Mucize Diye Bir Şey Var Mıdır?
Mucize algımız tamamen sahip olduğumuz beceri dağarcığı ile ilişkili.
Yarattığımız süper kahramanlar genellikle uçabilen, duvarların arkasını görebilen, hiç yorulmayan karakterler oluyorlar.
Çünkü bizim türümüz uçamıyor, ışığın geçemediği yüzeylerin arkasını göremiyor ve eylemlerini sürdürebilmek için besin ve solunum yoluyla enerji elde etmeye mecbur.
Örneğin yüzeylerden havalanabilen ve havada süzülebilen bir canlı türü için uçmak süper güç değildir.
Bir guguk kuşu için Süpermen bizim için olduğu kadar mucizevi değildir.
Bir goril için Batman'in kuvveti o kadar da şaşırtıcı ve "Vay Be!" tepkisi vereceği düzeyde olmayabilir.
Mucize ve olağanüstü tanımlarımızı o anda sahip olmadığımız özellikler oluşturur.
Bir bonobo maymununa insanların sahip olduğu konuşma kabiliyeti mucizevi gelebilir.
Sahip olduğumuz özellikler ile bazı canlılara göre oldukça mucizevi bazı canlılara göre gayet sıradan bazı canlılara göre de eksiğiz.
Gerçi işin aslı canlı evriminin "yerden gökyüzüne ulaşmak", "yürümekten uçmaya terfi etmek" gibi bir nihai hedefi yoktur.
Bir canlı sahip olduğu özellikler seti ile hayatta kalmaya devam edebiliyorsa hayatta kalmaya devam edebiliyor demektir.
Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, %100 reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır.
KreosusKreosus'ta her 10₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.
Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.
PatreonPatreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.
Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.
YouTubeYouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.
Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra 24-72 saat alabilmektedir.
Diğer PlatformlarBu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.
Giriş yapmayı unutmayın!Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza üye girişi yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.
Bu da onu en az diğer hayatta kalabilen canlılar kadar "yeterli" kılar.
Doğa için "uçmak" "yürümekten" daha havalı veya gelişmiş bir beceri değildir.
Çünkü bunun daha yüzmesi var, sürünmesi var... var da var.
Canlılar onları sarmalayan ortamların fiziksel hallerine göre çeşitli hareket desenleri gerçekleştiriyorlar, bu kadar.
İşin daha da can alıcı kısmı aslında şu:
Uçmak - bizim tanımımız ile fiziksel hali gaz olan ortamlar içerisinde katı yüzeylere tutunmadan ilerleyebilmek - yürümenin "ötesinde", yürümenin bir "üst modeli" değildir.
Yürümek oynadığınız oyunun ilk seviyesi, uçmak da o ilk seviyeyi başarıyla tamamlayınca kazandığınız ikinci seviye bir nitelik değildir.
İnsan türü olarak uçmaya bu kadar özeniyor olmamızın bazı sebepleri mevcut:
- Katı yüzeyden temasınızı kestiğiniz zaman sizin ve çevrenizdekilerin algısı ile "yukarı" doğru mesafe katetmiş oluyorsunuz. Bu da görü alanınızın tarayabileceği toplam alanın fazlalaşmasını ve rakiplerinize karşı üstünlük kurmanızı sağlıyor. Rakipleriniz size karşı savunmasız kalıyor. Konumsal avantaj.
- Uçabiliyorsanız içinde hareket edebileceğiniz yeni bir harita var demektir. Bu da sizden daha ufak ve dar bir haritada sıkışmış rakiplerinize göre size çok büyük bir otorite sağlar.
Aslında yaşamlarımız boyunca arzuladığımız, özendiğimiz, peşinde koştuğumuz her şey birbirimize üstünlük kurmak ve kazanmak ile bağlantılı.
Fakat bu evrimin kendisinin kazanç ve kayıp üzerine inşa edilmiş, "belirli bir amacı olan bilinçli bir yazılım" olduğu anlamına gelmez.
Evrimin bir amacı yoktur.
