Homo Economicus Nedir? İnsan Davranışlarını, Mükemmel Akılcı ve Kusursuz Tutarlılık ile Modelleyebilir miyiz?
Homo economicus terimi, "ekonomik insan" anlamına gelir ve insanların kusursuz akılcılık, sınırsız bilişsel kapasite, bilgiye mükemmel erişim, dar bir yelpazede tutarlı ve sadece kendisiyle ilgilenen hedefleri olan, ideal karar verme makineleri olduğunu ileri süren bazı ekonomik teorilerde insanı tasvir etmekte kullanılır.
Kabaca, Homo economicus'un yalnızca kâr gibi şeyleri maksimize etmeyi önemseyen ve bu hedefi en elverişli şekilde takip etmelerine olanak tanıyacak kararlar alabilen bir insan olarak görülebileceği anlamına gelir.
Örneğin, Homo economicus modelinin, bir kişinin süpermarketteki davranışını tahmin etmek için kullanıldığını düşünürsek: Mağazadaki her bir ürün hakkında bilinmesi gereken her şeyi bildiğini ve bu bilgilerini temel ihtiyaçların karşılanması için ihtiyaç duyulan en uygun ürünü seçerken kullanabileceğini dikkate alan biri "Homo economicus" olarak nitelendirilirdi.
Homo economicus modeli birçok teoride, özellikle ekonomi alanında olmakla beraber ekonomi dışı alanlarda da rol oynar. Bu nedenle ve bu modelle bağlantılı olarak ortaya çıkan sorunlar nedeniyle bunu anlamak önemlidir.
Bu kapsamda, bu makalede Homo economicus kavramı hakkında daha fazla bilgi edinecek, neden eleştirildiğini görecek, insanların karar verme süreçlerinde rol oynayan alternatif modelleri keşfedecek ve bu bilgiyi pratikte nasıl kullanabileceğinizi öğreneceksiniz.
Homo economicus'un Belirleyici Özellikleri
Homo economicus, tarih boyunca farklı taraflarca değişik şekillerde kavramsallaştırılmıştır. Bununla birlikte, genel olarak Homo economicus'u karakterize eden birkaç özellik vardır:[1], [2], [3]
- Kusursuz akılcılık: Homo economicus, herhangi bir önyargıdan etkilenmeden tamamen rasyonel bir şekilde kararlar verebilir.
- Sınırsız bilişsel kapasite: Homo economicus; miktarı, kalitesi veya karmaşıklığı ne olursa olsun, sahip oldukları her türlü bilgiyi işlemden geçirebilir.
- Mükemmel bilgi: Homo economicus, vermek zorunda oldukları kararlarla ilgili bilgilere erişebilir.
- Dar çaplı kişisel çıkarlar: Homo economicus sadece kendisine faydalı olmakla ilgilenir ve başka kimseyi umursamaz.
- Fayda ve kârı maksimize etmeye odak: Homo economicus'un temel amacı, tüketiciyse faydayı en üst düzeye çıkarmak ve üreticiyse maksimum kârı elde etmektir.
- Tercih tutarlılığı: Homo economicus'un tercihleri ve hedefleri zaman içinde nispeten tutarlı kalır.
Bu özelliklere dayanarak, Homo economicus'a örnek vermek gerekirse; yalnızca yatırımlarından elde ettikleri kârı maksimize etmeyi önemseyen ve konuyla ilgili var olan tüm bilgileri dikkate alarak ve herhangi bir önyargı veya kısıtlamanın etkisi altında kalmadan akılcı biçimde bilgiyi işleyerek bu hedefe mümkün olan en uygun şekilde ulaşabilen bir yatırımcı buna bir örnek olabilir.
Not: Bu nitelikler ve genel olarak Homo economicus modeli, teorilerinin ispatlarında bu modeli kullananlar tarafından her zaman açıkça belirtilmezler. Bu, teorilerinde Homo economicus modelini ele alan birinin, insanların her zaman onunla tutarlı bir şekilde hareket ettiğini varsaymasına rağmen onun adından söz etmeyebileceği anlamına gelir.
Homo Economicus'a Yönelik Eleştiriler
Homo Economicus'un Tarihi
"Homo economicus" terimi, 19. yüzyılın sonlarında, arkasında yatan kavramı yarattığı söylenen John Stuart Mill'in ekonomik teorilerini eleştirmek için kullanıldığında doğmuştur.[4]
Oxford English Dictionary'ye göre terimin yazılı olarak en erken kullanımı, Charles Stanton Devas'ın 1883 tarihli The Groundwork of Economics kitabında yer almaktadır ve burada "Mill'in yalnızca Homo economicus'u, yani dolar avlayıcı bir hayvanı incelediği" belirtilmektedir.
