Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Tüm Reklamları Kapat

Hayvanlar Depremleri Önceden Hissedebilir mi?

10 dakika
21,937
Hayvanlar Depremleri Önceden Hissedebilir mi?
Evrim Ağacı Akademi: Depremler Yazı Dizisi

Bu yazı, Depremler yazı dizisinin 13 . yazısıdır. Bu yazı dizisini okumaya, serinin 1. yazısı olan " Deprem Nedir? Depremlere Sebep Olan Doğa Yasaları ve Bu Yasaları Açıklayan Modeller Nelerdir?" başlıklı makalemizden başlamanızı öneririz.

Yazı dizisi içindeki ilerleyişinizi kaydetmek için veya kayıt olun.

EA Akademi Hakkında Bilgi Al
Tüm Reklamları Kapat
Uzak ihtimal, ama yine de çok küçük de olsa olasılık deryası içinde. - F.W. Mulder, "The Jersey Devil" bölümünden (1993)

Modern teknoloji çerçevesinde bir depremi 7-8 saniye öncesinden daha erken tespit etmek mümkün değildir. Ancak belirli hayvanların, belirli duyuları, belirli sinyallere karşı insanların duyu organlarından daha hassas olduğu için, hayvanların depremlerin çevrede yarattığı kısa ve orta vadeli değişimleri insanlardan daha erken tespit etme ihtimali bulunmaktadır. Ancak halk arasındaki tüm anekdotal anlatımlara rağmen bu ihtimal, modern veriler ışığında oldukça düşük gözükmektedir.

Bilimsel şüphecilik sınırları dahilinde, örneğin köpekler, sürüngenler ve böcekler gibi hayvanların, depremden önce meydana gelen öncü şokları (öncül depremleri) hissedebileceği düşünülebilir. Benzer şekilde, tıpkı teknolojik erken uyarı sistemlerinde olduğu gibi, depremlerde açığa çıkan öncü P-dalgalarını insanlar hissedemese bile belki bazı hayvanlar hissedebilirler. Ancak bu tür bir "erken uyarı", ancak ve ancak depremden sadece birkaç saniye öncesinde hayvan davranışlarına yansıyacaktır. Halk arasındaki anekdotlar ise, depremden dakikalar, hatta saatler ve günler önce hayvan davranışlarının değiştiği yönündedir. Bilimsel veriler ışığında pek olası gözükmeyen budur; ancak yazımızın ilerleyen kısımlarında, bunun olası nedenlerini ve buna yönelik araştırmaları ele alacağız.

Daha da önemlisi, hayvanlar depremleri önceden sezebiliyorsa bile, bunu hayatları kurtarmak ve bir çeşit "erken uyarı sistemi" olarak kullanabilmekten henüz çok uzaktayız; çünkü hayvanların depreme karşı gösterdikleri tepkiler tutarlı ve tekrar edilebilir gibi gözükmemektedir. Bunu işlevsel olarak kullanamadığımız sürece, hayvanların tepkilerine bakarak depremi önceden kestirmemiz mümkün olmayacaktır.

Tüm Reklamları Kapat

Bilim insanları uzun yıllardır hayvanların deprem hassasiyetlerini araştırmaktadırlar; özellikle de Japonya gibi depreme açık bölgelerde bu tür bir bulgu hayat kurtarıcı olabilecektir. Ne var ki yapılan incelemelerde, hayvanların davranışlarıyla depremlerin oluşması arasında anlamlı ve tekrar edilebilir hiçbir ilişkiye rastlanmamıştır. Nihayetinde hayvanlar birçok şeye (açlık, alan savunması, üreme, avcılar, vb.) çok farklı şekillerde tepkiler gösterebilmektedir, bunların büyük bir kısmı insanlara "tuhaf" gelmektedir; ancak bunların hiçbiri deprem uyarı sistemi olarak görülebilecek şekilde, kontrollü tepkiler değildir.

