Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Tüm Reklamları Kapat

Depremzede Psikolojisi: Büyük Bir Deprem Sonrası Kişi Ne Yaşar?

Deprem Psikolojisine Aşina Olmak, Felaket Kapıyı Çaldığında Hazırlıklı Olmamıza Yardımcı Olabilir!

8 dakika
21,402
Depremzede Psikolojisi: Büyük Bir Deprem Sonrası Kişi Ne Yaşar? The Washington Post
Evrim Ağacı Akademi: Depremler Yazı Dizisi

Bu yazı, Depremler yazı dizisinin 10 . yazısıdır. Bu yazı dizisini okumaya, serinin 1. yazısı olan " Deprem Nedir? Depremlere Sebep Olan Doğa Yasaları ve Bu Yasaları Açıklayan Modeller Nelerdir?" başlıklı makalemizden başlamanızı öneririz.

Yazı dizisi içindeki ilerleyişinizi kaydetmek için veya kayıt olun.

EA Akademi Hakkında Bilgi Al
Tüm Reklamları Kapat

Deprem, üzerinde hiçbir kontrolümüzün olmadığı, aniden gelen, psikolojimizi oldukça olumsuz etkileyen bir doğal afettir. Felaketleri önleyemememiz veya öncesinde haber alacak bilimsel bir teknolojiye sahip olamamamız bizi bazı savunma mekanizmaları oluşturmaya iter. Örneğin, Dyson Lin gibi depremi önceden tahmin ettiğini iddia eden sahtekarlara inanma eğilimi artar.

Özellikle deprem, tsunami gibi doğal afetlerde insanların birilerine, bir şeye yani bir güce inanma ihtiyacı artar. Kendilerini psikolojik olarak garanti altına almak ve kötü olaylardan sonra günlük işlerine odaklanabilmek için bu gibi mekanizmalar oluştururlar. Bazense birkaç köpeğin aynı anda havlaması büyük bir deprem habercisi olarak kabul edilir ve buna göre önlemler alınır.

Yaşama isteği ve kendini koruma içgüdüsüyle var olan insanlığın bu gibi yöntemlere başvurmasında şaşırılacak pek bir şey yoktur. Depremin travmatik yanı çok güçlüdür. Hatta beklenen Büyük İstanbul Depremi deprem ile ilgili bir yazı yazarken, yazarın arada bir sallanıyormuş hissine kapılması da oldukça mümkün.

Tüm Reklamları Kapat

Deprem sırasında ve sonrasındaki tepkiler, her insanda farklılık gösterdiği gibi hepimizde olan ortak duygu korkudur. Kişinin karakteri, depremin şiddeti ve olayın türü, depreme verilen tepkiyi değiştirebilir. Örneğin kaygı bozukluğuna yatkın olan bir birey, deprem yaşadıktan sonra birkaç gününü hatta birkaç haftasını geceleri ışık açık uyuyarak geçirebilir; bazısı deprem olma olasılığına karşın hemen kaçmak için kapıya daha yakın olan bir odada yatabilir; bazısı ise günün boyunca (özellikle gece) dışarıda kalabilir.

Gelin depremlere yönelik bu psikolojinin temellerine bir bakış atalım.

Ana Hatlarıyla Deprem Psikolojisinde 3 Dönem

Deprem psikolojisini kabaca 3 döneme ayırmak mümkündür. Birinci dönem, deprem sırasındaki ve hemen sonrasındaki dönemdir ve Şok Dönemi olarak adlandırılır.

Duygusal süreçler, biyolojik tepkileri etkiler. Örneğin korku hissettiğimizde savaş veya kaç tepkilerini veririz. Ya korktuğumuz durumla savaşır ya da o durumdan uzaklaşmak için kaçarız. Şok sürecinde kişide ileri derecede duygusal tepkisizlik oluşur (İng: ‘’emotional numbness’’). Kişi ne korku hisseder ne de başka bir duygu... Hayata dair amaçları yok olmuştur. Yakınlarını depremde kaybeden ve duygusal tepkisizlik yaşayan depremzedeler, bu süreçte kaybettiklerine dair hiçbir duygu hissetmezler. Kendilerine yüksek derecede şok hakimdir. Yaralılara yardım etmez veya kendi yaralarının bile farkında değillerdir.

Tüm Reklamları Kapat

Bu süreçte zaman ve yer kavramı da şaşabilir. Kişi acıktığını bile hissetmez, yemek yemez. Şok tepkisi, depremzedenin bir savunma mekanizmasıdır. Süreç 1-2 gün arasında değişiklik gösterebilir. Bazılarında ise tam tersi bir etki olabilir. Örneğin kişi, ani bir çılgınlık hissiyle kendini kurtarabileceğine inanarak yüksek kattaki bir camdan atlar ve ölür.

