Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat

MERKEZİ SİNİR SİSTEMİ

TÜM BEYİN, OMURİLİK, BEYİN BOŞLUKLARI, BEYİN ZARLARI VE BEYİN OMURİLİK SIVISI (BOS)

8 dakika
15,191
MERKEZİ SİNİR SİSTEMİ
  • Blog Yazısı
Blog Yazısı
Tüm Reklamları Kapat

Sinir sistemi, sinir hücreleri ve sinir liflerinden oluşmuş karmaşık bir sistemdir. Bu sistem zeka, idrak, hafıza ve bilinç gibi özelliklerin yanında, endokrin sistemle birlikte iç ortamla dış ortamda oluşan değişikliklere ani yanıt oluşturur. Sinir sistemi iskelet kaslarına gönderdiği emirlerle organizmanın dış ortamdaki değişikliklerini düzenleyip kontrol eder. İç ortamın düzenleme ve kontrolünü ise düz kas, kalp kası ve salgı bezlerine gönderdiği emirlerle sağlar.

Sinir sistemi anatomik olarak bir bütün olsa da fizyolojik açıdan merkezi sinir sistemi (pars centrale) ve çevresel sinir sistemi (pars peripherica) olarak iki bölüme ayrılır.

Merkezi sinir sistemi beyin (encephalon) ve omurilikten (medulla spinalis) oluşur. Hayati önem taşıyan bu organlar kafatası ve omurga kanalı içinde korunmaktadır.

Tüm Reklamları Kapat

1- Tüm Beyin (Encephalon)

Tüm beyin terimi, beyin (cerebrum), beyin sapı, ara beyin (diencephalion), beyincik (cerebellum) in tamamını ifade eder. Beynin ortalama ağırlığı kadınlarda 1000-1250 gram, erkeklerde 1200-1350 gram kadardır. Vücutta bulunan 100 trilyon hücrenin 100 milyarı beyinde bulunur. Ayrıca beyinde nöroglia denen bağ dokusunda da 1 trilyon bağ dokusu mevcuttur.

A) Tüm Beyin Sapı (Truncus Encephali)

Beyin sapı olarak da adlandırılır. Omurilik ile beyin arasındaki bağlantıyı sağlayan yapıdır. Altta omurilik ile üstte ara beyin arasında yer alır. 1. ve 2. kranial sinirler hariç diğer tüm kranial sinirler buradan çıkarlar. Beyin sapı; soğanilik (bulbus/medulla oblangata), köprü (pons) ve orta beyin (mesencephalon) olmak üzere üç bölümden oluşur.

Soğanilik (Bulbus/Medulla Oblanga

Beyin sapının omurilik ile birleşen en alt bölümüdür. Altta omurilik üstte pons ile devam eder. Bulbustan üst merkezlere giden ve üst merkezlerden motor ve sensitif yollar geçer. Bulbusta 9,10,11,12 kafa çiftlerinin motor çekirdekleri ile 5,8,9 ve 10. kafa çiftlerinin sensitif çekirdekleri bulunmaktadır. Dolaşım, sindirim ve solunum merkezleri bulbusta bulunur. Ayrıca kusma, aksırma, hapşırma, öksürme, hıçkırma ve yutma merkezleri de burada bulunur.

Köprü (Pons)

Beyin sapının orta bölümüdür. Bulbus ile orta beyini birleştirdiği için köprü adını almıştır. Beyinciğin önünde yer alır. Oval biçimde ön yüzü kabarıktır. Ön yüzü, sfenoid kemiğin dorsum sellae bölümü ve oksipital kemiğin pars basilaris ile komşudur. Arka kısmı 4.karıncığın tabanının yarısını oluşturur. Köprünün yukarı kısımlarında solunum merkezi ve çiğneme merkezi bulunur.

Tüm Reklamları Kapat

Orta Beyin (Mesencephalon)

Pons ile ara beyin arasında yer alan beyin sapının en küçük bölümüdür. Aquaductus cerebra orta beyinin içinden geçer. İçinde beyin omurilik sıvısı bulunan 3.karıncığı 4.karıncığa bağlar.

