Tanrı inancının psikolojik kökeni temel güven duygusudur
Psikolojiye göre insanın Tanrı tasavvuru, erken çocuklukta oluşan “güven figürü” arketipiyle yakından ilişkilidir.
Bebek, ilk yıllarında anne-baba tarafından koşulsuz korunur. Bu deneyim zihninde “beni koruyan, gözeten, cezalandıran ama seven bir güç” imgesi yaratır.
Bu ilksel deneyim, ilerleyen yaşlarda Tanrı kavramına aktarılabilir.
Dolayısıyla sağlıklı bir aile, Tanrı’yı şefkatli bir varlık olarak algılamaya; travmatik veya istikrarsız aile ilişkileri ise Tanrı’yı cezalandırıcı, uzak veya korkutucu bir figür olarak görmeye yol açabilir.
Bu fikri ilk öne sürenlerden biri Sigmund Freud’dur, ancak onun aksine Carl Jung, Tanrı arketipinin yalnızca travmadan değil, insan ruhunun derin yapısından kaynaklandığını savunur.
2. Kuşaklar arası psikolojik miras
Ailelerde sadece genetik değil, duygusal kalıplar ve korkular da aktarılır.
Örneğin:
Bir kuşakta büyük kayıplar, savaş ya da baskı yaşanmışsa; sonraki kuşaklarda güçlü bir kontrol ve koruyucu Tanrı inancı gelişebilir.
Tersine, otoriter ve cezalandırıcı ebeveynlik gelen ailelerde, Tanrı korkusu baskın olabilir.
Bu “ruhsal miras”, nesiller boyunca kültürel olarak da aktarılır: dualar, ritüeller, anlatılar, Tanrı imgesiyle birleşir.
Bu nedenle Tanrı inancı, çoğu zaman sadece bireysel değil, ailesel ve toplumsal bir devamlılık gösterir.
3. Travmanın iki yönlü etkisi
Travmalar Tanrı inancını zayıflatabilir de, güçlendirebilir de.
Bazı bireylerde, travma sonrası Tanrı’ya sığınma, bir anlam arayışı başlatır. “Acının bir amacı olmalı” düşüncesi, inancı derinleştirir.
Bazılarında ise, travma “nasıl olur da Tanrı buna izin verir?” sorusuna dönüşür ve inanç sarsılır.
Yani travma, Tanrı’yı ya bir iyileştirici anlam kaynağına, ya da çelişki sembolüne dönüştürür.
4. Kültürel yankı: Tanrı imgesinin toplumsal kodlarla birleşmesi
Aile travmaları bireysel düzeyde işlerken, toplumun dini gelenekleriyle birleşir.
Bir toplumda Tanrı genellikle kolektif ebeveyn rolündedir hem korur, hem sınırlar.
Dolayısıyla bireyin Tanrı’ya dair duygusal yaklaşımı, kültürel Tanrı imgesiyle iç içe geçer:
Batı’da daha baba merkezli (otorite figürü),
Doğu’da daha aşk ve teslimiyet merkezli (merhamet figürü) Tanrı imgeleri görülür.
Tanrı inancı sadece teolojik bir fikir değil, aynı zamanda psikolojik bir ihtiyaç ve ailevi bir aktarım alanıdır.
İnsan, evrendeki yalnızlığıyla başa çıkmak için, çocukluğundaki güven deneyimini kozmik bir düzleme taşır.
Bu yüzden Tanrı inancı, çoğu zaman insanın içsel bütünlüğünü onarma çabasıdır.
ÖYLEYSE:
1. Tanrı inancının psikolojik kökeni temel güven duygusudur. İnsanın içine temel güven duygusunu veren de Tanrıdır
2. Ailelerde sadece genetik değil, duygusal kalıplar ve korkular da aktarılır. Bu sayede Tanrı inancı, çoğu zaman sadece bireysel değil, ailesel ve toplumsal bir devamlılık gösterir. Bunu da bu şekilde planlayan da yine Tanrının kendisidir.
