Paylaşım Yap

Bilim Terimleri Sözlüğü

Evrim Ağacı Bilim Terimleri Sözlüğü, bilim dünyasında sıkça kullanılan terimlerin anlamlarını ve açıklamalarını içerir.

A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z #
Anizokori

İki göz bebeğinin (pupilla) çaplarının birbirinden farklı olması durumu. Normalde her iki göz bebeği de aynı boyutta olmalıdır, ancak anizokori, bir göz bebeğinin diğerinden belirgin şekilde büyük veya küçük olması durumunda ortaya çıkar.

İngilizce: Anisocoria

Kaynaklar

  1. G. Özel, et al. (2018). Paramedik. ISBN: 9789752776951. Yayınevi: Güneş Tıp Kitabevleri.
Admittans

Elektrik devresinin veya elemanın alternatif akım (AC) karşısında gösterdiği toplam kolaylığı ifade eden ölçü. İletkenlik (İng. "conductance") ve süseptans (İng. "susceptance") bileşenlerinden oluşur. Birimi siemens (S) veya mho (℧)'dur ve karmaşık sayı olarak ifade edilir. Y ile gösterilir. Admittans ile empedansın çarpımı 1'e eşittir.

İngilizce: Admittance

Kaynaklar

  1. D. Irwin, et al. (2024). Temel Mühendislik Devre Analizi / Basic Engineering Circuit Analysis. ISBN: 9786051334257. Yayınevi: Nobel Akademik Yayıncılık.
Asetojenik bakteri

Tamamen oksijensiz ortamlarda (anaerobik) yaşayan ve doğada yaygın olarak bulunan bir bakteri grubu. Bu bakteriler, küresel karbon döngüsü için çok önemlidir. Karbon dioksiti (CO2) indirgeyerek asetat (CH3COOH) üreten benzersiz bir yol kullanırlar. Bu yola Wood-Ljungdahl yolu denir ve yolun ana enzimi asetil-CoA sentazdır.[1]

Bu bakteriler, karbon dioksiti indirgeyerek enerji üretir ve enerjiyi hücre büyümesi için kullanırlar. Sadece iki tür prokaryot bu şekilde enerji üretebilir: metanojenik arkeler (CO2'yi metana, CH4, dönüştürenler) ve asetojenik bakteriler (CO2'yi asetata dönüştürenler).

Bu bakteriler, asetil-CoA adı verilen bir bileşiği üretmek için CO2'yi kullanır. Bileşik, enerji üretimi ve hücre büyümesi için kullanılır. Diğer birçok bakteri de asetat üretir, ancak asetojenik bakteriler bunu farklı bir enzim (asetil-CoA sentaz) kullanarak yapar. Bu enzim, asetojenik bakterileri diğer bakterilerden ayıran önemli bir özelliktir.[2]

Bu bakteriler, benzersiz biyokimyasal yolları ve çevresel işlevleri ile hem bilimsel hem de ekolojik açıdan büyük bir öneme sahiptir. Nitekim, bu bakterilerin araştırılması, biyoyakıt üretimi ve karbon döngüsünün daha iyi anlaşılması gibi alanlarda önemli katkılar sunar.

İngilizce: Acetogenic bacteria

Kaynaklar

  1. A. O'Daly. Encyclopedia Of Life Sciences.
  2. A. Enrich-Prast, et al. Chemosynthesis. (4 Nisan 2014). Alındığı Tarih: 21 Temmuz 2024. Alındığı Yer: Elsevier BV doi: 10.1016/B978-0-12-409548-9.09054-0. | Arşiv Bağlantısı
Amfizem

Dokularda normal durumların dışında hava bulunmasına bağlı genişleme. Genellikle akciğerde görülür. Özellikle KOAH hastalarında rastlanma sıklığı yüksektir.[1][2]

İngilizce: Emphysema

Kaynaklar

  1. Merriam-Webster. Definition Of Emphysema. (22 Şubat 2024). Alındığı Tarih: 9 Mart 2024. Alındığı Yer: Merriam-Webster | Arşiv Bağlantısı
  2. L. Danaher. Pulmonary Emphysema. (14 Aralık 2022). Alındığı Tarih: 9 Mart 2024. Alındığı Yer: Radiopaedia doi: 10.53347/rID-9187. | Arşiv Bağlantısı
Adventisya

Bir iç organı veya damarı dıştan çevreleyen katman.[1][2] Sinirleri, bağ dokusunu, damar duvarına oksijen ve besin sağlamakla görevli daha küçük damarları içeren katman olarak bilinir.

İngilizce: Adventitia

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Anatomy. Alındığı Tarih: 20 Mart 2024. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
  2. Science Direct. Adventitia. Alındığı Tarih: 20 Mart 2024. Alındığı Yer: Science Direct | Arşiv Bağlantısı
Alkaloz

Kanın asit-baz dengesinin belirli sorunlar nedeniyle bazik olması durumudur. Tedavi edilmezse ölümcül olabilir.[1]

İngilizce: Alkalosis

Kaynaklar

  1. A. Kahn. Alkalosis: Causes, Types, And Symptoms. (18 Temmuz 2012). Alındığı Tarih: 9 Mart 2024. Alındığı Yer: Healthline | Arşiv Bağlantısı
Amfiartoz

Çok az veya özel durumlarda oynayabilen eklemler. Örnek olarak kalça ve omurga arasındaki eklemler verilebilir.[1]

İngilizce: Amfiartose

Kaynaklar

  1. P. Holck. Amfiartrose – Store Medisinske Leksikon. (17 Mart 2023). Alındığı Tarih: 9 Mart 2024. Alındığı Yer: Store medisinske leksikon | Arşiv Bağlantısı
Apendiküler İskelet

Omurgalılarda aksiyel iskelet dışında kalan, alt ve üst ekstremite kemiklerinden oluşan bölge.

İngilizce: Appendicular Skeleton

Kaynaklar

  1. G. A. Güven. (PowerPoint Sunumu). Anatomi̇.
  2. G. Şanlı, et al. Spor Ve Sağlık Bilimleri I. ISBN: 978-975-06-3906-7. sf: 22.
Aksiyel İskelet

Vücudun kemik yapısının temel olarak omur, göğüs kafesi ve kafatasından oluşan bölümüdür.

İngilizce: Skeleton Axıale

Kaynaklar

  1. G. A. Güven. (Powerpoint Sunusu). Anatomi.
  2. G. Şanlı, et al. Spor Ve Sağlık Bilimleri I. ISBN: 978-975-06-3906-7. sf: 22.
  3. Britannica. Axial Skeleton. Alındığı Tarih: 28 Şubat 2024. Alındığı Yer: Britannica | Arşiv Bağlantısı
Ayrılma kuralı

Bir genin iki farklı alelinin ayrılarak farklı gametlere dağılması. Tamamen rastgele gerçekleşir. Eğer genler homozigot ise gametlerdeki ayrılan genler %100 aynı olur. Fakat eğer ayrılan genler heterozigot ise gametlerin %50'si baskın aleli, diğer %50'si ise çekinik aleli alır.

İngilizce: Law of segregation

Kaynaklar

  1. N. A. Campbell, et al. Campbell Biyoloji. Yayınevi: Palme Yayınevi. sf: 272.
Akromatopsi

Kısmen veya tamamen renkli görme eksikliği, artan ışık hassasiyeti ve azalan görme keskinliği ile karakterize nadir görülen, ilerleyici olmayan bir görme bozukluğu.

İngilizce: Achromatopsia

Kaynaklar

  1. Merriam-Webster. Medical Definition Of Achromatopsia. Alındığı Tarih: 13 Şubat 2024. Alındığı Yer: Merriam-Webster | Arşiv Bağlantısı
  2. M. H. Remmer, et al. (2015). Achromatopsia. Current Opinion in Ophthalmology, sf: 333-340. doi: 10.1097/ICU.0000000000000189. | Arşiv Bağlantısı
Anhedoni

Eskiden keyif alınan aktivitelere olan ilginin azalması ve zevk alma yeteneğinin azalması. Anhedoni, depresyon, şizofreni ve diğer bazı akıl hastalıklarının temel klinik özelliklerinden biri.

İngilizce: Anhedonia

Kaynaklar

  1. C. P. Davis. Medical Definition Of Anhedonia. Alındığı Tarih: 13 Şubat 2024. Alındığı Yer: RxList | Arşiv Bağlantısı
  2. P. Gorwood. (2008). Neurobiological Mechanisms Of Anhedonia. Dialogues in Clinical Neuroscience, sf: 291. doi: 10.31887/DCNS.2008.10.3/pgorwood. | Arşiv Bağlantısı
Atmosferik pencere

Elektromanyetik enerjinin atmosferden geçebildiği dalga boyu aralıkları. Uzaydan dünya yüzeyine ve dünya yüzeyinden uzaya ulaşan elektromanyetik radyasyonun daha etkin bir şekilde geçtiği belirli dalga boylarındaki bölgeler.[1] Pasif ışınımlı soğutma sistemleri bu özel dalga boylarında çalışabilmektedir.

İngilizce: Atmospheric window

Kaynaklar

  1. NASA Science. Introduction To The Electromagnetic Spectrum - Nasa Science. Alındığı Tarih: 28 Ocak 2024. Alındığı Yer: NASA Science | Arşiv Bağlantısı
Astronot

Bir uzay görevi için uzay aracının bir üyesi olarak uzaya çıkan insanlara verilen isim. Astronot terimi, daha geniş olarak uzaya çıkmış herkesi tanımlamak amacıyla da kullanılmaktadır. Eski Yunancada yıldız anlamına gelen ἄστρον ("astron") ve denizci anlamına gelen ναύτης ("nautes") kelimelerinden türetilmiştir.

İngilizce: Astronaut
Adaptif yayılım

Bir türün kısa zaman içinde birçok farklı türe evrimleşmesi süreci. Bu evrimsel süreç, genellikle bir ortamdaki çeşitli ekolojik boşlukların doldurulması veya yeni ortamlara uyum sağlanması sonucunda ortaya çıkmaktadır. Adaptif yayılım sürecine örnek olarak Hispaniola, Küba ve Bahamalar'dan gelen kahverengi anoller (Anolis sagrei), kabuk anolleri (Anolis distichus) ve şövalye anollerinin (Anolis equestris) Karayip Adaları'na yayılması verilebilir.

İngilizce: Adaptive radiation
Amilaz

Tükürük bezlerinde bulunan ve nişastanın hidrolizini katalize eden bir sindirim enzimidir. Kimyasal sindirim sürecini başlattığından sindirimde önemli bir yeri vardır. Tükürük bezlerinde ve pankreasta salgılanır. Amilaz çoğunlukla pankreasta üretilmesine karşın alfa-amilaz (α-amilaz) formunda bulunan amilaz tükürük bezlerinde üretilir.

İngilizce: Amylase

Kaynaklar

  1. Britannica. Amylase. (1 Aralık 2023). Alındığı Tarih: 13 Ocak 2024. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Aquafobi

Sudan aşırı korkma olarak bilinen, Yunancada "su" anlamına gelen ὕδωρ ("húdōr") ve "korku" anlamına gelen φόβος ("phobos") kelimelerinden oluşan bir terimdir.

İngilizce: Aquaphobia
Antropofobi

İnsanlardan veya toplumdan aşırı korkma olarak bilinen, Yunanca'da "insan", "toplum" anlamlarına gelen άνθρωπος ("ánthropos") ve "korku" anlamına gelen φόβος ("phóbos") kelimelerinden oluşan bir terim.

İngilizce: Anthropophobia
Albiyen Çağı

Günümüzden 113 milyon yıl ile 100.5 milyon yıl öncesi arasını kapsayan jeolojik zaman dilimidir. Alt Kretase Devresi'nin altı ana bölümünden en üstte olanıdır. Albiyen Çağı kayaçları; Apsiyen Çağı kayaçlarının üzerinde, Senomaniyen Çağı kayaçlarının altında yer alır.

İngilizce: Albian Stage

Kaynaklar

  1. Britannica. Albian Stage. Alındığı Tarih: 2 Ocak 2024. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
  2. Türkiye Stratigrafi Komitesi. Uluslararası Kronostrati̇grafi̇k Çi̇zelge. (1 Eylül 2023). Alındığı Tarih: 2 Ocak 2024. Alındığı Yer: International Commission on Stratigraphy | Arşiv Bağlantısı
Akitaniyen Çağı

Günümüzden 23.03 milyon yıl ile 20.4 milyon yıl öncesi arasını kapsayan jeolojik zaman dilimidir. Miyosen Devri kayaçlarının en erken ve en alt bölümü olup adını Güneybatı Fransa'daki Aquitaine bölgesinde bulunan kayaçlardan almaktadır.

İngilizce: Aquitanian Stage

Kaynaklar

  1. Britannica. Aquitanian Stage. Alındığı Tarih: 2 Ocak 2024. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
  2. Türkiye Stratigrafi Komitesi. Uluslararası Kronostrati̇grafi̇k Çi̇zelge. (1 Eylül 2023). Alındığı Tarih: 2 Ocak 2024. Alındığı Yer: International Commission on Stratigraphy | Arşiv Bağlantısı
Aaleniyen Çağı

Günümüzden 174 milyon ile 170.3 milyon yıl öncesi arasını kapsayan jeolojik zaman dilimidir. Aaleniyen Çağı, Orta Jura Devresi'nin dört bölümünden en küçüğüdür. Bajosiyen Çağı'nın altında, Alt Jura Devresi'ndeki Toarsiyen Çağı'nın üzerinde yer alır.

İngilizce: Aalenian Stage

Kaynaklar

  1. C. M. Tang. Aalenian Stage. Alındığı Tarih: 2 Ocak 2024. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
  2. Türkiye Stratigrafi Komitesi. Uluslararası Kronostrati̇grafi̇k Çi̇zelge. Alındığı Tarih: 2 Ocak 2024. Alındığı Yer: International Commission on Stratigraphy | Arşiv Bağlantısı
Analoji

Benzeyen ve benzetilen iki nesne veya nesne grubu arasında ortak olduğu düşünülen bir benzetme yönü çerçevesinde kurulan benzerlik veya yapılan karşılaştırmadır. Benzetme yönünün geçerli olduğuna yönelik yeterli verinin olmadığı veya geçersiz olduğu durumlarda yapılan analoji geçersiz olabildiğinden analoji kurarken dikkatli olunmalıdır.

İngilizce: Analogy

Kaynaklar

  1. P. Bartha. Analogy And Analogical Reasoning. (25 Haziran 2013). Alındığı Tarih: 2 Ocak 2024. Alındığı Yer: Stanford Encyclopedia of Philosophy | Arşiv Bağlantısı
Aniziyen Çağı

Günümüzden 247.2 milyon yıl önce ile 242 milyon yıl öncesi arasını kapsayan jeolojik zaman dilimidir. Orta Triyas Devresi'nde bulunan 2 çağın altta olanıdır.

İngilizce: Anisian Stage

Kaynaklar

  1. Britannica. Anisian Stage. Alındığı Tarih: 2 Ocak 2024. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
  2. Türkiye Stratigrafi Komitesi. Uluslararası Kronostrati̇grafi̇k Çi̇zelge. Alındığı Tarih: 2 Ocak 2024. Alındığı Yer: International Commission on Stratigraphy | Arşiv Bağlantısı
Anestezi

Ameliyat gibi tıbbi işlemler sırasında ağrı hissetmenizi önlemek için anestezik adı verilen ilaçların kullanımıdır. Anestezikler, tıbbi işlem yapılan bölgede sinirlerinizden beyninizdeki merkezlere giden duyusal sinyalleri geçici olarak bloke eder.

İngilizce: Anesthesia

Kaynaklar

  1. C. C. M. Professional. Anesthesia: Types & What You Should Know. Alındığı Tarih: 2 Ocak 2024. Alındığı Yer: Cleveland Clinic | Arşiv Bağlantısı
Apsiyen Çağı

Günümüzden 125 milyon ile 113 milyon yıl öncesi arasını kapsayan jeolojik zaman dilimi. Dünya çapında biriken kayaları temsil eden Alt Kretase Devresi'ndeki altı ana bölümden beşincisi. Apsiyen Çağı'na ait kayalar Barremiyen Çağı'na ait kayaların üzerinde yer alır ve Albiyen Çağı'na ait kayaların altında bulunur.

İngilizce: Aptian Stage

Kaynaklar

  1. Britannica. Aptian Stage. Alındığı Tarih: 26 Aralık 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
  2. Türkiye Stratigrafi Komitesi. Uluslararası Kronostrati̇grafi̇k Çi̇zelge. (1 Eylül 2023). Alındığı Tarih: 2 Ocak 2024. Alındığı Yer: International Commission on Stratigraphy | Arşiv Bağlantısı
Artinskiyen Çağı

Günümüzden yaklaşık olarak 290.1 milyon yıl ile 279.3 milyon yıl öncesi arasını kapsayan jeolojik zaman dilimidir.

İngilizce: Artinskiyan Stage

Kaynaklar

  1. J. R. P. Ross, et al. Artinskian Stage. Alındığı Tarih: 22 Aralık 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
  2. Türkiye Stratigrafi Komitesi. Uluslararası Kronostrati̇grafi̇k Çi̇zelge. (1 Eylül 2023). Alındığı Tarih: 2 Ocak 2024. Alındığı Yer: International Commission on Stratigraphy | Arşiv Bağlantısı
Asseliyen Çağı

Günümüzden yaklaşık olarak 298,9 milyon ile 295,5 milyon yıl öncesi arasını kapsayan jeolojik zaman dilimidir. Sisuraliyen Devresi'nin dört evresinden ilkidir.

İngilizce: Asselian Stage

Kaynaklar

  1. J. R. P. Ross, et al. Asselian Stage. Alındığı Tarih: 19 Aralık 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
  2. Türkiye Stratigrafi Komitesi. Uluslararası Kronostrati̇grafi̇k Çi̇zelge. (1 Eylül 2023). Alındığı Tarih: 2 Ocak 2024. Alındığı Yer: International Commission on Stratigraphy | Arşiv Bağlantısı
Atlantik Çağı

Kuzeybatı Avrupa'da sıcaklıkların şimdikinden daha sıcak olduğu, günümüzden yaklaşık 7500-5000 yıl öncesine ait ıslak okyanus iklimi dönemi.

İngilizce: Atlantic Period

Kaynaklar

  1. Oxford Reference. Atlantic Period. Alındığı Tarih: 18 Aralık 2023. Alındığı Yer: Oxford Reference doi: 10.1093/oi/authority.20110803095432258. | Arşiv Bağlantısı
Amniyosentez

Genellikle hamileliğin ikinci veya üçüncü trimesterinde yapılan doğum öncesi test. Fetüsteki Down sendromu gibi genetik bozukluklar ya da kromozonal bir durum olup olmadığının teşhis edilebilmesi için kullanılır. Amniyosentez sırasında fetüsü çevreleyen amniyotik keseden az miktarda amniyotik sıvıyı çıkarmak için ince bir iğne kullanılır. Bu sıvı örneği daha sonra laboratuvarda test edilir. Hamilelik sırasında fetüs, amniyotik kesenin içinde büyür. Amniyotik sıvı, fetüsü çevreler ve korur. Ayrıca fetüsün bazı hücrelerini de içerir.

