Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Burak Albayrak
Ekleyen 8 Mart 2022 1 sa.

Astım, akciğer hava yollarının uzun süreli inflamatuar bir hastalığıdır.[1] Değişken ve tekrarlayan semptomlar, geri dönüşümlü hava akımı obstrüksiyonu ve kolayca tetiklenen bronkospazmlar ile karakterizedir. Semptomlar hırıltı, öksürük, göğüste sıkışma ve nefes darlığı ataklarını içerir. Bunlar günde veya haftada birkaç kez olabilir. Kişiye bağlı olarak astım semptomları geceleri veya egzersizle daha da kötüleşebilir.

Astımın genetik ve çevresel faktörlerin bir kombinasyonundan kaynaklandığı düşünülmektedir. Çevresel faktörler, hava kirliliğine ve alerjenlere maruz kalmayı içerir. Diğer potansiyel tetikleyiciler arasında aspirin ve beta blokerler gibi ilaçlar bulunur. Tanı genellikle semptomların paternine, tedaviye zaman içinde verilen yanıta ve spirometri testine dayanır. Astım; semptomların sıklığına, bir saniyedeki zorlu ekspiratuar hacim ve tepe ekspiratuar akım hızına göre sınıflandırılır.[2] Aynı zamanda atopik veya atopik olmayan olarak da sınıflandırılabilir; burada "atopi", tip 1 aşırı duyarlılık reaksiyonu geliştirmeye yönelik bir yatkınlığı ifade eder.[3][4]

79
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 26 Şubat 2018 8 dk.

Dünya genelinde, özellikle de bilimsel gerçeklerin halk arasındaki kabulünün ortalama altı seviyede olduğu ABD ve Türkiye gibi ülkelerde, halkın evrimi anlama ve onu, var oluşun kökenlerini izah eden bir doğa yasası olarak kabul etme oranları artmaya başladıkça, bilim düşmanları ve gerici kitleler aracılığıyla evrimi ya da genel olarak bilimi "ateizm" ile eşdeğer gösterme çabalarında da bir artış gözleniyor. Bu nedenle, bir bilim sahası olan evrimsel biyolojinin ve genel olarak bilimin ateizm/teizm konusundaki tutumuna bir bakış atmakta ve bazı yanlış anlaşılmaları netleştirmekte fayda görüyoruz. Zira evrimin bilim insanları arasında kabul görmediği ve/veya bilim insanlarının genellikle ateist oldukları yönünde çok ciddi yalanlar halk arasına düzenli olarak yayılıyor.

Bu yalanların amacı, bilime ısınmaya başlayan toplumları bilimden ve sorgulamadan uzak tutmak. Sosyal medyada da bu propagandanın sıklıkla karşımıza çıkıyor olması, bu yazının elzem olduğunu gösteriyor. Bu yalanları tamamen ve kökünden kazımak, ülkemizin insanlarının bilime olan önyargılarını kırması için çok büyük bir adım olacaktır diye düşünüyoruz. 

283
5
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Türü
Furkan Coşar
Furkan Coşar
26K UP
Türü Ekleyen 6 gün önce
Endonezya küçük doğanı, gündüz yırtıcı kuşları takımının doğangiller familyasından bir kuş türüdür. Dünya'nın en küçük yırtıcı kuşlarından biridir. Boyu yalnızca 14 – 16 cm'dir. Brunei, Myanmar, Tayland, Malezya, Singapur and Endonezya'da bulunur.
2
İnceleme
Nida Yıldırım
İnceleyen 3 gün önce
Çok heyecanlı ve dinamikdi karakterler ve o güç dengesi çok hoştu yeni sezonu bekliyorum hala ama Henry nin olmaması üzdü yeni sezonda, çok güzel bir evreni var karanlık fantastik türleri seviyorsanız seversiniz hiç pişman değilim izlediğime ilk 10 uma girer
8.9/10
(14 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yavuz Parlak
Yavuz Parlak
24K UP
Yazar 6 Şubat 2022 9 dk.

Takvimler, gök cisimlerinin hareketlerinden elde edilen veriler kullanılarak zamanın tanzim edilmesine ve önemli görülen olayların kayıt altında tutulmasına yönelik geliştirilmiş sistemlerdir. Türk toplumları da bu sistemlerden yararlanmış, farklı dönemlerde çeşitli takvim türlerini tercih etmiştir. Kullanılan takvim sistemlerinin değiştirilmesi dinî veya mali sebeplerle gerçekleştirilmiş, astronomi alanında yeni bulgular elde edildikçe takvimler düzenlenmiştir.

