Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat

Ay Olmasaydı Ne Olurdu? Ay Bir Anda Yok Olsaydı, Yaşam Sona Erer miydi?

16 dakika
79,533
Ay Olmasaydı Ne Olurdu? Ay Bir Anda Yok Olsaydı, Yaşam Sona Erer miydi? Mehmet Ergün
Tüm Reklamları Kapat

Ay bin yıllardır insanlığa ilham veren, görüntüsü sebebiyle şiirlere ve masallara konu olan, gezegenimizin ufak tefek meteor uyduları haricindeki tek doğal uydusudur. Peki ya Ay, bir gün birdenbire yok olsaydı ne olurdu? Gezegenimiz var olmayı sürdürebilir miydi? Dünya'da yaşam devam edebilir miydi?

Ay Nasıl Doğdu?

Başlangıçta, kaos vardı. Güneş Sistemi'nin erken oluşum dönemlerinde sadece 8 gezegen yoktu, çok sayıda öngezegen oluşmuştu ve bunlar, bugünkü gibi düzenli yörüngelere de sahip değillerdi. Durmadan birbirleriyle çarpışıyorlar, Güneş Sistemi'ne devasa kaya parçaları saçıyorlardı.

O zamanlar Dünya da tam olarak katılaşmamıştı ve adeta bir magma okyanusyudu. İşte o dönemde oluşan öngezegenlerden biri olduğu düşünülen ve Mars büyüklüğünde olduğu hesaplanan Theia, olanca gücüyle Dünya'ya çarparak, henüz tam olarak soğumamış gezegenimizden bol miktarda kütlenin uzaya saçılmasına neden oldu.[1]

Tüm Reklamları Kapat

Wikimedia

Bu kütle fışkırması, Dünya'nın yerçekimi nedeniyle gezegenimiz etrafında öbeklendi (ki Dünya da, Güneş'in yörüngesindeki toz ve kayaların birleşimiyle, zaman içerisinde oluşmuş sıradan bir gezegendir). Ay, işte bu kaya parçalarından, yani Dünya'yı oluşturan parçalardan doğdu. Bu süreç hakkında daha fazla bilgi almak ve Ay'ın doğumuyla ilgili diğer hipotezleri için buradaki yazımızı okuyabilirsiniz.

Ay'ın Dünya'dan doğum süreci, yaklaşık 60-140 milyon yıl sürmüştür.[2] Yani eğer Dünya'nın 4.54 milyar yıllık tüm varlığını 24 saate indirgeyecek olsaydık (ve dolayısıyla Dünya'nın doğum ânı 0 noktası olsaydı), Ay, Dünya'nın doğumundan sadece 10 dakika sonra var olurdu.

Ay ilk oluştuğunda Dünya'ya oldukça yakındı: 25.000 kilometre kadar uzağımızdaydı.[3] Bunun ne kadar az bir mesafe olduğunu anlayabilmeniz için iki bilgiyle kıyaslayabilirsiniz:

  1. Dünya'nın çevresi bile 12.742 kilometredir.[4] Yani Ay, o dönemde Dünya'nın çevresinin sadece 2 katı mesafedeydi!
  2. Ay, şu anda Dünya'dan 384.400 kilometre uzaklıktadır.[5]

Eğer bugün de o mesafede olsaydı, şu anda Ay'ı gökyüzünde gördüğümüzden 15 kat büyük görecektik. Ne yazık ki Ay'ın bu kadar yakın olduğu dönemlerde gezegenimiz üzerinde hayat yoktu ve dolayısıyla bu güzel manzaraya kimse şahit olamadı. Tabii belki de bu iyi bir şeydir; çünkü bu kadar yakın mesafedeki Ay'ın Dünya üzerindeki kütleçekimi etkisi nedeniyle gezegenimizin kabuğu müthiş gelgitler deneyimledi ve bu nedenle anormal sıcaklıklara erişti. Dolayısıyla Ay'ın Dünya'ya o kadar yakın olduğu dönemde, yüzeyde yaşam da var olamazdı.

