İsa'nın Son Akşam Yemeği
Sanatın Başyapıtı Bize Neler Anlatıyor?

- Blog Yazısı
Sanatla ilgilenelim, ilgilenmeyelim hepimizin bildiği ya da en azından gördüğü bir resimdir. ”Son Akşam Yemeği” resmi Leonardo Da Vinci tarafından 1490'ların sonlarında İtalya'nın Milano şehrinde çizilmiştir. Yanlış bilinenin aksine bir tabloya değil bir duvara çizilmiştir. Boyutu 3,6 metreye 5 metredir. Dünya savaşları sırasında ve de önceki zamanlardaki isyanlarda birçok defa saldırıya uğramış ve sayısız defa restore edilmiştir. Yani ilk halinden oldukça silik, bulanık ve anlaşılamaz olduğuna şaşmamak gerek. Her yıl dünyadan onlarca yıl boyunca turistlerin ilgisini çekmiş ve hala daha hem sanatta hem modern kültürde varlığını korumuştur. Gelin hep beraber bu resmin ayrıntılarını inceleyelim.
Bu resme “Son Akşam Yemeği” denmesindeki sebep Hz İsa’nın Kudüs’teki 12 havarisiyle birlikte yediği son yemeği göstermektedir. Yemek bitmiş, şaraplar içilmiştir meyvelere sıra gelmiştir ve herkesin önünde portakal vardır. Aslında o dönemde Avrupa’da portakal bulunmamaktaydı. Portal ilk kez Hindistan’daki tüccarlar tarafından 5.yüzyılda Portekiz’e oradan bütün Avrupa’ya dağıtılmıştır. Büyük ihtimalle Leonardo bunu bilmiyordu ama takılmayalım buna. Yemek bittikten sonra Hz İsa bu 12 havadisten birinin kendilerine ihanet ettiğini söyledikten sonraki hallerini resmetmektedir. Hz İsa tam ortada hayal kırıklığı ile yere bakmaktadır. Kimin ihanet ettiğini açıklamadığı için 12 havari kendi aralarında tartışmaktadır. Kim bilir belki Hz İsa’da bunu bilmiyordu ya da biliyordu da zamanı geldiğini hissettiği için söylememiştir. Arkasındaki kapı gizli sığınaklarındaki tek kaçış noktasıdır ve tam ortada Hz İsa durmaktadır ki ışık saçtığı ve her ortamda peygamber parlaklığına sahip olduğu imajı verilmektedir.
Masanın soldan sağa doğru havarilerin isimleri ve özellikleri:
1. Havari Bartalmay:
Celileli Bartalmay Arabistan, pers ülkesi ve hindistan’da incili anlatmıştır. Ermenistan’da Kralı Polymius'u Hıristiyanlaştırdığı için şehit olduğu söyleniyor. Ölmeden önce ağır işkenceler görmüş ve derisi yüzülmüştür. Erivan’da sopalarla dövülerek öldürülmüştür.
2. Havari Yakup (Alphay’ın oğlu):
Hz İsa ve bazı Hıristiyanlarla birlikte tutuklandı ve kiliseye yapılan zulüm sırasında Kral Herod Agrippa tarafından idam edilmiştir. Yerüşalem’deki kiliselerin ilk lideridir. Taşlanarak öldürülmüştür.
3.Havari Andreas:
isa’ya ilk inan kişidir. İlk inanan ya da ilk çağırılan da denir. Havari Petrus’un kardeşidir. Vaftizci Yahya’nın öğrencisidir. Karadenizde, Makedonya’da, Kafkaslar’da İncili anlatıp insanları Hristiyanlığa davet etmiştir. Yunanistan’da Haç şeklindeki işkencede öldürülmüştür.
4.Havari Yahuda İşkariyot:
Resimde elinde para keseleriyle görülür. Söylentiye göre Hz İsa ve havarileri 50 gümüş karşılında ispiyonlamıştır. Topluluğun para işleriyle ilgilenirdi. Ama yaptığı şeylerden dolayı çok üzülmüş, pişman olmuş ve vicdan azabından dolayı intihar etmiştir. Yerine 13. Havari olarak Yahudi asıllı bir Roma vatandaşı olan Pavlus geçmiştir.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
5.Havari Aziz Petrus:
İsa ile tanışmadan önce balıkçılıkla ilgileniyordu. Hz İsa’yı Vali Pilate arama emri verince askerle boğaz boğaza dövüşmüş, İsa’yı korumak uğruna kulağı kopmuştur. Uzun süre zindanlara atılmış ve işkence görmüştür. İsrail’de ve Antakya’da Hristiyanlığı Anlatmıştır. Nero tarfından Haç işkencesiyle öldürülmüştür.
