Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat

Mutsuz Olmak İçin Doğru Vakit

En Önemli Gücünüz Kendinize Özünüze Güvenle Bakabilmektir

Mutsuz Olmak İçin Doğru Vakit Leonardo AI
9 dakika
49
  • Blog Yazısı
Blog Yazısı
Tüm Reklamları Kapat

Yazının ana fikri: Elbette mutluluk ile ilgili birçok felsefi yorum, tutum, görüş vesaire olabilir ancak özellikle de günümüzde adından çok sık bahsedilen stoa felsefesi yazımızın hedefinde olacak. Merak etmeyin bu felsefenin gemi kazasından yola çıkan o epik hikayesine hiç değinmeyeceğim. Sahi gerçekten bu konudaki diğer yazılar sürekli felsefenin ortaya çıkışından bahsediyorlar, varlık ile yokluk arasındaki durumdan yola çıkarak stoa felsefesini anlatıyorlar ancak gelin ortaya nasıl çıktığını ve varlıklı bir yaşam ile yoksul bir yaşam arasındaki tutumları kenara bırakalım ve stoa felsefesinin hayatımıza ne kadar geniş bir alanda etki edebileceğine bakalım.

Önsöz

İçinin rahat hissetmeyeceği, doğru olduğuna inanmadığın şeyleri söyleme ve yapma. Söylersen içten içe sen bile kendine inanmaz hale gelir, güçsüz bir insana dönüşürsün. Senin en önemli gücün kendi özüne güvenle bakabilmekte saklıdır.
Doğru Düşünmek Doğru Yaşamaktır

Stoa felsefesine göre bir harekette bulanacaksanız kendi iç mahkemenizin ardından bu harekete derhal geçmelisiniz. İçinde bulunduğun yanlış, tembel, güçsüz, kusurlu yaşamdan kurtulmak için takvimdeki bir günü veyahut gerçekleşmesi gereken başka bir olayı beklemeyi sürdürmek aslında sizin de erteleme konusunda hasta olduğunuzu ortaya çıkarır.

Yarın bambaşka bir insan olacağım diyorsun. Niçin bugünden başlamıyorsun? - Epiktetos

Üstümüze gelen olaylar silsilesinde kaybolup gitmek bazense boğulmak aslında normal olduğu kadarda normal olmayan şeylerdir. En basitinden beklenmeyen olaylar karşısında öfkeye kapılmamız normal olmayan bir şeydir, çünkü bir yola çıktığında seferi tüm hazırlığı yapmış olmalıdır. Yol hazırlığını tamamlamayan birisi yolda karşılamaması gereken bir durumla karşılaştığında öfkesine yenik düşüyorsa bu o kişinin hatasıdır. Örneğin basit bir olasılıkla kazanmak-kaybetmek durumunda kaybedince öfkesine hakim olamayan insan, kendini tanıma ve hayatı tanıma noktasında oldukça geridedir. Özellikle de eğitimin düşük olduğu ve toplum bilincinin hastalıklardan ayrılamadığı toplumlarda görülen aşırı şiddet olayları, agresif trafik sürücüleri bu konumuza iyi örneklerdir.

Tüm Reklamları Kapat

Stoa Felsefesinin Benimsediği Beş Büyük Erdem
Stoa Felsefesinin Benimsediği Beş Büyük Erdem
Kontrolcü Tutum

Öfkemizi kabartan ve hayat kalitemizi düşüren bir diğer nokta ise her olayı kontrol etme çabamızdır, örneğin kişi bir iş üzerindeyken o işle alakalı kendisine akıl verilmesinden hiç hoşlanmaz. Bunun sebebi kişinin etkin olduğu olay üzerinde tamamen etkin olmak istemesidir, elbette yardımlaşmak ve daha yüksek tecrübeli kaynaklar kullanmak daha akılcı bir çözüm olsa da kaçımız gerçekten başkaları o an kulak verecek kadar bilinçli oluyor?

Olayların istediğiniz gibi olmasını talep etmeyin, nasıl oluyorlarsa öyle olmalarını isteyin, böylece mutlu olursunuz. - Epiktetos

Hakikati arıyorsan, her yoldan zafer kazanmaya çalışmayacaksın ve hakikati bulduğunda da yenilmekten korkmayacaksın. - Epiktetos

İş akıl almaya geldiğinde isteksiz olan bireyler genelde başkalarına akıl verme konusunda oldukça bonkör davranırlar, bilirkişiymişçesine olaylara atılan adımlar kendi tecrübelerinin dışında bile olsa tüm olaylara hâkim olmaya çalışmaları yaygındır. Şimdi bu örnekler aslında hayatımızda bu insanlar ne kadar çok varmış değil mi? Diyorsunuz. Her yana uzanan eller hiç bitmek bilmeyen fikirler bir insan için çok olan yük kendi yükü değil başkalarının yüküne karıştığı ve harcadığı zamandır.