Tüm Reklamları Kapat

Neyse ki Ay'ın Dünya üzerindeki bu kütleçekimi etkisi, her bir gelgit sırasında Dünya'daki enerjinin ufak bir kısmının Ay'a aktarılmasına neden olmaktadır.[6] Bu enerji transferi nedeniyle Ay, daha yüksek bir yörüngeye doğru kayıyor ve bu nedenle oluştuğu günden beri yavaş yavaş Dünya'dan uzaklaşıyor. Lazer ölçümleri sayesinde biliyoruz ki Ay, günümüzde Dünya'dan her yıl 3.78 santimetre uzaklaşmaktadır.[7], [8]

Mehmet Ergün

Ay, Birden Yok Olsaydı Ne Olurdu?

Peki böyle yavaş yavaş uzaklaşmayı bir kenara koysak da Ay'ı birden yok etsek... Dünya patlayıp çatlar mıydı dersiniz?

Ay'ın Yok Oluşunun Kısa ve Orta Vadeli Etkileri

Dünya, Çok Daha Karanlık Bir Yer Olurdu!

Ay'ın bir anda ortadan kaybolmasının ilk etapta çok âni bir etkisi olmazdı. Sadece gecelerimiz daha karanlık olur ve gökteki o güzelim görüntüden mahrum kalırdık. Tabii meşhur Ay tutulması ve Güneş tutulması da bir daha asla yaşanmazdı.

Ay'ın Evreleri
Ay'ın Evreleri
Kozmik Deniz

Aysız bir Dünya'nın ne kadar karanlık olacağını, aslında Yeni Ay evresinde birazcık deneyimlemek mümkündür. Parlaklığı "kadir" veya "görünür büyüklük" adı verilen, logaritmik bir ölçekte ölçeriz ve bu skalada daha küçük sayılar, daha parlak cisimlere karşılık gelir. Mesela Güneş'in kadri -26.74 seviyesindedir; dolunayınki ise -12.74 seviyesindedir. Bu iki sayı arasında böyle yarı yarıya fark varmış gibi gelebilir; ama logaritmik ölçeğin oldukça yanıltıcı olabileceği hatırlanmalıdır. Gerçekte bu iki sayı arasındaki fark %50 değil, tam 301.995 kattır.[9]Buna rağmen dolunay da geceleri önemli bir ışık kaynağıdır: Dolunay, geceleri kendisinden sonraki en parlak gök cismi olan Venüs'ten 14.000 kat daha parlaktır![10]

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

İşte Yeni Ay evresinde Ay'ın parlaklığı -2.5 seviyesine düşer, yani dolunaydan 12.473 kat daha az parlak olur! Eğer Ay tamamen ortadan kalksaydı, gecelerimiz de Yeni Ay evresinden 10 kat daha karanlık olurdu. Yani bazı kaynaklarda söylendiği gibi, yüzünüzün önündeki elinizi göremeyeceğiniz kadar zifiri bir karanlık da olmazdı.

Karanlığa Gömülme ve Besin Zinciri Üzerindeki Etkileri

Ama bunun bir güzel tarafı, Samanyolu Galaksisi'ni ve hatta Andromeda gibi bazı yakın galaksileri gökyüzünde çok daha net görebilmeye başlamamız olurdu. Öte yandan bu, tabii ki gececi, yani nokturnal hayvanların biraz zorlanmasına neden olabilirdi; çünkü bu hayvanların birçoğu geceleri avlarını bulmak için Ay ışığına ihtiyaç duyarlar. Sadece avcılar da değil; örneğin geceleri daha aktif olan güveler, zaten daha şimdiden şehir ışıkları nedeniyle yönlerini bulmakta zorlanmaktalar, bir de Ay'ın kaybolmasıyla yollarını iyice bulamayacakları için üreme sorunları yaşayabilirlerdi. Benzer şekilde Caretta caretta gibi deniz kaplumbağaları, yumurtadan çıktıktan sonra Ay'ın su yüzeyindeki yansımasını göremeyecekleri için, gitmeleri gerektiği yönü kolay kolay bulamazlardı. Zaten şimdi bile her 1000 yavrudan 1'i yetişkinliğe ulaşıyor, bu oranlar iyice düşerdi.[11] Böylece, daha Ay'ın yok olduğu ilk günden itibaren, upuzun yıllar sürecek, sessiz ve derin bir yok oluş başlardı.

