Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat

Kuyruklu Yıldız Nedir? Kuyruklu Yıldızlar Nereden Gelirler?

Kuyruklu Yıldızların Neden Sadece Baş Kısmı Yeşilken, Kuyruğu Farklı Renktedir?

17 dakika
20,152
Kuyruklu Yıldız Nedir? Kuyruklu Yıldızlar Nereden Gelirler? Future
Comet Leonard
Tüm Reklamları Kapat

Kuyruklu yıldızlar, genellikle buz, toz ve kayalardan oluşan, asteroit benzeri gök cisimleridir. Kuyruklu yıldızlar, Neptün'ün yörüngesinin ötesinden gelirler ve birçok asteroit ve meteoroid gibi, yaklaşık 4.6 milyar yıl önce, Güneş Sistemi'miz ile birlikte var olmuşlardır.

Türkçe isimlerinin imâ ettiğinin aksine, birer "yıldız" değillerdir ve yıldızlarla doğrudan bir ilgileri yoktur (tıpkı meteorların da "yıldız kayması" olmaması gibi). İngilizcedeki "comet" kelimesiyse, Yunanca "saç" anlamına gelen "kome" kelimesinden gelir. Bu isimlendirme, görüntüsünden gelir. Gökyüzüne bakıldığında, tıpkı kuyruğu olan bir yıldız gibi görünürler. Hatta öyle ki, çok sönük olan bazılarının kuyruğunu çıplak gözle görmek mümkün olmadığından, sadece sönük bir yıldız gibi görüneceklerdir.

Kuyruklu yıldızlar, uçucu materyalleri tamamen buharlaşana dek, eliptik yörüngeler halinde Güneş'in etrafında dolanmayı sürdürürler. 1 yılları birkaç yıl (kuyruklu yıldız Encke örneğinde olduğu gibi) ile on milyonlarca yıl arasında değişir. Halley Kuyruklu Yıldızı'nı her 75 yılda bir gözlemleyebilsek de, 2013'te konuğumuz olan Panstarrs Kuyruklu Yıldızı'nı (C/2011L4) bir sonraki sefer görmek için 106.000 yıl daha beklememiz gerekiyor.

Tüm Reklamları Kapat

Ara ara gündemimize oturan bu gök cisimleri, haber kaynaklarında ilgi uyandırmak için sürekli bir tehlike yaklaşıyormuş gibi bahsedilir. Fakat genellikle Dünya'dan milyonlarca kilometre öteden geçmektedirler. Dolayısıyla hiçbir tehlike arz etmezler. Elbette bu gelecekte birinin tehlike arz etmeyeceği anlamına gelmiyor.

Bu cisimler gözlenmeye başladıklarından kısa bir süre sonra yörüngeleri önemli bir hassasiyetle belirlenir. Dolayısıyla bu tür velvele uyandıran haberlere itibar etmemenizi ve resmi bilimsel kanalları, işin uzmanlarını takip etmenizi ısrarla öneriyoruz.

Kuyruklu Yıldız Tam Olarak Nedir?

Günümüzdeki gezegen tanımına göre, Güneş sisteminde toplam sekiz gezegen vardır. Bu gezegenlerin etrafında ise toplamda 200'ün üzerinde uydu dolanmaktadır. Lakin Güneş sisteminde, gezegenler ve uyduları dışında yüz binlerce cisim daha Güneş'in etrafında hareket etmektedir. Bunlar gök taşları, asteroitler ve kuyruklu yıldızlar olarak sınıflandırılır. Bu cisimlerin kütlesi ve boyutları, gezegen ve uydulara kıyasla çoğu zaman oldukça küçüktür. Üstelik oldukça biçimsizdirler (çünkü onları küresel biçime sokacak bir kütle çekim etkisi altında kalamazlar).

Başta 1577 yılında Dünya'nın yakınından geçmiş olan ve Takiyuddin tarafından da gözlemlenen kuyruklu yıldız olmak üzere, kuyruklu yıldızlar insanlık tarihinde de oldukça önemli bir yere sahiptir. Aynı dönemde Tycho Brahe tarafından da gözlemlenen bu kuyruklu yıldız, kuşkusuz ki bilim tarihini şekillendiren olaylardan birisidir. Elbette o yıllarda bunların ne tür cisimler olduğu bilinmiyordu. Belki de hayali bile kurulamıyordu. Fakat yıllar içerisinde teleskopların ve teknolojinin gelişimiyle bu cisimleri çok yakından görme şansını elde ettik.

