İnsan Doğada Öğrenir Şehirde Öğrenemediğini / Eğitim Sistemine Eleştirel Bir Bakış
Hemen hemen hepimizin köylerde, doğada anısı vardır. Kim bilir, belki de bunu yaşayabilmş olan son kuşak olacağız. Köydeki anılarınızla şehirdeki anılarınızı saymanızı istesem, yüksek ihtimalle köyde ya da doğada geçirdiğiniz anıları anlatma oranınız şehre kıyasla daha yüksek olacaktır. Çünkü orada tüm duyularımız ile öğreniyoruz: İşitiyoruz, dokunuyoruz, tadıyoruz, kokluyoruz... Nasıl unutalım? Oysa şehirde? Marketlerde, AVM’lerde başkasının bizim için hazırladıklarına talib oluyoruz. Arkadaşlarımızla yıldızları değil, AVM’lerdeki reklamları izliyoruz. Bu ince dostluk bağından ne çıkar?
Hatırlarım, 7-8 yaşlarındayken köyde kuzenimle bir araba yapar ve bir üst evin çocuklarıyla yarıştırırdık. Bunun dışında yaptığımız ağaç evler ve daha nicesi... Tüm bunları sizin vaktinizi almak için yazmıyorum, az sonra asıl konuya gireceğim. Şimdi bir çocuk düşünün lütfen; şehirde yaşayan ve bence doğadan alınması gereken temel eğitimlerden geçmemiş, dayanıksız, stratejik düşünmeye hiç başlayamamış. O, arabayı bir oyuncakçıdan alıyor. Fark da bu işte. Ben onu yaparken ellerimi, kaslarımı, zihnimi vs. çalıştırdım; o ise rahatlığa alışmak dışında pek bir şey kazanamaz.
Daha da kötüsü var sevgili okurlar. Tüm bu rezalet eğitim sistemimize giriyor ve hatta girmiş durumda. O örnekleri boşuna vermedim. Biz, bugün okullarda öğretilen Newton’un temel hareket yasalarını o arabaları yaparken, ağaç evler yaparken doğadan öğrenmiştik. Ama artık öyle olmuyor. Diyebililirsiniz ki “Öyle olmak zorunda mı, böyle de öğreniyor.” Evet, eğer öğrenmek ile kastınız rahatlıksa, bilgileri nerede kullanacağını bilmeden ezberlemek ve beyini bir çöp yığınına dönüştürmekse emin olun en iyisini öğreniyor. Ancak bir de demek istediğimi dinleyin: Bir çocuğu gecenin karanlığında, yıldızları izlerken düşünün. Daha sonra o yıldızlarda bulunan tüm elementlerin kendisinde bulunduğunu söyleyin. Bakalım o zaman periyodik tabloyu nasıl öğrenecek, nasıl yenilikler çıkaracak. Ancak biz, maalesef şehirlerde yıldızları dahi göremiyoruz.
Tüm bunların üzerine “Küresel ısınma”, "Şu canlının nesli tükeniyor." vs. der dururuz, ders kitaplarına yazarız... Fakat sorun o değil, sorun zaten onu okuyanın durumun vahimiyetinin farkına varmayacak kadar doğadan uzak yetişmesinde...
- 3
- 2
- 2
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 22/12/2024 14:11:07 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/17290
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.