Proteazom Nedir? Nöronal Membran Proteazomlar Nörolojik Sağlığın Korunmasında Nasıl Bir Rol Oynarlar?

- Özgün
- Moleküler Sinirbilim
Proteazomlar hücre içi proteinleri indirgemeye yarayan büyük protein kompleksleridir. Bu kompleks aynı zamanda hücre döngüsü, sinyal transdüksiyonu, hücre ölümü, bağışıklık tepkileri, metabolizma, proteinlerin kalite kontrolu ve gelişim başta olmak üzere neredeyse tüm temel hücresel süreçleri düzenler.[1] Bu yüzden bu proteinin hücre için olan önemi yadsınamaz. Gelin beraber bu çok işlevli proteini yakından tanıyalım!
Proteaozomlar iki alt kompleksten oluşur: Bir katalitik çekirdek parçacığı (20S proteazom) ve bir ya da iki tane de uç 19S regülasyon parçacığı (RP). Enzimatik olarak aktif proteazom oluşturmak için 20S proteazomun bir ya da iki ucuna 19S RP bağlanır. Bunun sonucunda da 26S (1 tane 19S RP bağlanmış) ya da 30S (iki tane 19S RP bağlanmış) proteazomları oluşur.[1]
20S CP ya da diğer adıyla 20S Proteaozom, elektron mikroskobunda incelendiğinde ökaryot canlılarda silindirik bir yapıda bulunduğu gözlemlenebilir. 20 CP, dejenere edilmesi gereken proteinleri kademeli olarak dejenere eder ve 3 ila 15 amino asit uzunluğunda oligopeptitler oluşturur. Oksidasyon yüzünden zarar görmüş proteinler ya da doğal olarak katlanmamış proteinlerin dejenerasyonu direkt olarak 20S proteazomda gerçekleştirilebilir.[1]

Bu proteazomun çalışmasını sağlayan süreç ubikitin polimerizasyonu ve ubikitin zincirinin proteine bağlanması ile açıklanabilir. Ubikitin, protein indirgenmesi sürecinde hücreye sinyaller veren ve bu sayede proteinlerin indirgenmesini sağlayan moleküldür. İşlevsel hale gelebilmek için öncelikle polimerizasyon işlemine tabi tutulur. Polimerize edilmiş ubikitin zinciri hedef proteine bağlanır, ardından da bu ubikitin zinciri hedef proteini proteazom kompleksine yönlendirir ve hedef protein burada proteolitik olarak (küçük polipeptid zincirlerine ya da amino asitlere) parçalanır.[1]
Ubikitin molekülleri proteinlere özgü enzimler sayesinde proteinlere spesifik bir şekilde bağlanmaktadır. Bu enzimler E1 (ubikitin aktive edici), E2 (ubikitin eşleyici) ve E3 (ubikitin bağlayıcı) enzimleri olarak sayılabilirler. İnsanlarda 2 tane E1, yaklaşık olarak 30 tane E2 ve 500'den fazla E3 enzimi bulunmaktadır. Ubikitinleşme geri dönüştürülebilir bir süreçtir ve hücre içerisinde ubikitin bağlayıcı enzimlerin yanı sıra deubikitinleştirici sistein-proteaz ve metalloproteaz enzimleri de bulunmaktadır.[1]
Bu yazının ana konusu olan nöronal membran proteazomları 20 S proteazomlar olup bunlar 26 S proteazomdan farklı olarak 19S regülasyon parçacığına sahip değillerdir ve bu nedenle de ubikitin ya da ATP kullanmazlar.[2]
Nöronal Membran Proteazomları
Beynimiz, sadece düşüncelerimizin değil, aynı zamanda moleküler düzeyde gerçekleşen karmaşık işlemlerin de merkezi bir noktasıdır. Son yıllarda bilim insanları, bu süreçleri yöneten beklenmedik bir kahramanı daha yakından incelemeye başladı: Nöronal membran proteazomları (NMP’ler). Normalde hücre içindeki eski veya bozulmuş proteinleri parçalayan proteazomlar, sinir hücrelerinde bambaşka bir rol üstlenir: İletişimi düzenlemek.[4]
NMP’ler, klasik proteazomların aksine hücre zarında yer alır ve burada ürettikleri küçük protein parçacıklarıyla (peptitlerle) hücreler arası sinyal alışverişine katkıda bulunur. Bu hızlı ve lokal protein parçalama sistemi, sinir hücrelerinin dış ortama verdikleri tepkileri anlık olarak düzenlemeye yardımcı olur. Özellikle öğrenme ve hafıza gibi süreçlerde bu hızlı yanıt verme yeteneği son derece kritiktir.[4]
Daha da ilginç olanı, NMP’lerin klasik protein yok etme yöntemlerinden farklı bir şekilde çalışmasıdır. NMP'ler ATP ya da ubiquitin gibi ek enerji kaynaklarına ihtiyaç duymadan işlev görebilirler. Bu özellikleri, onları sadece bir "çöpçü" değil, aynı zamanda sinir sistemi için kritik bir sinyal üretim merkezi haline getirir. Hücredeki küçük değişimlere neredeyse refleks gibi yanıtlar verebilirler.[4]
Bilim insanları, NMP’lerin bu eşsiz özelliklerinin nörolojik hastalıklarla da doğrudan ilişkili olabileceğini düşünüyor. Örneğin Alzheimer ve Huntington hastalığında bu sistemin düzgün çalışmaması, hücreler arası iletişimi aksatabilir. Bu da NMP’leri sadece moleküler biyolojinin değil, geleceğin tedavi yöntemlerinin de merkezine yerleştirir.[4]
Bu keşif, proteazomları sadece temizlik araçları olarak görme anlayışını değiştiriyor. Artık onları sinir sisteminin gizli düzenleyicileri, sinyallerin arkasındaki mimarlar olarak tanıyoruz.[4]
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Nöronal Membran Proteazomu İle İlgili Yeni Bulgular
Nöronal membran proteazomlarının potansiyeli fark edilince üzerine çeşitli çalışmalar yapılmıştır. Bu çalışmalar gen ekspresyonundan tutun öğrenmenin temellerine kadar uzanıyor. Hadi yapılan çalışmalardan bazılarını inceleyelim!
