Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 19 Temmuz 2022 26 dk.

İnsanların deri rengi, siyaha yakın bir kahverengiden beyaza yakın renklere kadar geniş bir yelpazede değişebilmektedir. İnsanlar arasındaki bu deri rengi (veya ten rengi) farklılığının yakın nedeni genetik faktörler ve/veya Güneş'e maruziyettir; ancak yaş, cinsiyet, hastalıklar, hormonlar, duygudurum gibi diğer faktörler de deri rengini kalıcı veya geçici olarak etkileyebilmektedir. İnsan popülasyonları arasındaki deri rengi farklılıklarının nihai sebebiyse, insan toplumlarının Dünya üzerinde farklı yaşam alanlarında yaşaması ve bu sırada deri altına ulaşabilen zararlı ultraviyole ışınlarının miktarının değişmesi nedeniyle, doğal seçilim yoluyla meydana gelen biyokimyasal bir adaptasyondur (evrimdir).[1]

İnsan derisinin farklı renklerine etki eden birçok etmen vardır. Bu faktörlerin bir kısmı kalıtsal ve kalıcı etkilere sahiptir (yani evrimsel nedenlerdir); diğerleriyse gelişimsel etkilere sahiptir ve duruma bağlı olarak kalıcı veya geçici etkilere sahip olabilirler. Aşağıda, bu faktörlerin bir listesini bulabilirsiniz.

205
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 26 Şubat 2018 8 dk.

Dünya genelinde, özellikle de bilimsel gerçeklerin halk arasındaki kabulünün ortalama altı seviyede olduğu ABD ve Türkiye gibi ülkelerde, halkın evrimi anlama ve onu, var oluşun kökenlerini izah eden bir doğa yasası olarak kabul etme oranları artmaya başladıkça, bilim düşmanları ve gerici kitleler aracılığıyla evrimi ya da genel olarak bilimi "ateizm" ile eşdeğer gösterme çabalarında da bir artış gözleniyor. Bu nedenle, bir bilim sahası olan evrimsel biyolojinin ve genel olarak bilimin ateizm/teizm konusundaki tutumuna bir bakış atmakta ve bazı yanlış anlaşılmaları netleştirmekte fayda görüyoruz. Zira evrimin bilim insanları arasında kabul görmediği ve/veya bilim insanlarının genellikle ateist oldukları yönünde çok ciddi yalanlar halk arasına düzenli olarak yayılıyor.

Bu yalanların amacı, bilime ısınmaya başlayan toplumları bilimden ve sorgulamadan uzak tutmak. Sosyal medyada da bu propagandanın sıklıkla karşımıza çıkıyor olması, bu yazının elzem olduğunu gösteriyor. Bu yalanları tamamen ve kökünden kazımak, ülkemizin insanlarının bilime olan önyargılarını kırması için çok büyük bir adım olacaktır diye düşünüyoruz. 

279
5
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Beyza Pullu
Beyza Pullu
121K UP
Yazar 1 Mayıs 2021 4 dk.

Gluten (veya glüten), bazı tahıl tanelerinde bulunan bir çeşit tohum depolama proteini grubudur. Her ne kadar "gluten" sözcüğü genellikle sadece buğday glutenlerinden söz ederken kullanılsa da, tıbbi literatürde prolamin ve glutelin isimli proteinleri doğal olarak barındıran tahılların tamamını kapsamak için kullanılmaktadır. Daha spesifik olaraksa, buradaki yazımızda detaylarına yer verdiğimiz çölyak hastalığını tetikleme potansiyeli olan tahıllardaki proteinleri kastederken kullanılmaktadır.

Gluten, hamurun istenen viskoelastisitesini sağlamak ve güçlü bir protein ağı geliştirmek için gerekli olan iki ana bileşen olan glutenin ve gliadin (bir çeşit prolamin) proteininden oluşmaktadır. Buğday proteininin %85-90'ını oluşturan gluten, HLA-DQ2/8 genotipli gluten duyarlı bazı kişilerde immünolojik bir reaksiyonu tetikler. Bu da ince bağırsak villuslarında semptomatik hasara neden olur ve Çölyak Hastalığı'na (ÇH) yol açar. Glutensiz diyet, Çölyak Hastalığı için etkili olan tek tedavidir. Glutensiz diyetin gluten metabolizması bozukluklarındaki etkisi tabloda yer almaktadır. 