Orta beyinden, beyin merkezini alt bölümlere bağlayan sinir telleri geçmektedir. Yürüme ve yer değiştirme merkezi (lokomotor merkez) ile pupilla refleksinin merkezi de burada bulunur. Dopamin salgılayan orta beynin hasar görmesi sonucunda parkinson hastalığı meydana gelir.

B) Beyin (Cerebrum)

Merkezi sinir sisteminin en büyük ve en karmaşık kısmıdır. Longitudinal fissura (yarık) ile sağ ve sol olmak üzere iki yarım küreden (hemisfer) oluşmuştur. Her iki hemisfer corpus collosum ile tabanda birbirine bağlanmıştır.

Beyin yüzeyi kıvrımlı bir görüntüye sahiptir. Bu kıvrımların kabartılarına gyrus denir. Tüm kıvrımlar serebral korteks tarafından örtülmüştür.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

Enine bir kesi yapılarak iç beyin yapısı incelendiğinde dış kısımda gri madde, iç kısımda ise ak madde görülür. Ak maddelerin içinde bazı gri yapılar vardır. Dış kısımdaki gri alanlar nöron somalarından (hücre gövdesi) oluşan serebral kortekstir. Serebral korteks 2mm kalınlığında önemli fonksiyonlara sahip bir katmandır. İç kısımlardaki ak maddeyi myelin aksonlar oluşturur. Ak madde içinde görülen gri yapılar ise talamus, hipotalamus ve basal ganglionlardır.

Her hemisfer; frontal, parietal, temporal ve occipital olmak üzere 4 lobdan oluşur. Her bir hemisfer için serebral kortekste özel fonksiyonlara sahip bölgeler vardır. Bu bölgelere korteks alanları denir. Bu alanlar motor(frontal lobda), koku ve tat alma(temporal lobda) merkezleridir.

C) Ara Beyin

Beynin iç kısmıdır. Serebral hemisferler ile orta beyin arasında yer alır. Üçüncü vertikül içine yerleşmiştir. Ara beyin Epithalamus, thalamus, subthalamus, metathalamus ve hypothalamus bölümlerinden oluşur.

Talamus

Serebral korteksin derinlerinde yer alan yumurta şeklinde gri madde kitlesidir. Ara beynin %80'ini kaplar. Afferent nöronlarla taşınan koklama duyusu hariç diğer tüm duyu impuluslarının geçtiği kısımdır. Talamusta farklı görevlere sahip çekirdekler vardır. Bu çekirdekler, işitme, görme, tatma, dokunma, titreme, basınç, soğuk, sıcak ve ağrı duyuları ile ilgilidir.

Hipotalamus

Üçüncü vertikülün taban ve yan duvarlarının alt kısmında yer alır. Hipotalamus, otonom sinir sistemi ile endokrin sistemi entegre eder. En önemli görevleri, kan basıncı ve kalp hızının düzenlenmesi, vücut ısısının düzenlenmesi, susama, idrar miktarının düzenlenmesi, elektrolit dengesinin düzenlenmesi, uterusun kasılarak doğumun kolaylaştırılması, seksüel dürtülerin ortaya çıkarılması, açlık-tokluk, uyku-uyanıklık, öfke, korku, heyecan gibi ruhsal davranışların düzenlenmesidir. Ayrıca hipofiz salgıları da hipotalamus tarafından dengelenir.

Epitalamus

Üçüncü vertikülün yanında bulunur. Ara beynin arka üst bölümüdür. Melatonin hormonu buradan salgılanır.

Tüm Reklamları Kapat

Subtalamus

Ara beynin vertralinde yer alır. Motor aktivitenin ayarlanmasını sağlar.

D) Beyincik (Cerebellum)

Kafa boşluğunun arkasında pons ve bulbusun üst arka kısmında yer alır. Yaklaşık 150 gram ağırlığında ovilimsi şekillidir. Beyincik, hemisferium cerebelli denen iki yarım küre ile bunları birbirine bağlayan vermis adı verilen orta parçadan oluşmuştur. Beyinciğin dış kısmında gri madde, iç kısmında ise ak madde bulunmaktadır. Dışını kabuk gibi saran gri maddeye korteks cerebelli denir.