Bunu kendiniz de deneyebilirsiniz: Her yıl Dünya'da 500.000 kadar deprem olmaktadır; bunların 100.000 kadarı insanlar tarafından hissedilebilir büyüklüktedir ve bunların da 100 civarı hasara neden olacak ölçüde büyüktür.[1] Hayvanlarınızın (veya çevredeki hayvanların) tuhaf davrandıklarını düşündüğünüz ve bunun depremle ilişkili olabileceğine inandığınız her seferi kaydedin ve sonrasında (örneğin birkaç dakika ila 2-3 günlük bir zaman dilimi içerisinde) gerçekten de büyük bir deprem olup olmadığını not edin. Birçok durumda hayvanların deprem olmaksızın da tuhaf davranabildiğini, kimi zamansa depremden önce hayvanların tuhaf davranmadığını göreceksinizdir. İşte bu tutarsızlık, eğer ki depremler hayvanların sezebileceği öncül çevresel değişimler yaratıyor ve hayvanlar da bu değişimleri sezebiliyor olsa bile, bu davranışlarını depreme hazırlık konusunda işlevsel bir araç olarak kullanmamıza engel olmaktadır.

Buna karşılık, tarihte ve modern zamanlarda hayvanların depremleri sezebildiğine yönelik çok sayıda anlatı (anekdotal veri) bulunmaktadır. Bunların bir kısmı akademik olarak da incelenmiş ve potansiyel izahlar geliştirilmeye çalışılmıştır. Her ne kadar nihai cevaptan uzak olsak da, bu anlatıları ve hipotezleri öğrenmek, insan-harici hayvan dostlarımızın depremleri kestirme becerisine yönelik bilgilerimizi zenginleştirecek ve onların bir diğer konuda daha hayat kurtarıcı olma potansiyelini zaman içerisinde açığa çıkarabilecektir (veya böyle bir şeyin mümkün olmadığını anlamamızı sağlayarak, gerçeği ortaya çıkarmamızı mümkün kılacaktır).

Hayvanların Depremi Hissettiğine Yönelik Tarihi Anlatılar

Bir depremden önce olağan dışı hayvan davranışına yönelik belgelenmiş en eski olay Romalı tarihçi Aelian tarafından M.Ö. 373’te kaydedilmiştir: Bir deprem, Helike şehrini yok etmeden beş gün önce fareler, gelincikler, yılanlar, kırkayaklar ve böcekler gibi çeşitli hayvanlar, denilene göre yer altından çıkıp şehirden kaçmışlardır. Sonraki yüzyıllarda diğer birçok kültür depremlerle hayvanları ilişkilendirmiştir.

Tüm Reklamları Kapat

Japon mitosuna göre depremlerin nedeni yer altında yaşayan dev yayın balığı Namazu’dur. Kuyruğunu hareket ettirerek tüm dünyayı sarsabilen Namazu, maalesef sorun ve kargaşaya yol açmaya bayılır. Bununla birlikte eski geleneklerde yayın balığı, insanları olası felaketlere dair uyararak tehlikeyi önceden sezme görevi oynar ya da tehlikeli su ejderlerini yutup gelecek felaketleri önler.

1855’teki ve daha sonra da 1923’teki Edo (modern Tokyo) depremlerinden önce, yayın balıkları belirgin şekilde aktivite artışı sergileyip gölet ve ırmakların yüzeyine doğru yüzerek garip davranışlarda bulundular.

Japonya’dakine benzer olarak Çin’de de hayvanların doğal elementler ve felaketlere ilişkin bazı içgörülere sahip olduğu kabul edilirdi. Çinli yetkililer özellikle yılanlar, kemirgenler ve yarasalar olmak üzere 58 tür hayvanı deprem tahmini için yararlı olarak değerlendirip rapor edilmeye değer olağan dışı hayvan davranışlarına dair tasvir ve tanımları içeren kitapçıklar dağıtmışlardı.

Şubat 1975'te kış uykusundaki yılanlar ülkenin kuzeydoğusunda yer alan Haicheng şehrindeki yuvalarını terk etti. Şehir boşaltıldı ve 4 Şubat’ta bölgede 7,3 büyüklüğünde bir deprem gerçekleşti. 1.000'den fazla kişi öldü, ancak yoğun nüfuslu bölge göz önüne alındığında tahliye tahmini büyük bir başarı olarak değerlendirildi.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

Ancak bir yıl sonra, 27 Temmuz 1976'da Tangshan kentinde meydana gelen beklenmedik bir deprem 655.000 kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu. Daha sonra yapılan bir araştırma alışılmadık hayvan davranışlarıyla ilgili bazı raporların bulunduğunu ortaya koydu, ama raporlar kültür devrimi sırasındaki siyasi kargaşalar nedeniyle göz ardı edilmişti. 12 Mayıs 2008 tarihinde gerçekleşen 7,8 büyüklüğündeki Wenchuan depreminden önce, daha sonra yıkım alanına dönecek Mianyang şehrinde görünür bir kurbağa göçü kaydedildi.