"Canlıların birbirlerine üstünlük kurma çabaları" olarak nitelendirdiğimiz içgüdüleri ve davranış kalıpları esasında hayatta kalmayı arzulamalarından kaynaklanan şuurlu uğraşılar değillerdir.
https://evrimagaci.org/blog/hayatta-kalmak-istemek-seklinde-bir-durtu-yoktur-16302
Yukarıda sunulan sebeplerin hiçbiri uçmanın yürümekten veya sürünmekten daha "nitelikli" veya "üstün" bir yeti olduğunu ispatlamaz.
Zira unutmamalısınız ki evrende başka bir "şey" ile etkileşime geçmek istiyorsanız o "şey"in bulunduğu ortam ile de etkileşime geçebiliyor olmalısınız.
Uçan canlıların çok büyük bir çoğunluğu aynı zamanda yürüyebiliyorlar da, katı yüzeyler ile etkileşime geçebiliyorlar. Zaten uçabilen bir çok canlı yaşamını sürdürebilmek için mutlaka bir noktada katı bir yüzey ile temasa geçebilmek zorundadır. (Konmak)
Fakat bir kartal birçok deniz canlısı için bir tehdit arz etmeyecektir. (Eğer söz konusu deniz canlıları sığ sularda veya yüzeye aşırı yakın yaşayan, ufak boyutlu türler değiller ise)
Veyahut 70 milyon yıl öncesinde kanatlı bir dinozor toprak diplerinde veya mağaralarda yaşayan kemirgenler için de tehlike oluşturmuyordu.
Doğada sıradan ve mucizevi olaylar şeklinde iki ayrı alt kategori yoktur.
Sadece bir şeyler vardır.
O bir şeyler farklı bakış açıları tarafından değişik değişik algılanır.
Asıl sorumuza geri gelecek olursak, "Mucize diye bir şey var mıdır?"
Şunun altını çizmeliyiz ki bu yüklü bir soru.
Yüklü ile kastettiğimiz şey şu.
"Mucize diye bir şey var mıdır?" sorusunu soran taraf "mucize" sözcüğünün sorunun yöneltildiği tarafın zihninde kendi zihninde yarattığı imgenin kopyasını yaratacağını varsayıyor.
"Mucize" sözcüğünün hem kendisi için hem de karşıdaki taraf için aynı görsüyü ateşleyeceğini addediyor.
Masanıza gelen garsona "Su alabilir miyim?" şeklinde ricada bulunmanız gibi.
Garsonun sizin ağzınızdan çıkan "su" sözcüğünü duyduğunda bunun ona sizin için "su" sözcüğünün karşılığı olan varlık ile birebir aynı varlığı çağrıştıracağını farz ediyorsunuz.
Yine buna benzer bir ön kabul "Mucize diye bir şey var mıdır?" sorusu sorulurken yapılıyor.
Örneğin biri bana "Sahi, kardeş, mucizelere inanır mısın?" diye bir soru yönelttiği zaman karşımdaki kişinin "mucize" sözcüğü ile tam olarak neyi kastettiğine emin olamıyorum. Çünkü "mucize" sözcüğünün karşımdaki kişi için ne anlam ifade ettiğini dahi bilmiyorum.
Öncelikle "Mucize senin için neyi ifade ediyor?", sen bana onu bir anlat.
Soruya soruyla karşılık evet.
"Mucize" sözcüğünün tarifi kişiden kişiye atladıkça şekilden şekle bürünecektir.
İhtimal verelim ki, mucize kelimesi ile niyet edilen mana "olağanüstü", "imkansız" türünde, betimledikleri nesnenin gayritabii olduğuna delalet eden sıfatlar.
Ve şimdi soruyu anlam kaybına uğramayacak şekilde restore edelim:
"Evrende olağanüstü diye bir şey var mıdır?"
Düşünelim...
Var mı?
Bana yok gibi geldi.
Biz yine de Türk Dil Kurumunun "olağanüstü" kelimesini nasıl tanımladığını bir yoklayalım.
Şöyle yazıyor:
"Olağan olmayan durum."
Hmm.
Evrende "olağan olmayan" bir şey ne var?
