Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Deha Kaykı
Deha Kaykı
199K UP
Yazar 13 Ekim 8 dk.

Biyolojik çeşitlilik kaybı, son yüzyıllarda hızla artan bir çevre sorunu haline gelmiş ve birçok türün neslinin tükenme tehdidiyle karşı karşıya kalmasına neden olmuştur. Özellikle adalara özgü türler; habitat kaybı, avcılık, istilacı türlerin varlığı ve iklim değişikliği gibi faktörler nedeniyle hızla azalmıştır. Mauritius Adası'na özgü pembe güvercin (Nesoenas mayeri), 1970'lerde ve 1990'larda bu tehditlerle karşı karşıya kalmış ve neredeyse yok olma noktasına gelmiştir. Ancak Durrell Yaban Hayatı Koruma Vakfı ve Mauritius Yaban Hayatı Vakfı gibi kuruluşların yoğun koruma çabaları sayesinde pembe güvercinin popülasyonu kurtarılmış ve 2018 itibarıyla sayıları önemli ölçüde artmıştır.

Kurtarma çabaları sürerken pembe güvercin popülasyonlarının korunması için bir katkı da türdiriltimi çalışmalarından gelebilir. Türdiriltimi projeleri, özellikle son dönemde yalnızca nesli tükenmiş türlerinin neslini döndürmeyi değil, aynı zamanda soyu tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan mevcut türleri koruma çalışmalarına da katkı sağlamayı hedeflemektedir. Bu bağlamda, Mauritius'a özgü dodo kuşunun türdiriltimi çabaları, adadaki diğer tehdit altındaki türler için, özellikle de pembe güvercin için umut verici sonuçlar doğurma potansiyelini taşımaktadır.

13
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Kaan Kurnaz
Kaan Kurnaz
85K UP
Yazar 3 gün önce 11 dk.

Homo sapiens, yaklaşık beş bin yıl önce yazıyı icat ederek kültürlerini belgeleyebilir hale gelmiştir. Yazının icadı, tanım gereği yazılı tarihin miladıdır ve eğer türümüzün yaklaşık yüz bin yıllık varoluşunu yirmi dört saatlik bir zaman diliminde ele alacak olursak yazılı tarih saat 22.34'de başlamıştır. İnsanlığın tarıma başlaması saat 21.36'ya ve İsa peygamberin doğumu ise saat 21.31'e tekabül edecektir.

İşte yazılı tarihin başlaması ile beraber genellikle genç yaşta doğum yapan kadınların ve dolayısıyla fetüsün veya yenidoğanın ölümüyle sonuçlanan korkunç olaylara dair raporlar dünyanın dört bir yanında kayıt altına alınmaya başlanmıştır. Bu olaylar, doğum sırasında yaşanan konvülsiyonlar (şiddetli kasılmalar ve nöbetler) yani eklampsi vakalarını içermektedir.[1] Elbette bunlar konvülsiyonlara ilişkin tıbbi kayıtlar değildir çünkü o dönemde hekim olarak adlandırılabilecek bir meslek grubu yoktur.

3
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Eric Rose
Eric Rose
209K UP
Yazar 17 Temmuz 2018 11 dk.

20. yüzyıl bilimin yüzyılıydı. Bu yüzyılda bilim, insan toplumuna entegre olarak ilerliyor ve gelişiyordu. Albert Einstein’ın bu yüzyılda zihnini gelişime açması, bilimsel olguların derinlerini incelemesini ve merakı olan fiziğin bütün tanım, postulat ve teorilerinin temellerini sorgulamasının zorunlu olduğunu gösterdi. Bilgi neydi? Bilgiye erişim imkanı neydi ve fizik bilimi ne kadar doğanın gerçekliği üzerineydi? Tüm bu sorular Albert Einstein’ın büyük atılımı için temel bir bilim ve bilgi felsefesi merakının doğmasına sebep oldu. Albert Einstein’ın felsefe öncülleri oldukça basitti:

