Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Tüm Reklamları Kapat

İnsanın Anatomik Evrimi Hızlanarak Devam Ediyor: 20 Yaş Dişleri Yok Oluyor, Kolumuzda Yeni Damarlar Oluşuyor, Yüzler Kısalıyor, Kemik Bağlantıları Değişiyor!

İnsanın Anatomik Evrimi Hızlanarak Devam Ediyor: 20 Yaş Dişleri Yok Oluyor, Kolumuzda Yeni Damarlar Oluşuyor, Yüzler Kısalıyor, Kemik Bağlantıları Değişiyor!
5 dakika
24,125
Tarihi Geçmiş Haber

Bu haber 3 yıl öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.

Podcast
9:01
Ahmet Berke Candan
Seslendiren
22
  • İndir
  • Dış Sitelerde Paylaş
Tüm Reklamları Kapat

Birçok insan, türümüzün artık yaban hayat içerisinde olmamasından ve artık gerçek anlamda hayatta kalma mücadelesi vermiyor olmamızdan ötürü, evrimimizin durduğuna inanır. Bunun doğru olmadığını biliyoruz: Türümüz, son 2000 yılda da birçok evrimsel değişim geçirdi ve değişmeye devam ediyor. Journal of Anatomy dergisinde yayınlanan "Yakın Geçmişte İnsan Kolundaki Medyan Damarın Görülme Sıklığının Artışı: Mikroevrimsel Bir Değişim" başlıklı bir makalede Avustralyalı araştırmacılar, insan türünde kısmen kısa bir süre içinde hızlı evrimsel değişimler yaşandığını gösterdiler.[1] Makaleye göre, bu evrim son 250 yılda daha da hızlandı ve artık anatomik olarak net bir şekilde gözlenebilir değişimlere sahibiz.

Bunun bir örneğini, "ortanca damar" veya "medyan damar" olarak bilinen bir damarın evriminde görüyoruz. Medyan damar, normalde embriyolojik gelişimin erken evrelerinde oluşur, kol boyunca gelişir; ancak 8. haftadan sonra insanların ezici çoğunluğunda yok olur.[2] Yapılan araştırmalar, 1880'lerde yaşayan insanların sadece %10 kadarında bu damar, doğumdan sonra da vücutta bulunmaya devam ettiğini gösteriyordu.[3] Bu kişilerde bu damar, radyal damar ile ulnar damar arasında bulunuyor ve bileğe daha fazla kan taşınmasını sağlıyor.

Tüm Reklamları Kapat

Ancak Adelaide Üniversitesi ve Flinders Üniversitesi'nden araştırmacıların, 20. yüzyılda yaşamış, 51-101 yaş aralığında bulunan 80 insan kadavrası üzerinde yaptığı araştırmaya göre, 1900'lerin sonunda bu damarın insan toplumlarında görülme oranı, %38.1 dolaylarına çıktı. Yani eskiden "nadir bir varyasyon" olarak görülen bir durum, insanın evrimi içerisinde %50'nin üzerine doğru hızla evrimleşiyor. Bu %50'lik bariyer aşılacak olursa, artık "nadir bir varyasyon" olarak değil, "standart özellik" olarak görülmesi gerekecek. Araştırmacıların söylediğine göre, bu artış trendi devam edecek olursa, 2100 yılına kadar insanların büyük çoğunluğunda bu damar var olacak.[4]  

Ön kolda bulunan 3 ana damar; bunlardan ortadakine "ortanca damar" adı veriliyor.
Ön kolda bulunan 3 ana damar; bunlardan ortadakine "ortanca damar" adı veriliyor.
Science Alert

Evrim, bir türün popülasyonu içerisindeki gen ve özelliklerin dağılımının (görülme sıklığının, frekansının) nesiller içinde değişimi olarak tanımlanır. Yani ortanca damar gibi bir özelliğin popülasyonda görülme sıklığının değişmesi, evrimin yaşandığının net bir ispatıdır. Araştırmacılar, bu evrimsel değişimin kökeninde, medyan damarın gelişimini etkileyen genlerde meydana gelen mutasyonlar ve gelişim sırasında yaşanan sorunlar olduğunu düşünüyorlar.