İngilizcedeki eşdeğer bir terimin benzer bir kullanımı, kısa bir süre sonra, John Kell Ingram'ın 1888 tarihli A History of Political Economy adlı kitabında ortaya çıktı. Burada Ingram, Mill'in teorilerine basitçe para kazanan hayvanlar olarak tasvir edilen "gerçek değil, hayali olan ekonomik insanlarla" uğraştığını söyleyerek saldırdı.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
O zamandan beri Homo economicus kavramı, çeşitli ekonomik modellerde yaygın olarak kullanılmaktadır. Ayrıca çeşitli nedenlerle büyük ölçüde eleştiriye maruz kalmıştır.[5], [6] Çünkü insan davranışını yeterince anlamlandıramamış, genellikle özgecilik ve etik değerler gibi kavramları ve sosyal etkileşimlerin etkisini göz ardı etmiştir.[7], [8]
Günümüzde “Homo economicus” terimi, ona dayanan ekonomik teorileri eleştirmek için sıklıkla kullanılmaktadır. Bununla birlikte kavramın kendisi, kullanılan ekonomik ve psikolojik modelleri basitleştirmek için araştırma ve pedagojide hala sıklıkla kullanılmaktadır. Bu gibi durumlarda, Homo economicus modelinin sınırlamaları bazen açıkça belirtilir; ancak her zaman durum böyle değildir.
Not: Homo economicus'un eleştirileri, karar vericilerin bu kavramsallaştırılmasının tamamen geçersiz olduğu anlamına gelmez ve bireyler veya gruplar olsun, bazı varlıklar bazen bir dereceye kadar bu modelle uyumlu bir şekilde hareket eder.[9] Bu nedenle, Homo economicus modeliyle ilgili sorunlar, modelin sınırlamaları, kendisini baz alan teorileri geçersiz kılacak biçimde ihmal edildiğinde ortaya çıkar. Örnek olarak bir teori, insanların her zaman mükemmel rasyonel bir şekilde kararlar aldıkları fikrine dayandığında ortaya çıkabilir.
Homo Economicus ve Davranış Ekonomisi
Richard Thaler ve Cass Sunstein, Nudge: Improving Decisions About Health, Wealth, and Happiness başlıklı kitaplarında şöyle yazıyorlar:[10]
Ekonomi ders kitaplarına bakarsanız, Homo economicus'un Albert Einstein gibi düşünebileceğini, IBM'in Büyük Mavi bilgisayarı kadar bellek depolayabileceğini ve Mahatma Gandhi'nin iradesini kullanabileceğini öğreneceksiniz. Ciddiyiz. Ama çevremizdekiler öyle değil. Hayatımızdaki insanlar, hesap makineleri yoksa bölme konusunda sıkıntı yaşarlar, bazen eşlerinin doğum gününü unuturlar ve yeni yıl gününde içkiden ötürü sersem olurlar. Onlar Homo economicus değil, Homo sapiens'lerdir.
Homo economicus modelinin insan davranışını doğru bir şekilde yansıttığı fikri, bireylerin ve grupların nasıl karar aldıklarını inceleyen davranışsal ekonomi alanında yapılan birçok sayıda çalışma ile çürütülmüştür.[7], [11]
Örneğin, çalışmalar, bir davranış kişisel çıkarlar tarafından yönlendirilmese bile, insanların karşılıklı davranışlarda bulunduğunu göstermiştir.[12] Bu, bir işten elde edebileceği bir çıkar olmaksızın bir kişinin olumlu davranışlar için birini ödüllendirebileceği veya olumsuz davranışlar için cezalandırabileceği anlamına gelir. Bu, bir Homo economicus'tan beklenen davranışla çelişir.
Homo economicus modeliyle ilgili bir başka sorun ise, insanların sınırlı rasyonelliğe sahip olduklarının gösterilmiş olmasıdır. Bu da karar verme yeteneğimizin bilişsel sistemimizin sınırlamaları tarafından kısıtlandığı anlamına gelir. Buna göre, bilgiyi işleme ve karar verme biçimimizdeki sistematik kusurlar olan çeşitli bilişsel önyargıların bir sonucu olarak genellikle irrasyonel ve optimal olmayan kararlar alırız.