Tüm Reklamları Kapat

Başkalarına bakma ve yolundan sapmadan dosdoğru ilerle. Biri yanlış bir şey mi yapıyor? Yanlışı kendisine yapıyor. - Marcus Aurelis
Yaşamda Arzuya Dikkat Etmeliyiz

Bir bakıma yaşamımızı yönlendiren arzularımız gerçekten yaşam gerekli motivasyonu ve enerjiyi bizlere takdim etmektedir, ancak arzularımıza kapılırsak kendimizi birden kaybolmuş ruhlar denizinde bulabiliriz1. Arzuya eriştiğimizde göstereceğimiz olgunluk onun bereketini ve tüm yaşamımızı etkileyecek bir unsurdur, dibine kadar bir şişeyi bitirmek içindeki su bile olsa insana zarar verebilir.

Yaşamda size bir şey mi sunuldu? (İş, zenginlik, güç, kariyer, eş…) Elinizi uzatın ve ölçülü bir miktar alın. Yanınızdan mı geçti? Onu durdurmayın. Henüz gelmedi mi? Ona doğru bir arzu hissetmeyin, o size ulaşana kadar bekleyin. Böyle olmadığı zamanlarda da önünüze konan şey kadar alın, hatta onları bile bırakabilir durumda kalın.

Şeylerin Özü Siz Değilsiniz

Ben sizden daha değerliyim diye kendimi övsem… Beni sizden değerli kılacak şeyler nedir, yaşamda elde ettiğim servet, servete bağlı imkanlarım, doğuştan gelen fiziki gücüm, güzelliğim, bilgeliğim? Hayır, bu tamamen insanların kapılıp gittiği yanılsamadır eğer ben sizden daha çok zengin isem yalnızca maddi anlamda sizden iyiyim demektir, bilgeliğim sizden fazlaysa bu yalnızca tecrübelerim ve okuma geçmişimle alakalıdır ruhumun özünde sizden farklı değilim. Nasıl bir atlet sizden hızlı koşuyorsa, o atlet sizden üstün değildir yalnızca emeklerinin karşılığında daha hızlı koşabilme potansiyeline erişmiştir. Onun ayakları atik ruhu sizden farksız, sırf zengin olduğu için sizden iyi olduğunu düşünen insanlara bakın onların yalnızca sizden fazla insanı anlamda size karşı hiçbir üstünlükleri bulunmaz.

Zihinde Yeşeren Fikirler

Bir insanın esasen hayatının sergilediği tutum zihninin yansımasıdır, kötü yaşama sahip bir insanın zihninde yaşamına benzer kötülükte düşünceler vardır. Haset, kıskançlık, bencillik herkes bunların farkında bir iyilik yapmayı denerseniz zihninizde başkalarına karşı beslenen kötü düşünceleri sonlandırmayı deneyebilirsiniz.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Olaylara tutumunuz Stoa felsefesinin temel noktasıdır. Örneğin bir üniversite öğrencisi olarak derslerinize gerçekten çok çalıştınız ama dönem sonu gerçekten rezil notlara sahipsiniz.

Buradaki hata nedir? Olaya karşı büründüğünüz bakış açınız; Dersler için çok fazla çalıştım ancak yine de düşük notlar aldım. Peki bu işleyişle alakalı kaçırdığınız yasa nedir? Bir şey için ne kadar çok çabalarsanız çabalayın o şeyi elde etmenin kesinliği yoktur, hayalleriniz her an suya düşebilir. Sonuçta ise Stoa felsefesinin bu durum karşısındaki tutumu şudur; Derslerinize iyi çalışmak gerçekten sizin elinizde, ancak sınavda bildiklerinizi unutmak veya çalışmadığınız konulardan soru gelmesi sizin elinizde değil. İşin size düşen kısmını layığıyla yaptıktan sonra gerisi hakkında fazla endişe etmemeniz gerekmekte. – Hayır notlarınıza bakıp ağlamayın.- Gerçekçi bir tavsiye isterseniz olay ne kadar çok çalıştığınızda değil zihninizin o konu üzerindeki kavrama becerisinde, hiç çalışmadan yüksek alan birileri farkında olmasa da o konular üzerine yatkın bir düşünce sistemine sahiptir.

