Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Tüm Reklamları Kapat

Simülasyon Teorisi Nedir? Bir Simülasyon İçinde Yaşıyor Olabilir miyiz?

Simülasyon Teorisi Nedir? Bir Simülasyon İçinde Yaşıyor Olabilir miyiz? Medium
13 dakika
67,465

Kozmologlar, Evren'in var oluşunun dinamiklerini daha iyi anlayabilmek için, devasa süper bilgisayarlar kullanarak Evren'in bir kısmını aşırı detaylı bir şekilde simüle ederler. Yani bir bilgisayar programı kullanarak Evren'in sahte, ama aşırı gerçekçi bir versiyonunu yaratırlar.

Son birkaç on yılda bu konuda yapılan atılımlar baş döndürücüdür. Öyle büyük ilerlemeler kaydettik ki, Evren'e dair simülasyonlara baktığımızda, kimi zaman gerçek görüntülerden ayırt etmek imkansız hale geldiğini görmekteyiz. 

Tüm Reklamları Kapat

Ve bu sadece başlangıç. Bilgisayarlarımızın sadece 30-40 yılda bu kadar geliştiğini düşünecek olursak, bundan 3000-4000 yıl sonra neler yapabileceğimizi hayal etmek bile heyecan vericidir.

Elon Musk'ın bu konudaki örneğini ele alalım: Bundan 40 sene önce Pong veya Tetris oynuyorduk. Şimdi hipergerçekçi bilgisayar oyunlarına gömülmüş haldeyiz. Bundan 40 sene sonra oyun, simülasyon ve arttırılmış gerçeklik alanlarında neler başarılacak?

Tüm Reklamları Kapat

Geliştireceğimiz simülasyonlar muhtemelen öylesine gerçek olacak ki, bunu "gerçekten bile daha gerçekçi" olarak tanımlamamız mümkün olacak. Hatta bugün bile bir teknoloji tanıtım şovuna veya dükkanına gidip, 8K çözünürlükte 98 inç bir QLED TV gibi son model bir televizyonun görüntü kalitesine baktığınızda bunu hissedebilirsiniz. Oculus gibi sanal gerçeklik gözlüklerinin teknolojileri de her geçen gün gelişiyor; Google Maps gibi uygulamalar, yön göstermek için arttırılmış gerçeklik kullanmaya başladı bile!

Üstelik gözlüğü ve uygulamaları bir kenara bırakalım; doğrudan doğruya beyin sinirlerimize bağlayacağımız elektronik devrelerle, bilgisayarda üretilen görüntülerin bilincimize doğrudan yüklenebilmesi pek de uzak değil! Aşağıdaki videomuzda, yıllar önce bu şekilde görme engellilerin görmesine yardımcı olunduğundan bahsetmiştik; izlemenizi tavsiye ederiz:

Sinirbilimci Greg Gage'in ta 2015 yılında verdiği bir TED konuşması sırasında, sahnedeki iki katılımcıdan birinin beyin sinyalleriyle bir diğerinin kolunu hareket ettirdiği videoyu izlemediyseniz de mutlaka izlemenizi tavsiye ederiz:

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Yani tüm bu teknolojiler, çok da uzak olmayan bir gelecekte bir araya gelerek beynimizi kusursuz bir şekilde kandırabilecek simülasyonları mümkün kılması kaçınılmaz olacak.

İnsan-Ötesi Evre ve Varsayımlar

Yani aşırı gerçekçi bilgisayar simülasyonları, insan teknolojisinin erişebileceği sınırlar dahilinde gibi gözüküyor. İşte bu noktaya "insan-ötesi evre" adı veriliyor. Bu evrede insanlık, kendi evrenlerini yaratabilecek. Ready Player One gibi filmleri izleyenler bunun ne demek olduğunu bilecektir. Peki bunun simülasyon teorisi ile ilgisi ne? Şimdi oraya gelelim. Ama oraya gelebilmek için, üç noktada (veya varsayımda) hemfikir olmamız gerekiyor.

Varsayım 1: Evren'deki Her Şey Simüle Edilebilir Olmalıdır!

İlki, Evren'de insan bilincinden kuantum mekaniğine, yıldız astrofiziğinden nükleer kimyaya, psikiyatriden mikrobiyolojiye kadar her şeyin bilgisayarlarca bir noktada modellenebilecek yapıda olması gerekiyor. Eğer Evren'de bir şeyler simüle edilemiyorsa, simülasyon teorisinden söz etmemiz de mümkün olamıyor. Fakat şu ana kadar gördüğümüz kadarıyla, evrenin deterministik ve hatta olasılıkçı olan tüm taraflarını bir şekilde modellemek mümkün.

Varsayım 2: İnsanın Evren'deki Yeri Özel Olmamalıdır!

Hemfikir olmamız gereken ikinci varsayım şu: İnsanın, Evren'deki yerinin özel olmaması gerekiyor. Yani bizim gibi bilinçler, gerçekten de doğal evrimsel süreçlerle ortaya çıkabilecek yapıda olmalı. Eğer bir nedenle bilincin doğal yollarla oluşması imkansız ise, simülasyon teorisinden de söz edemiyoruz; çünkü ilk simülasyonu yapabilecek kimse evrimleşemiyor. Ancak buna yönelik de bir problem yok gibi; çünkü evrimsel biyoloji sayesinde bilincin doğal basamaklarını büyük oranda çözmeyi başardık. Bu gidişat bundan sonra da değişecek gibi gözükmüyor.

