Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Canberk Çolak
Canberk Çolak
297K UP
Çeviren 23 Kasım 2019 1 dk.

14 Kasım 2019 tarihinde Amerikan Nefroloji Derneği Dergisi'nde (JASN) yayınlanan bir çalışmaya göre, vücutlarında GSTM1 adlı bir enzimin üretilmesinden sorumlu bir gen üzerinde, genin enzim üretmesini engelleyecek bir genetik varyasyona sahip bireyler, brokolinin ya da aynı familyadan olan diğer krusifer (İng: "cruciferous") sebzelerin antioksidan özelliklerinden daha fazla faydalanarak böbrek yetmezliğine karşı daha fazla koruma sağlıyor.

Krusifer sebzeler, Cruciferae olarak da bilinen Brassicaceae ailesine ait olan sebzelere verilen genel bir isim. Bu sebzeler arasında turp gibi bitkilerin yanı sıra karnabahar, brokoli, lahana gibi birçok bitki bulunuyor.

37
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Elif Dilek
Elif Dilek
40K UP
Yazar 24 Ekim 2020 3 dk.

Karıncalar da insanlar gibi özgürlükleri için savaşıyor! 15.000 karınca türün arasından köle-yapıcı (İng: "slave-maker") olarak bilinen 50 tanesi, türünün devamı için başka bir karınca türünü baskı altına alır. Köleleştirilen karıncalar ise özgürlükleri için savaşmak zorundadır. Charles Darwin’in Türlerin Kökeni'nde "sıra dışı ve dehşet verici" olarak tanımladığı karıncalardaki köleleştirme içgüdüsü, uzun yıllardır bilim insanlarının ilgisini çekmektedir.

Köle-yapıcı karıncaların hepsi Myrmicinae alt familyasındaki Formicoxenus cinsine aittir. Bu cinsin aile ağacına bakarak, karıncalarda köleleştirmenin bağımsız olarak altı farklı soydan evrimleştiği düşünülse de, evrimin nasıl bir süreç izlediği hala net olarak bilinmiyor.

70
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Nevzat Keskin
Seslendiren 4 gün önce 9:06
Şişe burunlu yunuslar, yüksek zekaları nedeniyle karmaşık numaraları öğrenebilen ilginç deniz memelileridir. Bu kıvrak canlılar doğada saatte 30 kilometreye...
21
Uluru’nun Ötesinde Şimşek ve Avcı

Uluru’nun ötesinde neler oluyor? Uluru, Birleşmiş Milletler Dünya Miras Alanı’dır. Avustralya‘nın merkezinde 350 metre yüksekliğe sahip olağanüstü bir dağdır ve neredeyse dümdüz olan çevresinden keskin bir şekilde yükselir. Kum taşından oluşan Uluru, son 300 milyon yılda yumuşak kayaların yavaş yavaş aşınmasıyla oluşmuştur. Mayıs ayının ortalarında çekilen görselin arka planında şiddetli bir fırtına görülülüyor. Hem Uluru‘nun hem de fırtınanın çok daha ötesinde, Avcı takımyıldızı ile dikkati çeken yıldızlarla dolu bir gökyüzü var. Uluru bölgesi, 22.000 yıldan fazla bir süredir insanların evi olmuştur. Yerli halk, Avcı takımyıldızı geceleyin gökyüzünde ilk kez göründüğünde, şimşekli fırtınalarla dolu sıcak bir mevsimin yaklaşmakta olduğunu belirtmişlerdir.

11 Mayıs 2021 Günün Astronomi Fotoğrafı (NASA APOD)

📸 Kaynaklar ve Katkıda Bulunanlar:
Görsel Kaynağı ve Telif Hakkı: Park Liu
Çeviren: Seda Baştürk
Çeviri Editörü: Eda Alparslan

🔗 Tüm APOD içeriklerini görmek için:
https://evrimagaci.org/apod
Eric Rose
Eric Rose
209K UP
Yazar 8 Ocak 2018 4 dk.

17.yy’a dair hazırlanan bu yazı serisinin temel amacı, modern bilimin disiplinler arası konumunu felsefeyle bütünleştirmesinin başlangıcına giderek dönem felsefesini ve dolayısıyla modern bilimin oluşum zeminini anlaşılır şekilde sınamaktır. Yazı serisinin iyice anlaşılabilmesi için dönemleri iki ana başlığa ayırma gerekliliği duydum. İlk seri 17.yy’ın önemli isimleri olan Galilei Galileo, Rene Descartes, Isaac Newton ve son olarak emprist filozoflar John Locke ve David Hume’u kapsarken ilk serinin bitişi ve ikinci serinin başlangıç noktası ise 1781 yılında Immanuel Kant tarafından sunulan Kritik der reinen Vernuft (Saf Aklın Eleştirisi) eseridir. İlk serinin başlangıcını oluşturan bu makale öncelikle 17.yy’a ait temelleri sunacaktır. ‘’Yeni Düzen Arayışı’’ başlığı, özünde hangi ortamda meydana çıkan bir felsefe olduğunu anlatmak için seçilebilecek en uygun betimlemedir.