Ak madde içinde derinlerde gri madde kitleleri gömülüdür. Gömülü olan bu gri maddeler beyincik çekirdeklerini oluşturur. Beyinciğin dört çift çekirdeği vardır.

Tüm Reklamları Kapat

Beyinciğin görevleri; Kas tonusunu ayarlayarak vücudun dengesini korumak ve kas hareketlerinin zamanlamasını ayarlamaktır. Beyincik bu görevini gözlerden yardım alarak yapar. Beyinciğin tahribatında hareketlerde uyumsuzluk, güçsüzlük, karmaşıklık, konuşmada bozukluk ve göz titremesi gibi durumlar görülür.

2-Omurilik (Medulla Spinalis)

Merkezi sinir sisteminin omurga kanalı içindeki bölümüdür. Yaklaşık 40-45 cm uzunluğunda, 1 cm çapında, 30 gr. ağırlığındadır. Kadınlarda 1-2cm daha uzundur.

Omurilik vertebraların korpus ile arkusları arasında bulunan canalis vertebralis içinde bulunur. Birinci servical atlasın hizasında beynin bulbus bölümüyle birleşir. Koksiksin 2. vertebrasında da sonlanır.

Omuriliğin ortasında boydan boya uzanan canalis centralis adı verilen bir kanal bulunur. Kanalın içinde beyin omurilik sıvısı(BOS) bulunur.

Tüm Reklamları Kapat

Agora Bilim Pazarı
Kolektif Bilim Seti (7 Kitap)

Darwin’in Kayıp Dünyası: Hayvan Yaşamının Gizli Tarihi

Martin Brasier

Türlerin Kökeni’ni kaleme alırken Charles Darwin’in kafasını tek bir soru karıştırıyor ve evrim teorisini çıkmaza sokuyordu: “Neden Kambriyen dönemden önce yaşamış canlılara ait kalıntılar bulunamıyordu?” Literatürde “Darwin’in İkilemi” olarak bilinen bu problem yıllarca çözülemeyecekti, ta ki paleontoloji profesörü Martin Braiser evrimin “kutsal kâse”sinin peşine düşene kadar.

Darwin’in Kayıp Dünyası Braiser’ın Kambriyen patlaması öncesinde yaşamış canlı türlerine ait fosilleri arayışının öyküsünü anlatıyor. Karayip sahillerinden Sibirya steplerine uzanan bu zorlu bilimsel çaba, hayvan yaşamının evrimindeki kayıp halkaların izini sürüyor. Bilimin en büyük gizemlerinden birinin kapısını aralarken bizi günümüzün canlı çeşitliliğinden karmaşık hücrelerin ortak yaşama dayalı kökenine uzanan bir yolculuğa çıkarıyor.

“‘Kambriyen patlaması’ evrimsel bulmacaların en büyüğüdür ve son yıllarda büyük araştırmalara konu olmuştur. Braiser’ın merak uyandırıcı kitabı bize bu konuda tatminkâr bir yanıt veriyor. Konusunu geniş kitlelere bu kadar canlı ve kapsamlı bir şekilde sunma beceri ve iradesine sahip çok az yazar vardır.”

Anthony Hallam

“Organizmaların ve çevrenin birlikte yarattığı bu evrimsel hikâyede Darwin’in İkilemi’ne Braiser’ın bulduğu çözümü okumak büyük keyif.”

Lynn Margulis

Darwin’le Akşam Yemeği:

Evrim Yeme İçmeyi Nasıl Etkiler?

Jonathan Silvertown

“Her alışveriş listesi, her yemek tarifi, her menü ve yemek pişirmek için kullandığımız her malzeme evrimci anlayışın babası Charles Darwin’le akşam yemeğine üstü kapalı bir davettir.”