İngilizce: Amniocentesis

Kaynaklar

  1. Cleveland Clinic. Amniocentesis: Purpose, Procedure, Risks, Recovery & Results. Alındığı Tarih: 16 Aralık 2023. Alındığı Yer: Cleveland Clinic | Arşiv Bağlantısı
  2. The NHS Website. Amniocentesis. (20 Ekim 2017). Alındığı Tarih: 16 Aralık 2023. Alındığı Yer: The NHS Website | Arşiv Bağlantısı
Anafaz

Hayvan veya bitki hücrelerinin bölünme evresi. Bu evrede iğ iplikleri kardeş kromatitlerin kinetokor bölgelerine tutunur, kardeş kromatitler hücrenin zıt kutuplarına doğru hareket etmeye başlar. Bu evre mitozun en kısa evresidir ve genellikle birkaç dakika sürer.

İngilizce: Anaphase

Kaynaklar

  1. N. A. Campbell, et al. Campbell Biyoloji. Yayınevi: Palme Yayınevi. sf: 239.
Androfobi

Erkeklere karşı duyulan aşırı korku.

İngilizce: Androphobia
Algofobi

Acı korkusu olarak bilinen, Yunancada "acı" anlamına gelen ἄλγος ("álgos") ve "korku" anlamına gelen φόβος ("phobos") kelimelerinden oluşan bir terim.

İngilizce: Algophobia
Amonyum dikromat

Altı değerlikli kromun bir inorganik bileşiği. (NH4)2Cr2O7 formülüne sahiptir, turuncu renkli parlak kristal bir katıdır. Kolayca tutuşur ve yandığı zaman yeşilimsi bir tortu oluşturur.

İngilizce: Ammonium dichromate

Kaynaklar

  1. PubChem. Ammonium Dichromate. Alındığı Tarih: 15 Mayıs 2023. Alındığı Yer: PubChem | Arşiv Bağlantısı
Akıl yürütme

Bir sonuca varmayı amaçlayan zihinsel faaliyetler. Mevcut öncüller arasında belli bağlantılar kurulur ve yeni bir sonuca varılmaya çalışılır. Akıl yürütme genellikle argüman sunmak veya çıkarım yapmak için kullanılır ve tümdengelimsel, tümevarımsal, abdüktif veya analojik gibi farklı biçimlere ayrılabilir.

İngilizce: Logical reasoning
Astrofoğrafçılık

Gök cisimlerinin fotoğraflanıp bilgisayar ortamında işlenmesi. "Astro" kelimesi, Antik Yunancada "aster" kelimesinden gelip "yıldız" anlamına gelmektedir.

İngilizce: Astrophotography
Apifobi

Arı korkusu olarak bilinen terim.

İngilizce: Apiphobia
Ailurofobi

Kedi korkusu. Terim, Yunancada "kedi" anlamına gelen αἴλουρος ("ailouros") ve "korku" anlamında kullanılan φόβος ("phobos") kelimelerinden oluşur.

İngilizce: Ailurophobia
Alektorofobi

Tavuk, horoz korkusu olarak bilinen, Yunancada "horoz" anlamına gelen ἀλέκτωρ ("rooster") ve "korku" anlamına gelen φόβος ("phobos") kelimelerinden oluşan bir terim.

İngilizce: Alektorophobia
Atipofobi

Başarısızlıktan ve hata yapmaktan aşırı korkmak olarak bilinen, Yunancada "talihsiz" anlamına gelen ᾰ̓τῠχής (İng: "unfortunate") ve "korku" anlamına gelen φόβος ("phobos") kelimelerinden oluşan bir terim.

İngilizce: Atychiphobia
Akuafobi

Su korkusu olarak bilinen, Yunancada "su" anlamına gelen ὕδωρ ("hudōr") ve "korku" anlamına gelen φόβος ("phobos") kelimelerinden oluşan bir terim.

İngilizce: Aquaphobia
Akrofobi

Yükseklik korkusu olarak bilinen, Yunancada "tepe, zirve, kenar" anlamına gelen ἄκρον ("acro") ve "korku" anlamında gelen φόβος ("phobos") kelimelerinden oluşan bir terim.

İngilizce: Acrophobia
Astrafobi

Şiddetli gök gürültüsü ve şimşekten aşırı korkmak olarak bilinen, Yunancada "yıldırım" anlamına gelen ἀστραπή ("astrape") ve "korku" anlamında gelen φόβος ("phobos") kelimelerinden oluşan bir terim.

İngilizce: Astraphobia
Agorafobi

Açık veya kalabalık alan korkusu olarak bilinen, Yunancada "bir araya gelme yeri, pazar yeri" anlamına gelen ἀγορά ("agora") ve "korku" anlamında gelen φόβος ("phobos") kelimelerinden oluşan bir terim.

İngilizce: Agoraphobia
Araknofobi

Örümcek korkusu olarak bilinen, Yunancada "örümcek" anlamına gelen ἀράχνη ("arachno") ve "korku" anlamında gelen φόβος ("phobos") kelimelerinden oluşan bir terim.

İngilizce: Arachnophobia
Akalkülya

İnsanların toplama, çıkarma, çarpma ve hatta iki sayıdan hangisinin daha büyük olduğunu belirtme gibi basit matematiksel görevleri yerine getirmekte zorlandıkları sonradan kazanılmış bir bozukluktur. "Edinilmiş diskakuli" olarak da bilinir. Beyin lezyonundan sonra meydana gelebildiği gibi sinir sistemindeki doğuştan bir kusur nedeniyle de oluşabilir.

Akalkuli; diskalkuliden, inme gibi nörolojik yaralanmalar nedeniyle yaşamın sonlarında edinilmesiyle ayrılır. Diskalkuli ilk olarak matematiksel bilginin edinilmesi sırasında gözlemlenen spesifik bir gelişimsel bozukluktur.

İngilizce: Acalculia

Kaynaklar

  1. Science Direct. Acalculia. (1 Ocak 2022). Alındığı Tarih: 18 Ocak 2023. Alındığı Yer: Science Direct | Arşiv Bağlantısı
Asterizm

Gece gökyüzünde net bir şekilde gözlemlenebilen, belirgin ve tanıdık şekiller oluşturan popüler yıldız gruplarıdır. Üyeleri aynı takımyıldızında yer alabileceği gibi farklı takımyıldızlarından da olabilir. Büyükayı takımyıldızının bir parçası olan Büyük Kepçe ile Vega, Altair ve Deneb üçlüsünün oluşturduğu "yaz üçgeni" örnek olarak verilebilir.

İngilizce: Asterism

Kaynaklar

  1. B. P. Dyches. What Are Asterisms?. Alındığı Tarih: 30 Mayıs 2023. Alındığı Yer: NASA Solar System Exploration | Arşiv Bağlantısı
Açık yıldız kümesi

Genelde düzensiz şekilde dağılmış, üye sayısı birkaç düzineden birkaç bine kadar değişebilen yıldız toplulukları. Sıklıkla galaktik düzlemde bulunurlar ve küme üyelerinin çoğu, 10 milyar yıldan daha kısa süredir hayattadır. Ülker ve Arıkovanı kümeleri örnek olarak verilebilir.

İngilizce: Open star cluster

Kaynaklar

  1. Australia Telescope National Facility. Star Clusters. Alındığı Tarih: 25 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Australia Telescope National Facility | Arşiv Bağlantısı
  2. Harvard CfA. Star Clusters. Alındığı Tarih: 25 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Harvard CfA | Arşiv Bağlantısı
Arkeoastronomi

Gökyüzündeki olayları, geçmişte insanların nasıl incelediğini, çalıştığını ve kültürel etkilerini inceleyen bilim dalıdır. Bu alanda yapılan çalışmalarda pek çok bilim dalından faydalanılmaktadır.

İngilizce: Archaeoastronomy

Kaynaklar

  1. Collins Online Dictionary. Archaeoastronomy. Alındığı Tarih: 25 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Collins Online Dictionary | Arşiv Bağlantısı
Alkali metal

Periyodik tablonun birinci grubunda (dikey sırasında) yer alan metallerdir. Fransiyum dışındaki alkali metallerin tamamı, yumuşak yapıda ve parlak görünümdedir. Alkali metaller kolaylıkla eriyebilir ve uçucu hale geçebilir. Diğer metallere kıyasla, özkütleleri bir hayli düşüktür. Bağıl atom kütleleri arttıkça, erime ve kaynama noktaları da düşüş gösterir. Elektrik ve ısı iletkenlikleri fazladır. Lityum (Li), Potasyum (K), Sodyum (Na), Rubidyum (Rb), Sezyum (Cs) ve Fransiyum (Fr) alkali metalleri oluşturan elementlerdir.

İngilizce: Alkali metal

Kaynaklar

  1. J. L. Dye. Alkali Metal. Alındığı Tarih: 15 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Alternatif akım

Yönü ve genliği belirli zaman aralığıyla tekrar ederek değişen elektriksel akım. Üretimi, elektrik akımı geçen kabloda oluşan manyetik alan ve manyetik alandan etkilenen kabloda oluşan elektrik akımı ilkesine dayanmaktadır. En sık kullanılan dalga sinüs dalgasıdır. Genellikle sanayi ve ev şebekesinde kullanılmaktadır. "AC" kısaltması ile de gösterilmektedir. Bugün bildiğimiz anlamdaki alternatif akım, ilk olarak Nikola Tesla tarafından 1886 yılında laboratuvarda üretilmiştir.

İngilizce: Alternating current

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Alternating Current. Alındığı Tarih: 19 Nisan 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Amigdala

Korku, haz ve saldırganlık gibi duyguların ortaya çıkmasını sağlayan beyin bölümüdür. Limbik sistemin bir parçasıdır ve beynin temporal lobuna bitişiktir. Duygusal tepkileri kaydeder, işler ve hatırlar. İsmi, şekli nedeniyle Latincede "badem" anlamına gelen "amygdala" kelimesinden gelmektedir. Bu kelimenin kökleri ise, Antik Yunancada ἀμυγδάλη ("amugdálē") kelimesine dayanmaktadır.

İngilizce: Amygdala

Kaynaklar

  1. Oxford Learners Dictionaries. Amygdala Noun - Definition, Pictures, Pronunciation And Usage Notes. Alındığı Tarih: 5 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Oxford Learners Dictionaries | Arşiv Bağlantısı
  2. Dictionary. Amygdala. Alındığı Tarih: 5 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Dictionary | Arşiv Bağlantısı
aden-

"Bez" anlamına gelen bir önektir. Örneğin, "adenoloji" kelimesi "bez bilimi" anlamına gelmektedir.

İngilizce: aden-

Kaynaklar

  1. University of Washington. Etymology Of Neuroscience Terms. Alındığı Tarih: 3 Mayıs 2023. Alındığı Yer: University of Washington | Arşiv Bağlantısı
Addüktör kas

Kol ya da bacağın, vücudun orta düşey eksenine doğru yer değiştirmesini sağlayan kaslara verilen isimdir. "Yakınlaştırıcı kas" olarak da isimlendirilmektedir.

İngilizce: Adductor muscle
Adaptif özellik

Bir canlının evrim sürecinde kazandığı ve gelişim sürecinde ortaya çıkan, bunun sonucunda o canlının hayatta kalma ve/veya üreme başarısını artıran nitelikleridir.

İngilizce: Adaptive trait

Kaynaklar

  1. G. Wang. (2014). Analysis Of Complex Diseases: A Mathematical Perspective. ISBN: 9781466572232. Yayınevi: Not Avail.
Adaptif bağışıklık sistemi

Omurgalılarda patojenlere karşı oldukça spesifik ve uzun süreli savunma sağlayan lenfosit sistemidir. İki ana lenfosit sınıfından oluşur: Patojene veya patojen kaynaklı moleküllere spesifik olarak bağlanan antikorları salgılayan B lenfositleri (B hücreleri) ve patojen tarafından enfekte edilmiş hücreleri doğrudan öldürebilen veya patojeni ortadan kaldırabilecek diğer hücreleri uyaran sinyal proteinleri (bunlar hücre yüzeyi proteinleri veya hücre dışına salgılanan proteinler olabilir) üreten T lenfositleri (T hücreleri).

İngilizce: Adaptive immune system

Kaynaklar

  1. B. Alberts, et al. (2015). Molecular Biology Of The Cell. ISBN: 9780815344643. Yayınevi: Garland Science.
Adaptif bağışıklık

Lenf hücrelerinin antijenlere belirli ve uzun süreli tepkilerini anlatmak için kullanılan genel bir terimdir. Majör histokompatibilite kompleksi, T-hücresi alıcıları (TCR), immunoglobulinlerle birlikte rekombinaz aktivitesine sahip enzimlere ihtiyaç duyar. Çenesiz balıklar haricindeki tüm omurgalılarda bulunmaktadır.

İngilizce: Adaptive immunity

Kaynaklar

  1. S. Freeman, et al. (2013). Evolutionary Analysis. ISBN: ISBN-13: 978-0321616. Yayınevi: Pearson.
Adaptasyon

Genetik dağılım üzerine uzun süreli etki eden doğal seçilim sonucunda, türlerin çevresel ihtiyaçlara uygun özellikler kazanması veya var olan özelliklerin değişimidir. Örneğin, yassı balıkların atalarında, gözler çift taraflı simetriye uygun olarak gözün iki yanında bulunmaktayken balıkların nesiller boyunca okyanus tabanlarında ve yatay biçimde yaşamaya adapte olmaları nedeniyle gözlerden tabana bakan, vücudun diğer tarafında okyanusun içine bakan gözün yanına doğru kaymıştır. Yassı balıklar, okyanus tabanında yaşadıkları için sadece yukarıdan gelebilecek saldırılara karşı bu şekilde bir adaptasyon geçirmişlerdir.

İngilizce: Adaptation

Kaynaklar

  1. M. T. Dorak. Common Terms In Evolutionary Biology And Genetics. (6 Ağustos 2018). Alındığı Tarih: 6 Ağustos 2018. Alındığı Yer: Dorak.info | Arşiv Bağlantısı
  2. N. Karyağış. Kusursuz Ara Tür (Geçiş Fosili) Örneği: Yassı Balık Fosillerinin Yer Değiştiren Gözleri!. (17 Eylül 2020). Alındığı Tarih: 17 Eylül 2020. Alındığı Yer: Evrim Ağacı | Arşiv Bağlantısı
ad-

"-e doğru" ya da "yanında" anlamında bir önektir. Örneğin, "adrenal" kelimesi "böbreğin yanında" anlamına gelmektedir.

İngilizce: ad-

Kaynaklar

  1. Washington University. Prefixes To Commonly Used Terms In Neuroscience. (14 Aralık 2018). Alındığı Tarih: 14 Aralık 2018. Alındığı Yer: Washington University | Arşiv Bağlantısı
Adrenokortikotropik hormon (ACTH)

Hipofiz bezinin ön lob tarafında üretilen polipeptit yapıda olan bir hormondur. Adrenal bezlerin dış bölgesinin aktivitesini düzenleyen bir polipeptit hormondur. Adrenokortikotropik hormonun hipofiz tarafından salgılanması, hipotalamus tarafından atılan başka bir polipeptit olan, "kortikotropin salan hormon (CRH)" tarafından düzenlenir.

İngilizce: Adrenocorticotropic hormone (ACTH)

Kaynaklar

  1. VIVO Pathophysiology. Adrenocorticotropic Hormone. Alındığı Tarih: 3 Mayıs 2023. Alındığı Yer: VIVO Pathophysiology | Arşiv Bağlantısı
act-

"Yapmak" anlamına gelen bir önektir.

İngilizce: act-

Kaynaklar

  1. E. H. Chudler. Prefixes To Commonly Used Terms In Neuroscience. (13 Ağustos 2018). Alındığı Tarih: 13 Ağustos 2018. Alındığı Yer: University of Washington | Arşiv Bağlantısı
acou-

"Duyma" veya "duyma ile ilgili" anlamında bir önektir. Örneğin, "akustik" kelimesi "işitilebilir", "duyulabilir" anlamına gelmektedir.

İngilizce: acou-

Kaynaklar

  1. E. H. Chudler. Prefixes To Commonly Used Terms In Neuroscience. (13 Ağustos 2018). Alındığı Tarih: 13 Ağustos 2018. Alındığı Yer: University of Washington | Arşiv Bağlantısı
Açısal momentum

Herhangi bir cismin dönüş hareketine devam etme isteğidir. Hareket eden bir nesnenin momentuma sahip olduğu söylenir. Bu nesne dönerken, terim açısal momentum halini alır ve bu hareket, başka bir kuvvet uygulanmadığı sürece hızını değiştirmez.

açısal momentumu, doğrusal momentumu, cismin yarıçapını, kütleyi, hızı, açısal hızı ve cismin eylemsizliğini belirtmek üzere:

gibi farklı şekillerde tanımlanabilir.

İngilizce: Angular momentum

Kaynaklar

  1. M. Cappucci. Explainer: Winds And Where They Come From. (22 Ocak 2018). Alındığı Tarih: 15 Aralık 2020. Alındığı Yer: Science News for Students | Arşiv Bağlantısı
Absorbsiyon

"Emilim" anlamına gelen bir terimdir. Bir şeyin bir diğer şeyi emme olayıdır.

İngilizce: Absorption

Kaynaklar

  1. J. E. McMurry. (2003). Fundamentals Of Organic Chemistry. ISBN: 0-534-39573-2. Yayınevi: Cengage Learning.
Absisik asit

Bitkilerin büyüme, gelişme ve stres yanıtlarının regülasyonunda önemli rolleri olan bir bitki hormonudur. Tohum ve tomurcuk dormansisi, filizlenme, stomaların kapanması, yaprakların biyolojik yaşlanması, ozmotik regülasyon, büyümenin inhibisyonu gibi birçok fizyolojik durumda rol alır.

İngilizce: Abscisic acid

Kaynaklar

  1. K. Chen, et al. (2019). Abscisic Acid Dynamics, Signaling, And Functions In Plants. Wiley, sf: 25-54. doi: 10.1111/jipb.12899. | Arşiv Bağlantısı
Abiyoz

"Yaşamın noksanlığı ve yokluğu" anlamına gelen bir terimdir.

İngilizce: Abiosis
Abiyotik

"Cansızlığa özgü" ve "cansızlığa ait" anlamına gelen bir terimdir.

