Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Sena Küçükkıvanç
Aktaran 25 Ocak 2023 4 dk.

NSF'nin NOIRLab'inin bir programı olan Şili'deki Cerro Tololo Inter-American Gözlemevinde ABD Enerji Bakanlığı tarafından üretilen Karanlık Enerji Kamerasıyla yapılan alacakaranlık gözlemleri, gökbilimcilerin Güneş'in parıltısında saklanan 3 tane "Dünya'ya yakın asteroit"i (DYA) tespit etmelerini sağladı. Bu DYA'lar, Dünya'nın ve Venüs'ün yörüngelerinde gizlenen bulunması zor bir popülasyonun parçasıdır. Asteroitlerden biri, son sekiz yılda keşfedilen, Dünya için potansiyel olarak tehlikeli en büyük cisimdir.

Bulunan asteroitler; Dünya ve Venüs'ün yörüngelerinin iç kısmındaki bölgede, İç Güneş Sisteminde saklanıyordu. Bu bölge, gözlemler için zorlu olmasıyla biliniyor çünkü asteroit avcıları Güneş'in parıltısıyla başa çıkmak zorundalar. Ancak gökbilimciler, alacakaranlık esnasındaki kısa ama elverişli gözlem koşullarından yararlanarak normalde bulunması güç olan bir DYA üçlüsü buldular. Bunlardan biri, bir gün onu Dünya yörüngesine yerleştirebilecek bir yörüngeye sahip olan, 1,5 kilometre genişliğinde 2022 AP7 isimli bir asteroittir. 2021 LJ4 ve 2021 PH27 isimli diğer asteroitler, Dünya'nın yörüngesinin tam içinde güvenli bir şekilde kalan yörüngelere sahiptir.

44
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 23 Ağustos 2011 28 dk.

Tartışmalar, tarih boyunca, yaygın ve hâkim fikirlerin insanlarca sorgulanmasını mümkün kılmıştır. Tartışmalar, daha önce düşünülmemiş konuların gözden geçirilmesini, henüz yıkılmamış tabuların sarsılmasını sağlar. Günümüzde de büyük bir öneme sahip olan tartışmaları yakından incelediğimizde sık sık “kavga” şeklinde gerçekleştirildiklerini ve asıl amacın dışına çıktıklarını görebiliyoruz. Ama her şey kaybedilmiş değil. Bilimin ve felsefenin gelişmesi sayesinde, artık tartışmalar içinde yer alan argümanların temel aldığı çeşitli safsataları da tespit ve kategorize edebiliyoruz. Dolayısıyla, bu safsataları anlamak için, öncelikle halk arasında oldukça yanlış tanınan ”tartışma” kavramını ele almak gerekmektedir.

Bu yazı dizimizde, “bilimsel tartışma” nedir ve ne değildir, nasıl yapılmalıdır ve nasıl yapılmamalıdır gibi temel sorular üzerinde duracağız. Bu bilgiler sadece bilim dünyasında değil, aynı zamanda günlük yaşamınızda da karşılaşabileceğiniz tartışmalarda faydalı olabilecek konulardır. Amaç “fikir değiştirmek” olduğunda, argümanlarınızın başarısı karşınızdaki kişinin açık fikirliliğine bağlı bir durum olsa da, argümanlarınızı bilimsel verilerle ve mantıkla desteklemek, sürdürülen tartışmayı daha da etkili ve işe yarar kılacaktır. Elbette her fikir eşit değerde ve/veya eşit değildir, hatta bazı fikirler sadece öznel olarak değil, nesnel olarak bile ”saçmalık” denecek kadar abartılı olabilir. Böylesine durumların tartışıldığı konularda çıkmaza girildiğinde, ”Bana saygı duy!” gibi savunmalar da sıklıkla karşımıza çıkmaktadır. Halbuki hiç kimse, bir başka kişiye saygı duymak için o kişinin fikirlerine saygı duymak zorunda değildir. Futbol fanatiği bir dostunuzun spor sevdasının abartılı ve kendisine zarar veren düzeyde olduğunu ifade etmek, dostunuza saygı duymadığınız anlamına gelmez. Benzer şekilde, bir kişinin derinden inandığı inanç ve fikirleri sorgulamak, onlara saygısızlık etmek değildir. Bu kişi, sizden yaşça çok daha büyük ebeveynleriniz veya dedeniz olsa bile... Tam tersine, istisnasız olarak her türlü fikri sorgulamak, tartışmak, bu fikirlerin değeri ve geçerliliği üzerine kafa yormak, insanlığı ileri götüren, toplumları zenginleştirip güçlendiren, halkları aydın ve özgür kılan tutumlardır. Dolayısıyla, tartışma ve münazara kültürünün yer etmediği kültürler, diğerlerinden geri kalmaya mahkumdur.