24
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Meriç Öztürk
Seslendiren 22 Ağustos 40:45
Dünya Sağlık Örgütü ne dedi? - Mpox tehlikeli mi? - Dünyayı T hücreleri mi yönetiyor? - Meriç Öztürk & Eda Alparslan
24
Kızıl Atkı
6 gün önce
Önemli bir yazı. Hayatımızı ve yaşam kalitemizi doğrudan ilgilendiren bir içerik olduğu için okuma tavsiyesidir.
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Rüzgâr Özkarakaş
İnceleyen8 2 gün önce
Rus edebiyatını şahsen pek sevmeyen biri olarak, Kızıl Kahkaha uzun süredir beni bu kadar etkileyen nadir kitaplardan biri oldu. Öyle ki, en sevdiğim savaş romanları arasında yerini rahatça aldı. Bana göre bu eser, savaş atmosferini birinci şahıs bakış açısından en çarpıcı şekilde yansıtan metinlerden biri. Savaşın yıkıcılığını alışılmadık bir şekilde, neredeyse mistik bir olay gibi sunuyor. Karakterler birer birer akıllarını yitiriyor; bazıları deliliğe sürükleniyor, bazıları da kafayı yiyor. Savaş o kadar yıkıcı ve sinsice ilerleyen bir şey ki, akıl sağlığını koruyabilenler anormal sayılıyor. Kızıl Kahkaha kavramı tam bu noktada devreye girmea kte, delilik, buradbireysel bir trajedi değil, kolektif bir gerçekliğe dönüşüyor. Eserin geçtiği coğrafya da bu atmosferi destekliyor. Gri gökyüzü, kesintisiz yağmur, boğucu hava, salgın hastalıklar ve kitabın yazıldığı tarih göz önüne alındığında 1904-1905 Rus-Japon Savaşı’na gönderme yaptığını anlıyoruz. Kitap başından sonuna kadar okuyucuyu hiçbir zaman klasik bir savaş anlatısıyla boğmuyor. Ne olduysa tek tek anlatmak yerine, hayal gücüne alan açıyor.
8.3/10
(4 Kişi)
Puan Ver
Bulunmuş Bir Elyazmasından Parçalar
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Gözlemi
Mustafa Yargıç
Gözlemi Yapan 4 gün önce Türkiye, Gaziantep
Hepsini Gaziantep'in çam ormanlarından topladığım mantarlardan Koyu Kahverengi ve desenli olarak karşımıza çıkan Tricholoma caligatum, Türkçe adıyla Nergis mantarı, gerçekten de nergis gibi hoş bir kokuya sahiptir. Görseldeki diğer tricholomalar gibi Çam ağaçları ile mikorizal ilişki içerisindedir. Büyük örnekler acı bir tada sahiptir lakin bu acılık 5-10 dakika kaynatılmak suretiyle giderilebilir ve sonrasında istediğiniz şekilde hazırlayıp yiyebilirsiniz. Sap ve şapka kısmındaki kahverengi bölgeler özellikle yağmurlu zamanlarda ciddi toprak tutucudur ve sapın üst kısmından şapkanın da kenarlarından tutup soymak suretiyle kolaylıkla kurtulabilirsiniz. Bu mantarın Gaziantep içerisinde dağılımı oldukça kısıtlıdır, öyle ki sadece bir kere karşıma çıktı.