Diğer içten bir örnek ve toplumumuzun kanayan yarası ise eğitimleri ve yetiştirilmelerinde çok iyi kaynaklar kullanılan çocukların anlamsız bozuk davranışları. Bu konuda ebeveynler ve öğreticilerin büründüğü çarpık düşünceler; Çocuklara hiçbir şeyi öğretemedikleridir, onlara göre çocuk için her şey yapılmış buna rağmen çocuktan dönüt alınamamıştır. Çocuk bozuktur, kavrayamıyordur… Göz ardı edilen hayat yasası ise; Her şeyin kontrol edilemeyeceğidir, yani bir alanda yetkin olmanız başkalarını da o alanda yetiştirebileceğiniz anlamına gelmez.

İçtiğimiz su H2O bileşiği olsa da elinizde her H ve O moleküllkeri olan ortamda su üretemeyiz işte hidrpjen işte oksijen eğer su yapamazsan sen başarısız birisisin! Çocuklara karşı Stoacı bakış ise şöyledir; Çocuklar bizim değildir! Onlar bize emanettir pekâlâ kime mi ait? Elbette ki yaşama ait, onların yaşamın çocuklarıdır onlara bu yolculuklarında ömrümüzün yettiği süre boyunca eşlik ederiz, onlara sahip olamayız ya da neyi nasıl yapacaklarını öğretmeyiz. Elbette korku baskı ve şiddet altında onları şekillendirebiliriz, özünde onlara en büyük kötülüğü yapmış oluruz. Hadi ama gerçekçi olun; çocuğum istediği işi yapabilir diye sayıklayan ebeveynler çocuklar düşük statülü bir işe yönelse korkudan ne yapacaklarını şaşıracaklardır!

İnsanları üzen olaylar ya da kişiler değil onlar hakkında sahip oldukları düşüncelerdir. - Epiktetos
Doğayı Anlamak

Doğaya uygun yaşarsan, hiçbir zaman fukara olmazsın herkesin kanısına göre yaşarsan, hiçbir zaman zengin olmazsın. - Seneca

Er geç öleceğiz. Ölüm bize ne ile oyalanırken gelecektir? Çiftçi tarla işleriyle, bahçıvan bahçesiyle, tüccar alışverişiyle uğraşırken ölüm gelecektir. O zaman sen hangi işe dalmış bulunacaksın? - Seneca

Tüm Reklamları Kapat

Herşeyin İçindeki Akıl
Herşeyin İçindeki Akıl

Diğer bir büyük kusur ise değişimden korkmaktır, hayatın kendisi değişimdir ve değişmekten geride durursanız zamanın gerisinde, hayatın tozu altında kalan birisi olursunuz. Şimdide yaşayabilen değil, çoktan yaşanılmış geçilmiş kişi olursunuz.

Herhangi biri değişimden korku mu duyuyor? Neden? Değişim olmadan ne olabilir? Evrenin doğasında bundan daha uygun, daha yakın ne olabilir? Eğer odun değişime uğramasa onu yakıp ısınabilir misin? Yediklerin değişime uğramsa beslenebilir misin? Yararlı olan diğer şeylerden hangisi değişim olmadan gelir? Öyle neden kendi değişiminin de buna benzediğini, evrensel doğa için aynı ölçüde zaruri olduğunu görmüyorsun? - Marcus Aurelius

Yaşam ve ölüm, zevk ve acı; bunlar iyi insanın da kötü insanın da başına gelir. Bizi ne daha iyi ne daha kötü yaparlar. Böylece ne iyidirler ne de kötüdürler… - Epiktetos

Tüm Reklamları Kapat

Mutluluğa Erişmenin Prensibi Depresyon ve Ednişeden Arınabilmeyi Başarabilmektir
Mutluluğa Erişmenin Prensibi Depresyon ve Ednişeden Arınabilmeyi Başarabilmektir
Güne Başlarken Yeşeren Stoa Düşüncelerine Örnekler

Her yeni güne başlarken, kendine şunu anımsat; Bugün yine, meraklı, nankör, kendini beğenmiş, hilekâr, kıskanç ve bencil bir sürü insan çıkacak karşıma. Onları bu duruma getiren iyi ile kötüyü ayırt edemeyecek kadar cahil olmalarıdır.

