Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Kafana takılan neler var?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 16 Ağustos 2020 33 dk.

Diyelim ki hayatınızla ilgili veriler toplamayı seven birisiniz ve içtiğiniz kahve miktarını gün gün takip ediyor, notlar alıyorsunuz. Ayrıca, işe gitmek için harcadığınız süreyi de her gün ölçüyor ve not alıyorsunuz (veya akıllı telefonunuz bunu sizin için yapıyor). Aradan 3 ay geçtikten sonra, hayatınızla ilgili topladığınız verilere dönüp baktığınızda, ilginç bir gerçekle karşılaşıyorsunuz: Kahve içme miktarınız arttıkça, trafikte geçirdiğiniz süre de artıyor! Hmm, demek ki kahve içmenizi azaltarak, trafikte kaldığınız süreyi azaltmanız mümkün!

Yukarıdaki paragrafta sondan ikinci cümlede ("Kahve içme miktarınız arttıkça, trafikte geçirdiğiniz süre de artıyor!"), bir korelasyon (ilişki) ifadesi mevcut. Eğer ki veri toplama yönteminizde bir hata yoksa, yani yanlış ölçümler yapıp, yanlış notlar almadıysanız, tartışmasız bir gerçekten söz ediyorsunuz demektir: Kahve miktarınız ile trafikte geçirdiğiniz süre koreledir (ilişkilidir). Bu ölçüm, başlı başına bir gerçektir ve ek bir kanıtı gerektirmez (tabii daha fazla veri toplayarak, bu ilişkinin ne kadar güçlü olduğunu daha iyi tespit edebilirsiniz).

101
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
İnceleme
Orçun Deniz Can
İnceleyen10 10 saat önce
Bu bir diziden çok daha fazlası, başlamadan onu belirteyim.

Hikaye ana karakterlerimiz Bryon Cranston'ın canlandırdığı lise kimya öğretmeni olan Walter White ve Aaron Paul'un canlandırdığı Walter'ın başarısız öğrencilerinden biri olan Jessie Pinkman adındaki 2 kişidir. Walter bir gün narkotik şubede bir polis olan bacanağı Hank'e katılmak ister ve Hank onu kırmaz. Katıldığı bu operasyonda polisin baskın attığı eve yakın bir mesafede olan başka bir evden darmadağın bir biçimde 2. kattan yere atlayan öğrencisi Jessie'yi görmesiyle şaşırır ama zaten onun bu işlere bulaştığını görmesiyle gelecekte yapacakları işlerin başlamasının ilk adımı da atılmış olur.

İlerleyen zamanda çevresi ve arkadaşlarından cinsel hayat anlamında, ekonomik zorluklar anlamında ve daha sıralayabiliceğim bir çok şey de daha geride kaldığını fark eder ama hala bu pekte sevmediği hayatına devam eder, ta ki 50. yaş doğum gününde 3. evre akciğer kanseri olduğunu öğrenene kadar. Oturup onsuz kalacak olan ailesinin rahat yaşaması için, oğlunun üniversite masrafları için ne kadar para kazanması gerektiğini hesaplar ve kimya bilgisini kullanabiliceği ve kısa zamandada iyi para kazanabiliceği bir iş olan aynı zamanda bölgesinde de yaygın olduğunu bacanağı Hank'in anlattıklarından bildiği, bir uy*şturucu madde olan met*mfetamin ticaretine başlama kararı alır ve Jessie'de olaylara burada katılır. Walter'ın planına göre o kimya bilgisini kullanıp pişirecek, sokaklara ve m*th'in ticaretine az biraz hakim olan Jessie ise satacaktır.

Şahsen ben dizide önemli bir rol sahibi olan Avukat Saul Goodman'ının hayatıni işleyen bir dizi olan ve gine Vince Gilligan'ın elinden çıkmış Better Call Saul dizisini daha çok severim ama elbette Breaking Bad çok daha üst düzey bir iş ve muhtemelen en iyisi, benim için yeri ayrıdır. Bu dizinin bence en iyi yaptığı şey karakter gelişimi ve değişimlerini kendi içinde çelişmeden çok uygun ve iyi bir ölçüde yapabilmesi, örnek olarak hiç bir anda "bunu niye yaptı?, Bu nasıl bir tepki?, ne alaka?" gibi bir cümle kurmadım. Onun haricinde çok kaliteli yazılmış birbirinden ikonik bir çok villain içeriyor ama ileri kısımlar için spoiler'a kaçabilir o yüzden belirtmeyeceğim. Ayrıca eklemesem olmaz, dizinin müzikleri özellikle intro müziği bir efsanedir, muhtemelen sosyal medyadan vs. duymuşsunuzdur.

