Evrim Teorisi'nin İlanından Sonra Teoriye Gelen Tepkiler
Daha önceki yazılarımızda da belirttiğimiz gibi, Charles Robert Darwin 1859 yılında Türlerin Kökeni'ni yayınladığında, ilk baskısının 1250 adet kopyası bir gün içerisinde tükenmiştir. Kitabı alanlar sadece bilim insanları değil, din alimleri, filozoflar, entelektüller ve genel olarak halkın arasından olan kimselerdi. Dolayısıyla bu kadar hızlı bir şekilde toplumun her köşesine yayılan bilimsel bilgi, pek çok geri bildirimi de beraberinde getirdi.
Bilim insanlarının büyük bir kısmı, keşfi olumlu karşıladı. Bir kısmı, ciddi bir şekilde tepki koyarak Darwin'i "yalancılıkla" itham etti (ve bunların hepsinin kilisiye olan sadakati bilinmektedir). Dindar kesim oldukça ilginç ve farklı tepkiler gösterdiler. Hristiyanlar, adeta ikiye bölündü ve bir kısmı -beklenmedik bir şekilde- Evrim Kuramı'nı heyecanla karşıladılar ve hemen kucakladılar. Kuram'ı, "Tanrı'nın yaratış biçiminin fevkaladeliğini harika bir şekilde ortaya koyan bir yapıt" olarak değerlendirdiler. Diğer kısım Hristiyanlarsa şiddetli bir şekilde Darwin'i "ateistlik ve din düşmanlığı, sapkınlık" ile suçlayarak kınadılar. Halktan da, benzer şekilde, karışık tepkiler geldi.
Elbette, bilimsel bir teorinin gerçeklik payıyla ilgili fikir elde etmek için, bilim camiasında nasıl bir yankı uyandırdığına; lehinde ve aleyhinde ne tür argümanlar üretildiğine odaklanmak gerekmektedir. Nihayetinde halkın bir teoriye yaklaşımı, onun gerçeklik payı hakkında bize doğrudan bir bilgi vermemektedir. Yine de yukarıdaki tablo, günümüzdekiyle kıyaslandığında o zamandan bu zamana halk içerisinde pek fazla şeyin değişmezken, az sonra ayrıntısıyla anlatacağımız gibi bilim açısından ne kadar çok şeyin değiştiğini göstermektedir. Bu da bize bilimsel bir eğitimin ve bilimin halkın her kesimine verimli bir şekilde ulaştırılabilmesinin önemini bir kere daha hatırlatmaktadır. Şimdi, bu genel tabloyu biraz daha ayrıntılandıralım:
1850'lere kadar zaten türlerin değişimi gerek Lamarck'ın görüşleri, gerekse de diğer bilim insanlarının düşünceleri ile aralıklarla gündeme gelip, şiddetli tartışmalara sebep olan bir konuydu. 1859 yılında Türlerin Kökeni'nin yayınlanması ise bu tartışmaları hızlı bir şekilde alevlendirdi ve çok geniş kitlelere sıçramasına sebep oldu. Belki de bunun sebebi, Darwin'in ileri sürdüğü -ve haklı olduğu- bir şekilde kuramının biyocoğrafya, anatomi, embriyoloji, fizyoloji, psikoloji, paleontoloji, paleobiyoloji, biyokimya, morfoloji, sosyoloji, viroloji, mikrobiyoloji, tıp ve bilimin daha nice alanındaki pek çok konuya açıklık getirmesidir. Bu sebeple eskiden türlerin kökenini ve varlık sebebini sadece biyologlar tartışırken, Darwin'in kuramı sebebiyle pek çok bilim çevresinden grubun tartışmaya dahil olmuştur.
Evrim Teorisi'ne ilk tepkiler, Darwin'in en yakın çevresinden gelmiştir. Yayından sadece 15 gün sonra, 9 Aralık 1859'da kitabın incelemesini bitiren Joseph Dalton Hooker kısa bir sürede "döndüğünü" belirtmiştir (dini görüşlerden bilimsel görüşe döndüğünü belirtiyor).
