Normal Olmak Kimin İşine Yarıyor?
“Normal olmanın öğretildiği yerde, vicdanla yaşamak…”
Normal Olmak Kimin İşine Yarıyor?
- Blog Yazısı
Zaman bazen cevaplardan çok derin bir sessizlik yaşatır. Ve her halükarda herkes, hayat dediğimiz evredeki kendi yolunu ve yükünü kendi seçer.
Velhasıl kelam, biz artık dört kardeş değiliz.
Kalanlarımıza düşen, yaşanmışlıkları inkâr etmeden nefes almaya devam etmek…
İnsan, ölerek arınmaz, biliyorum. Sadece susar. Ve geride kalanlara, o suskunluğun ağırlığını taşımak kalır.
Ben, dürüstçe bu ağırlığı taşımayı reddediyorum…
Bu haykırdığım anlamına gelmez ama şimdilik doğru zamanda doğru kelimelerle doğru kişilere susmayı da konuşmayı da beceremiyorum.
Özür dilerim.
Dostlarca paylaşılan, paylaşılacak her iyi dilek içinse sonsuz teşekkür ederim.
…
Normal olmak, çoğu zaman bir erdem değil; sadece daha az soru sormanın diğer bir adıdır.
Bize ilk günden beri hep “uyumlu” olmayı öğrettiler. Sesimizi mümkün olduğunca kısmayı, söz verilmedikçe konuşmamayı, köşeleri yumuşatmayı, rahatsız edici olanı kınamayı, başımıza aynısı gelince ise susmayı… İçimize atmayı…
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Sonra da buna “olgunluk” dediler.
Oysa ben büyüdükçe şunu gördüm: normal denilen şey, çoğunluğun konforuydu. Öğrendiğim ise: o konforun hakikatin en eski düşmanı olduğu…
Yanlış, yeterince uzun süre tekrar edilirse “alışılmış” olur… Pek çok yazımda da bahsederim hep “kendini kandırma sanatı”nın inceliklerinden… Alışıp da içselleştirdiğimiz her şey bir gün kendi gerçekliğimiz olur. Doğru zannettiklerimiz…
Bu yüzden “sorun çıkaran” insanlar sevilmez. Soru soranlar ötekileştirilir. Çünkü gerçeklerle yüzleşmek insanoğluna ağır gelir. Düzeni bozduklarından değil perdeyi araladıklarından “tü kaka” denir.
Ben hiçbir zaman kolay insan olmadım. Çünkü kolay olmak, çoğu zaman sessiz kalmayı gerektirir. Boyun eğmeyi, sineye çekmeyi gerektirir.
Ben?
Sessiz kalamadım.
Yanlışa yanlış dedim.
Herkes ezberleri tekrar ederken hep ama hep sorguladım.
Bunun bedelini de çok ödedim.
Dışlanarak, görmezden gelinerek, “fazla” bulunarak…
Ama şunu öğrendim:
Kendin olmaktan vazgeçerek kazanılan hiçbir onay, gerçek değildir. Ben bugün mümkün olabilen en mükemmel halime, bu net duruşumla, o inatçı düsturumla, çabalayarak, daha çok çalışıp daha çok sorgulayarak geldim.
Keyfim ve vicdanım hep bunu doğru buldu çünkü…
Bugün hâlâ daha çoğu insana göre “normal” birisi değilim.
Olsun…
Bunun bir eksik değil, bir etik tercih olduğunu biliyorum.
Bazı insanlar uyum sağlar, bazıları ise olup biteni görür. Görmek, her zaman konuşmayı gerektirmez ama susmak da her zaman masum değildir. Sustuklarında da sorumludur insan.
Bu metni bir itiraz ya da isyan olsun diye değil, gerçeği inkâr etmeyi reddettiğim için yazdım.
Herkes, kendi payına düşenle ne yaptıysa ona dair…
Çünkü ve bence bu dünyada “normal” insana değil, daha çok “vicdanı olan insana” ihtiyaç var.
- 2
- 2
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 28/12/2025 12:16:08 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/21984
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.