ABC

İkinci dönem ise, Pasifleşme Dönemi olarak bilinir. Depremzede, yardıma gelenleri dinler, dediklerini yapar. Fakat kendi başına basit işlerini yapmakta bile yetersizdir. Bir yönlendiriciye ihtiyacı vardır. Adeta kendine bir ebeveyn arar. Süreç içinde kendine gelmeye, daha bilinçli davranmaya başlar.

Üçüncü yani son dönem Toparlanma Dönemi olarak isimlendirilir. Dönemin ismi her ne kadar rahatlatıcı gelse de süreç pek öyle işlemez. Kişi, yüksek kaygı halindedir. Uykuları yarım yamalaktır, en ufak seste bile irkilir. Sürekli kabuslar görür. Evde uzun süre duramaz. Bu evrede kişi, hayatının düzeleceğine ve normale döneceğine olan inancını kaybederse bazı suçlar işleyebilir veya kendine zarar vermeye kalkışabilir. Süreç ile başa çıkabilen kişilerde bu dönem iki üç gün içinde geçer.

Depremin Psikolojik Ağırlığının Uzun Dönem Etkileri

Burada değineceğimiz nokta, özellikle deprem sırasında bir yakınını kaybeden mağdurlardır. Örneğin, aynı evin içinde çocuklarını kurtaramayan; fakat kendisi sağ kalan bir baba, kendini suçlayarak, çocuklarının ölümünden kendini sorumlu tutarak ağır bir depresyona girebilir. Hayattan hiçbir zevk almaz, kendisini yaşama bağlayan hiçbir şey kalmamıştır artık. Bu yüzden de yaşama isteği neredeyse yoktur. Bu gibi belirtiler 1-2 aydan fazla sürdüğünde mutlaka tedavi görülmesi gerekir. Kişi, yaşama karşı olan isteksizliğiyle kendi canına kıyabilir.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, %100 reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır.

Kreosus

Kreosus'ta her 10₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.

Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.

Patreon

Patreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.

Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.

YouTube

YouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.

Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra 24-72 saat alabilmektedir.

Diğer Platformlar

Bu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.

Giriş yapmayı unutmayın!

Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.

Time

Enkaz altından çıkarılan bir kişide ise şok süreci ve ölüm korkusu yüksek derecede artabilir. Uzun süre evine giremeyebilir veya insomnia (çok uzun süre uyuyamama) yaşayabilir. Ölümün kıyısından geçen bu depremzedelerde kalıcı etkiler görülebilir. Günlerini, zamanı bilinemeyen ölüme karşı tetikte olarak geçirirler. Yaşamanın boş olduğuna inanır veya aksine "Her an ölebilirim öyleyse istediğim şekilde yaşayayım." inancıyla ailelerini ve sorumluluklarını boşlayabilirler. Kendilerini alkole veya uyuşturucuya verenler de vardır.

Bazı kişiler bu süreçte kendini aşırı bir şekilde dine ve ruhaniyete verir. Bu da, bir güce sığınma içgüdüsünün doğurduğu savunma mekanizmasıdır. Kişi, kendisini garanti altına almak ister, bu şekilde kendini teselli eder. Bu, makul düzeydeyken anlaşılırdır; ancak durum ileri boyutlara ulaştığında, kişi maddi yaşamın gerçekliğini unutabilir ve başına gelen her şeyin sorumluluğunu, inandığı büyük güce atarak hiçbir önlem almamaya başlar. Kişi, bu konumda pasif hale gelir. Örnek vermek gerekirse, kişi, sağlam olmayan bir binada yaşayıp, "Her şey Allah’tan..." diyerek olası bir deprem halinde istemeden kendisinin ve sevdiklerinin ölümüne yol açabilir.

Türkiye’de 1999 depremi sonrasında yapılan bir araştırmaya göre depremden sağ çıkanların %17'si intihar etme düşüncelerine sahip olduğunu bildirmiştir. 2017 yılında 7,1 büyüklüğündeki Meksika depremi sonrasında bir kadın, hiç acıkmadığını ve kendini kaos içinde hissettiğini açıklamıştır. 2020 yılında Elazığ’da yaşanan 6,8 büyüklüğündeki depremde ise bir depremzede, gece uyurken depreme yakalandığını, çocuklarının nerede olduğunu bilmediğini ve elektriklerin kesilmesiyle ne yapacağını bilemeyip kendini pencereden attığını belirtmiştir. Van depreminde ise muhabir, çocuğunu kaybeden bir babaya çocuğunun ismini sormuştur. Şok altındaki baba, ölen kızının ismini hatırlayamadığını söylemiştir.