Olası Tsunamiler

Uydumuzun yok oluşunun daha kritik etkileri, Ay'ın yok olmasından hemen sonraki birkaç saatte ortaya çıkmaya başlardı. Ay'ın kütleçekimi nedeniyle okyanusların orta kısımları yaklaşık 40 santimetre yüksekte durmaktadır.[12] Ay birden yok olduğunda bu su kütlesi hızla yere düşerdi ve daha önceden anlattığımız nedenlerle, kıyılarda büyük tsunamiler oluşurdu. Ani kütleçekim değişimi, yerkabuğunda da bazı kırılmalara yol açarak deprem veya volkanları aktive edebilirdi; ama bu, daha düşük bir ihtimal olarak görülmektedir.[13]

Gelgit ve Dalgaların Kısalması

Daha belirgin bir değişim, gel-gitlerde yaşanırdı. Ay, gel-gitlere sebep olan kuvvetlerin yarısı ilâ 3'te 2'sinden tek başına sorumludur; kalanından da Güneş sorumludur.[14], [15] Ay ortadan kalktığında, hem dalga boyutları hem de gelgit boyutları %50 ila %67 oranında azalırdı. İlk etapta daha küçük gelgitlerin sörf yapmayı birazcık daha sıkıcı hâle getirmek haricinde neyi değiştireceğini anlayamayabilirsiniz; ama gelgitler, kıyı yaşamı için hayati öneme sahiptir: Yengeçler, midyeler, denizyıldızları ve salyangozlar hayatta kalabilmek için gelgitlerin parçaladığı ve bu gelgitler sırasında kıyılarda biriken besin maddelerine muhtaçtırlar.[16] Tabii sadece bu hayvanlar da değil, bunlara bağımlı olan çok sayıda denizel ve karasal hayvan, azalan besin kaynakları nedeniyle müthiş bir rekabete girerdi. Yani Ay'ın yok olmasının kısa dönem etkileri bile, orta vadede besin zincirini sağlam bir şekilde sarsardı.

Sosyolojik Problemler

Tabii ki Ay'ın kaybolmasının sosyolojik bazı etkileri olabilirdi. Örneğin geceleri daha karanlık olacağı için, suç oranlarında artış görebilirdik.[17] Benzer şekilde, Ay'a bağlı olarak işleyen takvimler artık çalışmayacağı için, başta dini bayramların tarihlerinin belirlenmesi olmak üzere çeşitli tarihi olayların belirlenmesinde Ay'ın evrelerini kullanan Yahudi, Çinli, Koreli, Moğol, Budist, Hindu ve Müslüman toplumlarda sorunlar yaşanabilirdi.

Ay'ın birden ortadan kalkmasına sebep olabilecek kuvvetin muazzam bir güce sahip olması gerektiği için, bunun insanlar üzerinde yaratacağı panik havasını hayal edebilirsiniz. En nihayetinde Ay'ı Güneş'in yörüngesinden çıkaracak bir unsurun harcaması gereken enerji, 1 megatonluk bir hidrojen bombasının 288.000 yıl boyunca, aralıksız olarak, her 1 saniye patlatılması sonucu açığa çıkan toplam enerjiye eşittir. Bunu yapabilen bir güç, bir karadelik gibi cansız bir şey bile olsa, zeki bir medeniyet gibi canlı bir şey bile olsa, başka neler yapabilir? Bunu düşünmek bile, insan toplumlarını yıkıcı bir paniğe sürükleyecektir.

Tüm Reklamları Kapat

Bilimsel Problemler

Bilimsel ilerleyiş de Aysızlıktan etkilenirdi; çünkü örneğin Dünya'nın aktif tektonik faaliyetleri dolayısıyla milyarlarca yıl öncesine ait kayaçların birçoğu magma içinde eriyip yok olmuş haldedir; ama Ay, tektonik olarak pek aktif olmadığı için, 4-4.5 milyar yıl öncesine ait kayıtlar orada donakalmış halde beklemektedir. Yani Dünya'dan doğan Ay'ı inceleyerek, gezegenimizin geçmişini keşfetmemiz mümkündür. Ay yoksa, bu kayıtlar da olmayacaktır.

