Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Kafana takılan neler var?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Esat Kudret
Akıl yürütmeyi öğrenmeye çalışan bir öğretmenim. 5 gün önce Sen de Cevap Ver
Bu soru, Emre Başaran tarafından sorulmuştur.

Çıkar fakat çıkıkça soğur!

Hem de normal şartlar altında (NŞA) her 200 metrede bir derece. Bu olmasa idi buharlaşan her şey uzaya kadar gider ve yiterdi.

Yağmuru buna borçluyuz, karı, doluyu da…

Tüm Reklamları Kapat

Yükseldikçe ısının düşmesinin sebebi basınçtır ve buna bağlı olarak havadaki moleküllerin ortalama enerjisinin ( tanecik sayısının azalmasına bağlı olarak) düşmesidir. Çünkü troposfer, güneş ışınlarının yerden yansıması ile ısınır. Troposfer, atmosferin yere temas eden en alt katmanıdır ve dağların en yüksek zirvesi bile bu menzildedir. Sevgiyle…

Bu cevap, soru sahibi tarafından en iyi cevap seçilmiştir. Ancak bu, cevabın doğru olduğunu garanti etmez.
4
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 4 Eylül 2013 2 dk.

Hollanda'nın en köklü üniversitelerinden olan Leiden Üniversitesi'nden Dr. Merijn de Bakker, Dr. Mike Richardson ve arkadaşları, timsahlar ve kuşlardaki vücut üyelerinin (parmaklar ve parmak kemikleri gibi) evrimiyle ilgili Nature dergisinde yayınladıkları makaleyle bu canlıların evrimine ışık tuttular.

Evrim, doğal seçilim ile gelişimsel sınırlar arasındaki bir oyun gibidir. Doğal seçilim belli bir fenotipi destekleyebilir; ancak bu fenotipik özelliklerin evrimleşip evrimleşmeyeceği, gelişecek mi yoksa yok mu olacağı sadece çevresel koşullara değil, aynı zamanda gelişimsel değişimleri etkileyen genotipik potansiyele de bağlıdır. Bir diğer deyişle, bir özelliğin evrimleşip evrimleşmeyeceği sadece çevresel baskıya değil, genetik imkanlara da bağlıdır. Bu durum, örneğin, evrimsel süreç dahilinde bazı uzuvların üyelerinin yitirilmesinde görülür. Günümüzde var olan arkozorlar (timsahlar ve kuşlar) seçilimsel baskı altında bazı üyelerini yitirmiştir ve uzuvları, bir, iki, üç veya atasal olarak beş üyeden (parmaktan) oluşabilir. Bu "yitirilmiş" üyeler kimi zaman vücut içerisinde milyonlarca yıl boyunca varlığını koruyabilir.

17
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Firdevs Güven
Alıntıyı Ekleyen 4 gün önce
Açıklamam çok basit ve bir o kadar da inandırıcıydı - bütün yanlış görüşler gibi !
Kaynak: Sayfa 37
10.0/10
(23 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : The Time Machine
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
6
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ufuk Derin
1 gün önce
Amerikalı sitogenetikçi Barbara McClintock 16 Haziran 1902'de doğdu. Mayoz bölünmede gen rekombinasyonu ve krossing-over mekanizmalarını gösterdi. Transpozonların keşfiyle genetik bilgi aktarımına dair temel prensipleri değiştirdi. Telomer ve sentromerlerin genetik bilginin korunmasındaki işlevini kanıtladı. Bu çalışmalarıyla 1983 Nobel Fizyoloji ve Tıp Ödülü'nü kazandı.
Bu gönderi Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
4
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Devrim Açıkalın
Seslendiren 7 Eylül 2020 10:19
"17. Yüzyılda Felsefe" serisinin devamı olan bu yazıda, temel olarak Yeni Düzen’i kuran ve öncüllerini bize sunan düşünürlere karşı ilk felsefi başkaldırıyı...
27
Çağrı Mert Bakırcı
Uyarlayan 2 Haziran 2021 22 dk.