Bu üç basit felsefi argüman, Isaac Newton Klasik Fiziğine vurulan büyük darbenin öncülleriydi. Isaac Newton dönemine göre oldukça tutarlı ve güçlü bir bilimsel alan oluşturmuştu. 1686 tarihinde yayınlanan kitabı Philosophiæ Naturalis Principia Mathematica (Doğa Felsefesinin Matematiksel İlkeleri), klasik mekaniğin temelini atmıştır ve tarihin en önemli bilimsel kitaplarından biri olmuştur. Bu kitabın bilimsel önemi dışında altında yatan felsefi sunuşu da görmek oldukça kolaydır:[1]

106
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Çınar Çandır
Alıntıyı Ekleyen 5 gün önce
Ya olduğun gibi görün, yada göründüğün gibi ol.
Kaynak: Mesnevi (1000 kitap)
4
1 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 23 Eylül 2014 2 dk.

Erkek tavuskuşunun devasa ve parlak kuyruğu dişileri üzerine çeker; ancak aynı zamanda erkeğin avcılara da yem olmasını kolaylaştırır mı? Bilim insanları uzun bir süredir bu kadar büyük ve dekoratif bir kuyruğun evriminin erkeklere yüklü bir masrafla geldiğini düşünüyorlardı. Erkek tavuskuşlarının kuyrukları, toplam boy uzunluklarının %60'ına kadarını oluşturabilir!

Ancak şu anda bir grup bilim insanı, tavuskuşlarının kuyrukların bulunduğu ve bulunmadığı durumlarda avcılardan ne kadar hızlı kaçtıklarını doğrudan test etmeyi başardı. Sonuç? Kuyruğun varlığı ile yokluğu arasında dikkate değer bir fark yok gibi gözüküyor.

21
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Nida Yıldırım
İnceleyen 1 gün önce
1 hafta da bitirdiğim dizi o fantezi dünyası içerisindeki gerçek insanlar kendini başta nefret ettirip sonrasında anlamamızı sağlayan karakterler, çok sevdiğim çok da gerçekten nefret ettiğim karakter oldu finalini beğenmedim ama işleyiş çok sürükleyici ydi her yerde bir kumpas bir tuzak. Tek üzüldüğüm sevdiğim karakterlerin çabuk ölmesi ve arya strakın gittiği tapınakda ki kimsesizlerin biraz hızlı geçilmesi.
9.6/10
(47 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Akın Karahasan
Yazar 21 Nisan 2020 27 dk.

Değerli okurlarımız, bu yazımızda sizlere FOTON-M3 projesinin tardigradlara odaklı üç misyonundan biri olan RoTaRad (Rotiferler, Tardigradlar ve Radyasyon) misyonundan bahsedilecektir. RoTaRad misyonu rotiferler ve tardigradlar üzerine gerçekleştirilmiş olmasına rağmen yazımızda sadece tardigradlar üzerindeki deneylere ve sonuçlara odaklanılmıştır. Uzay ortamındaki stres faktörlerinin tardigradlar üzerindeki etkilerini belirlemek adına oluşturulan diğer iki misyon olan TARDIS ve TARSE ile ilgili yazılarımıza linklere tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Tardigradlar veya su ayıları, dünyadaki en zorlu hayvanlar olmaya adaydır. Bu metazoanlar, tüm dünyada derin deniz bölgeleri, gelgit bölgeleri, göller, nehirler, Himalaya dağları, tropiklerin yeşil yağmur ormanları, en kurak çöller ve Kuzey Kutbu'nun sert tundrası gibi çeşitli habitatlarda bulunabilmektedirler. Bununla birlikte, tüm tardigradlar aktif olabilmek için su filmine ihtiyaç duyar. Karasal habitatlarda, nemin fazla olduğu ortamlarda yetişen yosunlarda ve likenlerde bulunurlar. Çevresel strese maruz kaldığında bu yarı karasal tardigradlar kriptobiyoz adı verilen “askı” durumuna girebilirler. Kendilerini gözlemleme fırsatı bulduk. Yaşam Ağacı projemizdeki gözlem kaydımıza buradan ulaşabilirsiniz.

