Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Mert Karagözoğlu
Çeviren 12 Temmuz 2024 58 dk.

Saha çalışması, antropolojinin en önemli uygulamalarından biridir ve diğer kültürleri yerel çevrelerinde gözlemleyerek çalışmak amacıyla uzak bölgelere seyahat etme geleneğinin takibinde ortaya çıkmıştır. Antropolojinin tüm alt alanlarında bilgi edinmek amacıyla belirli şekillerde saha çalışmaları yapılmaktadır; ancak yöntemler alandan alana farklılık gösterebilmektedir. Buna uygun olarak saha çalışmaları, günümüzde şehir antropolojisinde bir kimsenin memleketi, görsel veya dijital antropolojide internet, etnotarih veya müze antropolojisi bağlamında ise üniversite arşivleri ve müzelerde bulunan koleksiyonları da içerecek şekilde genişlemiştir.

Birçok insan, insanlık tarihinin geçmişine doğal bir hayranlık duymaktadır. Belki de bizlerden daha önce yaşamış insanların bıraktığı nesnelerde kendimizi görebilmemizden kaynaklanan bu hayranlık, geçmiş medeniyetlerin beşeri kültürel eserlerinde, tapınaklarında ve kalıntılarında kendini göstermekte; antik dönemde yaşamış insanların düşünce ve dünya görüşlerini aydınlattığımız bu yolculukta ilk adımı atmamızı sağlamakta; bazen karşımıza dev insanlar, ejderhalar ve hatta dünya dışı varlıkları içeren mitler çıkmaktadır. Bununla beraber, çağdaş arkeolojide insan geçmişini araştırmak için elbette daha az tahmine dayalı yöntemler kullanılmaktadır ve alanın temelini bilimsel yaklaşımlar ve teknikler oluşturur.

14
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Numan ...
Numan ...
1,125 UP
3 gün önce
Muradı tek gözü pek.
Malı da huyu da sek.
Milleti yiğit gururu dik.
Merdane, süngü ve tüfek.

2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Burak Albayrak
Çeviren 19 Aralık
Bu dev yıldız kümesi, 18. yüzyıl astronomu Charles Messier’in ünlü kuyrukluyıldız olmayan cisimler listesinde Yengeç Bulutsu’sundan sonra ikinci sırada yer alır ve Samanyolu galaksimizin halesinde dolaşan en büyük küresel yıldız kümelerinden biri olarak bilinir. Messier, başlangıçta onu “yıldızsız bir bulutsu” olarak tanımlasa da, Hubble Teleskobu'nun yakaladığı bu etkileyici görüntü, kümenin merkezindeki 40 ışık yılı boyunca yıldızları ayrıntılı şekilde gözler önüne sermektedir. Toplam çapı yaklaşık 175 ışık yılı olan bu yıldız kümesi bünyesinde 150.000’a yakın yıldız barındırmaktadır. NGC 7089 olarak da bilinen Samanyolu’nun bu kadim sakini, Kova takımyıldızı yönüne doğru 55.000 ışık yılı uzaklıkta olup 13 milyar yıllık bir geçmişe sahiptir. Messier 2’nin geçmişte yaşanan güçlü kütleçekimsel gelgit bozulmasının bir sonucu olan yıldız enkazıyla ilişkili olduğu düşünülmektedir.
8
0 Yorum
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Bunu sadece Evrim Ağacı'nın eskileri bilir. 2010 yılında kurulan Evrim Ağacı'nın en önemli parçalarından biri, evrim ve ilgili konularda ürettiğimiz devasa Makale Arşivi'mizdi. Bu arşivimiz, her geçen gün daha da büyüyen şekilde yoluna devam ediyor. Nostalji yapmak isteyenlere önerilir!

İnceleme
Ömer Abidinoğlu
İnceleyen 28 Nisan 2024
Felsefeye yeni ilgi duyanlar ve başlamak için güzel bir kitap.
9.7/10
(48 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
5
1 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 26 Mart 2013 11 dk.