Tüm Reklamları Kapat

Bu damara sahip insanların daha hızlı parmakları ve daha güçlü kolları olabilir; ancak her evrimsel değişim gibi, bu evrimsel değişim de bazı dezavantajlarla da birlikte geliyor: Örneğin bu damara sahip kişilerde karpal tünel sendromu görülme ihtimali artıyor. Evrimsel süreçte önemli olan, yeni özelliklerin avantaj sağlayan taraflarının dezavantajlardan daha çok olması veya dezavantajların türün yaşamını veya üremesini tehdit edecek boyutta olmaması. Bu şartlar sağlandığı sürece, belli başlı dezavantajlı özellikler de popülasyon içinde daha sık görülebiliyor.

Bu damarın evrimi, insan anatomisinin evrimindeki bir diğer değişim olan fabella kemiğini hatırlatıyor. Dizlerde bulunan bu kemiğin günümüzde insanlarda bulunma sıklığı, bundan 1 asır öncesine göre 3 kat kadar daha fazladır.[5] Fabella kemiği de bir yandan tendonlardaki sürtünmeyi azaltıp, kas kuvvetlerini dağıtarak daha güçlü dizlere sahip olmamıza yararken, diğer yandan diz ağrısı ve artirit ile ilişkilendirilmektedir. Ancak bu yapı ile diz rahatsızlıkları arasındaki nedensellik kesin değildir.[6]

20 Yaş Dişleri Yok Oluyor!

Daha önceden detaylıca izah ettiğimiz gibi, 20 yaş dişlerimiz atalarımızdan kalma evrimsel bir artıktır; bir körelmiş organ örneğidir. Aslen selüloz ile beslenen atalarımızdan kalma 20 yaş dişlerimiz, meyvecil bir diyetten et-ağırlıklı hepçil bir diyete geçişimizle birlikte ve giderek irileşen beyin büyüklüğümüz dolayısıyla körelmiştir. Sadece 20 yaş dişlerimiz değil, apandis organımız da aynı şekilde, diyet değişimine bağlı olarak evrimsel süreçte körelmiş organlardan birisidir.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Ancak insanın 20 yaş dişleri, körelme sürecinin sonuna ulaşmamıştır; yani tamamen işlevsizleşmemiş veya tamamen yok olmamıştır. Bir organın körelmiş organ olarak nitelendirilmesi için, işlevini %100 yitirmesi veya tamamen işlevsiz olması gerekmez; belli başlı işlevleri olsa bile, ana görevini yerine getirmeyen organlar körelmiş organ olarak nitelendirilir (işlevini tamamen yitirmiş organlar ise "işlevsiz organlar" olarak nitelendirilir). Bazı organlar, henüz tamamen yok olmadıkları için körelme sürecinin içerisindedir; insan kuyruğu gibi bazı diğerleri ise, tamamen körelerek yok olmuşlardır. Körelmiş organlarla ilgili çok daha fazla bilgiyi buradaki makalemizden veya Evrim Kuramı ve Mekanizmaları başlıklı kitabımızdan edinebilirsiniz.

20 yaş dişlerimiz de, henüz tam olarak körelmemişlerdir ve bu nedenle körelme süreci içerisinde olan, evrimsel değişimi bizzat gözleyebileceğimiz organlardır. Flinders Üniversitesi'nden Dr. Teghan Lucas şöyle diyor:

20 yaş dişlerimizi yitirme nedenimiz, ateşi kontrol edip, besinleri giderek daha fazla işleyebilmemizdir. Artık insanlar hiç 20 yaş dişleri olmadan doğuyorlar.

