Uçakların Tarihi

- Blog Yazısı
İnsanların uçmaya karşı merak duyması hakkında ilk belge Daedalus ve oğlu İkarus'un efsanesidir. Bu efsaneye göre Kral Minos, baba Daedalus ve oğlunu Girit Adasına hapseder. Hapis hayatından sıkılan Daedalus'un aklına kaz tüylerinden kanatlar yapıp bunları kullanarak adadan kaçmak gelir. İşte böylece bilinen en eski efsanevi insanlı uçuşu gerçekleştirmiş olurlar.
İlk Adımlar
MS 9.yüzyılda, günümüz İspanya ve Portekiz topraklarının kuzey şeridi hariç, tümü Endülüs Halifeliğine bağlıydı. Aynı dönem İslam dünyası rönesansı yaşıyordu. Matematikçiler, astronomlar, şairler ve daha niceleri…
Bu dönemin ilim ve kültür merkezi Kurtuba (İspanya’nın Endülüs eyaletinde bir şehir) ve Bağdat’tı.
822’de yeni halife 2. Abdurrahman tahta çıktı. Bu halife bilime ve sanata ilgi duyuyor ve değer veriyordu. Örneğin: daha önce Endülüs’ten kovulmuş Iraklı bir müzisyen olan Ziryab’ı yüksek bir maaşla işe geri aldı. Ziryab, müzikle ilgili çalışmalarına devam etti ve kayda değer işler ortaya koydu.
İlerleyen zamanlarda bu ilim dünyasına Abbas İbn Firnas adında genç bir Berberi gökbilimci de katıldı.

822’de yeni bir halife başa geçti ve aynı dönemde Armen Firman adında bir genç, Kurtuba’daki bir kaleden (planör benzeri bir şeyle olacak) atlamaya karar verdi. Ancak o zamana kadar böyle bir şey yapılmamıştı. Neden böyle bir şey yaptığı düşünmeye ve araştırmaya değer bir konudur.
Bu atlayışı izleyen seyircilerden biri de Abbas İbn Firnas’dı. Firnas, çok etkilenmiş olacak ki, uçmayı kafasına koydu. 875 yılında kendi planörünü yaptı ve bir uçuş denemesi yaptı. Bu deneme büyük ölçüde başarılı oldu ancak inişin pek güzel olmadığı yazar okuduğum kaynakta. Belki bundan on iki yıl sonra ölümü de bu sebepledir.[1]

İbn Firnas’tan sonra 11. Yüzyılda, 1010 yılında, Malmesbury'li Eilmer benzer şekilde bir atlama gerçekleştiriyor. Onun hakkında tek kaynak, Ortaçağ tarihçisi olan Malmesbury'li William’ın yazdıklarıdır. Bunların ne kadar güvenilir olduğu da tartışmalı bir konudur. William, Malmesbury'li Eilmer’in Daedalus mitinden etkilendiği yazar.
Bir şekilde, ne olduğunu pek bilmiyorum, ellerine ve ayaklarına kanatlar bağlamıştı, böylece masalı gerçekle karıştırarak, Daedalus gibi uçabilir ve bir kulenin zirvesinde esintiyi toplayarak 201 metre uçabilirdi. Fakat rüzgarın şiddeti nedeniyle düştü, her iki bacağını da kırdı ve sonsuza dek topal kaldı. Başarısızlığının nedenini, kendine bir kuyruk sağlamayı unutmuş olmasıydı.[2]
Bu olaylardan sonra ilk kaynak ancak 15.yüzyılda Leonardo DaVinci’nin planör çizimleridir. DaVinci’nin çizimlerini Marco Polo’nun Çin seyahatinden getirdiği rüzgârın etkisiyle uçan ve insan taşıyan araçların anlatıldığı öykülere bağlayanlar vardır.
DaVinci’nin çizdiği planör o dönem inşa edilememiş, ancak elde kalan çizimlerle 19.yüzyılda inşa edilebilmiştir.

