Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Silinmiş Üye
Silinmiş Üye 5 gün önce
bir vazoda solan laleler gibiydiler.
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Tüm Reklamları Kapat
S. Buğra Baltacı
Yazar 8 Eylül 2020 11 dk.

Olayları, yerleri ve kişileri tüm detayları ile hatırlayamamak yaygın bir insan tecrübesidir. Yakın zamanda katıldığımız bir dersin genel içeriğini hatırlayabiliriz ancak konunun detaylarını dereceli olarak zamanla unuturuz. İlk bakışta bu olayın bellek kapasitemizin sınırlı olmasından kaynaklanabileceğini ve duyusal girdileri büyük bir kesinlik ve bütünlük ile kodlayabilen bir sinir sisteminin çok daha avantajlı olacağını düşünebiliriz. Açıkça, belleğimizin kapasitesi, depoladıklarımızdan çok daha yüksektir. Detayları hatırlayamamak bir yetersizlikten öte, adaptif bir özelliktir; yani unutmak, evrimsel süreçte avantajlı olduğu için özellikle seçilmiştir ve bu durum, güçlü bilimsel kanıtlar ile desteklenmiştir.

Pek çok koşul altında olayların detayları yerine, genelini hatırlamak daha faydalı olabilir. Kırsal bir arazide bir kayanın altında saklanan bir yılanın saldırısına maruz kaldığınızı hayal edin. Sinir sistemi bu olayda korku belleğini oluştururken sadece gerekli kısımları kodlamalıdır: Size hangi yılanın saldırdığı veya yılanın hangi kayanın altında saklandığı önemli değildir. Sinir sisteminin gelecek adına doğru davranışsal adaptasyonları sağlayabilmesi için, detayları ortadan kaldırarak daha sonraki olaylar için genel bir şema çıkarması gereklidir. "Genelleştirme" adı verilen bu fonksiyon bellek sistemlerinin önemli özelliklerindendir ancak kontrol atında tutulmadığı takdirde belirsiz anıların oluşturulmasına yol açar ve artık faydalı bir fonksiyon olmaktan çıkar. Bu nedenle beyin, genellik ve spesifiklik arasında bir denge kurmalıdır.

142
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 6 Ekim 2015 31 dk.

Marslı; Andy Weir tarafından 2011'de roman olarak yayınlaşmış, Ridley Scott tarafından sinemaya uyarlanmış ve başrollerinde Matt Damon, Jessica Chastain, Kristen Wiig gibi isimlerin olduğu, 2 Ekim 2015'te Türkiye'de sinemalara girmiş olan, Hollywood'un köşe taşı kabul edilebilecek "bilim-gerçek" filmlerinden birisi. "Bilim-gerçek", son zamanlarda giderek yükselişte olan bir sinema çeşidi diyebiliriz. Bilimkurgu sözcüğüne ithafen geliştirilen bu sözcük, filmde "kurgu" elementlerinin olabildiğince azaltılıp, bilimsel gerçeklere en fazla miktarda dikkat ve önem vermeyi içeriyor. Dolayısıyla uzay patlamalarının uzay içerisinde duyulabilmesi veya farklı boyutlardaki gezegenlerdeki kütleçekimi gibi basit ve temel konulardan tutun da, karadeliklerin kütleçekim kilidi, uzak gezegenler arası iletişim gecikmeleri ve gezegenler etrafında yapılabilecek sapan manevrası gibi daha karmaşık konulara kadar geniş bir yelpazedeki konuları işlerken hayalgücüne dayalı kurgu unsurlarından olabildiğince arınmış, bilimsel gerçekleri birebir takip eden (ama elbette bunları dramatize ederek sanatsal içeriği koruyan) filmlerden söz ediyoruz... Buna yönelik girişimleri çok eski zamanlara kadar takip etmek mümkün; fakat yakın geçmişte bu film türü furyasını çok başarılı olmasa da başlatan Yerçekimi (Gravity) oldu, sonrasındaysa Yıldızlararası (Interstellar) filmi bu tür filmlerin bilimkurgunun gidişatına yön vereceğini net bir şekilde Dünya'ya ilan etti. Şimdiyse Marslı (Martian), bu filmlere bilimsel açıdan son derece başarılı ve tutarlı; ancak elbette incelenmeye değer bilimkurgu elementlerini de içeren harika bir eklenti yaptı. 

Gelin "Amerika Matt Damon'ı kurtarmaya ne çok para harcıyor! Önce Er Ryan'ı Kurtarmak, sonra Interstellar, şimdi de Marslı!" gibi geyiklere fazla girmeden, Interstellar'dan beri çekilmiş, bilimsel açıdan en değerli sinema filmlerinden birini delik deşik edelim ve bilimsel analizini yapalım. Hatırlayacak olursanız, aynısını Interstellar filmi için burada ve burada tüm detaylarıyla yapmıştık. Gravity filmini de, çok daha yüzeysel olsa da (tıpkı filmin kendisi gibi), buradaki yazımızda incelemiştik.