17.yy ortaları, Batı Avrupa’da çalkantılı bir dönemdi. Hiçbir şeyde istikrar yoktu. Kozmosun tabiatı, insanın onun içindeki yeri ve statüsü, bilginin sınırı ve kaynağı yönündeki çıkmazlar dünyevi karmaşanın parçalarıydı. Kıtada Fransa, Hollanda, İspanya ve Almanya prenslikleri 30 Yıl Savaşları’yla yıpranmıştı. Kıta yer yer enkaz halinde, düşüncelerse sefaletin sebepleri kadar kendi varoluşlarının arayışındaydı. 1658’de Oliver Crownwell’in ölümüne kadar kargaşa devam etti. Daha sonra duraklama dönemine geçildi. Sokaklarda insanlar hem açlıkla hem de bir bilinmezlikle yürüyorlardı. Roma Katolik Kilisesi’nin reform karşıtlığı, saldırgan engizisyonla (1) desteklendi. Eski yerleşik kurallar altüst olmuştu. Herkes doğruyu konuştuğunu iddia edebilirdi. Çünkü ortada doğru, gerçek ve güzel kalmamıştı. 1640 yılında yeni fiziğin ve metafiziğin başlangıcı sayılan filozof Rene Descartes’ın bazı yazıları yayımlanmıştı. 1642 yılında ise klasik matematiksel fiziğin mimarı Isaac Newton dünyaya gelmişti. İnsanlığın düşüncelerini değiştirmek için yalnızca 45 yılı vardı. Onlarla temellenen fizik ve arkasında yatan “Aydınlanma Hareketleri’ni” hazırlayan fikirler dünyayı yeniden tasarlamamıza neden olacaktı. Bu yeni tasarımlarımız bir cümleyle şöyle ifade edilebilir:

57
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Alper Kaan Selçukoğlu
Aktaran 5 gün önce 3 dk.

2025 yılında Nature dergisinde yayınlanan bir çalışma polimer bazlı plastik atıkların, mikrobiyal sistemler kullanılarak tıbbi açıdan önemli kimyasallara (özellikle ağrı kesici ve ateş düşürücü olarak kullanılan parasetamole) dönüştürülebileceği gösterdi.[1] Edinburgh Üniversitesi’nden Dr. Stephen Wallace’ın ekibi, Escherichia coli bakterisini genetik ve metabolik olarak yeniden düzenleyerek genellikle sadece laboratuvar ortamında gerçekleştirilebilen Lossen yeniden düzenleme reaksiyonu (İng: "Lossen rearrangement") adlı kimyasal reaksiyonu ilk kez canlı bir hücre içinde gerçekleştirmeyi başardı.[1]

Çalışmanın ilk aşamasında, yaygın olarak içecek ambalajlarında kullanılan PET (polietilen tereftalat) türevi plastik atıklar, kimyasal veya enzimatik hidroliz yoluyla temel monomer bileşenlerine (başlıca tereftalik asit ve etilen glikol) ayrıştırılmıştır. Bu monomer yapıtaşları, bakterinin yeniden programlanan metabolik yolları sayesinde çeşitli biyotransformasyon basamaklarından geçirilmiş ve ara ürün olarak p-aminobenzoik asit gibi farmasötik öncü moleküllere dönüştürülmüştür.

62
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 23 Aralık 2014 15 dk.

Bilim insanları arasında türlerin standart bir şekilde isimlendirilmesi iletişimin kolaylaşması bakımından büyük öneme sahiptir. İşte bu nedenle, sınıflandırma bilimi olarak da bilinen "taksonomi", bir dizi kurallar bütününe sahiptir.

Sınıflandırma ve isimlendirme çok önemlidir. Çünkü bilim, belirli kavramlar üzerinden binlerce bilim insanının birbiriyle anlaşabilmesi ve farklı dillerde konuşuyor olsalar bile, aynı şeyi birbirlerine anlatabilmelerini gerektirir. Bu sebeple, canlılar bilimi olan biyoloji dahilinde, her canlının belirli bir sistem dahilinde sınıflandırılması ve isimlendirilmesi gerekmektedir. Sınıflandırmanın bir diğer gereksinimi de, evrim bir doğa gerçeği olduğu için, gerçekten de bu fenomene bağlı olarak birbirlerine benzeyen ve benzemeyen pek çok canlı bulunmasıdır. Bu benzerliklerin de kendi içerisinde gruplandırılması, taksonomi, yani sınıflandırma bilimini doğurur.