Sabahın erken saatinde kendini yataktan kalkmakta zorlanır halde bulduğunda aklına şu düşünceyi getir; Bir insanın işini yapmak için kalkıyorum. Yapayım diye doğduğum ve bü dünyaya getirildiğim şeyi yapacağım diye mi yakınıyorum? Yoksa yorganı üzerime çekerek kendimi sıcak tutmak için mi doğdum? Marcus Aurelius

Ruhu Önemsemek

Buraya kadar düşünceden yaşamdan çalışmaktan, arzulardan sözler ettik aslında atladığımız büyük bir şey var o da kendi ruhumuz. Kişiliğimizin en kadar yukarıda veya aşağıda olacağını belirlemek bizim elimizde, belki iyi bir statü edinmiş olamayabiliriz ancak yine de iyi bir kişilik edinmek bizim elimizde. Ruhumuzun da saygı duyabileceği bir kişiliğe sahip olmak ne ala, ruhumuza layık olmayan tembel bir beden belki de bu yüzden mutsuzdur. Belki de kişinin de ötesinde ruh bağlı olduğu bedende aradığı şeyleri bulamadığı için beden sürekli bir hastalık halinde.

Sessizlik halinde sessizliği bozmak zorunda değiliz belki ruhumuzun sessizliğe ihtiyacı vardır belki dönüp dolaşan o kötü düşünceler ve karmaşık sözler ruhu bunaltıyordur. Belki de ruhumuz için çok öfkeliyizdir?

Tüm Reklamları Kapat

Öfkeliyizdir çünkü; Karşılaştığımız olaylara yeterince hazır değilizdir o kadar ilerisini düşünmemişizdir. Çaresiz kalmışızdır. Başkalarına bağlı kalmak gibi bir hata yapmışızdır. Yanlış anlamışızdır olayları tam kavrayamamıştık. Çok daha farklı hayal etmiştik, hayallerimiz parçalanmıştır.

Sonsöz

Yazımı buraya kadar okuyanların bir kısmının başlıkta yer verdiğim ‘Mutsuz Olmak İçin Doğru Vakit’ önermesine yazının hiçbir yerinde değinmediğimin farkına vardıklarını düşünüyorum. Öfkeden, aileden, duygularda, doğadan ve ruhtan bahsettikten sonra yahu biz nerede mutsuz olabileceğiz, nerede ve ne zaman o hakkı kendimizde göreceğiz… Sanırım kısa hayatlarımızın hiçbir yerinde mutsuz olma gibi bir hakkımız yok, mutsuzluk bir nesneye, bir olaya, bir kişiye bağlı değil tam bulunduğun yerde aklınızdaki düşüncelerde onları yok etmek sizin elinizde.

Okundu Olarak İşaretle
10
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Raporla
Mantık Hatası Bildir
Yukarı Zıpla
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Muhteşem! 0
  • Tebrikler! 0
  • Bilim Budur! 0
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 0
  • Güldürdü 0
  • İnanılmaz 0
  • Umut Verici! 0
  • Merak Uyandırıcı! 0
  • Üzücü! 0
  • Grrr... *@$# 0
  • İğrenç! 0
  • Korkutucu! 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
  • G. Gelerli. Feniks Dergi - Stoa Felsefesi. (15 Ağustos 2019). Alındığı Tarih: 19 Mart 2024. Alındığı Yer: Feniks Dergi | Arşiv Bağlantısı
  • Suat ÇELİKKOL. (2019). Stoa Felsefesinin Temel Görüşleri Üzerine Bir İnceleme. Bilimname, sf: 1225-1245. doi: 10.28949/bilimname.522162. | Arşiv Bağlantısı
  • İbrahim Çapak. Stoa Mantığı Ve Fârâbî'ye Etkisi. Alındığı Tarih: 19 Mart 2024. Alındığı Yer: Google Books | Arşiv Bağlantısı
  • Umut Dinçşahin. Vaktinden Önce Mutsuz Olma.
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 05/05/2024 15:34:01 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/17193

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Beyin
Gezegen
Cinsellik Araştırmaları
Mit
Habercilik
Bakteriler
Besin Değeri
Periyodik Tablo
Bitki
Arı
Işık Hızı
Metal
Kimya Tarihi
Abiyogenez
Normal Doğum
Biyokimya
Gıda
Zaman
Evrimsel Biyoloji
Tarım
Genel Görelilik Teorisi
Sahtebilim
Google
Renk
Charles Darwin
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Kafana takılan neler var?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close