Aşağıda verdiğimiz görselde, Charles Robert Darwin'in Türlerin Kökeni isimli kitabına eklediği tek görseli görebilirsiniz. Gerçekten de, Köken'i okuyacak olursanız, 600 civarı sayfalık kitapta sadece bu figürü göreceksiniz. Bu, Darwin'in Evrim Kuramı'nın bilim camiasına ve tüm insanlığa ilanı sırasında kullanmayı seçtiği tek görseldir. Bu yüzden, birçok şeyi anlatması beklenir ki gerçekten de öyledir.

Evrimle ilgili düşülen en yaygın hata, türlerin birbirlerine dönüştüğünün sanılmasıdır. Hele ki bu hataya daha da sık olarak aynı dönemde yaşamış türlerin birbirlerine dönüşümü, yani "zincirsel" bir evrim olarak düşülmektedir. Eğer şu görselimize bakacak olursanız, bu durum oldukça net izah edilmektedir. Evrim zincirsel bir süreç değildir; dallanarak ilerleyen ve bir "ağaç" ile sembolize edilebilecek bir süreçtir.

243
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Akın Karahasan
Yazar 14 Ağustos 2020 15 dk.

Tardigradlar, çok çeşitli fiziksel ve kimyasal aşırılıklara dayanma konusundaki yeteneği sayesinde tüm bilimseverleri büyülemektedir. Son dönemlerde tardigradların sahip olduğu dayanıklılık yeteneği, karşılaştıkları zorlu koşullar sırasında ifade edilen proteinlerin koruyucu rollerine odaklanmamıza sebep olmakla birlikte bu küçük omurgasızlara duyulan ilginin artmasına yol açmıştır.

Dsup (hasar önleyici) adı verilen ve tardigradlara özgü benzersiz bir proteinin DNA'yı radyasyon ve radikallerin ürettiği hasardan koruduğunun keşfi, biyoteknoloji ve tıp alanındaki potansiyel uygulamalarıyla ilgili beklentileri artırdı.

64
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Uyarlayan 7 Aralık 2012 15 dk.

Birçok insan, genetiği çok tekdüze zanneder: iki ebeveynin gözleri "baskın" olarak bilinen kahverengi ise, çocukları da öyle olmak zorundadır diye düşünürler. Ancak ikisi de mavi gözlü gibi "çekinik" bir renkteyse, yavrular da mavi göz rengine sahip olabilir diye düşünürler. Ama bu doğru değildir. Mavi gözlü ebeveynlerin, kahverengi gözlü çocukları olabilir. Her ne kadar sözde esprili bir dille "sütçü-tüpçü" gibi cinsel kimliği aşağılayıcı malzemelere dönüştürülse de, modern genetik açısından bu sözde "beklenmedik" durumlara rastlamak mümkündür. Bu makalemizde, göz rengiyle ilgili güncel bilgiler ışığında, temel genetik bilgilerini kullanarak size bunun nasıl olduğunu anlatmaya çalışacağız. Bu makalede özellikle, mavi gözlü anne-babaların kahverengi gözlü bir çocuğa nasıl sahip olabileceklerini mantıklı ve bilimsel bir şekilde açıklayacağız.

Türkiye'de ve Dünya'nın sayısız ülkesinde göz renkleri, Mendelyen özellikte genetiğe örnek olarak gösterilir. Mendelyen genetiğe uygun karakterler, tek bir özelliği, tek bir genin kontrol ettiği karakterlerdir. Liselerde buna boy uzunluğundan, saç ve göz rengine kadar sayısız örnek verilir. İşin üzücü tarafı, lisede "Mendelyen karakter" olarak verilen tek bir özelliğin bile Mendelyen karakterde olmamasıdır; hatta gerçekten çok kötü örnekler olmasıdır. Göz rengi, saç rengi, dil yuvarlama becerisi, ayak parmaklarının yapısı, saçların ön kısmındaki V şeklindeki uzantı, kulak memelerinin yapışıklığı/ayrıklığı, başparmağı bükebilme becerisi (otostopçu parmağı) ve daha nicesi... Bunların hepsi liselerde Mendelyen karakter olarak, tek bir genin baskın ve çekinik versiyonlarına (alellerine) bağlı olarak belirlendiği anlatılır. İstisnasız olarak hepsi de hatalıdır. Bunların hiçbiri tek bir genin farklı alellerine bağlı olarak belirlenmez. Hepsinde birden fazla gen belirleyici rol oynar, hatta bazılarında 8-30 farklı genin işlevi tespit edilmiştir! Dolayısıyla lisedeki basit hesaplama ile tespit edilebilir unsurlar değildir. 

