Atomun yapısı bildiğiniz gibi çoğunluğu boşluktan oluşur.
Elektron ve çekirdek arasındaki kuvvetler çok yüksek seviyelere ulaşır. Bu kuvvetler sonucunda elektronun çok yüksek hızlarda ulaşmasına neden olur. Bunu anlamlandırmak da bizi Schrödinger dalga denklemine götürür.
Elektronun, bu dalga denklemine göre ortaya çıkan bulunma alanları vardır. Bu alanlara da orbital bulutu deriz ve atom çapı, bu orbitallerin çapına göre belirlenir.
Yani bir foton paketi ışık hızında ilerlediği halde, elektronların oluşturduğu orbital bulutları arttıkça, geçmesi çok zor hale gelir.
Bu olayı, kafanızda daha kolay canlandırmak için pervane etkisi gibi düşünebilirsiniz. Pervane çok hızlı şekilde dönerken, içinden parmağımızı geçirmek imkansız hale gelir.
Bir cisimin orbitalleri (elektronları) fazla; atomları yakın ve çok sayıdaysa ışığın geçmesi o kadar zor olur.
Hatta elinizle bir cisme dokunduğunuzda da, aslında tam olarak atomlarınızla dokunmuş olmazsınız. Parmağınızdaki elektron bulutları, cismin elektron bulutlarını iter ve cisim tepki kuvveti gösterir, dış derimizde bulunan basınç reseptörümüz bu tepki kuvvetini, çevresel sinir sistemimiz ile beynimize iletir. Beynimiz bu itmeyi, dokunma hissi olarak çözümler.
Evrendeki pozitif enerji (madde, ışık vb.) miktarı negatif enerji (kütle çekimi ) miktarına eşitse yani evren kocaman bir "0" ise nasıl oluyor da genişliyor ?
Evrendeki toplam enerji 0 olmadığı gibi sabit de değildir. Maalesef popüler fiziğin en büyük yalanlarından biri de herhalde bu evrenin toplam enerjisinin 0 olması zırvalığıdır. Enerjinin korunumu ilkesi evrenin toplamı için ele aldığımızda geçerli değildir. Enerjinin korunumu ilkesini çokça duyduğunuz için bana inanmak istemeyebilirsiniz ama İngilizceniz varsa kaynak verdiğim Sean Carroll'un bu konudaki yazısını okumanızı tavsiye ederim. Biraz daha teknik olsa da diğer kaynağı da okuyabilirsiniz.
Kütle çekimin enerjisinden bahsetmek Newton fiziğinde anlamlı olsa da Genel Görelilik'e geldiğimizde epey sıkıntılıdır çünkü kütle çekim enerjisi ancak ve ancak evrenin tümü için tanımlanabilir yani belli bir bölgedeki kütle çekim enerjisinden bahsedemeyiz. Bu yüzden çoğu fizikçi kütle çekimin enerjisini tanımlamaya ihtiyaç duymaz. Noether teoremi gereği enerjinin zaman simetrisi ile ilişkili olduğunu duymuş olabilirsiniz. Genişleyen bir evrende bu simetri olmadığı için enerjinin de korunmasını beklemeyiz.
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz
denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan
makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup
olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda
yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti
etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla
işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla
platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Raporla
Raporlama sisteminin amacı, platformu uygunsuz biçimde kullananların önüne
geçmektir. Lütfen bir içeriği, sadece düşük kaliteli olduğunu veya soruya
cevap olmadığını düşündüğünüz raporlamayınız; bu raporlar kabul
edilmeyecektir. Bunun yerine daha kaliteli cevapları kendiniz girmeye
çalışın veya diğer kullanıcıları oylama, teşekkür ve kabul edilen cevap araçları ile
daha kaliteli cevaplara teşvik edin. Kalitesiz bulduğunuz içerikleri
eleyebileceğiniz, kalitelileri daha ön plana çıkarabileceğiniz yeni araçlar
geliştirmekteyiz.