Tüm Reklamları Kapat

Yandaki görsel 2014 yılında Avrupa Uzay Ajansının (ESA'nın) Rosetta uydusu aracılığıyla çekildiğinde büyük bir yankı uyandırmıştı. Bu zamana kadar hiç böyle detaylı bir yakınlaşma olmamış, hiç böylesine detaylı görseller çekilmemişti. Üstelik bu görevde Rosetta uydusundan bırakılan Philae sondası, kuyruklu yıldızın üzerine başarıyla indirildi. 1500'lü yıllardaki Takiyuddin ve Brahe gibi kaşiflerin merakının bizi bu günlere taşıması sayesinde, günümüzde bu cisimler hakkında oldukça detaylı bilgilere sahibiz.

Kuyruklu Yıldızların Fiziksel Yapısı

Kuyruklu yıldızlar, bir yıldız değildir. Kendi ışıklarını saçmaz, Güneş'ten gelen ışığı yansıtırlar. Kaba bir tabirle taş, toz ve buzdan oluşan bu yapıları birer kozmik kartopu gibi düşünebiliriz; tabii, ortalama olarak bir şehir büyüklüğünde olan kartopları...

Çekirdek

Kuyruklu yıldızın katı olan bölümü, onun çekirdeği olarak adlandırılır. Genellikle kayaç yapıların, tozların, su buzunun ve donmuş karbondioksit, metan gibi gazların birleşiminden oluşur. Genellikle çekirdeğin yüzeyi tozlu ve kayaçlı bir yapıya sahiptir. Öyle ki bu durumdan ötürü "kirli kartopları" olarak da anılırlar. Bazı durumlarda toz o kadar fazladır ki bu onlara "buzlu kirtopları" denilmelerine neden olmuştur.

Tüm bunların yanında çekirdek bölgesi etanol, metanol, ethane, hidrojen siyanür ve formaldehid gibi organik bileşenlere de ev sahipliği yapar. Hatta 2009 yılında NASA'nın yürüttüğü Stardust görevinde glisin aminoasidine rastlanmıştır.

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

Kuyruk ve Koma: Kuyruklu Yıldızların Neden Kuyruğu Var?

Kuyruklu yıldızlar, Dünya'nın mantosunu, tozunu ve buzunu oluşturan malzemeye benzer şekilde kayalık bileşenlerin bir karışımından oluşur. Buz, sadece su buzu (H2O) anlamına gelmez; aynı zamanda kuru buz (katı CO2), metan (CH4), amonyak (NH3) ve karbonmonoksit (CO) gibi uçucu bileşenleri de bünyesinde barındırır. Tipik olarak soğuk olan uzay koşullarında bu buzlar donmuş haldedir; ancak kuyruklu yıldız, örneğin Güneş gibi sıcak bir yıldıza yaklaştıkça ısınmaya başlar.

Süblimleşme

Kuyruklu yıldız, Güneş Sistemi'nin iç kısımlarına (Mars ve Jüpiter arasında bir yere) girene dek herhangi bir kuyruk oluşumu görülmez; çünkü Güneş'ten gelen ısıya ve rüzgarlara yeterince yakın değildir. Ancak Mars'ın yörüngesi civarına yaklaştıkça artık yeterince ısınır ve kuyruklu yıldızın çekirdeğindeki buzların çoğu süblimleşir.

Bu süreci "süblimleşme" (katı halden gaz haline, doğrudan, sıvı hale uğramaksızın geçiş) olarak tanımlıyoruz; çünkü uzaydaki basınç sıfır olduğundan buz, uzayda sıvı halde var olamaz. Sadece kuyruklu yıldızın çekirdek yüzeyinin altında sıvı su rezervuarları bulunabilir. Bu sıvı su, uzayın düşük basıncı dolayısıyla kuyruklu yıldızın yüzeyinden jetler halinde fışkırır. Öyle ki, Dünya'daki suyun büyük bir kısmının kuyruklu yıldızlar tarafından gezegenimize taşındığı düşünülmektedir.

Koma

Süblimleşen su buharı fışkırmaları aynı zamanda kuyruklu yıldızdan küçük toz parçalarının kopmasına neden olabilir. Gök taşının etrafına saçtığı gaz ve toz, çekirdeğin etrafında geniş, dağınık bir parçacık kümesini oluşturur. Bu gaz ve toz bulutuna koma (İng: "coma") adı verilir.

Koma, kuyruklu yıldız Güneş'e yaklaştığında daha belirgin hale gelmeye başlar, tıpkı kuyruk gibi. Güneş'e yaklaştıkça donmuş vaziyetteki çekirdek ısınmaya başlar ve kuyruklu yıldızın bir kısmı (katı haldeki materyaller) gaz hale gelerek, kuyruklu yıldızın etrafındaki komayı belirgin hale getirir. Oluşan bu koma yapısı, 100.000 km çapa ulaşabilir. Kuyruklu yıldız, yörüngesinin özellikle Güneş'e en yakın olan bölgesinden geçerken, koma ve kuyruk yapıları maksimum boyutlarına ulaşmaya başlar. Bunun sebebi, bu bölgede gaz haline dönüşen madde miktarının ışıma ve dolayısıyla ısınma kaynaklı olarak maksimum seviyelere ulaşmasıdır.