Jonathan Silvertown Darwin’le Akşam Yemeği’nde en eski hominin atalarımızla bizi büyük bir sofra etrafında bir araya getiriyor. Ekmek, et, süt ürünleri, deniz ürünleri, sebzeler, baharatlar, tatlılar gibi temel gıdalar ve değişen beslenme alışkanlıklarımız üzerinden yaşamın evrimine ışık tutuyor.

Tat ve koku alma duyularımızın nasıl evrimleştiğinden acının sofralarımıza nasıl girdiğine, karbonhidrat ve yağ düşkünlüğümüzden yemeklerimizi neden ve ne zaman paylaşmaya başladığımıza dek okuma iştahını kabartan sorularla şekillenen bu çalışma, gıda sorununun hayatımızı temelden etkilediği günümüzde, neyi nasıl yediğimizi farklı düşünmeye davet eden bir kılavuz.

“Yemek hakkında gereğinden fazla kitap olsa da, benim gibi biri olduğunuzu ve bu tür davetlerin size de hiçbir zaman fazla gelmeyeceğini umarak, şu an elinizde tuttuğunuz şeyin bir kitaptan ziyade bir akşam yemeği daveti olduğunu farz edelim istiyorum. Ancak baştan belirtmeliyim ki bu farklı bir akşam yemeği olacak​;​ zihinlerimizi beslemeye yönelik bir akşam yemeği.”

“Jonathan Silvertown yemeğin ne kadar eski olduğunu; tarihte ilk kimin neyi yediğini ve insanların neden yiyeceklerin peşine düştüğünü iyi biliyor.”

— Leslie Nemo, Scientific American

Kökenler: Yaratılışın Bilimsel Öyküsü

Jim Baggott

Evren nasıl oluştu? İlk madde ne zaman meydana geldi? Galaksiler, yıldızlar, güneş sistemleri hangi süreçlerle ortaya çıktı? Canlılığın kökeni nedir? İnsan olmak ne anlama gelir?

İnsanlık tarihi boyunca yaratılışla ilgili çok farklı hikâyeler anlatılagelmiştir. Jim Baggott Kökenler’de yaklaşık 14 milyarlık bu öyküyü günümüzün bilimsel anlayışı ve birikimi çerçevesinde ele alıyor. Uzamın, zamanın, kütlenin, enerjinin, ışığın, galaksilerin, Güneş’in, Dünya’nın, yaşamın ve en nihayetinde Homo sapiens’in oluşumuna uzanan büyüleyici bir yolculuğa çıkıyor. Kozmoloji, jeoloji, evrim, antropoloji ve nörobilimdeki çağdaş düşünceleri bir araya getirerek varlığımızın kökenlerine dair bildiklerimizi haritalandırıyor ve henüz bilemediğimiz karanlık noktalara işaret ediyor. Bir bakıma yıldız tozlarından yaratılan insanın yıldızları yaratan müthiş tekillikten bugüne olup bitenleri anlamak için gösterdiği destansı çabayı özetliyor.

“Kökenler gerçekten ‘bizim’ hakkımızda bir kitap. Üzerinde yaşadığımız dünyanın nasıl oluştuğunu, yaşamın nasıl başlayıp evrilerek bizi meydana getirdiğini, bizim hikâyemizi anlatıyor. Kökenler’de sorgulanmamış olguları çoğunluğun açıklamalarından, kuşku uyandıran yorumlardan, safi spekülasyonlardan ayırmaya çalıştım. Bu kitap, bildiğimizi ve açıklayabildiğimizi düşündüğümüz şeylere dair net, dengeli ve (umarım) önyargısız bir bakış açısı isteyen okurları hedefliyor. Yaratılışın bilimsel hikâyesinin ‘kabul edilmiş’ ya da ‘resmi’ bir versiyonu bulunmuyor; fakat olsaydı, muhtemelen elinizdeki kitaba benzeyen bir şey olurdu.”

