Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Kafana takılan neler var?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Yaşam Ağacı Gözlemi
Işıl Ertuğrul
Gözlemi Yapan 4 gün önce Türkiye, Diyarbakır
3
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Çağrı Mert Bakırcı
Çeviren 28 Aralık 2023 17 dk.

Antenlerin elle tasarlanması ve optimize edilmesi şeklindeki mevcut uygulama, önemli bir alan uzmanlığı gerektirdiği ve hem zaman hem de emek bakımından yoğun olduğu için yeni ve daha iyi anten tasarımları geliştirme becerisi açısından sınırlıdır. Buna alternatif olarak, araştırmacılar, 1990'ların başından beri evrimsel anten tasarımı ve optimizasyonunu araştırıyor ve bilgisayar hızının artması ve elektromanyetik simülatörlerin gelişmesiyle bu alan son yıllarda büyüdü. Bu teknikler, doğadaki biyolojik evrimden esinlenen ve bir çözüme daha iyi ve daha iyi yaklaşımlar üretmek için en uygun olanın hayatta kalması ilkesini kullanarak potansiyel çözümler popülasyonu üzerinde çalışan bir stokastik arama yöntemi ailesi olan evrimsel algoritmalara (EA) dayanmaktadır.

Anten dizileri ve kuadrifilar sarmal antenler de dahil olmak üzere birçok anten türü incelenmiştir. Ayrıca, evrimsel algoritmalar antenleri yerinde (in-situ) yani, elektromanyetik etkileşimlerin karmaşıklığı nedeniyle anten tasarımcılarının elle yapması çok zor olan, çevredeki yapıların etkilerini dikkate alarak geliştirmek için kullanılmıştır. Yakın zamanda, NASA'nın Uzay Teknolojisi 5 (ST5) görevindeki üç uzay aracı için bir anten evrimleştirmek üzere evrimsel algoritmaları kullandık ve İzleme ve Veri Aktarım Uydularından (TDRS) biri gibi, yaklaşan diğer NASA görevleri için antenler üzerinde çalışıyoruz. Bu makalenin geri kalanında hem ST5 hem de TDRS görevleri için anten evrimi çalışmalarımızı tartışacağız.

16
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Itamar Shatz
Itamar Shatz
499K UP
Yazar 12 Ağustos 2021 19 dk.

Sagan Standardı, konuyla ilgili kanıtlara bakarak, bir iddia ne kadar olasılık dışı ise, ondan beklenen kanıt standardının da bir o kadar büyük olması gerektiğini söyler. Her ne kadar ilk olarak Carl Sagan tarafından geliştirilmemiş olsa da Sagan Standardı, "Olağanüstü iddialar, olağanüstü kanıtlar gerektirir." olarak bilinen bir sözün kavramsal kısaltmasıdır.

Buna göre, eğer belli bir iddianın (bilimsel fikir birliğine uyuşmaması gibi sebeplerle) "olağanüstü" olduğu düşünülüyorsa, bu iddiayı ileri süren kişi, daha az olasılık dışı olduğu düşünülen bir iddiayı sunan kişiye göre daha yüksek bir kanıt standardına tabi tutulur.

126
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Çınar Civan
İnceleyen8 12 Şubat
Bekenstein, karadelikler üzerine çalışmaları (spesifik olarak, karadelik termodinamiği) ile tanınan çok değerli bir bilim insanı. Kitap, ağırlıklı olarak Bekenstein'in akademik hayatına odaklanıyor. Bekenstein; yapmış olduğu akademik çalışmaları, katıldığı konferansları, diğer bilim insanları ile olan iletişimini anlatıyor. Bunun yanı sıra karadelik termodinamiğinin doğuşu, fizik camiasında kabul görüş süreci, kendisi ile aynı alanda çalışan Hawking hakkındaki görüşleri gibi konulara da değiniyor.

