Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Kafana takılan neler var?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 26 Şubat 2018 11 dk.

Daha önceki bir yazımızda, bilim insanları arasında ateizm, teizm, deizm, agnostisizm gibi inanç veya inançsızlık tiplerinin dağılımına ve bunun halk arasındaki dağılımı ile olan farklarına bakış atmıştık. Bu yazımızda ise, iki önemli noktaya değinmek istiyoruz: 

Ateizm, tarihsel olarak birçok şekilde tanımlanmışsa da, en genel anlamıyla her türlü yaratıcı gücün varlığını reddetmeye verilen isimdir. Ateistler, dinlerin ve tanrıların gerçek olmadığını düşünmekte ve bunların insanın hayal gücü ile kültürel evriminin bir ürünü olduğunu ileri sürmektedirler. Bu, en azından bir adet yaratıcı gücün var olması gerektiğini iddia eden teizm ile zıt olan görüştür. Daha dar anlamıyla teizm, hem en az 1 tanrıya, hem de o tanrının gönderdiği belirli bir dini görüşe iman etme, inanç duyma demektir. Öte yandan deistler, yaratıcı bir gücün varlığını kabul etmelerine rağmen, dinlerin insan ürünü olduğunu ve yaratıcının insanlarla kitaplar veya dinler yoluyla irtibat kurmadığını ileri sürerler. Alternatif olarak, en genel anlamıyla, ateizm veya teizmin doğru olup olmadığını elimizdeki verilerle bilemeyeceğimizi söyleyen agnostisizm ve yaratıcının Evren'den ayrı bir varlık olmadığını, Evren'in ta kendisi olduğunu ileri süren panteizm gibi dini inanç veya inançsızlık pozisyonları da bulunmaktadır. Fakat tarihsel olarak, bilimle en yakından ilişkisi olanlar, ateizm ve agnostisizm gibi inançlardan tamamen veya kısmen uzak olan felsefi düşünüşler olmuştur. Hele ki Orta Çağ'da Hristiyanlık merkezli teizmin, modern çağda ise İslam merkezli teizmin bilim üzerindeki baskısı düşünülecek olursa, bilim ile anti-teizm arasında sıkı sıkıya bir ilişki varmış gibi gözükmektedir. Peki bu, gerçekten organik bir ilişki midir?

229
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Ziya Yavuz
Ziya Yavuz
21K UP
8 saat önce
İnsanın bir konuda elinden bir şey gelmesi,hala bir umudunun olması o kadar da iyi bir şey olmayabilir.Hayatta bazen elimden geleni yaptım olmadı,artık başka çarem yok demek büyük bir iç huzur ve mutluluk veriyor e tabi bazen de inanılmaz bir hüzün.Çaresizliğin mutluluğu diye bir şey kesinlikle var.
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Pedram Türkoğlu
Uyarlayan 17 Temmuz 2017 3 dk.

Hepimiz T.rex'in bir 4x4 içerisinde olan Jeff Goldblum'u kovaladığı sahneyi Jurassic Park'tan hatırlarız. Fakat son yapılan bir araştırmaya göre T.rex'in o hızlara ulaşmasını bırakın, koşması bile mümkün olmayabilir!

Yıllardır bilim insanları, büyük theropodların koşma çeşitlerini araştırıyor. Ancak bu çalışma iki ayrı metod ile hazırlandığı için bilimsel olarak oldukça tutarlıdır. William Sellers'a göre;

27
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ufuk Derin
Aktaran 7 Temmuz 2 dk.

Nature dergisinde yayınlanan yeni bir araştırmaya göre, deniz seviyesinden 3.280 m yükseklikteki bir Tibet mağarasında bulunan kemik kalıntıları, eski bir insan grubunun burada binlerce yıl boyunca hayatta kaldığını gösteriyor.[1]

Denisovalılar; Neandertaller ve Homo sapiens ile aynı zamanlarda ve aynı yerlerde yaşamış, soyu tükenmiş eski bir insan türüdür. Arkeologlar tarafından şimdiye kadar sadece bir avuç Denisova insanı buluntusu keşfedilmiştir. Soylarının ne zaman tükendiği de dahil olmak üzere bu grup hakkında çok az şey biliniyor, ancak hem Neandertaller hem de Homo sapienslerle çiftleştiklerine dair kanıtlar var.