Novasen – Yaklaşan Hiperzekâ Çağı

James Lovelock

Bryan Appleyard ile birlikte

Gaia teorisiyle yaşamlarımızı ve gezegenimizi anlama biçimimizi sonsuza dek değiştiren, çağımızın önemli çevreci düşünürlerinden Lovelock, Dünya’da yaşamın geleceği hakkında muazzam bir yeni teori atıyor ortaya. Lovelock, üç yüz yılın sonunda Antropesen’in bittiğini ve Novasen adını verdiği yeni bir çağın başlamak üzere olduğunu iddia ediyor. Bu yeni çağda, şu anki yapay zekâ sistemlerinden yeni bir elektronik yaşam biçimi ortaya çıkacak: bizden on bin kat daha hızlı düşünen, kendi kendisini iyileştirme ve kopyalama becerisine sahip siborglar. Lovelock’a göre bu hiperzeki varlıklar, kıyamet senaryolarının aksine, gezegenimize en az bizim kadar bağlı olacak ve Dünya’yı soğutma, Gaia’daki organik yaşamı koruma projesinde bizimle birlikte çalışacak. Bu yeni çağla evrende düşünen tek varlık, kozmosu anlayan tek varlık olma statümüzü kaybedeceğiz. Belki de Novasen, zekânın tüm evreni kaplayacak bir şey haline gelişinin başlangıcı olacak, yani kozmosun enformasyona dönüşmesinin.

“Antroposen’in başlamasından kısa süre sonra hızlanmanın gücüyle kendisinden geçen yarışçı çocuklara döndük. Üç yüz yıldır hız pedalına basıyoruz, şimdi de insan yapımı elektronik, mekanik ve biyolojik şeylerin Dünya sistemini kendi başlarına yönetebileceği çağa yaklaşıyoruz.”

KİTAP ÜZERİNE

“Hiperzekâyı anlamak istiyorsanız, Novasen iyi bir başlangıç.”

Tim Radford, Nature

“Novasen, kabilemizin bir büyüğünün, okumak için gereken kısa süreye fazlasıyla değen birikmiş bilgeliğinin bir ürünü.”

Stephen Cave, Financial Times

“Bilim alanında zamanımızın en büyük düşünürü.”

Sunday Times

“Dünya’ya bakışımızı değiştiren biliminsanı.”

Independent

Sayılar ve Türümüze Katkıları

Sayı Sayma ve Kültürlerin Gelişimi

Caleb Everett

İnsan kültürleri şaşırtıcı derecede kısa bir süre öncesine kadar sayı mefhumuna sahip değildi. Sayıların icadıyla gelen sözel ve sembolik temsiller, insan yaşantısında köklü bir dönüşüme yol açtı. Çocukluğunu Amazonlardaki yerli kabileler arasında geçiren dilbilimci antropolog Caleb Everett ödüllü çalışması Sayılar ve Türümüze Katkıları’nda bu dönüşümün kapsamını ortaya koyuyor, farklı kültürlerin sayılarla ilişkisini ve sayıların insan zihnini, davranış ve kültürleri nasıl şekillendirdiğini incelikle ele alıyor.

Bilişsel bilimler, dilbilim, antropoloji, nörobiyoloji ve fizyoloji gibi farklı alanlardan pek çok araştırmayla zenginleşen bu anlatıda arkaik sayı sistemleri, yerli kabilelerin farklı sayma uygulamaları, insanlarla diğer hayvanların sayısal becerileri ve bu becerilerin nörobiyolojik kökenleri de ufuk açıcı örneklerle açıklanıyor.

Sayılar, İspanyolca, İtalyanca ve Çinceye çevrilmiş. 2018’de dilbilim dalında Amerikan Yayıncılar Birliği Prose Ödülü’ne layık görülmüş. 2017’de ABD Smithsonian Enstitüsü tarafından yeryüzünün işleyişini daha iyi anlamamıza yardımcı olan on bilim kitabı arasında gösterilmiştir.

“Everett’in çok farklı alanlardan çarpıcı çalışmalarla desteklediği güçlü bir savı var: Sayılar ne doğaldır ne de insan doğasına içkindir; insan zihninin yarattığı bilişsel bir icattır ve nicelikleri anlayıp ayırt etme şeklimizi ebediyen değiştirmiştir. Sayıların tarım ve tarıma dayalı kalabalık toplumların gelişiminde hayati rol oynadığına ilişkin savı da bir o kadar ikna edici.”