85
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Semihcan İşyar
İnceleyen 28 Mart
Aslında insanlar görelilik teorilerinden sonra sürekli geçmişe ya da geleceğe yolculuk olur mu diye sormadan duramamış ışınlanma olur mu acaba diye düşünmüşler bu filmde bu düşüncelerin hat safada olduğu dönemlerde 1940 ile 2000 yılları arasında çekilen eğlenceli bir zamanda yolculuk filmi. Geçmişe yolculuk yapan bir gencin annesi ve babası ile arkadaş olmasını işlemiş.
9.3/10
(44 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Back to the Future
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
3
1 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Bilimler Köyü
Etkinliği Ekleyen 1 ay önce İzmir₺9.000,0013 Temmuz
Fiziğin Felsefesi (İngilizce)
13 Temmuz 2025 15:00 tarihinden 20 Temmuz 2025 12:00 tarihine kadar.

The main objective of this event is to clarify the relationship between physics and philosophy. Another aim is to uncover the philosophical foundations of physical theories, introduce conceptual problems, and develop discussion skills on these topics. Therefore, philosophical theories proposed in areas such as space, time, quantum mechanics, matter-energy, the mathematical structure of nature, and the nature of physical laws will be addressed from both historical and contemporary perspectives.

Devamını Göster
4
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çınar Ege Bakırcı
Yazar 21 Kasım 2018 3 dk.

Müzik insan yaşamında çok büyük bir yer kaplamaktadır. Duymaya alıştığımız doğadan gelen sesler bir araya gelerek büyüleyici bir sanat eserine dönüşebilir. Bu seslere sıradan bir ateş yanarken odunların tutuşmasından dolayı çıkan çıtırtı sesleri, görkemli bir şelalenin yüksekten düşen su parçalarının birbirine hızla çarpması sonucunda ortaya çıkan sesler veya bir erkek çekirgenin dişisini etkilemek için arka ayaklarını veya kanatlarını birbirine sürterek çıkarttığı yüksek sesli vızıltı örnek olarak verilebilir.

Yukarıda verilen örnekler günümüzde yaşayan çoğu insanın "sıradan doğa sesleri" olarak nitelendirebileceği sesler iken bundan çok uzun süre önce yaşayan insanlar için daha farklı bir anlam taşımaktaydı. Atalarımızın doğadan gelen sonsuz çeşitteki sesleri dinsel ayinlerde kullanmasıyla müziğin yapı taşları olan ses işlenmeye başlamıştır.

46
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Abdullah Vatansever
Lise mezunu, biyoloji hedefleyen bir öğrenciyim 1 gün önce Sen de Cevap Ver
Bu soru, Burak Savaş tarafından sorulmuştur.

Evet b12 olmazsa olmaz bir vitamindir. Eksiliğinde anemi, uyuşma ve dengesizlik görülebilir.

B12 vitamini nerde üretilir hadi bakalım: b12 yalnızca prokaryotlar tarafından sentezlenir. Bizim vücutlarımızda bile b12 sentezleyen prokaryot canlılar vardır. Fakat biz buna rağmen içimizde üretilen b12 vitaminini kullanamayız. Bunun sebebi b12 sentezleyen bakterilerin, kalın bağırsakta bulunmasıdır. İnsanda ve diğer pek çok canlıda(örn: atlar, tavşanlar) b12 vitamini ince bağırsakta emilir. Kalın bağırsakta bulunan b12 ince bağırsağa geri dönemeyeceği için bize faydası yoktur. [2]

Fakat tavşanlar buna ilginç bir çözüm bulmuştur. Koprofaji 😅, başta ilginç dursada tavşanlar kalın bağırsakta üretilen b12 vitaminini almak için dışkılarını yerler. Bu davranışa koprofaji denir.

Tüm Reklamları Kapat

Diğer bir örnek ise atlardır. Atlarda tıpkı insanlar gibi b12 üretir fakat kullanamadan dışkılar. Onlar koprofaji yapmak yerine, dışkıya mazur kalmış otları yerler. Bu davranış sayesinde atılan b12 kazanılır.