183
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yasin Kayalar
Yasin Kayalar
206K UP
3 gün önce
Birbiriyle iletişim kurabilen veya iletişim halinde olabilen her sistemi ağ (network) tabanında tanımlamak zorundayız. 
Evrende herşeyin bir ağ tabanına dayalı gerçekleştiğini görüyoruz. 
Kendi sosyal ilişkilerimiz bile buna dahil. Konuşmalar, anlam yüklemeler, mantık ve tutarlılık çerçeveleri ve duygusal beklentiler etrafında şekillenen bir iletişim, etkileşim ve ağ tabanı. 

1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Günsu Bostancı
Çeviren 2 Ocak 2019
Orion'daki Büyük Bulutsu ilgi çekici bir yerdir. Çıplak gözle bakıldığında Orion takımyıldızında küçük bulanık bir bölge gibi görünür. Oysa gördüğünüz Dünya'nın yörüngesindeki WISE gözlemevi ile kızılötesi ışığın farklı bantlarında çekilen hayali renkli dört panelli bir mozaik görüntü, Orion Bulutsusu'nun yeni oluşmuş yıldızlardan, sıcak gazdan ve karanlık tozdan oluşan hareketli bir mahalle olduğunu gösteriyor. M42 olarak da bilinen Orion Bulutsusu'nun gücünün çoğu, görüntünün merkezine yakın bir yerde görülen Trapezium yıldız kümesindeki yıldızlardan geliyor. Parlak yıldızları çevreleyen turuncu parıltı, yıldızların kendi ışığıdır. Bu ışık, bölgenin çoğunu kaplayan karmaşık toz filamentleri tarafından yansıtılır. Atbaşı Bulutsusu'nu da içeren Orion Bulutsusu bulut kompleksi, önümüzdeki 100.000 yıl içinde yavaş yavaş dağılacak.
2
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Erdal Kart
Erdal Kart
57K UP
Yazar 15 Haziran 2018 9 dk.

Hayatımızın bir parçası haline gelen medya, gündelik hayatımızın merkezine yerleşmiştir. Dünyada ve çevremizde yaşanan gelişmeleri takip etmek için medyadan yararlanırız. Günün her anında etkileşim içerisinde olduğumuz medyanın en sık başvurduğumuz içeriği haber metinleridir. Medyanın en çok yararlandığımız, gelişen teknoloji, görsel ve tasarımsal tekniklerle süslenen haber metinlerini anlamak için haber kavramını iyice irdelememiz gerekmektedir.

Literatürde haber tanımlarına ilişkin çok sayıda değerlendirmeler mevcuttur. Bu değerlendirmelerde ortak bir görüş ve tanım bulunamamıştır. Araştırmacıların haber tanımı konusunda görüş birliği sağlayamamış olsa da birçok tanım literatüre girmiştir. İlk yapılan haber tanımlarında “olan her şey haberdir”, “dün bilmediğiniz haberdir”, ”insanların üzerinde konuştuğu haberdir”, “haber okuyucuların öğrenmek istedikleridir” şeklinde tanımlar dikkat çekmektedir (Tokgöz, 2013: 52-53).

35
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Raqif Bagirov
İnceleyen 2 gün önce
Bana göre bu eser çok iyi bir şekilde hazırlanmışdır.Kendim bilim-kurgu filmlerini ve kitaplarını seven biriyim.Bu kitapda tam bana göre bir kitap.Okumanızı tavsiye ederim
9.1/10
(45 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Dune: Part One
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Eda Alparslan
Aktaran 5 gün önce 3 dk.

Günümüzün küresel sorunlarından biri olan iklim değişikliği, ineklerin diyetlerini etkilemesi nedeniyle yediğimiz peynirlerin besin değerlerinin yanı sıra dokusu, tadı ve rengini de değiştirebilir. Journal of Dairy Science dergisinde yayınlanan bir çalışma, Fransa'da pastörize edilmemiş peynir üretimi yapan Cantal adındaki şirkette tam da bunu gözlemledi![1]