3. Travmanın iki yönlü etkisi de sınavın kaçınılmaz gerekliliklerinden biridir. Bu da Tanrının işaretlerindendir
4. Kültürel yankı Tanrı imgesinin toplumsal kodlarla birleşmesi
Toplumsal kodların Tanrı imgesiyle birleşebilecek yapıda olması da tesadüfle açıklanamaz bunların hepsi bir master planın parçalarıdır ve Tanrının kanıtlarıdır
Hayır. Evrimsel psikolojinin davranışa getirdiği çerçevenin farkında olmak tek başına insanı deliye çevirmiyor. Ancak bu mercek tek açıklama haline getirildiğinde ve her davranışa mutlaka bir "evrimsel neden" yakıştırılmaya başlandığında, zihni gereksiz yere geren bir takıntı ve çevremizi ciddi biçimde çarpıtan bir okuma biçimi ortaya çıkıyor. Doğrudan "delirtme" etkisine dair bilimsel bir bulgu yok; sorun, aşırı indirgemecilik ve uyumcu öykücülük (just-so story) birleşimi.
Şöyle açayım. Davranış farklı düzeylerde açıklanıyor. Evrimsel düzeydeyse bir özelliğin işlevi ve soyoluşu; nörobiyolojik düzeydeyse devreler, hormonlar ve akut tetikleyiciler; gelişimsel düzeydeyse öğrenme, bağlanma ve yaşam öyküsü; sosyokültürel düzeydeyse normlar, kurumlar ve teşvikler. Hepsi aynı anda işliyor. Burada sinirsel mekanizmalar var, gelişimsel izlekler var, tarihsel kısıtlar var, içinde bulunulan durumun ağırlığı var. Evrimsel psikoloji daha çok "niçin" sorusuna kuvvet veriyor; "nasıl" ve "şimdi burada neden" sorularının yanıtları ise öteki düzeylerde. Bu ayrımı sistemli kılan çerçeve Tinbergen'in dört sorusu.
İnsanların uykuya daldıklarında zaman algılarının bozulması, ilginç bir fenomen olarak karşımıza çıkar. Geceye başlarken, uykuya dalış süresi genellikle kısa bir zaman dilimini kapsar; örneğin, ortalama olarak yaklaşık 15 dakika gibi. Ancak, bu süreçte dahi, beyin aktivitesinin devam ettiği ve zamanın subjektif deneyiminin değiştiği gözlemlenir.
Uyku sırasında zaman algısının kaybına yol açan çeşitli nörolojik faktörler bulunmaktadır. Uyanıklık halinde zaman algısında rol oynayan beyin bölgelerinin, uyku evrelerinde aktivite düzeylerinde değişiklikler meydana gelir. Bu değişiklikler, zamanın lineer akışının algılanmasında bozulmalara neden olarak, bireyin zamanın nasıl geçtiğine dair farkındalığını azaltır.
Eğer uyku sırasında zaman algısı korunabilseydi, rüyaların süresi önemli ölçüde uzayabilir ve bireyler uyandıklarında "Hala uyuyorum!" şeklinde bir düşünceye kapılabilirlerdi. Bu durum, uyku deneyiminin daha kesintili ve karmaşık bir hale gelmesine yol açabilirdi.
[1]Hayvanların uyku sırasında zaman algıları üzerine yapılan araştırmalar, henüz kesin sonuçlar vermemektedir. Mevcut bulgular, hayvanların da uyku sırasında zaman algılarında değişiklikler yaşayabileceğini göstermektedir. Ancak, bu konuda daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulmaktadır. Bu tür çalışmalar, uyku ve zaman algısı arasındaki karmaşık ilişkiyi daha iyi anlamamızı sağlayacaktır.[1]
