal yaşayan bireyler, birbirlerinden ayrı olduklarında da yaşamlarına devam edebilirler. Bazı yüksek gövdeli ağaçlar üzerinde yaşayan otsu çiçekli bitkiler, ağacın gövdesine tutunmaları sayesinde güneş ışığından etkin biçimde yararlanabilirken, ağaç ise bundan herhangi bir yarar ya da zarar görmez.

İngilizce: Commensalism

Kaynaklar

  1. K. Ateş. (2009). Dünü Ve Bugünüyle Evrim Teorisi. ISBN: 9789756106532. Yayınevi: Evrensel Basım Yayın.
Kolloid

Bir tür homojen karışım. 1861'de İskoçyalı bilimci Thomas Graham, değişik maddelerin parşömen zarından geçişlerini inceledi ve bunlardan bazılarının hızlı, bazılarının yavaş hareket ettiklerini gözlemledi. Buna göre Graham, çözünmüş maddeleri zardan geçişlerine göre kristaloidler ve kolloidler olarak ikiye ayırdı. Kolloidler, büyük moleküllü oldukları için zardan geçemedi. Sonunda nişasta, jelatin gibi maddeler zamk ile aynı özellikleri gösterdiği için Yunancada "zamk" anlamına gelen "kola" kelimesinden türeyen kolloid sözcüğü ile adlandırıldı.

İngilizce: Colloid

Kaynaklar

  1. K. Ateş. (2009). Dünü Ve Bugünüyle Evrim Teorisi. ISBN: 9789756106532. Yayınevi: Evrensel Basım Yayın.
Ko-evrim

Birlikte yaşayan bazı canlılar, uzun zamanda birbirlerine olan bağımlılıkları artacak şekilde evrimleşmişler. Bu olaya ko-evrim ya da birlikte evrim adı verilir. Arıkuşları ile kuşlarla döllenen bitkilerin birlikte evrimi bu durumun en güzel örneklerinden biri. Bitkilerin çiçekleri arıkuşlarının diyetine, çiçeklerin renkleri arıkuşunu çekmeye, çiçeklerin yapısı ise arıkuşlarının gaga yapısına uygun olacak şekilde evrimleşmiştir.

İngilizce: Coevolution

Kaynaklar

  1. Various. (2009). Dünü Ve Bugünü Ile Evrim Teorisi. ISBN: 9789756106530. Yayınevi: Evrensel Basım Yayın.
Kütleçekim

Kütlesi bulunan maddelerin birbirlerine doğru ivmelenme eğilimi. Elektromanyetik kuvvet, zayıf ve güçlü nükleer kuvvet ile birlikte doğadaki dört temel kuvveti oluşturur. Kütleçekim, bu 4 kuvvet arasındaki en zayıfı. Cisimlerin birbirini "çektiğini" düşünen Newton, "Küleçekim Teorisi"ni ileri sürdü. Ancak günümüzde, cisimlerin birbirlerine doğru hareketinin bir "çekim kuvveti" nedeniyle olmadığı, gerek görecelik teorisi, gerekse de kuantum mekaniğince ortaya konuldu. Dolayısıyla "kütleçekim" kelimesi hatalı bir çağrışıma neden olur. "Gravitasyon" olarak da bilinir.

İngilizce: Gravity

Kaynaklar

  1. K. Ateş. (2009). Dünü Ve Bugünüyle Evrim Teorisi. ISBN: 9789756106532. Yayınevi: Evrensel Basım Yayın.
Kademecilik

Küçük çapta değişikliklerin sürekli, kararlı birikimine dayalı evrim modelidir. Giderek, yavaş yavaş evrimleşme olarak da bilinir.

İngilizce: kademecilik
Konsantrasyon

Bir ortamda bulunan belirli bir maddenin kütle veya hacminin içinde bulunduğu ortamın kütle veya hacmine oranı. "Derişim" olarak da bilinir.

İngilizce: Concentration

Kaynaklar

  1. K. Ateş. (2009). Dünü Ve Bugünüyle Evrim Teorisi. ISBN: 9789756106532. Yayınevi: Evrensel Basım Yayın.
Kolin asetiltransferaz

Kolini, asetilkoline sentezleyen enzim.

İngilizce: Choline acetyltransferase

Kaynaklar

  1. C. Ayvalı. (2007). Biyoloji Terimleri Sözlüğü. ISBN: 9789751610126. Yayınevi: Türk Dil Kurumu Yayınları.
Kolin

Bir zar fosfoliti olan fosfatidilkolinde ve B vitamin kompleksinde bulunan, bir nörotransmitter olan asetilkolinin, asetillenmemiş hali.

İngilizce: Choline

Kaynaklar

  1. C. Ayvalı. (2007). Biyoloji Terimleri Sözlüğü. ISBN: 9789751610126. Yayınevi: Türk Dil Kurumu Yayınları.
Kolik asit

Yağ sindirimine yardım eden ve safrada bulunan asit.

İngilizce: Choline acid

Kaynaklar

  1. C. Ayvalı. (2007). Biyoloji Terimleri Sözlüğü. ISBN: 9789751610126. Yayınevi: Türk Dil Kurumu Yayınları.
Karın

Bir canlının uzunlamasına yere paralel durduğunda, yere yakın olan tarafına verilen isim.