Kitap, benim için gerçekten etkileyici oldu. Özellikle Bekenstein gibi alanda tecrübesi yüksek olan, saygın bir bilim insanının akademik tavsiyeleri gerçekten değerli. Klasikleşmiş tavsiyeleri pek çok yerde bulabilirsiniz ancak Bekenstein bu kitapta, genç fizikçilerin yönelmesinin iyi olabileceği alanlara kadar değerli tavsiyeler veriyor. Fizik alanından ilerlemek isteyen her bilim insanı adayının okuması gerektiğini düşündüğüm bir kitap.

Kitaptaki akademik dile gelecek olursam, bence oldukça dengeliydi. Konuyu çok iyi bilmeyen birinin bile anlayabileceği bir anlatımı vardı. Fakat tabii ki temel fizik bilgisi (hatta belki de lise fiziğinin biraz daha üstü) gerektiriyor. Yine de bu bölümler okunabilir, her detayı anlayamasanız bile sonucu görebilirsiniz. Hiç yoktan bir fizikçinin düşünce akışını görmüş olursunuz. Kitap oldukça kısa olduğu için olumsuz yönde tenkit edilecek pek bir yan yakalayamadım. Uzun bir kitap olsaydı akademik dilini tenkit etmek mümkün olabilirdi ama bu kadar kısa bir kitapta göze çarpmayan bir detay.

Bu vesileyle 2015 yılında hayatını kaybeden Bekenstein'i anmış olalım. Kendisinin ve diğer bilim insanlarının emeği, çok büyük bir fiziksel devrimi başlattı: karadelik termodinamiği.

Çeviri ise oldukça başarılıydı, hatta çok iyiydi diyebilirim. Bilimsel terimler benim gördüğüm kadarıyla tamamen doğru (en azından anlaşılır) çevrilmişti. Çevirmen notları yerindeydi ve açıklayıcıydı. Ginko Bilim bana kalırsa çok kaliteli bir iş çıkarmış. Okumanızı öneririm.
9.7/10
(12 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Of Gravity, Black Holes and Information
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Zehra Zehra
Zehra Zehra
1,631 UP
Üye 4 gün önce 1 Cevap
Geçen gün balkonda bi böceği kendi yerinde hareket ederken gördüm sonra bi an kendi yerinde hareketsiz kaldı o böcek(böcek olduğundan biraz emin değilim ama böceğe benziyordu) bende böcekler uyur mu diye merak ettim!
130 görüntülenme
0
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Beste Zorlu
Beste Zorlu
150K UP
Uyarlayan 3 gün önce 3 dk.

Doğada canlı gruplarının avcılarına karşı geliştirdiği farklı savunma mekanizmaları mevcuttur; kamuflaj, mimikri, çeşitli özelleşmiş yapılar ve zehir bu savunma başında gelir. Bu mekanizmaların arasında doğası sebebiyle en çok çalışılan ve merak uyandıran başlık zehirdir.[1][2]

Özellikle bazı canlı grupları zehirleri nedeniyle "en çok korkulan", "en tehlikeli" gibi isimlerle anılır olmuştur. Bazı böcekler, örümcekler, kurbağalar, yılanlar, kaplumbağalar zehirlidir ve her biri yaşadığı habitatın coğrafyasına göre farklı kimyasal içerikli zehirlere sahiptir. Bu başlıklar içerisinde yılanların zehirleri en tehlikelilerden biri olarak kabul görür.

5
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Alper Kaan Selçukoğlu
Yazar 6 Ekim 2023 19 dk.

Türdiriltimi (İng:"De-extinction") kavramı, belki de bilim dünyasının görmüş olduğu en olağandışı ve ilginç kavramlardan biridir. Nesli tükenmiş canlıları, bir nevi yeniden hayata döndürme fikri, ilk duyulduğunda hem ilginç hem de neredeyse imkânsız gibi gelebilir. Ancak genel kanının aksine, bu fikrin gerçekleştirilebilirlik potansiyeli vardır ve hatta bazı başarılar elde edilmiştir. 2023 yılı itibariyle, türdiriltimi oldukça popüler bir araştırma alanı haline gelmiştir ve aldığı yatırımlar sayesinde de hızla gelişmektedir. Türdiriltimi, gelecekte ekosistem mühendisliğinden yapay rahim teknolojilerine kadar hayatımızın her alanını etkileyecek bir bilimsel araştırma sahası olma yolunda önemli adımlar atmaktadır.