Bu tarz önyargılara bir örnek olarak "devekuşu etkisi" verilebilir. Bir bilişsel önyargı olan bu etki, insanların hoşnut olmayacakları bilgilerle karşılaşmalarına, bu bilginin onların yararına olacağı durumlarda bile erişimine zemin hazırlayacak durumlardan kaçınmalarına neden olur. Örneğin, devekuşu etkisi, bir kişinin, birisinin yaptığı bir finansal yatırımı kontrol etmekten kaçınmasına neden olabilir. Bu haberleri edinmek bilinçli bir karar vermelerine ve dolayısıyla kayıplarını en aza indirgemelerine yardımcı olsa bile, kötü haberleri duymaktan korkarak bundan sakınırlar.
Önyargılı bir düşünce biçimine sahip olmanın her zaman olumsuz bir şey olmadığını akılda tutmak önemlidir. Aksine, zihinsel kısa yollara ve önyargılara güvenmek, bazı durumlarda, belirsizlik söz konusu olduğunda veya bir kişinin mümkün olan en kısa sürede karar vermesi gerektiğinde olduğu gibi nispeten olumlu sonuçlara yol açabilir.[13] Bununla birlikte, insanların mantıklarında bilişsel önyargılar ve kusurlar sergilemeleri, yine de Homo economicus kavramına karşı bir tez görevi üstlenmektedir.
Tarihsel not: Homo economicus'un eleştirileri, yukarıda gösterildiği gibi 18. yüzyıla kadar uzanmasına rağmen, davranışsal ekonomi alanı ve bilişsel önyargılar kavramı, araştırmacılar Daniel Kahneman ve Amos Tversky tarafından 1970'lerin başında yayınlanan konuyla ilgili bir dizi makalede öne çıkarıldı.[14], [15], [16]
İnsanların Karar Verme Sürecindeki Diğer Modeller
Yukarıda gördüğümüz gibi, Homo economicus modellerine yönelik birçok eleştiri mevcuttur.[5] Davranışsal ekonomi ve psikoloji alanlarındaki yeni araştırmalar, sürekli olarak bu model ile çelişen yeni bulgular ortaya çıkarmaktadır.[2], [11]
Bu nedenle, zaman içinde, Homo economicus modelinden ayrılan alternatif olarak birçok çeşit insan biliş ve karar verme modelleri ileri sürülmüştür. Bu modeller arasında şunlar bulunur:
- Homo heuristicus: Karar verme sürecini çeşitli zihinsel kısayollar ve önyargılar olan sezgisel yöntemlere dayandıran bir kişidir.[13]
- Homo reciprocans: Olumlu eylemleri ödüllendirerek ve olumsuz olanları cezalandırarak karşılıklı davranışlarda bulunan bir kişidir.[13]
- Homo sociologicus: Tamamen rasyonel olmayan ve toplumdaki rollerini yerine getirmeye çalışırken toplum baskısının etkisi altında kalan bir kişidir.[8]
- Homo politicus: Kendisini etik bir gözlemci rolüne sokmaya çalışan ve toplumun iyiliği ile tutarlı bir şekilde hareket eden bir kişidir.[17]
- Homo duplex: Toplumsal davranış açısından iki bilinç düzeyi arasında hareket eden bir kişidir; ilki "alt seviye", o kişinin bir birey olarak kendi hedeflerini takip ettiği seviyedir ve ikincisi "üst seviye", bireyin kolektif grup hedeflerini takip ettiği seviyedir.[18]
Bu modellerin mutlaka birbirlerini dışlamadıklarını ve çoğunlukla insan davranışının farklı yönleriyle ilgili olarak görülmesi gerektiğini unutmayın.[19] Bu, örneğin, bir kişinin bir durumda Homo economicus, diğerinde Homo heuristicus gibi davranabileceği veya aynı anda Homo reciprocans ve Homo sociologicus'un bir karışımı olarak hareket edebileceği anlamına gelir.
Not: Bazı durumlarda, Homo psychologicus veya Homo sapiens terimleri, Homo economicus modelinin aksine, insanları kusurlu karar vericiler olarak gösteren modellere atıfta bulunmak için daha genel terimler olarak kullanılır.[20]
Homo Economicus Modelinin Pratikteki Sonuçları
Homo economicus kavramını anlamak önemlidir çünkü insanlar genellikle teorilerini veya stratejilerini, bu modelin insan davranışını doğru bir şekilde öngördüğü varsayımına dayandırır ve bu da çeşitli sorunlara yol açabilir.
