Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Kafana takılan neler var?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Dinçer Arslan
Seslendiren 5 Mayıs 2023 4:30
Balık ile yoğurdun bir arada tüketilmesinin zehirlenme ile hiçbir alakası yoktur. Birçok restoranda balıkla birlikte süt ve süt ürünleri (özellikle de...
80
Tüm Reklamları Kapat
Ahmet Uğur Avcı
Yazar 3 gün önce 9 dk.

Aile içi sorunlar, ekonomik zorluklar, salgın hastalıklar, doğal afetler, toplumsal travmalar, okul ya da iş hayatındaki baskılar… Stres kaynakları hayatımızın her döneminde bir şekilde karşımıza çıkıyor. Bu zihinsel yük göz ardı edilmemeli; çünkü stres ister akut (hızlı ilerleyen veya kısa süreli), ister kronik (uzun süreli veya süreğen) olsun kalbimiz üzerinde önemli bir baskı oluşturuyor. Söz konusu baskı, özellikle risk altındaki kişiler için, kalp krizini (akut miyokard enfarktüsü) bile tetikleyebilecek kadar ciddi sonuçlar doğurabilir!

Stres birçok farklı yoldan kalp-damar (kardiyovasküler) sistemi sağlığını etkiler. Uzun vadede, halk arasında "damar sertliği" olarak bilinen, damarların daralıp tıkanmasına yol açan ateroskleroz gelişiminde rol oynar. Bu da zamanla koroner arter hastalıkları gibi ciddi rahatsızlıkların temelini oluşturur. Akut dönemde ise daha dramatik etkiler ortaya çıkabilir. Özellikle hali hazırda koroner arter hastalığı bulunan kişilerde, strese bağlı gelişen ani bir elektrofizyolojik sapma, ani kalp durmasına kadar varabilecek trajik sonuçlara neden olabilir. Bilimsel çalışmalar depremler, terör olayları ve hatta futbol maçlarının bile ani kardiyak olayları tetikleyebileceğini göstermektedir.

4
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ayşe Ege Palaz
Çeviren 11 saat önce 2 dk.

Girişimci Juan Enriquez, yaşama oldukça elverişsiz ortamlarda hayatta kalabileceğimiz ve hatta DNA manipülasyonu ile hafızalarımızı ele geçirip yönetebileceğimiz bir gelecekten bahsediyor!

İstediğimiz bedenleri tasarlayabileceğimiz bir Dünya düşünün. Bu Dünya'da, yanımızda yaşayacak hayvanları ve bitkileri de yaratabilir, canlandırabiliriz. Organizmaları değiştirebilir, onları istediğimiz gibi şekillendirebiliriz. Ve aslında gelecekten bahsetmiyoruz. Hatta bunun için hayal gücüne gerek yok, şu anda o dünyada yaşıyoruz.

3
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Seda Baştürk
Seda Baştürk
194K UP
Çeviren 30 Temmuz 2020
23 Temmuz’da Dünya gezegeninden, Hoegaarden, Belçika’da bir evin arka bahçesindeki teleskopla çekilen bu Mars fotoğrafı son derece keskin görünüyor. Kızıl Gezegen‘in parlak güney kutup takkesi, ters çevrilmiş görüntünün üzerinde Güneş ışığı ile yıkanırken görülüyor. Syrtis Major olarak bilinen karanlık oluşum da sağ tarafa (doğuya) doğru uzanıyor. Şimdilik gece yarısında yükselen Kızıl Gezegen, Ekim ayı başında gerçekleşecek olan karşı konumundan aylar uzakta. Dünya, yörüngesinde daha hızlı dönmeye başlayıp Mars’ı yakaladığında teleskoptan alınan görüntüler daha da gelişecek ve bulanık disk daha büyük ve parlak hale gelecek. Mars’taki Jezero Krateri, Syrtis Major bölgesinde yer alır. Burası da, fırlatılması bugün planlanan NASA’nın 2020 Mars Keşif Aracı Perseverance (Azim) için iniş bölgesi.
6
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 10 Haziran 2014 7 dk.