NMP'lerin Öğrenmedeki Rolü
Beynimiz yeni bilgilerle karşılaştığında sadece yeni proteinler üretmekle kalmaz; aynı zamanda bu taze proteinlerin dikkatlice ayrıştırılması da gerekir. Georgetown Üniversitesi ve Scripps Research'ten araştırmacılar, NMP'lerin bu süreçte kritik bir rol oynadığını canlı organizmalar üzerinde ilk kez gösterdi. Çalışmada, bu özel proteazomların özellikle yoğun beyin aktivitesi sırasında üretilen yeni proteinleri hızla parçalayarak nöronal devrelerin dengesini sağladığı keşfedildi.[5]
Araştırmacılar, Xenopus laevis (Afrika pençeli kurbağası) larvalarının beyninde NMP’leri inhibe ettiklerinde beyin hücrelerinde aniden artan ve senkronize hâle gelen bir elektriksel aktivite gözlemlediler. Bu durum, nöronlar arasında olması gereken sağlıklı iletişimi bozarak öğrenmeyi engelledi. Özellikle görsel öğrenme sırasında, NMP’lerin etkisizleştirilmesi öğrenme performansını tamamen ortadan kaldırdı. Bu da beynin yalnızca yeni proteinler üretmekle kalmayıp, bu proteinleri gerektiğinde zamanında ortadan kaldırarak kendi iç dengesini sağladığını gösteriyor.[5]
Bu bulgular, beynin iç dinamiklerini kontrol altında tutmak için yalnızca yeni şeyler üretmediğini, aynı zamanda bu üretimi gerektiğinde dengeleyen bir "silme" mekanizmasının da olduğunu ortaya koyuyor. NMP'lerin bu hassas mekanizmadaki rolü hem nörolojik hastalıkların anlaşılmasında hem de gelecekteki tedavi stratejilerinde önemli bir adım olabilir.[5]
NMP'lerin Gen Ekspresyonundaki Rolü
Türk bilim insanı Fulya Türker'in çığır açıcı çalışmasında görüldüğü üzere sinir hücrelerinde uyarım sonrası NMP'lerin aktivitesi artıyor ve bu süreçte çeşitli küçük peptitler açığa çıkıyor. Bu peptitler, hızla N-metil-D-aspartat reseptörlerini (NMDAR) aktive ederek hücre içine kalsiyum girişini tetikliyor. Böylece, NMP'ler yalnızca proteinleri parçalayan mekanizmalar değil, aynı zamanda sinyalleşmeye aktif katkı sunan birimler olarak da öne çıkıyor.[6]
NMP’den salınan peptitlerin NMDAR üzerinden başlattığı kalsiyum sinyali, CREB isimli bir transkripsiyon faktörünün fosforilasyonunu sürdürüyor. Bunun sonucunda Fos, Npas4 ve Egr4 gibi uyarıya duyarlı genlerin ifadesi hızla artıyor. Bu genler, öğrenme ve hafıza gibi süreçlerde görev alan sinaptik değişimlerin tetiklenmesinde kritik bir rol oynuyor.[6]
Çalışma, sinir hücrelerinde bilinen elektriksel ve kimyasal iletişimin yanı sıra NMP peptitlerinin bağımsız bir sinyal yolu oluşturduğunu da ortaya koyuyor. Bu peptitlerin etkisi, AMPA reseptörleri ya da sodyum kanalları gibi klasik yolaklara ihtiyaç duymadan gerçekleşiyor. Bulgular, NMP’lerin nörolojik sinyalleşmede yeni ve önemli bir rol oynayabileceğini gösteriyor.[6]
NMP'lerin Acı Hissindeki Rolü
Yeni bir çalışmaya göre, farelerin ayak tabanlarını innerve eden, yani sinir ağıyla donatan, uzak periferik sinir liflerinde NMP’nin özel olarak inhibe edilmesi, mekanik ve ağrı duyarlılığında belirgin azalmaya yol açıyor. NMP'nin bu bölgede engellenmesi, hem günlük hareketlere bağlı hissedilen basıncı hem de ağrılı uyaranlara karşı tepkileri düşürüyor.[7]
Araştırmacılar, NMP’nin sadece merkezi sinir sisteminde değil, çevresel sinir sisteminde de aktif olduğunu göstererek onun yalnızca sinir hücrelerindeki protein dengesini düzenlemediğini, aynı zamanda ağrı sinyallerinin iletimini doğrudan etkilediğini ortaya koyuyorlar. Bu da NMP’nin sinyallerin aktarılmasında rol oynadığını ve sinir fonksiyonlarını belirgin şekilde modüle ettiğini gösteriyor.[7]