109
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ege Can Karanfil
Ege Can Karanfil
133.8K UP
Çeviren 2 Temmuz 2020
Yaşlı Astronom’un Samanyolu, huzur verici gökyüzünde bir yay çiziyor. Soluk, dağınık yıldız parıltısına karşı, galaksinin çekirdeğinden uzanan kozmik toz bulutlarının karanlık açıklıklarını takip edebilirsiniz. Bunlar, ufkun üzerinde neredeyse güneydeki, görselde sağda bulunan parlak yıldız Antares’e doğru ilerliyorlar.  Alaca karanlıktaki en parlak ışık kaynağı ise Jüpiter. Kameranın bakış açısından, ön plandaki bir ağacın (bir elma ağacının) dalından sarkıyor gibi görünüyor. Bu sakin deniz manzarası, 16 Haziran’da Dover, Nova Scotia’da, takipli ve takipsiz pozlarla çekildi.
7
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yasin Kayalar
Yasin Kayalar
208.0K UP
3 gün önce
Zihinlermizle ilgili en kötü şey hangi dinamiklerin altta bizi bilinç dışı olarak yönlendirdiğini bilmeden hareket edip seçimler yapıyor ve buna göre hareket ediyor olmamızdır. 
Bu yüzden derin kök salacak kadar önem vermek mi gerekir esasen bilinçli düşüncelerimize. 
Belki de bunun iyi br yoludur sürekli 'tekrar' edici zihinsel faaliyetlerle zihnin alt dinamiklerini değiştirmk

0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Havva Nur Akgül
Üye 5 gün önce 1 Cevap
Bizim temel evrimsel dürtülerimiz ve bunların sebep oldukları davranış bütünleri hayatta kalmamıza katkıda bulunacak şekilde değil midir sonuçta?
159 görüntülenme
2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Altay Kenger
Seslendiren 23 Kasım 2019 8:34
DeepMind’ın AlphaGo programı, antik bir masa oyunu olan Go'da insan rakibini yendiğinde bu program, yapay zeka alanında büyük bir sıçrama yaratmıştı....
21
Öne Çıkan İlanPsikolojik Yardım ve Terapi
Berke Kızılyel
İlanı Ekleyen 22 Ağustos 2023 Adana & Çevrimiçi₺1.000,0030 Temmuz
Şema Terapi Süpervizyonu - Psk. Berke Kızılyel
30 Temmuz 2025 00:25 tarihinden 10 Kasım 2025 23:59 tarihine kadar.