Darwin'in çok uzun süredir kadim bir dostu olan, dinozorların kaşifi ve Londra'daki İngiliz Doğa Tarihi Müzesi'nin kurucusu Richard Owen, önceleri ılımlı yaklaştığı kuramdan, dini inançlarını sebep göstererek hızla uzaklaşmıştır. Darwin ile uzun tartışmalara girmişlerdir ve Darwin'e "Yaratıcı Güç"ü dışarıda bırakmasının bilimsellik dışı olduğunu belirtmiştir. Darwin ise aksini savunduğu için çoğu zaman tartışmaları sert bir şekilde bitmiştir. Owen, çoğu zaman resmi ortamlarda evrim görüşünü sert bir şekilde eleştirmiştir. Darwin ise, onun gönlünü almak için "Doğal Seçilim'i yönlendiren gücün, en nihayetinde tasarlanmış yasalar sonucu oluştuğunu" söylemiştir. Richard Owen, ilerleyen dönemlerde, daha önce de belirttiğimiz gibi Kuram'a genel olarak karşıt bir tavır almış ve sık sık Huxley ile çatışmıştır. Owen ile ilgili çok daha kapsamlı bir analizi buradan okuyabilirsiniz.
Charles Lyell, Jeoloji'nin Prensipleri isimli Dünyaca meşhur ve hala büyük öneme sahip kitabın yazarıdır. Beagle yolculuğu süresince Lyell'ın kitabını okuyan Darwin, onun Dünya'nın zamanla değiştiği yönündeki düşüncelerinden son derece etkilenmiştir. Ancak ne yazık ki Lyell, Darwin'in bu görüşün canlılar üzerindeki uygulamasını "kötü niyetli ve sinsice bir yaklaşım" olarak değerlendirmiştir. Gerekçe olarak ise Owen gibi "yaratıcı bir gücün canlılığın oluşumunda etkisi olmadığını söylemenin art niyetli bir davranış olduğunu" ileri sürmüştür. Darwin, bu arkadaşını da kaybetmemek adına "evrimsel süreçteki tüm adımların önceden tasarlandığını, doğanın değişimini en nihayetinde yaratıcı gücün belirlediğini" söylemiştir.
Evrimin gerçekliğini kabul eden bilim insanlarından ilki, İngiliz anatomist Thomas Henry Huxley'dir. Her ne kadar Huxley, türlerin değişebileceğini Lamarck sebebiyle zaten kabul ediyor olsa da, Darwin'in kuramının açıklama gücü karşısında hayrete düşmüştür. Hatta bir süre, Doğal Seçilim'in türlerin değişimindeki kilit faktör olduğunu kabul etmemiş, şüpheyle yaklaşmıştır. Ancak kısa süre sonra, kitabı ayrıntılı olarak analiz etmesiyle birlikte Darwin'in en güçlü destekçilerinden birisi olmuştur. Huxley, kitabı tam olarak anladıktan sonra "Bunu [Evrim Teorisi'ni] kendim daha önce düşünemediğim için aptal olmalıyım!" sözleriyle şaşkınlığını belirtmiştir.
Huxley, kısa bir sürede Evrim Teorisi'nin öyle güçlü bir savunucusu olmuştur ki, halk arasında ve bilim çevrelerinde Darwin'in Buldogu olarak anılmaya başlanmıştır. Bu unvanın asıl sebebi ise, Darwin'in genel olarak hastalığını bahane ederek insanlarla kuramını tartışmak için toplantılara katılmaktan kaçınması ve Huxley'in onun yerine hemen her toplantıya katılarak, Evrim Kuramı'nı savunmasıdır. Darwin, dini değerleri olumsuz etkilemek suretiyle toplumun bütünlüğünü bozacağından endişe ederek teorisiyle ilgili yüz yüze tartışmalara girmekten hep kaçınmıştır; bunun yerine mektuplar aracılığıyla fikir alışverişinde bulunmayı seçmiştir.
Huxley, Piskopos Samuel Wilberforce ile girdiği evrim tartışmasından zaferle çıkmasıyla bilinir; ancak bunu ilerleyen kısımlarda daha detaylı inceleyeceğiz. Tüm bunlara ek olarak Huxley, bir çeşit bilim grubu olan X Kulübü'nün başındadır ve burada, "doğal teoloji" olarak da bilinen "din-bilimi" yerine, "doğalcılık" dediğimiz ve bilimin yapı taşlarından biri olan naturalizmi getirmek gerektiğini savunmaya başlamıştır. Bu kulübün çabalarının da etkisiyle, 1870'lere gelindiğinde Britanya ve genel olarak İngilizce konuşan ülkelerde Evrim Kuramı geniş bir şekilde yayılmış ve kabul görmeye başlamıştır. Huxley, gittiği her yerde Evrim Teorisi'ni ateşli bir şekilde savunmuş ve sivri zekası, dili ve bilime olan hakimiyeti sayesinde çok ciddi işler başarmıştır. Gittiği konferanslara, Evrim Teorisi'ni açıklayıcı fosiller de götürmüştür ve bu fosillerden biri, günümüzde halen oldukça meşhur olan ve evrimin sembollerinden biri olarak görülen Archaeopteryx'tir.