Biraz farklı bir örnek verelim şimdi. Örneğin inek gibi çok mideli canlılarda, midelerden bazılarında b12 üreten bakteriler bulunur. B12 üretildikten sonra yoluna devam eder ve ince bağırsaktan emilir.

Öte yandan yakın akrabamız olan primatların, tamamen otçul olduğu ifadesi yanlıştır. Böcek, küçük omurgalılar hatta diğer primatları avlarlar.[1] Fakat onlarında b12 alımında temel rol, yine kirlenmiş bitkileri yemekti. Ayrıca bazı örneklerde koprofaji davranışındada bulunmuşlardır.

Veganlar hayatları boyunca b12 takviye olarak almak zorundadır. B12 üretimi sentetik yollarla, bakterilerin fermantasyon yapması sonucu

Kaynaklar

  1. J. Hawley. The Grisly, Diverse World Of Meat-Eating Primates. (15 Haziran 2021). Alındığı Tarih: 15 Temmuz 2025. Alındığı Yer: Discover Magazine | Arşiv Bağlantısı
  2. Neil A. Campbell, et al. (2021). Campbell Biyoloji - 12. Baskıdan Çeviri. ISBN: 9786052828335. Yayınevi: Palme Yayınevi. sf: 1490.
8
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ahmet Uğur Avcı
Yazar 1 Ocak 2021 6 dk.

Havayolu kullanan yolcuların sayısı, küresel salgın gölgesinde geçen 2020 yılını saymazsak, giderek artıyordu. 2017 yılında yaklaşık 4 milyar yolcu havayolunu kullanmışken bu sayı 2018 yılında 4.3 milyar, 2019 yılında ise 4.4 milyar yolcuya ulaştı. Sağladığı zaman tasarrufu, düşük maliyeti, uzak mesafeleri tek araçla erişilebilir kılması, havayolunun tercih edilmesindeki faktörlerden sayılabilir. Ancak hepsinin içinde en kritik faktörün güvenlik olduğunu varsaymak yanlış olmaz.

2019 yılında tüm dünyadaki ticari uçuşlarda 114 kaza gerçekleşti ve ne yazık ki 6 ölümlü kaza nedeniyle 239 kişi hayatını kaybetti. Geçmiş yıllara göre hem kaza oranları hem ölümlü kaza sayılarında önemli yol kat edilmiş gibi görünse de daha iyisi için durmaksızın çalışılıyor.

53
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Nida Yıldırım
İnceleyen 1 gün önce
Görsellerin ve oyunculuklarla yorum dahi yapamam çok güzeldi Nolan yine dehasını konuşturmuş ama izafiyet teorisini en güzel ele alan filmdir zihin yakıcılığı bir yana heycanınızı hiç kaybettirmeyen bir film özelikle yaş mevzusunun üzücülüğü ve ana karakterin kızıyla trajedisi diyeyim çok güzel ve şairaneydi
9.8/10
(781 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Yaşam Ağacı Gözlemi
Ulaş Alagöz
Gözlemi Yapan 6 Ocak 2024 Ecuador, Manabi
Puerto Lopez, Parque Nacional Machalilla, Isla de la Plata
12
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Gamze Şen
6 gün önce
Homo sapiens
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Kasım Aydın
Alıntıyı Ekleyen 11 Eylül 2022
Homo sapiens sapiens'in trajedisi, bitmek tükenmek bilmeyen nafile anlam arayışıdır. Evrim ağacının bütünlüğünden kendini ayırıp Özne olmaya yeltenmesiyle bedeninde kaybettiği bilgeliği dilinde inşa etmek Homo sapiens türünün yazgısı haline gelmiştir.
Kaynak: Homo Narrans: İnsan Niçin Anlatır? kitabı, 44. sayfa.
8
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
0
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Teoman Boran Altın
İnceleyen 31 Mayıs 2023
Bu kitabı okumanızı tavsiye ederim arkadaşlar.
Kitap
9.8/10
(56 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 24 Şubat 2019
Uzay yolculuğunu sıradanlaştıramayan bir tür, diğer hayvanlardan üstün olamaz.
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
22
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close