Ancak Osmanlı’ya gelindiğinide ise karmaşık bir şeyle karşılaşıyoruz. Çünkü yazılanların bazıları denendi ve başarısız oldu. Zaten anlatımı da abartılıdır.
Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, %100 reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır.
KreosusKreosus'ta her 50₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.
Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.
PatreonPatreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.
Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.
YouTubeYouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.
Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra 24-72 saat alabilmektedir.
Diğer PlatformlarBu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.
Giriş yapmayı unutmayın!Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza üye girişi yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.
Örneğin “17. yüzyılda Türk bilim adamı Lagari Hasan Çelebi, kendi tasarladığı ve büyük bir kafes ile ona bağlı konik biçimli ve içi barut dolu bir haznesi olan bir füze (roket) yardımıyla kendisini havaya fırlatmıştır. Uçuş, Osmanlı padişahı IV. Murad'ın kızının doğum günü kutlamalarında yapılmıştır."[3]
“Bu uçuşun ardından Boğaziçine yumuşak bir iniş yaptığına ve Sultan IV. Murad'ın kendisini bu başarısından ötürü orduda yüksek bir rütbeyle onurlandırdığına inanılır. Uçuşun yaklaşık 20 saniye sürdüğü ve yine yaklaşık 300 metre yüksekliğe ulaşıldığı tahmin edilmektedir.".[4]
Wikipedia’da yazılanlar bunlar. Kaynak olarak ise Evliya Çelebi’nin seyahatnamesi gösterilir. Fakat bunun deneyini bilim ve teknik konularında programlar yapan Amerikan Discovery Channel’da yayınlanan Efsane Avcıları programının ABD’de 11 Kasım’da yayınlanan bölümünde yaptılar. Sonuç ise hüsran oldu. Lagari Hasan Çelebi yerine konulan maket yandı. Ekip, “Modern teknikleri kullanmamıza ve başarılı bir fırlatma gerçekleştirmemize rağmen, sonuç ikna edici değildi” diye belirtti.[4]

Yine Evliya Çelebi’nin seyahatnamesinde geçen bir diğer uçuş ise Hazarfen Ahmet Çelebi’nin uçuşudur. Lakin bunun da doğru olmadığı bazı Türk tarihçilerince (İlber Ortaylı) söylenmiştir (Fakat aynı tarihçinin Lagari’nin uçuşuna doğru dediği göz ardı edilmemelidir).[5]
İlk İnsanlı Uçuşlar
İnsanlar 200 senedir uçuyorlar. Lakin bu uçuşlar bugün anladığımızdan çok farklıydı.
İlk insanlı uçuşlar balonlar ile yapılıyordu. En çok kabul gören ilk uçuş 1783 yılında Paris'te gerçekleşmiştir. Jean-François Pilâtre de Rozier ve Francois d'Arlandes, Mongolfier kardeşler tarafından icat edilmiş bir sıcak hava balonu, yaklaşık 8 km yol almıştır. Yaptıkları balon odun ateşi ile ısıtılıyor ve kumanda edilemiyordu (Yani rüzgar ne yöne eserse).
Felsefeci Sn. Ahmet Arslan’ın kitabında bu olay ile ilgili güzel bir hikaye yazar. Nakledeyim:
Mongolfier kardeşler, icat etmiş oldukları balonla ilk uçuşlarını yapmak istedikleri sırada, gösteriyi izlemek için meydanda toplanan seyirciler arasından biri, yanında bulunan saygıdeğer görünüşlü, yaşlı bir baya dönerek sorar: “İyi de bayım, bu ne işe yarar?” Sözü edilen yaşlı bay -ki o sırada Fransa’yı ziyaret etmekte olan ünlü Amerikan bilgin ve siyaset adamı Benjamin Franklin’dir- hoşgörülü bir şekilde gülümseyerek şu cevabı verir: “İyi de bayım, yeni doğmuş bir bebek ne işe yarar?[6]
Bugün uçakları gördüğüm pek çok zaman aklıma gelir Benjamin Franklin’in bu sözü.
Balonculuk, 18. yüzyılın sonlarına doğru çok yaygın bir uğraş haline geldi ve böylece yükseklik ile atmosfer arasındaki ilişkinin keşfedilmesini sağlamış oldu.
1800’lü yıllarda bugün zeplin denilen, kumanda edilebilen ve yönlendirilebilen balonlar üzerinde çalışıldı. İlk yönlendirilebilen balon 1852 yılında Henri Giffard tarafından yapıldı (buharlı motoru olan bir hava taşıtı ile yapıldığına inanılır).
Gelişen Uçaklar
1880’lerden 20.yüzyıla kadar havacılıkta büyük adımlar atıldı. Bu dönemde Otto Lilienthal (“Uçan adam” olarak da bilinir), planörle tekrar tekrar denenen başarılı uçuşlar yaptı. 1896 yılında, en son tasarımı ile uçuş yaptığı esnada, şiddetli bir rüzgâr tarafından aracın kanatları kırılınca 17 m yükseklikten düşüp omurgasının kırılması nedeniyle öldüğünde, o ana kadar değişik tasarımlarla 2500 uçuş gerçekleştirmişti. Düşüşünün ertesi günü ölürken son sözleri "Kurbanlar verilmelidir" olmuştur.[7]