Varsayım 3: Teknoloji, Yıkıcı Yönde İlerlememelidir!

Üçüncüsü ve sonuncusu, teknolojinin olumlu yönde gelişmeye devam etmesi gerekiyor. Yani az önce de anlattığım gibi, gidişat şimdilik iyi hoş, arada birbirimizi milyonlarla katlettik falan ama, eğer teknolojinin geleceği yapıcı değil de yıkıcı olursa, simülasyon teorisinden söz edemiyoruz. Bir diğer deyişle, eğer doğal yollarla evrimleşen bilinçler, yapıları gereği teknolojiye doğru düzgün hükmedemeyi beceremiyorsa, yani nihayetinde atom bombası, genel yapay zeka, nanorobotik ve benzeri alanlardaki atılımlarla kendilerini yok etmeye biyolojik olarak meyillilerse, bu durumda simülasyon teorisinden bahsedemiyoruz. Yani biyolojik bilinçler sadece zeki olmamalı, aynı zamanda kendilerini yok etmemeyi becerecek kadar da zeki olmalılar. Bu konudan o kadar emin değilim, ama argümana geçebilmek için geçerli olduğunu varsayalım.

Tüm Reklamları Kapat

Sonuç: Her Şey, Muhtemelen Bir Simülasyon!

İşte bu üç öncül varsayım doğruysa, karşımıza çok ilginç bir durum çıkıyor. Evren'in uçsuz bucaksız zamanı, hatta Evren'den "öncesi" varsa o noktada da bilinçler ortaya çıkmış, evrimleşmiş, karmaşıklaşmış, medeniyetler inşa etmiş olmalılar. Bu medeniyetler, elbet bir noktada kendi geçmişlerini simüle etmek istemiş olmalılar. Nasıl ki biz evrimsel biyoloji için simülasyonlar yapıyoruz, kozmolojik tarihi aydınlatmak için simülasyonlar geliştiriyoruz, bu insan-ötesi evredeki süperzeki canlılar da bir noktada simülasyonlar geliştirmiş olmalılar. Ve bu doğruysa biz, neredeyse kesin olarak bir simülasyonun ürünüyüz.

Hatta muhtemelen bizler, bizim evrimsel geleceğimizde ortaya çıkacak daha da süperzeki türlerin geçmişlerinin simülasyonuyuz. Bu, bizim maymun atalarımızın genlerinin nasıl evrimleştiğini görmek için yaptığımız simülasyonlara benzer bir durum. Eğer bu doğruysa, siz, biz, herkes ve her şey sadece bir bilgisayar koduyuz.

Çünkü olasılıkçı açıdan bakacak olursak bizlerin Evren'in ve zamanın bütün olası versiyonlarındaki ilk "gerçek" simülasyon kabiliyeti olan medeniyet olma ihtimali, bizden önce gelmiş süpermedeniyetlerden birinin simülasyonu olma ihtimalinden çok, çok ama çok daha küçüktür.

Argümanın Babası: Nick Bostrom

Bu çok çılgın bir düşünce; ancak argüman oldukça sağlam. Bu argüman, Oxford Üniversitesi'nde çalışan İsveçli filozof Nick Bostrom (İsveççe: Niklas Boström) tarafından 2001 yılında yazıp, 2003 yılında yayınladığı "Bir Bilgisayar Simülasyonunda mı Yaşıyorsunuz?" başlıklı makalesinde ileri sürüldü.

Tüm Reklamları Kapat

Bostrom, makalesinde şu 3 olasılıktan birinin gerçek olma ihtimalinin %100'e çok yakın olduğunu söylemekte:

Olasılık-1: İnsan ötesi evreye erişebilecek insan düzeyindeki medeniyetlerin oranı çok düşüktür.

Eğer bu ihtimal herhangi bir nedenle gerçekse, insanlık pratik olarak hiçbir zaman kendi evrenlerini yaratabilecek kadar üstün bir teknolojiye erişemeyecektir. Bunun birçok nedeni olabilir; teorik imkansızlıklar, teknolojik yetersizlikler, pratik problemler, zekanın evrimleşebilirlik sınırı, savaşlar, katliamlar ve daha nicesi...

Fakat sadece birkaç on yılda geldiğimiz noktaya bakacak olursak, bu pek mantıklı bir olasılık gibi gözükmemektedir. Daha şimdiden üretebildiğimiz simüle evrenlerin detayları sayesinde kozmolojide birçok bilinmeyeni çözmeyi başardık. Eğer kendimizi bir şekilde yok etmemeyi becerirsek, bundan birkaç yüz yıl sonra muhteşem başarılara imza atmamız işten bile değildir.

Eğer bu doğru değilse, şu olasılık doğru olmalıdır:

Tüm Reklamları Kapat

Agora Bilim Pazarı
Mistik Yerler ve Çözülmemiş Gizemler

Atlantis neredeydi?
Kutsal Kâse’yi kimler aldı?
51’inci Bölge’de ne tür karanlık işler dönüyor?
Eğer siz de diğer milyonlarca insan gibi bu soruların
yanıtlarını merak ediyorsanız ya da dünyanın en gizemli
yerlerinden birine seyahat etmeyi planlıyorsanız,
Mistik Yerler ve Çözülmemiş Gizemler tam size göre!

