Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Paylaşım Yap
Keşfet
Bilimdeki Son Gelişmeler
Akış
İçerikler
Gündem
Doğa Olayları
Yumurtalık
Kuvvet
Regülasyon
Makine
Diş Hastalıkları
Genetik Değişim
Spor
Irk
İnfografik
Demir
Avcı
Bakteriler
Sağlık
Astrobiyoloji
Elektrik
Hindistan
Bağışıklık
Koronavirüs
Yaşanabilir Gezegen
Nöroloji
Ağrı
Çeşitlilik
Obstetrik
Çin
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Ufuk Derin
13 saat önce
Moğolistan'da Çin Büyük Duvarı yakınında keşfedilen 2100 yıllık toplu mezarda bulunan iskeletler, 16 yıldır arkeologları şaşırtıyordu. DNA ve izotop analizleri, cesetlerin Han Hanedanlığı askerlerine ait olduğunu ve Hun savaşçıları tarafından vahşice katledildiğini doğruladı. Bulgular, bölgede bulunan kalenin bir Han kalesi olduğunu kanıtlayarak tarihi kayıtlarda bahsedilen Shouxiangcheng Kalesi olabileceğine işaret ediyor.
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ufuk Derin
13 saat önce
Nature dergisinde yayınlanan yeni DNA sonuçları, Kuzey Afrika'daki avcı-toplayıcıların, Neolitik dönem çiftçi göçlerinin yaşandığı diğer bölgelerin aksine genetik olarak baskın konumunu koruduğunu gösteriyor. Doğu Mağrip bölgesindeki yerel halk, tarım paketinin tamamını benimsemek yerine evcilleştirilmiş hayvan yetiştiriciliğini seçici olarak kabul ederken, avlanma ve yabani bitki toplama gibi geleneksel uygulamalarını sürdürdü. Genetik bulgular, çiftçilerin önce İspanya'dan Kuzey Afrika'ya girdiğini, daha sonra ise doğudan geldiğini doğrularken, bölgede 8000 yıldan daha önce Akdeniz'in karşı kıyısıyla genetik bağların olduğunu da ortaya koydu. Bu çalışma, Akdeniz tarih öncesine dair şimdiye kadar hâkim olan Avrupa merkezli bakış açısına yeni bir boyut kazandırıyor.


0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ufuk Derin
17 saat önce
Tanzanya'nın Olduvai Boğazı'nda bulunan kemik aletler, erken homininlerin 1,5 milyon yıl önce sistematik olarak kemik alet teknolojisini kullandığını ortaya çıkardı. Araştırmacılar, çoğunlukla fil ve su aygırı gibi büyük hayvanların kemiklerinden yapılmış 27 alet keşfederek, bu dönemdeki Homo erectus'un kemikleri hem et kesmek hem de iliği çıkarmak için kullandığını belirlediler. Bu buluş, erken homininlerin teknolojik yenilikleri bir malzemeden diğerine aktarabilecek bilişsel kapasiteye sahip olduklarını gösterirken, kemik alet üretiminin daha önce sanıldığı gibi 500.000 yıl önce değil, çok daha erken başladığını kanıtlıyor. Araştırmacılar, artık neyi aradıklarını bildikleri için gelecekte çok daha fazla erken dönem kemik alet bulunacağını öngörüyorlar.
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ufuk Derin
23 saat önce
Deniz hayvanlarına takılan sensörler, insan faaliyetlerinin etkilerini izlemek için benzersiz veriler sağlıyor. Biyolojik gözlem yöntemi, tayfun tahminlerini iyileştirmek, plastik kirliliğini izlemek ve yasa dışı balıkçılığı tespit etmek gibi çeşitli alanlarda önemli bilgiler sunuyor. Farklı kaynaklardan gelen verilerin entegrasyonu, çevresel sorunları daha kapsamlı ele almak için kritik öneme sahip. Araştırmacılar, verilerinin küresel paylaşımını teşvik eden "hayvanlar interneti" kavramıyla yeni bakış açılarının önünü açmayı hedefliyor.
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ece Müker
Ece Müker
477K UP
1 gün önce
Bilim insanları, 30.000 yıl öncesine ait fosilleşmiş akbaba tüyleri keşfetti. Volkanik küller içinde korunmuş olan bu tüyler, alışılmış fosil örneklerinden çok daha iyi durumda ve detaylı bir yapıya sahip. Bu keşif, antik kuş türlerinin tüy yapısını ve evrimsel süreçlerini daha iyi anlamamıza yardımcı olabilir. Araştırmacılar, tüylerin tür tanımlama, iklim değişikliği analizi ve tarih öncesi ekosistemler hakkında yeni bilgiler sağlayabileceğini belirtiyor.
Bu gönderi Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ufuk Derin
Aktaran 13 saat önce 3 dk.

Çin Büyük Duvarı'nın bugünkü Moğolistan sınırındaki kuzey surlarının hemen ötesinde, bir katliamı belgeleyen bir toplu mezar yer alıyor. Yaklaşık 2100 yıl önce gömülen en az 17 iskeletin dağınık kemiklerinde sopa ile dövme, parçalama ve baş kesme izleri bulunuyor. Bazı kafataslarının bedenleri olmadan gömüldüğü anlaşılıyor.