Neden yelleniyoruz (evet, tıbbi terminolojide "yellenme" olarak geçer)? Neden kokuyor? Bunlar birçoklarımızın merak ettiği ama pek de fazla cevaplanmayan sorulardır. Ancak kendimizi tanımak, her şeyimizi tanımaktan geçer. Hoşumuza giden şeylerimizi tanıyıp diğerlerini reddedemeyiz. Bu sebeple, sokaktaki Ahmet amcadan sevgilinize, Angelina Jolie'den padişahlara kadar herkesin yaptığı bu konuyu ele alma vakti geldi diye düşünüyoruz. Yellenmeyle ilgili 10 ilginç konuya değinerek bu işin üstesinden geleceğimizi düşünüyoruz, umarız başarılı olabiliriz. Başlayalım:

Yellenme, bağırsaklarımızda biriken her türlü gazın, buldukları her türlü delikten dışarı kaçma çabalarının bir ürünüdür diyebiliriz. Bu delik, genellikle anüsümüz olmaktadır. Ağzımızdan başlayan sindirim kanalımızın her basamağında gazlar birikir; hatta yutkunurken yuttuğumuz hava bile en nihayetinde bir çıkış noktası bulacaktır. Ancak çıkardığımız gazın önemli bir kısmı bağırsaklarımızdaki bakterilerin gerçekleştirdikleri kimyasal faaliyetlerin bir yan ürünü olarak üretilir. Tipik bir yellenme sırasında insanlar %59 azot, %21 hidrojen, %9 karbondioksit, %7 metan ve %4 oksijen dışarı çıkarırlar. Kimi zaman çıkarılan gazın %1 kadar kısmı hidrojen sülfat ve merkaptanlardan oluşur. Bunlar içerisinde sülfür bulunur ki işte bu gaz, o meşhur kokunun nedenidir. Bağırsaklarımızda sıkışan ve dışarı itilen gaz, boğucu kaslarımızın (bağırsakların kasılmasını sağlayan kaslar) kasılma miktarına ve sıkışmış gazın basıncına bağlı olarak çıkış sırasında bağırsak duvarlarını titretebilirler. Bu titreşimler, "pırt" sesinin nedenidir. Yoksa gazın kendisi elbette sese sahip değildir; organlarımızla etkileşimi sese neden olur. Tıpkı hava veren bir borunun ağzına parmağınızı kısmen bastırdığınızda çıkan ses gibi...

133
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İstanbul Üniversitesi Matematik Kulübü
Etkinliği Ekleyen 2 hafta önce İstanbulÜcretsiz23 Mayıs
Öğrenci Matematik Çalıştayı XI
23 Mayıs 2025 10:00 tarihinden 23 Mayıs 2025 16:00 tarihine kadar.

İstanbul Üniversitesi Matematik Kulübü olarak bu yıl Matematik Çalıştayımızın 11. 'sini düzenliyoruz.

Etkinliğimiz; matematik bölümünden mezun olmuş, farklı alanlarda kendini geliştirmiş, kariyer hedeflerimize ilham verecek isimleri bir araya getirecek.

Konuşmacılarımızın bilgi ve deneyimlerinden yararlanmak istersen aşağıdaki formu doldur, etkinlik gününde aramızda yerini al.

Katılım formu;

https://forms.gle/b4dLBBKKKeLodRQ18

Daha detaylı bilgi almak için bize ulaşabilirsiniz.https://www.instagram.com/iumatematik/

Devamını Göster
5
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 3 Aralık 2019 25 dk.

Normalde aşina olduğumuz 3 uzaysal (uzamsal) boyutu bilirsiniz: En, yükseklik, derinlik... Sol-sağ, ileri-geri, yukarı-aşağı... Daha bilimsel tabiriyle x, y, z... Buna, 4. boyut olarak bilinen zaman boyutunu da eklersek, modern fiziğe ulaşıyoruz. Bu konularla ilgili bilgilerinizi tazelemek için Genel Görelilik Kuramı'nı okuyabilirsiniz. Konuya daha basit bir giriş içinse buradaki yazımıza göz atabilirsiniz.

Ancak fiziğin en büyük ve meşhur problemi şu: Kara delikler, yıldızlar ve gezegenler gibi çok büyük cisimlerin fiziği olarak bilinen Görelilik Teorisi ile, atom altı parçacıklar gibi çok küçük cisimlerin fiziği olan Kuantum Fiziği, daha spesifik olaraksa Kuantum Alan Teorisi arasında bir uyuşmazlık söz konusu. Bunlar, fiziğin iki ayrı alt dalı olarak incelendiğinde harika bir şekilde çalışıyorlar; ancak birbirleriyle bütünleşik olarak incelenmeye çalışıldığında çok ciddi problemler çıkıyor. İşin özünde, iki teori birbiriyle uyumlu değil gibi gözüküyor.

339
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

YouTube, Evrim Ağacı tarafından hazırlanan içerikleri video yoluyla öğrenmenin en iyi yolu! Ayrıca kanalımızda birçok bilim insanıyla röportajlarımızı, çeşitli deney gösterilerini ve diğer bilim içeriklerimizi bulabilirsiniz.