İyi yolculuklar!

Devamını Göster
₺99.00
Mistik Yerler ve Çözülmemiş Gizemler

Olasılık 2: İnsan ötesi evreye erişebilmiş medeniyetler, bir nedenle kendi evrimsel tarihlerinin simülasyonunu yaratmaya ilgi duymamaktadırlar.

Bunu şöyle düşünün: Biz, şempanzelerden genetik olarak sadece %1.23 farklıyız ve ne kadar farklı ilgilerimiz, hayatlarımız, kültürlerimiz var. Bir şempanze, bizim simülasyonlar yapmaya yönelik ilgimizi anlayamadığı gibi, biz de onların birçok davranışına anlam veremiyoruz. Bizden aynı yönde %1.23 farklı olan bir insan-ötesi türün ne tarz ilgileri, hayatları, kültürleri olacağını kestirmek zor. Örneğin, Dünya'daki aşırı üzücü kötülüklerin sayısını düşünerek, bunlardan sorumlu olmak istemeyebilirler ve üst bir etik nedenle simülasyonlardan uzak durabilirler.

Ancak eğer bizden başka medeniyetler bugüne kadar zamanın herhangi bir noktasında evrimleşebildilerse, bu medeniyetlerden en az bir veya birkaçı kendi evrimsel tarihinin simülasyonlarını yaratmaya ilgi duyacaktır; etik olsun veya olmasın. Ve işte ola ki onlar, bu simülasyonları yarattılarsa... Şu olasılık doğru olmalıdır:

Olasılık 3: Bir Simülasyonun Ürünüyüz!

Şu anda deneyimlediğimiz her şey, bir simülasyonun parçasıdır. Çünkü bu insan-ötesi türler, kendi geçmişlerine ve alternatif gerçekliklerine yönelik trilyonlarca, hatta katrilyonlarca gerçekten ayırt edilemeyecek kalitede simülasyonlar yaratmış olmalıdırlar. Bu simülasyonlar içinde, kendilerinin bilinçli olduğuna kanaat getiren katrilyonlarca varlık oluşmalıdır; çünkü bilinç de sıradan bir şekilde simüle edilebilecektir.

Bu durumda, bizim bir simülasyonda olma ihtimalimiz, simülasyonda olmayıp da "gerçekten gerçek" olma ihtimalimizden milyarlarca kat yüksektir. Bu da, eğer yukarıda bahsettiğimiz şartlar sağlanıyorsa, neredeyse kesin olarak bir simülasyon ürünü olduğumuz anlamına gelmektedir. Çılgın, öyle değil mi?

Yani Bostrom'un simülasyon argümanı aslında doğrudan bir simülasyon içinde yaşadığımızı iddia etmez. Söylediği tek şey, eğer simülasyonda yaşamıyorsak, argümanındaki ilk iki olasılıktan birinin doğru olması gerektiğidir. Ancak her iki olasılık da pek mümkün gözükmememekte, değil mi? Bu da, kaçınılmaz olarak bir simülasyonda yaşadığımız sonucuna varmamızı sağlamaktadır. 

Argümanın Sonuçları

Argüman oldukça sağlam; ancak tabii ki başta saydığım 3 varsayımdan herhangi biri, hatta birkaçı hatalı olabilir. Yani örneğin eğer bilinç ya da kuantum dolanıklık fiziksel nedenlerle kesinlikle simüle edilebilir bir yapıda değilse, o zaman tabii ki simülasyon teorisi de geçersiz olacaktır.

Fakat ilginç olan da bu: Simülasyon teorisini güçlü kılan, bu varsayımların hatalı olduğunu çok net bir şekilde savunmanın güçlüğüdür. Her biriyle ilgili araştırmalar devam etmektedir ve her bir bulgumuz, sanki bu varsayımların isabetli olduğunu gösterir gibidir:

Bilincin giderek daha da mekanistik olduğunu ve doğal süreçlerle ortaya çıkabileceğini anlıyoruz. Şu anda teknolojik gelişmeler sayesinde insanlığın en barışçıl dönemlerinden birini yaşıyoruz; dolayısıyla bir ihtimal kendimizi yok etmeme şansımız var gibi gözüküyor. Evren'de eşsiz olmadığımıza giderek ikna oluyoruz; hatta sadece birkaç yüz yıllık bilimimizle bile diğer gezegenlerde su, kuyruklu yıldızlarda organik maddeler bulmayı başardık. Bu, bir yerlerde başka yaşamların evrimleşme ihtimalini katlayarak arttırıyor. Fizikteki atılımların hemen hepsinin, Evren'in sayısız balon evrenden veya paralel evrenden biri olduğuna işaret ettiğini görüyoruz.

Eğer tüm bunlar, onlardan anladığımız şeye işaret ediyorsa, bir yerlerde medeniyetler çoktan bizden çok öteye geçmiş ve simülasyonlar yaratmaya başlamış olmalı. Bizim bu simülasyonları yaratacak ilk tür olma ihtimalimiz, bizden çok daha gelişmiş bir türün simülasyonları içindeki kod parçalarından biri olmamız ihtimali yanında aşırı küçük kalıyor.