Amir Alexander, Wall Street Journal

“Everett binlerce yıllık insan evrimini irdeleme serüveninde Amazon ormanlarından Avustralya çöllerine yolculuk ederken insan kültürlerinin çeşitliliğini daha derinden anlama çabasını asla elden bırakmıyor, soluk kesici bir anlatıyla türümüzün en önemli bilişsel ve dilsel başarısını ele alıyor: sayı saymak ve niceliksel kavramları kullanarak muazzam çeşitlilikteki kültürel faaliyetleri zenginleştirip geliştirmek.”

Bernd Heine, University of Cologne

“Bu disiplinlerarası incelemede antropolog Caleb Everett sayı sistemlerinin evrimiyle ortaya çıkan sayısız olanak ve yeniliğe ışık tutuyor.”

Rachel E. Gross, Smithsonian

“Harika… Cesur ve derinlikli… Everett ele aldığı araştırmaların çeşitliliğiyle evrensel ve ikna edici bir anlatı sunuyor. Bilişsel deneylerin inceliklerini anlatırken de kabilelerin ritüellerini ve dilbilgisine ilişkin teknik detayları anlatırken de konuya aynı şekilde hâkim. Çocukluk yıllarını misyoner eğitimci ebeveynleriyle Amazon ormanlarında geçirmesinin avantajıyla keskin kavrayışlar sunuyor (babası ünlü dilbilimci David Everett). Sayılar ufuk açan, yer yer de okuyucuyu şaşkına çeviren bir çalışma. Dilin kültürel bir icat olarak türümüzü şekillendirmekteki hayati işlevini ikna edici bir şekilde ortaya koyuyor.”

Vyvyan Evans, New Scientist

Sıradışı Beyinlerden Öğrenebileceklerimiz // Eric R. Kandel

Beynin fiziksel yapısı dünyayla ilişkilenmemizi nasıl etkiliyor? Beynimiz milyarlarca sinir hücresinin gönderdiği sinyallerle bilincimizi, duygularımızı, dili ve sanatı nasıl kodluyor? Olağanüstü karmaşıklıktaki bu ağ, biz olgunlaştıkça gelişen fakat yaşamımız boyunca sürekliliğini şaşırtıcı ölçüde koruyan benlik duygumuzu nasıl oluşturuyor?

Beyin biliminin öncülerinden Nobel ödüllü Eric R. Kandel bilinci ve benlik farkındalığını oluşturan karmaşık sinir ağlarında ortaya çıkan aksaklıkların otizm, depresyon, bipolar bozukluk, şizofreni, Alzheimer, Parkinson ve travma sonrası stres bozukluğuna nasıl dönüşebildiğini açıklıyor. Beyin biliminin bilişsel psikolojiyle, beynin de zihinle ilişkisini göstererek hem ortak insanlık deneyiminin sosyallik, benlik, hafıza, karar alma, yaratıcılık gibi pek çok yönünü var eden hem de kaygı, stres, bağımlılık gibi pek çok sorunun altında yatan mekanizmalara ve insan zihninin işleyişine ışık tutuyor.

Kandel, alanın meraklılarına psikiyatrik araştırma, tanı ve tedavi yaklaşımlarının tartışılacak pek çok yönüne de tanıklık etme fırsatı vererek beyin bilimini inşa eden keşif ve araştırmaların tarih boyunca kat ettikleri yolları, aksayan zihinsel süreçlerin biyolojik kökenlerini ve güncel tedavi yaklaşımlarını sistemli ve anlaşılır bir dille aktarıyor.

Tuhafı Aşma Zamanı

Kuantum Fiziğine Farklı Bir Bakış

Philip Ball

“Kuantum mekaniği ‘tuhaf’ görünebilir ama mantıksız değildir. Sadece yeni ve aşina olmadığımız bir mantık devrededir. Kavrayabilirseniz, yani kuantum mekaniğinin işte bu şekilde işlediğini kabul edebilirseniz, o zaman kuantum dünyası tuhaf görünmekten çıkıp farklı gelenek ve görenekleriyle, kendi güzel iç tutarlılığıyla bambaşka bir yer olur çıkar.”