Özellikle, yukarıdaki bölümlerde Homo economicus modelinin ne olduğunu ve neden hatalı olduğunu gördük. Bu bilgiyi pratikte uygulamak söz konusu olduğunda, bunu iki ana durumda kullanmalısınız:
- İnsanların eylemlerini analiz ederken veya ne yapacaklarını tahmin ederken. İnsanların davranışlarının nedenini anlamaya çalışıyorsanız veya gelecekte ne yapacaklarını tahmin etmeye çalışıyorsanız, karar verme süreçlerinin Homo economicus'unkine benzeyeceğini varsaymaktan kaçının. Bu, hem başkalarının davranışlarını hem de kendinizinkini değerlendirirken geçerlidir. Dahası, bu değerlendirme, durumu "oyun-teorik" bir bakış açısıyla analiz etmeye çalışırsanız önem arz eder çünkü böyle bir bakış açısı genellikle insanların Homo economicus gibi davrandıkları örtük varsayımını içerir.
- Diğer ana durum ise insanların insan davranışlarına ilişkin açıklamalarını veya tahminlerini analiz ederken. Homo economicus modelinin insan davranışını mükemmel bir şekilde yansıttığı varsayımına dayanan bir teoriyi inceliyorsanız, bu modelle ilgili sorunları anlamak, ona dayanan teori ile ilgili bazı olası sorunları tanımlamanıza yardımcı olabilir. Ayrıca, birisinin başkalarının eylemlerini Homo economicus modeline göre tahmin ettiğini biliyorsanız, bunu açık veya dolaylı olarak yapsalar da, bu modeli anlamak, tahminleriyle ilgili bazı olası sorunları belirlemenize yardımcı olacaktır.
Akılda tutulması gereken önemli bir şey, Homo economicus modeli kesinlikle kusurlu olmasına rağmen, bu durum insanların asla bu modele uygun bir şekilde hareket etmediği anlamına gelmemesidir. Ayrıca, insanların veya grupların, genellikle homo economicus modeli altında nasıl hareket etmelerini beklediğinize uygun bir şekilde davrandığının makul görüleceği bazı gelişmiş piyasalar vardır.
Üstelik, bazı durumlarda, insanlar Homo economicus modeline normal hallerinden daha uygun bir şekilde hareket etmeye itilebilirler. Örneğin, bu, insanların yaşadığı bilişsel önyargıların etkisini azaltmak için önyargı zayıflatma teknikleri kullanırsanız gerçekleşebilir.
Bu nedenle, Homo economicus modelinin kusurlarını ve sınırlamalarını akılda tutmak önemli olsa da bu kusurların ve sınırlamaların onu tamamen geçersiz kılmadığını hatırlamak da önemlidir. Bu, insanların davranışlarının büyük olasılıkla homo economicus modelini mükemmel bir şekilde yansıtmayacağı, bir dereceye kadar yansıtabileceği ve bunun gerçekleşme derecesinin ise farklı durumlarda değişeceği anlamına gelir.
Özet ve Sonuçlar
- Homo economicus ("ekonomik insan") terimi; insanları, kusursuz akılcılık, sınırsız bilişsel kapasite, bilgiye mükemmel erişim, dar bir yelpazede tutarlı ve sadece kendisiyle ilgilenen hedefler ile ideal karar verme makineleri olarak görüldükleri belirli ekonomik teorilerdeki tasvir eder.
- Kabaca söylemek gerekirse, bu, Homo economicus'un yalnızca kâr gibi şeyleri maksimize etmeyi önemseyen ve bu hedefi en elverişli şekilde takip etmelerine olanak tanıyacak kararlar alabilen biri olarak görülebileceği anlamına gelir.
- Örneğin, Homo economicus modelinin bir kişinin süpermarketteki davranışını tahmin etmek için kullanıldığını düşünürsek, mağazadaki her bir ürün hakkında bilinmesi gereken her şeyi bildiğini ve temel ihtiyaçların karşılanması için ihtiyaç duyduğu en uygun ürünü seçerken bu bilgilerini kullanabileceğini dikkate alan biri Homo economicus olarak nitelendirilirdi.
- Psikoloji ve davranışsal ekonomi alanlarında yapılan çok sayıda çalışma, Homo economicus modelinin özellikle insanların kusurlu karar vericiler olması, fayda ve kârı maksimize etmenin ötesinde ek faktörleri önemsemeleri de dahil olmak üzere çeşitli nedenlerden ötürü kusurlu olduğunu göstermiştir.