28
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Burak Albayrak
Ekleyen 8 Mart 2022 1 sa.

Astım, akciğer hava yollarının uzun süreli inflamatuar bir hastalığıdır.[1] Değişken ve tekrarlayan semptomlar, geri dönüşümlü hava akımı obstrüksiyonu ve kolayca tetiklenen bronkospazmlar ile karakterizedir. Semptomlar hırıltı, öksürük, göğüste sıkışma ve nefes darlığı ataklarını içerir. Bunlar günde veya haftada birkaç kez olabilir. Kişiye bağlı olarak astım semptomları geceleri veya egzersizle daha da kötüleşebilir.

Astımın genetik ve çevresel faktörlerin bir kombinasyonundan kaynaklandığı düşünülmektedir. Çevresel faktörler, hava kirliliğine ve alerjenlere maruz kalmayı içerir. Diğer potansiyel tetikleyiciler arasında aspirin ve beta blokerler gibi ilaçlar bulunur. Tanı genellikle semptomların paternine, tedaviye zaman içinde verilen yanıta ve spirometri testine dayanır. Astım; semptomların sıklığına, bir saniyedeki zorlu ekspiratuar hacim ve tepe ekspiratuar akım hızına göre sınıflandırılır.[2] Aynı zamanda atopik veya atopik olmayan olarak da sınıflandırılabilir; burada "atopi", tip 1 aşırı duyarlılık reaksiyonu geliştirmeye yönelik bir yatkınlığı ifade eder.[3][4]

78
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Ögetay Kayalı
Yazar 7 Kasım 2022 2 dk.

Bugün, evrenin genişlediğini bilebilecek, hatta bu genişlemenin miktarını oldukça az bir hata payıyla ölçebilecek kadar bilgi sahibiyiz. Gözlemlerimizle doğruladığımız bu genişleme, aynı zamanda teorik birçok fikrin ortaya çıkmasını, mevcut bir kısmının elenmesini, bir kısmının da güçlenmesini sağlıyor. Evet, evren gerçekten de genişliyor, üstelik bu genişlemenin hızlandığını düşünmek için oldukça haklı gerekçelerimiz de var. Fakat evren gerçekte nasıl genişliyor, bu durum bizi nasıl etkiliyor?

Evrenin genişleme hızını Hubble sabiti adını verdiğimiz bir parametre ile ifade ediyoruz. Bu parametre bize, 1 megaparsek uzaklıkta olan bir cismin, evrenin genişlemesinden ötürü ne kadar hızla uzaklaşacağını söylüyor. Aslında o cisim tamamen hareketsiz olsa dahi, genişleyen evren, gerilen bir lastik bantın üzerindeki iki noktayı birbirinden ayırdığı gibi, bizi de birbirimizden ayırıyor. Fakat bu durum, yalnızca çok uzak gök cisimleri, hatta galaksi kümeleri için geçerli.

49
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Barış Atalay
Aktaran 1 Temmuz 2022 3 dk.

Pensilvanya Eyalet Üniversitesi'nden bilim insanları tarafından yürütülen yeni bir araştırmaya göre, New York şehrinin Staten Adası'nda yaşayan bazı beyaz kuyruklu geyikler, SARS-CoV-2 virüsünün varyantı olan Omicron ile aktif olarak enfekte haldeler. Pensilvanya Eyalet Üniversitesi'nde biyoloji doçenti olan ve bioRxiv'de yayınlanan ön baskının baş yazarı Kurt Vandegrift şunları söylüyor:[1]

2021 sonbaharında, Suresh Kuchipudi (Huck Gelişen Bulaşıcı Hastalıklar Başkanı ve Pensilvanya Eyalet Üniversitesi veterinerlik ve biyomedikal bilimler klinik profesörü), Vandegrift ve Vivek Kapur'un (Huck Küresel Sağlık’ta Seçkin Başkan ve Pensilvanya Eyalet Üniversitesi Hayvan Bilimleri Bölümü profesörü) da içerisinde bulunduğu bir takıma önderlik etti. Takım, Iowa genelinde örneklenen beyaz kuyruklu geyiklerin %80'inin SARS-CoV-2 için pozitif sonuç verdiğini buldular. Bu sonuç, serbest yaşayan türlerde SARS-CoV-2 virüsünün bulunduğunun doğrudan ilk kanıtıydı.