Depremzedeler ve Travma Sonrası Stres Bozukluğu

Ruhsal travmalara yol açan olaylar başlıca, savaşlar, afetler, tecavüz vakaları, şiddet ve kazalardır. Kişi, özellikle "beklenmedik" olayın ağırlığını sindiremez ve çaresizlik içinde kalır. Bu durumda, yaşadığı olay bilinçli veya bilinçdışı olarak zihninde sürekli yer alır ve o an tekrarlar. Deprem sonrası en çok rastlanan zihinsel hastalıklar, travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) ve yüksek anksiyetedir.

Örneğin, olay olmamış gibi davranan ve acıyı görmezden gelen depremzedeler, unutma sürecini hızlandıracaklarını düşündükleri zaman yanılırlar. Bastırılan duygu ve düşünceler genellikle sonrasında daha şiddetli bir şekilde bilince çıkar. Bu da iyileşme sürecini oldukça güçleştirir.

TSSB’de aynı zamanda aşırı uyarılmalar da yaşanır. Örneğin, büyük bir deprem yaşayan kişi, en ufak bir çıtırtıda veya yüksek seste irkilir, yerinden sıçrar. Bu duruma anksiyetenin yani kaygı bozukluğunun da eşlik etmesiyle çarpıntılar, titremeler artar. Depremzede, tüm davranışlarını yaşadığı olaya göre düzenlerler. Yolda yürürken, üstüne düşebilecek olan bir camın veya duvarın istemeden hesabını yapar. Abartılı tedbirler alır.

Tüm Reklamları Kapat

TSSB’de ilaç ve psikolojik tedavi aynı anda yürütülebilir. Depresyonla birlikte görülen travma sonrası stres bozukluğunda antidepresanlar kişiyi sakinleştirmede başarılı olabilir. Psikolojik tedavi yöntemi olarak da bilişsel-davranışçı terapi uygulanabilir. Örneğin, evine girmek istemeyen bir depremzedeye zamanla arttırılacak biçimde ödevler verilir. İlk etapta depremzededen evde 10 dakika kalması istenir ve ilerledikçe de bu zaman dilimi artırılır. Böylece kişi, travmayı yenmeye başlayabilir. Süreç elbette ki zorlu olacaktır.

Deprem Sonrası Psikolojik Rahatsızlık Riski Yüksek Olan Gruplar

Deprem sonrasında psikolojik zorluklar yaşaması daha muhtemel olacak risk grupları vardır. Bunlar özellikle küçük çocukları olan anneler, psikolojik rahatsızlıkları olan bireyler ve çocuklardır. Çocuklar, ailelerinin tepkilerinden oldukça fazla etkilenir. Açık açık yüksek stres yaşayan anne babalar, çocuklarının da stres yaşamasına ve kendilerini kötü ve güvensiz hissetmelerine neden olur. İleri yaşlarında, yaşanan bu travma güvensiz bağlanmalara sebebiyet verebilir. Ergenliğe veya yetişkinliğe ulaşan çocuk çevresindeki kimseye güvenemez ve ilişkilerinde sürekli problem yaşar.

Deprem sonrasında stres altındaki anne babalara yardım edilmeli ve süreci doğru atlatmaları sağlanmalıdır. 1-5 yaş arası çocuklar ayrılma, yabancılardan korkma gibi duygu durumları yaşayabilir. 6-11 yaş arası çocuklar ise felaket kaynaklı olan aynı olayı tekrar tekrar anlatma tutumu sergileyebilir.

Tüm Reklamları Kapat

Unops

Küçük çocuklara sahip olan annelerde, koruma içgüdüsü olağanüstü derecede artabilir. Anne, olası bir felakete karşı sürekli tetiktedir. Öyle ki günlük işlerine bile konsantre olamaz. Örneğin, şiddeti büyük bir deprem atlatan bir anne, çocuklarını evde bırakıp veya birine teslim edip işe gidemez. Sosyal becerileri zayıflar ve sürekli çocuklarının yanında olmak ister. Bazıları ise çocuklarını kreşe, yuvaya veya okula göndermez. Sadece kendilerinin onları koruyabileceğini düşünerek, çocuklarını "dizlerinin dibinde" utarlar. Çocukları, deprem bölgesinden uzağa götürerek ebeveynlerinden ayırmak da travmanın büyümesine sebep olabilir.