İngilizce: Abiotic
Abiyogenez

Canlılığın ve canlılığa dair temel organik moleküllerin; cansızlıktan ve inorganik moleküllerde, doğal yollarla, kimyasal evrim süreciyle ortaya çıkmasını sağlayan sürecin adıdır. Abiyogenez Teorisi çerçevesinde bu olay, günümüzden 4 milyar yıl kadar önce Dünya'da yaşanmıştır. Dünya dışında başka gezegenlerde yaşanmış ve yaşanıyor olması ihtimali de bulunmaktadır.

İngilizce: Abiogenesis

Kaynaklar

  1. A. I. Oparin. (1965). The Origin Of Life. ISBN: 978-0-486-49522-4. Yayınevi: Courier Dover Publications.
Abisal bölge

Açık denizlerin ve okyanusların 4.000 metreden 6.000 metreye kadar olan derin kısımlarına verilen isimdir. Hiçbir zaman Güneş ışığı almamaktadır ve daima karanlıktır. İsmini, Yunancada "dip" anlamına gelen ἄβυσσος ("ábussos") kelimesinden almaktadır.

İngilizce: Abyysal zone
ABC taşıma sistemi

Prokaryotlardaki 3 taşıma sisteminden biridir. Şeker ve aminoasit gibi organik moleküller ile sülfat, fosfat ve nadir metaller gibi inorganik materyallerin hücre içine alınımına yarar. İsmini, İngilizcede "ATP-bağlayan kaset" anlamına gelen "ATP-binding cassette" teriminden almaktadır.

İngilizce: ABC transport system

Kaynaklar

  1. M.T. Madigan. (2020). Brock Biology Of Microorganisms. ISBN: 978-0-321-73551-5. Yayınevi: Pearson.
ab-

"Uzağında" anlamına gelen bir önektir. Örneğin, "abnormal" kelimesi "normalden uzak" anlamına gelmektedir.

İngilizce: ab-

Kaynaklar

  1. Washington University. Prefixes To Commonly Used Terms In Neuroscience. (14 Aralık 2018). Alındığı Tarih: 14 Aralık 2018. Alındığı Yer: Washington University | Arşiv Bağlantısı
a-

Olumsuzluk anlamı katan bir önektir. Örneğin, "apati" kelimesi "ilgisizlik" anlamına gelmektedir.

İngilizce: a-

Kaynaklar

  1. E. H. Chudler. Prefixes To Commonly Used Terms In Neuroscience. (13 Ağustos 2018). Alındığı Tarih: 13 Ağustos 2018. Alındığı Yer: University of Washington | Arşiv Bağlantısı
A vitamini

A vitamini biyolojik aktivitesine sahip hayvansal kaynaklı bileşiklerin tümüne verilen isimdir. Ana işlevlerini, retinol ile onun iki türevi olan retinal ve retinoik asit gerçekleştirir. Sıcağa ve alkaliye dayanıklı; aside, oksidasyona ve ultraviyole ışınlara duyarlıdır. Karaciğer, süt, yumurta sarısı ve meyveler gibi gıdalarda bulunmaktadır.

İngilizce: Vitamin A
A priori

Önsel, deneyime dayanmayan anlamına gelmektedir. Deneye dayanmayan, deneyden önce gelen ya da ondan bağımsız olarak ulaşılan bilgi için kullanılır. Örneğin, “bir cisim aynı anda birden çok yerde bulunamaz” önerisi "a priori" önermedir. Bu sınıflandırmayı felsefe tarihinde ilk öne süren Aristoteles’tir.

İngilizce: A priori
A posteriori

Deneyime dayalı anlamına gelmektedir. Doğru önermeler deneye ve duyu verilerine dayanan önermesel bilgilerdir. “Güneş doğudan doğar” veya “Dünya yuvarlaktır” gibi önermeler, bu bilgi sınıflandırmasına örnek olarak verilebilir. Algılarımız ve tümevarım yoluyla edindiğimiz bilgilerimizin büyük bir kısmını "a posteriori" bilgiler oluşturmaktadır. Immanuel Kant, matematik gibi zihinsel süreçlerin "a priori", Dünya'nın varlığı ve durumu ile ilgili olanları "a posteriori" olarak kabul etmeyi önermiştir. Bilgiye dair en temel tartışmalardan birisi olan "a priori" ve "a posteriori" ayrımı hâlâ çağdaş epistemolojinin süregelen konularından birisidir.

İngilizce: A posteriori
Abell Kataloğu

1958 yılında Amerikalı astronom George Ogden Abell tarafından yayınlanan ve 2712 gökada kümesini içeren bir gökadalar kataloğudur. Bir kümenin bu kataloğa eklenmesi için; içerisinde en az 50 gökada bulundurması ve Abell yarıçapı olarak adlandırılan bölge içerisinde bulunacak kadar düzenli olmaları gibi belirli kriterleri karşılaması gerekmektedir. Daha tutarlı bir hata payı elde edebilmek için bu kriterler daima uygulanmamıştır. Örneğin, kataloğa yapılan son eklemelerde üye sayısı 50'nin altında pek çok küme bulunmaktadır.

İngilizce: Abell Catalogue

Kaynaklar

  1. Oxford Reference. Abell Catalogue. Alındığı Tarih: 25 Şubat 2023. Alındığı Yer: Oxford Reference doi: 10.1093/oi/authority.20110803095343644. | Arşiv Bağlantısı
Anten

Elektromanyetik dalgaları yakalayan veya yayan cihazlardır. Temelde, alıcı anten ve verici anten olarak ikiye ayrılırlar. Alıcı antenler, elektromanyetik dalgaları yakalayıp iletim hatlarında yayarken verici antenler ise iletim hatlarından gelen sinyalleri çevreye yayar. Antenler, kablosuz haberleşmenin temel parçalarıdır ve pek çok alanda kullanılmaktadır. Farklı türde antenler bulunmaktadır.

İngilizce: Antenna

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Antenna. Alındığı Tarih: 19 Nisan 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Astronomik birim

Yaklaşık olarak 150 milyon kilometreyi ifade eder. Güneş ile Dünya arasındaki mesafenin yaklaşık değeridir. Güneş ile Dünya arasındaki mesafe zaman zaman değiştiği için en uzak oldukları nokta ile en yakın oldukları noktanın mesafe ortalaması alınır. Böylece 1 astronomik birim (AB) 149,597,870,700 metre olarak kabul edilir. Astronomide çok sık kullanılmaktadır.

İngilizce: Astronomical unit

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Astronomical Unit (Au, Or Au). (20 Mart 2023). Alındığı Tarih: 19 Nisan 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Abell Yarıçapı

Astronomide Abell kataloğundaki gökada kümelerinden hareketle, uzunluğu 2,14 megaparsek kabul edilen, tipik bir gökada kümesinin yarıçapı olarak tanımlanır.[1]

İngilizce: Abell Radius

Kaynaklar

  1. Oxford Reference. Abell Radius. Alındığı Tarih: 24 Şubat 2023. Alındığı Yer: Oxford Reference doi: 10.1093/oi/authority.20110803095343649. | Arşiv Bağlantısı
Adyabatik denge

Termodinamikte bir sistemin sınırlarından ısı akışının gerçekleşmediği ya da giren ısının çıkan ısıya eşit olduğu denge durumudur.

İngilizce: Adiabatic equilibrium

Kaynaklar

  1. Quora. What Is Adiabatic Equilibrium?. Alındığı Tarih: 24 Şubat 2023. Alındığı Yer: Quora | Arşiv Bağlantısı
Atardamar

Kalpten vücuda kan taşıyan kan damarlarıdır. Atardamarların çoğu oksijen bakımından zengin kan taşır fakat bu durumun istisnaları da bulunmaktadır. Bu istisna damarlar, pulmoner arter ve umblikal arterdir. Atardamarlar, yüksek basınç ile çalışırlar. Ayrıca "arter" olarak da isimlendirilmektedir.

İngilizce: Artery

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Artery. Alındığı Tarih: 3 Şubat 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Atom fiziği

Atomun ve moleküllerin yapısını, enerji düzeylerini, moleküller arası bağlar ve elektronik geçiş spektrumu gibi olayları inceleyen bilim dalı.[1] Atomlar çok küçük yapıda olduklarından, özellikleri dolaylı teknikler aracılığıyla ölçülür. Atomun yaptığı ışımalar sonucunda özellikleri tanımlanır. Bu ışımaların ölçümünü gerçekleştiren aletlere spektrometre denir. Lazer, fotosel lambalar, elektron mikroskobu atom fiziğinin uygulamalarından bazılarıdır.

İngilizce: Atomic physics

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Atomic Physics. Alındığı Tarih: 26 Ocak 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Aritmetik Ortalama

Bir veri grubunda bulunan verilerin toplamının veri sayısına bölünmesi ile elde edilen değerdir.[1] Matmatiksel olarak şöyle gösterilir:

İngilizce: Arithmetic Mean

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Mean | Definition, Formula, & Facts. (30 Aralık 2022). Alındığı Tarih: 27 Ocak 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Angström

Bir metrenin on milyarda birine karşılık gelen uzunluk birimidir.[1] Yani 1 Angström 0,0000000001 metredir. Matematiksel olarak 1*10-10 m veya 1e-10 m şeklinde gösterilir. Işın dalga boyunun ölçülmesinde kullanılır. Sembolü "Å"'dır. Angström birimi, adını İsveçli fizikçi Anders Ångström’dan almaktadır.

İngilizce: Angstrom

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Angstrom | Definition, Uses, & Facts. Alındığı Tarih: 25 Ocak 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Amper

Uluslararası Birimler Sistemi'nde (SI) elektrik akımının birimidir.[1] Akım şiddetinin birimi olan Amper, adını Fransız fizikçi André Marie Ampère'den almaktadır.

İngilizce: Ampere

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Ampere | Definition & Unit. Alındığı Tarih: 25 Ocak 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Ampermetre

Elektrik devrelerinden geçen akım şiddetini ölçen alet.[1]

İngilizce: Ammeter

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Ammeter | Definition, Types, Symbol, & Facts. Alındığı Tarih: 24 Ocak 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Avogadro Sayısı

Bir elementin 1 molündeki atom sayısı veya bir bileşiğin 1 molündeki molekül sayısı.[1] Avogadro Sabiti olarak da bilinir. Avogadro sayısının ismi İtalyan bilim insanı Amedeo Avogadro'dan gelir. Amedeo Avogadro 1811'de aynı sıcaklık ve basınçtaki gazların, eğer hacimleri eşitse aynı miktarda tanecik içerdiğini keşfetmişti. Avogadro sayısı terimi ise Amedeo Avogadro'nun bu kuramı ortaya koymasından yaklaşık 100 yıl sonra Fransız fizikçi Jean Baptiste Perrin tarafından kullanılmıştır. Jean Baptiste Perrin bir sıvıdaki veya gazdaki asılı parçacıkların düzensiz hareketleri üzerine 1909'da yayımladığı bir makalede bu terimi evrensel bir sabit olarak kullandı.[2] Yakın zamana kadar mol, karbon-12 atomlarının 12 gramındaki atomların sayısı kadar tanecik içeren bir sistemdeki tanecik sayısı olarak tanımlanıyordu. Yeni tanıma göre ise mol, Uluslararası Birimler Sistemi'nde (SI) madde miktarının birimidir ve tam olarak 6,02214076*1023 sayıda temel tanecik içerir.[3] Bu sayı Avogadro sabitinin (NA) sayısal değeridir.

İngilizce: Avogadro's Number

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Avogadro’s Number | Definition & Units. Alındığı Tarih: 24 Ocak 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
  2. G. M. Bodner. How Was Avogadro&Rsquo;S Number Determined?. (16 Şubat 2004). Alındığı Tarih: 24 Ocak 2023. Alındığı Yer: Scientific American | Arşiv Bağlantısı
  3. NIST. Redefining The Mole | Nist. (23 Ekim 2018). Alındığı Tarih: 24 Ocak 2023. Alındığı Yer: NIST | Arşiv Bağlantısı
Analitik Kimya

Maddenin kimyasal bileşenlerini, madde içerisindeki miktarlarını nicel ve nitel olarak inceleyen bilim dalıdır.[1] Analitik kimya ile yiyeceklerin besin içeriği, kan tahlili, idrar tahlili, suyun içerisindeki minerallerin miktarları, sertlik derecesi ve pH değeri hesaplanabilir. Cevherlerdeki mineral türlerinin de tespiti yapılabilir.

İngilizce: Analytical Chemistry

Kaynaklar

  1. American Chemical Society. Analytical Chemistry - American Chemical Society. Alındığı Tarih: 23 Ocak 2023. Alındığı Yer: American Chemical Society | Arşiv Bağlantısı
Akkorluk

Bir cismin sıcaklığından dolayı ışık yaymasıdır. Bir nesne yeterince sıcak olduğunda kızılötesi ve ultraviyole radyasyon gibi diğer elektromanyetik radyasyon biçimlerinin yanı sıra görünür ışık da yayar. Bunun nedeni, nesnenin yüksek sıcaklığının atomlarının ve moleküllerinin hızla titreşmesidir. Atomlar birbirleriyle çarpıştıklarında veya uyarıldıktan sonra normal konumlarına döndüklerinde ışık yayabilirler.

İngilizce: Incandescence

Kaynaklar

  1. Cambridge Dictionary. Incandescent. Alındığı Tarih: 7 Ocak 2023. Alındığı Yer: Cambridge Dictionary | Arşiv Bağlantısı
Adenozin difosfat

İçinde adenin, riboz ve iki adet fosfat grubu barındıran organik bir maddedir. Adenozin difosfatın kimyasal formülü C10H15N5O10P2, molar kütlesi 427,20 g/mol'dür.

İngilizce: Adenosine diphosphate

Kaynaklar

  1. PubChem. Adenosine-5'-Diphosphate. Alındığı Tarih: 11 Aralık 2022. Alındığı Yer: PubChem | Arşiv Bağlantısı
Adenozin monofosfat

İçinde adenin, riboz ve bir adet fosfat grubu barındıran organik bir maddedir. Adenozin monofosfatın kimyasal formülü C10H14N5O7P, molar kütlesi ise 347,22 g/mol'dür.

İngilizce: Adenosine monophosphate

Kaynaklar

  1. PubChem. Adenosine Monophosphate. Alındığı Tarih: 11 Aralık 2022. Alındığı Yer: PubChem | Arşiv Bağlantısı
Astrobiyoloji

Evrende yaşamın ortaya çıkmasını, evrimini ve biyolojik süreçleri, jeokimyasal ve biyokimyasal etkenler ile inceleyen disiplinler arası bir bilim dalı. Eksobiyoloji olarak da adlandırılır. Güneş Sistemi'nin içinde ve dışında olası yaşamların araştırılması ve abiyogenez gibi konuları kapsar.

İngilizce: Astrobiology

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Astrobiology. Alındığı Tarih: 3 Aralık 2022. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
  2. NASA Astrobiology. Nasa Astrobiology. Alındığı Tarih: 3 Aralık 2022. Alındığı Yer: NASA Astrobiology | Arşiv Bağlantısı
Astrofizik

Evren de dahil olmak üzere astronomik nesnelerin ve olayların fizik ve kimya kullanarak yapısını ve ne olduklarını inceleyen astronomi dalı. Gök cisimlerinden yayılan ışık ve elektromanyetik dalga gibi verileri toplayarak fizik ve kimya bilimleri ile inceler ve yorumlar. Astrofizik çok kapsamlı bir bilim alanıdır bu sebeple astrofizikçiler çalışmalarını astrofiziğin diğer alt dallarına göre şekillendirir.

İngilizce: Astrophysics

Kaynaklar

  1. J. E. Keeler. (1897). The Importance Of Astrophysical Research And The Relation Of Astrophysics To Other Physical Sciences. The Astrophysical Journal, sf: 271. doi: 10.1086/140401. | Arşiv Bağlantısı
  2. Encyclopedia Britannica. Astrophysics. Alındığı Tarih: 3 Aralık 2022. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Andropoz

Erkeklik hormonu olan testosteronun azalmasıyla ilişkili bir durumdur. Menopozdan farklı olarak testosterondaki azalma ve semptomların gelişimi, kadınlarda meydana gelenden daha kademelidir. 50'li yaşlarındaki erkeklerin yaklaşık %30'u, düşük testosteron düzeylerinin neden olduğu andropoz semptomları yaşamaktadır.[1] Andropoz yaşayan bir kişi, durumla ilgili bazı semptomlara sahip olabilir ve uygun tedavi olmaksızın osteoporoz gibi diğer ciddi sağlık durumları riski altında olabilir.

İngilizce: Andropause

Kaynaklar

  1. MedBroadcast. Andropause - Causes, Symptoms, Treatment, Diagnosis. Alındığı Tarih: 20 Kasım 2022. Alındığı Yer: MedBroadcast | Arşiv Bağlantısı
Astrokimya

Evrendeki molekülleri, Dünya dışında bulunan kimyasal elementleri, kimyasal maddeleri ve bunların etkileşimlerini geniş alanlarda, özellikle moleküler gaz bulutlarında inceleyen bilim dalı. Astronomi ve kimyanın ortak çalıştığı bir alandır.

İngilizce: Astrochemistry

Kaynaklar

  1. New World Encyclopedia. Astrochemistry. Alındığı Tarih: 9 Aralık 2022. Alındığı Yer: New World Encyclopedia | Arşiv Bağlantısı
Asit

Suda çözündüğünde hidrojen iyonu (H+) derişimini artıran, pH'ı 0 ile 7 arasında olan kimyasal çözeltiler. Tatları ekşi olan asitler mavi turnusol kağıdının rengini kırmızıya çevirir. Ayrıca gıdaların çoğunda asit bulunmaktadır. Örneğin limonda sitrik asit, sirkede asetik asit, yoğurtta ve sütte laktik asit, elmada malik asit, zeytinyağında oleik asit, üzümde ise tartarik asit bulunur.

Asitlerin Genel Özellikleri
  • Tatları ekşidir.
  • pH değerleri 0 ile 7 arasındadır.
  • Mavi turnusol kağıdını kırmızıya çevirirler.
  • Bazlarla tepkimeye girdiklerinde tuz ve su oluşur. Bu olay kimya biliminde nötralleşme tepkimesi olarak adlandırılır.
  • Metalleri ve mermerleri aşındırırlar. Bu yüzden asitler metal kaplarda saklanmamalıdır.
  • Suda çözündüklerinde elektrik akımını iletirler.
  • Metil oranjın rengini kırmızıya çevirirler.
  • Suda çözündüklerinde hidrojen iyonu (H+) derişimini artırırlar.
Bazı Asitlerin Bulundukları Yerler

Asetik Asit (CH3COOH): Sirkelerde bulunur.

Asetilsalisilik Asit (C9H8O4): Aspirinde bulunur.

Askorbik Asit (C6H8O6): Portakal ve mandalina gibi turunçgillerde bulunur. C vitamini olarak da bilinir.

Malik Asit (C4H6O5): Elmada bulunur.

Oleik Asit: (C18H34O2): Zeytinyağında bulunur.