Neyse anlatacaklarım bu kadardı benim için en anlamlı dizi olamasada muhtemelen izlediğim en iyisi buydu, muhtemelen izlerseniz sizinde öyle olacak.

Okuduğunuz için Teşekkürler.
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ufuk Derin
1 gün önce
Yapay zeka destekli yeni bir hava tahmin modeli, uzun süredir dokunulmaz kabul edilen 2 haftalık tahmin sınırını zorlayabilir. Google’ın GraphCast adlı modeliyle çalışan araştırmacılar, doğru başlangıç verileriyle 33 güne kadar anlamlı tahminler elde ettiklerini gösterdi. Bu bulgular, 1960’lardan bu yana geçerli sayılan kelebek etkisine dayalı kaotik atmosfer sınırlarının mutlak olmadığını düşündürüyor. Uzmanlar hâlâ temkinli, ancak bu çalışma, hava tahmini biliminin temellerini yeniden değerlendirme çağrısı niteliğinde.



Bu gönderi Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Pedram Türkoğlu
Uyarlayan 30 Aralık 2015 3 dk.

Çoğu kişinin bildiği gibi sesin yayılması için moleküllerin titreşmesi gerekir. Uzay da bir vakum ortam olduğu için, sesin yayılmadığı söylenir. Ancak uzayda "hiçbir ses yayılamaz" demek, bilimsel anlamda %100 doğru değildir. Zira uzay tamamen boş değildir.

Evet, büyük bir bölümü boştur; ancak uzayda binlerce ışık yılı boyuta ulaşabilen çok sayıda gaz ve toz bulutu vardır. Örneğin 9.800 ışık yılı büyüklüğündeki Smith Bulutsusu gibi… Bu tür kozmik yapıların varlığı, uzayın büyük ölçekte bakıldığında boş olmadığı anlamına gelmektedir. Bu da, devasa büyük dalga boylarına sahip seslerin teknik olarak uzayda yayılabilmesini gerektirir.

33
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Hazal Avad
Seslendiren 14 Aralık 2019 5:59
En kısa tanımıyla evrim, popülasyon içi gen ve özellik dağılımlarının nesiller içerisindeki değişimidir. Bu tanımdaki her bir basamak, evrim için olmazsa...
538
Görkem Bakırcı
Yazar 6 gün önce 35 dk.

Bilim, etik kaygılar dikkate alınmadığı durumlarda çok tehlikeli olabilir ve amacından kolayca sapabilir. Bilimsel metodları kullanan bilim insanları, etik ihlalleri temel almadıkları durumlarda korkunç deneyler ve ihlaller yapabilirler. İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana, bilimi ve toplumu bilimsel araştırmalarda kötüye kullanılan deneyler, sahte araştırma raporları, mesleki kıskançlık, rekabet veya bilimsel fonların kötüye kullanılması gibi suistimallerden korumak için çok sayıda etik düzenleme geliştirilmiştir. Çeşitli bilimsel birlikler, dernekler, akademiler, üniversiteler ve bilimle ilgili diğer kurumlar, biçim ve içerik açısından geniş bir çeşitlilik ortaya koyan etik standartları benimsemiştir. Bazıları genel etik davranış ve sorumluluk ilkelerine dayanır, diğerleri disiplinlere özgü mesleki görevlere atıfta bulunur.

Bilim; sonsuz bir arayış ve merak, bilinmeyen sulara yapılan zorlu ve tehlikeli yolculuk, içinde yaşadığımız evreni anlamak ve bilmek için girişilen bir sorgulamadır. İnsanı en uzak kıtalara, vahşi yerlere, Ay'a bile götürmüştür bu arayış.

12
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Meltem Çetin Sever
Yazar 8 Kasım 2020 15 dk.