Ayrıca Ay'ın olmaması, uzay programlarını da kritik bir şekilde etkilerdi. 1969'dan 1972'ye kadar uzaya açılabilmemizin bir nedeni, Ay'ın Dünya'ya yakınlığıdır. Sadece 380.000 km uzaklıkta olduğu için, geleneksel bir roket aracılığıyla Ay yolculuğu sadece 3 günde yapılabilir ve ışık hızında giden bir sinyalin gidiş-dönüş süresi sadece 2,5 saniyedir. Ay olmazsa, Dünya'ya en yakın olan bir sonraki duraklarımız Mars veya Venüs'tür. Bu gök cisimlerine roketle ulaşmak aylarca; oralara gidiş-dönüş yolculuk 1 yıldan uzun; sinyal iletimiyse onlarca dakika sürer. Amacımız Güneş Sistemi'nin geri kalanını keşfetmekse, Ay, Evren'den isteyebileceğimiz en kolay ve en kullanışlı "deneme tahtası"dır.

Ay Nasıl Yok Oldu?

Burada sorulması gereken sorulardan biri, Ay'ın tam olarak nasıl yok olduğudur. Ay'ın yerçekimini yok edip, onu parçalara ayırabilecek kadar ölümcül bir silah hayal edin. Bu tür bir silah üretmek için, orta büyüklükte (yaklaşık 1 kilometre çapında) bir asteroit kadar bir antimadde yeterli olacaktır. Bu antimaddeyle etkileşen Ay'ın üreteceği enkaz, her yöne yayılırdı. Patlamanın şiddeti, sonucu doğrudan etkilerdi:

Tüm Reklamları Kapat

  • Patlama yeterince zayıf olursa, enkaz bir veya daha fazla yeni uyduya ("Aycığa") dönüşürdü.
  • Çok güçlü olursa, geriye hiçbir şey kalmazdı.
  • Tam da doğru büyüklükte olursa, Dünya'nın etrafında tıpkı Satürn gibi bir halka oluşurdu. Zamanla, bu Ay parçaları, Dünya'nın atmosferi sayesinde yörüngeden çıkardı.
Ay'ın doğru şekilde yok edilmesi durumunda ortaya çıkabilecek, Dünya'nın etrafında halkalı bir sistem.
Ay'ın doğru şekilde yok edilmesi durumunda ortaya çıkabilecek, Dünya'nın etrafında halkalı bir sistem.
Forbes

Ay'ın Yok Oluşunun Uzun Vadeli Etkileri

Dünya'nın Eksen Eğikliği

Ay'ın yok olmasının asıl etkileri, uzun vadede ortaya çıkardı. Örneğin Ay'ın kütleçekiminin en önemli etkisi, Dünya'nın Güneş Sistemi düzlemine göre yaklaşık 23.4 derece olan eğimini, az çok sabit tutmaktır.[18]

Şu anda 23.4 derece olan Dünya'nın eksen eğikliği aslında 22.1 ile 24,5 derece arasında değişmektedir. Bu, örneğin Mars'a kıyasla çok küçük bir varyasyondur.
Şu anda 23.4 derece olan Dünya'nın eksen eğikliği aslında 22.1 ile 24,5 derece arasında değişmektedir. Bu, örneğin Mars'a kıyasla çok küçük bir varyasyondur.
Forbes

Ancak gezegenimizin zaten kusursuz bir sabitlikte olmadığı da hatırlanmalıdır: Yaklaşık 41.000 yılda bir, 22.1 ila 24.5 derece arasında gidip gelmektedir.[19] Ama Ay birden ortadan kalkacak olursa, Dünya üzerindeki dengeleyici kuvvetlerden biri yok olacağı için, gezegenimiz giderek daha fazla "yalpalamaya" başlardı. Buna bağlı olarak, müthiş bir iklim değişimi döngüsü başlardı. Örneğin Buzul Çağı'na girdiğimiz dönemlerde, belki Ekvator civarındaki ufak bir şerit hariç, her yer devasa buzullarla kaplanırdı.