Türk toplumunun kullandığı takvim sistemlerine bakılarak çağlar içinde diğer toplumlarla kurulan etkileşimin izini sürmek mümkündür. Örneğin Türkler, 12 hayvanlı takvimle Asya toplumlarını ve Celâli takvimiyle Fars toplumunu etkilemiş, öte yandan hicri takvime geçişte İslamiyet'ten, miladi takvime geçişte ise Avrupa toplumlarından etkilenmiştir. Takvimler çeşitli sebeplerle değiştirilip düzenlense de esas amaçları her zaman gündelik yaşamı ve bürokratik işleri planlamak olmuş, bu sağlanırken içeriklerine kültürel unsurlar da yansımıştır.

Bionluk Logo yazarlarınca hazırlandı.
44
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Kaan Kurnaz
Kaan Kurnaz
85K UP
Yazar 5 gün önce 11 dk.

Homo sapiens, yaklaşık beş bin yıl önce yazıyı icat ederek kültürlerini belgeleyebilir hale gelmiştir. Yazının icadı, tanım gereği yazılı tarihin miladıdır ve eğer türümüzün yaklaşık yüz bin yıllık varoluşunu yirmi dört saatlik bir zaman diliminde ele alacak olursak yazılı tarih saat 22.34'de başlamıştır. İnsanlığın tarıma başlaması saat 21.36'ya ve İsa peygamberin doğumu ise saat 21.31'e tekabül edecektir.

İşte yazılı tarihin başlaması ile beraber genellikle genç yaşta doğum yapan kadınların ve dolayısıyla fetüsün veya yenidoğanın ölümüyle sonuçlanan korkunç olaylara dair raporlar dünyanın dört bir yanında kayıt altına alınmaya başlanmıştır. Bu olaylar, doğum sırasında yaşanan konvülsiyonlar (şiddetli kasılmalar ve nöbetler) yani eklampsi vakalarını içermektedir.[1] Elbette bunlar konvülsiyonlara ilişkin tıbbi kayıtlar değildir çünkü o dönemde hekim olarak adlandırılabilecek bir meslek grubu yoktur.

5
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Melisa Arslan
İnceleyen 14 saat önce
Konusu
Mindhunter 1970’lerin sonunda ve 1980’lerin başında, FBI’ın gerçek hayatta kurduğu Davranış Bilimleri Birimi’nin kuruluş hikâyesini kurgusal bir anlatıyla sunar. Hikâyenin merkezinde ajan Holden Ford (Jonathan Groff) ve Bill Tench (Holt McCallany) yer alır. Bu ikili, henüz yeni sayılabilecek bir fikir olan seri katil profil analizini geliştirmek için ülke çapında dönemin en kanlı katilleriyle yüz yüze görüşmeler yapar. Yanlarında psikoloji hocası Wendy Carr (Anna Torv) da vardır.

Dizi, gerilim unsurunu şiddet sahnelerinden çok, karakterlerin zihnine girerek ve katillerin motivasyonlarını irdeleyerek kurar. Gerçek hayattan alınmış Edmund Kemper, Jerry Brudos, Richard Speck, Dennis Rader (BTK Killer) gibi birçok ünlü seri katil dizide birebir diyaloglarla işlenir.

Anlatım Tekniği ve Atmosfer
Mindhunter’ın en güçlü yanlarından biri, David Fincher’ın yönetmenliğinde kurduğu atmosferdir. Soğuk renk paletleri, titiz kadrajlar ve neredeyse klinik bir anlatı dili, izleyiciyi hem 70’ler Amerikan banliyö karanlığına hem de insan zihninin en uç noktalarına sokar. Dizi, klasik suç dizilerinden farklı olarak olay anlarını göstermek yerine karakterlerin ifadelerine, ince detaylara, sessizliklere ve diyaloglara odaklanır. Bu, hikâyeyi yavaş ama hipnotize edici bir şekilde ilerletir.

Karakterler ve Dönem Eleştirisi
Ford’un yenilikçi ve zaman zaman saf idealizmi, Tench’in pratik gerçekçiliğiyle çatışır. Bu ikili arasındaki dinamik, sadece suç psikolojisinin değil, dönemin FBI bürokrasisinin de eleştirisini içerir. Kadın bir akademisyen olarak Wendy Carr’ın hem FBI içindeki erkek egemen kültüre hem de kendi özel hayatına dair yaşadıkları, dizinin alt metnini zenginleştirir.

Ayrıca, dönemin toplumsal ve siyasi gerilimi - Vietnam sonrası Amerika, ataerkil düzen, medyanın suçu nasıl yansıttığı gibi temalar - her karakterin hikâyesine ince ince yedirilir.