2015 yılında yayınladığımız bir açık mektupta, Dünya'nın dört bir yanından akademisyenlerin, yapay zeka ile ilgili en büyük tehlikelerden birinin otonom silahların insan müdahalesi olmaksızın hedef tespiti yapıp, bunları vurabileceği ve dolayısıyla bunun engellenmesi gerektiğine yönelik çağrılarını Evrim Ağacı okurlarıyla paylaşmıştık. Çok ilginç ve öngöremediğimiz bir şekilde, bu endişe 2020 yılında Türkiye tarafından üretilen bir drone ile, gerçek bir savaş sahasında hayata geçirilmiş ve önü alınamayacak bir otonom silahlanma yarışını tetiklemiş olabilir. Mektupta uzmanlar, şöyle yazıyorlardı:[1]

Otonom silahların lehine ve aleyhine pek çok argüman geliştirilmiştir. Örneğin insan askerlerin yerine makine kullanma, makineye sahip olan ülkeler için insan zayiatını azaltması bakımından iyi, fakat bu sebeple savaşa girme ihtimalini yükseltmesi bakımından ise kötü bir fikirdir. Bugün insanlık için en kilit soru, küresel bir "Yapay Zekaya Sahip Silahlanma yarışını" başlatmak ya da bunu önlemektir. Şayet herhangi büyük askeri bir güç Yapay Zekaya Sahip silahları geliştirmede öne geçerse, küresel bir silahlanma yarışı fiilen kaçınılmaz olur. Bu teknolojik gidişatın nereye varacağı ise şimdiden görülebilir: Otonom silahlar, geleceğin Kalaşnikofları olacaktır. Nükleer silahların aksine, bu silahların üretimi için pahalı ve elde etmesi zor ham maddeye gerek yoktur, bu yüzden de bütün önemli askeri güçler için seri üretim bakımından kolay bulunur ve ucuz olacaklardır. Karaborsada görülmeleri, teröristlerin, halkını daha iyi kontrol etmek isteyen diktatörlerin ya da soykırım başlatmak isteyen savaş baronlarının ve benzerlerinin ellerinde görülmeleri sadece zaman meselesi olacaktır. Otonom silahlar; suikast düzenleme, devletleri istikrarsızlaştırma, halkları boyunduruk altına alma ve belli bir etnik grubun hedef alınarak öldürülmesi gibi eylemler için kusursuzdur. Bu sebeple, inanıyoruz ki, (askeri türden) Yapay Zekaya Sahip silahlanma yarışı, insanlık için faydalı olmayacaktır.

69
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Fatma Nur İnakçı
Ekleyen 2 gün önce 24 dk.

Retrograd amnezi, bireyin geçmişteki anılarını kaybetmesiyle karakterize edilen bir tür bellek bozukluğudur. Bu durum kişinin otobiyografik anılarının yanı sıra genel bilgi, kişiler, yerler ve olaylarla ilgili belleğini de etkileyebilir. Hafıza kaybının süresi ve kapsamı değişkenlik gösterir. Bazı bireylerde yalnızca son birkaç hafta veya ay etkilenirken bazı vakalarda çocukluk dönemine kadar uzanan geniş çaplı bir bellek kaybı gözlemlenebilir.

Bellek kaybının hangi anıları kapsadığı ve ne ölçüde olduğu beynin etkilenen bölgesine bağlıdır. Hipokampus ve medial temporal lob hasarı genellikle yakın geçmişteki anıların kaybına neden olur. Frontal korteks lezyonları ise daha eski anıların hatırlanmasını zorlaştırabilir.

7
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Arsel Berkat Acar
Yazar 12 Nisan 2013 27 dk.

UFO’lar (Tanımlanmamış Uçan Cisim) spesifik bir iddia değil, genel bir konudur. Los Angeles Savaşı, Kemerburgaz UFO ve Phoenix Işıkları gibi olaylar UFO’lar konusunda spesifik birer iddiadır. Bu sebeple böylesine geniş bir konuyu uzunca işlediğimiz için elbette her yönüne değinmemiz mümkün olmayacaktır.