Türdiriltimi, 21. Yüzyılda popüler hale gelen bir kavram olmasına rağmen, kökenleri çok daha eski zamanlara dayanmaktadır. Bu konseptin izleri, 1900'lerin başlarına ve hatta Nazi Almanya'sı dönemine kadar gitmektedir. Kulağa ütopik bir olgu gibi geldiği için birçok insan, türdiriltiminin gerçekleştirilebilir olup olmadığı sorusunu sormaktadır. Nitekim tarih boyunca çeşitli türdiriltim projeleri gerçekleştirilmiş; bazıları başarılı olmuş, bazıları ise başarısızlıkla sonuçlanmıştır.

86
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İbrahim Uzun
Seslendiren 25 Haziran 2022 13:31
Bellek, uzun süredir birçok psikoloğun, psikiyatristin, fizyoloğun ilgi alanı olmuştur. Yaptığımız her şeyde etkisi olan bu kavram yıllarca farklı yönleriyle...
Bionluk Logo sponsorluğunda seslendirildi.
60
Meriç Öztürk
Seslendiren 1 gün önce 28:49
Uzun yaşamın sırrı renklerde mi? - Yapay zekaya aşık olan çocuğa ne oldu? Bilim insanları nasıl bir önlem alacak? - Masaj yaparak beynininizi yenileyebileceğinizi...
3
Poyraz Sinangil
Aktaran 13 Nisan 2023 6 dk.

Soyu tükenmiş canlıların gerçekte nasıl göründüğünü anlamak zordur. Özellikle de milyonlarca yıl önce ölmüş canlılardan geriye bize pek bir şey kalmadığını hesap edecek olursak... Bu yüzden dinozor gibi canlılara olan bakış açımız sürekli değişebilmektedir. Uzun süre bu görkemli canlıların yavaş hareket eden, hantal ve aptal sürüngenler oldukları sanılıyordu. Daha fazla fosilin ortaya çıkarılması ve teknolojinin de gelişmesiyle birlikte bu algının yanlış olduğu ortaya çıktı. Fakat hâlâ onlar hakkında öğreneceğimiz çok şey var. Science dergisinde yayımlanan bir araştırma, dinozorların yüzleri, özellikle de dudakları hakkında bildiklerimizi değiştirebilir.[2]

İnsan da dahil olmak üzere şu an yaşamakta olan bir sürü canlıda dudak yapısı görmekteyiz. Genelde dişleri nemli ve güvende tutmak amacıyla seçilim göstermiş bu yapı kas ve deri ile desteklenmektedir. Asıl görevi dişleri korumak olsa da bu yapının evrimleşmesi bazı ek özellikler de sağlamaktadır. Örneğin biz insanlar dudaklarımızı hareket ettirerek konuşmaktayız. Benzer bir biçimde diğer primatlar da dudaklarını farklı şekillerde hareket ettirerek değişik sesler çıkarmakta ve iletişim kurmaktadırlar. Dudaklar sadece biz gibi memelilerde değil, balıklardan tutun sürüngenlere kadar farklı yaşam formlarında da görülebilir. Bu da evrimsel süreçte omurgalılar arasında bir ortak seçilim baskısı oluştuğu, farklı şekillerde ama aynı görevde yapılar evrimleştiğini destekler niteliktedir.

49
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Gökalp Selamet
Çeviren 6 Mayıs 2023 3 dk.

Hiç kedilerinizin birbirleriyle oynadığı oyun çok şiddetli göründüğü için endişelendiniz mi? Scientific Reports'ta yayınlanan bir araştırma, bu endişeleri gidermek adına kedilerde oyun oynamayı ve kavga etmeyi araştırdı.