Sitrik Asit (C6H8O7): Limonda bulunur.

Formik Asit (CH2O2): Karıncada ve ısırgan otunda bulunur.

İngilizce: Acid

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Acid | Definition, Examples, Types, Uses, & Facts. Alındığı Tarih: 8 Aralık 2022. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Adezyon

Birbirinden farklı yüzeylerin birbirine yapışma eğilimi. Bazı farklar dolayısıyla kimyasal adezyon, dağıtıcı adezyon, elektrostatik adezyon ve difüzyon adezyon gibi kategorilere ayrılabilir.

İngilizce: Adhesion

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Adhesion. Alındığı Tarih: 9 Aralık 2022. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Astronomi

Gök cisimleri ve fenomenlerini inceleyen bilim dalıdır. Gök cisimlerini, fenomenlerini ve gök cisimlerinin kökenlerini açıklamak için fizik, kimya ve matematik kullanır. Astronominin ilgi alanına gezegenler, doğal uydular, galaksiler, bulutsular, süpernova patlamaları, kuasarlar ve pulsarlar gibi konular girer.

İngilizce: Astronomy

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Astronomy. (7 Ekim 2022). Alındığı Tarih: 14 Kasım 2022. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Arkeoloji

Çeşitli maddi kalıntılar aracılığıyla eski insan yaşamını ve aktivitelerini inceleyen bilim sahasıdır.[1] Kelime, köken olarak Yunancada eski şeyler anlamına gelen archaia ve bilim ya da mantık anlamına gelen logos kelimelerinden türemiştir.[2] Bu alanda çalışmalar yapan bilim insanlarına arkeolog adı verilir.

İngilizce: Archaeology

Kaynaklar

  1. Society for American Archaeology. What Is Archaeology. Alındığı Tarih: 12 Kasım 2022. Alındığı Yer: Society for American Archaeology | Arşiv Bağlantısı
  2. Encyclopedia Britannica. Archaeology | Definition, History, Types, & Facts. (15 Eylül 2022). Alındığı Tarih: 12 Kasım 2022. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
  3. National Geographic. Archaeology | National Geographic Society. Alındığı Tarih: 12 Kasım 2022. Alındığı Yer: National Geographic | Arşiv Bağlantısı
Ataksi

Kasların nasıl çalıştığını koordine etme konusunda yaşanan sorunlardır. Garip, ağır veya sakar hareketlere yol açar. Neden gerçekleştiğine bağlı olarak ataksinin etkilerini tedavi etmek veya tersine çevirmek mümkündür.

İngilizce: Ataxia
Aşı

Belirli hastalıklara neden olan patojenlere karşı bağışıklık kazandıran tıbbi araç. Latince "inek" anlamına gelen "vacca" kelimesinden türemiştir. Aşı, 1796 yılında sığır çiçeği lezyonlarının insanlarda çiçek hastalığını engellediğini fark eden İngiliz doktor Edward Jenner tarafından icat edilmiştir.

Aşılar; insanları zararlı hastalıklara karşı hastalık bulaşmadan önce korumanın basit, güvenli ve etkili bir yoludur. Belirli enfeksiyonlara karşı direnç oluşturmak için vücudun doğal savunmasını kullanır ve bağışıklık sistemini güçlendirirler. Aşılar; bağışıklık sistemini, tıpkı bir hastalığa maruz kaldığında yaptığı gibi, antikor üretmesi için eğitir. Bununla birlikte, aşılar virüs veya bakteri gibi mikropların yalnızca öldürülmüş veya zayıflatılmış formlarını veya sadece parçalarını içerdiğinden hastalığa neden olmazlar.

İngilizce: Vaccine

Kaynaklar

  1. N. Männikkö. (2011). Etymologia: Variola And Vaccination. Emerging Infectious Diseases, sf: 680. doi: 10.3201/eid1704.ET1704. | Arşiv Bağlantısı
Anot

Yükseltgenme tepkimesinin meydana geldiği noktadır. Genel olarak bir anotta, elektrik potansiyeli nedeniyle negatif iyonlar veya anyonlar reaksiyona girme ve elektron verme eğilimindedir.

İngilizce: Anode
Atom numarası

Kimyasal bir elementin çekirdeğindeki proton sayısı. Almancada sayı anlamına gelen "Zahl" kelimesinin baş harfi olan Z ile gösterilir. Proton sayısı elementler için ayırt edici bir özelliktir. Her elementin atom numarası birbirinden farklı olduğundan periyodik cetveldeki elementlerin sırası, proton sayılarıyla belirlenmektedir. Örneğin, evrendeki en hafif element olan hidrojenin çekirdeğinde sadece bir proton bulunduğundan hidrojenin atom numarası 1'dir ve periyodik cetvelde 1. sırada yer alır.

İngilizce: Atomic number

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Atomic Number | Definition & Facts. (23 Eylül 2022). Alındığı Tarih: 12 Kasım 2022. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Anatomik Pozisyon

Vücudun dik durduğu, her bir kolun vücudun yanına doğru asılı olduğu, avuç içlerinin açık ve dışarıya baktığı, bacakların ve altındaki üyelerin düz ve öne baktığı duruş planıdır. Anatomik pozisyon, vücudun ve organlarının vücut pozisyonuna bağlı olarak göreli şekilde yer değiştirmesi mümkün olduğu için kullanılan bir standarttır.

İngilizce: Anatomical Position

Kaynaklar

  1. Science Direct. Standard Anatomical Position. (30 Ekim 2022). Alındığı Tarih: 30 Ekim 2022. Alındığı Yer: Science Direct | Arşiv Bağlantısı
Amorf katı

Şekilsiz katı veya camsı katı, atomların kararlı bir kristal yapıda bulunmadığı katılar. Rastgele, gelişigüzel bir yapıda olabilirler. Belirli bir sıcaklıkta uzun süre bekletilen amorf katılar yavaş yavaş akışkan durum sergilemeye başlar. Bu geçiş aralığına "camsı geçiş aralığı" adı verilir. Plastik, cam, kauçuk ve mum şekilsiz yapıda oldukları için amorf katı kabul edilirler. Bu terim, bazı eski kitaplarda ve makalelerde "cam" ile eş anlamlı olarak kullanılmıştır. Polimerler genellikle amorftur.

İngilizce: Amorphous solid

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Amorphous Solid. Alındığı Tarih: 10 Aralık 2022. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Adenom

Kanserli olmayan, iyi huylu ve yavaş büyüyen tümörlerdir. Bezsel kökenlidirler. Sıklıkla glandüler organlar boyunca büyürler. Adrenal adenomlar, kolon polipleri, paratirod adenomları, hipofiz adenomları ve pleomorfik adenomlar olmak üzere çeşitli türleri mevcuttur.

İngilizce: Adenoma

Kaynaklar

  1. Cleveland Clinic. Adenomas. (15 Temmuz 2022). Alındığı Tarih: 15 Temmuz 2022. Alındığı Yer: Cleveland Clinic | Arşiv Bağlantısı
  2. NCBI. Adenoma. (15 Temmuz 2022). Alındığı Tarih: 15 Temmuz 2022. Alındığı Yer: NCBI | Arşiv Bağlantısı
Ayrılmama

Hücre bölünmesi (mitoz/mayoz) sırasında homolog kromozomların veya kardeş kromatitlerin düzgün bir şekilde ayrılamaması. Üç şekilde gerçekleşebilir:

  • Mayoz I'de bir çift homolog kromozomun ayrılamaması,
  • Mayoz II'de kardeş kromatitlerin ayrılamaması,
  • Mitoz sırasında kardeş kromatitlerin ayrılamaması.

Ayrılmama, anormal kromozom sayılarına sahip yavru hücrelerle sonuçlanır. Genel olarak, ayrılmama, kromozomal materyalin düzenli dağılımını içeren herhangi bir hücre bölünmesi biçiminde meydana gelebilir. Daha gelişmiş hayvanlar, bu tür hücre bölünmelerinin üç farklı biçimine sahiptir:

  • Mayoz I ve Mayoz II, cinsel üreme için gametlerin (yumurta ve sperm) oluşumu sırasında meydana gelen özel hücre bölünmesi biçimleridir.
  • Mitoz, vücudun diğer tüm hücreleri tarafından kullanılan hücre bölünmesi şeklidir.

Ayrılmama hatası, kromozom dengesizliği olan bir hücre ile sonuçlanır. Kusurlu yavru hücrenin/hücrelerin çiftlerinden birinde eksik bir kromozoma sahip olacağı tek bir kromozomun (2n-1) kaybı, monozomi; çiftlerine ek olarak bir kromozoma sahip olacağı tek bir kromozom kazanmasına da trizomi denir.

İngilizce: Nondisjunction
Anakronizm

Bir kişi, nesne yahut yaşanmış olaylardan bahsederken zamanda geçen olayları ve kişileri karıştırma ve yanlış anlatma, yani tarihte yanılgıya düşme durumudur. Örneğin; "II. Bayezid, oğlu I. Selim'e elektronik posta gönderdi." ifadesi bir tür anakronizmdir.

İngilizce: Anachronism
Aksonem

Sil ve kamçının temel yapısıdır. Ortada bir mikrotübül çifti ve bunu çevreleyen dokuz mikrotübül çiftinden oluşur. Çevredeki mikrotübül çiftleri birbirlerine "nexin" adı verilen yapılar ile bağlanmaktadır. Mikrotübül çiftlerinde bulunan dynein kolları, yapının hareketini sağlar.

İngilizce: Axoneme

Kaynaklar

  1. R. W. Linck, et al. (2016). The Axoneme: The Propulsive Engine Of Spermatozoa And Cilia And Associated Ciliopathies Leading To Infertility. Journal of Assisted Reproduction and Genetics, sf: 141-156. doi: 10.1007/s10815-016-0652-1. | Arşiv Bağlantısı
  2. M. E. Porter, et al. (2000). The 9 + 2 Axoneme Anchors Multiple Inner Arm Dyneins And A Network Of Kinases And Phosphatases That Control Motility. Journal of Cell Biology, sf: F37-F42. doi: 10.1083/jcb.151.5.F37. | Arşiv Bağlantısı
Aidiyet

"Bir kişiye, bir topluma veya bir aileye mensup olma" anlamında kullanılabilir. Arapça kökenli bir kelime olup "ait olma, ilgi, ilişkinlik" anlamını taşımaktadır.

İngilizce: Belonging

Kaynaklar

  1. Türk Dil Kurumu. Aidiyet. Alındığı Tarih: 9 Şubat 2022. Alındığı Yer: Türk Dil Kurumu | Arşiv Bağlantısı
Akım

Tanımlanabilir bir yönde hareket eden su veya hava gibi bir akışkanın hareketidir. Elektrikte, belirli bir süre boyunca bir noktadan geçen elektrik akışı veya elektrik miktarını tanımlamak için kullanılır.

Elektirik akımı şu şekilde gösterilir:

Denklemde "I" elektrik akımı, "Q" elektriksel yük, "t" saniye cinsinden zaman, "V" gerilim ve "R" ise dirençtir.

İngilizce: Current

Kaynaklar

  1. T. E. O. E. Britannica. Electric Current. Alındığı Tarih: 6 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Aerodinamik

Hareket halinde olan bir cisim üzerinde havanın yarattığı etkileri inceleyen bilim dalıdır. Genellikle akışkanların ve spesifik olarak gazların hareketini inceler.

İngilizce: Aerodynamics

Kaynaklar

  1. Türk Dil Kurumu. Aerodinamik. (14 Aralık 2020). Alındığı Tarih: 14 Aralık 2020. Alındığı Yer: Türk Dil Kurumu | Arşiv Bağlantısı
Anahtar fosil

Dar bir jeolojik zaman aralığında yaşamış ve ortam koşullarının değişimi ile yok olmuş, bu zaman aralığını simgeleyen, farklılıkları ve/veya bollukları ile kolayca ayırt edilen ve tanınabilen, geniş bir coğrafi dağılımı olan, içinde bulunduğu katmanın yaşını belirlemede ve birbirinden uzak kayaçları ilişkilendirmede kullanılan fosillerdir.

İngilizce: Index fossil

Kaynaklar

  1. TÜBA Türkçe Bilim Terimleri Sözlüğü. Anahtar Fosil. (23 Ekim 2020). Alındığı Tarih: 23 Ekim 2020. Alındığı Yer: TÜBA Türkçe Bilim Terimleri Sözlüğü | Arşiv Bağlantısı
Alternatif RNA uçbirleştirmesi

Bir transkriptin belirli bölgelerinin farklı şekillerde birleştirilerek aynı genden farklı RNA'ların üretilmesi. Alternatif RNA splaysı da denebilir.

İngilizce: Alternative RNA splicing

Kaynaklar

  1. B. Alberts, et al. (2015). Molecular Biology Of The Cell. ISBN: 9780815344643. Yayınevi: Garland Science.
Alosteri

Düzenleyici bir ligandın proteinin katalitik sahası dışındaki bir bölgeye bağlanması yoluyla veya kovalent modifikasyon yoluyla bir proteinin konformasyonunun değişmesi yoluyla protein aktivitesinin değişmesi.

İngilizce: Allostery

Kaynaklar

  1. B. Alberts, et al. (2015). Molecular Biology Of The Cell. ISBN: 9780815344643. Yayınevi: Garland Science.
Alosterik protein

En az iki farklı konformasyonu benimseyebilen ve bir ligandın bir bölgesine bağlanmasıyla meydana gelen konformasyonel değişikliğin proteinin ikinci bir bölgesindeki protein aktivitesini değiştirdiği proteinler. Bu proteinler, bir hücredeki bir molekülün başka bir türdeki bir molekülün kaderini etkilemesine izin verir ve bu mekanizma enzim düzenlemesinde yaygın olarak kullanılır.

İngilizce: Allosteric protein

Kaynaklar

  1. B. Alberts, et al. (2015). Molecular Biology Of The Cell. ISBN: 9780815344643. Yayınevi: Garland Science.
Akt

"PI-3-Kinaz/Akt" hücre içi sinyal yolağında rol alan bir serin/treonin protein kinaz. Özellikle hücrelerin büyümesi ve hayatta kalması için sinyal göndermede rol oynar. "Protein kinaz B" (PKB) olarak da adlandırılır.

İngilizce: Akt

Kaynaklar

  1. B. Alberts, et al. (2015). Molecular Biology Of The Cell. ISBN: 9780815344643. Yayınevi: Garland Science.
Afinite olgunlaşması

B hücrelerinin belirli bir antijen için afinitelerini artırdığı süreçtir. B hücresi spesifisitesinin bu "ince ayarı", B hücresi reseptörlerinin somatik hipermutasyonunun tekrarlanan bir döngüsü ve ardından klonal seçilim yoluyla gerçekleşir. Moleküler düzeyde bir evrimsel mekanizmadır.

İngilizce: Affinity maturation

Kaynaklar

  1. L. M. F. Merlo, et al. (2013). Adaptive Immunity: B Cells And Antibodies. Cancer Immunotherapy, sf: 25-40. doi: 10.1016/B978-0-12-394296-8.00003-8. | Arşiv Bağlantısı
Aderans eklem

Plazma zarının sitoplazmik yüzünün aktin filamanlarına bağlandığı hücreler arası birleşimdir. Örneğin, bitişik epitel hücreleri birbirine bağlayan adezyon kemerleri (zonula adherens) bir aderans eklemdir.

İngilizce: Adherens junction

Kaynaklar

  1. B. Alberts, et al. (2015). Molecular Biology Of The Cell. ISBN: 9780815344643. Yayınevi: Garland Science.
Aksiyon potansiyeli

Sinir veya kas hücresi gibi bir hücrenin plazma zarındaki hızlı, geçici ve kendi kendine yayılan elektriksel uyarılmadır. Sinir sisteminde uzun mesafeli sinyal aktarımını mümkün kılar.

İngilizce: Action potential

Kaynaklar

  1. B. Alberts, et al. (2015). Molecular Biology Of The Cell. ISBN: 9780815344643. Yayınevi: Garland Science.
Adaptör protein

Temel görevi, iki veya daha fazla sayıda proteini bir hücre içi sinyal yolağında veya protein kompleksinde birbirine bağlamak olan proteinlerin genel adı.

İngilizce: Adaptor protein

Kaynaklar

  1. B. Alberts, et al. (2015). Molecular Biology Of The Cell. ISBN: 9780815344643. Yayınevi: Garland Science.
Protein
Ailevi Akdeniz ateşi

Karın, göğüs veya eklemlerde tekrarlayan ağrılı inflamasyon atakları ile karakterize kalıtsal bir durumdur. Bu ataklara genellikle ateş ve bazen döküntü veya baş ağrısı eşlik eder. Bazen kalp, beyni ve omuriliği çevreleyen zar ve testisler gibi vücudun diğer bölgelerinde de inflamasyon görülebilir. Etkilenen bireylerin yaklaşık yarısında, ataklardan önce prodrom olarak bilinen hafif semptomlar belirir. Prodromal semptomlar, daha sonra inflamasyon gerçekleşecek olan bölgede hafif rahatsız edici hisleri veya daha genel rahatsızlık hissini içerir.

İlk atak genellikle çocukluk veya gençlik yıllarında görülür ancak bazı durumlarda yaşamın çok daha ileriki yıllarında gerçekleşir. Tipik olarak, ataklar 12 ila 72 saat sürer ve ciddiyeti değişebilir. Ataklar arasındaki süre de değişkendir ve günler ile yıllar arasında değişebilir. Bu dönemlerde, etkilenen bireylerin genellikle durumla ilgili hiçbir belirti veya semptomu yoktur. Bununla birlikte, atakları ve komplikasyonları önlemeye yardımcı olmak için tedavi olunmazsa, organ ve dokularda protein birikmesiyle amiloidoz durumu ortaya çıkabilir. Bu durum özellikle böbrek yetmezliğine neden olabilir.

İngilizce: Familial Mediterranean fever

Kaynaklar

  1. United States National Library of Medicine. Familial Mediterranean Fever. (30 Temmuz 2020). Alındığı Tarih: 30 Temmuz 2020. Alındığı Yer: United States National Library of Medicine | Arşiv Bağlantısı
Allopatrik türleşme

Fiziksel bariyerler sebebiyle meydana gelen coğrafi ve cinsel izolasyon sonucu oluşan türleşmedir.

İngilizce: Allopatric speciation
Anapsit

Temporal boşluklara sahip olmayan kafatası tiplerini bulunduran omurgalı grubudur. Evrimsel olarak sürüngenlerin en eski alt sınıfı oldukları düşünülür. Paleontolojik olarak bu kafatası tiplerinin izleri Karbonifer Devri'nde 350 milyon yıl kadar geriye sürülebilir. Günümüzdeki kaplumbağalar ve Captorhinus cinsi gibi birçok soyu tükenmiş sürüngen bu tipte kafatasıya sahiptir.