Gri olan mantarımız Tricholoma terreum, Türkçe'de karakız, karaoğlan gibi isimlerle ve İngilizce'de Grey Knight olarak bilinir, yine çam ağaçları ile mikorizal ilişki içerisinde bir türdür. Uzun yıllar iyi yenilebilir kabul edilen ve hâlen Avrupa ve Anadolu'da sevilerek yenilen bir mantar türü olmasına rağmen bazı Çinli araştırmacılar zehirli olduğu konusunda spekülasyonlarda bulunmuşlardır. Mikoloji camiasının çoğunluğu hâlen, iyi pişirilmek kaydıyla yenilebilir bir tür olduğu kanısındadır. Eğer tüketmek istiyorsanız benzer zehirli türlerle karıştırmamak için Çam ormanında olduğunuzdan emin olun ve iyi pişirerek aşırıya kaçmadan tüketin. Ayrıca caligatum ve terreumun turşusu da yapılmaktadır (tabii ki önceden haşlayarak!) şahsen ben yaptım ve gayet güzel olduklarını düşünüyorum. Son olarak bu mantarımızı Gaziantep'in hemen her çam ormanında bolca rastlamak mümkündür. Merkez Erikçe ve Dülükbaba ormanlarından tutun Fevzipaşa ve Nurdağına kadar ciddi bir yayılış içerisindedir.

Attıklarım arasında tek görselle temsil edilen kahverengi şapkaya ve yine sapta açık kahverengi lekelere sahip mantarımız Tricholoma fracticum. Mikoloji kaynaklarında çok acı bir tür olmasından mütevellit "yenmez" sınıfında kabul edilse de herhalde bizim milletin damak tadına hitap etmiş olacak ki, bu mantarı yiyen Türklerle de karşılaştığım oldu. Ben henüz denemedim ama deneyecekseniz önce iyi bir haşlayıp sonra kızartarak küçük ısırıklarla denemenizi öneririm :)
2
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 4 Aralık 2012 25 dk.

Evrimle doğrudan ilgisi olmayan herkesin yakından tanıdığı bir sorudur bu: "Madem insanlar maymundan geliyor, şimdiki maymunlar neden insan olmuyor?" Soru, evrimle ilgili o kadar ikonik ve komik bir hale geldi ki, internette şunun gibi oldukça ilginç videolar bulmak bile mümkün:

Buna rağmen, soru aslında son derece önemli ve bilgilendiricidir. Ancak bu soruyu art niyetli amaçlarına, kendi öznel emellerine ve şahsi inançlarına alet eden evrim karşıtları ve bilim düşmanları, soruyu o kadar fazla "ayağa düşürdü" ki, evrime yeni giriş yapan birçok insan soruyu sormaktan ve cevabını aramaktan çekiniyor.

282
4
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Mitra Deniz Karataş
Üniversite hazırlık öğrencisi 8 Haziran 2019 Sen de Cevap Ver
Bu soru, Sedef Karagöz tarafından sorulmuştur.

Dünyadaki düzen bir devir daim yapan bir makine gibidir kendi kendini yenileyebilir, arındırabilir ve doğal düzen sayesinde (evrim, adaptasyon, doğal seçilim vb.) ekolojik dengenin korunmasına yardımcı olur. Bu ekolojik denge ise enerjiye bağımlı bir dengedir. Dünyadaki canlılık Güneş sayesinde devam eder, ototrof canlılar enerjilerini besin ihtiyaçlarını fotosentez yaparak Güneşten sağlar ve güneş olduğu sürece bu dengenin devam etmesi gerekir ama insanlar bu dengeye karşı olduğu sürece kendi yaşadıkları gezegenle barışık yaşamadıkları sürece bu dengenin çok uzun süre devam edeceğini düşünmüyorum. Biz çevreyi ne kadar korur hayvanların yaşam alanlarını tahrip etmeden doğayla barışık yaşarsak Dünya'nın ömrü de aynı oranda artar...

402 görüntülenme
3
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Doruk Üvez
Doruk Üvez
51K UP
Alıntıyı Ekleyen 6 gün önce
+Bahçen nasıl gidiyor?
-Olmakta.
+Yani?
-Her geçen gün sadeleşmekte.
Kaynak: Şibumi
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yeni Onaylı Kullanıcılarımız
Yeni yapılan bir araştırma, Yeni Zelanda’nın kakapo papağanlarının yaklaşık 10.000 yıldır soy içi çiftleşmeye maruz kaldığını, ancak buna rağmen genetik sağlıklarının ciddi şekilde bozulmadığını ortaya koyuyor.