Evrende var olan her şeyin "olağan" olması gerekmez mi?
Çünkü bir şey "var" ise o şey "olağan" demektir. Yani olabilmiş.
"Olağan olmayan" bir durum nasıl var olabilir?
Adı üstünde, var olamaz.
"Olağan olmayan" bir durum tanım gereği "olabilir" olmadığı için "yoktur" şeklinde bir hükme varırız.
Görebildiğiniz, duyabildiğiniz, tadabildiğiniz, koklayabildiğiniz, dokunabildiğiniz ya da başka tüm olası yöntemler ile etkileşime girebildiğiniz her şey zaten "olağan"dır.
Çünkü varlar, bu yüzden etkileşime girebiliyorsunuz.
Üstüne üstlük, bir şeyin "var" olabilmesi için mutlaka o şeyi görebilmemize, duyabilmemize, tadabilmemize, koklayabilmemize, dokunabilmemize veyahut biraz önce vurguladığımız üzere o şey ile etkileşime girmemize gerek de yok.
Bugüne dek herhangi bir şeyin "var olduğunu" tespit edememiş olmanız o şeyin "var olduğunu" zaten kanıtlamaz, evet, ama "var olmadığını" da kanıtlamaz.
Alt komşumun oturma odasında mobilya olup olmadığını hiç görmemiş olmam alt komşumun oturma odasında mobilya olmadığı anlamına gelmez.
Elbette mobilya olduğu anlamına da gelmez.
Bilmiyorum, daha önce hiç alt komşumun oturma odasına gitmedim.
Ama alt komşumun oturma odasında mobilya varsa mobilya var demektir.
Bu da bu hipotetik mobilyaları "var", ve dolayısıyla "olağan" kılar.
Evrende olağanüstü bir şey var olamaz. Bu oksimorondur.
Evreni evren yapan şeyler zaten var olabildikleri için varlardır ve hiçbiri olağanüstü değildir.
Çünkü bir şeye "olağanüstü" sıfatı taktığınız anda o şeyi var olmaya başlamadan yok etmiş oluyorsunuz.
O şey artık "olağan olabilenin üstü" oluyor. Olağan olabilenin üstü bir şey olamaz.
Esasında "tespit edebildiklerimiz" ve "tespit edemediklerimiz" kıyaslaması yapmıyoruz.
Gözlemlenebilir evren ile gözlemlenebilir evrenin ötesini mukayeseye sokmuyoruz.
Bugüne kadar teleskoplarımızın tespit edebildikleri galaksilerin miktarı ile tespit edemedikleri varsayımsal galaksilerin muhtemel miktarını birbirlerine oranlamıyoruz.
Biz kainattaki birçok şeyden habersiziz, yazık bize ağlantısı değil bu.
Şunu anlamalıyız:
Bizim o şey ile geçmişte hiç etkileşip etkileşmediğimizden, günümüzde etkileşip etkileşmediğimizden veya gelecekte bir gün etkileşip etkileşmeyeceğimizden tamamen bağımsız olarak;
- O şey var ise "var olmasından" dolayı "olağan" demektir. Çünkü vardır. Var ise var olabilmiştir.
- Bu maddeyi başka bir varoluşsal durumu betimlemek için kullanamazsınız.
Sorumuzu son bir defa değerlendirmeye alalım:
"Mucize diye bir şey var mıdır?" (Mucize=Olağanüstü önermesi ile hareket edeceğiz.)
"Bir şey bir şey ise ona bir şey dememize neden olan bir varlığı vardır. Var olması o şeyin var olabildiğini gösteriyor. O şey olağandır. Olağanın üstü değildir. Bu nedenle bir şey var olduğu sürece olağanüstü olamaz. Mucize diye bir şey yoktur."
Peki.
Bu soruyu çalkalayalım biraz.
"Mucize diye bir şey var mıdır?"
"Var. Sadece bu metinde bile 22 adet mucize var."
Size sorulan soruları nasıl yorumladığınız çok önemli.
- 2
- 1
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 27/12/2024 10:22:20 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/16469
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.