Dizinin Gerçekçilik Düzeyi
Dizideki katillerin çoğu, gerçek röportajlardan esinlenen diyaloglarla aktarılır. Özellikle Edmund Kemper karakterinin tüyler ürpertici sakinliği ve zekâsı, gerçek kayıtlardan alınan diyaloglarla oluşturulmuştur. Bu durum, dizinin kurgu ile gerçeği ustaca harmanladığını gösterir.

Zayıf Yönler
Bazı izleyiciler için Mindhunter’ın en büyük handikapı tempodur. Dizi, hızlı aksiyon ya da sansasyonel şiddet sunmaz. Çoğu zaman iki insanın bir odada oturup saatlerce konuşmasına tanık olursunuz. Bu, dikkatini kolay dağıtan ya da yüksek tempo bekleyen izleyici için yorucu olabilir.

Ayrıca, Netflix’in üçüncü sezonu iptal etmesi, diziyi bir bakıma yarım bırakmıştır. BTK Katili’ne dair açılış ve kapanış sahneleri, planlanan bir sonraki sezon için zemin hazırlıyordu. Bu hikâyenin yarıda kalması, dizinin potansiyelini tam olarak gerçekleştirememesine neden olmuştur.

Neden İzlenmeli?
Suç psikolojisine ve kriminolojiye ilgin varsa Mindhunter tam anlamıyla bir altın madeni gibidir.
Karakter odaklı, diyalog merkezli anlatımları seviyorsan keyif alırsın.
David Fincher’ın yönetmenlik anlayışını, detaycılığını, kadraj ve atmosfer kurma yeteneğini hissetmek istiyorsan kaçırmamalısın.
Gerçek suç hikâyelerine ve bu olayların toplumsal yansımalarına meraklıysan, dizi hem öğretici hem de düşündürücü bir deneyim sunar.

Eleştirel Sonuç
Mindhunter, televizyon dizilerinde suç türüne yeni bir derinlik getiren, neredeyse akademik bir titizlikle yazılmış, sinematografik bir başyapıttır. Ekrandaki şiddetin pornografisine değil, şiddetin nedenine odaklanır. Bu sayede rahatsız edici derecede dürüst bir anlatı sunar: Bazı kötülükler asla tam olarak anlaşılamaz, sadece incelenebilir.

Kapanış olarak şunu söylemek yerinde olur: Mindhunter seni izleyici koltuğunda bırakmaz; seni soru soran, anlamaya çalışan bir gözlemciye dönüştürür. Ve belki de bu yüzden, bitirdikten sonra karakterlerin gerçek hayattaki karşılıklarını saatlerce araştırırken kendini bulursun.
Dizi
9.0/10
(1 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
2
1 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Nujin Dede
Nujin Dede
35K UP
Yazar 28 Aralık 2021 27 dk.

Enerji, evrenin doğumundan günümüze kadar her fiziksel ve kimyasal tepkimede gözlemlediğimiz, bu tepkimeleri mümkün kılan olgu olarak karşımıza çıkmaktadır. Öyle ki bu enerji, mikrokosmosdaki bir atomun titreşiminden makrokosmosdaki bir yıldızın patlamasına kadar skalalarda varlığını gösterir; fakat enerjinin belki de en iyi bir şekilde gözlemlendiği yer, canlı vücududur.

Canlı, homeostazını (vücut dengesini) koruyabilmek, bir diğer tabir ile canlılığını sürdürebilmek adına çeşitli biyokimyasal reaksiyonlar gerçekleştirerek hayatta kalmaya çalışır. Bu reaksiyonların tümüne metabolizma denir ve vücut içerisinde gerçekleşen tüm yapım ve yıkım olaylarını kapsar. Homeostazı koruyabilmek adına gerçekleştirdiği metabolik aktivitenin büyük bir bölümünde enerjiye ihtiyaç duyar. Bu ihtiyacı, şimdiye kadar tespit edilmiş temelde 4 farklı yöntem ile karşılar:

134
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ebrar Özgen Arslan
Aktaran 5 gün önce 3 dk.

Bilim insanları Mars'ın güney yarımküresinde 15 bin kilometreyi aşan uzunlukta antik nehir yatakları keşfetti. Bu izlerin Mars'taki diğer su kalıntılarından farklı olarak buzulların erimesi ile değil, doğrudan bir yağış sonucu oluşmuş olabileceği düşünülüyor. Bu bulgular kızıl gezegenin geçmişte nasıl bir su döngüsü olduğu hakkında merak uyandırmakla birlikte Mars iklimine dair yeni tartışmalar da ortaya çıkardı.

Bu araştırma, Open University doktora öğrencisi Adam Losekoot liderliğinde yürütüldü ve Birleşik Krallık Uzay Ajansı tarafından finanse edildi. Losekoot araştırmasının sonuçlarını Durham'da düzenlenen 2025 Kraliyet Astronomi Derneği Ulusal Astronomi Toplantısı'nda sundu.