Bu korkunç sahne, keşfedildiğinden beri tam 16 yıldır arkeologları şaşırtıyor. Bilim insanları, Moğolistan'daki antik bir kalenin kalıntılarının yakınında bulunan bu kemiklerin Çin Han Hanedanı ile göçebe bir bozkır savaşçıları imparatorluğu olan Hun arasında yaşanan tarihi bir savaş sırasında öldürülen askerlere ait olduğunu düşünüyordu. Ancak mezarın hangi tarafın savaşçılarına ait olduğu gizemini koruyordu. Bu detay, bu kritik çatışma sırasında kaleyi kimin kontrol ettiğini ortaya çıkarabilirdi. Geçtiğimiz ay Journal of Archaeological Science dergisinde yayınlanan bir çalışma, antik DNA dizilimini kullanarak ve kemiklerdeki izotopları analiz ederek bu soruya yanıt bulmuş olabilir.[1]

2
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Utku Derin
Utku Derin
309K UP
Aktaran 13 saat önce 4 dk.

Yaklaşık 12.000 yıl önce, Anadolu’nun tozlu bir köşesinde yaşayan insanlar tarım devrimini başlattı. Onların soyundan gelenler kısa sürede Avrupa’nın batısına yayıldılar ve yanlarında, arkeologların Neolitik geçiş olarak adlandırdığı bir yaşam tarzı değişimini simgeleyen hayvan sürüleri, evcilleştirilmiş bitkiler ve çömlekçilik getirdiler. Birkaç bin yıl boyunca, bu tarımın öncüsü olan topluluklar, son buzul çağından beri Avrupa’da yaşayan avcı-toplayıcıları özümseyip büyük ölçüde yerini aldı.

Nature dergisinde yayınlanan yeni DNA sonuçları, Kuzey Afrika'daki avcı-toplayıcıların bir şekilde bu senaryoyu tersine çevirdiğini gösteriyor.[1]

0
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ufuk Derin
Aktaran 17 saat önce 3 dk.

Taş Devri, muhtemelen 3 milyon yıl kadar önce başlayan, insan atalarımızın ve yakın kuzenlerinin kayalardan çok çeşitli aletler yontmayı öğrendikleri bir dönem olan ilk "sanayi devrimi"ydi. ncak döneme adını veren "taş" ağırlıklı bu sürecin yanı sıra, bu dönemdeki insanların kemikten de sıklıkla yararlandığı biliniyor. Bunun ne kadar erken başladığı ve ne zaman yaygın hale geldiği ise belirsizliğini koruyordu.

Ancak araştırmacıların Tanzanya'nın Olduvai Boğazı'nda buldukları kemik aletler, erken homininlerin bu sanatı 1,5 milyon yıl öncesine kadar sistematik olarak uyguladıklarını ve su aygırları, filler ve diğer büyük hayvanların iskeletlerinden ağır kesici aletler yaptıklarını gösteriyor. Nature dergisinde yayınlanan bulgu, bu eski zanaatkârların teknolojik yenilikleri bir malzemeden diğerine aktarmak için yeterli bilişsel kapasiteye sahip olduklarını da ortaya koyuyor.[1] Çalışmaya dahil olmayan Witwatersrand Üniversitesi'nden arkeolog Lucinda Backwell, şöyle anlatıyor:

5
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Utku Derin
Utku Derin
309K UP
Aktaran 23 saat önce 2 dk.

Hayvanlara takılan sensörler, deniz yaşamı üzerindeki insan etkisini izlemek ve azaltmak için değerli veriler topluyor. Kobe Üniversitesi'nin derleme makalesi, çeşitli kaynaklardan gelen verilerin entegrasyonunun önemini vurguluyor ve açık erişim ile paylaşılan standartlara dayalı bir "hayvanlar internetini" savunuyor.[1]

İnsanlık, balıkçılıktan kirliliğe, tekne gürültüsünden inşaat ve madenciliğe kadar geniş bir yelpazedeki faaliyetlerle deniz yaşamını etkiliyor. Sürdürülebilir bir yaşam için, faaliyetlerimizin deniz canlıları üzerindeki etkisini izlemeli ve bu verileri etkili politikalar geliştirmek için kullanmamız gerekiyor. Kobe Üniversitesi hayvan ekolojisti Iwata Takashi şunları aktarıyor:

2
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ufuk Derin
Aktaran 1 gün önce 3 dk.

Komşuları yaklaşan felaketten çılgınca kaçarken, bir adam sıcak yatağında uyumaya devam ediyordu. Nedeni ne olursa olsun o da Pompeii'nin hemen kuzeyindeki antik Roma kenti Herculaneum'un diğer 2000 sakiniyle birlikte Vezüv Yanardağı'ndan kaçamamıştı. Şehrin üzerinden bir hışımla geçen ilk kavurucu kül bulutu beyni siyah cam benzeri parçalara dönüşmüştü. Scientific Reports dergisinde yayınlanan yeni bir analiz, MS 79'da bu kişi ve komşularının nasıl öldüğüne dair bilgiler sunuyor.[1]

Bilim insanları uzun süredir Herculaneum halkının kenti Pompeii ile birlikte gömen kızgın kaya, kül ve gaz seli tarafından yok edildiğini düşünüyordu. Araştırmacılar 2020'de siyah, parlak camsı parçacıkları keşfettiklerinde yeni bir suçlu da ortaya çıkmış oldu. Enkaz selinden önce gelen ani bir kül bulutunun da bu ölümde parmağı olabilirdi. Suçun kanıtlanması ise beynin gerçekten cam haline gelip gelmediğinin kanıtlanmasına bağlıydı. Çalışmaya katılmayan 21st Century Medicine'dan kriyobiyolog Brian Wowk şöyle anlatıyor:

6
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close