Bunun bir benzerini Kızıl Gezegen'de görmek mümkündür: Mars'ın uyduları onu dengelemeye yetmemektedir ve bu nedenle ekseninin milyonlarca yıllık döngüler halinde, 0 ila 60 derece arasında gidip geldiği hesaplanmaktadır. Bu da, Mars yüzeyindeki mevsimlerin bir ekstremden diğer bir ekstreme sürekli olarak değişmesine neden olmaktadır.[20], [21]

Güneş Etrafındaki Yörüngenin Olası Değişimi

Ay'ın yok olmasının en tartışılan etkilerinden biriyse, Dünya'nın Güneş etrafındaki yörüngesinin değişip değişmeyeceği hakkındadır. Daha önceden anlattığımız gibi, aslında Ay Dünya'nın etrafında dönmez; Dünya da Ay'ın etrafında dönmez. Her ikisi de, kütlelerine bağlı olarak belirlenen, barimerkez denen, ortak bir nokta etrafında dönerler. Ama Dünya'nın kütlesi Ay'ınkinden 81 kat fazla olduğu için, bu dönüş merkezi Dünya'ya çok daha yakın olmaktadır.

Tüm Reklamları Kapat

Agora Bilim Pazarı
Çözümlü Matematik Analiz 2 Problemleri
  • Boyut: 20,0*25,0
  • Sayfa Sayısı: 548
  • Basım: 1
  • ISBN No: 9786053556442
Devamını Göster
₺650.00
Çözümlü Matematik Analiz 2 Problemleri
  • Dış Sitelerde Paylaş

Barimerkez, Dünya'nın merkezinden, Ay'a doğru tam olarak 4671 kilometre uzaklıktadır; Dünya'nın yarıçapıysa 6371 kilometredir.[22], [23] Dolayısıyla Dünya ve Ay'ın barimerkezi, Dünya'nın içinde kalmaktadır; ama bu dönüş merkezi, birçoklarının sandığı gibi Dünya'nın merkezinde değildir. Zaten bu nedenle Dünya, Güneş etrafındaki yörüngesinde sürekli bir miktar yalpalamaktadır. İşte eğer Ay'ı birden ortadan kaldırırsak, bu barimerkez de Dünya'nın merkezine çok yakın bir noktaya kayardı ve Dünya'nın ortalama hızını değiştirebilirdi.

Yapılan hesaplara göre bu değişim, Ay'ın Dünya'ya göre tam hangi noktadayken yok olduğuna bağlı olarak, Dünya'nın Güneş etrafındaki yörünge hızını %0.041 düzeyinde artırabilir veya azaltabilirdi (aşağıdaki videomuzdan izleyebileceğiniz gibi, her yörünge hızı belli bir yörünge yüksekliğine karşılık gelmektedir).[12] Dolayısıyla Dünya'nın hızı değişirse, Güneş etrafındaki yörüngesi de değişirdi.

Ama bu, gerçekten inanılmaz küçük bir değişimdir - ki zaten Dünya'nın yörünge hızı da her yerde sabit değildir: Dünya, Güneş etrafında dönerken, ona kimi noktada 147.5 milyon kilometre yaklaşır, kimi noktada 152 milyon kilometre uzakta olur. Yani 3-5 metre değil, Dünya Güneş'e her yıl 4.5 milyon kilometre yaklaşıp uzaklaşmaktadır.[24] Dolayısıyla bu tür bir değişimi zaten normal olarak da deneyimleriz.

Gerçekten de birçok simülasyonda Ay'ın kaybolması Dünya'nın yörüngesini hiç etkilememektedir. Ama teoride, yine Ay'ın tam hangi noktadayken yok olduğuna bağlı olarak, bu kuvvet değişimi Dünya'nın yörüngesini biraz daha dairesel veya biraz daha eliptik hale getirebilirdi. Bu ufak değişimin etkisi, az önce sözünü ettiğimiz etkilerden çok daha küçük olurdu ve anlamlı düzeyde fark yaratabilmesi için milyonlarca yıl geçmesi gerekirdi.

Mehmet Ergün

Ya Ay Hiç Olmasaydı?