Sonuç

Özetlemek gerekirse deprem, hem fiziksel hem de psikolojik birçok olumsuzluğa yol açan doğal afettir. Bu üzücü olayların önüne geçilebilmesi için sağlam konutlar yapılmalı, risk altında olan evler göz önünde bulundurulmalı ve binalar gerekirse yeniden yapılandırılmalıdır. İnsan, empati gücü olan bir varlık olsa dahi bir başkasının acısını anlamada yetersizdir. Depremzedelere karşı duyarlı olmalı ve biraz daha onların gözünden bakarak geleceğimizi ve yaşam koşullarımızı sağlamlaştırmalıyız. Ne de olsa sıradaki biz olabiliriz.

Travmalar ve travma sonrası toparlanma süreciyle ilgili daha fazla bilgiyi buradaki yazımızdan alabilirsiniz. Ayrıca felaketler sırasında hayatta kalanların beyinlerinin nasıl değiştiğini buradan okuyabilirsiniz. Yoğun stres altında saç renginin değişmesi olarak bilinen Marie Antoinette Sendromu'nu buradan okuyabilirsiniz.

Bu Makaleyi Alıntıla
Okundu Olarak İşaretle
Evrim Ağacı Akademi: Depremler Yazı Dizisi

Bu yazı, Depremler yazı dizisinin 10 . yazısıdır. Bu yazı dizisini okumaya, serinin 1. yazısı olan " Deprem Nedir? Depremlere Sebep Olan Doğa Yasaları ve Bu Yasaları Açıklayan Modeller Nelerdir?" başlıklı makalemizden başlamanızı öneririz.

Yazı dizisi içindeki ilerleyişinizi kaydetmek için veya kayıt olun.

EA Akademi Hakkında Bilgi Al
59
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Tebrikler! 26
  • Muhteşem! 11
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 5
  • Merak Uyandırıcı! 5
  • Bilim Budur! 4
  • Korkutucu! 3
  • Üzücü! 2
  • İnanılmaz 1
  • Grrr... *@$# 1
  • Güldürdü 0
  • Umut Verici! 0
  • İğrenç! 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
  • Study. Emotional Numbness: Causes & Symptoms. (29 Şubat 2020). Alındığı Tarih: 29 Şubat 2020. Alındığı Yer: Study | Arşiv Bağlantısı
  • Stuff. Psychosocial Effects Of The Earthquakes. (29 Şubat 2020). Alındığı Tarih: 29 Şubat 2020. Alındığı Yer: Stuff | Arşiv Bağlantısı
  • J. Trevino. The ‘Disaster Psychologists’ Who Helped After Mexico’s Quake. (29 Şubat 2020). Alındığı Tarih: 29 Şubat 2020. Alındığı Yer: BBC | Arşiv Bağlantısı
  • Türkiye Psikiyatri Derneği. Travma Sonrası Stres Bozukluğu. (29 Şubat 2020). Alındığı Tarih: 29 Şubat 2020. Alındığı Yer: Türkiye Psikiyatri Derneği | Arşiv Bağlantısı
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/12/2024 15:46:11 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/8310

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Tüm Reklamları Kapat
Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Doğal
Kıl
Kadın Sağlığı
Mitler
Tarih
Uluslararası Uzay İstasyonu
Kuyrukluyıldız
Neandertaller
Cinsel Yönelim
Gen
Entropi
Korona
Hız
Lazer
Bağırsak
Arkeoloji
Şehir Hastanesi
Darwin
Psikiyatri
Diş
Eşeyli Üreme
Virüsler
Üreme
Viroloji
Eğitim
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Bu Makaleyi Alıntıla
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
T. Aydın, et al. Depremzede Psikolojisi: Büyük Bir Deprem Sonrası Kişi Ne Yaşar?. (29 Şubat 2020). Alındığı Tarih: 21 Aralık 2024. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/8310
Aydın, T., Bakırcı, Ç. M. (2020, February 29). Depremzede Psikolojisi: Büyük Bir Deprem Sonrası Kişi Ne Yaşar?. Evrim Ağacı. Retrieved December 21, 2024. from https://evrimagaci.org/s/8310
T. Aydın, et al. “Depremzede Psikolojisi: Büyük Bir Deprem Sonrası Kişi Ne Yaşar?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, 29 Feb. 2020, https://evrimagaci.org/s/8310.
Aydın, Tuğçe. Bakırcı, Çağrı Mert. “Depremzede Psikolojisi: Büyük Bir Deprem Sonrası Kişi Ne Yaşar?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, February 29, 2020. https://evrimagaci.org/s/8310.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close