Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Paylaşım Yap
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 20 Mayıs 2011 18 dk.

Türleri anlamak için ilk olarak, çeşitli tür tanımlarından bahsetmemiz gerekir. Çünkü doğa bilginleri ve biyologlar çok uzun yıllardır türleri tanımlamanın kolay bir yolunu aramışlardır. Ne yazık ki günümüzde hala türleri tanımlamak çok kolay bir iş değildir ve çok kapsamlı incelemeler gerektirmektedir.

Ancak aslında bu zorluk bize evrimin ne kadar güçlü bir doğa gerçeği olduğunu gösterir. Günümüzdeki bazı türler, akrabalarına veya atalarına o kadar benzerken, bazı diğer özellikleri bu canlıları aynı gruptan (türden) saymamıza engel olacak kadar farklıdır. Bu canlıları sınıflandırmak zorlayıcı ve hatta hararetli bilimsel tartışmalara sebep olabilir. Bu, evrimsel biyoloji açısından doğrulayıcı niteliktedir, çünkü zaten evrimsel biyoloji türler arasında kademeli ve yavaş bir değişimi öngörür. Doğada da tam buna uygun bir şekilde, birbirlerinden giderek farklılaşan nitelikleri barındıran, dolayısıyla birbirinden ayırmanın zor olduğu türler görmemiz mümkündür.

139
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Refik Ayata
Refik Ayata
3,885 UP
Yazar 12 Aralık 2019 8 dk.

Gelin bugün sizinle 1922’ye gidelim ve o zaman yaşanan bir “tıbbi mucizeyi” inceleyelim.

Toronto Genel Hastanesi’nin koğuşlarından birinde elli çocuk yatıyor. Çocuklar komadalar. Komaya girme sebebi DKA (diyabetik ketoasidoz); tip 1 diyabetin sonucunda ortaya çıkan bir durum. Düşük insülin seviyeleri yüzünden enerji elde etmek için şekeri yeterince kullanamayan karaciğer, enerji kaynağı olarak yağları kullanmaya başlıyor. Buna bağlı olarak da keton adı verilen kimyasalı üretiyor. Ketonların kandaki miktarı giderek artıyor ve kan, asidik duruma geliyor. Bu nedenle de vücudun içinde işler ters gitmeye başlıyor. İçerideki olayların dışarı muhtelif yansımaları oluyor, bir dizi belirti sonrası hasta komaya giriyor, müdahale edilmezse sonuç… kesin ölüm!

77
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Övgü Kayadelen
Övgü Kayadelen
163.7K UP
Çeviren 29 Ağustos 2019 49 dk.

Zarar vermek ile zarar verilmesine izin vermek arasında ahlaki açıdan bir fark var mıdır? Eğer yoksa, pasif ötenazinin izin verilebilir olduğu şartlarda aktif ötenaziye ahlaki bir itirazın da olmaması; bir savaşta toplam ölüm sayısını en aza indirebilmek için masum sivillerin bombalanmasına itiraz edilmemesi gerekir. Bunun yanında, üçüncü dünya ülkelerinde yetersiz beslenmeden, susuzluktan, kızamıktan ölen milyonlarca çocuğun ölümünü engellemekteki başarısızlığımıza bir itiraz, daha doğrusu feryat edilmelidir. Bu soru, sonuççuluğun (İng: "consequentalism) doğru olup olmamasıyla ilgili gibi görünüyor; zira sonuççular zarar vermenin; basitçe zarar verilmesine izin vermekten daha kötü olmadığına inanırlarken, sonuççuluğa karşı çıkanların neredeyse tamamı aksi fikirdedir.

Peki zarar vermekle sadece zarara izin vermek arasında ahlaki bir fark var mı? Bu soruya ait yaklaşımları iki geniş türe bölebiliriz: İlki, örnek kullanarak (zıtlık stratejisi) ya da farklılığın kesin tabiatından bağımsız olduğu söylenen varsayımlar yolu ile farklılığın tabiatıyla ilgili hiçbir şeyden bahsetmeden soruya cevap vermeyi deneyenler. İkinci olarak, farklılığı derinlemesine analiz eden ve bu ahlaki soruya kendi temel tabiatının bir cevap gerektirdiğini göstermeye çalışanlar.

105
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ecem Kaya
Ecem Kaya
206.7K UP
Yazar 6 gün önce 7 dk.