Kuyruk

Güneş'e daha da fazla yaklaşan kuyruklu yıldız, Güneş rüzgarları adı verilen yüklü parçacık ve foton bombardımanına maruz kalır. Bu parçacıklar, kuyruklu yıldız çekirdeğinden daha uzakta bulunan toz ve gazları komanın dışına doğru iter. İşte bu gaz ve toz parçaları, kuyruklu yıldızların çekirdeğinin arkasında, kimi zaman yüzlerce kilometreye, hatta bazen 1 astronomik birimin ötesine (yani yaklaşık 150 milyon kilometreye) erişebilen bir kuyruğun oluşmasına sebep olur.

Tüm Reklamları Kapat

Aslında gökbilimciler yakından baktıklarında, kuyruklu yıldızların aslında iki ayrı kuyruğa sahip olduğunu görürler. Biri, beyaz görünür ve tozdan oluşur. Bu toz kuyruk (tip 2 kuyruk), kuyruklu yıldızın arkasında geniş, hafifçe kıvrılan bir yol izler. Diğer kuyruk mavimsidir ve elektrik yüklü gaz moleküllerinden veya iyonlardan oluşur. İyon kuyruğu (tip 1 kuyruk) her zaman doğrudan Güneş'ten zıt tarafa doğru uzanır.

Kuyruklu Yıldızın Yapısı
Kuyruklu Yıldızın Yapısı
NASA

Bu iki farklı fiziksel olay, kuyruklu yıldızın iki farklı kuyruğa sahip olabilmesine neden olur. Bunlara ek olarak bazen ısınma kaynaklı etkilerden ötürü, çekirdekten tıpkı gayzer gibi fışkırmalar görülebilir. Jet olarak adlandırılan bu olaylar dönüş hareketini etkilediği gibi, parçalanmasına bile yol açabilir.

Kuyruklu Yıldızların Tipleri

Kuyruklu yıldızlar, oldukça basık bir yörüngede hareket ederler ve bu basık elipsin odaklarından birisinde Güneş bulunur. Yani aslında bunlar da Güneş etrafında bir dolanma hareketi yapmaktadırlar, fakat dolanma periyotları genellikle çok uzundur. Örneğin Hale-Bopp kuyruklu yıldızı için bu süre 2500 yıl mertebelerindedir. Öyle ki bazen yaşadıkları yakınlaşmalar ve kütle kayıpları dolayısıyla yörüngenin dışarısına kaçabilir ve bir daha hiç dönmeyebilirler. Hatta Güneş ile olan tehlikeli yakınlaşmalar sırasında tamamen parçalanabilirler.

Tüm Reklamları Kapat

Genel olarak kuyruklu yıldızları kısa periyotlu ve uzun periyotlu olarak ikiye ayırabiliriz.

Kısa Süreli Kuyruklu Yıldızlar: Kuiper Kuşağı Sakinleri

Kısa süreli kuyruklu yıldızlar, Güneş Sistemi'nde yaklaşık 30 astronomik birimden (kısaltma: AU), yani yaklaşık olarak Neptün'ün yörüngesi civarından, 50 AU'ya kadar uzanan milyonlarca buzlu cisim bölgesi olan Kuiper Kuşağı'ndan kaynaklanmaktadır. Bu buzlu cisimlerin bazıları yörüngeleri sırasında Neptün'e çok yaklaşırlarsa, saptırılabilir ve kısa süreli kuyruklu yıldız haline gelecek yeni, eksantrik bir yörüngeye girebilirler. Güneş'in yörüngesinde dolanmaları 200 yıldan az sürer.

Kendi içlerinde Encke-tipi, Jüpiter-ailesi ve Halley-tipi olarak üçe ayrılırlar. Encke-tipi olanlar yörüngesi Jüpiter'e kadar uzanmayan çok küçük yörüngelere sahiptir. Jüpiter-ailesi (JFC) grubuna dahil olanlar ise yörünge periyotları 20 yıldan kısa ve ekliptik düzlemden yaptıkları açı 30°'den az olanlardır. Bunun yanında Halley-tipi (HTC) olanlar ise 20-200 yıl yörünge periyoduna ve 0°'den 90°'nin üzerine kadar yörünge eğimine sahip tiplerdir. 2020 yılı itibariyle toplamda 91 HTC, 685 de JFC gözlenmiştir.

Uzun Süreli Kuyruklu Yıldızlar: Oort Bulutu Sakinleri

Bunlara uzun süreli kuyruklu yıldız denmesinin nedeni, Güneş'in etrafında dönmelerinin çok daha uzun sürmesidir. Bilinen en uzun yörüngeye sahip kuyruklu yıldızın Güneş etrafında sadece bir tur yapması 250.000 yıldan fazla sürmektedir.