Atalarımız selülozu tüketmeyi bıraktığından beri, çene kemiklerimiz giderek küçülmüştür. Bu küçülme, aynı zamanda irileşen beynimizden ötürü kafamızda oluşan dengesizliği de dengeleyici bir rol oynamıştır. Ancak bunun yan etkisi olarak, çenemizde bulunan üçüncü molar dişlere ("20 yaş dişlerine") artık yer kalmamıştır. Buna bağlı olarak, bu dişler sıklıkla sorunlu bir şekilde çıkarlar ve hatta atalarımız için ölümcül etkiye sahip olmuş bile olabilirler! Bu nedenle evrimsel süreçte 20 yaş dişleri giderek körelmiştir ve günümüzde halen bazı insanlarda ya hiç oluşmamaktadır ya da hiç çıkmamaktadır.

İnsan, Anatomik Olarak Evrimleşmeye Devam Ediyor!

Araştırmacılar, bunun haricinde insan evriminde son 2-3 yüzyılda hızlı değişimler yaşanmış birçok özellik olduğunu vurguluyor. Şöyle yazıyorlar:

Tıpkı ön kollarda ortanca damarların görülme sıklığının artması gibi, son 2-3 yılda görülme sıklığı artan; spina bifida occulta, tarsal koalisyon ve fabella kemiği gibi birçok anatomik özellik vardır.[7], [8], [9], [10], [11] Elimizdeki kanıtlar, doğal seçilimin bu anatomik özellikler üzerindeki baskısının mirkoevrimsel süreçlere neden olmuş olabileceğini, bu nedenle de görülme sıklıklarının artmasına neden olduğunu göstermektedir.[12]

Tüm bu değişimler, insanın halen evrimleşmekte olduğunun net göstergeleridir. Bu evrim, kimi zaman doğal seçilim gibi, çevre şartlarının yönlendirmesiyle olabilir. Örneğin insanın son 2000 yıldır geçirdiği evrimsel değişimleri buradaki makalemizden öğrenebilirsiniz. Ancak doğal seçilim etkisiyle olmasa bile, sadece genetik sürüklenme gibi mekanizmaların etkisiyle de insan (ve diğer tüm türler) evrimleşmeyi sürdürmektedir. Dr. Lucas şöyle diyor:

Birçokları insanların evriminin durduğunu düşünüyor. Ama bizim çalışmamız, halen evrimleştiğimizi gösteriyor. Hatta son 250 yıldaki herhangi bir zamandan çok daha hızlı evrimleşiyoruz.
Bu Makaleyi Alıntıla
Okundu Olarak İşaretle
133
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • İnanılmaz 66
  • Merak Uyandırıcı! 39
  • Tebrikler! 33
  • Muhteşem! 26
  • Bilim Budur! 21
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 13
  • Umut Verici! 7
  • Güldürdü 5
  • Korkutucu! 4
  • Üzücü! 0
  • Grrr... *@$# 0
  • İğrenç! 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
  • ^ T. Lucas, et al. (2020). Recently Increased Prevalence Of The Human Median Artery Of The Forearm: A Microevolutionary Change. Journal of Anatomy, sf: 623-631. doi: 10.1111/joa.13224. | Arşiv Bağlantısı
  • ^ S. Standring. (2015). Gray's Anatomy: The Anatomical Basis Of Clinical Practice. ISBN: 9780702052309. Yayınevi: Elsevier.
  • ^ M. McRae. More Humans Are Growing An Extra Artery In Our Arms, Showing We're Still Evolving. (9 Ekim 2020). Alındığı Tarih: 10 Ekim 2020. Alındığı Yer: ScienceAlert | Arşiv Bağlantısı
  • ^ Flinders University. Forearm Artery Reveals Human Evolution Continues – News. (8 Ekim 2020). Alındığı Tarih: 10 Ekim 2020. Alındığı Yer: Flinders University | Arşiv Bağlantısı
  • ^ M. A. Berthaume, et al. (2019). Fabella Prevalence Rate Increases Over 150 Years, And Rates Of Other Sesamoid Bones Remain Constant: A Systematic Review. Journal of Anatomy, sf: 67-79. doi: 10.1111/joa.12994. | Arşiv Bağlantısı
  • ^ F. Agathangelidis, et al. (2016). Symptomatic Enlarged Fabella. Case Reports, sf: bcr2016218085. doi: 10.1136/bcr-2016-218085. | Arşiv Bağlantısı
  • ^ R. J. Henneberg, et al. Variation In The Closure Of The Sacral Canal In The Skeletal Sample From Pompeii, Italy, 79 Ad. (1 Ocak 1999). Alındığı Tarih: 10 Ekim 2020. Alındığı Yer: ResearchGate | Arşiv Bağlantısı
  • ^ L. B. Solomon, et al. (2009). Secular Trend In The Opening Of The Sacral Canal: An Australian Study. Spine, sf: 244-248. doi: 10.1097/BRS.0b013e3181908ca2. | Arşiv Bağlantısı
  • ^ Y. C. Lee, et al. (2011). Confirmation Of Microevolutionary Increase In Spina Bifida Occulta Among Swiss Birth Cohorts. European Spine Journal, sf: 776-780. doi: 10.1007/s00586-010-1519-2. | Arşiv Bağlantısı
  • ^ L. B. Solomon, et al. (2003). A Dissection And Computer Tomograph Study Of Tarsal Coalitions In 100 Cadaver Feet. Journal of Orthopaedic Research, sf: 352-358. doi: 10.1016/S0736-0266(02)00131-6. | Arşiv Bağlantısı
  • ^ M. A. Berthaume, et al. (2019). Fabella Prevalence Rate Increases Over 150 Years, And Rates Of Other Sesamoid Bones Remain Constant: A Systematic Review. Journal of Anatomy, sf: 67-79. doi: 10.1111/joa.12994. | Arşiv Bağlantısı
  • ^ F. J. Rühli, et al. (2013). New Perspectives On Evolutionary Medicine: The Relevance Of Microevolution For Human Health And Disease. BMC Medicine, sf: 1-7. doi: 10.1186/1741-7015-11-115. | Arşiv Bağlantısı
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 18/04/2024 17:57:57 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/9436