İngilizce: Abdomen

Kaynaklar

  1. D. Chabner. (2001). The Language Of Medicine. ISBN: 9780721685694. Yayınevi: W B Saunders Company.
Kurucu etkisi hipotezi

Ana popülasyondan ayrılan küçük bir grubun, oluşacak yeni nesiller üzerindeki etkisini açıklamak amacıyla ortaya atılmış hipotez. Genetik sürüklenmenin özel bir biçimidir. Havai sineklerinin (Hawaiian Drosophila) birçoğu adalar için endemiktir yani bir tür sadece belli bir adada yaşamakta. Bu endemik dağılım kurucu etkisi hipotezi ile açıklanabilmekte. Yeni bir adaya göç eden veya adaların nehirler, volkanizma gibi etkiler sonucunda birbirinden ayrılmasıyla coğrafi izolasyona maruz kalan grup ana popülasyonun genetik çeşitliliğinin çok küçük bir kısmını taşır. Bunun sonucunda diğer türleşme mekanizmalarının da etkisiyle adaya endemik sinek türleri ortaya çıkar. Bu sineklerin türleşme sürecinde kurucu etkisinin rol oynadığı hipotezi, endemizmden farklı kanıtlarla da desteklenmiştir. Örneğin kurucu etkisi hipotezi doğruysa buradan iki önemli çıkarım yapılabilir: 

1-) Birbirine yakın türler neredeyse her zaman komşu adalarda bulunmalıdır.

2-) Türleşme sürecinde ortaya çıkan bazı dallanmalar adaların birbirinden ayrılma zamanları ile uyum içerisinde olmalıdır.

Rob DeSalle ve Val Giddings'in 1986 yılında Havai sineklerinin mitokondriyal DNA'larındaki dizilim farklılıklarını kullanarak oluşturdukları filogenik ağaç bu çıkarımlar ile bire bir örtüşmüştür. En genç adalarda en yeni türler gözlenmiş ve sinek popülasyonlarının dallanma düzeninin bazı noktalarda ada oluşum düzeni ile uyumlu olduğu belirlenmiştir.

İngilizce: Founder effect hypothesis

Kaynaklar

  1. J. C. Herron. (2013). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780321828989.
  2. Alan R. Templeton. The Theory Of Speciation Via The Founder Principle. Alındığı Tarih: 12 Haziran 2024. Alındığı Yer: ncbi.nlm.nih | Arşiv Bağlantısı
Kemik içzarı

Kemik içindeki boşluklarda yüzeyi örten bağ dokudan zar. Kemiğe sıkıca yapışıktırlar. Kemik iliği ile komşudurlar.

İngilizce: Bone lining
Kemik dışzarı

Kemiklerin dış yüzeylerini sıkıca saran ve sıkı bağ dokudan yapılmış zar. Kemiği korur ve kemik kırıklarında onarımı sağlar.

İngilizce: Bone exoskeleton
Körelmiş organlar

Yakın akraba türlerde tam işlevli biçimde bulunan, ancak diğer akrabalarda artık bu işlevini yitirmiş veya kısmen kaybetmiş olan organlar.

İngilizce: Vestigial organs

Kaynaklar

  1. S. Freeman. (2001). Evolutionary Analysis.
Körelmiş yapılar

Yakın akraba türlerde tam işlevli biçimde bulunan, ancak diğer akrabalarda artık bu işlevini yitirmiş veya kısmen kaybetmiş olan yapılar.

İngilizce: Vestigial structures

Kaynaklar

  1. S. Freeman. (2001). Evolutionary Analysis.
Kardeş gruplar

Bir evrim ağacı üzerinde aynı ortak atasal düğümden farklılaşmış tür grupları ve soy hatlarıdır.

İngilizce: Sister groups

Kaynaklar

  1. J. Herron, et al. (2001). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780130172914. Yayınevi: Prentice Hall.
Kardeş türler

Bir evrim ağacı üzerinde aynı atasal düğüm noktasından farklılaşmış türlerdir.

İngilizce: Sibling species/Sister species

Kaynaklar

  1. J. Herron, et al. (2001). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780130172914. Yayınevi: Prentice Hall.
Kök

Filogenetik çalışmalarda, farklı canlı türlerinin evrimsel tarihinde görülen ortak ataları. Evrim ağaçlarındaki ortak ata noktalarına denir.

İngilizce: Root

Kaynaklar

  1. S. Freeman. (2001). Evolutionary Analysis.
Karşılıkçılık

Genellikle iki ayrı türden olan, iki ayrı bireyin, birbirleriyle olan etkileşimlerinden ikisinin de faydalanması durumudur.

İngilizce: karsilikcilik

Kaynaklar

  1. J. Herron, et al. (2001). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780130172914. Yayınevi: Prentice Hall.
Kitlesel yokoluş

Coğrafi veya taksonomik olarak aşırı yaygın bir şekilde meydana gelen, birçok türün tamamen yok olmasıyla sonuçlanan, ani ve kritik yok oluş olayları. Genellikle göktaşı çarpmaları, volkanik patlamalar, vb. astronomik ve jeolojik felaketler sonucu olur.

İngilizce: Mass extinction

Kaynaklar

  1. S. Freeman. (2001). Evolutionary Analysis.
Kapsayıcı uyum başarısı

En basit tanımıyla direkt uyum başarısı, bireyin üreme ve hayatta kalma başarısı ile dolaylı uyum başarısının (bireyin akrabalarının üreme başarısından kaynaklı evrimsel başarısıdır) toplamıdır.

İngilizce: kapsayici-uyum-basarisi

Kaynaklar

  1. S. Freeman. Evolutionary Analysis By Freeman, Scott, Herron, Jon C. (2006) Paperback.
Kaşif hipotezi

Gerçekleşen türleşme olaylarının çoğunun, ufak popülasyonların yeni coğrafi alanlara yayılması sonucu oluştuğunu ileri süren hipotezdir. Günümüzde büyük oranda kabul edilmektedir.