Koku alma (olfaksiyon), uzun zamandır incelenen biyolojik bir süreçtir. Bu sürece dair düşünsel kökenler, Antik Yunan filozofları Demokritos ve Epikuros'a kadar dayanır; bu düşünürler, evrendeki her şeyin atomlardan oluştuğu anlayışı çerçevesinde koku algısını da atomik parçacıkların duyusal organlara temas etmesiyle açıklar.[1] Demokritos’un atomik teorisinin savunucuları, tatlı kokulu maddelerin atomlarının yumuşak yapılı; kötü kokulu maddelerin de burnu rahatsız edecek şekilde sert ve çıkıntılı yapıda olduğunu öne sürmüşlerdir.[2]

Romalı filozof Lucretius (MÖ 50) ise ünlü eseri De Rerum Natura'da kokunun parçacıklar halinde yayıldığını, farklı hayvanların koku algılama yeteneklerinin birbirinden farklı olduğunu ve nesneler bozulduğunda, yandığında veya kırıldığında koku yaymaya daha eğilimli olduğunu öne sürmüştür. Ayrıca her koku parçacığının kendine özgü bir şekli olduğunu, kokuyu algılayan alıcılar (reseptörler) ve sinir yollarının bu şekillerle uyumlu olduğunu ve böylece kokunun algılandığını belirtir. Tabi moleküler reseptörleri modern anlamda tanımlamamıştır. Bu noktada Lucretius'un felsefi bir benzetme yaptığını belirtmek olanaklıdır. Aynı molekülün farklı alıcılarda farklı biçimlerde algılanmasının, o molekülün bu yolaklara girişinin niteliğiyle açıklanabileceğini; dolayısıyla bir kişi tarafından acı olarak algılanan bir koku parçacığının başkası tarafından tatlı olarak algılanabileceğini vurgular.[3]

17
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Burak Albayrak
Burak Albayrak
355.6K UP
Çeviren 26 Eylül 2023 6 dk.

İnflamatuar yanıt veya inflamasyon (iltihap); hücreler hasar görmeleri nedeniyle strese girdiğinde veya patojenler doğuştan gelen bağışıklık sisteminin fiziksel bariyerini aşmayı başardığında ortaya çıkabilen bir biyolojik süreçtir. Bir dizi kimyasal aracı ve hücresel yanıt tarafından tetiklenir. İnflamasyon tipik olarak yaralanma veya hastalığın olumsuz sonuçlarıyla ilişkilendirilse de patojenleri ortadan kaldırmak, hasarlı ve ölü hücreleri uzaklaştırmak ve onarım mekanizmalarını başlatmak için gereken hücresel savunmaların devreye girmesine izin verdiği ölçüde gerekli bir süreçtir. Ancak aşırı inflamasyon, lokal doku hasarına yol açabilir ve ciddi vakalarda ölümcül bile olabilir.

Doku yaralanmalarında mümkün olduğunda hızla verilen yanıt akut inflamasyondur. Bir yaralanmanın hemen ardından kan kaybını en aza indirmek için vazokonstriksiyon gerçekleşir. Kan damarlarında gerçekleşen vazokonstriksiyonun miktarı, vasküler hasarın miktarıyla ilişkilidir, ancak vazokonstriksiyon genellikle kısa sürelidir.

39
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Kerem Girgin
Kerem Girgin
103.0K UP
Yazar 2 gün önce 11 dk.

Türkçenin zengin deyim dağarcığında, gündelik hayatın ritmini ve insanlık hallerini birkaç kelimeyle özetleyen sayısız ifade bulunur. Bunlardan belki de en bilineni ve en sık deneyimleneni "yumurta kapıya gelince" deyimidir. Ertelenmiş bir sınav için son gece sabahlamak, teslim tarihine saatler kala hummalı bir şekilde projeyi tamamlamaya çalışmak veya son anda fark edilen bir sorumluluğun yarattığı o keskin panik hissi... Bu durumun yarattığı stres, telaş ve ardından gelen olağanüstü çaba anı, hemen herkes için tanıdık bir senaryodur. Peki, bu son derece insani ve kültürel görünen telaş halinin, sadece bir karakter özelliği veya modern yaşamın bir dayatması olmaktan öte, milyarlarca yıllık yaşam mücadelesinin derinliklerinden gelen bir yankı olabileceğini hiç düşündünüz mü? Acaba bu "son dakika" telaşı, doğanın en temel ve en acımasız yasalarından birinin, yani evrimsel baskının bir yansıması olabilir mi?