Bilim insanları, bu nadir durumun kakapoların zararlı mutasyonları zamanla temizlemiş olabileceğini düşündürüyor. 🦜

💻 Aktaran: Sude Akman

✍🏻 Editör: Çağrı Mert Bakırcı

ℹ️ Bu içerik, Evrim Ağacı internet sitesinden derlenerek hazırlanmıştır. Derleme sırasında bazı önemli detaylar kaybolmuş olabilir. Konu hakkında eksiksiz bilgi almak ve kaynaklarımızı görmek için içeriği lütfen evrimagaci.org üzerinden okuyunuz.
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Ali Kaya
Ali Kaya
365K UP
Çeviren 9 Ekim
M106 sarmal galaksisinin merkezinde neler oluyor? Dönen bir yıldız ve gaz diski biçimindeki M106'nın Kuveyt çölünden elde edilen bu görüntüsünü incelediğimizde, kendisinin bir hayli büyük mavi renkli sarmal kolları ve çekirdeğinin etrafındaki kırmızı renkli toz şeritleri dikkatimizi çekiyor. Ayrıca M106'nın galaksi boyunca uzanan ikiz jetlere ev sahipliği ettiği keşfedilen çekirdeğinin de yaymış olduğu radyo dalgaları ve X ışınları nedeniyle son derece parlak bir şekilde parıldadığını görüyoruz. Alışılmadık bir parıltıya sahip olan M106’nın bu özelliği onu, bol miktarda parlayan gazın devasa bir merkezî karadeliğe düşmesiyle oluştuğu düşünülen seyfert sınıfı galaksilerin bize en yakın örneklerinden biri yapıyor. NGC 4258 olarak da bilinen M106, 23,5 milyon ışık yılı gibi nispeten yakın diyebileceğimiz bir uzaklıkta bulunmasının yanı sıra 60 bin ışık yılı genişliğindedir ve küçük bir teleskopla Av Köpekleri (Lat: “Canes Venatici”) takımyıldızı yönünde gözlemlenebilmektedir.
2
0 Yorum
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Çeviren 13 Mayıs 52 dk.

Alan Turing'in 1950 yılında Mind dergisinde yayımlanan "Computing Machinery and Intelligence" başlıklı makalesi, yapay zeka tarihi için bir dönüm noktası olarak kabul edilir. Bu eserde Turing, daha sonraları "Turing Testi" olarak adlandırılacak olan fikri ortaya atarak makinelerin düşünme yeteneğini sorgulamış ve bilgisayar biliminin temel taşlarını döşemiştir. Bu test, insan bir "sorgucu"nun, hangisinin hangisi olduğunu bilmeden bir makine ve başka bir insanla yazılı olarak veya doğal dilde konuşmasını içerir. Sorgucu, makineyi insandan güvenilir bir şekilde ayıramazsa, makinenin insan benzeri bir zeka sergilediği kabul edilir.

Turing'in makalesi, tartışmayı zihin ve bilincin doğasına ilişkin soyut felsefi tartışmalardan pratik ve operasyonel bir perspektife temelden kaydırmaktadır. Bunu yaparak, insan düşünce sürecinin kendisini taklit etmek yerine, makinelerin insan zekasına davranışsal eşdeğerlik sergileme becerisine odaklanan zeka için net, ölçülebilir bir standart belirler. Bu pratik yaklaşım, sadece yapay zeka araştırmacılarına somut bir hedef sunmakla kalmamıştır, aynı zamanda psikoloji, bilişsel bilim ve bilgisayar bilimlerinden daha geniş bir disiplinlerarası katılımı davet ederek akıllı sistemlerin geliştirilmesinin önünü açmıştır. Turing'in çalışması bu nedenle sadece makinelerin yeteneklerine bir meydan okuma olarak değil, aynı zamanda zekanın doğasına ilişkin felsefi bir sorgulama olarak da hizmet etmekte ve onlarca yıllık tartışma, araştırma ve yeniliği teşvik etmektedir.