İngilizce: kasif-hipotezi

Kaynaklar

  1. J. Herron, et al. (2001). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780130172914. Yayınevi: Prentice Hall.
Kaşif olayı

Küçük bir popülasyondan, büyük bir popülasyonun oluşması olayıdır.

İngilizce: kasif-olayi

Kaynaklar

  1. J. Herron, et al. (2011). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780130172914. Yayınevi: Prentice Hall.
Kaşif etkisi

Başlangıçtaki bir popülasyondan rastgele seçilen (ya da doğal yollarla izole olan) daha küçük gruptaki bireylerin genetik dağılımlarından ötürü, bu küçük popülasyondan gelecekte oluşacak büyük popülasyondaki bireylerin, rastgele seçilen bireylerin genetik yapısını temsil ediyor olmasıdır. Genetik sürüklenmenin ana unsurlarından biridir.

İngilizce: kasif-etkisi

Kaynaklar

  1. J. Herron, et al. (2001). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780130172914. Yayınevi: Prentice Hall.
Kasımovyan Epoku

Günümüzden yaklaşık olarak 307.000.000 ile 303.700.000 yıl öncesi arasını kapsayan jeolojik zaman dilimi. Bu zaman aralığı, çok önemli değişimler göstermemekle birlikte, farklı kaynaklarda biraz daha farklı olarak verilebilir.

İngilizce: Kasymovyan Epoku

Kaynaklar

  1. stratigraphy. Page Not Found · Github Pages. Alındığı Tarih: 8 Nisan 2024. Alındığı Yer: International Commission on Stratigraphy | Arşiv Bağlantısı
Kunguryan Epoku

Günümüzden yaklaşık olarak 279.300.000 ile 272.300.000 yıl öncesi arasını kapsayan jeolojik zaman dilimi. Bu zaman aralığı, çok önemli değişimler göstermemekle birlikte, farklı kaynaklarda biraz daha farklı olarak verilebilir.

İngilizce: Kungurian Epoku

Kaynaklar

  1. stratigraphy. Page Not Found · Github Pages. Alındığı Tarih: 8 Nisan 2024. Alındığı Yer: International Commission on Stratigraphy | Arşiv Bağlantısı
Kapitanyan Epoku

Günümüzden yaklaşık olarak 265.100.000 ile 259.900.000 yıl öncesi arasını kapsayan jeolojik zaman dilimi. Bu zaman aralığı, çok önemli değişimler göstermemekle birlikte, farklı kaynaklarda biraz daha farklı olarak verilebilir.

İngilizce: Kapitanian Epoku

Kaynaklar

  1. stratigraphy. Page Not Found · Github Pages. Alındığı Tarih: 8 Nisan 2024. Alındığı Yer: International Commission on Stratigraphy | Arşiv Bağlantısı
Kansingiyan Epoku

Günümüzden yaklaşık olarak 254.200.000 ile 252.200.000 yıl öncesi arasını kapsayan jeolojik zaman dilimi. Bu zaman aralığı, çok önemli değişimler göstermemekle birlikte, farklı kaynaklarda biraz daha farklı olarak verilebilir.

İngilizce: Kansingiyan Epoku

Kaynaklar

  1. stratigraphy. Page Not Found · Github Pages. Alındığı Tarih: 8 Nisan 2024. Alındığı Yer: International Commission on Stratigraphy | Arşiv Bağlantısı
Karniyan Epoku

Günümüzden 235.000.000 ile 228.000.000 yıl öncesi arasını kapsayan jeolojik zaman dilimi.

İngilizce: Carnian Epoch

Kaynaklar

  1. stratigraphy. Page Not Found · Github Pages. Alındığı Tarih: 8 Nisan 2024. Alındığı Yer: International Commission on Stratigraphy | Arşiv Bağlantısı
Kontrol grubu

Kıyaslama yapılmasını sağlayan bir referans grubu. Bir deney içerisinde, deney grubunun etkilendiği tüm değişkenlerden biri hariç her birine tabi olan grup. Bu tek hariç olan etken, deneyin sonucunda araştırılan şeyin nedeni olması beklenen unsur.

İngilizce: Control group

Kaynaklar

  1. S. Freeman. (2001). Evolutionary Analysis.
Karşılaştırmalı yöntem

Tür gruplarının sahip oldukları özellikleri ve yaşadıkları çevreleri kıyaslayan bir araştırma yöntemidir. Amacı, adaptasyonla ilgili hipotezleri test etmek ve sonuçlarını görmektir.

İngilizce: Comparitive method

Kaynaklar

  1. J. Herron, et al. (2001). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780130172914. Yayınevi: Prentice Hall.
Karşılıklı evrim

Birbirleriyle yakından ilişkili olan türlerin, evrimsel süreçte birbirleriyle uyumlu adaptasyonlar geçirmesi durumu. Bitkiler ve tozlaşmalarını sağlayan hayvanlar arasında karşılıklı evrim görülmekte. 

İngilizce: Coevolution

Kaynaklar

  1. S. Freeman. (2001). Evolutionary Analysis.
Kodon önyargısı

DNA dizilimi içerisindeki kodonların rastgele olmayan dağılımları.

İngilizce: Kodon bias

Kaynaklar

  1. S. Freeman. (2001). Evolutionary Analysis.
Klon

Ebeveynine genetik olarak birebir benzeyen canlı. Aynı zamanda, genetik olarak birebir aynı olan canlı bireylerini veya gruplarını da belirtmek için kullanılır.