Buraya kadar Ay'ın hep bugün yok olacağını varsaydık; ama Dünya'nın jeolojik evriminin daha erken evrelerinde de yok olduğunu düşünebilirdik.

Daha önceden de anlattığımız gibi, Ay'ın kütleçekiminden kaynaklı gelgit etkisi nedeniyle Dünya'nın dönüşü azar azar yavaşlamaktadır. Bu yavaşlama nedeniyle Dünya'da 1 gün, her 100 yılda bir, 2 milisaniye kadar uzamaktadır; dolayısıyla Ay bugün yok olsa bu yavaşlama ortadan kalkardı; ama tabii bu o kadar ufak bir değişim olurdu ki, bunu kimse fark etmezdi. Ayrıca yeri gelmişken belirtelim: Bazı kaynakların iddia ettiğinin aksine, Ay ortadan kalksaydı Dünya hızlanmaya başlamazdı; sadece Dünya'nın dönüşünün yavaşlaması durur veya yavaşlardı.[10]

Ama Ay, bugün değil de, 4.5 milyar yıl önce, oluştuktan kısa bir süre sonra hemen yok olsaydı, Dünya'nın kendi etrafındaki dönüşü bugünkü gibi 24 saatte 1 düzeyine düşmüş olmazdı. Yaptığınız varsayımlara bağlı olarak 1 günümüz, 4 saat kadar kısa olabilirdi. Ki sırf bu hız değişiminin bile Dünya yaşamı üzerinde bir dolu etkisi var; ama onu bir diğer videoya bırakıyorum. Eğer bu tür videolar ilginizi çekiyorsa, kanal bildirimlerini şimdi açmayı unutmayın.

Chang'e 5 T1 isimli uydu, Ay'ın görünmeyen tarafında dönerken, hem Ay'yı, hem de Dünya'yı aynı kareye alan bu harika fotoğrafı çekmeyi başardı. Chang'e 5 uydusunun kısa dönem görevi neredeyse yarı yarıya tamamlandı. Ay'ın karanlık tarafında turladı ve şimdi, 31 Ekim'de Ay'dan aldığı örnekleri geri getirmeyi sağlanacak bir teknolojinin test edilmesi için gereken konuma gelmeyi bekliyor. Bu aslında bir temel bilim araştırması değil, bir mühendislik araştırması. Dolayısıyla amacı bu tür fotoğraflar çekmek değil. Fakat yine de, doğru zamanda doğru açıda bulunmak, uyduların bu nefes kesen fotoğrafları yakalamasını sağlayabiliyor.
Chang'e 5 T1 isimli uydu, Ay'ın görünmeyen tarafında dönerken, hem Ay'yı, hem de Dünya'yı aynı kareye alan bu harika fotoğrafı çekmeyi başardı. Chang'e 5 uydusunun kısa dönem görevi neredeyse yarı yarıya tamamlandı. Ay'ın karanlık tarafında turladı ve şimdi, 31 Ekim'de Ay'dan aldığı örnekleri geri getirmeyi sağlanacak bir teknolojinin test edilmesi için gereken konuma gelmeyi bekliyor. Bu aslında bir temel bilim araştırması değil, bir mühendislik araştırması. Dolayısıyla amacı bu tür fotoğraflar çekmek değil. Fakat yine de, doğru zamanda doğru açıda bulunmak, uyduların bu nefes kesen fotoğrafları yakalamasını sağlayabiliyor.
Planetary Society

Ay'ın Yok Olmasının Etkilerini Abartmayın!

Buraya kadar anlattıklarımız, popüler bilimde klasik olarak anlatılan ve Ay'ın yok olması sonucunda olmasını beklediğimiz bazı etkilerdir. Ama bazı kaynaklarda bu tür etkilerin sonuçlarının abartıldığını görmek de mümkündür:

Eksen Eğikliği Dengelenebilir!

Örneğin Ay'ın yok olmasının eksen eğikliğini darmadağın edeceğinden bahsettik; ancak bazı modeller, Jüpiter'in kütleçekimi sayesinde bir noktada bu yalpalamanın tekrar dar bir aralıkta sabitlenebileceğini göstermektedir.[25]

Ekolojik İlişkiler, Tek Yönlü Değil!