Bu yazının amacı, bu sorunun peşine düşmektir. İlk olarak "yumurta kapıya gelince" deyiminin popüler anlamının ötesine geçerek kökeninde yatan hayatta kalma mücadelesini ortaya çıkaracağız. Ardından, evrimsel biyolojinin motoru olarak kabul edilen "seçilim baskısı" kavramını ve bu baskı altında yok olmanın eşiğine gelen popülasyonların nasıl kurtulabildiğini açıklayan "evrimsel kurtuluş" (İng: "evolutionary rescue") mekanizmasını detaylandıracağız. Son olarak gündelik dilimizdeki bu basit ifade ile yaşamın en dramatik anları arasında şaşırtıcı derecede güçlü ve aydınlatıcı bir analoji kurarak deyimlerimizin ardında yatan derin biyolojik prensipleri keşfe çıkacağız. Bu yolculuk, bize sadece evrim hakkında değil, aynı zamanda kendi kültürümüz ve dilimiz hakkında da yeni bir bakış açısı sunmayı vaat ediyor.

6
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Damla Şahin Uçar
Yazar 1 gün önce 6 dk.

Nancy Grace Roman Uzay Teleskobu, kısaca Roman ya da RST, adını galaksilerin nasıl büyüdüğüyle ilgili anlayışımızı temellendiren ve “Hubble’ın Annesi” olarak bilinen Nancy Grace Roman’dan alan NASA’nın astrofizik gözlemevidir. Başta Wide Field InfraRed Survey Telescope (WFIRST) olarak geliştirilmekle birlikte 2020 yılında isim değişikliğine gidilmiştir. NASA’nın ilk kadın yöneticisi olan Nancy Grace’in onurlandırılması için WFIRST, Nancy Grace Roman Space Telescobe olarak değiştirilmiştir.

En geç 2027’de fırlatılmayı bekleyen ve fırlatıldıktan sonra Güneş-Dünya L2 yörüngesinde konumlanacak olan Roman’ın Hubble ile kıyaslandığında minimum 100 kat daha geniş görüş alanına sahip olması, gökyüzünü Hubble’dan 1000 kat daha hızlı taramasını sağlayacak. Özellikle Evren’in genişlemesinin hızlanması olgusunun altında yatan nedenleri de araştırması bekleniyor. Ayrıca Evren’i çok daha iyi anlamamızın anahtarları olan karanlık enerji ve karanlık maddeye de ışık tutacağı düşünülüyor.

7
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Rüzgâr Özkarakaş
İnceleyen8 3 gün önce
Her şeyden önce film başlarken, onca marş, müzik, orkestra veya benzeri kullanabilecekken, İleri Marşı'nı kullanarak başlayarak tüylerimi diken diken etti. İlk filmin üstüne katlarca konulmuş. Akılda kalıcı ikonik sahnelere sahip ve çok hoş müzikler kullanılmış. İlk filmden tanıdığımız Bekir ve Oğuz karakterlerinde ileri yönlü çok yerinde bir karakter gelişimi yaşanmış ve fark ediliyor. Film yine çok kaliteli bir alt mesaja da sahip ve yeri geldiğinde çok güzel anlatıyor. Osmanlının kaybettiği topraklarda yüz yıldır süren savaş haline ve tek meşru savaşın vatan savunması olduğu fikrine bolca değinir. Uzun metraj çok kaliteli ve çok duygusal bir final çatışma sahnesi var. İlk filmi az veya çok fark etmez beğendiyseniz kesinlikle bunu da izleyin.
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
3
1 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Batuhan Ceylan
Batuhan Ceylan
100.4K UP
Düşünür 5 gün önce Sen de Cevap Ver
Bu soru, bilinmeyen üye tarafından sorulmuştur.

Din gibi dogmatik inançları merkeze almayı bırakarak, eğitim seviyesini geliştirerek, özgür düşünceye önem verip bilim ve felsefeye katkı sağlayarak. Hizmet veren yada tüketen insan değil, bilinçli ve düşünen, üreten insanlar yetiştirerek.

Bunlar sayesinde bir medeniyet üst konuma çıkabilir. Bu sadece "avrupa gibi olmak"ta değildir.

2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Batuhan Ceylan
Batuhan Ceylan
100.4K UP
Alıntıyı Ekleyen 18 saat önce
Herkes ondan nefret ediyorsa, o kişinin bunu düşünmesi gerekir; herkes onu seviyorsa, o kişinin bunu da düşünmesi gerekir
Kaynak: Konuşmalar
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
EtkinlikSempozyum
Evrim Ağacı İstanbul Topluluğu
Etkinliği Ekleyen 1 hafta önce Çevrimiçi₺100,0015 Kasım
EA İstanbul Topluluğu – ADÜ Nörobilim Nöropsikiyatri Sempozyumu
15 Kasım 2025 17:00 tarihinden 15 Kasım 2025 20:00 tarihine kadar.