170
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Türü
Elif Beren
Elif Beren
20K UP
Türü Ekleyen 3 gün önce
Aşağı takım Mygalomorphae, yaşayan örümceklerin 3 büyük grubundan birini kapsar. Bu grup örümcekler çoğunlukla ağır bedenli ve kısa bacaklı örümcekleri kapsar (buna tarantulalar da dahildir). Zehirlidirler ama çoğunun insanlara zararı yoktur.
2
Metehan Yucekent
Uzaman degilim ama bu konulara ilgiliyim. 3 gün önce Sen de Cevap Ver

Merhaba,

Hem siz hem de arkadaşınız haklı. Yenilenebilir enerji kaynakları için üç özellik gerekir, bunlar temiz olması, tükenmez olması ve sürdürülebilir olmasıdır. Odun temiz midir, evet temizdir. Yanarken karbondioksit salar evet ama agaçken bu saldığı karbondioksiti havadan toplayarak büyümüştür. O yüzden temiz sayılır. Tükenmez ve sürdürülebilir olması için insanların agaç kesilirken yeni fidanlar dikmesi gerekir. Böylelikle zamanla kaynaklar azalmaz. Bu yüzden yenilenebilir enerji kaynağı olarak değerlendirilebilir.[1] Ama eğer yerine yeni fidanlar dikilmezse o zaman odun yenilenebilir enerji olarak değerlendirilemez çünkü bir zaman sonra tükenir. O yüzden odun için koşullu yenilenebilir enerji kaynağı denir. Yani insanların kesilen ağaçların yerine yeni fidanlar dikip dikmemesine göre cevap değişebilir.

Tüm Reklamları Kapat

Kaynaklar

  1. ESMH. Is Burning Wood Really A Form Of Renewable Energy? - Esmh. (9 Mart 2022). Alındığı Tarih: 14 Temmuz 2025. Alındığı Yer: European Science-Media Hub | Arşiv Bağlantısı
4
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ebrar Özgen Arslan
Aktaran 5 gün önce 3 dk.

Bilim insanları Mars'ın güney yarımküresinde 15 bin kilometreyi aşan uzunlukta antik nehir yatakları keşfetti. Bu izlerin Mars'taki diğer su kalıntılarından farklı olarak buzulların erimesi ile değil, doğrudan bir yağış sonucu oluşmuş olabileceği düşünülüyor. Bu bulgular kızıl gezegenin geçmişte nasıl bir su döngüsü olduğu hakkında merak uyandırmakla birlikte Mars iklimine dair yeni tartışmalar da ortaya çıkardı.

Bu araştırma, Open University doktora öğrencisi Adam Losekoot liderliğinde yürütüldü ve Birleşik Krallık Uzay Ajansı tarafından finanse edildi. Losekoot araştırmasının sonuçlarını Durham'da düzenlenen 2025 Kraliyet Astronomi Derneği Ulusal Astronomi Toplantısı'nda sundu.

25
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ufuk Derin
Aktaran 17 Ekim 3 dk.

1898 yılında, yelesiz iki erkek aslan Kenya-Uganda Demiryolu'nu inşa eden ekiplere dehşet saçmaya başladı. Demiryolu kampından geceleri kaçırdıkları onlarca insanı dokuz ay boyunca öldürüp yiyen aslanlar, "Tsavo'nun insan yiyenleri" olarak anılacaklardı.