233
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 11 Ağustos 2016 19 dk.

Astroloji, buradaki yazımızda etraflıca işlediğimiz gibi, gök cisimleriyle davranışlarımız ve kişilik özelliklerimiz arasında anlamlı ilişkiler olduğunu iddia eden bir sahtebilim türüdür. Bu bakımdan astroloji, bilimsel geçerliliği olan bir pratik değildir. Bilimin temel kriterlerine neden uymadığını buradaki yazımızda anlatmıştık. Tüm bunlara rağmen insanların astrolojinin iddialarının kendilerine neden uyduğunu sandıklarını, yani astrologların insanları nasıl kandırdığının psikolojisini ise buradaki yazımızda anlatmıştık. Modern bilim, astrolojinin antik zamanlarda kalma, bilimin en temel ilkeleriyle çelişmesi dolayısıyla bilimsel geçerliliği bulunmayan, çoğunlukla kendini astrolog olarak gören kişilerin hayal gücüyle beslenen bir sahtebilim olduğu konusunda hemfikirdir. Bu konularda daha fazla bilgi edinmek için, Dr. Tevfik Uyar tarafından kaleme alınan Astrolojinin Bilimle İmtihanı isimli eseri edinmenizi tavsiye ederiz.

Astrolojinin iddiaları akademik çalışmalarla tekrar tekrar çürütülmüştür. 2006 yılında Personality and Individual Differences dergisinde yayınlanan akademik bir çalışmada, 15.000'den fazla kişinin doğum tarihleri ile kişilik özellikleri arasındaki ilişki incelenmiş ve tek bir kişide bile istatistiki olarak anlamlı sonuç elde edilememiştir.

179
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Alper Kaan Selçukoğlu
Yazar 3 gün önce 10 dk.

Yeryüzü biyotasının evrimsel tarihçesi, belirli dönemlerde dev boyutlara ulaşan çok sayıda organizmanın ortaya çıkışına sahne olmuştur. Bu devasa türler arasında özellikle Mezozoik Zaman'da baskın olan Sauropoda kladına ait dinozorlar, ekstrem morfolojik oranları ve dev vücut kütleleriyle öne çıkmaktadır. Uzun servikal omurlar ve kitlesel hacimleriyle Diplodocus, Brachiosaurus ve benzeri sauropodlar kara ekosistemlerinin tarihsel olarak en büyük tetrapodları arasında sayılmaktadır. Bunun yanında, Tyrannosaurus rex ve Spinosaurus gibi yırtıcı türler, hem bilimsel araştırmaların hem de popüler kültürün etkisiyle "devlik" denince zihinlerde yer eden isimler olmuştur.

Ancak devasa canlılar sadece kara ile sınırlı değildir. Günümüz denizlerinde yaşayan ve şimdiye dek var olmuş en büyük hayvan olarak kabul edilen mavi balina (Balaenoptera musculus), bu unvanın yaşayan temsilcisidir. Yine de 2023 yılında keşfedilen ve boyutlarıyla mavi balinayı tahtından edebileceği düşünülen Perucetus colossus gibi türlerin buluntuları, doğanın büyüklük rekorlarının sürekli kırılmasına neden olmaktadır.[1]

8
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Alper Kaan Selçukoğlu
Yazar 15 Kasım 33 dk.