Bu dönem Percy Pilcher, Octave Chanute (Ki kendisi Otto Lilienthal’in kaldığı yerden devam etti) ve Wilhelm Kress’in yıllarıdır.
1890 yılında Clement Ader, Fransa’da ilk defa "uzun mesafeli" pervaneli uçuşu bir buhar motorlu, eole ismini verdiği hava taşıtı ile 50 m gibi kısa bir mesafe uçarak gerçekleştirdi.

Ader, bu denemeden sonra beş yıl sürecek ve çok daha zorlu olacak olan Avion III adlı bir projeye başladı. Fakat sonucunda Avion III, 300 metrelik mesafeyi yerden az yükselerek gittiği kayıt edildi (fazla ağır olması sebebiyle).
Sir Hiram Maxim, İngiltere'de bir seri tasarım üzerinde çalışmış ve en sonunda her biri 180 beygir gücünde (134 kW) olan 2 adet düşük ağırlıklı buhar motoru ile donanmış, kanat açıklığı 32 m, ağırlığı 3175 kg olan bir dev tasarlamıştır.[8]
1900-1914 Döneminde Havacılık
İlk kontrollü uçabilen balonlar zeplinlerdi. Brezilyalı Alberto Santos-Dumont, "Numara 6" adlı zeplinini Paris semalarında Saint Cloud Parkında Eiffel Kulesinin etrafında dolaştırıp 30 dakikanın altında geri geldiğinde Deutsch de la Meurtha ödülünü kazandığında dünya çapında bir üne kavuşmuştur. Zeplinlerdeki bu başarısının ardından çeşitli hava taşıtları tasarlama ve üretme işine koyulmuştur.[9]

Wright Kardeşler
Wright kardeşler, güçlendirilmiş (motorlu) bir taşıt üretmeden önce 1900'den 1902 yılına kadar bir seri uçurtma ve planör denemeleri yaptılar. Planörleri çalışıyordu. 1900 yılında uçurdukları ilk planör umduklarının yarısı kadar taşıma sağlamıştı. Takip eden yıl ürettikleri ikinci planör ise daha kötü sonuç vermişti. Pes etmek yerine, denemelerine devam ettiler ve buldukları yeni hesaplamaları kullanarak 1902 yılında uçuracakları üçüncü planörü inşa ettiler. Bu model öncekilerden çok daha başarılı oldu.
Orville Wright tarafından yapılan 12 saniye süren ve 37 m'lik olan ilk uçuş aşağıdaki fotoğrafla kayıt altına alındı.