İngilizce: Anapsid

Kaynaklar

  1. Wikipedia. Anapsida. (11 Mayıs 2020). Alındığı Tarih: 11 Mayıs 2020. Alındığı Yer: Wikipedia | Arşiv Bağlantısı
Antimadde

Maddenin atomaltı parçacıklarına göre zıt özellik taşıyan parçacıklardan oluşan madde. Antimadde, Büyük Patlama'dan sonra oluşmuştur ve evrende çok az bulunur. Evrendeki tüm parçacıkların bir antiparçacığı vardır.

İngilizce: Antimatter
Aşırı metal biriktiriciler

Öldürücü konsantrasyonlardaki toksik elementleri çevrelerinden tedarik ederek dokularında aktif halde depolayan bitkiler.

İngilizce: Metal hyperaccumulators
Aktif leşçillik

Ölü hayvan gövdesinden kaynak sağlamak için bir yırtıcıyla çatışarak veya onu avlayarak gövdesinden leş yeme davranışına verilen isim. Ölü hayvan gövdesine daha önce başka yırtıcıların ulaşması, yırtıcılarla avın türü ve büyüklüğüne bağlı olarak farklı kaynak miktarı ve çeşitliliği gösterebilir.

İngilizce: Active scavenging

Kaynaklar

  1. B. Pobiner, et al. Evidence For Meat-Eating By Early Humans. (1 Ocak 2013). Alındığı Tarih: 15 Şubat 2020. Alındığı Yer: Nature Education | Arşiv Bağlantısı
Adaptif davranış

Bir hayvanın belirli bir durum ya da çevreye uymasını sağlayan ve hayvanın uzun dönem yaşamkalımını ve üremesini destekleyen herhangi bir davranış.

İngilizce: Adaptive behavior

Kaynaklar

  1. G. V. Amdam, et al. Measuring Animal Preferences And Choice Behavior. (1 Ocak 2011). Alındığı Tarih: 15 Şubat 2020. Alındığı Yer: Nature Education | Arşiv Bağlantısı
Atom kütlesi

Bir atomun kütlesinin, atomik kütle birimi cinsinden ifade edilmesidir. Bağıl atom kütlesi veya ortalama kütle olarak da bilinir. Bir atomdaki protonların, nötronların ve elektronların kütlelerinin toplamıdır.

İngilizce: Atomic weight

Kaynaklar

  1. Khan Academy. Atom Numarası, Atom Kütlesi Ve Izotoplar. (31 Mart 2019). Alındığı Tarih: 31 Mart 2019. Alındığı Yer: Khan Academy | Arşiv Bağlantısı
Ağırlık

Bir cisme etki eden yerçekimi kuvvetinin büyüklüğüdür. Bu yüzden ağırlık kelimesi yerçekimi için de kullanılır. "W" ile gösterilir. Dinamometre ile ölçülür. Yerçekimi kuvvetinin büyüklüğü, kütle ile yerçekimi ivmesinin büyüklüğü (g=9,8m/s2) çarpılarak bulunabilir.

Ağırlık birimleri:

  • Newton: N
  • Kilogram kuvvet: kg.F
  • Dyne: dyn (1 kg.F = 9.81 = 9,81 .105 dyn)
İngilizce: Weight

Kaynaklar

  1. Encyclopedia Britannica. Weight. (18 Nisan 2023). Alındığı Tarih: 6 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Akondrit

İçinde kondrül barındırmayan, taş grubundan bir gök taşıdır.

İngilizce: Achondrite
Alem

Şube denilen daha küçük gruplardan oluşan taksonomik bir sınıflandırma biçimi. Alanın hemen altında yer alan en büyük ikinci taksonomik birimdir.

İngilizce: Kingdom

Kaynaklar

  1. Biology Online. Kingdom. (12 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 12 Kasım 2020. Alındığı Yer: Biology Online | Arşiv Bağlantısı
Australopithecus

Güney ve Doğu Afrika'da bulunan Plio-Pleistosen hominitlerin soyu tükenmiş cinsi. İnsansı maymunlar ve insanlar arasındaki evrimsel bağlantı olarak da bilinir.

İngilizce: Australopithecus

Kaynaklar

  1. M. T. Dorak. Common Terms In Evolutionary Biology And Genetic. (14 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 14 Kasım 2020. Alındığı Yer: Dorak.info | Arşiv Bağlantısı
Atomik Kütle Birimi

Atomik boyutlardaki temel kütle ölçü birimi. Kimyager John Dalton'a ithafen Dalton (Da) olarak da adlandırılır. 1 Atomik Kütle Birimi (AMU), Karbon-12 atomunun kütlesinin 1/12'sine eşittir.

İngilizce: Atomic Mass Unit

Kaynaklar

  1. Britannica. Atomic Mass Unit. (6 Kasım 2023). Alındığı Tarih: 17 Aralık 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Arkezoa

Cavallier-Smith'in önerdiği, çekirdeği ve çubuk şeklindeki kromozomu olan en eski tek hücreli ökaryotları barındıran ama mitokondri ya da plastid içermedeği için prokaryotlar ve ökaryotlar arasındaki bir geçiş basamağı olduğu düşünülen alem. Ayrıca, çekirdeğin evrimini kanıtlamak için organellerden önce için kanıt olarak da kullanıldılar. Bağırsak paraziti Giardia lamblia (protist) buna bir örnek.

İngilizce: Archezoa
Ağaçsıl

"Ağaçta yaşam" anlamına gelmektedir. Örneğin, maymunlar ağaçsıl yaşam göstermektedir. Kelime olarak, "ağaçla ilgili olan" ve "ağaç türünden olan" anlamları bulunmaktadır.

İngilizce: Arboreal

Kaynaklar

  1. Dorak.info. Common Terms In Evolutionary Biology And Genetics. (29 Eylül 2020). Alındığı Tarih: 29 Eylül 2020. Alındığı Yer: Dorak.info | Arşiv Bağlantısı
Apoptoz

Hücrelerin genetik olarak embroyonik morfogenez ve gelişim, metamorfoz ve imün sisteminin B ve T hücrelerinin gelişimi sırasında, belli zamanlarda programlı bir şekilde ölümü. Apoptozdaki bozukluklar, kanserle ilişkilendirilebilir. Anti-apoptoz proteinleri Bcl-2 ve HSP ailelerini kapsar. Apoptoz genellikle tümör nekroz faktör reseptör (TNFR) ailesine ait ölüm reseptörlerinin (DR) aktivasyonu ile tetiklenir.

İngilizce: Apoptosis

Kaynaklar

  1. M. T. Dorak. Common Terms In Evolutionary Biology And Genetics. (14 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 14 Kasım 2020. Alındığı Yer: Dorak.info | Arşiv Bağlantısı
Antianlamlı DNA/RNA

Bir genin kodlayan/anlamlı sarmalını tamamlayan tek sarmallı nükleik asit. Aynı zamanda aynı genden üretilen mRNA'ya da tamamlayıcıdır.

İngilizce: Antisense DNA/RNA

Kaynaklar

  1. M. T. Dorak. Common Terms In Evolutionary Biology And Genetics. (14 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 14 Kasım 2020. Alındığı Yer: Dorak.info | Arşiv Bağlantısı
Antropoloji

İnsanlığın evrimsel kökenlerini, bir tür olarak diğer türlerden farklılığını, zaman içinde sosyal varoluş biçimlerimizdeki büyük çeşitliliği anlamak amacıyla insanlığın sistematik olarak incelenmesi. Fiziksel (biyoloji ve evrim), kültürel (etnoloji), sosyal, dilsel ve psikolojik antropoloji dallarından oluşur.

İngilizce: Anthropology

Kaynaklar

  1. M. T. Dorak. Common Terms In Evolutionary Biology And Genetic. (14 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 14 Kasım 2020. Alındığı Yer: Dorak.info | Arşiv Bağlantısı
  2. University of California. What Is Anthropology? — Anthropology. Alındığı Tarih: 1 Ocak 2024. Alındığı Yer: University of California | Arşiv Bağlantısı
Antagonistik pleiotropi

Bir genin hayatın erken dönemlerinde yararlı etkileri olurken ilerleyen zamanlarda zararlı etkilerinin ortaya çıkması. Gen etkisini göstermeye başladığı zamanda taşıyıcı çoktan diğer bireylerden daha fazla birey dünyaya getirmişse bu genlerin üreme çağından sonra uyum gücüne herhangi bir etkisi olmaz ve seçilimle korunur.

İngilizce: Antagonistic pleiotropy

Kaynaklar

  1. M. T. Dorak. Common Terms In Evolutionary Biology And Genetic. (14 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 14 Kasım 2020. Alındığı Yer: Dorak.info | Arşiv Bağlantısı
Anizogami

Bir cinsiyetin diğerinden daha büyük eşey hücresi (yumurta veya sperm) ürettiği eşeyli üreme şeklidir. Heterogami olarak da bilinir.

İngilizce: Anisogamy

Kaynaklar

  1. M. T. Dorak. Common Terms In Evolutionary Biology And Genetics. (14 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 14 Kasım 2020. Alındığı Yer: Dorak.info | Arşiv Bağlantısı
Anjiyosperm

Üreme organları çiçeklerinde bulunan ve en yakın tarihte evrimleşmiş bitki grubudur. Detaylı bilgiyi buradan alabilirsiniz.

İngilizce: Angiosperm

Kaynaklar

  1. M. T. Dorak. Common Terms In Evolutionary Biology And Genetic. (14 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 14 Kasım 2020. Alındığı Yer: Dorak.info | Arşiv Bağlantısı
Altrüizm

Biyolojide; doğrudan kendisine faydası olmasa bile diğer bireyin esenliğini arttıran, kendi esenliğini azaltan davranışlar sergilemektir. Özgecilik de denir.

İngilizce: Altruism

Kaynaklar

  1. M. T. Dorak. Common Terms In Evolutionary Biology And Genetics. (14 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 14 Kasım 2020. Alındığı Yer: Dorak.info | Arşiv Bağlantısı
Alternatif Eşleşme

Aynı öncül RNA ile farklı mRNA'ların oluşturulması. Bu durum, farklı aminoasit kompozisyonlara ait proteinlerin oluşturulmasına sebep olabilir ya da sadece 3' UTR uzunluğunu değiştirebilir. Alternatif (diferansiyel) eşleşme için bir sebep, RNA düzenlemesi sırasında, kesim alanlarındaki değişime sebep olan bir modifikasyonun oluşmasıdır. 

İngilizce: Alternative Splicing

Kaynaklar

  1. M. T. Dorak. Common Terms In Evolutionary Biology And Genetics. (14 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 14 Kasım 2020. Alındığı Yer: Dorak.info | Arşiv Bağlantısı
Protein
Alotanıma

Bir allojenik bireyin antijen sunan hücreler üzerindeki MHC moleküllerinin T hücreleri tarafından tanınması. In vivo ortamda allograf reddine ve karışık lenfosit reaksiyonuna (mixed lymphocyte reaction, MLR) neden olur.

 

 

İngilizce: Allorecognition

Kaynaklar

  1. M. T. Dorak. Common Terms In Evolutionary Biology And Genetics. (13 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 13 Kasım 2020. Alındığı Yer: Dorak.info | Arşiv Bağlantısı
Alometri Denklemi

Genel formu y = bxa olan denklem. Burada; y ve x karşılaştırılan iki değer, a ve b ise sabittir. Büyüme, izometrik yani doğrusal ise allometrik üstel "a" nın değeri 1'dir. a> 1 olduğunda allometri pozitif, a <1 olduğunda negatif olarak söylenir.

İngilizce: Allometry Equation

Kaynaklar

  1. M. T. Dorak. Common Terms In Evolutionary Biology And Genetics. (13 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 13 Kasım 2020. Alındığı Yer: Dorak.info | Arşiv Bağlantısı
Ale Etkisi

Bireylerin kendi türünden bireylerin varlığından sağladıkları kazancı ifade eden terimdir.

 

İngilizce: Allee effect

Kaynaklar

  1. M. T. Dorak. Common Terms In Evolutionary Biology And Genetics. (12 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 12 Kasım 2020. Alındığı Yer: Dorak.info | Arşiv Bağlantısı
Arkea

Prokaryot grubunun atalarından fazla ayrılmamış bir alemi. Diğer tüm prokaryotlar Öbakteriya'da gruplandırılır. Günümüzdeki Arkebakteri türleri ekstrem koşullarda yaşarlar. Üç ana grubu: halobakteri, sülfobakteri ve metanojenlerdir.

İngilizce: Archaea

Kaynaklar

  1. M. T. Dorak. Common Terms In Evolutionary Biology And Genetics. (14 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 14 Kasım 2020. Alındığı Yer: Dorak.info | Arşiv Bağlantısı
Anastomoz

Dallı bir yapıda iki veya daha fazla uzantının gerçekleştirdiği birleşme. Kan damarlarının birleşmesi buna örnektir.

İngilizce: Anastomosis

Kaynaklar

  1. C. P. Hickman, et al. (2020). Zooloji Entegre Prensipler. Yayınevi: Palme Yayınevi. sf: 2.
Aposematizm

Uyarıcı renklenme olayıdır. Zehirli veya av olan türlerin parlak renklerinin ya da çarpıcı desenlerinin avcılar için uyarıcı olarak iş görmesi olarak da bilinir. Çarpıcı renkleri olan zehirli kurbağalar buna bir örnektir. Bu türlere aposematik türler de denir. 

İngilizce: Aposematism

Kaynaklar

  1. D. Sadava, et al. (2020). Yaşam: Biyoloji Bilimi. Yayınevi: Palme Kitabevi.
Asılsız Üstünlük

Kişinin kendi özelliklerini ve becerilerini diğerlerinden üstün görmesi olarak bilinen bir tür bilişsel taraflılık. Özellikle zeka veya bir testi yapabilme yeteneği gibi istenilen kişisel özelliklere sahip olmak söz konusu olduğunda etkisi görülür. Sosyal psikoloji tarafından incelenen pozitif illüzyonlardan birisidir.

İngilizce: İllusory superiority

Kaynaklar

  1. J. Whittlestone. Do You Think You’re Better Than Average?. (14 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 14 Kasım 2020. Alındığı Yer: 80000 Hours | Arşiv Bağlantısı
Albinizm

Deri, saç ve gözlerdeki pigment eksikliğinden kaynaklanan ve kalıtsal bir hastalık. Bu özelliklere sahip kişilere albino denir. Albinizm geni resesif olduğu için fenotip sadece homozigot çekinik durumlarda gözlenir. Albinoların güneşe duyarlı deri ve gözleri vardır. Bu kişilerde göz ve deri kanseri oluşumu daha muhtemeldir.

İngilizce: Albinism
Atarca

Bir atom çekirdeğindeki gibi sıkıca bir araya gelmiş, neredeyse tamamen nötronlardan meydana gelen ve ritmik fasılalarla uzaya radyo dalgaları gönderen, kütlesi içine çökmüş nötron yıldızları. LGM-1, ilk keşfedilen atarcadır.

İngilizce: Pulsar

Kaynaklar

  1. J. Boslough. (2020). Stephen Hawking'in Evreni. ISBN: 9786054452903. Yayınevi: Sarmal Yayınevi.
  2. Imagine the Universe. Science. (14 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 14 Kasım 2020. Alındığı Yer: Imagine the Universe | Arşiv Bağlantısı
Anöplodi

Organizmanın kromozom sayısındaki anormalliktir. Hücrelerin bir ve ya birden fazla kromozom kazanması ya da kaybetmesi ile ortaya çıkar. Anöploidinin insanlardaki örneği 46'dan fazla veya az kromozom olmasıdır.

İngilizce: Aneuploidy

Kaynaklar

  1. W. S. Klug, et al. (2005). Concepts Of Genetics. ISBN: 9780131918337. Yayınevi: Benjamin-Cummings Publishing Company.
Aktif bölge

Bir enzimin kendisine ait substratına spesifik olarak bağlanmasını sağlayan bölgedir.

İngilizce: Active site

Kaynaklar

  1. Merriam-Webster. Active Site. (26 Temmuz 2020). Alındığı Tarih: 26 Temmuz 2020. Alındığı Yer: Merriam-Webster | Arşiv Bağlantısı
Akuaporin

Hücre zarında bulunan, suyun hücre içi ve dışı geçişini hızlandıran taşıyıcı proteinlerdir.

İngilizce: Aquaporin

Kaynaklar

  1. T. D. Brock, et al. (2005). Brock Biology Of Microorganisms. ISBN: 9780132192262. Yayınevi: Benjamin-Cummings Publishing Company.
Protein
Astım

Bronşiyollerin solunumu çok zorlaştıran kasılmaları (spastik kontraksiyonu) ile karakterize edilen bir hastalıktır. Popülasyonda yaklaşık %3'ünde, yaşamların herhangi bir döneminde ortaya çıkar. Genel nedeni, bronşiollerin havadaki yabancı maddelere aşırı duyarlılığıdır. 

İngilizce: Asthma

Kaynaklar

  1. A. C. Guyton, et al. (2006). Textbook Of Medical Physiology. ISBN: 9788481749267. Yayınevi: Elsevier España.
Atavizm

Bir canlının yaşayan türdeşlerinden farklı olarak çok eski bir atasal özelliği göstermesi. Tüm canlılarda ve insanda atavizme uyan çok sayıda örnek bulunmaktadır. İnsanda görülen meme başları ya da kuyruklu doğum bunlardan bazılarıdır.

İngilizce: Atavism

Kaynaklar

  1. Evrim Sürüyor: 3. Evrim Bilim ve Eğitim Sempozyumu Evrim, Tıp ve Radyoloji. (2020). Evrim Sürüyor: 3. Evrim Bilim Ve Eğitim Sempozyumu Evrim, Tıp Ve Radyoloji.
Anatomi

Canlıların vücut yapılarını ve düzenlerini tanımlayan ve inceleyen bilim dalıdır.

İki kısımda incelenebilir:

  1. Hayvanlarla ilgilenen kısım hayvan anatomisi (zootomi).
  2. Bitkilerle ilgilenen kısım (fitonomi).

Ayrıca anatominin alt bölümleri şunlardır:

  1. Topografik Anatomi
  2. Sistematik Anatomi
  3. Karşılaştırmalı Anatomi
  4. Klinik Anatomi
  5. Nöroanatomi
  6. Gelişimsel Anatomi
  7. Mikroskobik Anatomi
  8. Patolojik Anatomi
  9. Radyolojil Anatomi
İngilizce: Anatomy

Kaynaklar

  1. E. Lolis, et al. (2011). Study Of The Ascending Lumbar And Iliolumbar Veins: Surgical Anatomy, Clinical Implications And Review Of The Literature. Annals of Anatomy - Anatomischer Anzeiger, sf: 516-529. doi: 10.1016/j.aanat.2011.09.004. | Arşiv Bağlantısı
Akut pankreatit

Sırta ve sol skapular bölgeye yayılan epigastrik ağrı, ateş, bulantı ve kusma semptomları ile kendini gösteren "akut karın" tablosudur. Etyolojisinde en sık alkol kullanımı ve safra taşlarına bağlı pankreas hücrelerinin hasar görmesi yer almaktadır.