60
7
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Recep Önder
Recep Önder
50K UP
Sağlık Hizmetleri 3 gün önce Sen de Cevap Ver

Evrimsel süreçte insanlarda hamilelik süresi büyük ölçüde sabit kalmış olsa da, bu sürenin belirlenmesinde etkili olan biyolojik ve çevresel faktörler zamanla değişmiştir.

🧬 Evrimsel Faktörler

İnsanlarda hamilelik süresi ortalama 266 gün (yaklaşık 38 hafta) olup, bu süre diğer primatlarla karşılaştırıldığında benzerlik gösterir. Ancak, insan bebekleri doğduklarında diğer primatlara göre daha az gelişmiş durumdadır. Bu durum, büyük beyin hacmi ve dar pelvis yapısı nedeniyle doğumun daha erken gerçekleşmesini gerektiren “doğum ikilemi” (obstetrik dilemma) hipoteziyle açıklanır. Bu hipoteze göre, bebeklerin başları doğum kanalından geçebilecek boyutta kalabilmesi için doğumun daha erken gerçekleşmesi evrimsel bir zorunluluk olmuştur.

Tüm Reklamları Kapat

⚡ Enerji Sınırlamaları

Yakın zamanda yapılan araştırmalar, hamileliğin süresinin annenin enerji sınırlarıyla da ilgili olduğunu göstermektedir. Hamileliğin ilerleyen dönemlerinde fetüsün enerji ihtiyacı artar ve annenin metabolik kapasitesini aşar. Bu nedenle, doğumun yaklaşık dokuzuncu ayda gerçekleşmesi, annenin enerji sınırlarını aşmamak için evrimsel olarak avantajlıdır. 

🧠 Genetik ve Hormonel Değişiklikler

İnsanlarda hamileliğin düzenlenmesinde önemli rol oynayan progesteron reseptör geni, evrimsel süreçte hızlı değişiklikler geçirmiştir. Ancak, bu değişikliklerin hamilelik süresini uzatmak yerine, bazı durumlarda erken doğum riskini artırabilecek etkileri olabileceği düşünülmektedir. 

Tüm Reklamları Kapat

Sonuç olarak, insanlarda hamilelik süresi evrimsel süreçte büyük ölçüde sabit kalmıştır. Ancak, bu sürenin belirlenmesinde etkili olan pelvis yapısı, beyin büyüklüğü ve enerji sınırlamaları gibi faktörler zamanla değişmiş ve hamileliğin süresi üzerinde dolaylı etkilerde bulunmuştur.

Bu bilgiler, insan evriminin karmaşıklığını ve doğum sürecinin ne denli hassas bir dengeye dayandığını göstermektedir.

[1][1][3][1]

Kaynaklar

  1. Op.Dr.Ahmet Batkı I Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı. Op.dr. Ahmet Batkı I Kadın Hastalıkları Ve Doğum Uzmanı. (2 Kasım 2020). Alındığı Tarih: 8 Mayıs 2025. Alındığı Yer: Op.Dr.Ahmet Batkı I Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı | Arşiv Bağlantısı
1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Begüm Sönmez, Emre Akman Ve Hüseyin Atala
Begüm Sönmez, Emre Akman Ve Hüseyin Atala Seslendiren 13 saat önce 21:10
Plastiklerin Kalbe Zararı - İyonlaşmada Yeni Bulgular - Aşı Kolunun Antikora Etkisi... Hepsi ve daha fazlası bu bölümde!
0
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, %100 reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır.

Kreosus

Kreosus'ta her 50₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.

Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.

Patreon

Patreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.

Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.

YouTube

YouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.

Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra 24-72 saat alabilmektedir.

Diğer Platformlar

Bu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.

Giriş yapmayı unutmayın!

Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.

Öne Çıkan EtkinlikKültürel Etkinlik
Evrim Ağacı Ankara Topluluğu
Etkinliği Ekleyen 1 hafta önce Ankara₺3.800,0017 Mayıs
Çatalhöyük/Konya, Taşkent Fosil Arazisi Gezisi
17 Mayıs 2025 06:30 tarihinden 18 Mayıs 2025 20:00 tarihine kadar.