Gezegenimizin her köşesinde uzanan yollar, insan yapımı en yaygın altyapı unsurlarından biridir. Bu yollar yalnızca toprağı kaplamakla kalmaz; nehirlerin ekosistemini bozar, atmosferi kirletir, ormanları baskılar ve doğal yaşam alanlarında kalıcı etkiler bırakır. Örneğin Amerika Birleşik Devletleri'nde yollar, ülkenin yalnızca %1'ini kaplamaktadır. Ancak bu yolların yol açtığı gürültü, hava kirliliği ve habitat parçalanması gibi ekolojik etkiler ülke genelinin %20'sini kapsayacak şekilde yayılmaktadır.[1]

Yol altyapısının çevresel etkileri yalnızca ekosistem sınırlarını aşmakla kalmaz; aynı zamanda taşımacılık sektörünü, iklim değişikliğine en büyük katkı sağlayan alanlardan biri haline getirir.[2] Yol ağlarının genişlemesinin kontrol altına alınması hem iklim değişikliğinin yavaşlatılması hem de biyolojik çeşitliliğin korunması için kritik bir öneme sahiptir. Bu doğrultuda, 2050 yılına kadar dünya çapında 40 milyon kilometre yeni yol inşasının planlandığı göz önüne alındığında, ekosistemler üzerinde daha fazla bozulma ve "ekolojik yaranın" oluşması öngörülmektedir.[3]

31
3
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Zeynep Şeniş
Yazar 16 Ekim 2020 4 dk.

Çoğumuz, olası felaket senaryolarını ve bu durumlarda neler yapabileceğimizi düşünmeyi severiz. Fırtına şehrimizi süpürürse nereye sığınacağımızı, deprem olursa ne yapacağımızı veya bir yabancının saldırısına uğradığımızda kendimizi en iyi nasıl savunacağımızı düşünürüz. Ancak, böyle felaketler genellikle en beklenmedik anlarda gerçekleşir ve yapabileceğimiz tek şey, bu durumlara karşı hazır olmaya çalışmaktıır.

Bu felaket senaryolarının en korkunçlarından biri de hızla batmakta olan bir arabanın içinde mahsur kalmaktır. Kanada Manitoba Üniversitesi'nde bir fizyolog olan Gordon Grant Giesbrecht, şöyle diyor:

75
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Esat Kudret
Akıl yürütmeyi öğrenmeye çalışan bir öğretmenim. 4 gün önce Sen de Cevap Ver

Kuvvetle Muhtemel iki neden!

İlki bağımlılık ilişkisi. Çoğumuz artık ve ne yazık ki birer bağımlıyız. Sunucular da bunu biliyor ve azar azar bu bağımlılığımızı paraya çevirmenin derdine girişiyor.

İkincisi tıkanan kapitalist sistem ve tekelleşen sosyal medya alanı. Haliyle her tekelleşen ne yaparsa onu yapıyorlar.

Tüm Reklamları Kapat

Korkarım ki her ülke, kesim veya grup kendi alternatif sosyal medya alanlarını yaratma derdine düşmez ise ve bunu örgütlü bir çatıya kavuşturmaz ise, ne bayan reklamlardan ne bilgilerimizin birer metaya dönüştürülüp pervasızca pazarlanmasından ne de manipülatif içeriklerden ve buna karşı doğru olanın engellenmesinden kurtulamayız.

Hele ki yapay zeka ile ilgili bu denli şaibe ve belirsizlik egemen ve dünyanın yeni efendileri, yıkımda bu denli gözlerini karartmış iken. Sevgiyle…

4
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yusuf Asaf Güven
Üye 2 gün önce 1 Cevap
Bir insan insanı mı sever, yoksa kurduğu hayale sığdırdığı o yüzü mü? Netice de insan kurduğu hayali mi yoksa o insanı mı sever? Bu farkı nasıl anlayabilir insan? Eğer bir fark yok ve yine insanın bencilliği yüze vuruluyor ise, o insan ne yapmalı? "Ama ben, seni değil, seni düşleyen beni sevdim."
177 görüntülenme
İnsan nedir? İnsan sevebilir mi?
İnsan nedir? İnsan sevebilir mi?
Cevap Ver 1,000 UP
1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çembersel Güneş Halesi