Thomas Edison deyince aklımıza icatları ve Tesla ile arasındaki "savaş" gelir. Bu "savaş", gerçek anlamıyla bir savaştan ziyade, bir çeşit teknolojik inovasyon mücadelesidir: İki deha arasındaki rekabet, Dünya'yı kimin aydınlatacağı konusu etrafında şekillenmiştir: Tesla'nın alternatif akım (AC) sistemine karşı, Edison'un doğru akım (DC) sistemi... Bu çatışmanın taraflarından birinde yer almak isteyen insanlar, genellikle ezilmiş ve mağdur olan taraftaki Tesla'yı savunurlar; fakat bu güçlü fanatizm, kimi zaman abartılarak, Edison'a karşı birtakım haksızlıkları da doğurmaktadır.

Edison, tüm yaşamını bilimsel icatlara adamış başarılı bir mucittir ve aynı zamanda bir iş adamıdır. Bu ikinci özelliği, onun bilimi bir ticaret makinasına dönüştürmesine neden olmuş ve modern zamanlarda kamuoyunun saygısını yitirmesine neden olmuştur. Halbuki Thomas Alva Edison, çağının en meşhur ve en büyük mucitlerinden biri olarak görülmekteydi ve firmalarında çalışan mühendisler, belki de anca hayallerinde görebilecekleri başarılara erişebilmişlerdir.

50
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Taner Beyter
Taner Beyter
395K UP
Yazar 30 Ağustos 2020 1 sa.

Ülkemizdeki felsefeci ve epistemologların büyük bir kısmı epistemoloji tarihi ile ilgilenmeye eğilimli gibi duruyor. Bu durumun doğal bir sonucu olarak çağdaş epistemolojiye dair temel metinlerin büyük bir kısmı hala dilimize çevrilmemiş durumdadır. Bu nedenle çağdaş epistemolojiye dair Türkçe literatür taraması yaptığımızda birçok kavramın Türkçeleştirilmesinin hala bir hayli zor olduğunu fark edeceksinizdir. Lütfen bu çalışmamızı okurken bu hususu aklınızda bulundurunuz.

Bu yazı sürekli güncellenecek olup çağdaş epistemolojiye ilgi duyan okuyucular ve genç felsefecilere bir izlek sunmak amacıyla Öncül Analitik Felsefe Dergisi yazarlarından Taner Beyter, Zeynep Vuslat Yekdaneh ile Asım Dilmaçünal tarafından hazırlanmıştır. İçeriğimizde hem çağdaş epistemoloji ile temas etmek adına bazı temel kavramlar ile yaklaşımları tanıtmak hem de uygun Türkçe karşılıklarını tespit etmek istedik. Bazı kavramların ve kelimelerin Türkçe karşılığının hatalı olduğunu düşünüyorsanız lütfen bize ulaşarak görüş bildirin.

65
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Esat Kudret
Akıl yürütmeyi öğrenmeye çalışan bir öğretmenim. 4 gün önce Sen de Cevap Ver

Olsaydı bilirdik!

Zamanın bilebildiğimiz evrenin tamamı için aynı şekilde geçerli oluşu ve akışının aynı düzleme (uzay) kaynaşık oluşu bir yana, var sayalım ki yanılmışız ve hesaplamalarımız hatalı: Yine de öyle bir gerçeklik olsa idi bunu bize ulaşmalarından bilirdik.

Bir medeniyetin gelişim hızının o medeniyetin zamanının akış hızı ile doğru orantılı olduğuna yönelik bir tespit var mı bilemiyorum. Benim bildiğim zamanın akış hızı ile bir medeniyetin veya varlıklar toplamının hızı arasında doğru değil aksine ters orantı olduğudur. Zaman ne kadar hızlı akıyorsa o denli yavaş, zaman ne denli yavaş akıyorsa o denli hızlılar. Ki zamanın akış hızını belirleyen şey nesnenin uzay zamandaki hızının kendisidir ve zamanın hızı neden değil sonuçtur. Göreceliliğinin nedeni de budur: Nesnesine bağlılık… Sevgiyle…

Tüm Reklamları Kapat

1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Meryema Şermet
Alıntıyı Ekleyen 5 gün önce
Türkiye'yi cehennem ettiğiniz insanlar, Türkiye'yi size cehennem edeceklerdir!
Kaynak: Bu diyar baştan başa 4
8
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Çağrı Mert Bakırcı
Uyarlayan 2 Haziran 2021 22 dk.

