Bulut Patlaması Nedir? 2011'de Danimarka'da Yaşanan Bulut Patlaması Felaketinin Bir Tekrarı Yaşanabilir mi?
Küresel Isınma, Kopenhag'da 2011 Yılında Yaşanan Tarihi "Bulut Patlaması" Olayı Riskini Çoktan İki Katına Çıkardı!
Bu haber 2 yıl öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.
2 Temmuz 2011 akşamı, saat 7... Kopenhag'ın kuzeyinde, tarihte eşi benzeri görülmemiş bir sağanak meydana geldi (bu absürt sağanaklara "bulut patlaması" da denmektedir). Arabasının çatısında bir taksi şoförü, Lyngbyvej'de yağmur ve dolu suya düşerken ve çevresinde arabalar yüzerken sel sularından kendini kurtarmaya çalışıyordu.
Danimarka'da bulut patlamaları, yarım saat içerisinde 15 mm'den fazla yağışın düştüğü olaylar olarak tanımlanıyor. Konveksiyon, bu bulut patlamalarına yol açan fiziksel sürece deniyor. Diğer şeylerin yanı sıra konveksiyon, yoğunluk daha düşükken sıcak havanın yükselmesidir. Fazlasıyla nemli olabilen sıcak hava, yüksek rakımlara doğru çıkarken bulutlardaki nemi de kendine çekiyor. Bu, yüksek bulutlarda aşırı bir yoğunluk yaratıyor. Damlacıklar en sonunda o kadar büyüyorlar ki dikey hava akımları tarafından tutulamayacak hale geliyorlar. Bu noktada bulutlar, bünyelerindeki su buharını aniden boşaltıyor.
2011 bulut patlaması, 1999'dan bu yana Danimarka'da gerçekleşen en pahalı doğal felaketti. Sigorta ödemeleri, 90.000 tazminat talebine bölünerek 6,2 milyar Danimarka kronunu buldu.
Bazı yerlere iki aylık yağış, sadece birkaç saat içinde düştü. Tek bir günde, Kopenhag'ın Botanik Bahçesinde 135.4 mm'lik yağış oldu. Ishøj banliyölerine ise 31 mm'lik yağış, on dakika içerisinde düştü. Üç saat içerisinde, 5,000'den fazla yıldırım düşmesi tespit edildi.
Şiddetli yağmur ve dolu, yollar nehre döndüğünden, Danimarka’nın bazı metropoliten alanlarındaki yerlerde trafik akışının durmasına sebep oldu. Bazı otobanlar, 1-3 gün kapalı kaldı. Su basmış istasyonlardan, ekipmanlara yıldırım düşmesi ve toprak kaymasına kadar birçok sebepten tren trafiği bir hafta boyunca aksadı. Hatta bazı yerler günlerce kapalı kaldı. Yaklaşık 10,000 ev, 12 saate kadar elektrik kesintisi yaşadı. Ortalama 50,000 ev ise, yaklaşık bir hafta boyunca ısıtma ve sıcak sudan mahrum kaldı. Rigshospitalet'te durum o kadar kötüydü ki sel sularının bir hastanenin jeneratörlerini yok etmesine ve 1400 hastanın tahliye edilmesine santimetreler kalmıştı.
Günümüzde, Niels Bohr Enstitüsü ve Danimarka Meteoroloji Enstitüsü (DMI) araştırmacıları, 2011'deki bu şiddetli sağanağı anlayabilmek için alışılmadık bir araç kullandılar. "Karşıolgusal tarih", faraziyi analiz etmek için tarihi bir olayı değiştirmenizdir. Genelde geçmişi anlamak için tarihçiler tarafından kullanılan metotu, iklim bilimciler de benzer bir şekilde kullanmaya başladı.
Deneyleri, o zamanki bulut patlamasının yoğunluğu ve gerçekleşmesine yol açan atmosferdeki ısı arasında bariz bir bağlantı olduğunu gösterdi. Niehls Bohr Enstitüsü profesörü Jens Hesselbjerg Christense şöyle söylüyor:
Basitçe anlatmak gerekirse; 1 derece daha sıcak olan bir gezegende benzer bir hava durumu, Rigshospitalet'in [sözünü ettiğimiz hastanenin] tahliyesine yol açabilirdi.
Geçmiş Hava Durumu Verilerine Dayanıldı!
DMI modellerine dayanarak bulut patlaması gününün farklı hava durumu simülasyonlarını yapan araştırmacılar, bir dizi karşıolgusal hava durumu tahmini üretti. Bunlar beş farklı ısı senaryosuna ayrıldı ve her biri, atmosferik sıcaklık artışının sonuçlarının çalışma tarafından gösterilmesine olanak sağladı.
Araştırmacılar ilk defa; yüz yıllık insan kaynaklı sıcaklık artışının, tarihi bulut patlamasının riskini ikiye katladığını ve yoğunluğunu arttırdığını gösterebildiler. Araştırma ayrıca; artmaya devam edecek sıcaklıklarla gelecekte benzer hava durumları ortaya çıktığında, benzer veya daha güçlü artan bulut patlaması riskiyle karşı karşıya kalabileceğimizi de öne sürüyor.