15 Kasım 2025 Cumartesi günü 17.00’da başlayacaktır.

3 oturumdan oluşacak etkinlik 20.00’da tamamlanacaktır.

Etkinlik Akışı ve Konuları

Açılış Konuşması
1. Oturum: Nörobilime Giriş/ Dr. Öğr. Üyesi Itır Kaşıkçı
2. Oturum: Beyin Nörokimyası ve Nütrisyonu/ Dr. Öğr. Üyesi Ayça Urhan Tuzcu
3. Oturum: Nöroplastisite / Asistan Dr. Mustafa Seyyah

Konuşmacılarımız

• Dr. Itır Kaşıkçı, İstanbul Bilgi Üniversitesi Psikoloji bölümünden 2008 yılında mezun olmuştur. İstanbul Üniversitesinde hem master hem de doktora eğitimini almıştır. 2018 yılında İleri Nörolojik Bilimler alanında doktora derecesini tamamlayarak, Dr. Ünvanını almaya hak kazanmıştır. Bahçeşehir Üniversitesinde öğretim üyesi, aynı zamanda Psikoloji Bölümü başkanıdır. Uzmanlık alanları; Bilişsel Nörobilim, Bilişsel Psikoloji, Biyolojik Psikoloji’dir.

• Dr. Ayça Urhan Tuzcu, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinden 2007 yılında mezun olmuştur. 2012 yılında İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalında uzmanlığını tamamlayarak Uzm. Dr. ünvanını almaya hak kazanmıştır. 2021 yılında Aydın Adnan Menderes Üniversitesinde Başhekim Yardımcılığı yapmıştır. Güncel olarak Aydın Adnan Menderes Üniversitesinde Öğr. Üyesi olarak görev yapmaktadır. KAHEV Yönetim Kurulu üyesidir.

• Dr. Mustafa Seyyah, Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesinden 2022 yılında mezun olmuştur. 2017 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji bölümünde, 2019 yılında ise Sabancı Üniversitesi Moleküler Biyoloji, Genetik ve Biyomühendislik Laboratuvarında stajyer araştırmacı olarak görev almıştır. İzmir Biyotıp ve Genom Merkezinde misafir araştırmacı olarak çalışmıştır. Güncel olarak Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Histoloji ve Embriyoloji Anabilim Dalında Asistan Dr. olarak görev yapmaktadır.

Fiyatlandırma Bilgisi
Zoom uygulaması üzerinden yapılacak Online Sempozyum öğrenci katılımına açıktır ve tek bir fiyatlandırmaya tabi olacaktır.

Devamını Göster
6
0 Yorum
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Cumali Sevim
4 gün önce
Uygulama berbat.
Onaylı hesap olmak için PP istiyor ama Android sürümünde PP yüklenemiyor :)

2
6 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evindar Özdemir
Evindar Özdemir
24.4K UP
Yazar 24 Kasım 2021 13 dk.

Tebrikler! Zaman yolcusu olmaya hak kazandınız. Geçmiş zamana doğru bir maceraya atılıyorsunuz.

Yolculuğunuz bugünle başlıyor, yürüdükçe geçmişe doğru gidiyorsunuz. Bir ormandasınız. Ormanın girişinde küçük bir patikada başlıyor ve ormanın derinliklerine doğru yürüyorsunuz. Kuş cıvıltılarını ve ırmağın akış sesleri kulağınıza geliyor. Rengârenk çiçekler, kocaman heybetli ağaçlar, ağaçların dallarında oradan oraya zıplayan sincaplar, etrafta uçuşan böcekler ve üzerine bastığınız nemli toprak... Rüzgâr tatlı tatlı esiyor, güneş teninizi ısıtıyor. Etrafınızı sarmalayan yaşamın tadını çıkarıyorsunuz. Henüz yolculuğunuzun başındasınız ve burası tam size göre bir yer.

84
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 18 Ocak 2019
Kıyıyı gözden kaybetmeye cesaret edemeyen, yeni okyanuslar keşfedemez.
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
35
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Çeviren 18 Eylül 2023 3 dk.