İngilizce: Clone

Kaynaklar

  1. S. Freeman. (2001). Evolutionary Analysis.
Kodon

Belirli bir aminoasit taşıyıcı tRNA üretimi için kullanılan, DNA'da bulunan üçlü baz dizileri.

İngilizce: Kodon

Kaynaklar

  1. S. Freeman. (2001). Evolutionary Analysis.
Klin

Bir genotipte ya da fenotipin coğrafi değişime paralel olarak görülen sistematik değişimi.

İngilizce: Klin

Kaynaklar

  1. S. Freeman. (2001). Evolutionary Analysis.
Kladistik

Filogenetik türleşme olaylarının tarihsel sıralamasına göre yapılan bir sınıflandırma şemasıdır. Aynı zamanda torun türlerin atalarından edindikleri özellikleri (sinapomorfik özellikleri) göstermek için de kullanılır.

İngilizce: Cladistics

Kaynaklar

  1. J. Herron, et al. (2001). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780130172914. Yayınevi: Prentice Hall.
Kladogram

Kladistik analizlerin sonuçlarını gösteren bir evrim ağacıdır.

İngilizce: Cladogram

Kaynaklar

  1. J. Herron, et al. (2001). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780130172914. Yayınevi: Prentice Hall.
Klad

Belirli bir ortak atadan evrimleşen torun türlerin tamamıdır. Monofiletik grup ile eş anlamlıdır.

İngilizce: Clad

Kaynaklar

  1. J. Herron, et al. (2001). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780130172914. Yayınevi: Prentice Hall.
Katastrofizm

Jeoloji'de, karasal oluşumların tamamının ya da büyük bir kısmının feci/katastrofik olaylar sonucunda oluştuğunu ileri süren görüş. Örnek olarak seller, kıta çarpışmaları, depremler, volkanik aktivite verilebilir.

İngilizce: Catastrophism

Kaynaklar

  1. S. Freeman. (2001). Evolutionary Analysis.
Karışan kalıtım

Fenotipteki kalıtsal özelliklerin birbirine karışarak yavruya aktarıldığını ve bu yüzden yavruda, ebeveynlerinin özelliklerinin bir karışımı olduğunu ileri süren hipotezdir. Günümüzde geçerliliğini yitirmiştir.

İngilizce: karisan-kalitim

Kaynaklar

  1. J. Herron, et al. (2001). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780130172914. Yayınevi: Prentice Hall.
Kallovyan Epoku

Günümüzden 166.100.000 ile 163.500.000 yıl öncesi arasını kapsayan jeolojik zaman dilimi.

İngilizce: Kallovian Epoku

Kaynaklar

  1. stratigraphy. Page Not Found · Github Pages. Alındığı Tarih: 2 Nisan 2024. Alındığı Yer: International Commission on Stratigraphy | Arşiv Bağlantısı
Koniyasyan Epoku

Günümüzden 89.800.000 ile 86.300.000 yıl öncesi arasını kapsayan jeolojik zaman dilimi.

İngilizce: Koniyasyan Epoku

Kaynaklar

  1. stratigraphy. Page Not Found · Github Pages. Alındığı Tarih: 2 Nisan 2024. Alındığı Yer: International Commission on Stratigraphy | Arşiv Bağlantısı
Kampanyan Epoku

Günümüzden 83.600.000 ile 72.100.000 yıl öncesi arasını kapsayan jeolojik zaman dilimi.

İngilizce: Campaign Epoku

Kaynaklar

  1. stratigraphy. Page Not Found · Github Pages. Alındığı Tarih: 2 Nisan 2024. Alındığı Yer: International Commission on Stratigraphy | Arşiv Bağlantısı
Katiyan Evresi

Günümüzden 28.400.000 ile 23.030.000 yıl öncesi arasını kapsayan jeolojik zaman dilimidir.

İngilizce: Katian Stage
Kesintili denge teorisi

Niles Eldredge ve Stephen Jay Gould tarafından 1972'de ileri sürülmüştür. Bu teori, türlerin uzun zaman dilimleri boyunca Doğal Seçilim etkisi altında aslında oldukça az değişime uğradığını; ancak asıl evrimsel değişimlerin, ciddi çevresel değişimlerin olduğu zamanlarda, belli popülasyonlarda, göreceli olarak hızlı bir şekilde, kısa bir zaman aralığında meydana geldiğini ileri sürer. Evrimin ana mekanizması olarak Genetik Sürüklenme görülür. Günümüzde tek başına kabul edilmemekte, Modern Sentez dahilinde diğer seçilim türlerinin güçlü etkisiyle bir arada ele alınmakta.

İngilizce: Theory of punctuated equilibrium

Kaynaklar

  1. N. C. Stenseth, et al. (1984). Coevolution In Ecosystems: Red Queen Evolution Or Stasis?. Evolution; international journal of organic evolution, sf: 870-880. doi: 10.1111/j.1558-5646.1984.tb00358.x. | Arşiv Bağlantısı
  2. S. J. Gould, et al. (1977). Punctuated Equilibria: The Tempo And Mode Of Evolution Reconsidered. Paleobiology, sf: 115-151. | Arşiv Bağlantısı
  3. ResearchGate. Origins Of The Embryo: Self-Organization Through Cybernetic Regulation. Alındığı Tarih: 1 Nisan 2024. Alındığı Yer: ResearchGate | Arşiv Bağlantısı
  4. R. Dawkins. The Blind Watchmaker: Why The Evidence Of Evolution Reveals A Universe Without Design By Dawkins, Richard (1996) Paperback.
Kızıl Kraliçe Hipotezi

Bu hipoteze göre bir organizmanın biyotik çevresi sürekli onun zararına gelişir. Bu yüzden seksin evrimsel süreçteki yeri organizmanın çevresine daha az duyarlı hale gelmesini sağlamaktır. Yani canlının çevresi onun zararına geliştiğinden canlı daha fazla gelişerek bu olumsuz hali ekarte etmelidir.