İngilizce: Acute pancreatitis
Atomculuk

Atomizm ya da Bölünmezcilik olarak da bilinir. Evrenin bölünmez parçaların (atom) kümelenmesinden meydana geldiğini ileri süren öğretidir. Antik Çağ düşünürleri Empedokles, Anaksagoras ve "Abdera düşünürleri" adıyla anılan Leukippos ilke Demokritos atomculuğun kurucularıdır. Materyalist atomizmi kurak Leukippos ve Demokritos'tur. Yeni Çağ'da Descartes, Gassendi, Helvetius ve Baron d'Holbach aynı yolda yürümüşlerdir. Özellikle Lucretius'un aracılığıyla Gassendi ve Bacon'a geçen atomculuk anlayışı doğa bilimlerinin doğuşunu sağlamıştır.

İngilizce: atomculuk

Kaynaklar

  1. Kolektif, et al. (2009). Dünü Ve Bugünüyle Evrim Teorisi. ISBN: 9786054156. Yayınevi: Evrensel Basım Yayın.
Atomizm

Evrenin bölünmez parçaların (atom) kümelenmesinden meydana geldiğini ileri süren öğreti. atomculuk ya da bölünmezcilik olarak da bilinir. Kurucuları; Antik Çağ düşünürleri Empedokles, Anaksagoras ve "Abdera düşünürleri" adıyla anılan Leukippos ile Demokritos'tur. Yeni Çağ'da Descartes, Gassendi, Helvetius ve Baron d'Holbach aynı yolda yürümüşlerdir. Özellikle Lucretius'un aracılığıyla Gassendi ve Bacon'a geçen atomculuk anlayışı, doğa bilimlerinin doğuşunu sağlamıştır.

İngilizce: Atomizm

Kaynaklar

  1. Kolektif, et al. (2009). Dünü Ve Bugünüyle Evrim Teorisi. ISBN: 9786054156. Yayınevi: Evrensel Basım Yayın.
Ateizm

Tanrı veya ruhsal varlıklar gibi metafizik inançları reddetmektir. Tanrıtanımazlık olarak da bilinir.

İngilizce: Atheism

Kaynaklar

  1. K. E. Nielsen. Atheism. (5 Aralık 2023). Alındığı Tarih: 18 Aralık 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Agnostisizm

Nesnelerin kendilerinin hiçbir zaman bilinemeyeceğini ileri süren anlayış biçimidir. "Bilinmezcilik" olarak da isimlendirilmektedir. Bilinemezcilik terimi asıl anlamında, İngiliz düşünürü David Hume ile Alman düşünürü Immanuel Kant'ın öğretilerini adlandırır. Olguculuktan (pozitivizm) faydacılığa (pragmatizm) ve varoluşçuluğa (ekzistansiyalizm) kadar çağımızda da geniş etki alanları bulunan pek çok öğretiler bilinemezci niteliktedir.

İngilizce: Agnosticism

Kaynaklar

  1. A. G. N. Flew. Agnosticism. Alındığı Tarih: 6 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Aglomerasyon

"Yığışım, yığılma ve çökelme" anlamına gelen bir kelimedir. Bir sıvı içerisindeki parçacıkların dibe çökmesini anlatmakta kullanılabilir.

İngilizce: Agglomeration
a limine

Kestirmeden, tez elden, peşin hükümle; meselenin özüne, işin aslına bakmaksızın anlamına gelen Latince deyim. "Eşikten doğru" anlamına gelir.

İngilizce: a limine

Kaynaklar

  1. Kolektif. (2009). Dünü Ve Bugünüyle Evrim Teorisi. ISBN: 9789756106530. Yayınevi: Evrensel Basım Yayın.
AIDS

Etkeni HIV olan bir enfeksiyon hastalığıdır. Çoğunlukla vücuttaki CD4+ T lenfosit sayısı µL başına 200 ün altına düşen bireyler AIDS olarak kabul edilir. HIV "+" statüsündeki her birey AIDS değildir.

İngilizce: AIDS

Kaynaklar

  1. R. Siliciano, et al. Aids. (31 Mart 2023). Alındığı Tarih: 6 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Antidot

Bir zehir veya ilacın zararlı etkisini engelleyen veya ortadan kaldıran madde. Panzehir olarak da bilinir. Örneğin metanol zehirlenmesine karşı kullanılan etanol, bir antidot görevi görmektedir.

İngilizce: Antidote

Kaynaklar

  1. Kollektif. (2009). Veteriner Hekimliği Terimleri Sözlüğü. ISBN: 9789751621245.
Alkaloid

Azot ve heterosiklik halka içeren, çoğunlukla fizyolojik olarak aktif ve alkali olan ikincil metabolitlerdir. Bağımlılık yapabilme özellikleri bulunmaktadır.

Genellikle bitkiler tarafından üretilseler de günümüzde mantarların ve hayvanların da alkoloid ürettiği bilinmektedir. İlk keşfedilen alkoloid olan morfin, 1804 yılında Friedrich Sertürner tarafından izole edilmiştir. Güçlü bir ağrı kesici olarak günümüzde kullanılmaktadır.

İngilizce: Alkaloid

Kaynaklar

  1. M. Hesse. (2002). Alkaloids. ISBN: 9783906390246. Yayınevi: John Wiley & Sons.
an-

Olumsuzluk anlamı katan bir ön ektir. Örneğin "Analjezik", "acısızlaştırıcı" anlamına gelir ve ağrı kesici ilaçlar için kullanılır.

İngilizce: an-

Kaynaklar

  1. UW Faculty. Prefixes To Commonly Used Terms In Neuroscience. (14 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 14 Kasım 2020. Alındığı Yer: University of Washington | Arşiv Bağlantısı
aff-

"-e doğru" veya "yanında" anlamında bir önektir. Örneğin, "affix" kelimesi "bir yere sabitlemek" anlamına gelmektedir.

İngilizce: aff-

Kaynaklar

  1. E. H. Chudler. Prefixes To Commonly Used Terms In Neuroscience. (29 Kasım 2018). Alındığı Tarih: 29 Kasım 2018. Alındığı Yer: University of Washington | Arşiv Bağlantısı
Aseksüel

Biyolojide eşeysiz olma hali. Cinsel yönelim olarak ise cinsel ilgiye sahip olmayan kişilere verilen ad. 

İngilizce: Asexual

Kaynaklar

  1. American Psychological Association. Sexual Orientation And Gender Identity. (14 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 14 Kasım 2020. Alındığı Yer: American Psychological Association | Arşiv Bağlantısı
Atriyum

1. Kalbin üst kısmında bulunan, toplardamarlardan gelen kanı ventriküllere (karıncıklara) aktaran odacıklar.

2. Roma dönemi evlerinde merkezi oda.

İngilizce: Atrium

Kaynaklar

  1. Merriam-Webster. Atrium. (26 Temmuz 2020). Alındığı Tarih: 26 Temmuz 2020. Alındığı Yer: Merriam-Webster | Arşiv Bağlantısı
Apandisit

Apandiks organının iltihaplanması durumudur.

İngilizce: Appendicitis
Atriyoventriküler Düğüm

Kalp hızı ve ritmini kontrol eden sisteminin en önemli bölümlerinden biridir. AV düğüm olarak da anılır. Elektrik uyarıları üretir ve onları kalp boyunca iletir ve kalbi kalp uyarımını ve pompalanmasını uyarır. Elektriksel uyarılar, sinoatriyal düğümden başlar ve kalbin sağ üst odasının altında bulunan bir hücre kümesi olan AV düğümüne ulaşana kadar aşağı doğru hareket eder. Elektrik sinyalinin ventirküllere girmesini yavaşlatan sistemdir. Bu gecikme kulakçıklara karıncıklardan önce kasılabilmesi için zaman kazandırır.

İngilizce: Atrioventricular Node
Ayırt edici davranış
  1. Algılamada, iki uyarıcı arasındaki farkı algılayabilme yetisidir.
  2. Koşullamada, iki uyarıcıya farklı farklı tepkilerde bulunabilmektir.
  3. Sosyal psikolojide; önyargılı davranarak, ırk ya da din ayırımında olduğu gibi, aynı sosyal durumda bireylere farklı davranmaktır.
İngilizce: ayirt-edici-davranis

Kaynaklar

  1. D. Cüceloglu. (2019). Insan Ve Davranisi. ISBN: 9789751418692.
Asetilkolin

Bazı nöronların sinapslarında bulunan bir tür sinirsel aktarıcıdır. Kısaca "ACh" olarak bilinir.

İngilizce: Acetylcholine

Kaynaklar

  1. D. Cüceloglu. (2019). Insan Ve Davranisi. ISBN: 9789751418692.
Artkafa lobu

Beyin kabuğunun görme işlevinde kullanılan bölümüdür.

İngilizce: Occipital lobe

Kaynaklar

  1. D. Cüceloglu. (2019). Insan Ve Davranisi. ISBN: 9789751418692.
Armonik

Temel ses dalgasıyla beraber ortaya çıkan ses dalgalarıdır. Armonilerin frekansı temel ses dalgasının katsayılarından oluşur.

İngilizce: Harmonic

Kaynaklar

  1. D. Cüceloglu. (2019). İnsan Ve Davranışı. ISBN: 9789751418692.
Arka beyin

Beynin en alt kısmıdır; beyin sapı, medulla ve serebellumdan (beyincik) oluşur.

İngilizce: arka-beyin

Kaynaklar

  1. D. Cüceloglu. (2019). Insan Ve Davranisi. ISBN: 9789751418692.
Araçsal koşullanma

Yapıldığı zaman bir ödüle götüren davranımın gittikçe kuvvetleneceğini ve bu ödülle bir ilişki kurulacağını düşünen koşullanma tekniğidir. Operant koşullanma (İng: "Operant conditioning") adı da verilir.

İngilizce: Instrumental conditioning

Kaynaklar

  1. D. Cüceloglu. (2019). Insan Ve Davranisi. ISBN: 9789751418692.
Ara nöron

Gelen ve giden duyusal bilgileri koordine eden nöron tipidir.

İngilizce: Interneuron

Kaynaklar

  1. D. Cüceloglu. (2019). İnsan Ve Davranışı. ISBN: 9789751418692.
Antisosyal kişilik

Toplumun kural ve kanunlarına uyamayan, kendini kontrol edemeyen, çekinme ve kontrol özellikleri olmayan davranışlara sahip kişilik türüdür. "Psikopatik kişilik" veya "psikopat" olarak da bilinir.

İngilizce: Antisocial personality

Kaynaklar

  1. D. Cüceloglu. (2019). Insan Ve Davranisi. ISBN: 9789751418692.
Ara-bul-geriye getir

Bellekte depolanmış olan bir bilgiye ulaşıp onu hatırlama işlemidir.

İngilizce: ara-bul-geriye-getir

Kaynaklar

  1. D. Cüceloglu. (2019). Insan Ve Davranisi. ISBN: 9789751418692.
Anormal Psikoloji

Toplum tarafından genel kabul görmüş normlardan büyük ölçüde farklılaşan, kabul edilemeyecek türden davranışları tanımlayan, araştıran ve anlamaya çalışan psikoloji dalıdır.

İngilizce: Abnormal Psychology

Kaynaklar

  1. D. Cüceloglu. (2019). Insan Ve Davranisi. ISBN: 9789751418692.
Androjeni

Erkeksi ve kadınsı görülen özelliklerinin karışımına verilen isimdir. Biyolojik cinsiyet, toplumsal cinsiyet veya cinsel kimlik ile ilgili olabilir.

İngilizce: Androgyny

Kaynaklar

  1. D. Cüceloglu. (2019). Insan Ve Davranisi. ISBN: 9789751418692.
Amfetamin

Merkezi sinir sistemini aşırı uyaran bir grup ilaçtır. Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), narkolepsi ve obezite tedavisinde kullanılır.

İngilizce: Amphipathic

Kaynaklar

  1. D. Cüceloglu. (2019). Insan Ve Davranisi. ISBN: 9789751418692.
Amnezi

Beyinde meydana gelen hasarın bir sonucu olarak ortaya çıkan hafıza kaybı. Kazalardan sonra ortaya çıkabildiği gibi bastırma türünde bir savunma mekanizması ile de ortaya çıkabilir.

İngilizce: Amnesia

Kaynaklar

  1. D. Cüceloglu. (2019). Insan Ve Davranisi. ISBN: 9789751418692.
  2. Britannica. Amnesia. (23 Kasım 2023). Alındığı Tarih: 2 Ocak 2024. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Alıcı

Belirli türden enerjiye tepkide bulunan uzmanlaşmış duyu sinir hücresidir.

İngilizce: alici

Kaynaklar

  1. D. Cüceloglu. (2019). Insan Ve Davranisi. ISBN: 9789751418692.
Algı değişmezliği

Sürekli değişen, yetersiz, eksik, tutarsız duyusal verilere rağmen, tutarlı ve sürekli bir dünya algılama durumudur.

İngilizce: algi-degismezligi

Kaynaklar

  1. D. Cüceloglu. (2019). Insan Ve Davranisi. ISBN: 9789751418692.
Algısal beklenti

Algılama sürecini etkileyen önceden yapılaşmış zihinsel kurgudur.

İngilizce: algisal-beklenti

Kaynaklar

  1. D. Cüceloglu. (2019). Insan Ve Davranisi. ISBN: 9789751418692.
Algı

Gelen duyusal verileri organize etme, tanımlama, yorumlama ve anlamlaştırma süreci sonucunda ortaya çıkan anlamlı üründür.

İngilizce: Perception

Kaynaklar

  1. D. Cüceloglu. (2019). Insan Ve Davranisi. ISBN: 9789751418692.
Algılama kalıbı

Bir grubun bütün üyelerinin aynı güdüleri ve karakteristikleri taşıyacağını kabul eden varsayımdır.

İngilizce: algilama-kalibi

Kaynaklar

  1. D. Cüceloglu. (2019). Insan Ve Davranisi. ISBN: 9789751418692.
Algılama

Gelen duyusal verileri organize ederek anlamlaştırma sürecidir. Bu süreç sonucunda oluşan anlamlı ürüne algı denir.

İngilizce: Perceive

Kaynaklar

  1. D. Cüceloglu. (2019). İnsan Ve Davranışı. ISBN: 9789751418692.
Algı yanılması

Algılanan ilişkilerle gerçekte olan ilişkilerin birbirine uymaması durumu. Kısa algılanan bir çizgi, gerçekte algılama alanında bulunan diğer çizgilerle aynı uzunlukta olabilir.

İngilizce: Perception bias

Kaynaklar

  1. D. Cüceloglu. (2019). Insan Ve Davranisi. ISBN: 9789751418692.
Akson

Sinir hücrelerinin gövdelerinden çıkan ve sinir akımlarını diğer uçtaki hücrelere götüren sinir uzantılarıdır.

İngilizce: Axon

Kaynaklar

  1. D. Cüceloglu. (2019). İnsan Ve Davranışı. ISBN: 9789751418692.
Alfa ritmi

Beyin dinlenme halindeyken kendini gösteren, saniyede 7-10 devreli beyin dalgası ritmidir.

İngilizce: Alpha rhythm

Kaynaklar

  1. D. Cüceloğlu. (2019). İnsan Ve Davranışı Psikolojinin Temel Kavramları. ISBN: 9751418692. Yayınevi: Remzi Kitabevi.
Afazi

Konuşma ve anlama yeteneğinin kaybolmasına neden olan, dille ilgili bir hastalıktır.

İngilizce: Aphasia

Kaynaklar

  1. R. Joynt. Aphasia. Alındığı Tarih: 4 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Adrenal bezler

Böbreklerin üzerinde yer alan, üçgen biçimine benzer bir çift endokrin bezidir. Anatomik açıdan böbreklerin üzerinde yer aldıkları için ismini buradan almaktadır.

İngilizce: Adrenal gland

Kaynaklar

  1. R. D. Utiger. Adrenal Gland. Alındığı Tarih: 3 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Adrenalin

Adrenal bezlerin ürettiği hormona verilen isimdir. Korku ve kaçış anlarında kana bol miktarda karışır. "Epinefrin" olarak da isimlendirilmektedir.

İngilizce: Adrenaline

Kaynaklar

  1. D. Cüceloğlu. (2019). İnsan Ve Davranışı Psikolojinin Temel Kavramları. ISBN: 9751418692. Yayınevi: Remzi Kitabevi.
Adalet psikolojisi

Yasaların yapım ve uygulanmasının suç davranışıyla ilgisini araştıran psikoloji dalıdır.

İngilizce: Juristic psychology

Kaynaklar

  1. D. Cüceloğlu. (2019). İnsan Ve Davranışı Psikolojinin Temel Kavramları. ISBN: 9751418692. Yayınevi: Remzi Kitabevi.
Anne etkisi

Bireylerin sadece annelerinden kaynaklı, genetik olmayan etkilerden ötürü tür içerisinde çeşitliliğin oluşması durumudur.

Örneğin civcivler arasında annelerinin onları besleme miktarlarına bağlı olarak genetikle neredeyse hiçbir alakası olmayan bir fiziksel farklılık oluşacaktır. Bu farklılık sayesinde az beslenebilenlere kıyasla doğada daha kolay hayatta kalabilecek ve kendi yavrularını besleme şansları artacaktır. Bu durumda, beslenmeye bağlı irilik evrimsel bir anlama sahip olmasa da evrime dolaylı bir katkı sağlamaktadır.

İngilizce: Maternal effect

Kaynaklar

  1. J. C. Herron, et al. (2006). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780132275842. Yayınevi: Prentice Hall.
Akraba farkındalığı

Bir bireyin akrabalarını, türün diğer bireylerinden ayırt edebilme becerisidir.

İngilizce: Kin awareness

Kaynaklar

  1. J. Herron, et al. (2001). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780130172914. Yayınevi: Prentice Hall.
Akraba seçilimi

Tür içindeki bireylerin yalnızca kendi uyum başarılarına yönelik değil, aynı zamanda akrabalarının uyum başarısına yönelik olarak da deneyimledikleri seçilim tipidir. Akrabaların hayatta kalıp üreyebilmesi, bireylerin kendisi tarafından paylaşılan genlerin de başarısı olduğundan dolaylı uyum başarısı ile ilişkilidir.

İngilizce: Kin selection

Kaynaklar

  1. S. Freeman, et al. (2014). Evolutionary Analysis, Global Edition. ISBN: 9781292061276.
Analog

Biyolojide, görünüş olarak benzer ancak köken olarak farklı yapılar için kullanılan terim. Örneğin midye ve balıklarda solungaçlar köken olarak tamamen farklıdır ancak görünüş ve işlev bakımından benzerdir.