Tolstoy'un Müslüman olduğuna ilişkin iddialara temel teşkil eden yazışmalarını (mektuplar), "İtiraflarım" ve "neye İnanıyorum" adlı risalelerini dikkatle okudum. Bu konudaki kanaatim şudur: Tolstoy, "saf din" arayışındaydı. Hıristiyanlıktan asla kopmadı ama bu dini, "sevgi, vicdan, merhamet" kavramları üzerinden kendince "arındırmaya" çalıştı. Kilise ritüellerine, "haça tapmaya", "İsa'nın annesine tapmaya" vs. kesinlikle karşı çıktı. İslamiyet'te bu tür "saçmalıkların" olmadığını gördü ve "Kilise Hıristiyanlığı" karşısında İslamiyet'in bu bu tür saçmalıklardan uzak olduğuna karar verdi. Ama aynı şekilde, İslamiyet'te "biçimsel ibadetler" bulunmasını Kilise Hıristiyanlığı ile aynı yere koydu. O, bütün bunlardan arındırıldığında Budizm, Taoizm vs. gibi eski dinlerin de aynı yerde, yani "sevgi, vicdan, merhamet" noktasında buluştuğuna karar verdi. Bu kavramlar aslında "kendi Hıristiyanlığının" esaslarıydı. İncil'i bu kavramlara dayanarak arındırmaya, "gerçek İncil"i bulmaya çalıştı. Bütün bu çatışmalı sorgulama süreçlerinde İncil'den hiç kopmadı. Son bunalım yıllarında yazdıklarının tümü İsa ve "arındırılmış" İncil'e bağlılığını göstermektedir. Sonuç olarak o, asla Müslüman olmadı, ama bir Kilise Hıristiyan'ı olarak da ölmedi. Bu rafine etme eyleminin sonuçlarına bakarak, onun Müslüman olduğunu iddia etmek kadar, Budist, Yahudi, Taoist vs. olduğunu da söylemek mümkündür. Ama hiç biridir. Aforoz edilmiş olmasına karşın, kendi bildiği ve inandığı içeriğiyle Hıristiyan'dı, öyle öldü. Mezarında haç bulunmaması onun Hıristiyan olmadığını değil, Kiliseden arındırılmış bir Hıristiyanlığa inandığını göstermeyi amaçlamaktadır.
KAYNAKLAR
[1] Lev Tolstoy, İnancım Neden İbarettir, Eko Kitaplığı, Eylül, 2006[1]
Lev Tolstoy, İtiraflarım, Antik Dünya Klasikleri[1]
Lev Tolstoy, Hz. Muhammed, Karakutu Yayınları
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Evrim Ağacı'nın site üzerinde bağımsız okur etkileşimini gerçekleştirmeyi mümkün kılan ilk dijital projesidir. Birçok diğer projenin öncülüdür. Bu kılavuz, kullanıcılara yol göstermesi ve sık sorulan bazı soruları yanıtlaması için hazırlanmıştır. Platformun kullanımına ve moderasyona yönelik iletişim için [email protected] adresini kullanabilirsiniz.
✨ 1 Ocak 2024: Kaliteli/Kalitesiz Cevap Sistemi: Platformumuzda gözüken cevapların kalitesini daha yüksek tutmak için, negatif oy sayısı pozitif oy sayısından 3 fazla (cevap sahibi Onaylı Kullanıcı ise, 6 fazla) olan cevapları artık "Daha Fazla Cevap Gör" başlıklı bir tuşun arkasında göstereceğiz. Böylece okurlarımızın ilk gördüğü cevaplar, komünite tarafından daha kaliteli bulunan cevaplar olacak.
15 Haziran 2023: Ödüllü Soru Sistemi aktive edildi. Artık sorularınıza ödül koyabilir ve böylece site genelinde daha çok duyurulmasını, böylece daha çok cevap verilmesini sağlayabilirsiniz. Koyacağınız ödül, Uyum Puanınızdan düşülecektir. Sadece kendi sorularınıza değil, başka sorulara da ödül koyabilirsiniz. Eğer ödül süresi dolana kadar bir cevabı kabul etmezseniz, en yüksek oyu alan cevabın sahibi ödülü kazanacaktır. Eğer süre zarfınca hiçbir cevap gelmezse, ödül puanları size geri verilmeyecek ve yok olacaktır.
3 Şubat 2023: Eskiden "Teoloji & Din Felsefesi" olan kategorimiz, Evrim Ağacı'nın ilkelerine uymayan paylaşımların artmış olmasından ötürü sadece "Din Felsefesi" olarak güncellenmiştir. Teoloji alanında sorulan, yani direkt olarak spesifik dinler ve onların ihtiva ettiği konular/iddialar ile ilgili soruların büyük bir kısmı silinmiştir ve gelecek günlerde silinmeye devam edilecektir. Din felsefesiyle ilgili meta soruları sormaya ve cevaplamaya devam edebilirsiniz. Güncellenmiş kuralları aşağıdan okuyabilirsiniz.