Bir demiryolu yöneticisi ve İngiliz Ordusu'nda yarbay olan John Henry Patterson, bu iki hayvanı vurarak öldürdü ve olaylar hakkında bir kitap yazdı. Büyük kedilerin cesetleri 1925'ten beri Chicago'daki Field Doğa Tarihi Müzesi'nde sergileniyor.

15
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Analist 16 Mayıs 2013 5 dk.

Benlerin koparılmasıyla kanser riski arasında doğrudan ilişki kurabilmiş hiçbir bilimsel araştırma bulunmamaktadır. Birçok tıp kurumu bu iddiayı bir çeşit "kocakarı hikayesi" olarak nitelendirmektedir. Konuya şüpheyle yaklaşanlar da bulunmaktadır; ne var ki tatmin edici delillere ulaşılamamıştır.

Benlerin koparılmasının veya cerrahi müdahale sonrasında alınmasının kanser oluşumu ile hiçbir alakası bulunmamaktadır. Hatta doktorlar da beni incelemek için keserek parça alırlar; dolayısıyla kesmenin, yolmanın, parçalamanın benin kansere dönüşmesiyle doğrudan alakası bulunmamaktadır; ancak enfeksiyonel hastalıklardan ötürü yine de, elbette ki hiçbir dokunun zorla parçalanması tavsiye edilmez.

40
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Deha Kaykı
Deha Kaykı
199K UP
Yazar 29 Ekim 10 dk.

Basit Harmonik Hareket (BHH), fizikte ve mekanikte sıklıkla karşılaşılan ve denge konumundan uzaklaşan bir cismin, bu konuma doğru bir geri getirme kuvveti etkisi altında yaptığı periyodik hareket türüdür. Yay veya sarkaç gibi sistemlerde gözlemlenen bu hareket, bir denge noktasına göre periyodik bir salınım olarak da tanımlanabilmektedir.

Bu hareketin temel özelliği, cismin denge konumuna olan uzaklığıyla doğru orantılı büyüklükte bir "geri getirme" kuvvetine maruz kalmasıdır. Basit harmonik hareket, mekanik sistemlerin doğasını anlamak ve bu sistemleri modellemek açısından önemlidir. Bu makalede, basit harmonik hareketin teorik temelleri ve deneysel uygulamaları ele alınacaktır.

19
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
İnceleme
Adela ‎
Adela ‎
59K UP
İnceleyen9 1 Mart
Hep siteye eklemeyi düşündüğüm bir kitaptı ve sonunda bunu gerçekleştirdim. :)

Gerçekten bu hayatta paradan çok çektiyseniz veya para konusunda istediğiniz rakamlara her defasında 'hadi şimdi olacak' diyerek yaklaşıp bir türlü ulaşamadıysanız, zihninizdeki o eski şartlanmalardan kurtulmanız gerekiyor demektir.

Evet, kitap çoğunlukla ve zaten yazılış amacıylada olsun parasal başarıya, özellikle zenginliğe giden yolda ihtiyacınız olacaklara, bilmeniz gerekenlere odaklanmış olsa bile şahsen yalnızca para değil, başka alanlardada hayatınıza uygulayabilecekleriniz ve hedeflerinize giden yolda size yardımı olabilecek yöntemler barındırdığını düşünüyorum.

Ekonomik açıdan özgür olmak, parayı her zaman ihtiyaçlara odaklamamak kimisine kötü bir başlangıçmış gibi gelebilir, açgözlülüğe veya inançlı bireyler açısından günaha yol açabilirmiş gibi görünebilir. Önyargılarınızı geride bırakıp bir şans verin derim, elde edeceğiniz şey sadece 17 maddede gizli o pratik yöntemlerdir ve bakış açınızı hızla değiştirebilir.