İngilizce: Analogy

Kaynaklar

  1. Kolektif, et al. (2009). Dünü Ve Bugünüyle Evrim Teorisi. ISBN: 9786054156. Yayınevi: Evrensel Basım Yayın.
Alveol

Havayı kılcal damarlara geçmeden önce temizleyen yapı. Hava, nefes alındığında burun, yutak, gırtlak, soluk borusu, akciğerler, bronşlar, bronşçuklar ve alveoller şeklinde bir yol izler.

İngilizce: Pulmonary alveolus
Alerji

Vücudun diğer insanların vücutlarına zarar vermeyen bir maddeye gösterdiği aşırı tepki.

İngilizce: Allergy

Kaynaklar

  1. A. W. Tang. (2020). A Practical Guide To Anaphylaxis. Am Fam Physician, sf: 1325–32. | Arşiv Bağlantısı
Aktin

Miyozinin yardımı ile kasın kasılma ya da gevşeme işlemini yerine getiren bir tür proteindir.

İngilizce: Actin

Kaynaklar

  1. W. D. Halliburton. (1887). On Muscle‐Plasma1. The Journal of Physiology, sf: 133-202. doi: 10.1113/jphysiol.1887.sp000252. | Arşiv Bağlantısı
Protein
Aktif taşıma

Az yoğun ortamdan, çok yoğun ortama geçen büyük moleküllerin enerji harcanarak taşınması olayıdır.

İngilizce: Active transport

Kaynaklar

  1. BBC. Why Do We Need To Maintain A Constant Internal Environment?. (12 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 12 Kasım 2020. Alındığı Yer: BBC | Arşiv Bağlantısı
Akrozom

Sperm hücresinin hücre zarının altında bulunan ve spermin ön (anterior) bölgesini kaplayan salgı keseciğidir.

İngilizce: Acrosome

Kaynaklar

  1. H. Breitbart. (2018). Encyclopedia Of Reproduction. ISBN: 9780128118993. Yayınevi: Elsevier.
Adventif

Botanikte, normal olmayan yer ya da yerlerden çıkan yapılardır. Kelime olarak "beklenmeyen" ve "planlanmayan" anlamına gelmektedir.

İngilizce: Adventitious

Kaynaklar

  1. M. C. Drew, et al. (2020). Ethylene-Promoted Adventitious Rooting And Development Of Cortical Air Spaces (Aerenchyma) In Roots May Be Adaptive Responses To Flooding In Zea Mays L. Planta, sf: 83-88. | Arşiv Bağlantısı
Adipoz doku

Yağı depolayan dokudur. İki tip adipoz doku bulunmaktadır: beyaz adipoz doku (uniloküler) ve kahverengi adipoz doku (multiloküler).

İngilizce: Adipose tissue

Kaynaklar

  1. E. E. Kershaw. (2018). Adipose Tissue As An Endocrine Organ. The Journal of Clinical Endocrinology & Metabolism, sf: 2548-2556. | Arşiv Bağlantısı
Adenozin trifosfat

İçinde adenin, riboz ve üç adet fosfat grubu barındıran organik bir maddedir.

İngilizce: Adenosine triphosphate
Arkaplan yok oluşu

"Normal" zamanlarda olan yok oluşlardır. "Kitlesel yok oluşlar" ile tezat gösterirler.

İngilizce: Background extinction

Kaynaklar

  1. J. C. Herron, et al. (2006). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780132275842. Yayınevi: Prentice Hall.
Antijenik bölge

Proteinlerin savunma sistemimiz tarafından algılanıp bir tepkiye neden olan bölgeleridir.

İngilizce: Antigenic site

Kaynaklar

  1. J. Herron. (2001). Evolutionary Analysis. ISBN: 978-0130172914. Yayınevi: Prentice Hall.
Atasal

Evrim Ağacı üzerinde, ortak atanın torun türlerle ortak olarak paylaştığı özellikler. Zıt anlamlısı edinilmiş ya da gelişmiştir.

İngilizce: Ancestral

Kaynaklar

  1. J. C. Herron, et al. (2006). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780132275842. Yayınevi: Prentice Hall.
Anagenez

Evrimsel süreçte türlerin modifikasyonlar sonucu değişmesi ancak türleşmenin (atasından farklı yeni türlerin) oluşmaması durumudur.

İngilizce: Anagenesis

Kaynaklar

  1. J. Herron, et al. (2001). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780130172914. Yayınevi: Prentice Hall.
Alozim

Aynı lokusta bulunan farklı alellerden salgılanan farklı özellikteki enzimlerdir.

İngilizce: Alloenzyme

Kaynaklar

  1. J. C. Herron, et al. (2006). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780132275842. Yayınevi: Prentice Hall.
Alopatri

Farklı coğrafi alanlarda yaşamak veya farklı bölgelerde yaşayan popülasyonlar anlamlarına gelen bir terim.

İngilizce: Allopatry

Kaynaklar

  1. J. Herron, et al. (2001). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780130172914. Yayınevi: Prentice Hall.
Alopatrik model

Bir popülasyonun izole olduğunda seçilimin ve sürüklenmenin izolasyonun iki yanındaki popülasyonlara bağımsız olarak etki etmesi yoluyla türleşmenin gerçekleştiğini ileri süren hipotezdir. Günümüzde bilimsel gerçek olarak görülmektedir.

İngilizce: Allopatric model

Kaynaklar

  1. J. C. Herron, et al. (2006). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780132275842. Yayınevi: Prentice Hall.
Alofenik

Hücrelerinde birden fazla genotip bulunan organizmalardır. İki farklı türün çiftleşmesiyle oluşan döl, hibrit veya kimerik olarak da bilinir. En bilinen örnek at ile eşeğin çiftleşmesi ile oluşan katırdır.

İngilizce: Allophenic

Kaynaklar

  1. W. Keeton. (2020). Biological Science. ISBN: 0-393-95021-2.
  2. J. L. Platt. (2007). Allophenic Mice: A Pillar Awaiting Its Superstructure. The Journal of Immunology, sf: 4005-4006. doi: 10.4049/jimmunol.178.7.4005. | Arşiv Bağlantısı
Açık tohumlu

Yaşamının haploit ve diploit evresi eşit olan ve meyve yaprağındaki tohum taslağının etrafı çevrili olmayan odunsu bitkiler. Polen tohum taslağının yüzeyinde filizlenir.

İngilizce: Gymnosperm
Ayrıklık (Trans-Düzenleme)

Ebeveynlerinden mutant ve doğal aleller aktarılmış olan, iki özellik açısından da heterozigot genler. Genlerin karşılıklı iki DNA zincirinde çapraz olarak iki baskın ya da iki çekinik özellik bulunması durumu. Bireyde birbirine bağlı olarak iki baskın gen ve iki çekinik gen varken mayoz bölünme sırasında birbirine bağlı bir çekinik bir baskın gamet oluşması ve çocuğa aktarılması durumunda trans-düzenlemeye rastlanabilir.

İngilizce: ayriklik-trans-duzenleme

Kaynaklar

  1. Genetic Linkage. Linked Genes On The Same Chromosome Exhibit Distorted Mendelian Ratios. (14 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 14 Kasım 2020. Alındığı Yer: Genetic Linkage | Arşiv Bağlantısı
Artık bileşik

Daha büyük bir molekülün parçası oldukları zaman, aminoasitlere ya da nükleotitlere verilen isim.

İngilizce: Residue
Ayrışım

Hücre bölünmesinin anafaz evresinde kromozom çiftlerinden her birinin zıt kutuplara çekilmesi.

İngilizce: Separation

Kaynaklar

  1. Nature Education. Anaphase. (26 Temmuz 2020). Alındığı Tarih: 26 Temmuz 2020. Alındığı Yer: SciTable by Nature Education | Arşiv Bağlantısı
Amfipatik

Birbirine zıt, hidrofobik ve hidrofilik molekülün birlikte bulunmasıdır. Yağların bu yapıda olması, canlılığın su içerisinde başlaması için önem arz etmektedir.

İngilizce: Amphipathic

Kaynaklar

  1. T. Goda, et al. (2010). Cell-Penetrating Macromolecules: Direct Penetration Of Amphipathic Phospholipid Polymers Across Plasma Membrane Of Living Cells. Biomaterials, sf: 2380-2387. doi: 10.1016/j.biomaterials.2009.11.095. | Arşiv Bağlantısı
Ara tür fosili

Evrimsel süreçte hem ata türe, hem de torun türe ait özellikleri bünyesinde barındıran canlı türlerinin fosilleşmiş kalıntıları. 

Harflerle izah edilecek olursa: A -> B -> C şeklindeki bir evrimsel süreçte B türü, A ile C türleri arasındaki geçişe dair özellikleri taşıdığı için bu canlıya ait fosillere "ara tür fosili" denmektedir. Türleşmenin genellikle bu örnekteki gibi doğrusal olmadığı ve bir ağacın dalları gibi çatallı olduğu unutulmamalıdır.

Genelde 1 milyon bireyden yalnızca 1 tanesi fosilleşir. Fosil oluşumunun çok nadir olan bir olay olması ve günümüzde yeryüzünde var olan fosillerin çok küçük bir kısmının çıkarılabiliyor olması, geçmişte yaşamış türlerin keşfini güçleştirmektedir. Bu sebeple evrimsel süreç içerisinde bazı boşluklar ve bilinmeyenler olabilmektedir. Ancak elimizdeki milyonlarca örneğe bakarak bile, türler arasındaki evrimsel ilişkiyi kurmak son derece kolaydır. Öyle ki, birçok önemli tür grubuna yönelik sayısız "kayıp halka" açığa çıkarılmıştır. Örneğin insanın evriminde kademeli olarak değişen 30 civarında tür, kuşların evriminde kademeli olarak değişen 25 civarında tür, denizel memelilerin evriminde kademeli olarak değişen 15 civarında tür bilinmektedir.

İngilizce: Transitional fossil

Kaynaklar

  1. J. C. Herron, et al. (2006). Evolutionary Analysis. ISBN: 9780132275842. Yayınevi: Prentice Hall.
Atım alanlı jel elektroforezi

Büyük DNA moleküllerini birbirlerinden ayırmak için kullanılan bir elektroforez tekniğidir.

İngilizce: Pulsed-field gel electrophoresis
Akrabalık katsayısı

İki bireyin akrabalık bağını belirten ifade. ifadesi ile belirlenir. Denklemde akrabalık katsayısı, ortak genlerin yüzde cinsinden ifadesi, ise mayoz sayısı ya da nesil bağlantısını temsil eder. Farklı teorilerde, farklı ve daha kapsayıcı denklemlere rastlamak da mümkündür.

İngilizce: Coefficent of relatedness
Anlamsız mutasyon

Bir kodonun sentezlemesi gerekenden farklı bir aminoasiti sentezlemesine neden olan nokta mutasyonudur. Örneğin, Orak Hücre Anemisine sebep olan bir anlamsız mutasyonda 11.kromozomda GAG olması gereken baz dizilimi GTG olur vr 6. aminoasitte "glutamik asit" yerine "valin" sentezlenir.

İngilizce: Missense mutation

Kaynaklar

  1. Biology Online. Missense Mutation. (14 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 14 Kasım 2020. Alındığı Yer: Biology Online | Arşiv Bağlantısı
Aseptik

Mikropsuz. Zararlı bakteriler, virüsler veya diğer mikroorganizmaların neden olduğu kontaminasyondan uzak olma durumu.

İngilizce: Aseptic

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. M. Arda, et al. (2002). Balık Hastalıkları. Yayınevi: Medisan Yayınları.
Asefali

Doğuştan başsız olma durumu. Yunanca "baş" anlamına gelen képhalê (İng:"head") kelimesine olumsuzluk öneki olan "a-" getirilerek oluşturulmuştur.

İngilizce: Acephaly

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. M. Arda, et al. (2002). Balık Hastalıkları. Yayınevi: Medisan Yayınları.
Apse

Piyojenik mikroorganizmalar tarafından oluşturulan ve içinde irin biriken lokalize şişlik, çıban.

İngilizce: Abscess

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. M. Arda, et al. (2002). Balık Hastalıkları. Yayınevi: Medisan Yayınları.
Aplazi

Bir organ veya dokunun normal olarak gelişmemesi veya işlev görmemesi.

İngilizce: Aplasia

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. M. Arda, et al. (2002). Balık Hastalıkları. Yayınevi: Medisan Yayınları.
Antiserum

İmmunize edilen canlıların kanından elde edilen ve içinde antikor bulunan (korpusküler element içermeyen) sıvı kısım, serum.

İngilizce: Antiserum

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. M. Arda, et al. (2002). Balık Hastalıkları. Yayınevi: Medisan Yayınları.
Antiseptik

Mikroorganizmaların üremelerine engel olan veya ölümlerine yol açan kimyasal maddeler. Antiseptikler insanlarda genellikle toksik etkiye sahip değildirler.

İngilizce: Antiseptic

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. M. Arda, et al. (2002). Balık Hastalıkları. Yayınevi: Medisan Yayınları.
Antiparaziter

Parazitlerin üremelerine engel olan veya onları öldüren maddeler. Genellikle belirli bir sınıftaki sınırlı sayıda parazite karşı etkilidirler.

İngilizce: Antiparasitic

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. M. Arda, et al. (2002). Balık Hastalıkları. Yayınevi: Medisan Yayınları.
Antimikrobiyal

Mikroorganizmaların üremelerine engel olan veya onları öldüren maddeler. Özellikle patojenik (hastalık yapıcı) mikroorganizmaların etkinliğini durdurmayı amaçlarlar.

İngilizce: Antimicrobial

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. M. Arda, et al. (2002). Balık Hastalıkları. Yayınevi: Medisan Yayınları.
Antikor

Antijen adı verilen yabancı bir maddenin varlığına yanıt olarak bağışıklık sistemi tarafından üretilen ve bu etkenlerin patojenik (hastalık yapıcı) yeteneklerini önleyen koruyucu bir protein. Antikorlar antijenleri tanır ve vücuttan uzaklaştırmak için onlara tutunur.

İngilizce: Antibody

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. M. Arda, et al. (2002). Balık Hastalıkları. Yayınevi: Medisan Yayınları.
  2. Britannica. Antibody. (20 Aralık 2023). Alındığı Tarih: 1 Ocak 2024. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Protein
Antijen

Tek başına veya kompleks bir molekül oluşturduktan sonra bağışıklık tepkisini yaratma yeteneğine sahip olan ve bağışıklık sisteminin bir ürünü ile bağlanabilen vücuda yabancı bir madde.

İngilizce: Antigen

Kaynaklar

  1. Merriam Webster. Antigen. (5 Nisan 2020). Alındığı Tarih: 5 Nisan 2020. Alındığı Yer: Merriam Webster | Arşiv Bağlantısı
Antifungal

Mantarların üremesine engel olan veya onların öldürülmesini sağlayan kimyasallardır. Antimikotik de denir.

İngilizce: Antifungal

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. M. Arda, et al. (2002). Balık Hastalıkları. Yayınevi: Medisan Yayınları.
Antibiyotik

Mikrobik canlıların üremesini durduran veya onları öldüren kimyasal maddeler. Bakteri, mantar gibi organizmalar tarafından veya kimyasal yolla sentezlenirler. Virüsleri öldürmek için kullanılamazlar.

İngilizce: Antibiotics

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. M. Arda, et al. (2002). Balık Hastalıkları. Yayınevi: Medisan Yayınları.
Antibiyogram

Bir bakterinin duyarlı olduğu antibiyotiği belirlemek için yapılan test.

İngilizce: Antibiogram

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. M. Arda, et al. (2002). Balık Hastalıkları. Yayınevi: Medisan Yayınları.
Antibakteriyel

Bakterilerin üremesini durduran veya onları öldüren kimyasal maddeler.

İngilizce: Antibacterial

Kaynaklar

  1. Britannica Dictionary. Antibacterial Definition & Meaning. Alındığı Tarih: 1 Ocak 2024. Alındığı Yer: Britannica Dictionary | Arşiv Bağlantısı
Anteriyor

Anotomide bir bireyin ön kısmı. Ayrıca ön tarafta bulunma durumunu da ifade eder.

İngilizce: Anterior

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. M. Arda, et al. (2002). Balık Hastalıkları. Yayınevi: Medisan Yayınları.
Antelmintik

Bağırsak solucanlarının üremesini durduran veya onları öldüren ilaç.

İngilizce: Anthelmintic

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. M. Arda, et al. (2002). Balık Hastalıkları. Yayınevi: Medisan Yayınları.
Anoreksi

Anormal derecede düşük vücut ağırlığı, kilo alma korkusu ve vücut ağırlığının çarpık bir algısı ile karakterize edilmiş bir yeme bozukluğu hastalığıdır. Anoreksi hastası insanlar, kilolarını ve vücut şekillerini kontrol edebilmek için ekstrem yollara başvurular.

Anoreksik kişiler, kilo almayı engellemek veya kilo vermeye devam edebilmek için genellikle yedikleri yiyecek miktarını ciddi olarak kısıtlar. Yemek yedikten sonra kusma veya müshil ilaçlar, diyet yardımcıları, diüretik cinsi ilaçlar kullanırlar. Ayrıca aşırı egzersiz ile kilo vermeye çalışabilirler.

İngilizce: Anorexia

Kaynaklar

  1. M. Clinic. Anorexia Nervosa. (21 Mart 2020). Alındığı Tarih: 21 Mart 2020. Alındığı Yer: Mayo Clinic | Arşiv Bağlantısı
Anomali

Beklenen değer, kural veya özellikten sapma; doğuştan kusurlu oluşum veya normalin dışında olmak anlamlarına gelen bir terim.

İngilizce: Anomaly

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. M. Arda, et al. (2002). Balık Hastalıkları. Yayınevi: Medisan Yayınları.
Anoksi

Oksijen yetmezliği, vücut hücrelerinin normal fonksiyonlarını gerçekleştirecek oksijenden yoksun kalması anlamına gelen bir terim.

İngilizce: Anoxia

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. M. Arda, et al. (2002). Balık Hastalıkları. Yayınevi: Medisan Yayınları.
Anensefali

Bir canlının beyni olmadan ya da beyni gelişmeden doğması durumudur. Bir canlı, beyin sapı var olduğu sürece beynin geri kalanı olmaksızın varlığını bir süre sürdürebilir.

İngilizce: Anencephaly

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. M. Arda, et al. (2002). Balık Hastalıkları. Yayınevi: Medisan.
Anamnez

Tıpta; daha etkili teşhis ve daha etkili tedavi için hasta ve yakınlarından hastalığın geçmişi ile ilgili bilgi toplanmasıdır. Hastalık öyküsü olarak da bilinir.

İngilizce: Anamnesis

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. M. Arda. (2002). Balık Hastalıkları. Yayınevi: Medisan Yayınları.
Analjezik

Ağrı dindirmek ve acı yitimine yol açmak için kullanılan her türlü ilaca verilen isim. Yunanca "olmadan" anlamına gelen "an-" ve ağrı anlamına gelen "-algia" kelimelerinden oluşmuştur.