Darwin'in yakın dostlarından olan fizyolog ve fizikçi William Carpenter da evrimi hızlıca sindirip kabul eden bilim insanlarından biridir. Dini görüşlerden ve Tanrı'nın gücünün bilimin dışarısında tutulmuş olmasından ötürü bir köpek neslinin uygun şartlar altında farklı türlere dönüşebileceği gerçeğini yalanlamanın basit bir şekilde absürt olduğunu söylemiştir. Hatta kendisi, kuramın insan üzerinde de uygulanabileceğini ileri süren ilk kişidir.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
İngilizce konuşan ülkelerin aksine, Fransa, Güney Avrupa ülkeleri ve Latin Amerika'da Evrim'in kabulü ne yazık ki diğer ülkeler kadar hızlı olmamıştır. Buna bir istisna olarak Almanya verilebilir. Meşhur Alman bilim insanları Ernst Haeckel ve August Weismann, evrim görüşüne sıkı sıkıya sarılmış ve sadece kabul etmekle kalmamış, fikre Darwin'den sonra ilk adımlarını attıran bilim insanları da olmuşlardır. Haeckel Evrim Teorisi'ni, Almanya'da yaygın olarak bulunan teolojiye bir başkaldırı aracı olarak kullanmış ve bunda son derece başarılı olmuştur. Kısa sürede Almanya'da morfoloji ve embriyoloji çalışmaları geliştirilmiş ve Dünya çapında ses getiren araştırmalara ev sahipliği yapmaya başlamıştır.
Darwin'in Cambridge Üniversitesi'ndeki Jeoloji profesörü olan Adam Sedgwick, Science dergisinin o zamanki yöneticisi olan Richard Owen'a sıklıkla mektup göndererek Darwin'in görüşlerini yermiş ve "amaçsız bir Dünya'da var olmanın anlamını çözemediğini" ve kitabı "zevkten çok acı ile okuduğunu" belirtmiştir. Harvard Üniversitesinden Jeffries Wyman, garip bir şekilde türlerin içerisindeki bireylerde herhangi bir varyasyon göremediğini, misyoner David Livingstone ise Afrika düzlüklerinde herhangi bir "yaşam mücadelesi" göremediğini belirtmiştir. Bu da, kimi zaman insanların akademisyen bile olsa gerçekleri görmekten uzak olabileceklerini bizlere göstermektedir.
Amerika Birleşik Devletleri'ndeki yakın arkadaşı botanikçi Asa Gray, dini görüşlerin kuramla herhangi bir ilişkisi olmadığını açık bir şekilde her platformda savunan kişi olmuş ve Amerika'da kitabın yaygınlaştırılmasını sağlamıştır. Hatta kendi elleriyle Amerika'daki baskılarını yürütmüştür. Darwin, onunla ilgili olarak şöyle demiştir:
Kitabımın asla bu kadar başarılı olacağını tahmin etmemiştim. Asa, benden kitabımın kopyasını basım için göndermemi istediğinde güldüm.
Belki de tepkilerden en çok merak edilmesi gerekeni, Darwin'in Trinity College'dan botanik profesörü ve Beagle gemisine İncil'deki Yaratılış'ı ispat etmesi için Darwin'in binmesini sağlayan John Stevens Henslow'un tepkisidir. Ne yazık ki Henslow, çok büyük bir kararsızlık içerisinde kalmıştır ve çok sönük bir tebrik yorumunda bulunmuştur: "Doğru olduğunu düşündüğüm yönde atılmış, iyi niyetli bir çaba" olarak değerlendirmiştir.
Uzun lafın kısası, kitabın yayınlanmasından sonra çok farklı çevrelerden, çok farklı tepkiler gelmiştir. Günümüzde ise Evrim Teorisi, bilim insanlarının %95'inden fazlasının kabul ettiği, bilim camiasında en yaygın görüş birliğinin olduğu bilimsel teorilerden birisidir.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 23
- 8
- 7
- 5
- 4
- 2
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 11:30:22 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/243
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.