Yaşam Ağacı Türü
Ömer Can Mutlu
Türü Ekleyen 5 gün önce
Harmochirina, Plexippini oymağına bağlı bir alt oymaktır. Oymağın 2 alt oymağından biridir.
2
Cansu Erdem
Cansu Erdem
173K UP
Uyarlayan 4 Ağustos 2019 4 dk.

İnsan Yamyamlığı (Kannibalizm), bir diğer ismiyle antropofaji, diğer insanların etlerini veya iç organlarını yiyerek beslenen insanların davranışları olarak tanımlanır. Yamyamlık (Kanibalizm) ifadesi, bir bireyin aynı türden bir başka bireye ait vücut parçalarını veya o bireyin tüm vücudunu tüketmesiyle zoolojiye genişletilmiştir. Geçmişte akrabalarımızın bulunmuş olduğu kültürlerde, belli bir aşamaya kadar kabul gören yamyamlık, günümüzde eski kabul edilebilirliğini yitirmiş gibi görünüyor. Ancak yine de bazı coğrafyalarda uygulanmaya devam edilmekte.

Arkeolojik ve genetik incelemeler ışığında yamyamlığın tarihçesi, binlerce yıl önce yaşamış olan insansı akrabalarımıza dayanıyor. Uzun açlık ve kıtlık dönemlerinde Neandertaller'in yamyamlık sayesinde beslendiği, incelenen 43.000 yıllık Neandertal fosilleri sayesinde anlaşılmış oldu. İspanya, El Sidrón'daki bir yeraltı mağarasında keşfedilen kemik kalıntıları, bu bireylerin bir nevi kasaplık yaptığı sonucuna varmamızı sağladı.

126
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ece Müker
Ece Müker
502K UP
4 gün önce
Yeni bir fizik araştırması, evrenin gelecekteki yok oluşunun daha önceki tahminlerden milyonlarca yıl daha erken yaşanabileceğini öne sürüyor. Bu senaryo, kuantum mekaniğindeki “vakum kararsızlığı” kavramına dayanıyor. Mevcut evrenin enerji düzeyinin, aslında daha kararlı bir “gerçek vakum” durumunun üzerinde olduğu düşünülüyor. Bu durumda, evrenin herhangi bir noktasında ortaya çıkabilecek bu kararlı baloncuk, ışık hızında yayılıp tüm evreni yok edebilir.
Ancak bilim insanları, bu olayın muhtemelen milyarlarca yıl sonra yaşanacağını ve şimdilik acil bir tehdit oluşturmadığını vurguluyor. Bu çalışma, evrenin temel yapısı ve geleceğiyle ilgili bilimsel modellerin yeniden gözden geçirilmesini gündeme getiriyor.

Bu gönderi Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Blog Yazısı
26
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Mehmet Mert Demir
İnceleyen9 6 gün önce
Stanley Kubrick’in muhteşem bir eseri.Filmde oldukça rahatsız edici sahneler olsada aşılamak istediği suç-ceza düşüncesi oldukça iyi aktarılmış.Çok beğensemde ikinci defa izlemem.
9.7/10
(33 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : A Clockwork Orange
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
5
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Mücahid Köse
Çeviren 1 gün önce 4 dk.

Bilim insanları, iyi bir sınıflandırma sistemine sahip olmayı oldukça önemserler. Nesneleri kategorize etmek ve onları etiketlendirmek birçok bilimsel süreç için kritik bir adımdır; üstelik titizlikle hazırlanmış taksonomik tabloları bir bütün halinde gözden geçirmek de bilimsel sürecin en tatmin edici yanlarından biridir. Aristoteles'in ilk bilim insanlarından biri olarak kabul edildiği düşünüldüğünde dünyayı kategorilere ayırmaya bu kadar düşkün olması pek de şaşırtıcı değildir. Aristoteles, hayvanları "kanı olanlar" ve "kanı olmayanlar" diye ayırdı; bazılarını "karada yaşayanlar", diğerlerini "denizde yaşayanlar" olarak sınıflandırdı.[1] Ancak en ünlü Aristoteles kategorilerinden biri, Batı düşüncesinde tüm canlılar üzerine olan anlayışı şekillendiren bir ayrımdır. İşte bu ayrım, "ruhun (bilincin) bölünmesi" olarak bilinir.[2]

Aristoteles, her biri bir öncekinin üzerine inşa edilen üç tür ruh (bilinç) olduğunu savunmuştur.[3] Bunlar şu şekildedir:

9
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Rüzgâr Özkarakaş
Alıntıyı Ekleyen 5 gün önce
Böylece, kötülükler içinde en tüyler ürpeticisi olan ölüm, bizim için hiçbir şeydir, çünkü biz varken ölüm yoktur; ölüm gelince de biz yokuz.
Kaynak: Ünlü Filozofların Yaşamları ve Öğretileri - Diogenes Laertios
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'na katkı sağlamanın bir yolu, Agora Bilim Pazarı'na uğrayarak, burada bilimseverlerle buluşturduğumuz bilim kitapları, ders kitapları, hediyelik eşyalar ve diğer ürünlerden satın almak. Bir göz atın, hoşunuza giden bir şeyler bulacağınıza hiç kuşkumuz yok!

