Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
İnceleme
Berk Y.
Berk Y.
24K UP
İnceleyen10 7 Nisan 2024
Bu kitap gerçekten çok fazla anlam içeren bir kitap, Jonathan Livingston adlı martıyı metafor alarak özgürlüğü anlatmaya çalışan bir kitap. Kesinlikle okuyun.
9.9/10
(78 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Jonathan Livingston Seagull
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
9
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 18 Ocak 2019
Yaşamın olduğu yerde umut da vardır.
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
24
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı Akademi

Evrim Ağacı Akademi'yi kullanarak kendini Genetik konusunda geliştirebilirsin.

Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 24 Eylül 2014 5 dk.

Bir zamanlar tepsi gibi düz olduğuna inanıldı. Sonradan küre olduğu anlaşıldı. Ancak yapılan ölçümler, kusursuz bir küre olmadığını ortaya çıkardı; daha ziyade "yumurtaya benzer" olduğu anlaşıldı. Ama "yumurta gibi" tanımı pek anlamlı gelmediğinden, jeodezi bilimi sayesinde, daha bilimsel bir "geoid" tanımı yapıldı. Okullarda da Dünya'nın şekli genelde bu isimle anılıyor.

Ancak geoid, Dünya'nın gerçek şekli değildir. Geoid, Dünya'nın gerçek şeklinin bir yakınsamasıdır, bir modelidir. Geoid şeklini elde etmek için, Dünya'nın yüzeyinin tamamen sularla kaplı olduğu varsayılır. Su yüksekliğinin ise, günümüzdeki ortalama deniz seviyesi olduğu varsayılır. Sonrasında bu suyun, sadece kütleçekimi ve Dünya'nın dönüşü etkisi altında nasıl bir şekil alacağına bakılır. Bu durumda, ortaya şöyle bir şekil çıkmaktadır:

41
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Hilmi Uysal
Hilmi Uysal
4,357 UP
Yazar 8 Mayıs 2019 46 dk.

İnsanın iş faaliyeti “insan emeği” olur. İnsan emeği aslında zihinsel ve bedensel ikili bir faaliyettir, bir praksistir. Zihinsel bileşenini belirleyen ensefalizasyon katsayısıdır (EQ). Bedensel kısmını belirleyen ise BMR ile ölçebileceğimiz ve yaklaşık 3.5 milyon yıllık bir süreçte oluşan iki ayaklılığı, ellerini kullanışı ile tipik olan insan vücududur. Topluluk olarak yaşayan Homo Sapiens’in yaşamını sürdürebilmesi için gerekli besin bulma aktivitesi, beyinleşme oranının yükselmesi ile enerji üretim kapasitesi güvenlik aralığını genişleterek, topluluğun yaşamını dolayısıyla da bireyin yaşamını güvence altına almaktadır. İnsan emeği bir praksis olarak, zekâsıyla enerji tüketerek kullanım değerleri/metalar üretir. Üretim sürecinde objeye eklenen bir “değer”dir. Zihinsel bileşeni ile insanın iş faaliyeti, “insan emeği” değer yaratan bir öze sahiptir. Üretim sürecindeki birey hem kendisini yenilemek için gerekli değeri hem de iş faaliyetinin sonucunda bu değerden fazlasını ürettiği objeye ekler. Dunbar sayısı ve enerji üretim kapasitesi güvenlik aralığı arasında kurulabilecek bağıntı bize insan emeğinin çok önemli bir yönünü kavramımızı sağlamaktadır. Bu insan emeğinin en önemli özelliği olan “artı-değer” kavramıdır. Çağdaş insanda ortalama bir bireyin iş faaliyetinde üretebileceği enerji topluluktaki 2-3 kişinin enerji gereksinimini karşılayabilecek hale gelebilmektedir. İnsan emeği sadece toplumsal olarak kendisinin yaşamını sürdürmek için gerekli olanı üretmemektedir. Enerji üretim kapasitesi güvenlik aralığı nedeniyle belirli bir oranda fazlasını üretmektedir. Dolayısıyla bir bireyin iş faaliyeti değer olarak kendisine gerekli olandan fazlasını üretme yeteneğini içermektedir.