Tabii şahsen her zaman övmek olmaz, her eserin artısı olduğu kadarda eksisi vardır. :)
Kitapta okumak istemediğim kısımlar oldu, bu evrene mesaj yollama olayları mı desem, enerji kavramları mı desem, bana oturmuyor o düşünceler. Pratikte uygulamadığınız sürece, sizi sonuca götüren evrene bir şekilde gönderdiğiniz ya da gösterdiğiniz enerji değilde, çabadır, alın teridir, uyanık geçirdiğiniz gecelerdir bana göre. Neyseki bu o tür 'Rezonans Kanunu' tipi kitaplardan değil, öyle olsaydı yerden yere vururdum tabii o ayrı konu.

Sadece okuyun okutturun diyorum. (Moderatöre ayrıca teşekkürler. <3)
5.0/10
(2 Kişi)
Puan Ver
Zenginliğe Giden Akıl Oyunlarını Öğrenin
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
6
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Bilimler Köyü
Etkinliği Ekleyen 1 ay önce İzmir₺9.000,0020 Temmuz
Atomlardan proteinlere: Yapısal Biyoloji ve Yapısal Taklit
20 Temmuz 2025 15:00 tarihinden 27 Temmuz 2025 12:00 tarihine kadar.

Amino asitler nasıl bir araya geliyor, 3 boyutlu yapı nasıl oluşuyor? Protein yapılarını çözmek, incelemek ve karmaşık protein etkileşimlerini anlamak için hangi teknikleri kullanıyoruz? Etkinlikte bu sorulara cevap ararken, teorik ve pratik oturumlar aracılığıyla protein yapılarını ve etkileşimlerini inceleyeceğiz. Pratik derslerle veritabanı kullanımı (NCBI BLAST, Expasy), protein görselleştirme (PDB, Chimera X), yapı modelleme (AlphaFold), protein etkileşimleri (PISA) ve moleküler kenetleme (HADDOCK, SWISSDOCK) konularını işleyeceğiz.

Devamını Göster
7
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Yaşam Ağacı Gözlemi
Ayşe Yılmaz
Ayşe Yılmaz
63K UP
Gözlemi Yapan 1 gün önce Türkiye, Çankırı
Yapraklı ilçe merkezinde gözlemlenmiştir. Tür adı "Mentha longifolia" olup Türkçe'de "Uzun yapraklı nane", "İt nanesi", "Pünk" gibi isimlerine rastlanmaktadır.
1
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ögetay Kayalı
Astrofizikçi 15 Mart 2021 Sen de Cevap Ver
Bu soru, Anonim . tarafından sorulmuştur.

Zamanın birimi saniye olmak zorunda değil. Gündelik yaşantılarımızda karmaşalar yaşanmaması için uluslararası olarak belirlenmiş bazı standartlar var. Bu standartların kullanmadığı durumlarda yaşanan karmaşanın en belirgin örneği inç ve santimetre arasında, Fahrenheit ve Celcius arasında oluyor. Özetle ABD'de başka bir sisteme geçmiş gibi oluyorsunuz ve bu ideal bir durum değil.

Yani pekala arzu ederseniz, saniyeye dönüşen başka bir birim de türetebilirsiniz. Mühim olan uygun bir dönüşüm tanımlamaktır. Bunu yaptığınız zaman, denklemlerden elde edeceğiniz sayılar farklılaşsa da, sonuçlar değişmeyecektir. Bu tür işlemleri bazen fizikte kolaylık olsun diye de yaptığımız olur. Örneğin ışık hızı (c) değerinin denklemlerde sıkça geçmesi işleri karmaşıklaştırıyorsa, c=1 olsun deriz (sadece bir sayı, birimi de yok). Bu da diğer tüm birimleri buna uygun biçimde dönüştürmemizi gerektirir. Başta karışık dursa da, işlemleri kolaylaştırdığından, oldukça pratik de bir yöntemdir.

Tüm Reklamları Kapat

128 görüntülenme
Bu cevap, soru sahibi tarafından en iyi cevap seçilmiştir. Ancak bu, cevabın doğru olduğunu garanti etmez.
1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close