2015 yılında yayınladığımız bir açık mektupta, Dünya'nın dört bir yanından akademisyenlerin, yapay zeka ile ilgili en büyük tehlikelerden birinin otonom silahların insan müdahalesi olmaksızın hedef tespiti yapıp, bunları vurabileceği ve dolayısıyla bunun engellenmesi gerektiğine yönelik çağrılarını Evrim Ağacı okurlarıyla paylaşmıştık. Çok ilginç ve öngöremediğimiz bir şekilde, bu endişe 2020 yılında Türkiye tarafından üretilen bir drone ile, gerçek bir savaş sahasında hayata geçirilmiş ve önü alınamayacak bir otonom silahlanma yarışını tetiklemiş olabilir. Mektupta uzmanlar, şöyle yazıyorlardı:[1]

Otonom silahların lehine ve aleyhine pek çok argüman geliştirilmiştir. Örneğin insan askerlerin yerine makine kullanma, makineye sahip olan ülkeler için insan zayiatını azaltması bakımından iyi, fakat bu sebeple savaşa girme ihtimalini yükseltmesi bakımından ise kötü bir fikirdir. Bugün insanlık için en kilit soru, küresel bir "Yapay Zekaya Sahip Silahlanma yarışını" başlatmak ya da bunu önlemektir. Şayet herhangi büyük askeri bir güç Yapay Zekaya Sahip silahları geliştirmede öne geçerse, küresel bir silahlanma yarışı fiilen kaçınılmaz olur. Bu teknolojik gidişatın nereye varacağı ise şimdiden görülebilir: Otonom silahlar, geleceğin Kalaşnikofları olacaktır. Nükleer silahların aksine, bu silahların üretimi için pahalı ve elde etmesi zor ham maddeye gerek yoktur, bu yüzden de bütün önemli askeri güçler için seri üretim bakımından kolay bulunur ve ucuz olacaklardır. Karaborsada görülmeleri, teröristlerin, halkını daha iyi kontrol etmek isteyen diktatörlerin ya da soykırım başlatmak isteyen savaş baronlarının ve benzerlerinin ellerinde görülmeleri sadece zaman meselesi olacaktır. Otonom silahlar; suikast düzenleme, devletleri istikrarsızlaştırma, halkları boyunduruk altına alma ve belli bir etnik grubun hedef alınarak öldürülmesi gibi eylemler için kusursuzdur. Bu sebeple, inanıyoruz ki, (askeri türden) Yapay Zekaya Sahip silahlanma yarışı, insanlık için faydalı olmayacaktır.

69
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ulaş Şaroğlu
Etkinliği Ekleyen 5 gün önce IstanbulÜcretsiz31 Mayıs
Uluslararası İTÜ Bilim ve Mühendislik Zirvesi (İngilizce)
31 Mayıs 2025 10:00 tarihinden 02 Haziran 2025 16:00 tarihine kadar.

📅 31 Mayıs – 2 Haziran 2025 tarihlerinde, İTÜ Maçka Kampüsü Mustafa Kemal Amfisi'nde düzenleyeceğimiz International ITU Science and Engineering Summit (SES 2025) etkinliğimiz sizlerledir.

📌 Etkinliğimizin programı ve konuşmacı listesine aşağıdaki bağlantıdan ulaşabilirsiniz:

🔗 https://indico.itu.edu.tr/event/5

📌 Bu ve bu tarz etkinliklerimizden haberdar olmak için kulübümüzün İnstagram sayfasını takip edebilirsiniz:

🔗 https://www.instagram.com/itufmk/

Devamını Göster
5
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Fatih Oğulcan Kaya
İnceleyen10 6 Temmuz 2023
Çocukluğumda CNBC'e de çocuk kuşağında yayınlanan çizgi dizisi. Bikini kasabasında geçen komik maceraları izliyoruz.

Süngerbob gibi olmak lazım, iyilik her zaman kazanır. En kötü iyi olan kazanır. :D
Yıldız Pedriği çok örnek almayın ama saçmalık yapmaktan da kaçınmayın. :P
Bay yengeç gibi cimrilikten kaçının, para size değer katmak için var. ;)
Squidward aslında çok şanslısın her gün eğlenme ve gülmeye hazır iki komşun var. Tamam, bazen kaçmak senin de hakkın.
Plankton çal artık şu formülü rahatlayalım. kfkhfk
9.9/10
(19 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : SpongeBob SquarePants
Yönetmen: Vincent Waller
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
15
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 3 Şubat 2019
Özgürlük talebi bulaşıcıdır.
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
27
1 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Great Expectations (Charles Dickens)