Batı medeniyetlerinde de bir depremden saatler ya da günler önce garip davranan hayvanlarla ilgili hikayeler tekrar tekrar anlatılmaktadır. 6 Mayıs 1976’daki 6,5 büyüklüğündeki bir deprem, İtalya’nın Friaul bölgesini harap ederken bir gün önce farelerin açık alanlarda koşturduğu görüldü, çiftlik hayvanları da huzursuzluk belirtileri gösterdi.

2004 Noeli’ndeki depremden ve yıkıcı tsunamiden sonra hemen hiç hayvan cesedi bulunamadı, görünüşe göre dalgaların gelişinden önce hayvanlar adanın iç kısımlarına doğru kaçmışlardı.

23 Ağustos 2011’de Virginia'da gerçekleşen 5,8 büyüklüğündeki deprem de Smithsonian Ulusal Zooloji Parkı’ndaki hayvanlar tarafından hissedildi. Çoğu hayvan sarsıntılara genel bir huzursuzluk ile tepki verdi; ama görünüşe göre kuyruksuz maymunlar, sarsıntılar hayvanat bahçesi personelince fark edilmeden dakikalar ya da saniyeler önce ağaçlara tırmandı.

Hayvanların Deprem Davranışlarıyla İlgili Sorunlar

Bu uzun (ve kapsamlı olmaktan çok uzak) listeyle ilgili sorun ise, hemen her durumun o an olağan dışı hayvan davranışı olarak algılanan ve ancak depremden sonra anlatılan öznel izlenimlere dayalı anekdotlardan oluşmasıdır. Birçok anekdot, edebiyatta ya da internette bağlamının dışında tekrar tekrar anlatılmaktadır. Haicheng’in tahliyesi, esas olarak depremden aylar ve günler önce gerçekleşen bir dizi öncü sarsıntıya dayanıyordu ve otoriteler, güçlü depremler geçirmiş bölgede daha büyük bir depremin gerçekleşebileceğinden yıllardır şüphelenmekteydi. Görünür bir sebep olmaksızın garip davranmayan hayvanlar, devamlı ve neredeyse her gün olan titreşimlere ve öncü sarsıntılara tepki verdi.

Birden fazla anektodunuzun olması, elinizde güvenilir bir veri olduğu anlamına gelmez.

Bununla birlikte anekdotlar, bir hipotez formüle etmek için kullanılabilir: Canlılar tarafından tespit edilen ve tektonik gerilimlerin neden olduğu çevresel değişiklikler var mıdır?

Tüm Reklamları Kapat

Şu neredeyse kesin ki bir depremi tespit edebilecek spesifik bir hayvan yoktur; Bora Zivkovic Gözlemler (Observations) isimli eserinde hayvanların dikkate değer, lakin doğaüstü (paranormal) olmayan duyularını inceler. Bununla birlikte hayvanların, depremin çevrelerinde yol açtığı değişikliklere ya da depreme yol açabilecek tektonik süreçlere tepki verdiğini varsaymak mantıklı görünmektedir.

Olası Anormal Hayvan Davranışları ve Açıklamaları

Literatürde raporlanan olağandışı iki hayvan davranışı vardır: Depremden dakikalar ya da saniyeler önceki kısa süreli reaksiyonlar ile olaydan günler, haftalar öncesine değin uzanabilecek uzun vadeli reaksiyonlar.

Hayvanların sismik dalgalara insanlardan niye daha önce tepki verdiğini açıklamak amacıyla çeşitli fiziksel olaylar (fenomenler) önerilmiştir.