Model hesaplamaları, tarihi hava durumu verilerine dayanıyor ve dolayısıyla deneysel kanıtlar ile destekleniyor.
Zor Bir Bağlantı!
Danimarka'nın gelecek iklimine yönelik DMI'ın İklim Atlası'ndan erişilebilir model hesaplamalar, ısınma ve artan bulut patlamaları arasındaki ilişkiyi açıkça ortaya koyuyor. Ancak genel olarak, belirli hava olaylarını iklim değişikliğiyle ilişkilendirmek hala bilimsel bir zorluk olmaya devam ediyor.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Temmuz 2011 sellerinin ardından DMI iklim bilimcisi Ole Bøssing Christensen, olayın doğrudan iklim değişikliğine bağlanamayacağını ancak gelecek iklim modeli tahminleriyle örtüştüğünü açıkladı. Jens Hesselbjerg Christensen şöyle açıklıyor:
Bu, birkaç yıl önce verebileceğimiz tarzda bir cevaptı. Daha fazlasını söyleyebilmek için yeterli aracımız yoktu. Bu tam olarak, bu çalışmanın yönelmek istediği zorluktu.
DMI'ın İklim Araştırması Merkezinden çalışmanın yardımcı yazarı Rasmus Anker Pedersen'a göre görevleri başarılıydı. Pendersen şöyle söylüyor:
Daha ılık bir iklimdeki genel değişiklikler ile bulut patlamasını karşılaştırmanın aksine, artan küresel ısınmanın etkisini belirli bir ekstrem hava olayında ölçebiliyoruz. Bu bakımdan çalışmamızın eşi benzeri bulunmuyor.
İklim modellerindeki veri noktaları gridi, karmaşık bir dizi benzer hava koşulunun sonucu olarak bölgesel meydana gelen bulut patlamaları gibi hava olayları ile çalışacak kadar derin değil. Ancak alışıldık iklim modellerinin aksine, DMI'nin hava durumu modelleri hava durumu verilerini derinlemesine ve yeterince ayrıntılı bir ölçekte işleyebilir.
İklim Tahminleri İçin Yeni Bir Kesinlik Sağlıyor!
Jens Hesselbjerg Christensen şöyle söylüyor:
Burada yapabildiğimiz ölçeklerde çalışabiliyorsanız, bir simülasyonda belirli bir olayı yeniden oluşturabilmek için gereken süreçleri kaparsınız. Bu ayrıca, henüz gerçekleşmemiş olayları tahmin edebilmek için güvenilirlik de sağlar. İklim değişikliğinin sonuçları daha somut olduğunda hem sıradan vatandaşlar hem de karar vericiler için daha büyük bir anlama sahip olacak. Çünkü 2011 bulut patlaması gibi bilinen olaylarla ilişkilendirilebilecekler.
Bununla birlikte, iklim araştırması için hava durumu modellerinin kullanımı ayrıca küresel boyutta perspektifler de sunuyor. Jens Hesselbjerg Christensen şunları ekliyor:
Daha tam olarak o noktaya gelemesek de önümüzdeki on sene içerisinde bu tarz bir modeli, küresel boyutta kullanmaya yetecek kadar bilgi işlem gücümüz olmasını bekliyoruz. Bu, iklim tahminlerimizde bize yepyeni bir kesinlik düzeyi sunacak. Çok fazla işlem gücü gerektirse de, bunu yapmak mantıklı olacaktır. Örneğin; iklim değişikliği adaptasyonu için gerekli hazırlıkların nitelendirilmesinde bize yardımcı olacak.
Araştırmacılar Bunu Nasıl Yaptı?
2 Temmuz 2011 gece yarısına kadar olan hava durumu bilgilerine dayanarak araştırmacılar, bugünün kapsamlı bir şekilde test edilmiş doğru DMI hava durumu modelini kullanarak Kopenhag çevresindeki hava durumunu simüle ettiler. Bu hava durumu modellerindeki ölçekler oldukça isabetliydiler. Grid boyutu olarak bilinen DMI modelinin veri noktaları arasındaki mesafe, yaklaşık 2.5 km'ydi. Buna karşılık, küresel iklim modeli grid noktaları, kabaca 50 km'den daha yakın değildi.
Araştırmacılar, tahminler topluluğunda 13 simülasyon gerçekleştirdiler. Çünkü hava durumları, en azından gök gürültüsü değil, gürültü ve yüksek öngörülemezliğe sahip kaotik olaylardır. Simülasyonlar beş ısı senaryosuna uyarlandı ve bölündü: -1 derece (sanayi öncesi dönem), 0 (2011'de normal), +1, +2 ve +3 derece daha sıcak küresel sıcaklık.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 3
- 1
- 1
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 13:58:02 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/12533
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.