NMP inhibisyonunun özellikle mekanik ve termal hassasiyeti düşürdüğü gözlemlendiğinden, bu mekanizma yeni analjezik stratejiler için önemli bir hedef sunuyor. Standart opioid dışı seçenek arayan araştırmacılar ve klinikler açısından NMP eksenine yönelik moleküller umut verici bir alternatif olarak öne çıkabilir.[7]
Bu bulgular, NMP’nin çevresel sinirlerdeki aktif rolü sayesinde merkezi sinir sisteminin ötesinde ağrı modülasyonunda yeni ufuklar çiziyor. Hem temel bilimlerde hem de farmasötik keşifte NMP’yi hedef alan çalışmalarla daha etkili ve yan etkisi düşük ağrı kesiciler geliştirilebileceği düşünülüyor.[7]
Evrim Ağacı'nda tek bir hedefimiz var: Bilimsel gerçekleri en doğru, tarafsız ve kolay anlaşılır şekilde Türkiye'ye ulaştırmak. Ancak tahmin edebileceğiniz gibi Türkiye'de bilim anlatmak hiç kolay bir iş değil; hele ki bir yandan ekonomik bir hayatta kalma mücadelesi verirken...
O nedenle sizin desteklerinize ihtiyacımız var. Eğer yazılarımızı okuyanların %1'i bize bütçesinin elverdiği kadar destek olmayı seçseydi, bir daha tek bir reklam göstermeden Evrim Ağacı'nın bütün bilim iletişimi faaliyetlerini sürdürebilirdik. Bir düşünün: sadece %1'i...
O %1'i inşa etmemize yardım eder misiniz? Evrim Ağacı Premium üyesi olarak, ekibimizin size ve Türkiye'ye bilimi daha etkili ve profesyonel bir şekilde ulaştırmamızı mümkün kılmış olacaksınız. Ayrıca size olan minnetimizin bir ifadesi olarak, çok sayıda ayrıcalığa erişim sağlayacaksınız.
Makalelerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu makalemizle ilgili merak ettiğin bir şey mi var? Buraya tıklayarak sorabilirsin.
Soru & Cevap Platformuna Git- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- ^ a b c d e K. Tanaka. (2009). The Proteasome: Overview Of Structure And Functions. Proceedings of the Japan Academy, Series B, sf: 12-36. doi: 10.2183/pjab.85.12. | Arşiv Bağlantısı
- ^ K. V. Ramachandran, et al. (2017). A Mammalian Nervous-System-Specific Plasma Membrane Proteasome Complex That Modulates Neuronal Function. Nature Structural & Molecular Biology, sf: 419-430. doi: 10.1038/nsmb.3389. | Arşiv Bağlantısı
- A. Kisselev, et al. (2012). Proteasome Inhibitors: An Expanding Army Attacking A Unique Target. Elsevier BV, sf: 99-115. doi: 10.1016/j.chembiol.2012.01.003. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b c d e F. Türker, et al. (2021). The Proteasome And Its Role In The Nervous System. Elsevier BV, sf: 903-917. doi: 10.1016/j.chembiol.2021.04.003. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b c H. He, et al. (2023). Neuronal Membrane Proteasomes Regulate Neuronal Circuit Activity In Vivo And Are Required For Learning-Induced Behavioral Plasticity. Proceedings of the National Academy of Sciences. doi: 10.1073/pnas.2216537120. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b c F. Türker, et al. (2023). Neuronal Membrane Proteasome-Derived Peptides Modulate Nmdar-Dependent Neuronal Signaling To Promote Changes In Gene Expression. American Society for Cell Biology (ASCB). doi: 10.1091/mbc.E23-06-0218. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b c d E. V. Landeros, et al. (2024). The Nociceptive Activity Of Peripheral Sensory Neurons Is Modulated By The Neuronal Membrane Proteasome. Elsevier BV, sf: 114058. doi: 10.1016/j.celrep.2024.114058. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 02/08/2025 10:44:49 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/19594
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.