Araştırmacıların amacı, neyin oyun olduğunu ve neyin kavgaya yol açabileceğini çözmek için herkesin gözlemleyebileceği basit davranışları bulmaktı. Bu araştırmanın sonuçları, söz konusu kavgalar hayvanlara ve insanlara zarar verebileceği için önemlidir. Öyle ki, kedileriniz anlaşamıyorsa birini yeniden sahiplendirmek zorunda bile kalabilirsiniz.

39
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Hakan Orhan
Hakan Orhan
59K UP
Uyarlayan 3 gün önce 4 dk.

Yaklaşık yüz yıl önce, 29 Mayıs 1919'da bir güneş tutulması sırasında yapılan ölçümler, Einstein’ın genel görelilik teorisini doğruladı. Bundan daha önce ise Einstein, ışığı anlama biçimimizi kökten değiştiren özel görelilik teorisini geliştirmişti. Bu teori günümüzde bile parçacıkların uzayda nasıl hareket ettiğini anlamamıza rehberlik ediyor ki bu da uzay araçlarını ve astronotları radyasyondan korumak için hayati bir araştırma alanı.

Özel görelilik teorisi, ışık parçacıklarının, yani fotonların boşlukta saatte yaklaşık 1.079.252.848 km gibi sabit bir hızla yol aldığını gösterdi. Bu hız, ulaşılması son derece zor ve de bu ortamda aşılması imkânsız bir hızdır. Ancak uzayın her yerinde, kara deliklerden Dünya’ya yakın çevrelere kadar parçacıklar gerçekten inanılmaz hızlara çıkmaktadır; bazıları ışık hızının %99,9’una kadar ulaşmaktadır.

4
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Özgür Çoban
Nörokimya ile ilgili blog yazıyorum 6 gün önce Sen de Cevap Ver

Bir MMA dövüşçüsünün yumruk ya da tekme (özellikle "head-kick") sonrası bayılmasıyla ortaya çıkan ellerin kasılmış halde yukarıda kalması ve ayak bileklerinin bükülmesi durumu, nörolojik bir refleks yanıt olarak ortaya çıkar ve buna genellikle "kısa süreli tonik postür" ya da bazen halk arasında "fencing response" (eskrim pozisyonu) denir.

Bu durumun nedenleri:

Beyin sarsıntısı / Travmatik Beyin Hasarı (Concussion):

Tüm Reklamları Kapat

Baş bölgesine alınan ani ve şiddetli darbe, beyin sapı ve beyin korteksini geçici olarak devre dışı bırakabilir.

Bu durum sinir sisteminde tonik (kasılmış) reflekslerin istemsiz şekilde devreye girmesine neden olur.

"Fencing response" (Escrime yanıtı):

Özellikle kafa travmalarında, beyinde yer alan trigeminal çekirdek ve lateral vestibüler çekirdekler etkilenir.

Tüm Reklamları Kapat

Bu durum, vücudun bir kolunun ileri uzanması ve diğer kolun bükülmesiyle sonuçlanır. Tıpkı bir eskrimcinin pozisyonuna benzer.

Genellikle beyin sapının alt seviyelerinde refleks olarak gelişir.

Dekortike ve deserebre postürler (ileri düzey nörolojik hasar göstergeleri):

Bazı ağır vakalarda ellerin yukarıda kasılmış şekilde kalması ve ayak bileklerinin bükülmesi, dekortike postür ya da deserebre postüre benzer bir tablo oluşturur.

Bu tür postürler ciddi beyin hasarlarında gözlemlenir ama MMA'de genellikle bu etki çok kısa sürelidir.

Kas tonusunun dengesizliği:

Bilinç kaybı sırasında merkezi sinir sistemi normal kas tonusunu düzenleyemez. Bu yüzden bazı kas grupları istemsiz kasılı kalırken, diğerleri gevşer. Bu da ayak bileklerinin bükülmesi ve kolların tuhaf pozisyonlarda sabitlenmesine yol açar.