İnceleme
Enes Soylu
Enes Soylu
16K UP
İnceleyen9 4 gün önce
Bakış açınızı değiştirecek, insanlara daha anlayışlı davranmanızı sağlayacak bir kitap. Sosyal ilişkilerinizde rahat olmaya başlayabilirsiniz. Abartıyor da olabilirim ama ''Bu kitaptan önce'', ''Bu kitaptan sonra'' olarak iki kısıma ayırsam fark edeceğim şeylerden birisi bu olurdu. Alışveriş yapmadan önce ne alacağınızı düşünüp öyle gitmeye başlıyorsunuz, çoğu davranışınızın nedenini açıklamaya yaklaşıyor veya açıklıyorsunuz. Akışına bırakmak sandığınız kadar kötü olmuyor.
Kitap
9.0/10
(1 Kişi)
Puan Ver
Bilinçdışınız Davranışlarınızı Nasıl Yönetir?
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nda yayınladığımız bilim haberlerini anlık olarak Bundle üzerinden de okuyabileceğinizi biliyor muydunuz?

İnceleme
Ebru Özen
Ebru Özen
58K UP
İnceleyen10 5 Aralık 2023
Çok severek okuduğum bir eserdi okuyucuyu dönemin içine çekiyor mutlaka tavsiye ederim
10.0/10
(11 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
8
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Discord
Yaşam Ağacı Türü
Serdar Ölez
Serdar Ölez
109K UP
Türü Ekleyen 1 Ocak 2022
70 cm kadar boylanabilen, çok yıllık, otsu bir türdür. Gövde yoğun havlı, genellikle dik, basit veya dallanmış, dipte 3-4 mm çaptadır. Yapraklar yoğun havlı, altta sıklıkla ± beyaz kaba tüylü, yukarıda havlı veya tüysüz, düzensiz ve keskin dişli; dip yapraklar genişçe üçgen biçimli veya kalpsi, küt veya keskin uçlu, 5-8 x 5-8 cm, uzun saplı; gövde kısmındaki yapraklar belirgin şekilde daha küçük, kısaca saplıdır. Çiçeklenme Haziran-eylül aylarında; çiçekler ± sarkık, tekil, yaprak koltuklarında, sapsız, nadiren kısa saplı ve 1-3´ü bir arada yoğun uzun başak çiçek kurullarında; ovaryum altdurumlu, külah şekilli, 2 mm; çanak loblar genişçe mızraksı, keskin uçlu, 9 x 3-4 mm, dik, kirpikli kenarlı; taç huni veya çan şeklinde, 20 mm, 1/4´ine kadar keskin uçlu yumurtamsı loblara bölünmüş, kenarları püsküllü/kılçıklı, beyaz, dış kısmı kısaca havlı; boyuncuk gömülü; tepecik 3 parçalıdır. Meyve kapsül sarkık, 8 x 6 mm, külah şekilli, çıkıntılı, havlı; tohumlar elipsoid, 2 x 1 mm, kahverengi, küçük açık kenarlı ve parlaktır.
1
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Evrim Ağacı Akademi

Evrim Ağacı Akademi'yi kullanarak kendini Bilgisayar Bilimleri konusunda geliştirebilirsin.

Deniz Altan Uğur
bilimsever 3 Şubat 2024 Sen de Cevap Ver
Bu soru, Eylül Tekdemir tarafından sorulmuştur.

Dünya Gezegeni üzerinde keşfedilmeyen bir kıta kalmamıştır. Bunu biliyoruz çünkü gezegenimizin uzaydan çekilmiş fotoğrafları elimizde mevcut. AMA Dünya üzerinde keşfedilmemiş mağaralar,antik şehirler vb. Bilinse bile uzaydan görülemeyecek boyutta bölgeler veya yapılar bulunabilir.[1]

Kaynaklar

  1. Çağatay Ünal. Dünyanın Tamamı Keşfedildi Mi?. Alındığı Tarih: 3 Şubat 2024. Alındığı Yer: medium | Arşiv Bağlantısı
6
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 3 Şubat 2019
Yeni bir fikre sahip olmak, bir iğne üzerine oturmak gibidir: Ayağa fırlayıp bir şeyler yapmanıza sebep olmalıdır.
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
22
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close