İnsan emeğinin verimliliğindeki artıştan, enerji üretim kapasitesi güvenlik aralığının genişlemesinden sorumlu olan bedensel değişimi ve daha belirleyici olarak ta zihinsel öğenin geçirdiği değişimdir. Homo Sapiens ile en yüksek EQ oranına ulaşan insan, insan emeğinin verimliliğini halen arttırmaya devam etmektedir. Bu insanın inovasyon, (yaratıcılık) yeteneği ile bağıntılıdır. İnsan emeğinin enerji üretim kapasitesi güvenlik aralığının, insanın inovasyon yeteneği ile genişlemiş olması beklenir. İnsan emeğinin enerji üretim kapasitesi üzerinde sadece enselalizasyon katsayısı değil, inovasyon yeteneğinin de bir katkıda bulunması gerekir. Bu inovasyon katsayısı niteliksel olarak iş faaliyetinin değeri üzerinde de etkilidir.

73
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Uyarlayan 30 Ocak 2016 12 dk.

Size bir soru: Zamanı geriye sarıp, tekrar başlatsaydık ve evrim, aynı atalardan yeniden başlatılmış olsaydı... Aradan aynı miktarda zaman geçtikten sonra ortaya çıkan sonuç, şu anki bildiğimiz Dünya yaşamına benzer miydi?

Bu soru ilk defa açık bir şekilde, 1989 yılında büyük evrimsel biyolog Stephen Jay Gould tarafından soruldu. O gün bugündür de teorik bir tartışma konusu olarak farklı görüşlere ev sahipliği yapmakta. 

137
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Bora Ergen
Bora Ergen
51K UP
İnceleyen 3 gün önce
Tek bir sıkıntısı var:Anlatımı hafif sıkıcı
Diğer herşey çok güzel, kaliteli, uğraşılmış
Youtube Kanalı
9.7/10
(573 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Kaan Akgören
Kaan Akgören
50K UP
Yazar 16 Ocak 2022 1 sa.

Proteinler, içerisinde çok sayıda amino asit içeren bir veya birden fazla amino asit zincirinden oluşan büyük biyomoleküller ve makromoleküllerdir. Proteinler organizmada öylesine çoktur ki, proteinler, birçok hücrenin kuru ağırlığının yarısından daha fazlasını oluştururlar.

Canlıların neredeyse bütün yaşamsal faaliyeti (hareket, solunum vd.) proteinler sayesinde gerçekleştirilir: Proteinler, canlıların vücudunda metabolik reaksiyonları katalize etmek, DNA replikasyonu, uyaranlara tepki verme, hücrelere yapı kazandırma, molekülleri bir yerden bir diğer yere taşıma gibi çok sayıda göreve sahiptir. Buna ek olarak birtakım proteinler hücre içi kimyasal tepkimelerinin hızını arttırırken, diğer protein grupları savunma, depolama, taşıma, hücresel haberleşme, hareket ya da yapısal destek sağlamada görev alırlar. Örneğin çoğu zaman protein yapıda olan enzimler olmasaydı, canlılık da mümkün olmazdı.

122
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Sizden Gelenler
Kerem Uzun
Üye
Gerçekten sizler sayesinde evrimin ne olduğunu öğrendim. Gerçekten bu topraklarda bilim yapılabileceğini, bilimi sevenlerin çok olduğunu gösterdiniz. Sizin bilime olan inancınız daim olsun. Bilimle kalalım.
Fatma Nur İnakçı
Aktaran 6 gün önce 2 dk.

Herhangi bir zamanda Amerika Birleşik Devletleri nüfusunun yaklaşık %10'u majör depresif bozuklukla (MDD) mücadele ederken insanların %20'si yaşamları boyunca bu bozukluğun belirtilerini gösterebiliyor.[1]

Ancak bu kadar yaygın olmasına rağmen MDD tedavisinde kullanılan yöntemler, toplumun azımsanamayacak bir kesiminde yetersiz kalmaktadır. Standart tedavi yöntemi olan antidepresanlar, MDD hastalarının %30’unda etkili olmamaktadır.

32
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yusuf Kaba
Yusuf Kaba
36K UP
Üye 10 saat önce 2 Cevap
Günümüzün en büyük sorunlarından birisi bana kalırsa bu yüksek erişilebilirlik gücü; ilkel insanın aksine çok büyük bir erişme ve tüketme gücümüz var ve buna karşı koyamadığımız zaman maalesef gerçek önem atfetmeyen şeylere değer atar hale geliyoruz ve eriyoruz buna nasıl çözüm buluyorsunuz kendi hayatınızda nasıl karşı koymaya çalışıyorsunuz?
Cevap Ver 10K UP
1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Uyarlayan 8 Şubat 2017 5 dk.