Bu makalede; 51. Bölge, Ekin Çemberleri, Roswell Olayı, Antarktika’daki Naziler, Mars’taki Yüz, Reptilianlar gibi UFO komplolarıyla ilişkilendirilen birçok konuya değinmeden, UFO’lara dair bilimsel bir perspektif sunmaya çalışacağız.

63
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
İnceleme
Ümit Aytekin
İnceleyen8 2 gün önce
tarihin en dramatik star trek dizisi. başrol sürekli küçük emrah modunda ve 3. sezon itibari ile o kadar fazlalaşıyorki ileri sarmak istiyorsunuz . önceki serilerle hiç alakası yok.
8.7/10
(3 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Star Trek: Discovery
Yönetmen: David Semel
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 16 Ağustos 2020 33 dk.

Diyelim ki hayatınızla ilgili veriler toplamayı seven birisiniz ve içtiğiniz kahve miktarını gün gün takip ediyor, notlar alıyorsunuz. Ayrıca, işe gitmek için harcadığınız süreyi de her gün ölçüyor ve not alıyorsunuz (veya akıllı telefonunuz bunu sizin için yapıyor). Aradan 3 ay geçtikten sonra, hayatınızla ilgili topladığınız verilere dönüp baktığınızda, ilginç bir gerçekle karşılaşıyorsunuz: Kahve içme miktarınız arttıkça, trafikte geçirdiğiniz süre de artıyor! Hmm, demek ki kahve içmenizi azaltarak, trafikte kaldığınız süreyi azaltmanız mümkün!

Yukarıdaki paragrafta sondan ikinci cümlede ("Kahve içme miktarınız arttıkça, trafikte geçirdiğiniz süre de artıyor!"), bir korelasyon (ilişki) ifadesi mevcut. Eğer ki veri toplama yönteminizde bir hata yoksa, yani yanlış ölçümler yapıp, yanlış notlar almadıysanız, tartışmasız bir gerçekten söz ediyorsunuz demektir: Kahve miktarınız ile trafikte geçirdiğiniz süre koreledir (ilişkilidir). Bu ölçüm, başlı başına bir gerçektir ve ek bir kanıtı gerektirmez (tabii daha fazla veri toplayarak, bu ilişkinin ne kadar güçlü olduğunu daha iyi tespit edebilirsiniz).

101
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tayfun Özgür Yurdadön
Çeviren 28 Temmuz 2016 15 dk.

Evrimsel biyolojide çok sık sorulan bir soru vardır: Doğal seçilim en uyumlu olanın hayatta kalmasıysa, o halde neden doğadaki her şey rekabetten ibaret değildir? İşbirliği ve rekabet nasıl evrimleşir? İşte oyun teorisi çerçevesinde işbirliği ile rekabet, evrimsel uyum temelinde karşı karşıya gelirler. Bu makalemizde işleyeceğimiz konu da, fedakarlık ve işbirliği gibi "özgeci" davranışların, dişe diş yaşanan hayatta kalma mücadelesi dahilinde nasıl evrimleştiğidir.

Evrimsel ekologlar organizmalar arasındaki, kaynakları elde etmek için girdikleri etkileşimler sırasında açığa çıkan, karmaşık davranışsal ilişkileri anlamayı amaçlamaktadırlar. Bu etkileşimler genel olarak, düşmanca olmaktan tutun da işbirlikçi olmaya doğru bir çeşitlilik göstermekle beraber aynı zamanda, kötüye kullanmacılık (sömürücülük) ve özgecilik örnekleri de görülmektedir. Etkileşimler maliyetlidir: Çatışma ve işbirliğini kaynak elde etmenin aracı olarak gören her bir organizma için enerji bir yatırımdır. Enerji harcanmasına rağmen kaynak elde edilememişse, etkileşimden kaçınmanın ayrıca bir maliyeti olabilir. Organizmalar için kaynaklar fayda, enerji tüketimi ise bir maliyettir. Etkileşim sonrası elde edilen fayda ile nispi maliyetlerin karşılaştırılması ise organizma tarafından elde edilen net kazanç veya kaybı ifade eder, bu “değer getiri” olarak adlandırılır. Etkileşimin doğası gereği işbirliği ve rekabet gibi farklı etkileşim stratejileri farklı getirilere sahiptir. Evrimsel ekologlar bu stratejileri fenotipler olarak değerlendirirler. En başarılı organizmalar getirilerini ençoklaştırır (maksimize eder) ve onları yeniden üretme becerilerini geliştirir. Kısacası en iyi etkileşim stratejisini benimseyen organizma en yüksek uyum becerisine sahiptir. Etkileşim stratejisi uyum ile doğrudan bağlantılı olduğu sürece optimum strateji her zaman doğal seçilimin ayrıcalığı altında olacaktır. 