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Tüm Reklamları Kapat
Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Entropi
Karbondioksit
Sars
Yas
Doğa
Karbon
Diş Hekimliği
Tarım
Dalga
Epistemik
Mitler
Hormon
Hominidae
İyi
Eğitim
Astrofizik
Işık
Evrimsel Biyoloji
Dişler
Uydu
Küresel Isınma
Su
Gebelik
Teyit
Müfredat
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Bu Makaleyi Alıntıla
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
Ç. M. Bakırcı. İnsanın Anatomik Evrimi Hızlanarak Devam Ediyor: 20 Yaş Dişleri Yok Oluyor, Kolumuzda Yeni Damarlar Oluşuyor, Yüzler Kısalıyor, Kemik Bağlantıları Değişiyor!. (11 Ekim 2020). Alındığı Tarih: 18 Nisan 2024. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/9436
Bakırcı, Ç. M. (2020, October 11). İnsanın Anatomik Evrimi Hızlanarak Devam Ediyor: 20 Yaş Dişleri Yok Oluyor, Kolumuzda Yeni Damarlar Oluşuyor, Yüzler Kısalıyor, Kemik Bağlantıları Değişiyor!. Evrim Ağacı. Retrieved April 18, 2024. from https://evrimagaci.org/s/9436
Ç. M. Bakırcı. “İnsanın Anatomik Evrimi Hızlanarak Devam Ediyor: 20 Yaş Dişleri Yok Oluyor, Kolumuzda Yeni Damarlar Oluşuyor, Yüzler Kısalıyor, Kemik Bağlantıları Değişiyor!.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, 11 Oct. 2020, https://evrimagaci.org/s/9436.
Bakırcı, Çağrı Mert. “İnsanın Anatomik Evrimi Hızlanarak Devam Ediyor: 20 Yaş Dişleri Yok Oluyor, Kolumuzda Yeni Damarlar Oluşuyor, Yüzler Kısalıyor, Kemik Bağlantıları Değişiyor!.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, October 11, 2020. https://evrimagaci.org/s/9436.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close