Suyun ateş ile ilişkisi son derece ilginçtir. Her ne kadar birçoklarımız ateşin (yangının) suyla kolaylıkla söndürülebileceğine inansa da, bunun sebebi çoğunlukla karşılaştığımız ateşlerin kömür veya odun gibi katı yakıtların yanması sonucu oluşan ateşler olmasıdır. Halbuki ateş sadece bu şekilde oluşmaz. Gelin suyun farklı ateş tiplerine nasıl etkiler yaptığına bir bakış atalım, böylece eğer ki söndürmeniz gereken bir yangınla karşılaşırsanız nasıl davranmanız gerektiğini daha iyi bilebilirsiniz.

Öncelikle bariz olanla başlayalım. Eğer ki kağıt, tahta veya kömür gibi bir katı yakıtın yanması sonucu oluşan bir ateşle mücadele ediyorsanız, su oldukça etkili bir araç olacaktır. Zira bu tip yangınlar üzerine su sıktığınızda, yangının üzerini suyla kaplayarak ateşi soğutmuş ve yakıtı oksijenden mahrum bırakmış olursunuz.

34
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Birkan Bozduman
2 gün önce
Animasyon tarihinin en iyi yapımı. Dizi yapımlarının dönüm noktalarından birisi. Kesinlikle öneririm 10/10 dizi
Dizi
8.8/10
(33 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Arcane: League of Legends
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Nicat Muslumov
6 gün önce
Diz
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Gökteki Ejderha Gözü

Bu manzaraya baktığınızda ne görüyorsunuz? Merkezdeki karanlık yerde yıldızlarla dolu gece gökyüzünü, sol tarafında da gün batımını görüyor musunuz? Peki her tarafa yayılmış bulutları? Ya da Samanyolu Galaksisi'nin ortadan inen şeridini? Bir tepenin üzerinde yer alan o terk edilmiş karakolun kalıntılarını görüyor musunuz? (Bu karakol, Rusya'daki Askold Adası'nda bulunmaktadır.) Veyahut bir kafa lambasıyla kendisini çevreleyen sürreal manzarayı seyreden o fotoğrafçıyı? (Bu panorama, Haziran 2025'te çekilen 38 görüntünün bir küçük gezegen efekti yaratacak şekilde bir araya getirilmesiyle oluşturulmuştur.) Engebeli bir patikada sıralanan basamakları görüyor musunuz? Yoksa tek gördüğünüz bir ejderha gözü mü?

1 Temmuz 2025 Günün Astronomi Fotoğrafı (NASA APOD)

📸 Kaynaklar ve Katkıda Bulunanlar:
Görsel Kaynağı ve Telif Hakkı: Anton Komlev
Çeviren: Tolunay Dündar

🔗 Tüm APOD içeriklerini görmek için:
https://evrimagaci.org/apod
Bilimler Köyü
Etkinliği Ekleyen 1 ay önce İzmir₺9.000,0013 Temmuz
Işığın Derinliklerine Yolculuk
13 Temmuz 2025 15:00 tarihinden 20 Temmuz 2025 12:00 tarihine kadar.

Bu etkinlik, doğrusal olmayan optikten kuantum optiğine uzanan bir akademik program sunmaktadır. Katılımcılar, doğrusal olmayan optik için gereken kavramlar, malzemeler ve olgular, ışık-madde etkileşimleri, ışık durumları, kuantum dolaşıklık ve ışığın kuantum doğasına dair temel kavramları inceleyecektir. Kuantum optiğin, kuantum hesaplama, hassas ölçümler ve kuantum haberleşme teknolojilerindeki rolü tartışılacaktır. Yedi gün sürecek etkinlikte (4. gün ara verilecektir), önemli konsept deneyleri ve teorik analizlerle doğrusal olmayan optik ve kuantum optiğin temel ilkeleri ele alınacaktır.

Devamını Göster
0
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Ahmet Altuntaş
İnceleyen10 25 Kasım 2023
Amerika'da yaptığı polislik mesleği deneyimlerini anlatıyor. Sadece insanların merak ettiklerini cevaplarken aslında ABD ve Türkiye toplum davranışlarını karşılaştırmak ve sosyal yapıyı anlamak için güzel bir örnek. Kanalında merak edilecek birçok içerik var.
Youtube Kanalı
9.8/10
(13 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
18
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Bengisu Erdem
Bengisu Erdem
39K UP
Çeviren 17 Eylül 2021 10 dk.