22 Ocak 2023: Yeni devreye sokulan işaretleme sisteminin bir parçası olarak, soru ve cevaplarda bulunan mantık hataları da işaretlenebilmeye başladı. Böylece platformumuzda daha sağlıklı bilgi alışverişini pekiştirecek bir sistem daha devreye girmiş oldu. Soru ve cevap kartlarındaki "beyin" ikonuna tıklayarak mantık hatalarını bildirebilirsiniz. Moderasyon onayından geçen mantık hataları, soru veya cevabın üzerini kapatacak şekilde işaretlenecektir. Böylece kullanıcılar öncelikle soru veya cevaptaki safsatayı görebilecek, sonrasında isterlerse soruyu veya cevabı görüntüleyebileceklerdir. İşaretlenmiş mantık hatalarını oylayarak moderasyona geri bildirimde bulunulmasını ve hatalı işaretlemelerin kaldırılmasını sağlayabilirsiniz.
20 Ocak 2023: Platform kurallarına uymayan veya hatalı soruları veya cevapları direkt silmek yerine, moderasyon ekibi tarafından uygun görülen durumlarda, tüm platform kullanıcılarını doğru yönlendirmek ve bilinçlendirmek adına, spesifik bir soru veya cevapta neyin kuralları ihlal ettiğini gösteren "işaretleme sistemi" devreye sokuldu.
15 Eylül 2022: Soru & Cevap Platformu da tamamen akış sistemimize entegre edildi. Sol tarafta çıkan kategoriler filtreye dönüştürüldü; yeni filtreler eklendi, eski çalışmayan filtreler kaldırıldı. Artık çok daha temiz bir kullanıma kavuştu. Tasarımsal geliştirmeler yapıldı.
13 Eylül 2022: Soru sorma sırasında yapılan yaygın hataları daha soru sorulmadan düzeltecek yönlendirme bilgileri eklendi. Eğer bilindik bir hataya düşecek olursanız, sistem sizi otomatik olarak uyaracak.
1 Eylül 2022: Cevapları Kaydettiklerim listesine ekleme özelliği geldi. Böylelikle hoşunuza giden veya önemli bulduğunuz cevapları kaydedip, sonrasında Kaydedilenler sayfanızdan kolayca erişebilirsiniz.
6 Ağustos 2022: Raporlama sistemi geliştirildi ve kolaylaştırıldı. Artık kolektif olarak platformun temizliğine daha kolay katkı sağlayabileceksiniz.
8 Ocak 2022: Soru sayfasının tasarımı güncellendi! Artık soruları ve cevapları sitemizin geneliyle daha uyumlu bir şekilde görüntüleyebilirsiniz.
15 Aralık 2021: Reddedilen soru veya cevaplara gerekçe girmek artık mümkün. Böylece ne tür kuralları ihlâl ettiğinizi görebilirsiniz.
5 Aralık 2021: Artık siteye giriş yapmadan da soru sorabiliyorsunuz (ancak sorunuzun yayına alınabilmesi için giriş yapmanız gerekiyor).
30 Ekim 2021: Olumlu oy ile arasındaki fark yeterince net olmadığı için "Teşekkür" butonu kaldırıldı. Görsel yükleme sistemi güncellendi ve geliştirildi. Komünite araçlarını geliştirme amacıyla soru ve cevapların geçmiş kaydı tutulmaya başlandı.
13 Temmuz 2021: Evrim Ağacı'nı mümkün kılan maddi destekçilerimizin doğrudan soru sorabilmeleri için Destekçilere Özel kategorisi açıldı. Bu kategoriye sadece Patreon, Kreosus ve YouTube destekçilerimiz soru sorabilecektir; ancak cevaplar herkese açıktır. Siz de Evrim Ağacı'na destek olarak büyümemize yardımcı olabilirsiniz.
26 Haziran 2021: Bugün itibariyle 50.000 UP seviyesi ve üzerinde olan kullanıcılar, kaynak zorunluluğu olan sorularda bu zorunluluğunu kaldırıp, kaynak zorunluluğu olmayan sorulara cevaplarda kaynak gösterme zorunluluğu getirebilecek. Bunu art niyetle veya kötüye kullandığı tespit edilen hesaplar, sahip oldukları puandan bağımsız olarak, 50.000 UP'un altına düşürülecek şekilde cezalandırılırlar. Söz konusu 50.000 UP sınırı, ilerleyen dönemde artırılıp azaltılabilir.