21
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 18 Ocak 2019
Bilim, batıl inancın zehridir.
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
2033
14 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
25
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 19 Temmuz 2022 26 dk.

İnsanların deri rengi, siyaha yakın bir kahverengiden beyaza yakın renklere kadar geniş bir yelpazede değişebilmektedir. İnsanlar arasındaki bu deri rengi (veya ten rengi) farklılığının yakın nedeni genetik faktörler ve/veya Güneş'e maruziyettir; ancak yaş, cinsiyet, hastalıklar, hormonlar, duygudurum gibi diğer faktörler de deri rengini kalıcı veya geçici olarak etkileyebilmektedir. İnsan popülasyonları arasındaki deri rengi farklılıklarının nihai sebebiyse, insan toplumlarının Dünya üzerinde farklı yaşam alanlarında yaşaması ve bu sırada deri altına ulaşabilen zararlı ultraviyole ışınlarının miktarının değişmesi nedeniyle, doğal seçilim yoluyla meydana gelen biyokimyasal bir adaptasyondur (evrimdir).[1]

İnsan derisinin farklı renklerine etki eden birçok etmen vardır. Bu faktörlerin bir kısmı kalıtsal ve kalıcı etkilere sahiptir (yani evrimsel nedenlerdir); diğerleriyse gelişimsel etkilere sahiptir ve duruma bağlı olarak kalıcı veya geçici etkilere sahip olabilirler. Aşağıda, bu faktörlerin bir listesini bulabilirsiniz.

205
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ecrin Güvenaltın
Ben fizik öğrencisi son sınıfım ve bu yıl mezun olacağım . 3 gün önce Sen de Cevap Ver

Bir kara deliğin oluşabilmesi için o maddenin kütlesine bakılır Eğer madde çok fazla kütlesi varsa buna bir örtü veririz bu ölçüye de Güneş ölçüsü dememizin sebebi veya Yıldız ölçüsü dememizin sebebi uzay boşluğunda en ağır İki madde kara delik ve yıldızlar olduğu için ve ölçüye sürekli kütlesi değişen veya Artan kara delikleri katamayacağımız için Güneş ölçüsü veya diğer adıyla Yıldız ölçüsü kullanırız . Ve Kara deliği oluşturabilmemiz için belli bir kütle standardına uymamız lazım Lakin belli bir hacmi önemi vardır . düşün dünyayı bir bilye topuğuna kadar sıkıştırırsak dünyada bir kara deliğe dönüşür .

2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Öne Çıkan İlanAraştırma Anketi
Mehmet Can Sevinçli
İlanı Ekleyen 14 saat önce ÇevrimiçiÜcretsiz8 Mayıs
Bu Oyuncu Kim? - Araştırma Anketi
08 Mayıs 2025 12:00 tarihinden 20 Mayıs 2025 16:15 tarihine kadar.

MOBA türü oyunlarda diğer oyunculara yönelik algımızın nasıl şekillendiğini incelemek amacıyla “Bu Oyuncu Kim?” isimli yaklaşık 5 dakika süren bir araştırma yürütüyorum.

  • 18 yaş ve üzeri olan
  • League of Legends (LoL) ve/veya Defense of the Ancients 2 (Dota 2) oynamış veya aktif olarak oynayan herkes katılabilir. 
     

Bağlantı adresi: https://www.psytoolkit.org/c/3.6.2/survey?s=GNeFv 

Destekleriniz için şimdiden teşekkür ederim.

Devamını Göster
2
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Asklepios Asklepios
4 gün önce
Yararlı olabilecek sağlık üzerine bir site paylaşmak istiyorum - İngilizce Ask Asklepios
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Evrim Ağacı'na Destek Ol
Discord
Meryema Şermet
Üye 6 gün önce Henüz cevap yok.
Neticede birer bez parçasından ibaret olan bayraklar neden devletler ve özellikle uluslar için bu kadar mühim. Ne zamandan beri bayrak kullanmaya başladı insanlar ve neden bu kadar kutsal hale geldi?
179 görüntülenme
Ülke bayrakları neden var? Neden insanlar bayrağa bu kadar çok anlam yüklüyor?
Ülke bayrakları neden var? Neden insanlar bayrağa bu kadar çok anlam yüklüyor?
Cevap Ver 1,000 UP
2
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close