Benzer şekilde, gececi avcıların zorlanabilceğinden söz ettik. Evet, bu doğru; ama onların avı konumundaki canlılar da müthiş bir avantaj kazanırdı. Bunları düşünmeden, sadece felaket senaryoları anlatmak, popüler kaynaklar için tık çekmek açısından faydalı olsa da, gerçeği eksiksiz olarak yansıtmamaktadır.

Tüm Reklamları Kapat

Ay, Dünya'yı Asteroidlerden Pek de Koruyamaz!

Örneğin kimi kaynakta Ay'ın Dünya'yı meteorlardan koruduğu anlatılmaktadır.[26] Halbuki Ay, Dünya'dan 380.000 kilometre ötede ama sadece 7000 kilometre çapa sahiptir. Gökyüzü her yönde meteorların gelebileceği 41.253 derece-kare civarında bir alan kaplamaktadır.[27] Ama Ay, bunun sadece 0.25 derece-karesini kaplamaktadır.

Daha önceden anlattığımız Lagrange Noktaları da, Ay-Dünya ikilisi için epey zayıf ve küçüktür; dolayısıyla örneğin Jüpiter gibi devasa bir kütlenin yaptığı türden bir Lagrange noktası koruyuculuğu da yoktur. Yani Ay'ın Dünya'yı meteorlardan koruma ihtimali yok denecek kadar azdır. Üstelik Ay'ın, aslen Dünya'ya çarpmayacak bir göktaşının yönünü değiştirip de Dünya'ya çarptırma olasılığından bahseden de (ilginç bir şekilde) pek yoktur.

Ay Asteroidleri Ölümcül Olmazdı!

Benzer şekilde, Ay'ın patlayarak yok olması hâlinde irili ufaklı parçalar oluşacağını, dolayısıyla Dünya'nın meteor yağmuruna maruz kalabileceğini söyledik. Evet ama bu etkiler, bugün çok korktuğumuz asteroitler veya kuyruklu yıldızlar kadar yıkıcı olmazdı!

Ay'ın parçaları devasa, yoğun ve dinozorları yok eden asteroitten potansiyel olarak daha büyük olsa bile, çok daha az enerjiye sahip olurdu. Dünya'ya çarpan asteroitler veya kuyruklu yıldızlar saniyede 20, 50, hatta 100 kilometreden daha hızlı hareket ederler; ancak Ay'ın enkazı yalnızca 8 km/sn hızla hareket ederdi ve atmosferimize yalnızca hafif bir darbe vururdu. Dünya'ya çarpan enkaz yine de yıkıcı olurdu, ancak dünyamızı benzer büyüklükteki bir asteroidin toplam enerjisinin %1'inden daha azı düzeyinde etkilerdi. Bize çarpan parçalar yeterince küçük olsaydı, insanlık bile kolayca hayatta kalabilirdi.

Tüm Reklamları Kapat

Yaşam, Daima Bir Yolunu Bulur!

Yaygın bir diğer mübalağa, Ay'ın yok olmasının yaşam üzerindeki etkileriyle ilgilidir: Ay'ın yok olması hâlinde besin zincirlerinin sarsılabileceğinden ve türlerin yok oluşa sürüklenebileceğinden söz ettik. Evet, bu doğrudur ve bu süreçte birçok tür yok da olabilir; ama yaşam, Dünya tarihi boyunca, onlarca kez, bundan çok daha beter olaylarla yüzleşti ve yaşam, hep bir yolunu buldu.

Elbette bu, Ay yok olursa veya Dünya'nın başına ne gelirse gelsin yaşamın illâ varlığını sürdürebileceği anlamına gelmez. Öyle şartlar denk gelir ki, Dünya üzerindeki yaşam pek âlâ tamamen yok olabilir. Sonuçta varlığımızın hiçbir garantisi bulunmamaktadır. Ama her felaket senaryosunun Dünya veya yaşam için bir son demek olmadığını anlamamız gerekiyor.