10 Şubat 2021: Artık e-posta hesabını onaylamamış kişiler soru ve cevaplara negatif oy veremeyecekler. Böylece trollüğü minimize etmeyi hedefliyoruz. Ayrıca varsayılan liderlik listelerinde moderatörler de yöneticiler ve editörler gibi gözükmeyecek.
9 Şubat 2021: Moderatörler atanmaya başlandı. Artık onaya düşen soru ve cevaplar daha hızlı onaylanacak, raporlar daha hızlı sonuçlandırılacak ve etkileşim daha sağlıklı bir şekilde sürdürülebilecek. Moderatörlerin soru/cevap silme ve düzenleme ile kullanıcı raporlarına karar verme yetkileri bulunmaktadır. Moderatörleri, isimlerinin yanındaki dengeli terazi işaretinden ayırt edebilirsiniz.
19 Ekim 2020: Metin düzenlemeleri sırasında (kalınlaştırma, bağlantı ekleme, liste oluşturma vb.) bazen oluşan format bozulması hatası giderildi. Ayrıca bir cevap için girilen metin düzenlemeleri yedekleniyor; böylece format ile ilişkili kayıpların önüne geçilebilecek.
17 Ekim 2020: Cevaplardaki kaynak sistemi, makalelerimizdeki kaynak sistemi ile aynı olacak biçimde geliştirildi.
24 Ağustos 2020: UP Geçmişini görüntüleme eklendi.
22 Ağustos 2020: UP Sıralamasındaki ek hatalar giderildi.
26 Temmuz 2020: Metin kutusundaki yazı düzenleme araçları kolay erişim eklendi.
3 Temmuz 2020: UP Sıralamasındaki hatalar giderildi.
30 Haziran 2020: Soru birleştirme ve soru yönlendirme raporlarındaki sorunlar giderildi. Soru birleştirme raporu oluştururken artık sadece URL girerek de soruyu bulmanız mümkün. Ayrıca liderlik sıralamasına aylık lider ve geçen haftanın lideri de eklendi.
29 Haziran 2020: Haftalık UP sıralaması paneli eklendi. Masaüstü kullanıcılarında Seçki filtresi altında sağ panele son sorular eklendi.
21 Haziran 2020: Filtreler geri getirildi, hız optimizasyonu yapıldı. Yeni tasarım geliştirmelerine başlandı.
17 Haziran 2020: Bir geliştirme projesinin uzantısı olarak Soru & Cevap Platformu'ndaki filtreler geçici olarak kaldırıldı. İşlem tamamlanınca geri getirilecekler.
15 Haziran 2020: Sorulara görsel ekleme özelliği getirildi. Yeni kategoriler eklendi. Tespit edilen bazı diğer sistemsel hatalar giderildi.
11 Haziran 2020: Bazı cevap girişleri sırasında sistemin hata verip, okurların cevabını sildiği bildirilmişti. Bu hatanın kaynağı tespit edildi ve giderildi. Uzmanlara sorma özelliği, bilimseverlere sorma özelliği ile birleştirildi. Tasarım sadeleştirmeleri ve geliştirmeleri yapıldı.
Sık Sorulan Sorular ve Cevaplar
Yönetim ve moderasyon ekibi; Evrim Ağacı'nın İlkeleri ile örtüşmeyen ve Kullanıcı Sözleşmesi'ni ihlâl eden, aşağıda gördüğünüz kurallara ve platformun işleyişine uymayan soru ve cevaplara gerekli gördüğü ölçüde müdahale etmektedir. Platformda genel olarak şu kurallar uygulanmaktadır:
Her kullanıcı, bu platformda yapacağı paylaşımlardan, içeriklerinden, yorumlarından ve platformda girdiği her şeyden bundan doğacak her türlü hukuki sonuçtan sorumludur.
Proje dahilinde sizin yapabilecekleriniz şunlar:
Uyum Puanı (UP), Evrim Ağacı'nın oyunlaştırma sisteminin bir parçası olarak geliştirilmiş olan, bir kullanıcının Evrim Ağacı'na yaptığı katkıları nicel olarak ölçen bir araçtır. Bu konuyla ilgili daha fazla bilgiyi buradan alabilirsiniz.
Soruyu soran kişi, verilen cevaplar arasından bir tanesini en tatmin edici, doğru, isabetli, iyi araştırılmış bulursa, onu "En İyi Cevap" olarak seçebilir. Bu her zaman doğru cevap olmak zorunda değildir, soruyu soranın öznel yargısına dayanmaktadır.