Buna bağlı olarak argümanın çok ilginç bazı sonuçları da oluyor. Bir örnek verelim:

Tüm Reklamları Kapat

Kuantum Ölçüm Problemi

Kuantum ölçekte olayların sadece gözlendikleri veya ölçüldükleri zaman tanımlı hale gelmeleriyle ilgili ölçüm problemi isimli bir sorun bulunmaktadır. Bu sorun, Simülasyon Teorisi doğru ise kendiliğinden çözülmektedir. Çünkü bir simülasyon içindeysek, Evren'deki her şeyin her an simüle edilmesine gerek olmamalıdır; yoksa işlem gücü boşuna harcanmış olurdu.

Yani örneğin cep telefonununuzu bilincinizin doğrudan erişemeyeceği bir yere bıraktığınızda, mesela salonda masanın üzerine koyduğunuzda, eğer diğer bilinçler de (örneğin anneniz de) civarda değilse, o telefonun gerçekten modellenmesine gerek yoktur. Telefon, o anda yok olacaktır; ta ki siz, onu yeniden edinmek üzere odaya girene kadar! Yani sadece bilincin odaklandığı kısımların simüle edilmesi, yeterince gerçekçi bir deneyim için yeterlidir.

Bunu modern teknolojilerde zaten görmekteyiz: Oculus gibi bir sanal gerçeklik gözlüğüyle önünüze baktığınızda, arka taraflar simüle edilmez; çünkü boşuna işlemci gücünü harcamak anlamsızdır. Ne zaman ki arkanıza dönersiniz, bu defa da az önce baktığınız yerin simülasyonu durdurulur. Tabii ki bu noktaların ne durumda olması gerektiği arka planda sürekli hesaplanır; ancak simüle edilmez.

Planck Mesafesi ve Planck Zamanı

Simüle edilen şeylerin belirli bir çözünürlüğü olacağını biliyoruz. Örneğin bir "piksel" ve belli bir "animasyon zamanı" bulunmalı. İlginç bir şekilde; içinde bulunduğumuz Evren de boyutsal olarak sonsuz olmak yerine, en küçük mesafe ve en küçük zaman birimlerine sahip. Bunlara sırasıyla Planck Mesafesi ve Planck Zamanı adlarını veriyoruz. İlki 1.6×10−35metre1.6\times{10^{-35}} metre civarında; ikincisi ise 5.39×10−44saniye5.39\times{10^{-44}} saniye civarında...

Tüm Reklamları Kapat

Tabii ki burada dikkatli olmak gerekiyor: ad hoc, yani sonradan uydurma bir cevap vermiyor olmadığımızdan emin olmalıyız. Bir diğer deyişle, acaba simüle bir evrende yaşadığımız için mi bu şekilde en küçük mesafe ve en küçük zaman var? Yoksa bunlar gerçekten var da, Simülasyon Teorisi'ne uyduğu için teoriye kanıt olarak mı kabul ediyoruz?

Deja vu ve Diğer Zihinsel/Fiziksel Problemler

Buna benzer bir durumu, "sistemsel hata" gibi kavramlarda da görüyoruz: Evren'deki kusurlar; acaba simülasyonun bir yan ürünü olabilir mi? Yani The Matrix filminde, deja vu deneyiminin simülasyon (sistem) hatasına bağlandığını biliriz. Belki de film, gerçekten de doğru bir tespitte bulunuyordu? Bu konuyu aşağıdaki videomuzda işlemiştik:

Benzer şekilde, birçok zihinsel hastalık da (örneğin bunama gibi) Simülasyon Teorisi çerçevesinde kendisine makul bir açıklama bulabilmektedir.

Argümanın Karşıtları

Ancak tabii ki argümana karşı çıkan birçok insan da var: Örneğin fizikçi Max Tegmark, aslında Simülasyon Teorisi'nin mantıklı olduğunu düşünse de, bunun fizik kurallarındaki bilgisizliğimizi açıklamak için çözmek konusunda kullanılmasını saçmalık olarak görüyor. Kendisi, teorinin fizikteki problemleri çözme konusundaki beceriksizliğimizi izah etmek için uydurulmuş bir cevap olmaması gerektiğini düşünüyor.

Tüm Reklamları Kapat

Benzer şekilde Oxford Üniversitesi'nden Zohar Ringel ve Dmitry Kovrizhi, Evren'deki elektron sayısının böylesine kapsamlı bir simülasyonu çalıştırmak için yeterli olmadığı kanaatinde. Zaten başka uzmanlar da, bu kadar detaylı bir simülasyon için gerekecek enerji miktarının abartılı boyutlarda olduğunu söylüyorlar.