Özetle:

Bu refleksif duruş, başa alınan şiddetli darbenin beyindeki motor kontrol merkezlerini kısa süreli devre dışı bırakması nedeniyle oluşur. Genellikle ciddi bir nörolojik bozukluğa işaret etmez, ama şiddetli kafa travmalarında bu tepki gözlemlenmesi, beynin etkilendiğinin açık bir göstergesidir.

2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 14 Şubat 2019
Ahlak, şahsen sevmediğimiz kişilere karşı takındığımız tutum ile ölçülür.
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
27
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Zeynep Süter Görgüler
Yazar 6 Mayıs 2019 23 dk.

İnternet temelli yeni medya uygulamaları, bireylerin ve kurumların iletişim kurma pratiklerini ve aynı zamanda bilginin üretim ve tüketim süreçlerini, çevrimiçi ortama taşıyarak ağ tipi yeni bir toplum modeli inşa etmektedir. Türkiye’nin içerisinde bulunduğu Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi tarafından oluşturulan İnternet Kullanıcıları İçin İnsan Hakları [Human rights for internet users] (2014) başlıklı kılavuzda, kültürel/bilimsel üretim pratiklerine yön veren düşünce ve ifade özgürlüğü, bilgiyi (yeniden)- yaratma/paylaşma araştırma ve kültür eserlerine erişim özgürlüğü, açık veri kaynağı oluşturma ve serbest lisanslama gibi demokratik değerler öne çıkmaktadır. Araştırma kapsamında, çeviri ve yeniden çeviri hareketi, bilginin yeniden üretim eylemine dönüşmektedir.

Bu çalışmanın amacı, Evrim Ağacı adlı açık bilim topluluğu tarafından Darwin teorisine ve uygulama alanlarına ilişkin yürütülen yeniden çeviri hareketlerine yönelik netnografik bir çözümleme gerçekleştirmektir. Araştırmanın birincil dayanağını oluşturan Çeviri Sosyolojisi yaklaşımı bağlamında John Heilbron ve Gisèle Sapiro, çeviriyi toplumsal bir pratik ve uluslararası düzlemde gerçekleşen kültürel değiş-tokuşların itici gücü olarak ele almak gerektiğine dikkat çekerek, çeviri pratiğine katılan birey ve kurumlardan oluşan tüm eyleyicilerin çeviri çözümlemelerine dahil edilmesinin zorunluluğuna vurgu yapmaktadırlar (2008: 43). Çeviri Sosyolojisi, çeviri ürünün nasıl ortaya çıktığı ve arkasında görünmeyen yapıların nasıl işlediği ile eyleyicilerin neyi/nasıl deneyimledikleri üzerine yoğunlaşmaktadır (Demirel Bogenç, 2014: 408-409). Çevirinin, farklı gerçeklik düzlemlerinde üretilen ve çoklu mekanizmaların bir arada işlediği bir eylem şekli olduğunu kabul eden Çeviri Sosyolojisi, bu sürecin oluşmasında iş başında olan toplumsal değişkenleri teşhis etme görevini üstlenmektedir. Ağ temelli yeni toplumsallıkların (Castells, 2010, 2015; Gerbaudo, 2012), çeviri alanı üzerinde yarattığı karşı konulamaz etkilerine yakından bakıldığında, çeviri alanında yaşanan toplumsal dönemeçle birlikte ortaya çıkan dijital açılımın önemi giderek artmaktadır. Bununla birlikte, dijital ortam (yeniden)- çeviri pratikleri kapsamında öne çıkan kavramsallaştırmalar, bu doğrultuda çalışmanın ikincil düzlemdeki kavramsal altyapısını oluşturmaktadır. 

69
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Eser
Ece Müker
Ece Müker
512K UP
Eseri Ekleyen 13 saat önce Film
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
Yaşam Ağacı Türü
Pelin Yaşar
Pelin Yaşar
105K UP
Türü Ekleyen 3 gün önce
Melanargia larissa, Nymphalidae familyasına bağlı, genellikle kara ve beyaz desenli kanatlara sahip bir kelebek türüdür. "Dama kelebeği" olarak da bilinir. Türkiye'de yaygın olarak step ve dağlık bölgelerde, özellikle 1000 m üzeri rakımlarda görülür. Tırtılları buğdaygil familyasındaki bitkilerle beslenir. Kanatlarındaki göz benekleri ve dama desenleriyle kolayca tanınır.
4
Blog Yazısı
Can Şakarcan
Can Şakarcan
22K UP
Blog Yazarı 7 dk.