En İyi Cevap, diğer cevaplara göre daha yukarıda gösterilecektir ve cevap "Soruyu Soranın Seçtiği Cevap" olarak işaretlenir. Soruyu sahibi veya moderatörler, cevabın isabetli olmadığına kanaat getirecek olursa en iyi cevabı geri alabilir.
Evrim Ağacı yönetimi, verilen cevaplar arasından bir tanesini en tatmin edici, doğru, isabetli, iyi araştırılmış bulursa onu seçkin cevap olarak "Öne Çıkarılan Cevap" seçebilir. Bu cevap, diğer bütün cevaplardan daha üstte gösterilecektir ve cevabı veren kişiye UP verecektir.
Soruların oy puanı pozitif oy sayısından negatif oy sayısının çıkarılmasıyla hesaplanmaktadır. Cevapların oy puanı ise sadece pozitif oy sayısı üzerinden hesaplanmaktadır. Negatif oy vermek yerine beğendiğiniz diğer cevaplara pozitif oy verebilir veya kendi daha iyi olan cevabınızı girebilirsiniz.
Sorulara gelen cevaplar, cevabın aldığı pozitif oya göre sıralanmaktadır. Pozitif oy sıralaması ne olursa olsun, en üstte öne çıkarılan cevap, altında en iyi cevap yer almaktadır. Diğer cevaplar pozitif oy sıralamasına göre, aynı oy sayısına sahip cevaplar zamana göre yerleştirilmektedir. Ayrıca onaylı kullanıcıların cevapları otomatik olarak +3 olumlu oy almış gibi, öncelikli olarak listelenir.
Hayır. Soru & Cevap Platformu'nun amacı, bir soruya gelen cevaplar arasında münakaşa veya fikir alışverişi yaratmak değil, soru sahibinin spesifik bir sorusunu veya merak ettiği bir konuyu cevaba kavuşturmaktır. Faydalı bulduğunuz bir cevap gelene kadar oylama tuşlarıyla gelen cevapları oylayabilirsiniz ve uygun olduğunu düşündüğünüz cevabı "En İyi Cevap" olarak işaretleyebilirsiniz. Konuyla ilgili ek sorularınız için yeni sorular oluşturabilirsiniz.
Cevap ile cevaba cevap yetiştirmek dışında etkileşime girmek için "Alıntıla" butonunu kullanabilirsiniz.
Evet; ancak belirli koşulların sağlanması gerekiyor. Sorunuzu cevaplara kapatabilmeniz için:
Soruyu yeni cevaplara kapattığınızda okurlar o noktaya kadar gelen cevapları görmeye ve oylama devam edebilecek ancak yeni cevap ekleyemeyeceklerdir.
Evet; ancak sorunuzu veya cevabınızı ilettikten sonraki ilk 30 dakika içinde düzenleyebilirsiniz. Bundan sonra herhangi bir düzenleme yapamazsınız. Eğer çok önemli bir değişiklik gerekiyorsa bize e-posta yoluyla ulaşabilirsiniz. Lütfen soru veya cevap göndermeden önce, içeriğinden tamamen tatmin olduğunuzdan emin olunuz.
Evet, ancak sorunuzu sorduktan sonra hiç cevap girilmemiş olması gerekmektedir. Kimi zaman cevap göremeseniz de silemeyebilirsiniz; çünkü onaylanmayı bekleyen (moderasyon denetimine düşmüş) cevaplar bulunabilir. İstemeniz hâlinde sorunuzu anonim soruya dönüştürebiliriz.
Evet, Evrim Ağacı'nda kullandığımız metin editörü, matematiksel formülleri desteklemektedir. Ancak bunun için bir miktar TeX dili bilmeniz gerekmektedir (Bu ilk etapta ürkütücü olabilse de, 5-10 dakikada çözebileceğiniz çok basit bir sistemdir). Metin editöründeki fxf_x ikonuna basarak TeX formatını kullanarak matematik formüllerini girebilirsiniz. Kullanabileceğiniz bütün kodları buradan görebilirsiniz.