Güneş’in etrafında bir halka görmek ister misiniz? Bunu, gündüz vakti Dünya’nın her yerinde kolayca yapabilirsiniz. İnce, yüksek sirrus bulutlarında rastgele konumlanmış buz kristalleri tarafından oluşturulan dairesel, 22 derecelik haleler, gökkuşaklarından çok daha sık görülebilir. Bu, 29 Mayıs’ta, İtalya’nın Roma kenti yakınlarında, bir akıllı telefon ile yakalandı. Güneş’in örneğin bir parmak ucuyla dikkatlice kapatılması, parlak hale halkasını ortaya çıkartmak için çoğunlukla gereken tek şeydir. Halenin karakteristik açısal yarıçapı, kolunuzu uzattığınızda, elinizin başparmağınız ile serçe parmağınız arasındaki açıklığına yaklaşık olarak eşittir. Bir ateş çemberi tutulması görmek ister misiniz? Bu daha zordur. Bugünkü (10 Haziran) Güneş tutulmasının, bir ateş çemberi olarak bilinen muhteşem halka şeklindeki evresi, Ay’ın yalnızca kuzey Kanada, Grönland, Arktik ve doğu Rusya’nın bazı bölgelerinden geçen dar gölge yolu boyunca kısa süreliğine görülebildi. Güneş tutulması, kuzey Asya, Avrupa ve ABD’nin bazı bölgeleri de dahil olmak üzere daha geniş bölgelerden de, kısmi olarak görüldü.

10 Haziran 2021 Günün Astronomi Fotoğrafı (NASA APOD)

📸 Kaynaklar ve Katkıda Bulunanlar:
Görsel Kaynağı & Telif Hakkı: Vincenzo Mirabella
Çeviren: Ege Can Karanfil
Çeviri Editörü: Eda Alparslan

🔗 Tüm APOD içeriklerini görmek için:
https://evrimagaci.org/apod
Utku Derin
Utku Derin
354K UP
Aktaran 1 gün önce 2 dk.

Öğrencileri yapay zekanın yön verdiği bir dünyaya hazırlamak, üniversiteden çok önce başlıyor. South Florida Üniversitesi (USF), Tampa Bay bölgesi ve ülke genelindeki sınıflara yapay zekayı entegre etmek için okul öncesinden 12. sınıfa kadar olan eğitimcilerle işbirliği yaparak gelecek nesillerin temel becerileri erken yaşta geliştirmelerini sağlıyor.

USF Eğitim Fakültesi’nden Profesör Zafer Ünal, öğretmenler için 1.000’den fazla ücretsiz yapay zekâ aracı içeren çevrimiçi bir platform olan TeacherServer’ı geliştirdi. 2024’te hayata geçirilen platformun kullanıcı sayısı kısa sürede patladı. Bugün yaklaşık 1,25 milyon öğretmen, ders planlama, sınav hazırlama, sunum oluşturma gibi işlerde bu araçlardan faydalanıyor. Ünal şöyle diyor:

1
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Burak Albayrak
Ekleyen 26 Ocak 2022 22 dk.

Rothmund-Thomson Sendromu (RTS), vücudun birçok bölümünü etkileyebilen nadir bir genetik bozukluktur. Bozukluk, belirgin cilt anormallikleri, seyrek saç, kirpikler ve/veya kaşlar, kısa boy, iskelet ve diş anormallikleri ve artan kanser riski, özellikle kemik kanseri (osteosarkom) ile karakterizedir.

Hastalar tipik olarak bebeklik döneminde Rothmund-Thomson Sendromu belirtileri göstermeye başlar ve ortaya çıkan ilk özellik, yanaklarda başlayan ve daha sonra vücudun diğer bölgelerine yayılan bir döküntüdür. Döküntü yavaş yavaş kronikleşir ve ömür boyu devam eder.

43
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 30 Aralık 2015 6 dk.

Eski çağlardan bu yana belirli dönemlerde hastalıklar toplumları etkisi altına almış, toplumların işleyişine gerek sosyal gerekse ekonomik yönden etki etmiştir. Modern tıp öncesi dönemde bulaşıcı hastalıklar gibi önemli bir sorunumuz varken, modern tıp sonrası dönemde, yaşam süresinin uzamasının da etkisi ile bulaşıcı olmayan hastalıklar (BOH) olarak da adlandırılan kanser, kalp hastalıkları, şeker hastalığı (diyabet) ve solunum sistemi hastalıkları gibi kronik hastalıklar adeta bir baş belası haline gelmiştir.