Toplumların refah düzeyi ve yaşam kalitesi ülke ekonomisinin gelişmesi ile yakından ilgilidir. Bu da izlenen ekonomi politikalarının yanı sıra diğer sosyal alanlardan da etkilenir.

Ülke ekonomilerinin durumunu gösteren çok sayıda endeks vardır.[1] Bunların çoğu toplumun dar bir kesimini veya yalnız bazı uzmanları ilgilendirirken, "kişi başına düşen milli gelir" (Kişi Başı GSYH) ve "gelir dağılımı" (GINI Endeksi) halkın refah düzeyini göstermeleri açısından çok önemli ve tüm toplumu ilgilendiren iki endekstir.

70
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Bilimler Köyü
Etkinliği Ekleyen 3 hafta önce İzmir₺9.000,0015 Haziran
Sanat, Origami ve Matematik: Geometrik Bir Yolculuk
15 Haziran 2025 15:00 tarihinden 22 Haziran 2025 12:00 tarihine kadar.

Bu etkinlik, sanat, origami ve matematik arasındaki derin bağı keşfetmeyi amaçlamaktadır. Sanatın estetik ve yaratıcı yönü ile matematiğin analitik ve sistematik yapısını bir araya getirerek, katılımcılara farklı bir bakış açısı kazandırmayı hedeflemektedir. Altın oran, simetri, fraktallar ve mandala çizimi gibi konularla matematiğin sanattaki izlerini takip edeceğiz. Origami ile Platonik cisimleri katlayarak geometrik yapıları anlamlandıracağız. Düğüm teorisi ve yüzeyler üzerine çalışmalar yaparak matematiğin geometrik topoloji alanındaki konulara odaklanacağız.

Katılımcılarla birlikte, soyut matematiksel kavramları uygulamalı çalışmalarla deneyimleyerek teorik bilgileri sanatsal ve uygulamalı çalışmalarla pekiştireceğiz. Analitik ve yaratıcı düşünme becerilerini geliştirmek isteyen herkes için ilham verici bir etkinlik!

Devamını Göster
2
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Gülsüm Menteş
10 Aralık
Olumlu Etkiler: Dijital arşivler ve veri tabanları, birinci ve ikinci el kaynaklara hızlı ve geniş çapta erişim imkanı sağlar. Coğrafi bilgi sistemleri gibi analiz araçları, tarihî görselleştirilmesini sağlar .

Olumsuz Etkiler: Bunnla birlikte, dijitalleşmenin bazı zorlukları da vardır. Bilgi güvenliği ve mahremiyet gibi sorunlar, araştırmacıların dikkat etmesi gereken başlıca risklerdir. Dijital  yapılan hatalar.
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Bilimler Köyü
Etkinliği Ekleyen 3 hafta önce İzmir₺9.000,0022 Haziran
Dağıtık Sistemler, Güvenlik Problemleri ve Dayanıklılık
22 Haziran 2025 15:00 tarihinden 29 Haziran 2025 12:00 tarihine kadar.

Kritik bilgi altyapıları ve siber-fiziksel sistemler, sağlık ve finansal veriler, uydular ve enerji şebekesi gibi hassas varlıkları korur. Bu tür sistemlerin saldırılara ve arızalara karşı dayanıklı olmasını, kesintiye uğramadan ayakta kalmasını ve çalışmasını sağlamak kritik onem tasmaktadir.

Bu etkinlik suresinde modüler, dağıtılmış ve gömülü bilgi işlemde sağlamlık ve dayanıklılık ilgili temel kavramlari sistemler teorisi çerçevesinde tartisacagiz ve uygulama alanlarini gözden geçireceğiz.

Devamını Göster
0
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close