KING KONG’UN UNUTULAN CANAVARI: ARSİNOİTHERİUM
Paleontoloji 101

- Blog Yazısı
Arsinoitherium Giganteum, soyu tükenmiş Embrithopoda takımına ait paenungulate memelilerinin bir cinsidir. Yani paleontoloji bilgisi hiç olmayan birine anlatmam gerekirse: filler, deniz inekleri (sirenians) ve kır sıçanları ile ortak ataya sahiptirler. Her ne kadar gergedanlara benzese de gergedanlarla oldukça büyük farklılıkları vardır. Arsinoiterler, yaklaşık 36 ila 30 milyon yıl önce Kuzey Afrika'da Late Eosen ve Early Oligosen dönemlerinde yaşamışlardır; bu dönemde habitatları tropikal yağmur ormanları ve mangrov bataklıklarının kenarındaki bölgeleridir. İsminin Latince canavar anlamına gelen “therium” ile MÖ 300’lü yıllarda yaşamış Mısır hükümdarı 1. Arsinoe’den gelmektedir. İlk fosillerin Mısır’da 1901 yılında bulunduğu düşünülünce çok daha anlamlı oluyor.

King Kong’un unutulan canavarı diyorum çünkü bu canlı ilk filmde gösterilmesi planlanıyordu(1933). King Kong’un dövüşmesini ve görsel bir şölen olması planlanırken Willis H. O'Brien maketleri ve Arsinoitherium’u yeterince gerçekçi ve uygun bulmamış. Kendisi aşırı derece “mükemmeliyetçi” olarak tanımlayan Willis H. O'Brien filmden bu hayvanı çıkarmıştır. Unutmadan da söyleyeyim yukarıdaki resim sahtedir gerçek değildir. Bir photoshop programıyla yapılmıştır. Gerçek filmden alıntı değildir. Ama gene de unutulmuş bir canavar olarak tarihe geçmiştir.

İlk başta akıllara gelen soruyu cevaplamak isterim ki hayır gergedanların atası değildir. Hatta anatomik olarak gergedanlardan bayağı bir farklıdır. Mesela örnek vermek gerekirse bacak yapısı olarak incelediğimizde bilek, kalça ve ayak kemikleri fillere daha yakındır. Gergedanların “calcaneum” kemikleri daha dışarı doğruyken, filler ve Arsinoitherium daha kısadır. Gergedan bilek kemikleri daha yukarıda iken fil ve Arsinoitherium bilek kemikleri daha zemine yakındır. Kalça kemikleri de aynı şekilde gergedanlarda daha dışarı doğru ve çıkık iken, filler ve Arsinoitherium kemikelri daha oval ve vücudun içerisine doğrudur. Bunun dışında boynuz yapısı da bir o kadar farklıdır. Gergedanların boynuzları keratin yapılıdır ve kafatasında boynuz yoktur ama Arsinoitherium boynuzları içi boş kemiktendir ve üzerinde keratinden bir tabaka vardır. Bu sayede fosillerden boynuzlar hakkında detaylı bilgi alabiliyoruz. Yaklaşık her biri 80 cm uzunluğunda ve yapısı ineklerin boynuzlarının yapısına benzemektedir. Ayrıca Arsinoitherium kafasında 2 önde büyük ve 2 arkada küçük olmak üzere 4 boynuz vardır, gergedanların ise sadece 1 boynuz bulunur.

Arsinoitherium yaklaşık 3-4 metre uzunluğunda, 2 metre yükseklikte ve yaklaşık 2500 kg ağırlığında idi. Yapılan araştırmalar onun koşmak için yeterince uygun bir vücudu olmadığını gösteriyor. Haliyle zamanında su aygırları gibi sucul bir hayvan olduğu ve zamanının çoğunu suda geçirdiği gibi bir düşünce hakimdi. Ancak son yapılan çalışmalar onun tamamen karasal bir hayvan olduğunu ve genel diyetinin karasal bitler olduğu gösterilmiştir. Çok sağlam olmayan bir kaynaktan hızının 20-30 km/h olduğu gibi bir tahmin buldum. Ama dediğim gibi bu net bir sayı değil, şüpheli bir bilgi. Ki bu doğruysa eğer, baya baya sizin bu hayvanı asfalt yolda bisiklet sürerek geçebileceğinizi gösteriyor. Hızlı koşamamsından dolayı gergedanlar gibi koşarak vurma cinsen dövüşmediğini gösteriyor, yüksek ihtimalle boyun kasları çok güçlüydü ve kafasını savurarak avcılardan kendini koruyordu. Bir hipotez der ki zamanında coğrafyasının en büyük memelilerinden biri olduğu için koşma konusunda kötü olabilir. Yani irileşmek yönündeki evrimi koşma yönünde dezavantaj sağlamış olabilir.

Nesli yaklaşık olarak 30 milyon yıl önce tükenmiştir. Deinotherium ve Brontotheres de dahil olmak üzere çoğu memeli gibi, iklim değişikliği ve bunun sonucunda habitatın bozulması Arsinoitherium'ların neslinin tükenmesinden sorumludur. Şöyle ki başta da dediğim gibi bu hayvan geç Oesten ve erken Oligosen çağında yaşamıştır. Bu iki zaman dilimi arasında ise önemli iklimsel farklılıklar vardır. Oesten Çağı'nda genellikle ılıman iklim hakimdi, ancak zamanla soğuma eğilimi gösterdi. Oligosen'de iklim daha da soğumaya başladı ve kara iklimi etkisi arttı. Deniz seviyesi zamanla azaldı ve karasal bitki örtüsü zamanla dünyaya yayıldı. Bunun sonucunda Arsinoitherium habitatı ve besin kaynakları gitgide küçüldü, ta ki 30 milyon yıl önce nesli tükenene kadar.
Not: böyle daha paleontoloji yazıları yazmak ve hayvanlar üzerine tanıtımlar yapmak hoşuma gitti ayrıca ilerleyen zamanlarda da planladığım bir çok konu var. Takipte kalın
- 1
- 1
- 1
- 1
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 02/06/2025 05:31:41 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/16072
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.