Sean Carroll ise, katıldığı Temel Sorular Enstitüsü Konferansı'nda filozof David Chalmers'ın sohbet ettiği birinin şöyle bir karşı argüman geliştirdiğini söylüyor:

Diyelim ki bu kadar gerçekçi simülasyonlar yapabilen bir tür evrimleşti. Bu türün simüle ettiği türlerin de simülasyonlar yaratma becerisi olacaktır. Ancak simüle edilen bir medeniyetin, kendilerini simüle edenler kadar yüksek bir işlemci gücü olmayacaktır. Dolayısıyla daha alt seviye simülasyonların çözünürlüğü daha düşük olacaktır. Üst seviye simülasyonlar ne kadar güçlü işlemci gücüne sahip olursa olsun, her zaman "aşırı düşük" çözünürlüklü simülasyonlar olan alt evrenler bulunacaktır.

Sean Carroll'a göre bu güzel bir tespit ve dolayısıyla Simülasyon Teorisi'ne şu şekilde karşı çıkmak mümkün olabilir:

  1. Birçok simüle medeniyet yaratabileceğimizi kolaylıkla hayal edebiliriz.
  2. Bu kadar kolay hayal edebileceğimiz şeylerin en azından evrenin bir yerlerinde gerçekleşme ihtimali de yüksektir.
  3. Dolayısıyla muhtemelen bizim evrenimizin ömrü dahilinde simüle edilen çok sayıda medeniyet olacaktır. O kadar çok ki, simüle edilen insan sayısı, bizim gibi olan insan sayısından çok daha fazla olacaktır.
  4. Benzer şekilde, bizim evrenimizin de üst medeniyetler tarafından simüle edilen çok sayıda evrenden biri olduğunu kolaylıkla hayal edebiliriz.
  5. Çok sayıda gözlemcisi olan bir meta-evrende, bizler gibi gözlemcilerin son derece tipik gözlemcilerden biri olmasını bekleriz.
  6. Tipik bir gözlemci, en üst seviyedeki medeniyet olmaktansa, muhtemelen hangi seviyede olursa olsun bir simülasyonun içinde olacaktır.
  7. Dolayısıyla muhtemelen bir simülasyon içinde yaşamaktayız.
  8. Ancak tipik bir gözlemcinin bulunacağı simülasyon, aynı zamanda en alt seviyeli simülasyonlardan birisi olacaktır. Bu seviyedeki simülasyonların kendi simülasyonlarını yaratacak kadar işlemci gücü bulunmayacaktır.
  9. Bu, bir mantıksal çelişki yaratmaktadır: Hem simülasyon yaratabilen medeniyetleri kolaylıkla hayal edip; hem de bunlardan en olası olanlarının simülasyon yaratamayacak kadar düşük seviyeli simülasyonların içinde yer alacağını söyleyemeyiz.

Ancak bu itirazlara yanıtlar da yok değil. Örneğin bir veya birkaç Dyson Küresi kullanarak, yıldızların bütün termonükleer enerjisinin kullanılabilir hale getirmek mümkün. Bu da, intergalaktik bir medeniyet için hipergerçekçi simülasyonlar yaratmaya yetecek düzeyde enerji demektir.

Tüm Reklamları Kapat

İspat Yükü, İddia Sahibinin Omuzlarındadır!

Tabii ki, İspat Yükü bu konuda elimizi kolumuzu bağlıyor. Bilimdeki boş hipotez kavramı, işte bu yüzden önemli. Eğer bilimsel metodolojiyi kavramaz veya takip etmezsek, aklımıza gelen her çılgın fikri gerçek kabul edebiliriz. Bu teori de onlardan birisi olmaya aday!

İspat yükü, simülasyon argümanının gerçek olduğunu iddia edenlerin omuzlarındadır. Şu ana kadar bu konuda akıl yürütme haricinde makul bir deneysel gözlem ile elde edilmiş bir veri bulunmamaktadır. Daha fenası, eğer bütün bilincimiz ve fizik algımız simülasyon ise, bu simülasyonu deneysel olarak tespit etme ihtimalimiz de oldukça düşük.

İşte bu yüzden, en azından aksi yönünde yeterli ve geçerli kanıtlar üretilene kadar, bir simülasyonda yaşamadığınızı söylemek durumundayız. Çünkü bilim, böyle çalışır.

Size Sorduk...

Evrim Ağacı ailesinin neler düşündüğünü merak ettiğimiz için ufak bir anket açtık. Twitter'daki sonuçlar şöyle:

YouTube ailemizin yanıtlarını ise buradan görebilirsiniz.

Alıntı Yap
Okundu Olarak İşaretle
123
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Muhteşem! 19
  • Merak Uyandırıcı! 15
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 12
  • Korkutucu! 11
  • İnanılmaz 8
  • Bilim Budur! 7
  • Umut Verici! 4
  • Tebrikler! 3
  • İğrenç! 3
  • Güldürdü 2
  • Grrr... *@$# 2
  • Üzücü! 1
Kaynaklar ve İleri Okuma
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 02/04/2023 02:25:40 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/936