Tüm Reklamları Kapat

  • Birçok hayvan tsunamiden (200 m/s) daha hızlı yayılan ve havadaki hızı 330 m/s olan infrasonu (duyulamayacak kadar düşük frekanslı ses) algılayabilir. Bu, hayvanların 2004’teki tsunamiden görünür bir şekilde kaçışının nedenini açıklayabilir. Zayıf öncü sarsıntılardan kaynaklanan düşük frekanslı ses dalgaları ve titreşimler fil ya da kuş gibi hayvanlar tarafından hissedilebilir, kayaların çatlaması kemirgenler tarafından duyulabilecek yüksek frekanslı sesler oluşturur.
  • Bir deprem farklı tip sismik dalgalardan oluşur. P dalgaları (birincil dalgalar) daha yıkıcı olan S dalgalarından (ikincil dalgalar) 1,7 kat daha hızlı hareket ederler. Infrason dalgaları ve tsunami dalgalarına benzer olarak hızdaki bu görece farklılık, hayvanların daha güçlü olan S dalgalarının varışından bir süre önceki görünür reaksiyonlarını açıklayabilir.

Uzun vadeli reaksiyonları açıklamak ise çok daha zordur.

  • Balıklar, kuşlar ve diğer hayvanlar elektrik alanındaki ve manyetik alandaki değişimleri tespit edebilir, yer kabuğunda biriken gerilimler de yerel alanları etkileyebilir, fakat manyetik değişimler olması durumunda bu etki çok güçsüz kalır.
  • Yılanlar ve bazı böcekler, kızılötesi görüş yetenekleriyle termal değişimleri tespit edebilir. Fizikçi Friedemann T. Freund 1993’te, gerilim altındaki kayaların kızılötesi radyasyon yaydığını kanıtlamıştır, bu kızılötesi anomaliler 7,9 büyüklüğündeki Bhuj (Hindistan) depreminden önce NASA Terra uydusu tarafından da kaydedilmiştir. Belki yılanlar, tellürik hareketler nedeniyle kayalara uygulanan gerilim birikimini "görebiliyordur".
  • Son yıllardaki bu gözlemlere dayanarak bir "Elektrik Alan Hipotezi" (İng: "Electrical Field Hypothesis") bile önerildi. Bu fikrin ilk versiyonunda, biriken tektonik gerilimler kuvars gibi minerallerin yol açtığı piezoelektrik etkiler nedeniyle kayaların içinde elektrik yükü akımına neden olur. Bununla birlikte Andrew Alden’in (bu tür elektrik alanlarından kaynaklandığı düşünülen) "Deprem Işıkları" (İng: "Earthquake Lights") üzerine bir tartışmada belirttiği gibi, üretilen voltaj yok sayılabilir.

Freund tarafından da formüle edilen "p-Deliği Teorisi" (İng: "p-Hole Theory"), negatif yüklü oksijen iyonları mineral yapısındaki konumundan alındığında, kristalin içinde geriye pozitif yüklü bir "delik" (İng: "hole") kaldığını varsayar. Bu delikler, mineral taneciğinin yüzeyine hareket edip atmosfere ya da yer altı suyuna salınan diğer atomları iyonize edebilir. Grant ve arkadaşları, 2011 yılında çiftleşen kara kurbağalarının 6 Nisan 2009’daki L’Aquila depreminden birkaç gün önce kayboldukları varsayımını açıklamak için bu mekanizmayı kullandılar.[2] Aynı araştırmacının "depremi tahmin eden kurbağalar" ile ilgili makalesi de basında çok yer almıştı.[3] Makale; yüklü iyonların su havzasının kimyasını ve bölgenin su kaynaklarını değiştirdiğini, kara kurbağalarının da kendi olağan ortamlarında bu değişikliklere tepki gösterdiklerini öne sürmektedir. Depremden ve tektonik gerilimin boşalımından sonra kayaların iyonizasyon etkisi kayboldu, böylece suyun kimyası da normal seviyelere döndü.

Üstteki çizgi iyonosferdeki girişimler (interference) nedeniyle radyo sinyallerindeki bozulmaları göstermektedir. Önerilen senaryoya göre, tektonik gerilimler nedeniyle yer seviyesinde biriken pozitif yükler iyonosferi etkiledi, ve bu yüzden iyonların kara kurbağalarının ortamına salınımının temsili olarak kullanılabilirdi. Sonunda kara kurbağaları bu iyonların neden olduğu kimyasal değişikliklere tepki gösterdi.
Üstteki çizgi iyonosferdeki girişimler (interference) nedeniyle radyo sinyallerindeki bozulmaları göstermektedir. Önerilen senaryoya göre, tektonik gerilimler nedeniyle yer seviyesinde biriken pozitif yükler iyonosferi etkiledi, ve bu yüzden iyonların kara kurbağalarının ortamına salınımının temsili olarak kullanılabilirdi. Sonunda kara kurbağaları bu iyonların neden olduğu kimyasal değişikliklere tepki gösterdi.