İngilizce: Analgesic

Kaynaklar

  1. D. Harper. Analgesia. (21 Mart 2020). Alındığı Tarih: 21 Mart 2020. Alındığı Yer: Online Etymology Dictionary | Arşiv Bağlantısı
Anaerob

Oksijenin yokluğunda yaşayabilen ve üreyebilen organizmalardır. Anaerob canlılar, oksijenli solunum yapan aerob canlılara göre daha az kazançlıdır. Bunun sebebi, aerobik solunumda daha fazla enerji açığa çıkmasıdır.

İngilizce: Anaerobic
Anabolizma

Canlı hücrelerde basit maddelerden karmaşık moleküller sentezlendiği, enerji gerektiren biyokimyasal reaksiyonlar serisidir.

İngilizce: Anabolism

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. M. Arda, et al. (2002). Balık Hastalıkları. Yayınevi: Medisan Ltd. yayınları.
Alkalifil

Yüksek pH değerlerinde yani pH 10 gibi aşırı bazik ortamlarda üreyebilen ve gelişebilen mikrop sınıfıdır.

İngilizce: Alkaliphile

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. M. Arda, et al. (2002). Balık Hastalıkları. Yayınevi: Medisan Ltd. Yayınları.
Alyuvar

İçindeki hemoglobin ile oksijeni bağlayarak taşınmasını sağlayan kırmızı renkli kan hücresi. Omurgalı hayvanların kanında bulunur. Memelilerde yuvarlak ve çekirdeksiz, sadece lama ve devede diğer omurgalılarda olduğu gibi oval ve çekirdeklidir. Kırmızı kan hücresi veya eritrosit olarak da bilinir.

İngilizce: Erythrocytes

Kaynaklar

  1. Brittanica. Red Blood Cell. (21 Mart 2020). Alındığı Tarih: 21 Mart 2020. Alındığı Yer: Brittanica | Arşiv Bağlantısı
Akyuvar

Vücudu çeşitli mikroplardan koruyan beyaz kan hücreleridir. Görevlerini mikroplarla savaşarak ve onları uzantıları içine alarak yutarak (fagositoz) veya mikroplara karşı kana panzehir gibi antitoksin salgılayarak gerçekleştirebilirler.

Türleri şunlardır:

  • Nötrofiller: Bakterileri ve mantarları yok eder. Enfeksiyon sırasında ilk basamak savunmayı gerçekleştirirler.
  • Lenfositler: Antikor üreterek bakteri, virüs ve diğer zararlı canlılara karşı vücudu korurlar.
  • Monositler: Kandaki bakterileri öldürür. Diğer beyaz kan hücrelerine göre daha uzun yaşarlar.
  • Özonofiller: (Eozinofil) Parazitler ve kanserli hücrelerle savaşır.
  • Bazofiller: Histamin salgılayarak alerjenlere karşı savaşırlar.
İngilizce: Leucocyte

Kaynaklar

  1. Z. Yao, et al. Leucocyte. (10 Eylül 2015). Alındığı Tarih: 24 Eylül 2019. Alındığı Yer: Science Direct | Arşiv Bağlantısı
  2. University of Rochester Medical Center. What Are White Blood Cells?. (24 Eylül 2019). Alındığı Tarih: 24 Eylül 2019. Alındığı Yer: University of Rochester Medical Center | Arşiv Bağlantısı
Akut

Ani başlayan, kısa süren ve şiddetli seyreden enfeksiyon.

İngilizce: Acute
Aktif bağışıklık

Hastalığa maruz kalınması ile kazanılan bağışıklıktır. Hastalığa sebep olan organizmalara direkt maruz kalma ile ya da organizmanın zayıflatılmış veya öldürülmüş halinin aşı yolu ile vücuda verilmesi ile oluşur. Her iki durumda da bağışıklığı kazanmış bir kişi ileride hastalık ile karşılaştığında bağışıklık sistemi hastalığı tanıyacaktır ve gerekli antikorları üretecektir. Aktif bağışıklık uzun ömürlüdür ve ömür boyu sürebilmektedir.

İngilizce: Active immunity

Kaynaklar

  1. Center for Disease Control and Prevention. Immunity Types. (21 Mart 2020). Alındığı Tarih: 21 Mart 2020. Alındığı Yer: Center for Disease Control and Prevention | Arşiv Bağlantısı
Agar jeli immunodifüzyon testi

Antikor ve antijenlerin saptanmasında kullanılan bir testtir. Bir antijen-antikor reaksiyonudur ve yarı katı agar üzerine uygulanır.

İngilizce: Agar gel immunodiffusion test
Aerob

Oksijenin varlığında üreyebilen ve yaşamını sürdüren organizmalardır.

İngilizce: Aerobe

Kaynaklar

  1. T. E. O. E. Britannica. Aerobe. Alındığı Tarih: 4 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Adjuvant

Spesifik ve antijenik olmayan, bağışıklık uyarıcı maddelerdir. Özellikle, inaktif aşıların antijenlik değerini arttırmak için birlikte kullanılır. "Artırıcı" ve "destekleyici" kelime anlamları vardır.

İngilizce: Adjuvant

Kaynaklar

  1. T. E. O. E. Britannica. Adjuvant. (6 Nisan 2023). Alındığı Tarih: 3 Mayıs 2023. Alındığı Yer: Encyclopedia Britannica | Arşiv Bağlantısı
Âdet

Rahim iç katmanının her ay kanama şeklinde dökülmesi demek olan ve belirli yaş sınırları içerisindeki kadınlarda görülen bir olaydır. Fiil olarak genellikle "adet görmek" şeklinde kullanılır.

İngilizce: Menstruation
Androjen

Erkeklik ile ilişkilendirilen vücut gelişimi, kıl uzaması, ses kalınlaşması gibi özellikleri oluşturan ya da bu özelliklerin gelişmesini uyaran bir kimyasala verilen genel isimdir. Kimi zaman erkek cinsiyet hormonu testosteron ile eş anlamda kullanılır.

İngilizce: Androgen

Kaynaklar

  1. Prof. Dr. U.Kocatürk. (2019). Açıklamalı Tıp Terimleri Sözlüğü. ISBN: 9789757695035. Yayınevi: Nobel Tıp Kitabevleri.
Akromat

Renk körlüğüne sahip kişileri tanımlamak için kullanılan terim.

İngilizce: Achromatic

Kaynaklar

  1. Merriam Webster. Achromatic. (18 Şubat 2019). Alındığı Tarih: 18 Şubat 2019. Alındığı Yer: Merriam Webster | Arşiv Bağlantısı
Amniyon sıvısı

Amniyon kesesi içerisinde bulunan ve dölütün (embriyonun) nemli, su içeren bir ortamda yüzmesini sağlayan sıvıdır.

İngilizce: Amniotic fluid

Kaynaklar

  1. Medical News Today. What's To Know About Amniotic Fluid?. (17 Haziran 2018). Alındığı Tarih: 18 Şubat 2019. Alındığı Yer: Medical News Today | Arşiv Bağlantısı
Amniyon

Sürüngenlerde, kuşlarda ve memelilerde dölütü (embriyoyu) saran ve içerisinde amniyon sıvısı bulunan zardır. Karada yumurtlayan hayvanların tümünün yumurtasında da bulunan amniyon, balıkların ve kurbağagillerin yumurtalarında yoktur. "Amniyos" olarak da bilinir.

 

İngilizce: Amnion

Kaynaklar

  1. Brittanica. Amnion. (18 Şubat 2019). Alındığı Tarih: 18 Şubat 2019. Alındığı Yer: Brittanica | Arşiv Bağlantısı
Ardıllık

Ortamdan (canlı yaşamayan alan) çevreye (canlıların yaşayabildiği alan) dönüşen bir alandaki bitki örtüsünün, ortamın ekolojik koşullarının değişmesiyle sıralı değişimidir. Süksesyon olarak da isimlendirilir. 

İki alt başlıkta incelenir:

  • Birincil Ardıllık: Canlılığın bir bölgede başlamasıyla orada gelişim gösteren algler, likenler, sucul habitatlarda ise yüzen bitkilerdir.
  • İkincil Ardıllık: Ortamda var olan bitki örtüsün tahribiyle tahrip olan bitki örtüsünün yerine yeni bitkilerin gelip süksesyonal evreyi yeniden biçimlendirmesidir.
İngilizce: Succession

Kaynaklar

  1. Brittanica. Ecological Succession. (26 Şubat 2019). Alındığı Tarih: 26 Şubat 2019. Alındığı Yer: Brittanica | Arşiv Bağlantısı
Adneks

Anatomide, "bir organın eki" anlamına gelmektedir. Latincede "ek" ve "eklenti" anlamına gelen "adnexa" kelimesinden gelmektedir.

İngilizce: Adnexa
Allen kuralı

Soğuk bölgelerde yaşayan sıcakkanlı hayvanların, sıcak bölgelerde yaşayanlara göre daha kısa uzuvlarının olduğunu belirten kuraldır. Amerikalı zoolog ve ornitolog Joel Asaph Allen tarafından ileri sürülmüştür.

Örneğin insanlar sıcakkanlı bir hayvan türü olduğundan, kutuplara yakın yerlerde yaşayan Inuit, Aleut ve Sami kabileleri; orta enlemlerde yaşayan insanlara göre daha kısa uzuvlara sahiptir.

İngilizce: Allen's rule

Kaynaklar

  1. Holliday TW. Body Proportions Of Circumpolar Peoples As Evidenced From Skeletal Data: Ipiutak And Tigara (Point Hope) Versus Kodiak Island Inuit. (12 Şubat 2009). Alındığı Tarih: 18 Şubat 2019. Alındığı Yer: PubMed | Arşiv Bağlantısı
Alometri

Vücut büyüklüğünün vücudun şekline, anatomiye, fizyolojiye ve davranışa bağlı olan ilişkisini inceleyen bilim dalıdır. Çoğu zaman, bir canlının gelişimi sırasında farklı parçalarının ya da boyutlarının farklı büyüme miktarı göstermesi için kullanılsa da sadece asimetrik büyüme analizini içermez. Bir organizmanın vücut biçimi, gelişim süresince farklı parçalarının oransal büyüme hızına bağlıdır. Vücudun kendine özgü şeklini almasını sağlayan bu orantılı büyümeye alometrik büyüme denir. Örneğin baş; insanın gelişimi sırasında vücuda oranla daha yavaş, bacaklar ise daha hızlı gelişmektedir.

İngilizce: Allometry

Kaynaklar

  1. A. W. Shingleton, et al. Allometry: The Study Of Biological Scaling. (15 Ağustos 2018). Alındığı Tarih: 15 Ağustos 2018. Alındığı Yer: Nature | Arşiv Bağlantısı
  2. C. G. Small. (1996). The Statistical Theory Of Shape. ISBN: 978-0-387-94729-7. Yayınevi: Springer.
  3. J. Damuth. (2018). Scaling Of Growth: Plants And Animals Are Not So Different. PNAS. | Arşiv Bağlantısı
  4. D. J. Futuyma. (2008). Evrim. ISBN: 9944341844. Yayınevi: Palme.
  5. J. L. Gittleman. Allometry. (15 Ağustos 2018). Alındığı Tarih: 15 Ağustos 2018. Alındığı Yer: Brittanica | Arşiv Bağlantısı
Amino asit

Proteinleri oluşturan temel yapıtaşlarıdır. Bilinen 500 civarında amino asit vardır, bunların 22 tanesi canlıların yapısına katılır ve 20 tanesi standart amino asit olarak bilinir. Her aminoasit DNA tarafından kodlanır. Amino asitler hem amin hem de karboksil grubu içeren moleküllerdir.

İngilizce: Amino acid

Kaynaklar

  1. G. Karp. (2018). Cell And Molecular Biology. ISBN: 978-1118301791. Yayınevi: Wiley.
Alojenik

1. Aynı türe ait olmasına rağmen bireylerin genlerinin farklı olmasıdır. Homo sapiens (modern insan) türünde, tek yumurta ikizleri haricindeki her birey birbiriyle alojeniktir.

2. Bir türün farklı üyelerinden elde edilen biyolojik materyallerin bu türün bir diğer üyesi için ne ifade ettiğini tanımlar. (Örnek: Alojenik kök hücre)

İngilizce: Allogeneic

Kaynaklar

  1. Merriam-Webster. Dictionary. (6 Ağustos 2018). Alındığı Tarih: 6 Ağustos 2018. Alındığı Yer: Merriam-Webster | Arşiv Bağlantısı
  2. Merriam-Webster. Allogeneic. (26 Temmuz 2020). Alındığı Tarih: 26 Temmuz 2020. Alındığı Yer: Merriam-Webster | Arşiv Bağlantısı
Alelopati

Bir canlının salgıladığı kimyasallardan ötürü başka canlı üzerinde özellikle büyüme, hayatta kalma ve üreme açılarından olumlu veya olumsuz etkilere neden olmasıdır. Genellikle bitkilerde, alglerde, bakterilerde, resiflerde ve mantarlarda görülür. Bu etkiye neden olan kimyasallara alelokimyasallar denir. Bunlar arasında karbonhidratlar, lipitler, alkaloidler, azot içerikli bileşikler, flavonoid fenolikler başta olmak üzere bazı diğer fenolikler ve terpenoidler bulunur.

Çöllerde bulunan çalıların etrafının göreceli olarak çıplak olmasının nedeni, salgıladıkları alelokimyasallardır. Ayrıca Juglans nigra türü ceviz ağaçları, salgıladıkları juglon isimli kimyasaldan ötürü etraflarında yaşayan bazı canlılara karşı alelopatiktir.

İngilizce: Allelopathy

Kaynaklar

  1. Cornell. Allelopathy. (10 Ağustos 2018). Alındığı Tarih: 10 Ağustos 2018. Alındığı Yer: Cornell | Arşiv Bağlantısı
Alel Dışlanması

Heterozigotluk durumunda bir genin bulunabileceği lokustaki iki alelden yalnızca birinin ifade edilmesi durumudur. İmmoglubulin ve T Hücresi Reseptörlerini kodlayan genlerde bu durum görülür. T Hücrelerinde sadece 1 set TCR geni ifade edilir.

İngilizce: Allelic Exclusion

Kaynaklar

  1. Science Direct. Allelic Exclusion. (6 Ağustos 2018). Alındığı Tarih: 6 Ağustos 2018. Alındığı Yer: Science Direct | Arşiv Bağlantısı
Alel

Kromozom üzerinde belirli bir noktada bulunan, belirli bir genin bilinen farklı varyasyonlarından her birine verilen isimdir. Kısaca bir genin değişik biçimleri olarak da ifade edilir. Aleller, genlerde aynı karakteristik özelliklerin ortaya çıkmasını sağlar. Örneğin kan gruplarını belirleyen genlerin A, B ve O olmak üzere 3 farklı aleli vardır. Bunların farklı kombinasyonları ile farklı kan grupları oluşur.

İngilizce: Allele

Kaynaklar

  1. Kolektif. (2018). Dünü Ve Bugünüyle Evrim Teorisi. ISBN: 9789756106530. Yayınevi: Evrensel Basım Yayın.
Allee Etkisi

Tür içerisindeki bireylerin, aynı türde olanların etrafında olmasından dolayı kazandığı avantajdır. İlk olarak 1930 yılında Warder Clyde Allee tarafından ileri sürülmüştür. 

Örneğin küçük popülasyonlarda kişi başına düşen doğum oranı, çiftleşmek üzere eş bulma şansı arttırdığından, etraftaki türdaşların sayısı arttıkça artmaktadır.

İngilizce: Allee Effect

Kaynaklar

  1. J. M. Drake, et al. Allee Effects. (10 Ağustos 2018). Alındığı Tarih: 10 Ağustos 2018. Alındığı Yer: Nature | Arşiv Bağlantısı
  2. P. A. Stephens, et al. What Is The Allee Effect?. (10 Ağustos 2018). Alındığı Tarih: 10 Ağustos 2018. Alındığı Yer: JSTOR | Arşiv Bağlantısı
Alg

Suda yaşayan ökaryotik ve fotosentetik bir canlı grubudur. Genellikle tek hücreli olsalar da çok hücreli de olabilirler. Tek başlarına ya da koloni halinde yaşayabilmektedirler. Taksonomik konumları tartışmalı olmakla birlikte, genellikle Protistalar Alemi'ne dahil edilirler. Bitki değildirler ancak bütün kara bitkileri yeşil alglerden evrimleşmiştir.

İngilizce: Algae

Kaynaklar

  1. Aparna Vidyasagar. What Are Algae?. (6 Ağustos 2018). Alındığı Tarih: 6 Ağustos 2018. Alındığı Yer: Live Science | Arşiv Bağlantısı
  2. Britannica. Algae. (6 Ağustos 2018). Alındığı Tarih: 6 Ağustos 2018. Alındığı Yer: Britannica | Arşiv Bağlantısı
Agnatha

Latincede "çenesiz" anlamına gelen bir kelimedir. Taksonomide "çenesiz balıklar" süpersınıfı için kullanılır. Bu sınıf, omurgalılar içerisindeki en ilkin çenesiz hayvanları içerir. Yaklaşık 530 milyon yıl önce evrimleşmişlerdir ve günümüzde halen bulunan bir sınıftır.

İngilizce: Agnatha

Kaynaklar

  1. NHPTV. Agnatha - Lamprey, Hagfish. (6 Ağustos 2018). Alındığı Tarih: 6 Ağustos 2018. Alındığı Yer: NHPTV | Arşiv Bağlantısı
Akrosentrik kromozom

Kardeş kromatitlerin birbirine bağlandığı sentromer bölgesi. İki uçtan birine daha yakın bir yerde bulunan kromozom türüdür. İnsan türünün 13, 14, 15, 21 ve 22. kromozomları bu şekildedir.

İngilizce: Acrocentric chromosome

Kaynaklar

  1. Indiana University. Chromosome. (6 Ağustos 2018). Alındığı Tarih: 6 Ağustos 2018. Alındığı Yer: Indiana University | Arşiv Bağlantısı
Alfa-sarmal

Protein yapısında yaygın olarak bulunan ikincil üç boyutlu yapıdır. Bu dizilimde aminoasitler her peptit içerisindeki karboksil oksijen moleküllerinin hidrojen bağları ile dengelenmesi sayesinde spiral bir yapıda bulunurlar. Miyoglobin ve hemoglobin proteinlerinin %70 civarı alfa sarmal yapısındadır.

İngilizce: Alpha Helix

Kaynaklar

  1. Science Direct. Alpha Helix. (12 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 12 Kasım 2020. Alındığı Yer: Science Direct | Arşiv Bağlantısı
Protein
Peptit
Alfa-sarmal
Yapı
Helix
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close