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu'nda her kullanıcı, kendini ve kendi iletişim kalitesini temsil etmektedir. Kötü bir soru veya kötü bir cevap, kötü bir kullanıcıya işaret etmektedir. Kötü bir cevap gördüyseniz daha iyisini yazmalısınız. Kötü bir soru gördüyseniz, daha iyisini sormalısınız. Geliştirdiğimiz araçlar, en iyi soruları ve en iyi cevapları öne çıkaracak biçimde geliştirilmektedir. Daha iyi bir soru sorarsanız, daha iyi bir cevap girerseniz, sistemimiz onu öne çıkaracaktır.
Ancak Soru & Cevap Platformu'nu kullanan herkes, bir yerde bilimsever komüniteyi de temsil etmektedir. Sorulan her soru ve yazılan her cevap, bunun bilincinde olunarak sorulmalı ve yazılmalıdır. Buna bağlı olarak, sorunlu soru ve cevaplar, yazım hataları ve bilgi hataları da kullanıcılarımıza sunduğumuz araçlar (örneğin raporlama, oylama, vb.) yardımıyla, komünite içinde çözülmelidir.
Evrim Ağacı, girilen soru ve cevaplardan mesul değildir.
Maddi destekçilerimiz ve okurlarımız bize bilim hakkında sorular sordukça, bu soruların başkalarınca da görülüp, faydalanabileceği, kolektif bir platformu neden geliştirmeyelim ki diye düşündük. Tabii aklımızda olan sadece bu değildi. Bu konuyla ilgili temel bilgileri buradaki Patreon yazımızdan görebilirsiniz.
Türkiye'de soru sormaya yönelik eksiği yıllardır hissetmekteyiz. Sadece Türkiye'de de değil, her yerde; ama özellikle Türkiye'de... Yurt dışında Stack Overflow, Quora, Reddit gibi enfes soru-cevap platformları (veya bu platformları bünyesinde barındıran oluşumlar) var. Türkiye'de bunu sistemli olarak yapan, bunu yaparken de popülist içerikleri değil, gerçeklere ulaşmayı ana hedef biçen kimse yok. Hatta yurtdışı emsallerinde de bu ikincisinin olduğu kuşkulu; ancak kitlenin kaliteli kısmı, ister istemez kaliteli ürünler ortaya koyabiliyor.
Bunu Türkiye'de yapabilecek bir ortam bulunmuyor. Sosyal medya (Facebook, Twitter, vb.) zorbalık, alay ve aşağılama üzerine inşa edilmiş vaziyette. Bunlardan geriye kalanlarda ise kâr maksimizasyonu hayali dolayısıyla tamamen popülist temeller üzerine inşa edilmiş bir ağ görüyoruz.
Bu şartlar altında, akıllarımızda bilime, hayata, Evren'e yönelik çok fazla soru olsa da, "saçma" olduğunu düşündüğümüzden sormuyoruz; sorsak, cevap verecek birini bulamıyoruz, cevap veren çıksa muhtemelen alay ediyor, aşağılıyor. Çünkü sosyal medyada prim yapan yorum tipleri bunlar; herhangi bir denetim (iç denetim bile!) yok veya çok kısıtlı.
Bu nedenle çok tehlikeli bir sonuç doğuyor: Merak, giderilemiyor! Soruların sorulmadığı, cevapların bilimsel yöntem ışığında aranmadığı durumlarda, hurafe ve mitler kaçınılmazdır. Soru sormanın teşvik edilmediği, cevapların aranmadığı coğrafyaların bilimden, sorgulamadan, meraktan uzak kültürlere evrimleşmesi tesadüf değildir.
Buna yönelik en kapsamlı deneyimi, son 2017-2019 yılları arasında Facebook Okur Paylaşım Grubu'muzda edindik. 100.000 küsür kişiden oluşan grubumuz, biz buna yönelik bir çaba sarf etmemişken, kendiliğinden bir soru-cevap platformuna evrimleşti. Demek ki bilimsever ve meraklı kitlenin buna ihtiyacı var!
Biz de kolları sıvayıp, Türkiye ve Dünya'daki soru-cevap sistemi emsallerini incelemeye, ülkemizde ne tarz bir sistemin en verimli ve vizyonumuza uygun şekilde çalışacağını tespit etmeye çalıştık. Buna yönelik bir proje planı çıkardık ve üretmeye başladık.