Tuhafı Aşma Zamanı analojiler, metaforlar, imgelerle dolu kuantum anlatılarından farklı olarak, burada ve şimdi hakkındaki peşin hükümlerimizi sarsan, uzay ve zamanla dalaşan, dile dökemediğimiz, mantığımızı hiçe sayan kuantum dünyasının neden “tuhaf” olduğunu değil, neden bizim dünyamızın ona benzemediğini anlatıyor.

Kuantum kuramının nasıl işlediğini, hakkındaki klişeleri, yanlış yorumları, deneyimlediğimiz dünyanın sezgi karşıtı ilkelerini nasıl yarattığını, bizim gerçeklik, bilgi ve dille kurduğumuz ilişkilerin sınırlarını neden, nasıl zorladığını tartışarak bu kuramla birlikte bugüne kadar bildiğimiz bazı şeylerin artık neden geçerli olmadığını gösteriyor.

“Ball’un son derece kolay anlaşılır metni, günümüzde kuantum mekaniğinin temellerinin teoride nasıl ele alındığını tüm detaylarıyla gösteriyor. Tuhafı Aşma Zamanı’nın bu alanda okuduğum en iyi kitap olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.”

Margaret Wertheim, Washington Post

“Kuantum fiziği hakkında yazılmış son yılların en özgün ve ilgi çekici kitabı.”

Brian Clegg, Physics World

Devamını Göster
₺1,400.00
Kolektif Bilim Seti (7 Kitap)

Omurilik transvers kesitte incelendiğinde dış kısmında ak madde, iç kısmında ise gri madde olduğu görülür. Ak maddeti myelin aksonlar oluşturur. Medulla spinalis içerisinde aksonlar, gruplara ayrılarak yukarıdan aşağıya aşağıdan yukarıya uzanırlar ve tractus adı verilen sinir yollarını oluştururlar. Yukarıdan aşağı inen tractuslar efferent (motor) yollardır. Aşağıdan yukarı çıkanlar ise afferent (duyusal) yollardır.

Gri madde H harfi ya da kelebek şeklinde görülür. Bu kısım bağlayıcı ve motor sinir hücrelerinden oluşur. Vücudun değişik bölümlerinden gelen ağrı, soğuk, sıcak, dokunma gibi duyusal uyartılar medulla spinalisten merkezi sinir sistemine giriş yaparlar.

Medulla spinalis, çevreden aldığı uyartıları sinir telleri ile beyine iletir. Bu uyaryılar beynin farklı bölümleri tarafından değerlendirilir ve uyartılara yanıtlar beyinden medula spinalise gelir. Bu yanıtlar, motor sinir telleri ile organlara iletilir. Ayrıca refleks olaylar da medulla spinalisten sağlanır.

3-Beyin Boşlukları (Ventriculus)

Tüm beyinde birbiri ile bağlantılı dört adet boşluk vardır. Bu boşluklara beyin ventrikülü (karıncık) adı verilir. Beyin hemisferleri içinde yer alan ventriküllere lateral ventriküller de denir. 2 adettir. 3. ventrikül ara beyinde, 4. ventrikül bulbus ile pons arasında piramit şeklinde bir boşluktur.

Boşlukların birbiri ile bağlantıları, aralarında bulunan delik ve kanallarla sağlanır. 4. ventrikülde beyin omurilik sıvısının araknoid zar aralığına geçmesini sağlayan aralıklar vardır.

Bütün boşlukların duvarlarında ince damarsı ağ yapıda oluşumlar vardır. Pleksus choroides denen bu oluşumlar BOS salgılar. Ventriküllerin birbiri ile bağlantısından dolayı beyin omurilik sıvısı bütün boşlukları dolaşmaktadır.