Aşağıda sonuçlarını görebileceğiniz ve 2008 yılında The New England Journal of Medicine dergisinde yayımlanan bir makaleye göre ölümlerin %60'ından fazlası bulaşıcı olmayan hastalıklardan kaynaklanmaktadır. 2016 yılına ait Dünya Sağlık Örgütü (World Health Organization, WHO) verilerine göre tüm dünyadaki 59.6 milyon ölümün 40.5 milyonu ya da %71'i bulaşıcı olmayan hastalıklardan kaynaklanmaktadır. Yani bulaşıcı hastalıklarla savaşımızı kazanmayı sürdürdükçe, bulaşıcı olmayan hastalıkların insan ölümlerindeki göreli payı büyümektedir.

59
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Ayşenaz Subaşı
İnceleyen10 2 gün önce
Tek kelimeyle inanılmaz bir film. Çıktığından beri 3 kere izledim, kesinlikle en sevdiğim ilk 10 film listesinde yerini aldı.
Öncelikle, bu film özellikle kadınlara dayatılan güzellik algısının ne kadar yıpratıcı olabileceğini çarpıtıcı bir şekilde gözler önüne seriyor.
Filmin rahatsız edici yapısı, izleyiciye gerçek hayatta çoğu kadının yaşamını etkileyen bazı yaptırım ve eleştirilerin ciddiliğini tokat atar gibi anlatıyor adeta. Oyunculuklar, efektler, müzikler, kostümler, çekim açıları, renk teorisinin kullanımı... Her şeyiyle mükemmel bir film.
Film
6.0/10
(9 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : The Substance
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Rasul Nurullazade
1 gün önce
Orlaya grandiflora (Koca dilkanatan). Balıkesir Üniversitesi Çağış Kampüsü.
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'na katkı sağlamanın bir yolu, Agora Bilim Pazarı'na uğrayarak, burada bilimseverlerle buluşturduğumuz bilim kitapları, ders kitapları, hediyelik eşyalar ve diğer ürünlerden satın almak. Bir göz atın, hoşunuza giden bir şeyler bulacağınıza hiç kuşkumuz yok!

Öne Çıkan İlanPsikolojik Yardım ve Terapi
Zehra Nur Bayram
İlanı Ekleyen 25 Eylül 2023 İzmir & Çevrimiçi₺1.000,0010 Mayıs
Psk. Zehra Nur Bayram - Psikoterapi Hizmeti
10 Mayıs 2025 16:11 tarihinden 01 Aralık 2025 17:46 tarihine kadar.

Psikoloji lisans eğitimimin ardından, özellikle bağımlılık psikolojisi alanında uzmanlaşmak amacıyla "Bağımlılık Danışmanlığı ve Rehabilitasyonu" tezli yüksek lisans programını tamamlamak üzereyim.

Terapi sürecinde Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) ve Motivasyonel Görüşme (MI) başta olmak üzere kanıta dayalı yöntemler kullanıyorum. Her danışan için bireyselleştirilmiş değerlendirme yaparak, hedef odaklı ve yapılandırılmış bir müdahale planı hazırlayarak çalışıyorum.

İlgilenebileceğim konular: depresyon, anksiyete bozuklukları, madde kullanım bozuklukları, obsesif kompulsif bozukluk ve ilişkili bozukluklar, travma ve stresörle ilişkili bozukluklar. 

Devamını Göster
4
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Onur Varol
Onur Varol
20K UP
İnceleyen 4 Aralık 2021
Eser, öfke, dışlanma ve yalnızlık gibi duyguları okurlarına çok güzel bir şekilde hissettiriyor. Şiddetle tavsiye ederim
9.7/10
(120 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Записки из подполья
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
4
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Mehmet Mert Demir
İnceleyen10 1 saat önce
Film Türk toplum yapısının bir bölümünü önümüze seriyor. Tabi ricayitse en gereksiz konuşan imam karakterinin diyalogları bile apayrı şeyleri bize gösteriyor.Film 3 saatten uzun olduğu için gerçekten boş bir vakitte bölünmeden izlenmesi lazım.Gayet hoş bir filmdi zaten aldığı ödül ve oyuncu kadrosuna bakarak aksi düşünülemez.
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Evrim Ağacı'na Destek Ol
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close