Evrim Ağacı Ankara Topluluğu gezi serisinin ikinci gezisinde Çatalhöyük/Konya, Taşkent Fosil Arazisine gidiyoruz!

Çatalhöyük arkeolojik alanı günümüzden 8000 yıl öncesine tarihlendirilmekte ve insanlık tarihi açısından tarım devrimi, kent yaşamı ve hayvanların evcilleştirilmesi gibi konularda eşsiz sanatsal ve kültürel eserler barındırmaktadır.

Konya Arkeoloji Müzesinde Çatalhöyük ve Konya çevresinden ve Antik Roma dönemine ait eserler bulunmaktadır. 

Konya kent merkezi ise Selçuklu başkenti olması nedeni ile hem mimari hem de Anadolu kültürel bağlamında gezilecektir. 

Taşkent Fosil Arazisinde Permiyen döneminde, yaklaşık 252 milyon yıl önce yaşamın %95'inin silindiği Dünya'nın en büyük yok oluşunun izlerini görebileceğimiz Dünya'daki 10 noktadan biri olan Taşkent fosil yatağı yer almaktadır.



Bilim ve tarihi bir araya getiren bu gezimizde siz de kaşiflerimiz arasında yer alın.

Gezide, Dr. Babür Erdem ve Timuçin Alp Aslan, MA. hocalarımız bulunacaktır.

Evrim Ağacı Ortak Kurucusu olan Dr. Babür Erdem, Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Biyolojik Bilimler Bölümü’nde doktorasını tamamlamıştır. Araştırma alanları davranış biyolojisi, hesaplamalı biyoloji ve evrimsel biyolojidir. Bu konularda yayımlanan çeşitli makaleleri vardır. Ayrıca TÜBİTAK destekli projelerde yürütücülük yapmış ve birçok projede yer almıştır. Şu anda ODTÜ Robotik ve Yapay Zekâ Merkezi’nde araştırmacı olarak çalışmaktadır.

Timuçin Alp Aslan, M.A., Orta Doğu Teknik Üniversitesi Tarih bölümünden lisans derecesini almıştır. Bologna Üniversitesi’nde Latince, Koç Üniversitesi Kapadokya Okulu, Nümizmatik okulu ve Çevresel Arkeoloji programları gibi uluslararası etkinliklerde yer almıştır. Ankara Çayyolu Höyük, Muğla – Milas Labraunda antik kutsal alanı ve Yunanistan’da Büyük İskender’in ilk başkenti Pella’da alan çalışmalarında bulunmuştur. Turist rehberliği alanında yüksek lisans derecesi vardır.

Devamını Göster
4
0 Yorum
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı Akademi

Evrim Ağacı Akademi'yi kullanarak kendini Jeoloji konusunda geliştirebilirsin.

Depremler
Depremler
26 Makale
4 saat 44 dakika
Öğrenmeye Başla
Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 3 Şubat 2019
Vatansever sanat veya vatansever bilim diye bir şey yoktur.
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
37
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Öne Çıkan İlanAraştırma Anketi
Mehmet Can Sevinçli
İlanı Ekleyen 4 gün önce ÇevrimiçiÜcretsiz8 Mayıs
Bu Oyuncu Kim? - Araştırma Anketi
Bu İlan sona ermiştir
Lütfen başvuruda bulunmaya çalışmayınız.
08 Mayıs 2025 12:00 tarihinden 20 Mayıs 2025 16:15 tarihine kadar.

MOBA türü oyunlarda diğer oyunculara yönelik algımızın nasıl şekillendiğini incelemek amacıyla “Bu Oyuncu Kim?” isimli yaklaşık 5 dakika süren bir araştırma yürütüyorum.

  • 18 yaş ve üzeri olan
  • League of Legends (LoL) ve/veya Defense of the Ancients 2 (Dota 2) oynamış veya aktif olarak oynayan herkes katılabilir. 
     

Bağlantı adresi: https://www.psytoolkit.org/c/3.6.2/survey?s=GNeFv 

Destekleriniz için şimdiden teşekkür ederim.

Devamını Göster
2
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close