Sonuç

Bunların hepsinin makul, ancak varsayımsal mekanizmalar olduğuna dikkat etmek önemlidir. Bir canlının deprem gibi öngörülemeyen bir olayda nasıl davranacağını test etmek neredeyse imkansızdır. Bir deprem gerçekleştiğinde vahşi doğadaki ya da hayvanat bahçesindeki hayvanlar diğer çevresel faktörlere tesadüfen tepki verebilirler. Bir deprem sırasında laboratuvardaki hayvanlara dair kaydedilen nadir gözlemler çelişkili sonuçlar vermektedir, bazen olağan dışı olarak yorumlanan davranışlar gözlemlenirken diğer durumlarda ya kayda değer hiçbir şey olmamıştır ya da hayvanların verdiği düşünülen tepkiler diğer araştırmacıların kaydettiğinin tam tersi yönünde olmuştur.

Bazı hayvanların depremden önce gerçekleşebilecek çevresel değişikliklerden etkilendiğini varsayabiliriz, bununla birlikte buna dair olası bir işaret ve canlının onlara nasıl tepki vereceğine dair anlayışımız hala sınırlı. Bu boşluk var olduğu sürece hayvanların olağandışı davranışları yüksek bir deprem riskini değerlendirmek için tek başına kullanılamaz.

Bu Makaleyi Alıntıla
Okundu Olarak İşaretle
Evrim Ağacı Akademi: Depremler Yazı Dizisi

Bu yazı, Depremler yazı dizisinin 13 . yazısıdır. Bu yazı dizisini okumaya, serinin 1. yazısı olan " Deprem Nedir? Depremlere Sebep Olan Doğa Yasaları ve Bu Yasaları Açıklayan Modeller Nelerdir?" başlıklı makalemizden başlamanızı öneririz.

Yazı dizisi içindeki ilerleyişinizi kaydetmek için veya kayıt olun.

EA Akademi Hakkında Bilgi Al
29
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

İçerikle İlgili Sorular
Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Tebrikler! 12
  • Bilim Budur! 9
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 8
  • Merak Uyandırıcı! 5
  • Muhteşem! 1
  • İnanılmaz 1
  • Güldürdü 0
  • Umut Verici! 0
  • Üzücü! 0
  • Grrr... *@$# 0
  • İğrenç! 0
  • Korkutucu! 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
  1. Türev İçerik Kaynağı: Scientific American | Arşiv Bağlantısı
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 11:35:54 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/5178

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Tüm Reklamları Kapat
Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Eşey
Genler
Evrim Ağacı Duyurusu
Yeşil
Asteroid
Beslenme Bilimi
Kalıtım
Sendrom
Kanser
Dağılım
Ağrı
Nöronlar
Deniz
Sars
Ara Tür
Renk
Embriyo
Tür
Periyodik Tablo
Hukuk
Ortak Ata
Carl Sagan
Evrimsel Tarih
Hayatta Kalma
Kanser Tedavisi
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Bu Makaleyi Alıntıla
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
D. Bressan, et al. Hayvanlar Depremleri Önceden Hissedebilir mi?. (21 Temmuz 2017). Alındığı Tarih: 21 Kasım 2024. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/5178
Bressan, D., Demiryay, M., Bakırcı, Ç. M. (2017, July 21). Hayvanlar Depremleri Önceden Hissedebilir mi?. Evrim Ağacı. Retrieved November 21, 2024. from https://evrimagaci.org/s/5178
D. Bressan, et al. “Hayvanlar Depremleri Önceden Hissedebilir mi?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, 21 Jul. 2017, https://evrimagaci.org/s/5178.
Bressan, David. Demiryay, Mehmet. Bakırcı, Çağrı Mert. “Hayvanlar Depremleri Önceden Hissedebilir mi?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, July 21, 2017. https://evrimagaci.org/s/5178.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close