4-Beyin Omurilik Zarları (BOZ,Meninges)

Merkezi sinir sisteminin vücuttaki diğer dokulara oranla daha yumuşak olması nedeniyle korunmaya ihtiyacı vardır. Bu koruma üç zarla yapılır. Bunlar dıştan içe doğru dura mater, arachnoidea mater ve pia mater'dir.

Dura mater

Bu zar, beyin ve medulla spinalisi saran zarların en dışta olanıdır. Kalın bir yapıya sahip damar ve sinirden zengin esneme özelliği olmayan bir zardır. Dura materin beyini saran kısmına dura mater cranialis ya da encephali denir. Medulla spinalisi saran kısmına ise dura mater spinali denir. Dura materin beyni saran kısmı, birbirine sıkıca yapışık iç ve dış olmak üzere iki tabakadan oluşmuştur. Dış tabaka ile kafa kemiklerinin iç yüzü arasındaki boşluklara sinus venosi denir. Sinus venosislerde beyin venöz kanı bulunur. Dura materin beyini saran kısmının iç tabakası, beynin bölümleri arasında falx cerebri, falx cerebelli ve tentorium olmak üzere üç tane uzantı gönderir. Bu uzantılar başın hareketi esnasında beynin kafatası boşluğu içinde sabit kalmasını sağlar.

Dura mater ile arachnoidea mater arasında spatium subdurale denen bir aralık bulunur ve bu aralıkta beyin omurilik sıvısı vardır.

Arachnoidea mater

Dura mater ve pia mater arasında yer alır. Beyin ve medulla spinalisi saran ince, damarsız bir zardır. Dura mater ile arasında spatium subdurale denen bir aralık vardır. Pia mater ile arasında da spatium subarachnoideum denen aralık bulnur. Bu her iki aralıkta da beyin omurilik sıvısı bulunur.

Tüm Reklamları Kapat

Beyin zarlarının iltihaplanması sonucu gelişen hastalığa menenjit denir.

Pia mater

Tüm beyin ve omuriliğin her tarafını yapışarak saran ince bir zardır. İçindeki bol damar ağı ile beyin dokusunu besler. Medulla spinalisi saran kısmı daha kalın ve daha az damarlıdır.

5- Beyin Omurilik Sıvısı (BOS, Liquor cerebrospinalis)

BOS beyin ventriküllerinde bulunan plexus choroideuslardan salgılanır. BOS; merkezi sinir sistemini oluşturan organları (beyin,omurilik) mekanik travmalara karşı koruyucu yastık görevi yapar. Ayrıca merkezi sinir sisteminin beslenmesi, metabolik atıkların uzaklaştırılması ve hipotalamusta salgılanan bazı hormonların hipofize taşınması gibi görevleri vardır.

BOS'un ortalama miktarı 130 ml.dir. İnsanlarda günde ortalama 500-700 ml. üretilir. Fazla kısmı venöz kana geçer. Berrak ve renksiz bir sıvıdır. içerisinde inorganik tuzlar, glikoz ve protein bulunur. Sinir sistemi hastalıklarında tanı amaçlı incelenmektedir. Tanı amaçlı BOS'un incelenmesi lumbal ponksiyon işlemi ile yapılır. Bu işlem 3. ve 4. lumbal vertebraların spinal çıkıntıları arasından tekniğe uygun olarak girilen bir iğne ile spatium subaracnoideumdan alınır. Ayrıca lumbal ponksiyon ile spatium subarachnoideuma anestezik madde verilerek spinal anestezi de yapılır.

Okundu Olarak İşaretle
22
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Raporla
Mantık Hatası Bildir
Yukarı Zıpla
Bu Blog Yazısı Sana Ne Hissettirdi?
  • Tebrikler! 4
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 2
  • Muhteşem! 1
  • Umut Verici! 1
  • Bilim Budur! 0
  • Güldürdü 0
  • İnanılmaz 0
  • Merak Uyandırıcı! 0
  • Üzücü! 0
  • Grrr... *@$# 0
  • İğrenç! 0
  • Korkutucu! 0
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 30/04/2025 05:46:00 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/13355

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close