Homo economicus terimi, "ekonomik insan" anlamına gelir ve insanların kusursuz akılcılık, sınırsız bilişsel kapasite, bilgiye mükemmel erişim, dar bir yelpazede tutarlı ve sadece kendisiyle ilgilenen hedefleri olan, ideal karar verme makineleri olduğunu ileri süren bazı ekonomik teorilerde insanı tasvir etmekte kullanılır.

Kabaca, Homo economicus'un yalnızca kâr gibi şeyleri maksimize etmeyi önemseyen ve bu hedefi en elverişli şekilde takip etmelerine olanak tanıyacak kararlar alabilen bir insan olarak görülebileceği anlamına gelir.

35
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Gözlemi
Ayşe Yılmaz
Ayşe Yılmaz
52K UP
Gözlemi Yapan 4 gün önce Türkiye, Çankırı
Yapraklı Göleti yolu üzerinde gözlemlenmiştir.
0
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Mehemmed Shahmuradov
Bilimsever 6 gün önce Sen de Cevap Ver
Bu soru, Quarz dark tarafından sorulmuştur.

Bilimsel kanıtlar ve gözlemler, eşcinselliğin insan da dahil olmak üzere 1500'den fazla hayvan türünde (penguenler, yunuslar, bonobolar vb.) doğal olarak ortaya çıkan bir cinsel yönelim varyasyonu olduğunu göstermektedir; bu durum, bunun yalnızca insana özgü veya "genetiğiyle oynanmış" bir olgu olmadığını kanıtlar.

Evrimsel açıdan, bireyin tek amacının üremek olduğu düşüncesi eksik bir yaklaşımdır; asıl önemli olan genlerin sonraki nesillere aktarılmasıdır. Eşcinselliğin varlığı, "akraba seçilimi" (kin selection) hipotezi gibi teorilerle açıklanır: Eşcinsel bireyler, kendi çocukları olmasa bile kardeşlerinin çocuklarına (yeğenlerine) bakım, koruma ve kaynak sağlayarak ortak genlerinin hayatta kalma şansını artırabilir. Ayrıca, eşcinsellikle ilişkilendirilen genlerin, karşı cinsteki akrabalarda doğurganlığı artırma gibi başka faydalar sağlayabileceği de öne sürülmektedir.

Eşcinselliğin bir hastalık olarak görülmemesinin sebebi ise, modern tıp ve psikolojinin bir durumu "hastalık" olarak tanımlamak için bireyde belirgin bir ıstırap yaratması veya temel yaşam işlevlerini bozması kriterlerini aramasıdır. Amerikan Psikiyatri Birliği (APA) 1973'te, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ise 1990'da, eşcinselliğin bu kriterleri karşılamadığını ve bir akıl hastalığı olmadığını bilimsel olarak kabul ederek sınıflandırmalarından çıkarmıştır. Dolayısıyla eşcinsellik, bir hastalık değil, insan cinselliğinin doğal bir çeşitliliğidir.

Tüm Reklamları Kapat

5
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Marcy ve Sfenks’in Bilmecesi: Destansoy Ailesi’nin Efsaneler Koleksiyonu 2

İlk maceramızda kasabasını donmaktan kurtaran Arthur, bu kez kurtarılması gereken kişinin ta kendisi. Ve bu zorlu görev Arthur’un kızı Marcy’nin omuzlarında. Destansoy Ailesi’nin Efsaneler Koleksiyonunda ikinci serüvene hoş geldiniz.

Maceraperest babası Arthur bir not bırakıp ortadan kaybolunca, kızı Marcy tüm cesaretini toplayıp Mısır’da onu aramaya çıkıyor. Eski Mısır tanrılarıyla tanışıp, hava gemileriyle seyahat ettikten sonra kendini yüce Sfenks’in karşısında buluyor. İçeride tutsak kalmış Arthur’a ulaşmak için Sfenks’in bilmecesine doğru cevabı vermesi gerek. Acaba Marcy en büyük korkularını yenip babasını kurtarabilecek mi?

“Macerayı, mitolojik karakterleri ve kolay okunan kitapları seven çocuklar için tam bir ziyafet.”

–Booktrust

KIRKUS YILIN EN İYİ RESİMLİ KİTABI SEÇKİSİNDE

Devamını Göster
₺205.00
Marcy ve Sfenks’in Bilmecesi: Destansoy Ailesi’nin Efsaneler Koleksiyonu 2
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close