İngilizce: Red Queen Hypotesis

Kaynaklar

  1. G. Bell. (1981). The Masterpiece Of Nature: The Evolution And Genetics Of Sexuality. ISBN: 9780856647536. Yayınevi: Springer. sf: 378.
Karışık banka teorisi

Kırmızı Kraliçe teorisine alternatif bir teori. Teori seksin evrimsel süreçteki rolünü açıklamak için ileri sürülmüştür. Graham Bell tarafından 1982 yılında öne sürülen bu teoriye göre seksin evrimsel süreçteki işlevi yavru sayısını arttırmaktır. "Karışık Banka" kavramı Darwin'in "The origin" adlı kitabında geçen bir kavram. 

İngilizce: Mixed bank theory

Kaynaklar

  1. M. Henkel. 21St Century Homestead: Sustainable Agriculture Ii: Farming And Natural Resources. ISBN: 9781312939684. Yayınevi: Lulu.com.
  2. G. Bell. (2019). The Masterpiece Of Nature. ISBN: 9781000507324. Yayınevi: Routledge.
Koklama

Küçük konsantrasyonları havada çözülmüş halde bulunan kimyasal maddelerin kullanımı.

Olfactory System: Koklama Sistemi

Olfactory Bulb: Koklama Soğanı

Cribriform Plate: Cribriform Tabakası  

Olfactory Receptor Cells Koklama reseptör Hücreleri

Nasal Passage: Geniz

Amygdala: Amigdala

İngilizce: Koklama

Kaynaklar

  1. ResearchGate. An Update Of Taste Masking Methods And Evaluation Techniques. Alındığı Tarih: 1 Nisan 2024. Alındığı Yer: ResearchGate | Arşiv Bağlantısı
Krebs döngüsü

Trikarboksilik asit döngüsü (ayrıca Krebs döngüsü olarak da bilinir) hayvan ve bitki hücrelerinde mitokondri içinde gerçekleşir. Aerobik hücresel solunuma katılan önemli bir metabolik yolaktır. Glikoliz sırasında üretilen piruvik asit daha sonra CO2 ile okside edilir ardından asetil CoA'ya dönüştürülür. Son ürünleri ise, NADH ve FADH2 azaltıcı gücü olan oksidatif fosforilasyon ile ATP sentezinde kullanılır.

İngilizce: Krebs cycle

Kaynaklar

  1. J. M. Lowenstein. (1969). Methods In Enzymology, Volume 13: Citric Acid Cycle. ISBN: 9780121818708. Yayınevi: Academic Press.
Kirotip

Bir takson için tip olarak belirlenmiş ancak henüz tanımlanmamış birey.

İngilizce: Kirotip

Kaynaklar

  1. S. Karol. (1998). Biyoloji Terimleri Sözlüğü.
Kayıp halka

Bilim dışı terminolojide, "ara tür" kavramının tahrik edici karşılığıdır. İki canlı grubu arasında henüz keşfedilememiş olan ve bu canlıların birinden diğerine geçişte rol oynadığı düşünülen tür veya gruplardır. Genellikle henüz açığa çıkarılamamış fosil kayıtlarına işaret eder.Fosil oluşumunun çok nadir olan bir olay olması (genelde 1 milyon bireyden yalnızca 1 tanesi fosilleşir) ve günümüzde yeryüzünde var olan fosillerin çok küçük bir kısmının çıkarılabiliyor olması, geçmişte yaşamış türlerin keşfini güçleştirmektedir. Bu sebeple evrimsel süreç içerisinde bazı boşluklar ve bilinmeyenler olabilmektedir. Ancak elimizdeki milyonlarca örneğe bakarak bile, türler arasındaki evrimsel ilişkiyi kurmak son derece kolaydır. Öyle ki, birçok önemli tür grubuna yönelik sayısız "kayıp halka" açığa çıkarılmıştır. Örneğin insanın evriminde kademeli olarak değişen 30 civarında tür, kuşların evriminde kademeli olarak değişen 25 civarında tür, denizel memelilerin evriminde kademeli olarak değişen 15 civarında tür bilinmektedir.

İngilizce: Missing link

Kaynaklar

  1. J. Herron, et al. (2001). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780130172914. Yayınevi: Prentice Hall.
Kuasidominans

Nesiller boyunca akrabalar arası çiftleşme (hibritleşme) sonucunda, popülasyondaki çekinik bir alelin, baskınmış gibi ortaya çıkması.

İngilizce: Kasidominans

Kaynaklar

  1. Dorak.info. Clinical Genetics [M.tevfik Dorak]. Alındığı Tarih: 30 Mart 2024. Alındığı Yer: Dorak.info | Arşiv Bağlantısı
  2. Dictionary. Dictionary.com | Meanings & Definitions Of English Words. Alındığı Tarih: 30 Mart 2024. Alındığı Yer: Dictionary | Arşiv Bağlantısı
Kaval kemiği

Diz ile ayak bileğini bağlayan iki kemikten içte ve kalın olanı. Tibya. Latincede tibia, Osmanlıcada azm-i kasaba olarak kullanılır.