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Tüm Reklamları Kapat
Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Genetik Mühendisliği
Dağılım
İlaç
Beslenme
İnsan Sağlığı
Hematoloji
Hastalık
İnfografik
Argüman
Ağrı
Terapi
Önyargı
Yağ
Karadelik
Doğa Yasası
Diş Hastalıkları
Kitap
Evrimsel Antropoloji
Darwin
Uyku
Öğrenme Alanı
Hominidae
Biyokimya
Öne Çıkan
Fotosentez
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Gönder
Ekle
Soru Sor
Size Özel
Güncel
Daha Fazla İçerik Göster
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katmak için hemen buraya tıklayın.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
EA Akademi
Evrim Ağacı Akademi (ya da kısaca EA Akademi), 2010 yılından beri ürettiğimiz makalelerden oluşan ve kendi kendinizi bilimin çeşitli dallarında eğitebileceğiniz bir çevirim içi eğitim girişimi! Evrim Ağacı Akademi'yi buraya tıklayarak görebilirsiniz. Daha fazla bilgi için buraya tıklayın.
Etkinlik & İlan
Bilim ile ilgili bir etkinlik mi düzenliyorsunuz? Yoksa bilim insanlarını veya bilimseverleri ilgilendiren bir iş, staj, çalıştay, makale çağrısı vb. bir duyurunuz mu var? Etkinlik & İlan Platformumuzda paylaşın, milyonlarca bilimsevere ulaşsın.
Podcast
Evrim Ağacı'nın birçok içeriğinin profesyonel ses sanatçıları tarafından seslendirildiğini biliyor muydunuz? Bunların hepsini Podcast Platformumuzda dinleyebilirsiniz. Ayrıca Spotify, iTunes, Google Podcast ve YouTube bağlantılarını da bir arada bulabilirsiniz.
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Alıntı Yap
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
Ç. M. Bakırcı. Simülasyon Teorisi Nedir? Bir Simülasyon İçinde Yaşıyor Olabilir miyiz?. (21 Temmuz 2019). Alındığı Tarih: 2 Nisan 2023. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/936
Bakırcı, Ç. M. (2019, July 21). Simülasyon Teorisi Nedir? Bir Simülasyon İçinde Yaşıyor Olabilir miyiz?. Evrim Ağacı. Retrieved April 02, 2023. from https://evrimagaci.org/s/936
Ç. M. Bakırcı. “Simülasyon Teorisi Nedir? Bir Simülasyon İçinde Yaşıyor Olabilir miyiz?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, 21 Jul. 2019, https://evrimagaci.org/s/936.
Bakırcı, Çağrı Mert. “Simülasyon Teorisi Nedir? Bir Simülasyon İçinde Yaşıyor Olabilir miyiz?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, July 21, 2019. https://evrimagaci.org/s/936.

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close
Geri Bildirim Gönder
Paylaş
Reklamsız Deneyim

Evrim Ağacı'ndaki reklamları, bütçenize uygun bir şekilde, kendi seçtiğiniz bir süre boyunca kapatabilirsiniz. Tek yapmanız gereken, kaç ay boyunca kapatmak istediğinizi aşağıdaki kutuya girip tek seferlik ödemenizi tamamlamak:

10₺/ay
x
ay
= 30
3 Aylık Reklamsız Deneyimi Başlat
Evrim Ağacı'nda ücretsiz üyelik oluşturan ve sitemizi üye girişi yaparak kullanan kullanıcılarımızdaki reklamların %50 daha az olduğunu, Kreosus/Patreon/YouTube destekçilerimizinse sitemizi tamamen reklamsız kullanabildiğini biliyor muydunuz? Size uygun seçeneği aşağıdan seçebilirsiniz:
Evrim Ağacı Destekçilerine Katıl
Zaten Kreosus/Patreon/Youtube Destekçisiyim
Reklamsız Deneyim
Kreosus

Kreosus'ta her 10₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.

Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.

Patreon

Patreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.

Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.

YouTube

YouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.

Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra 24 saat alabilmektedir.

Diğer Platformlar

Bu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.

Giriş yapmayı unutmayın!

Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.

Destek Ol

Devamını Oku
Evrim Ağacı Uygulamasını
İndir
Chromium Tabanlı Mobil Tarayıcılar (Chrome, Edge, Brave vb.)
İlk birkaç girişinizde zaten tarayıcınız size uygulamamızı indirmeyi önerecek. Önerideki tuşa tıklayarak uygulamamızı kurabilirsiniz. Bu öneriyi, yukarıdaki videoda görebilirsiniz. Eğer bu öneri artık gözükmüyorsa, Ayarlar/Seçenekler (⋮) ikonuna tıklayıp, Uygulamayı Yükle seçeneğini kullanabilirsiniz.
Chromium Tabanlı Masaüstü Tarayıcılar (Chrome, Edge, Brave vb.)
Yeni uygulamamızı kurmak için tarayıcı çubuğundaki kurulum tuşuna tıklayın. "Yükle" (Install) tuşuna basarak kurulumu tamamlayın. Dilerseniz, Evrim Ağacı İleri Web Uygulaması'nı görev çubuğunuza sabitleyin. Uygulama logosuna sağ tıklayıp, "Görev Çubuğuna Sabitle" seçeneğine tıklayabilirsiniz. Eğer bu seçenek gözükmüyorsa, tarayıcının Ayarlar/Seçenekler (⋮) ikonuna tıklayıp, Uygulamayı Yükle seçeneğini kullanabilirsiniz.
Safari Mobil Uygulama
Sırasıyla Paylaş -> Ana Ekrana Ekle -> Ekle tuşlarına basarak yeni mobil uygulamamızı kurabilirsiniz. Bu basamakları görmek için yukarıdaki videoyu izleyebilirsiniz.