- Homo economicus modelini ve özellikle sınırlarını anlamak faydalı olabilir, çünkü insanların davranışlarını daha iyi anlamanıza ve tahmin etmenize yardımcı olurken bu modele dayanan teorileri daha eleştirel bir şekilde ele almanıza yardımcı olabilir.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 6
- 4
- 3
- 2
- 2
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: Effectiviology | Arşiv Bağlantısı
- ^ L. Lee, et al. (2009). In Search Of Homo Economicus: Cognitive Noise And The Role Of Emotion In Preference Consistency. Journal of Consumer Research, sf: 173-187. doi: 10.1086/597160. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b C. A. Aktipis, et al. Is Homo Economicus. (5 Ocak 2005). Alındığı Tarih: 16 Eylül 2021. Alındığı Yer: emerald doi: 10.1016/S1529-2134(04)07007-3. | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. A. Urbina, et al. (2019). A Critical Review Of Homo Economicus From Five Approaches. American Journal of Economics and Sociology, sf: 63-93. doi: 10.1111/ajes.12258. | Arşiv Bağlantısı
- ^ J. Persky. (1995). The Ethology Of Homo Economicus. Journal of Economic Perspectives, sf: 221-231. doi: 10.1257/jep.9.2.221. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b R. H. Thaler. (2000). From Homo Economicus To Homo Sapiens. Journal of Economic Perspectives, sf: 133-141. doi: 10.1257/jep.14.1.133. | Arşiv Bağlantısı
- ^ E. Anderson. (2000). Beyond Homo Economicus: New Developments In Theories Of Social Norms. Philosophy & Public Affairs, sf: 170-200. doi: 10.1111/j.1088-4963.2000.00170.x. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b H. Gintis. (2000). Beyond Homo Economicus: Evidence From Experimental Economics. Ecological Economics, sf: 311-322. doi: 10.1016/S0921-8009(00)00216-0. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b I. C. L. Ng, et al. (2008). Learning To Be Sociable: The Evolution Of Homo Economicus. American Journal of Economics and Sociology, sf: 265-286. doi: 10.1111/j.1536-7150.2008.00570.x. | Arşiv Bağlantısı
- ^ T. Yamagishi, et al. (2014). In Search Of Homo Economicus:. Psychological Science, sf: 1699-1711. doi: 10.1177/0956797614538065. | Arşiv Bağlantısı
- ^ R. H. Thaler, et al. (2009). Nudge: Improving Decisions About Health, Wealth, And Happiness. ISBN: 9780143115267. Yayınevi: Penguin Books.
- ^ a b J. Henrich, et al. (2001). In Search Of Homo Economicus: Behavioral Experiments In 15 Small-Scale Societies. American Economic Review, sf: 73-78. doi: 10.1257/aer.91.2.73. | Arşiv Bağlantısı
- ^ T. Dohmen, et al. (2009). Homo Reciprocans: Survey Evidence On Behavioural Outcomes. The Economic Journal, sf: 592-612. doi: 10.1111/j.1468-0297.2008.02242.x. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b c G. Gigerenzer, et al. (2011). Homo Heuristicus: Why Biased Minds Make Better Inferences. Oxford University Press, sf: 2-26. doi: 10.1093/acprof:oso/9780199744282.003.0001. | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. Kahneman, et al. (1972). Subjective Probability: A Judgment Of Representativeness. Cognitive Psychology, sf: 430-454. doi: 10.1016/0010-0285(72)90016-3. | Arşiv Bağlantısı
- ^ A. Tversky, et al. (1973). Availability: A Heuristic For Judging Frequency And Probability. Cognitive Psychology, sf: 207-232. doi: 10.1016/0010-0285(73)90033-9. | Arşiv Bağlantısı
- ^ A. Tversky, et al. (1974). Judgment Under Uncertainty: Heuristics And Biases. Science, sf: 1124-1131. doi: 10.1126/science.185.4157.1124. | Arşiv Bağlantısı
- ^ K. Nyborg. (2000). Homo Economicus And Homo Politicus: Interpretation And Aggregation Of Environmental Values. Journal of Economic Behavior & Organization, sf: 305-322. doi: 10.1016/S0167-2681(00)00091-3. | Arşiv Bağlantısı
- ^ J. Kluver, et al. (2014). Behavioral Ethics For Homo Economicus, Homo Heuristicus, And Homo Duplex. Organizational Behavior and Human Decision Processes, sf: 150-158. doi: 10.1016/j.obhdp.2013.12.004. | Arşiv Bağlantısı
- ^ M. Faber, et al. (1997). Homo Oeconomicus And Homo Politicus. Political Economy, Constitutional Interest And Ecological Interest. Kyklos, sf: 457-483. doi: 10.1111/1467-6435.00026. | Arşiv Bağlantısı
- ^ A. Ceschi, et al. (2014). Designing A Homo Psychologicus More Psychologicus: Empirical Results On Value Perception In Support To A New Theoretical Organizational-Economic Agent Based Model. Springer, Cham, sf: 71-78. doi: 10.1007/978-3-319-07593-8_9. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/12/2024 20:08:15 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/10974
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in Effectiviology. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.