1914-1918: 1. Dünya Savaşı
Bu döneme kadar olan diğer uçuşları yazmadım. Zira bu sizi sıkabilir. Fakat 1. Dünya Savaşı Dönemi’nde uçaklar daha da gelişmiş bulunuyordu.
Bu dönemde uçaklar savunma, saldırı ve keşif amaçlı olarak kullanılıyorlardı. Savaşta en ünlü uçak Sopwith Camel’di. Aynı zamanda çok can alan uçağın kumanda edilmesi de zordu.

Fakat dönemler üzerinde fazla detaya inmeden devam ediyorum.
1918-1939: Gelişmeler
Bu dönem uçuklarında büyük gelişmeler görülür. Zaten bu dönem “Altın Çağ” olarak nitelendirilir. Uçak malzemesi kanvas (bir çeşit kumaş) yerine, aliminyumdan üretilmeye başlandı.
Aynı dönemde motorlarda da çok büyük gelişmeler görülür. İtme gücü daha büyük olan motorlar ancak bu dönemde kullanılabildi.
Örneğin Charles Lindbergh, Atlantiği durmaksızın geçen ilk pilot olmasa da yalnız başına geçen ilk pilot olarak Orteig Ödülü olan 25.000£'u aldı. İlk değildi çünkü ondan tam sekiz yıl önce yine Atlantik, ama bu sefer iki kişi tarafından, bir Vickers Vimy uçağı ile Yüzbaşı John Alcock ve Teğmen Arthur Whitten Brown tarafından, 14 Haziran 1919 tarihinde, Newfoundland'teki St. John'dan İrlanda'daki Clifden'e uçularak geçilmiş ve Northcliffe Ödülü olan 10.000£ kazanılmıştı.[10]
1930'larda hem Almanya'da hem de İngiltere'de jet motorunun geliştirilmeye başlandı. İngiltere'de, Frank Whittle 1930 yılında bir jet motoru patenti aldı ve 30ların sonuna doğru da bir motor geliştirmeye başladı. Almanya'da, Hans von Ohain kendi jet motorunun patentini 1936 yılında aldı ve benzer bir motoru geliştirmeye başladı. Her ikisi de birbirlerinden habersizdi ve hem Almanya hem de İngiltere kendi jet uçaklarını II. Dünya Savaşı'nın sonunda geliştirmişlerdi.[11]
1939-1945: 2.Dünya Savaşı
Bu dönemde uçaklar artık çok değişmiştir. II. Dünya Savaşı ilk uzun mesafeli bombardıman uçağı ile ilk jet avcı uçağına tanık olmuş oldu. İlk gerçek anlamdaki jet uçağın modeli Alman Heinkel He 178'di ve 1939 yılında Erich Warsitz tarafından uçuruldu.
Son: Geçmiş, Bugün ve Gelecek
Bu sabah, son zamanlarda uçaklara olan ilgimden olacak, bu yazıyı yazma kararı aldım. Detaylı bir araştırma işine koyuldum ve bu yazıyı şu an 17.00’de yazıyorum.
Yazımda uçakların tarihini az-çok anlattım. Hatalarımı ve eksiklerimi mail adresimden bana yazabilirsiniz ([email protected]).
İnsanlık gittikçe gelişiyor. Bunun olumlu ve olumsuz sonuçları elbette olacaktır. Her ne kadar gelişmeye karşı olmasam da son zamanlarda meydana gelen tahribat beni üzüyor. Anlaşılan o ki Gerek küresel ısınma gerek doğada meydana gelen tahribat çok büyük. Eğer uçmaktan vazgeçemeyeceksek (bu pek mümkün görünmüyor), onun tahribatını en aza indirelim. Bu konuda pek bilgi sahibi olmadığımdan sözümü burada kesmeyi uygun görüyorum.
- 2
- 2
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- ^ Vikipedi. Havacılık Tarihi. Alındığı Tarih: 22 Ağustos 2023. Alındığı Yer: Vikipedi | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 28/04/2025 08:43:42 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/15390
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.