Daha fazla bilgi almak için tıklayın

Önizleme
Görseli Kaydet
Sıfırla
Vazgeç
Ara
Moderatöre Bildir

Raporlama sisteminin amacı, platformu uygunsuz biçimde kullananların önüne geçmektir. Lütfen bir içeriği, sadece düşük kaliteli olduğunu veya soruya cevap olmadığını düşündüğünüz raporlamayınız; bu raporlar kabul edilmeyecektir. Bunun yerine daha kaliteli cevapları kendiniz girmeye çalışın veya size sunulan (oylama gibi) diğer araçlar ile daha kaliteli cevaplara teşvik edin. Kalitesiz bulduğunuz içerikleri eleyebileceğiniz, kalitelileri daha ön plana çıkarabileceğiniz yeni araçlar geliştirmekteyiz.

Kural İhlali Seç
Öncül Ekle
Sonuç Ekle
Mantık Hatası Seç
Kural İhlali Seç
Soru Sor
Aşağıdaki "Soru" kutusunu sadece soru sormak için kullanınız. Bu kutuya soru formatında olmayan hiçbir cümle girmeyiniz. Sorunuzla ilgili ek bilgiler vermek isterseniz, "Açıklama" kısmına girebilirsiniz. Soru kısmının soru cümlesi haricindeki kullanımları sorunuzun silinmesine ve UP kaybetmenize neden olabilir.
Görsel Ekle
Kurallar
Platform Kuralları
Bu platform, aklınıza takılan soruları sorabilmeniz ve diğerlerinin sorularını yanıtlayabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Gerçekten soru sorun, imâdan ve yüklü sorulardan kaçının.
Sorularınızın amacı nesnel olarak gerçeği öğrenmek veya fikir almak olmalıdır. Şahsi kanaatinizle ilgili mesaj vermek için kullanmayın; yüklü soru sormayın.
2
Bilim kimliğinizi kullanın.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla sorular ve cevaplar, bilimsel perspektifi yansıtmalıdır. Geçerli bilimsel kaynaklarla doğrulanamayan bilgiler veya reklamlar silinebilir.
3
Düzgün ve insanca iletişim kurun.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Sahtebilimi desteklemek yasaktır.
Sahtebilim kategorisi altında konuyla ilgili sorular sorabilirsiniz; ancak bilimsel geçerliliği bulunmayan sahtebilim konularını destekleyen sorular veya cevaplar paylaşmayın.
5
Türkçeyi düzgün kullanın.
Şair olmanızı beklemiyoruz; ancak yazdığınız içeriğin anlaşılır olması ve temel düzeyde yazım ve dil bilgisi kurallarına uyması gerekmektedir.
Soru Ara
Aradığınız soruyu bulamadıysanız buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Alıntı Ekle
Eser Ekle
Kurallar
Platform Kuralları
Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Formu olabildiğince eksiksiz doldurun.
Girdiğiniz sözün/alıntının kaynağı ne kadar açıksa o kadar iyi. Açıklama kısmına kitabın sayfa sayısını veya filmin saat/dakika/saniye bilgisini girebilirsiniz.
2
Anonimden kaçının.
Bazı sözler/alıntılar anonim olabilir. Fakat sözün anonimliğini doğrulamaksızın, bilmediğiniz her söze/alıntıya anonim yazmayın. Bu tür girdiler silinebilir.
3
Kaynağı araştırın ve sorgulayın.
Sayısız söz/alıntı, gerçekte o sözü hiçbir zaman söylememiş/yazmamış kişilere, hatalı bir şekilde atfediliyor. Paylaşımınızın site geneline yayılabilmesi için kaliteli kaynaklar kullanın ve kaynaklarınızı sorgulayın.
4
Ofansif ve entelektüel düşünceden uzak sözler yasaktır.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
5
Sözlerinizi tırnak (") içine almayın.
Sistemimiz formatı otomatik olarak ayarlayacaktır.
Gönder
Tavsiye Et
Aşağıdaki kutuya, [ESER ADI] isimli [KİTABI/FİLMİ] neden tavsiye ettiğini girebilirsin. Ne kadar detaylı ve kapsamlı bir analiz yaparsan, bu eseri [OKUMAK/İZLEMEK] isteyenleri o kadar doğru ve fazla bilgilendirmiş olacaksın. Tavsiyenin sadece negatif içerikte olamayacağını, eğer bu sistemi kullanıyorsan tavsiye ettiğin içeriğin pozitif taraflarından bahsetmek zorunda olduğunu lütfen unutma. Yapıcı eleştiri hakkında daha fazla bilgi almak için burayı okuyabilirsin.
Kurallar
Platform Kuralları
Bu platform; okuduğunuz kitaplara, izlediğiniz filmlere/belgesellere veya takip ettiğiniz YouTube kanallarına yönelik tavsiylerinizi ve/veya yapıcı eleştirel fikirlerinizi girebilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Önceliğimiz pozitif tavsiyelerdir.
Bu platformu, beğenmediğiniz eserleri yermek için değil, beğendiğiniz eserleri başkalarına tanıtmak için kullanmaya öncelik veriniz. Sadece negatif girdileri olduğu tespit edilenler platformdan geçici veya kalıcı olarak engellenebilirler.