Aileye yeni bir bebeğin katılması heyecan vericidir, ancak beraberinde epey bir iş de getirir. Ve aileye yeni katılan, bir çift bebek (yani "ikizler") olduğunda ebeveynlerin işi gerçekten çok zorlaşır.

Birçok hayvan türü için aynı anda birden fazla yavru vermek normaldir. Örneğin bir domuz, tek seferde 11 ve hatta daha fazla yavru doğurabilir! Mississippi Eyalet Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi'nden uzmanlar, yıllar boyunca pek çok yavru köpek ve kedinin doğumunda görev aldıklarını ve insan harici hayvanların annelerinin neredeyse her zaman birden çok yavruya doğum yaptıklarını söylüyorlar.

49
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Discord
Berkay Kozan
1 gün önce
Mert bey iyi günler dilerim uzun zamandır deprem videoları göremedim son zamanlarda sındırgı depremleri oluyor tetikleme varmı daha büyük bir deprem için bilgilendirmenizi bekliyorum 
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Blog Yazısı
Batuhan Şahin
Batuhan Şahin
53.8K UP
Blog Yazarı

Kaynakça:https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/0001616089902125.Eritilerek bükülmüş camsı Fe-22.5Al-10Zr metali (atomik yüzde cinsinden konsantrasyon), yüksek kristalleşme sıcaklığı olan 650°C ve koruyucu bir oksit tabakası oluşturma kapasitesi nedeniyle yüksek sıcaklıkta oksidasyon çalışması için ilginç bir malzemedir. Eriyik bükümlü şeridin iki yüzeyinin yakınındaki bileşim varyasyonunu incelemek için enine kesit numunelerine analitik elektron mikroskobu uyguladık. He-soğutmalı yüzeyin altında ≈200 nm X-ışını enerji dağılım spektroskopisi kullanılarak alüminyum tükenmiş bir katman tespit edildi. Tekerlekle soğutulan yüzeyin altında derinliğin bir fonksiyonu olarak hiçbir bileşim değişikliği gözlenmedi. Bu malzemenin kristalleşme sıcaklığının hem altında hem de üstünde kristalleşme davranışı da incelenmiştir.8 A13Zr , polimorfik kristalleştirme yoluyla. 700°C'de, kristalleşme sıcaklığının üzerinde, Fe8Al3Zr , katı hal reaksiyonu ile denge fazı olan Fe10Al4Zr3'e dönüştü .

11
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
İrem Gölge
İrem Gölge
51.3K UP
İnceleyen 6 gün önce
insanın umudu ve özgürlük arzusu üzerine güçlü bir Film.. Film, uzun süreli hapsin bireyde yarattığı öğrenilmiş çaresizlik ve direnç mekanizmalarını gözler önüne sereriyor Özellikle Andy'nin sabrına ve işindeki kararlılığı ve profeyonelliği insanları düşündürüyor
9.6/10
(92 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : The Shawshank Redemption
Yönetmen: Frank Darabont
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
6
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Sakir Yaman
Sakir Yaman
26.8K UP
Fizikçi 19 Ağustos 2022 Sen de Cevap Ver

Elbette. Evrim bir süreçtir sonuçta. Kimi türlerde yavaş kimi türlerde hızlı gelişir ve gelecekte de farklı türlere evrilen canlılar oluşacaktır. Kompleks canlılardan evrilen yeni türler olabileceği gibi basit yapılı canlılardan kompleks yapılı yeni türler ortaya çıkabilir. Bu süreç 100 bin yıl da sürebilir 100 milyon yıl da...

255 görüntülenme
Bu cevap, soru sahibi tarafından en iyi cevap seçilmiştir. Ancak bu, cevabın doğru olduğunu garanti etmez.
7
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Bilim ve bilimseverler sıkıcı değildir! Evrim Ağacı Etkinlik Platformu'nu kullanarak bulunduğun şehirde veya internet üzerinde toplantılar, etkinlikler, buluşmalar düzenleyebilir, diğerlerinin düzenlediği etkinliklere katılabilirsin. Ayrıca eğer bilimle ilgili bir iş, staj, burs veya eğitim arıyorsan veya bu pozisyonları dolduracak bilimseverler, bilim insanları ve öğrenciler arıyorsan, Evrim Ağacı İlan Platformu'nu kullanarak Türkiye'deki ve Dünya'nın her yanındaki bilimseverlerin oluşturduğu ağa katılabilir, bu ağa güç katabilirsin!

Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Keşfet
Ara
Yakında
Sohbet
Agora
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close