Birkaç hafta süren hazırlanma sonrasında, 31 Mayıs 2019'da ilk beta testlerini yapmaya başladık ve içimize sinecek bir çalışma olacağına kanaat getirdik. Geliştirmeler bir yandan devam ediyor; çok kapsamlı ve "özel" bir algoritma üzerinde de çalışıyoruz; böylece popülizmi değil, gerçeği öne çıkardığımızdan emin olmak istiyoruz. Algoritma henüz hazır değil; ancak çok yakın bir gelecekte devreye girecek.
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir (editöryal bir denetim uygulanmamaktadır). Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Okurlarımızın sorular sorup, alanında uzman isimlerden ve genel olarak bilimsever komünitesinden güvenilir, saygılı, safsatalardan uzak yanıtlar alabilecekleri bir dijital platform yaratmak. Tahmin ediyoruz ki sizin de katılacağınız üzere, Evrim Ağacı bunun için en etkili ve kapsamlı yuva olacaktır.
Peki ya "bozarsa"? Bu tarz projelerdeki en büyük endişe genelde bu oluyor. Ancak sırtını Türkiye'deki bilimsever komünitesine dayamış olan bizlerin bu konuda endişesi yok. Ülkemiz kaliteli bir dijital platform çıkaracaksa, o platform bu kitleden çıkacaktır! Buna rağmen sözünü ettiğimiz algoritmayı geliştirmeyi tamamladığımızda, sistemsel olarak gözden kaçan detayları kolektif olarak tespit edip, gerçeği el üstünde tutabileceğiz.
Umuyoruz ki Türkiye'deki bilim komünitesi için faydalı, etkili, öğretici olan; bilimseverler, akademisyenler, uzmanlar ve halk arasında verimli etkileşimi/öğrenimi tetikleyecek bir proje olacaktır.
Bu sitenin Evrim Ağacı'nın gidişatı açısından önemi şu: Sitemiz ilk defa üyeler-arası etkileşime de açılmış oluyor! Yani Evrim Ağacı'na sosyal bir bileşen de eklemeye başlamak istiyorduk, bunun ilk adımını böylece atmış oluyoruz. Ek projeler yolda, bu daha bir "ilk adım"... Çok daha enfes ve Türkiye'deki bilimsever kitlesine yakışır, uluslararası standartların ötesinde projelerimiz yolda!
Şunu tekrardan hatırlatmak istiyoruz: Evrim Ağacı bir YouTube kanalı veya Twitter sayfası değil; bir bilim platformu! Dolayısıyla maddi destekçilerimizin destekleri 2 video, 5 tweet atmamızı sağlamıyor; devasa ve en azından Türkiye'de görülmemiş bir platform inşa etmemizi mümkün kılıyor.
Proje dahilinde atmak istediğimiz adımlar şunlar:
Burası, Evrim Ağacı üyesi olup da cevap vermek konusunda engellenmemiş tüm Evrim Ağacı ailesi üyelerinin sorulara yanıt verebileceği kısımdır. Eğer sorunuzun herhangi bir bilimsever tarafından yanıtlanmasını istiyorsanız buradaki kategorileri kullanmalısınız.
11 Haziran 2020 itibariyle tüm soru sorma yöntemleri birleştirilmiştir. Bazı kategoriler, sadece belirli kişilerce yanıt girilebilir biçimde ayarlanmış olabilir; fakat soru sorma sistemi tek bir yönteme indirgenmiştir.
Burası, Evrim Ağacı'na ve Türkiye'deki bilim algısına katkı sağlamak isteyen uzmanların, akademisyenlerin, doktora veya yüksek lisansını almış, belli bir alanda yetkinliğini ispatlamış kişilerin kendilerine özel alanlarının olduğu kategoridir. Eğer bir uzmana spesifik bir soru sormak istiyorsanız bu kategoriyi kullanmalısınız. Unutmayın ki buraya sorulan sorulara, o uzmandan başka hiç kimse yanıt verememektedir. Bu konuda daha fazla bilgiyi bu videomuzun 36. saniyesinden itibaren alabilirsiniz.
11 Haziran 2020 itibariyle tüm soru sorma yöntemleri birleştirilmiştir. Bazı kategoriler, sadece belirli kişilerce yanıt girilebilir biçimde ayarlanmış olabilir; fakat soru sorma sistemi tek bir yönteme indirgenmiştir.
Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.