Tibia Ve FibulaAnatomy.co.uk
İngilizce: Tibia

Kaynaklar

  1. The Editors of Encyclopaedia Britannica. Tibia. (7 Mart 2021). Alındığı Tarih: 7 Mart 2021. Alındığı Yer: Brittanica | Arşiv Bağlantısı
Koaservat

Hidrofobik kuvvetler tarafından bir arada tutulan ve çeşitli organik moleküllerden oluşan (özellikle lipit molekülleri) küçük, küresel damlacık. Canlılığın cansızlıktan evrimindeki ilk adım olarak görülmekte. Tıpkı virüsler gibi, "canlılığın eşiğinde" olan yapılar olarak görülebilir. İlk bakterilerin, koaservatların farklılaşmasıyla oluştuğu düşünülmekte.

http://biophys.roma2.infn.it/members/morante/fb1_lezioni_11_12/Stud1_2011/coacervati.pdf

İngilizce: Koaservat
Küçük Nükleer RNA (knRNA)

Protein sentezinde doğrudan yer almayan ancak RNA eklenmesi (splicing) sırasında rol alan, küçük yapılı (90-300 nükleotid), hücresel mimariye sahip RNA parçaları. 6 tip knRNA vardır: U1 den U6'ya kadar isimlendirilmekte. Bu genler çoklu-A kuyruklarını kodlamazlar.

İngilizce: Small nuclear RNA

Kaynaklar

  1. M. Terns. (2007). Non-Coding Rnas: Lessons From The Small Nuclear And Small Nucleolar Rnas. Nature Reviews Molecular Cell Biology. | Arşiv Bağlantısı
KSE (Kısa Serpiştirilmiş Elemanlar)

Memelilerin DNA'sında bolca rastlanan her biri yaklaşık 300 baz çifti uzunluğunda olan genetik kodlar.

İngilizce: SINEs (Short interspersed elements)

Kaynaklar

  1. W. Wang, et al. (2005). Short Interspersed Elements (Sines) Are A Major Source Of Canine Genomic Diversity. Genome Research, sf: 1798. doi: 10.1101/gr.3765505. | Arşiv Bağlantısı
Kökene dayalı kimlik (IBD)

Kökenlerinin izi sürüldüğünde ortak bir ataya varan aleller. IBD, ebeveynden aynı alelin kalıtılması olayı.

İngilizce: Identity By Descent (IBD)

Kaynaklar

  1. A. Kong, et al. (2008). Detection Of Sharing By Descent, Long-Range Phasing And Haplotype Imputation. Nature Genetics, sf: 1068-1075. doi: 10.1038/ng.216. | Arşiv Bağlantısı
Kızıl Kraliçe etkisi

Evrimsel silahlanma yarışının (en temel manada, bir av ve bir avcının arasındaki rekabetin) doğasını açıklamakta kullanılan bir hipotez. Herhangi bir tür için, hayatta kalmaya gereken donanım, doğal seçilimle ne denli karmaşıklaşsa ve üstünleşse dahi rakip türün bir şekilde buna aynı seçilimle karşılık vererek rekabete devam etmesi ve bunun sonucunda donanımdaki artışın ve uzmanlaşmanın rakip türlerden herhangi biri için net bir kâra dönüşememesi olarak özetlenebilir. Kavram aynı türe mensup bireyler arasında belli bir kaynak için (ışık, besin, eşi yaşam alanı) yapılan rekabetlerde de kullanılabilir. 

Bu haliyle ABD'li biyolog Leigh van Valen tarafından açıklanmıştır ve ismini Lewis Caroll'un bir öyküsünde Kızıl Kraliçe ve Alice arasında geçen bir diyalogdan dolayı almıştır. Bir çita ve bir antilop arasında av-avcı rekabeti aralarından koşma yeteneği daha kötü olanın "aç kalması" ya da "av olması" ile sonuçlanabilecek bir durum. 

Çitaların koşu yeteneklerinin herhangi bir şekilde gelişmesi sonucu başlarda daha çok antilop av olmaya başlayacak. Bu antilopların daha yavaş koşanlarını ya da bir çitayı yakın mesafeye kadar fark edemeyenlerini diğer türdeşlerine göre (üreme ve hayatta kalmada) daha dezavantajlı hale getirecektir. Sonuçta başta çitaların hızındaki olumlu artış önemsizleşecek, sonraki nesillerde çitaların yakalamakta zorlandığı hızlı ve dikkatli antilopların yavrularının çoğalması ile iki tür arasındaki rekabetin eski dengeye yakın bir hale geri dönmesini sağlayacaktır. 

Diğer taraftan bir antilop, avlanırken boynuna saldıran çitayı uzak tutabilmek için uzun boynuzlar evrimleştirdiğinde, çitalar arasında bazıları buna yeni bir avlanma tekniğiyle (örneğin antilobu yere devirene kadar dengesini bozmaya çalıştıktan sonra dişlerle saldırmayı denemek gibi) karşılık verecek. Bunun sonucunda takip eden nesillerde çitalar arasında avcılık yetenekleri gelişmiş zeki bireyler arttığından antilop-çita rekabeti baştaki avantaja rağmen tekrar dengeye gelecektir.

Zamanla rakip türlerin yeni nesilleri daha üstün avcılar ya da daha zorlu avlar haline gelse dahi bütün bunların artan maliyetine rağmen iki tür arasındaki dengenin korunduğu nihai haller yüzünden baştaki gelişmenin getirisi zamanla azalacak hatta tükenecektir.

İngilizce: Red Queen hypothesis

Kaynaklar

  1. R. Dawkins. (2002). Kör Saatçi. ISBN: 9789754032628. Yayınevi: Tübitak Yayınları.
Kalıtsallık

Bir canlıdaki kalıtsal olarak aktarılabilen fenotipik çeşitliliğin, canlının tüm fenotipik çeşitililiğine oranı. Bir diğer deyişle, çeşitliliğin ne kadarlık bir kısmının genetik kökenli olduğunun göstergesidir.