Merhabalar, ben psikolog Berke Kızılyel. Süpervizyon kapsamında  Şema Terapi kapsamında online veya yüz yüze terapi yapmak üzere uygun ücrette sınırlı sayıda yetişkin danışan kabul edeceğim. Detaylı bilgi ve randevu için “Kayıt Ol” kısmından form üzerinden kaydınızı yaptırabilirsiniz ve iletişime geçebilirsiniz. 
2023 yılında Balıkesir Üniversitesi psikoloji bölümünü yüksek onur derecesiyle (2.) tamamladım. Prof. Dr. Murat ATMACA tarafından verilen temel ve ileri düzey Bilişsel Davranışçı terapi eğitimimi ve süpervizyon sürecimi tamamladım. Ayrıca Doç. Dr. Aylin Demirli Yıldız tarafından verilen temel düzey Şema terapi ekol eğitimimi tamamladım. 
Terapi sürecinde Bilişsel Davranışçı Terapi ve Şema Terapi gibi kanıta dayalı ve bilimsel yöntemler kullanıyorum. Danışanlarımın ihtiyaçlarına göre bireysel değerlendirmeler yapıyor ve yapılandırılmış, hedef odaklı bir terapi planı hazırlıyorum.
Çalışma Alanları
•    Kaygı bozuklukları (genel kaygı, sosyal fobi, sağlık anksiyetesi vb.)
•    Depresif duygu durum, çökkünlük, umutsuzluk, boşluk hisleri
•    Travma sonrası stres tepkileri ve geçmiş travmaların bugünkü etkileri
•    Obsesif kompulsif belirtiler: zihinsel uğraşlar ve kontrol davranışları
•    Panik bozukluğu ve bedensel duyumlara karşı aşırı hassasiyet
•    Sürekli yineleyen ve işlevsiz ilişki kalıpları (örneğin: duygusal olarak mesafeli ya da bağımlı ilişkiler)
•    Terk edilme, değersizlik, yetersizlik, suçluluk, dışlanmışlık gibi temel duygularla başa çıkmakta zorlanma
•    Aşırı özverili olma, başkalarının ihtiyaçlarını kendi ihtiyaçlarının önüne koyma eğilimi
•    Kendi sınırlarını koruyamama, "hayır" diyememe, başkalarının taleplerine karşı koyamama
•    Mükemmeliyetçilik, kendini sürekli yetersiz görme ve başarı odaklı yaşama
•    İçsel eleştirmenin baskısı altında olmak, kendini sürekli yargılama ve aşağılama
•    Başarısızlık şeması: kendini yetersiz, beceriksiz ve potansiyelsiz hissetme
•    Aşırı kontrol ihtiyacı: duyguları bastırma, her şeyi kontrol altında tutma çabası
•    Duygusal olarak ihmal edilmiş ya da istismar edilmiş çocukluk geçmişi
•    Başkaları tarafından incinme, kötüye kullanılma korkusu ve güven sorunları
•    Yakın ilişkilerde yoğun çatışmalar, mesafe ya da birleşme korkuları
•    Eleştiriye karşı aşırı duyarlılık, utanma ve küçük düşme korkusu
•    Kararsızlık, yönsüzlük, hayatı organize etmekte zorlanma
•    Kendi ihtiyaçlarını tanımakta ve ifade etmekte zorlanma
•    Kendilik algısında bozulmalar: kimlik karmaşası, değersizlik hissi, içsel boşluk
•    Ait hissedememe, bir yere ya da topluluğa dahil olamama duygusu
•    Sürekli başkalarının onayına ihtiyaç duyma, kendi kararlarını almakta zorlanma
•    Yoğun kıskançlık ve güvensizlik duygularıyla ilişkileri sabote etme
•    Özgüven eksikliği nedeniyle risk alamama ya da potansiyelini gerçekleştirememe
•    Sürekli reddedilme beklentisiyle sosyal ortamlardan kaçınma
•    Kronik boşluk hissi ve hayatın anlamsız geldiği dönemler
•    Zihinsel olarak sürekli geçmişte yaşama ya da gelecekle ilgili aşırı kaygı duyma
•    Duygularını bastırarak ya da yok sayarak yaşayan "otomatik pilot" hali
•    Aile içindeki rollerin (örneğin: ebeveyn rolü üstlenme) kişi gelişimini olumsuz etkilemesi

Devamını Göster
9
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı
Yazar 10 Nisan 2011 33 dk.

Giderek artan bir endişe: Büyük İstanbul Depremi. Tarihin en yıkıcı depremlerinden birisinin İstanbul'da yaşanması bekleniyor. Büyük sayılabilecek bir ülkenin neredeyse bütün ekonomisinin kalbine bir hançer gibi saplanacak, belki de hiçbir şeyin eskisi gibi olamayacağını garantileyecek bir deprem bekleniyor.

Televizyon kanalları deprem konusunun reyting kaymağından yiyedursun, işin bilimsel yanı her zamanki gibi göz ardı ediliyor. Bir deprem, muhtemelen bir "mega deprem", bir magazin haberiymiş gibi sunuluyor. Biz bu yazımızda size işin bilimsel taraflarını göstermeye ve uzmanların neden İstanbul'da büyük bir deprem beklediğini anlatmaya çalışacağız.

270
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'na Destek Ol
İnceleme
Yusuf Taha Yılmaz
İnceleyen9 24 Ağustos
Siyah beyaz bir film olmasına rağmen modern hissettiren bir yapımdır. Çok basit bir şüphenin 12 jüryi nasıl bir değişikliğe ittiğini harika bir şekilde ve güzel diyaloglarla anlatılmış. Felsefi bir altyapısı olan bir film. Sürü psikolojisine karşı aklındaki şüpheye dayanarak bir davanın seyrini değiştiren ve bunu geri kalan 11 jüriye karşı tek başına yapan bir karakter olmasına rağmen bu karakter öylesine heybetli falan değildir, hatta onun da aklında "acaba bu çocuk gerçekten suçlu mu?" sorusu geçmektedir. Zaten filmin sonunda da net bir sonuç seyirciye beyan edilmez. Çocuğun suçlu olup olmadığı kesin olarak bilinmez.

Filmin belki de en sevdiğim özelliği sadeliğidir: Çok fazla mekan ve olay yoktur. Bu sayede jürilerin arasındaki konuşmalara daha yakından bağlanırız ve toplandıkları masada sanki biz de varmışız gibi hissedebiliriz.