6.Havari Yuhanna:
İsa’dan önce kardeşi Yakup ile birlikte balıkçılıkla uğraşmıştır. Zebedi oğlu Yuhanna İsa’ya en çok bağlanan Havarilerden biridir. Anadolu’da, Efes’te, Milos’da İncili anlattı. Doğal yollarla yaşlılıktan dolayı ölmüştür. Eceliyle ölen tek havari Yuhanna’dır. Leonardo Da Vinci sonralarda çizdiği Hz Meryem’in yüz hatları ve çizim biçimi aynıdır. Ayrıca sol tarafına yerleştirilirse ”Hz İsa’nın omzuna ağlayan Meryem Ana” olarak güzelce betimleme yapılabilir.
7.Havari “Şüpheci” Thomas:
resimde parmağı kalkmış şekilde resmedilmiştir. Ona şüpheci denmiştir çünkü görmeden hiçbir şeye inanmaması ve inatçılığı en belirgin özelliğidir. Hz İsa’da dirildiği söylenince inanmamıştır. Ta ki İsa yarılmış elleriyle karşısına çıkıp yaralarına özellikle dokunmasını istemesinden sonrasına kadar. Hindista’da sırtına mızrak fırlatılarak öldürülmüştür.
8.Havari Yakup (Zebedi oğlu):
Abisi Yuhanna gibi balıkçıydı. Hz İsa’nın mucizelerini açıkladığı 3 kişiden biridir. İspanya’da, Portekiz’de ve Orta Avrupa’da incili anlatmıştır. Yerüşalim’de başı kılıçla vurularak öldürülmüştür.
9.Havari Filipus:
Hz İsa’nın öğrencisidir. Hz İsa’nın ihanet edileceği haberini duyunca “bu tanrının bir planı mı?” demiştir. Anadolu ve Pamukkale’de incili anlattı. İncil üzerinde araştırmalar yapıtığı ve gizli tarikatlar kurduğu öğrenilince Hierapolis Valisi tarafından havari Filipus’u haç şeklinde işkence ile öldürtmüştür.
10.Havari Matta:
Hz İsa ile tanışmadan önce vergi görevlisi olarak çalışıyordu. İsa’nın çağrısından sonra Habeşistan’da İncili anlatmıştır. Meleklerle konuşabildiği söyleyen kaynaklar vardır. İskenderiye’de Kılıç ile öldürülmüştür.
11.Havari Yahuda(İsa’nın Kardeşi):

İran’da İncili anlatmıştır. Geleneksel görüşe göre, Aziz Jude, MS 65 civarında, Roma eyaletlerinden Urfa’da, genellikle bağlı olduğu havari Simon Zealot ile birlikte şehit oldu. Urfa’da haç işkencesiyle öldürülmüştür.
12.Havari “Yurtsever” Simon Zealot:
Simon, Hz İsa'nın kuzenidir. Asıl mesleği marangozluktur. İncili Kartalca’da, Mısır’da, Afrika’da anlatmıştır. Urfa’da Testereyle ikiye bölünerek öldürülmüştür.
Peki gel gelelim asıl mesaja, bütün bunlar ne anlama geliyor? Da Vinci’nin bu kadar yetenekli olması, resmi hem devasa ve gerçekçi yapmasının yanı sıra bütün bunların vermek istediği mesaj nedir? Aslında bütün bunlar manevi olanla fiziksel dünyanın birleşmesidir. Kutsal olanla aciz insanlığımızın birleşmesi... Yaptığımız fedakârlıklar aldığımız ödüller, arkadaşlarımız can yoldaşlarımız ve aynı tabaktan yemek yediğimiz bizi ispiyonlar, Acılar ve neşeler hepsinin insan hayatının ve doğasının ayrılmaz bir parçası olduğunu temsil ediyor resim. Sonsuz ve mükemmel olan ile insan hayatlarındaki kaosu daha iyi anlatabilen bir resim acaba şu ana kadar bir başka sanatçı tarafından yapılabilmiş midir?
- 2
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 07/05/2025 08:14:51 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/12281
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.