İngilizce: Heritability

Kaynaklar

  1. P. G. Sanfilippo, et al. (2020). The Heritability Of Ocular Traits. Survey of Ophthalmology, sf: 561-583. doi: 10.07.003. | Arşiv Bağlantısı
Kansızlık (Anemi)

Kanda alyuvar sayısının normalin altına düşmesi sonu gelişen hastalık hali. Aynı zamanda hemoglobinde de azalma meydana gelmesi sonucu oluşabilir. Birçok farklı tip anemi bulunur.

İngilizce: Anemia

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. M. Arda, et al. (2002). Balık Hastalıkları. Yayınevi: Medisan Yayınları.
Karyotip

Bir bireyin kromozomlarının yapısının, kromozom sayısı ve normal durumdan sapmaları da içerecek şekilde tanımlanması.

Bir erkek insan karyogramı görüntüsüWikipedia
İngilizce: Caryotype

Kaynaklar

  1. M. J. D. White. (1973). The Chromosomes. ISBN: 0412119307. Yayınevi: London : Chapman and Hall, distributed by Halsted Press.
  2. G. L. Stebbins. (1950). Variation And Evolution In Plants. Yayınevi: Columbia University Press.
Katarsis

Psikoanaliz'de önceden karşı karşıya kalınmış bir anıyı ya da duyguyu yeniden ortaya çıkararak bilinçaltındaki bir duygusal baskıyı, gerginliği giderme yöntemi. Tıpta bu deyim, yapay olarak kusma sağlanması anlamında da kullanılmaktadır: kusturucu.

İngilizce: Catharsis

Kaynaklar

  1. Cambridge. Catharsis. (18 Şubat 2019). Alındığı Tarih: 18 Şubat 2019. Alındığı Yer: Cambridge | Arşiv Bağlantısı
Katatoni

Kişinin heyecan ve dalgınlık arasında gidip geldiği bir çeşit şizofreni. Katatonide görülen bulgular arasında şunlar yer almaktadır:

Basit hareket bozuklukları (balmumu yumuşaklığı, mannerizm, stereotipi, katalepsi gibi), karmaşık irade bozuklukları (birlikte gitme, birlikte yapma, karşıt olma, harekette iki değerlilik (ambitandans), ekopraksi ve hipermetamorfozis), davranış bozuklukları (taşkınlıktan stupora kadar değişen etkinlik düzeyi), konuşma bozuklukları (konuşmada stereotipi, mannerizm, ekolali, palilali, mutizm gibi). En sık bulguları ise; mutizm, postür alma (posturing), negativizm, donup kalma, ekofenomeni (ekolalii ve ekopraksi gibi) ve rijiditedir.

İngilizce: Catatonia

Kaynaklar

  1. BJPsych. Catatonia. (28 Şubat 2019). Alındığı Tarih: 28 Şubat 2019. Alındığı Yer: BJPsych | Arşiv Bağlantısı
Klorofil

Bitki kloroplastlarında bulunan yeşil renkli, güneş ışığını emen ve enerjisini CO2 ve sudan karbonhidrat sentezlemek için kullanan fotosentetik pigment. Bu tepkimeye "fotosentez" denir. 2012 de yapılan bir araştırma, yeşil sebzelerdeki klorofilin kanseri önlemeye yardımcı olduğu yönünde. Diğer fotosentetik pigmentler, karatenoidler ve fikobilinlerdir.

İngilizce: Chlorophyll

Kaynaklar

  1. Science Daily. Chlorophyll. (28 Şubat 2019). Alındığı Tarih: 28 Şubat 2019. Alındığı Yer: Science Daily | Arşiv Bağlantısı
  2. P. May. Chlorophyll. (28 Şubat 2019). Alındığı Tarih: 28 Şubat 2019. Alındığı Yer: School of Chemistry, University of Bristol | Arşiv Bağlantısı
Kloroplast

Bitki hücrelerinde bulunan ve klorofil içeren bir organel. Evrim düzeyinin üst basamaklarındaki bitki hücrelerinde 50 kadar kloroplast bulunabilirken, alg hücrelerinin hemen her çeşidinde hücre başına bir tek kloroplasta rastlanır. Fotosentez, kloroplastlar içerisinde gerçekleşir.

İngilizce: Chloroplast

Kaynaklar

  1. Science Daily. Chloroplast. (28 Şubat 2019). Alındığı Tarih: 28 Şubat 2019. Alındığı Yer: Science Daily | Arşiv Bağlantısı
Kafa oluşumu

Hayvanların evriminde, duyu organlarının ve bunlarla ilgili sinirsel dokuların, gövdenin bir ucunda (yani ortamla "yüzyüze" olan ucunda) yoğunlaşması olayı. Bu olay sonucu, çoğu hayvanlarda baş ya da kafa dediğimiz bölüm meydana gelmiştir. Aşağıda bu oluşumun gerçekleştiği bir soy bulunmakta.

 

Kafa OluşumuBerkeley Evolution
İngilizce: Head formation

Kaynaklar

  1. N.A Campbell, et al. (2019). Biology. ISBN: 978-0321536167. Yayınevi: Benjamin Cummings.
Kardeş kromatit değişimi

Bir kromozom üzerinde bulunan kardeş kromatitler arasında karşılıklı olarak, iki özdeş genetik materyalin değişimi. Normalde, genetik çeşitlenme, mayoz ile bölünmede görülen homolog kromozomlar arasında olur. Ancak kardeş kromatitler arasındaki bu değişim, mitozun anafaz evresinde de çeşitliliğe neden olan bir gen aktarımı olabileceğini gösterir. Behçet hastalığında, kardeş kromatit değişiminin etkisi olduğu keşfedilmiş.