Bu tür bir yaklaşım, bir doğa yasası olarak evrimi göz ardı etme hatasına düşmektedir. Ay'ın yok olması berbat sonuçlar doğurabilirdi, evet; ancak etkilerin çoğu kademeli ve yavaş bir şekilde belireceği ve birçok etki orta ve uzun vadede ortaya çıkacağı için, sırf Ay yok oldu diye yaşamın tamamen ortadan kalkması pek olası gözükmemektedir. Tam tersine, bahsettiğimiz gibi çok daha yıkıcı olaylara bile adapte olabilmiş yaşam, evrim mekanizmaları sayesinde Ay'ın yok oluşuna da muhtemelen adapte olurdu ve yoluna devam ederdi.

Sonuç

Alternatifleri bilemediğimiz için ve Ay'ın Dünya etrafında var olduğu bir Evren'e gözlerimizi açtığımız için, şu anki şartlarımızın olabilecek en iyi şartlar olduğuna inanıyoruz. Halbuki yaşamın çeşitlenebilmesi ve kalıcılığı için Dünya'dan çok daha iyi şartların olduğu gezegenler hayal etmek mümkündür. O gezegenlerin etrafında bir Ay olmak zorunda da değildir. Bu nedenle "Şu olsaydı (veya olmasaydı) Dünya şöyle berbat bir yer olurdu, böyle yaşanmaz olurdu" tarzı anlatımlara çok da takılmamanızı öneririz.

Tüm Reklamları Kapat

Tüm olasılıklar skalasını görmeksizin, şu anda var olanın, olabilecek tek ve en iyi durum olduğuna kanaat getiremeyiz - ki bu yazının yazıldığı gün itibariyle, Evren'deki trilyonlarca yıldız ve onların etrafında dönen katrilyonlarca ötegezegenden sadece 4980'ini (evet, kesin bir sayı verebileceğimiz kadar az gezegeni) tespit ettiğimizi düşünürsek, olasılıklara dair bilgimizin epey kısıtlı olduğunu unutmamak gerekmektedir.[28]

Not: Ülkemizin en önde gelen astrofotoğrafçılarından olan ve bu içerikteki görsellere de katkı sunmuş olan Mehmet Ergün'ün çalışmalarını Facebook ve Instagram üzerinden takip edebilirsiniz.

Bu Makaleyi Alıntıla
Okundu Olarak İşaretle
47
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Tebrikler! 36
  • Merak Uyandırıcı! 25
  • Muhteşem! 17
  • Bilim Budur! 17
  • İnanılmaz 15
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 14
  • Umut Verici! 6
  • Korkutucu! 5
  • Grrr... *@$# 4
  • Güldürdü 3
  • Üzücü! 3
  • İğrenç! 2
Kaynaklar ve İleri Okuma
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 23/11/2024 12:52:51 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/1272

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Bağırsak
Diş Hekimi
Küresel Isınma
Bilgi
Aminoasit
Hidrotermal Baca
Primatlar
Sıcaklık
Küresel
Primat
Pandemik
Tohum
Dil
Vaka
Deizm
Mucize
Yayılım
Virüs
Ölümden Sonra Yaşam
Amerika Birleşik Devletleri
Yüzey
Biyokimya
Organ
Mühendislik
Bilgisayar
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Bu Makaleyi Alıntıla
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
Ç. M. Bakırcı. Ay Olmasaydı Ne Olurdu? Ay Bir Anda Yok Olsaydı, Yaşam Sona Erer miydi?. (23 Haziran 2013). Alındığı Tarih: 23 Kasım 2024. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/1272
Bakırcı, Ç. M. (2013, June 23). Ay Olmasaydı Ne Olurdu? Ay Bir Anda Yok Olsaydı, Yaşam Sona Erer miydi?. Evrim Ağacı. Retrieved November 23, 2024. from https://evrimagaci.org/s/1272
Ç. M. Bakırcı. “Ay Olmasaydı Ne Olurdu? Ay Bir Anda Yok Olsaydı, Yaşam Sona Erer miydi?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, 23 Jun. 2013, https://evrimagaci.org/s/1272.
Bakırcı, Çağrı Mert. “Ay Olmasaydı Ne Olurdu? Ay Bir Anda Yok Olsaydı, Yaşam Sona Erer miydi?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, June 23, 2013. https://evrimagaci.org/s/1272.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close