Great Expectations is the thirteenth novel by Charles Dickens and his penultimate completed novel. It depicts the education of an orphan nicknamed Pip (the book is a bildungsroman, a coming-of-age story). It is Dickens’s second novel, after David Copperfield, to be fully narrated in the first person. The novel was first published as a serial in Dickens’s weekly periodical All the Year Round, from 1 December 1860 to August 1861. In October 1861, Chapman and Hall published the novel in three volumes. The novel is set in Kent and London in the early to mid-19th century and contains some of Dickens’s most celebrated scenes, starting in a graveyard, where the young Pip is accosted by the escaped convict Abel Magwitch. Great Expectations is full of extreme imagery – poverty, prison ships and chains, and fights to the death – and has a colourful cast of characters who have entered popular culture. These include the eccentric Miss Havisham, the beautiful but cold Estella, and Joe, the unsophisticated and kind blacksmith. Dickens’s themes include wealth and poverty, love and rejection, and the eventual triumph of good over evil. Great Expectations, which is popular both with readers and literary critics, has been translated into many languages and adapted numerous times into various media.

Warning: Unlike most of the books in our store, this book is in English.
Uyarı: Agora Bilim Pazarı’ndaki diğer birçok kitabın aksine, bu kitap İngilizcedir.

Devamını Göster
₺500.00
Great Expectations (Charles Dickens)
Tayfun Türkmen
Etkinliği Ekleyen 1 gün önce ÇevrimiçiÜcretsiz29 Mayıs
Tamamlayıcı Tıpta Yeni Ufuklar: İnovatif Yaklaşımlar Konferansı
29 Mayıs 2025 21:00 tarihinden 29 Mayıs 2025 22:00 tarihine kadar.

Modern tıp uygulamalarına entegre edilen tamamlayıcı yaklaşımlar, sağlıkta inovasyonun en dinamik alanlarından biri hâline geldi.

🔹 MİNTEK Derneği olarak; tıpta dönüşümün kapılarını aralayan bir canlı yayına imza atıyoruz.
🎙️ Moderatör: Prof. Dr. Ali AYYILDIZ
🎙️ Konuşmacı: Dr. Murat YILDIZ

🗓️ Tarih: 29 Mayıs 2025, Perşembe
🕘 Saat: 21:00 (TSİ)
📍 Canlı Yayın Adresi: www.mintekder.com/tv
Soru-Cevap Etkileşimi Canlı

➡️ Bilimsel zeminde, yenilikçi tedavi perspektiflerine ışık tutacak bu konferansı kaçırmayın!
📧 Sorularınız için: [email protected]

Devamını Göster
2
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Umut Can Pak
Üye 6 gün önce 1 Cevap
141 görüntülenme
1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Mehmet Kesici
Yazılımcı, Araştırmacı 30 Ekim 2021 Sen de Cevap Ver

Güzel ve mantıklı bir soru olmuş. :) Aslında cevabı çok basit: Dediğiniz şeyin olmama sebebi işlemi yapan uygulamanın/yazılımın pratikte iyi çalışmaması. Teorik olarak yapması gerekiyor fakat pratikte olmuyor. Çok iyi yazılımlar (Dj'lerin kullandığı daw yazılımları) bunu gayet iyi başarıyor.

Ses perdeleri vardır. Düşük perde-yüksek perde ayrımını şöyle açıklayalım:

  • Çocuk ve kadın sesleri yüksek perdelidir yani daha sık ve yüksek dalga yapar.
  • Erkek sesi ise genellikle düşük perdelidir yani daha seyrek ve kısa/uzun dalga yapar.

Sesi hızlandırdığımızda perdelerdeki sıklık fazlalaşacaktır, bu da sesin incelmesi anlamına gelecektir. Tam tersi çok sık perdeli bir sesi yavaşlattığımızda perde sıklığı azalıp grafik de uzayacaktır, bu da kalınlaşması demektir.

Tüm Reklamları Kapat

Fotoğrafa bakarsak daha iyi anlaşılır:

Ses perdesi
Ses perdesi
Science Learning Hub
301 görüntülenme
Bu cevap, soru sahibi tarafından en iyi cevap seçilmiştir. Ancak bu, cevabın doğru olduğunu garanti etmez.
4
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close