İngilizce: Sister chromatid exchange

Kaynaklar

  1. M. Ikbal, et al. The Alteration Of Sister Chromatid Exchange Frequencies In Behçet's Disease With And Without Hla-B51. (18 Şubat 2019). Alındığı Tarih: 18 Şubat 2019. Alındığı Yer: PubMed | Arşiv Bağlantısı
Ksilem (odunsu doku)

Evrim sürecinin üst basamaklarında yer alan bitkilerde başlıca su iletim sistemini meydana getiren doku. Bu doku topraktan aldığı mineralleri (inorganik tuzlar) içeren ham özsuyunu dallara, oradan da yapraklara iletir. Floem, odunsu dokunun aksine, fotosentez sonucu üretilen organik maddeleri ileten borucuktur. Floemde madde taşınması çift yönlüdür. Hücreler arası çeperler odunsu dokuya göre daha az eridiğinden taşınması daha yavaştır.

KsilemBilgi Ustam
İngilizce: Xylem

Kaynaklar

  1. Brittanica. Xylem. (26 Şubat 2019). Alındığı Tarih: 26 Şubat 2019. Alındığı Yer: Brittanica | Arşiv Bağlantısı
Kadavra

İnsan yada hayvan cesedi.

İngilizce: Cadaver

Kaynaklar

  1. D.E. Chabner. (2018). The Language Of Medicine. ISBN: 9780323370813. Yayınevi: Saunders/Elsevier.
Klenow parçası

E. coli bakterisinden izole edilen DNA polimeraz enziminin proteaz subtilisin enzimiyle kesildiği zaman oluşan büyük parçanın adı.

İngilizce: Klenow fragment

Kaynaklar

  1. Klenow H., et al. Selective Elimination Of The Exonuclease Activity Of The Deoxyribonucleic Acid Polymerase From Escherichia Coli B By Limited Proteolysis. (18 Şubat 1970). Alındığı Tarih: 18 Şubat 2019. Alındığı Yer: PubMed | Arşiv Bağlantısı
Kanser

Tıpta "kötü huylu neoplazma" olarak da bilinen, kontrol dışı hücre büyümesi ile karakterize edilmiş geniş bir hastalık sınıfı. Kanserli hücreler kontrol edilemez bir biçimde gelişir ve ürerler. Bu yüzden kötü huylu tümörler oluştururlar ve vücudu önce bölgesel olarak, sonrasında tamamen işgal ederler. Kanser hücrelerinin, kan akışı ve lenf kanalları aracılığıyla vücudun farklı yerlerine gidebildiği bilinmektedir. Günümüzde insanda görülen 200'den fazla kanser türü olduğu bilinmektedir.

İngilizce: Cancer

Kaynaklar

  1. MNT Editorial Team. Cancer: What You Need To Know. (11 Ağustos 2018). Alındığı Tarih: 11 Ağustos 2018. Alındığı Yer: Medical News Today | Arşiv Bağlantısı
  2. Cancer Research UK. Rare Cancers. (11 Ağustos 2018). Alındığı Tarih: 11 Ağustos 2018. Alındığı Yer: Cancer Research UK | Arşiv Bağlantısı
Kromozom

Prokaryot ve ökaryot hücrelerin çekirdeğinde bulunan, sayısı ve şekli her canlı için sabit ve belli olan, hücre bölünmesi sırasında iplikler halinde ortaya çıkarak koyu renkli boyanan yapılar. Kromozomlar üzerinde genler bulunur. Her kromozom çok uzun bir DNA molekülü ile bu molekülle birlikte bulunan proteinlerin çok sayıda sarmallar meydana getirmesiyle hücre bölünmesinin metafaz safhasında belirgin olarak ortaya çıkar. İnterfazda sarmalların kısmen ya da tamamen çözünmesi sebebiyle ayırt edilemezler. Prokaryot hücrelerin tek DNA molekülüne de "kromozom" denir.

İngilizce: Chromosome

Kaynaklar

  1. S.Karol, et al. (2018). Türk Dil Kurumu Yayınları. ISBN: 9789751610126. Yayınevi: Biyoloji Terimleri Sözlüğü.
Kotanjant

Bir dik üçgende, bir açının komşu kenar uzunluğunun karşı kenar uzunluğuna oranı olarak tanımlanan bir trigonometrik fonksiyon. Kotanjant, tanjantın tersidir ve trigonometrik analizde önemli bir yere sahiptir. Kotanjant, tanjant fonksiyonuna benzer şekilde periyodik bir yapıya sahiptir ve her π\piπ radyanda bir tekrar eder. Matematik, fizik ve mühendislik alanlarında, özellikle dalga analizleri, faz hesaplamaları ve eğim belirlemelerinde kullanılır.

İngilizce: Cotangent
Latince: Cotangens
Almanca: Kotangens
Fransızca: Cotangente

Kaynaklar

  1. Hürriyet. Tanjant Ile Kotanjant Nedir Ve Nasıl Bulunur? Tanjant - Kotanjant Hesaplama Formülü Örnekleri Ile Konu Anlatımı. Alındığı Tarih: 17 Ekim 2024. Alındığı Yer: Hürriyet | Arşiv Bağlantısı
Matematik
Trigonometri
Sözlük Çalışmaları
Trigonometri
Kotanjant
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close