Fransa'nın bu bölgesinde inekler genellikle bölgenin çimenlik alanlarında otlatılıyor. Ancak iklim değişikliğinin gittikçe daha da kötüleşen kuraklıklara yol açması nedeniyle bazı hayvancılar yem olarak mısır gibi alternatifler kullanmaya başladı. Elbette üreticiler, bu değişikliğin hayvanlarını nasıl etkileyeceğini merak ediyordu. Matthieu Bouchon, durumu şöyle özetliyor:

50
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Devrim Açıkalın
Seslendiren 7 Eylül 2020 10:19
"17. Yüzyılda Felsefe" serisinin devamı olan bu yazıda, temel olarak Yeni Düzen’i kuran ve öncüllerini bize sunan düşünürlere karşı ilk felsefi başkaldırıyı...
27
İnceleme
Melıke Bal
Melıke Bal
54K UP
İnceleyen 6 Aralık 2021
Her videosunu izledikçe rahatlatan bir youtuber ve psikolog.Izlediğimde hem rahatlıyorum hem de bilgileniyorum.
Youtube Kanalı
9.4/10
(45 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
7
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Türü
Yusuf Meşe
Türü Ekleyen 2 gün önce
1.5 metrelik bir boynuzu olan ağırlığı 4 ila 6 ton ağırlığında tahmin edilen buzul çağında yaşamış bir gergedan türü
2
Yusuf Taha Yılmaz
Öğrenci 15 Nisan 2022 Sen de Cevap Ver
Bu soru, Emre Evrim tarafından sorulmuştur.

Selam.

Saçımızın doğal rengi aslında beyazdır. Bunun nedeni melanin adı verilen bir pigmenttir. Bu melaninin üretimi doğumumuzdan itibaren başlasa da Sonradan beyazladığını sandığımız saçın aslında temel rengi beyazdır.

Yaş ilerledikçe melanin miktarı azalır ve saçlar beyazlar.

Tüm Reklamları Kapat

Umarım yardımcı olabilmişimdir. :)

222 görüntülenme

Kaynaklar

  1. Massa Hair Styler. Saç Neden Beyazlar ?. (14 Mart 2019). Alındığı Yer: Massa Hair Styler | Arşiv Bağlantısı
  2. Wikipedia. Melanin - Vikipedi. (20 Aralık 2005). Alındığı Yer: Wikipedia | Arşiv Bağlantısı
7
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

YouTube, Evrim Ağacı tarafından hazırlanan içerikleri video yoluyla öğrenmenin en iyi yolu! Ayrıca kanalımızda birçok bilim insanıyla röportajlarımızı, çeşitli deney gösterilerini ve diğer bilim içeriklerimizi bulabilirsiniz.

Söz
Aslı Sarı
Aslı Sarı
20K UP
Alıntıyı Ekleyen 6 gün önce
Ah, o zaman Süreyya bu kadının kalbinde nasıl bir volkan olduğunu bilse, gelip gözlerine baksa, ‘Yine gidiyor musun?’ diyen dudakların nasıl ‘Gitme, ölüyorum,’ diye ağlamak ihtiyacıyla titrediğini fark etseydi… Fakat hayır, o bu gözlerdeki endişeye, bu dudakları kurutan yalvarış ateşine ilgisiz, sadece kendi fikriyle meşguldü.
Kaynak: Eylül
5
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Bilimler Köyü
Etkinliği Ekleyen 1 ay önce İzmir₺9.000,0029 Haziran
Kuantum Açık Sistemlere Sezgisel Bir Bakış
29 Haziran 2025 15:00 tarihinden 06 Temmuz 2025 12:00 tarihine kadar.

Kuantum açık sistemleri, bir kuantum sisteminin çevreyle etkileşimini göz ününe alır. Genel olarak çevre, sisteme kuantum özelliklerini veren eşevrelilik ve dolaşıklık gibi kuantum etkilerin yitirilmesine sebep olur ancak çevreyi, sistemi ve aralarındaki ilişkiyi istediğimiz şekilde modelleyerek bunu tersine çevirmek mümkündür. Böylece sistemler kuantumluklarını (quantumness) koruyabilir, hatta yeni ilintiler üreterek geliştirebilirler. Açık sistemleri incelemekte kullanılan farklı yöntemleri karşılaştırdığımızda hesapsal ve kuramsal avantajlarıyla kuantum çarpışma modeli öne çıkar. Etkinlikte, kuantum çarpışma modeli kullanarak, kuantum nitelikler bağlamında sistemin düşmanı olarak gördüğümüz çevreyi sıkı bir dost haline nasıl getirebileceğimiz üzerine çalışacağız. Bu etkileşmeyi anlayabilmek için gerekli olan tüm bilgiler adım adım sunularak, hem sayısal hem analitik örneklerle pekiştirilecektir.

Devamını Göster
3
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close