76
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Mars’ta Ütopya

1976 yılında alınan bu görselde, Mars‘taki geniş Ütopya Planitia bölgesi kayalar ve taşlarla doludur. Viking 2 arazi aracının renkli ve siyah beyaz görüntü verilerinden oluşturulan bu manzara, kuzeydeki yüksek Mars ovasının görünümünü insan gözüne yaklaştırıyor. Ölçek için örnek vermek gerekirse, merkeze yakın yerde göze çarpan yuvarlak kaya yaklaşık 20 santimetre genişliğindedir. Çerçevenin sağ tarafında daha geride duran koyu renkli ve köşeli kaya ise yaklaşık 1.5 metre genişliğindedir. Ayrıca arazi aracının örnekleyici kolu tarafından kazılan iki siper, toprak toplama başını saran çıkarılmış koruyucu örtü, sağ altta arazi aracının tozla kaplı ayak tabanlarından biri de görülüyor. 14 Mayıs’ta Çin’in Zhurong Mars gezgini başarılı bir şekilde Mars‘a indi. Ütopya Planitia’daki iniş sahasının ilk görüntüleri ile geri geldi.

21 Mayıs 2021 Günün Astronomi Fotoğrafı (NASA APOD)

📸 Kaynaklar ve Katkıda Bulunanlar:
Görsel Kaynağı: NASA, The Viking Project, M. Dale-Bannister (Washington University)
Çeviren: Seda Baştürk
Çeviri Editörü: Eda Alparslan

🔗 Tüm APOD içeriklerini görmek için:
https://evrimagaci.org/apod
Yaşam Ağacı Gözlemi
Ayşe Yılmaz
Ayşe Yılmaz
19K UP
Gözlemi Yapan 12 saat önce Türkiye, Çankırı
Yapraklı İlçesi Karacaözü Köyü yolu üzerinde gözlemlenmiştir.
1
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Enes Özdaş
Enes Özdaş
94K UP
Okur 31 Mayıs 2022 Sen de Cevap Ver
Bu soru, naci bayılmaz tarafından sorulmuştur.

Dopamin bağımlılık oluşturuyor. Serotonin ise mutluluk ve bu ikisi birbiriyle orantılı olarak çalışıyor. Aslında bir çok ilaçta bağımlı yapan madde ya da dopamin salgılatan madde kullanıyor. Bunların bazıları bağımlılık oluşuyor. Örneğin aspirin ağrıyı kesmesinin yanında beynide uyuşturuyor. Bazı şuruplarda ise bebeklerin içmesi için şeker kullanılıyor.

Eğer dopamin salgılatsaydı bunun önüne geçilmesi zor olurdu. Ki dopamin salgıladığı durumdada zamanla dozu arttırmaları gerekir vücudun durumunu kötü etkileyebilirdi.

Tüm Reklamları Kapat

185 görüntülenme
2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Damla Etirli
Üye 1 saat önce Henüz cevap yok.
mbgye sıralamam yetmezse bıo okurken mbg cap yapmayı dusunuyorum ama ek olarak almam gereken dersler cok fazla mı olur acaba cok mu zorlanırım. ve ıstanbul unıde okuyan varsa acaba unıversıtenızden memnun musunuz acaba?
0
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close