2
Tavsiyenizin içeriği sadece negatif olamaz.
Tavsiye yazdığınız eserleri olabildiğince objektif bir gözlükle anlatmanız beklenmektedir. Dolayısıyla bir eseri beğenmediyseniz bile, tavsiyenizde eserin pozitif taraflarından da bahsetmeniz gerekmektedir.
3
Negatif eleştiriler yapıcı olmak zorundadır.
Eğer tavsiyenizin ana tonu negatif olacaksa, tüm eleştirileriniz yapıcı nitelikte olmak zorundadır. Yapıcı bir tarafı olmayan veya tamamen yıkıcı içerikte olan eleştiriler silinebilir ve yazarlar geçici veya kalıcı olarak engellenebilirler.
4
Düzgün ve insanca iletişim kurun.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
5
Türkçeyi düzgün kullanın.
Şair olmanızı beklemiyoruz; ancak yazdığınız içeriğin anlaşılır olması ve temel düzeyde yazım ve dil bilgisi kurallarına uyması gerekmektedir.
Eser Ara
Aradığınız eseri bulamadıysanız buraya tıklayarak ekleyebilirsiniz.
Tür Ekle
Üst Takson Seç
Kurallar
Platform Kuralları
Bu platform, yaşamış ve yaşayan bütün türleri filogenetik olarak sınıflandırdığımız ve tanıttığımız Yaşam Ağacı projemize, henüz girilmemiş taksonları girebilmeniz için geliştirdiğimiz bir platformdur. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Takson adlarını doğru yazdığınızdan emin olun.
Taksonların sadece ilk harfleri büyük yazılmalıdır. Latince tür adlarında, cins adının ilk harfi büyük, diğer bütün harfler küçük olmalıdır (Örn: Canis lupus domesticus). Türkçe adlarda da sadece ilk harf büyük yazılmalıdır (Örn: Evcil köpek).
2
Taksonlar arası bağlantıları doğru girin.
Girdiğiniz taksonun üst taksonunu girmeniz zorunludur. Eğer üst takson yoksa, mümkün olduğunca öncelikle üst taksonları girmeye çalışın; sonrasında daha alt taksonları girin.
3
Birden fazla kaynaktan kontrol edin.
Mümkün olduğunca ezbere iş yapmayın, girdiğiniz taksonların isimlerinin birden fazla kaynaktan kontrol edin. Alternatif (sinonim) takson adlarını girmeyi unutmayın.
4
Tekrara düşmeyin.
Aynı taksonu birden fazla defa girmediğinizden emin olun. Otomatik tamamlama sistemimiz size bu konuda yardımcı olacaktır.
5
Mümkünse, takson tanıtım yazısı (Taksonomi yazısı) girin.
Bu araç sadece taksonları sisteme girmek için geliştirilmiştir. Dolayısıyla taksonlara ait minimal bilgiye yer vermektedir. Evrim Ağacı olarak amacımız, taksonlara dair detaylı girdilerle bu projeyi zenginleştirmektir. Girdiğiniz türü daha kapsamlı tanıtmak için Taksonomi yazısı girin.
Gönder
Tür Gözlemi Ekle
Tür Seç
Fotoğraf Ekle
Kurallar
Platform Kuralları
Bu platform, bizzat gözlediğiniz türlerin fotoğraflarını paylaşabilmeniz için geliştirilmiştir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Net ve anlaşılır görseller yükleyin.
Her zaman bir türü kusursuz netlikte fotoğraflamanız mümkün olmayabilir; ancak buraya yüklediğiniz fotoğraflardaki türlerin özellikle de vücut deseni gibi özelliklerinin rahatlıkla ayırt edilecek kadar net olması gerekmektedir.
2
Özgün olun, telif ihlali yapmayın.
Yüklediğiniz fotoğrafların telif hakları size ait olmalıdır. Başkası tarafından çekilen fotoğrafları yükleyemezsiniz. Wikimedia gibi açık kaynak organizasyonlarda yayınlanan telifsiz fotoğrafları yükleyebilirsiniz.
3
Paylaştığınız fotoğrafların telif hakkını isteyemezsiniz.
Yüklediğiniz fotoğraflar tamamen halka açık bir şekilde, sınırsız ve süresiz kullanım izniyle paylaşılacaktır. Bu fotoğraflar nedeniyle Evrim Ağacı’ndan telif veya ödeme talep etmeniz mümkün olmayacaktır. Kendi fotoğraflarınızı başka yerlerde istediğiniz gibi kullanabilirsiniz.
4
Etik kurallarına uyun.
Yüklediğiniz fotoğrafların uygunsuz olmadığından ve başkalarının haklarını ihlâl etmediğinden emin olun.
5
Takson teşhisini doğru yapın.
Yaptığınız gözlemler, spesifik taksonlarla ilişkilendirilmektedir. Takson teşhisini doğru yapmanız beklenmektedir. Taksonu bilemediğinizde, olabildiğince genel bir taksonla ilişkilendirin; örneğin türü bilmiyorsanız cins ile, cinsi bilmiyorsanız aile ile, aileyi bilmiyorsanız takım ile, vs.
Gönder
Tür Ara
Aradığınız türü bulamadıysanız buraya tıklayarak ekleyebilirsiniz.