25
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Utku Derin
Utku Derin
389K UP
Aktaran 20 Nisan 3 dk.

Birkaç milyar yıl sonra, Güneş yakıtını tüketmeye başlayacak ve şu anki boyutunun yüzlerce katına kadar şişerek Dünya'yı ve diğer iç gezegenleri ateşli bir plazma sisi içinde yutacak. Astrofizikçiler başlangıçta bunun, bir yıldızın gezegenlerini yok etmesinin tek yolu olduğunu düşünüyordu. Ancak şimdi, NASA'nın James Webb Uzay Teleskobu uzay aracıyla çalışan gökbilimciler, The Astrophysical Journal dergisinde yayınladıkları bir makalede bir gezegenin kendisini konak yıldızına düşürmesi yoluyla ölebileceğini keşfetti.[1] Araştırmaya dahil olmayan San Diego Kaliforniya Üniversitesi'nden ötegezegen araştırmacısı Adam Burgasser şunları söylüyor:

Samanyolu Galaksimizde 12.000 ışık yılı uzaklıkta bulunan yıldız, ilk kez 2023 yılında parlak bir şekilde parladığında araştırmacıların dikkatini çekmişti. Palomar Gözlemevi'ndeki 1,2 metrelik teleskop üzerindeki Geçici Zwicky Tesisi tarafından yakalanan bu ilk gözlem, yıldızın kırmızı dev aşaması olarak adlandırılan yaşam sonu genişlemesi sırasında bir gezegeni yuttuğunu düşündürdü.

32
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Gözlemi
Ayşe Yılmaz
Ayşe Yılmaz
63K UP
Gözlemi Yapan 3 gün önce Türkiye, Çankırı
Yapraklı ilçe girişinde gözlemlenmiştir. Tür adı "Polyommatus ossmar", namıdiğer "Çokgözlü Anadolu Çillisi".
2
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Ufuk Derin
5 gün önce
Amerikalı mucit ve girişimci George Eastman 12 Temmuz 1854'te doğdu. Fotoğrafçılıkta çığır açarak rulo filmini icat etti ve Eastman Kodak şirketini kurdu. 1888'de piyasaya sürdüğü "Kodak" kamerasıyla fotoğrafçılığı geniş kitlelere ulaştırdı. Şirketin başkanı olarak film endüstrisinin gelişimine öncülük etti. Buluşları, modern görsel iletişimin temellerini attı.
Bu gönderi Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Söz
Ömer Efe Dikici
Alıntıyı Ekleyen 3 gün önce
Yaşamda adaleti aramak için koşullanmışız ve bulamadığımızda, öfke, endişe ve hayal kırıklığı hissetmeye eğilimliyiz. Aslında, sonsuz gençliğin kaynağını ya da benzer bir mit'i aramak da eşdeğer üretkenlik taşımaktadır. Adalet var olmamıştır. Hiç olmadı ve hiç de olmayacak. Dünya bu şekilde yaratılmadı. Kuşlar solucanları yer. Bu soluncanlar için adil değil. Dünyada adalet olmadığının farkına varmak için doğaya bakmamız yeterli. Kasırgalar, gelgitler, seller, kuraklıklar hepsi haksızlık.
Kaynak: 'Your Erroneous Zones'. New York: Avon Books, 1977, s 173.
3
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
8
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Bilimler Köyü
Etkinliği Ekleyen 1 ay önce İzmir₺9.000,0020 Temmuz
Atomlardan proteinlere: Yapısal Biyoloji ve Yapısal Taklit
20 Temmuz 2025 15:00 tarihinden 27 Temmuz 2025 12:00 tarihine kadar.

Amino asitler nasıl bir araya geliyor, 3 boyutlu yapı nasıl oluşuyor? Protein yapılarını çözmek, incelemek ve karmaşık protein etkileşimlerini anlamak için hangi teknikleri kullanıyoruz? Etkinlikte bu sorulara cevap ararken, teorik ve pratik oturumlar aracılığıyla protein yapılarını ve etkileşimlerini inceleyeceğiz. Pratik derslerle veritabanı kullanımı (NCBI BLAST, Expasy), protein görselleştirme (PDB, Chimera X), yapı modelleme (AlphaFold), protein etkileşimleri (PISA) ve moleküler kenetleme (HADDOCK, SWISSDOCK) konularını işleyeceğiz.

Devamını Göster
7
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Eser
Oğuzhan Narin
Eseri Ekleyen 15 Kasım Kitap
Puan Ver
Modern Tarih Çalışmasında Hedefler, Yöntemler ve Yeni Doğrultular
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Tüm Reklamları Kapat
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close