Eski bir yapım olmasına karşın kesinlikle izlenmesi gereken yapımlardandır. İyi seyirler.
9.8/10
(161 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : 12 Angry Men
Yönetmen: Sidney Lumet
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Öne Çıkan İlanPsikolojik Yardım ve Terapi
Berke Kızılyel
İlanı Ekleyen 22 Ağustos 2023 Adana & Çevrimiçi₺1.000,0030 Temmuz
Şema Terapi Süpervizyonu - Psk. Berke Kızılyel
30 Temmuz 2025 00:25 tarihinden 10 Kasım 2025 23:59 tarihine kadar.

Merhabalar, ben psikolog Berke Kızılyel. Süpervizyon kapsamında  Şema Terapi kapsamında online veya yüz yüze terapi yapmak üzere uygun ücrette sınırlı sayıda yetişkin danışan kabul edeceğim. Detaylı bilgi ve randevu için “Kayıt Ol” kısmından form üzerinden kaydınızı yaptırabilirsiniz ve iletişime geçebilirsiniz. 
2023 yılında Balıkesir Üniversitesi psikoloji bölümünü yüksek onur derecesiyle (2.) tamamladım. Prof. Dr. Murat ATMACA tarafından verilen temel ve ileri düzey Bilişsel Davranışçı terapi eğitimimi ve süpervizyon sürecimi tamamladım. Ayrıca Doç. Dr. Aylin Demirli Yıldız tarafından verilen temel düzey Şema terapi ekol eğitimimi tamamladım. 
Terapi sürecinde Bilişsel Davranışçı Terapi ve Şema Terapi gibi kanıta dayalı ve bilimsel yöntemler kullanıyorum. Danışanlarımın ihtiyaçlarına göre bireysel değerlendirmeler yapıyor ve yapılandırılmış, hedef odaklı bir terapi planı hazırlıyorum.
Çalışma Alanları
•    Kaygı bozuklukları (genel kaygı, sosyal fobi, sağlık anksiyetesi vb.)
•    Depresif duygu durum, çökkünlük, umutsuzluk, boşluk hisleri
•    Travma sonrası stres tepkileri ve geçmiş travmaların bugünkü etkileri
•    Obsesif kompulsif belirtiler: zihinsel uğraşlar ve kontrol davranışları
•    Panik bozukluğu ve bedensel duyumlara karşı aşırı hassasiyet
•    Sürekli yineleyen ve işlevsiz ilişki kalıpları (örneğin: duygusal olarak mesafeli ya da bağımlı ilişkiler)
•    Terk edilme, değersizlik, yetersizlik, suçluluk, dışlanmışlık gibi temel duygularla başa çıkmakta zorlanma
•    Aşırı özverili olma, başkalarının ihtiyaçlarını kendi ihtiyaçlarının önüne koyma eğilimi
•    Kendi sınırlarını koruyamama, "hayır" diyememe, başkalarının taleplerine karşı koyamama
•    Mükemmeliyetçilik, kendini sürekli yetersiz görme ve başarı odaklı yaşama
•    İçsel eleştirmenin baskısı altında olmak, kendini sürekli yargılama ve aşağılama
•    Başarısızlık şeması: kendini yetersiz, beceriksiz ve potansiyelsiz hissetme
•    Aşırı kontrol ihtiyacı: duyguları bastırma, her şeyi kontrol altında tutma çabası
•    Duygusal olarak ihmal edilmiş ya da istismar edilmiş çocukluk geçmişi
•    Başkaları tarafından incinme, kötüye kullanılma korkusu ve güven sorunları
•    Yakın ilişkilerde yoğun çatışmalar, mesafe ya da birleşme korkuları
•    Eleştiriye karşı aşırı duyarlılık, utanma ve küçük düşme korkusu
•    Kararsızlık, yönsüzlük, hayatı organize etmekte zorlanma
•    Kendi ihtiyaçlarını tanımakta ve ifade etmekte zorlanma
•    Kendilik algısında bozulmalar: kimlik karmaşası, değersizlik hissi, içsel boşluk
•    Ait hissedememe, bir yere ya da topluluğa dahil olamama duygusu
•    Sürekli başkalarının onayına ihtiyaç duyma, kendi kararlarını almakta zorlanma
•    Yoğun kıskançlık ve güvensizlik duygularıyla ilişkileri sabote etme
•    Özgüven eksikliği nedeniyle risk alamama ya da potansiyelini gerçekleştirememe
•    Sürekli reddedilme beklentisiyle sosyal ortamlardan kaçınma
•    Kronik boşluk hissi ve hayatın anlamsız geldiği dönemler
•    Zihinsel olarak sürekli geçmişte yaşama ya da gelecekle ilgili aşırı kaygı duyma
•    Duygularını bastırarak ya da yok sayarak yaşayan "otomatik pilot" hali
•    Aile içindeki rollerin (örneğin: ebeveyn rolü üstlenme) kişi gelişimini olumsuz etkilemesi

Devamını Göster
9
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster
Keşfet
Ara
Yakında
Sohbet
Agora

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close