Tüm Reklamları Kapat

Buna ek olarak ekliptik düzlemden yaptıkları açılar da oldukça fazla olabilir. Çok büyük yörünge basıklıklarından dolayı e=1e=1 değerine oldukça yakındırlar ve bundan dolayı bazıları bu değerin üzerindedir. Elbette böyle bir durumda yörünge açık bir yörüngedir, yani bir daha geri dönmezler. Fakat e=1e=1 değerinden çok azfazla olan bazıları hala kapalı bir yörünge izleyebilir. Bunun anlamı şudur: Her ne kadar Güneş'e en yakın konumdayken basıklık değeri e=1e=1'den biraz fazla olsa da, uzaklaştıkça bu değer e=1e=1'in altına düşebilir. Fakat bu tipte olanların yörünge periyotları 10.000'lerce yıl mertebesindedir.

Uzun süreli kuyruklu yıldızlar normalde Güneş'ten uzak 2000 AU ile 50.000 AU (veya yaklaşık bir ışık yılı) arasındaki bir bölge olan Oort Bulutu'ndan kaynaklanır. Oort Bulutu, çapları 1 kilometrenin üzerinde olan trilyonlarca buzlu nesneden oluşur. Bu büyük sayılara bakarak söyleyebiliriz ki, gelecekte Güneş Sistemi'nin iç kısmını ziyaret eden kuyruklu yıldızlar açısından herhangi bir yokluk çekmeyeceğiz.

Tüm bunlara ek olarak, bir de Güneş sisteminin dışarısından gelen misafirler vardır. Fakat bunlar diğerlerine kıyaslandığında oldukça enderdir.

Kuyruklu Yıldızları Yörüngelerinden Saptıran Ne?

Ancak soru şu: Oort Bulutu'ndaki bu buzlu nesnelerin, oldukça istikrarlı olan yörüngelerinden çıkmalarına ve Güneş Sistemi'nin iç kısmına yaklaşmasına ne sebep oluyor? Nihayetinde, herhangi bir "itme" olmasaydı, Oort bulutunda sonsuza kadar yörüngede dönmeye devam edeceklerdi.

Oort Bulutu
Oort Bulutu
Astrobites

Yakınlardaki geçen yıldızların ve galaktik gelgitin kütleçekimsel dalgalanmaları, bu kuyruklu yıldızların Güneş çevresindeki yörüngelerini değiştirmelerine ve Güneş Sistemi'nin iç kısımlarına yaklaşmasına neden olabilir. Gliese 710 isimli yıldız, yaklaşık 1,4 milyon yıl içinde Güneş'ten sadece 1 ışık yılı uzağa kadar gelecek, Oort bulutunu sıyıracak ve birçok nesnenin Güneş çevresindeki yörüngelerini değiştirmesine neden olacak.

Kuiper Kuşağı'ndan gelen kuyruklu yıldızlar, Güneş Sistemi'nin düzlemi içinde Güneş'in etrafında dönme eğilimindedir; çünkü Kuiper Kuşağı'nın kendisi Güneş Sistemi'nin düzlemiyle hizalanmış haldedir. Oort Bulutu ise küresel bir şekle sahip olduğundan, Oort Bulutu'ndan gelen kuyruklu yıldızlar, herhangi bir yönden gelebilir. Kuiper Kuşağı'ndan gelenler ise tek bir düzlemden bize ulaşır.

Kuiper ve Oort Kuşakları
Kuiper ve Oort Kuşakları
NASA

Kuyruklu Yıldızların Yeşil Rengi Nereden Geliyor?

Komayı oluşturan yapı içerisinde sadece basit buzlar ve kayalar değil, bu temel yapı taşlarından oluşan, çoğunlukla hidrojen, oksijen, karbon ve nitrojen yapılı daha karmaşık moleküller vardır. Özellikle ilgi çeken iki molekül, siyanür (CN) ve iki atomlu karbondur (C2). Bu deniz mavisi veya mavi-yeşil renk, bu gazların güneş ışığında mevcut olan ultraviyole ışık tarafından uyarıldığında, atomik geçişlerin temel bir kuralı olarak elektronlarının daha yüksek enerji seviyelerine atılmasından kaynaklanmaktadır.

Özetle bu yeşil rengi gördüğümüzde, komanın çok miktarda CN veya C2 molekülü içerdiğini, kuyruklu yıldızın aktif (gaz çıkışının olduğu) ve sıcak (Güneş'e yakın) olduğunu ve olası bir patlama veya bölünme potansiyelinin en yüksek seviyesinde olduğunu biliriz.

Koma kısmı diatomik karbon molekülünden oluşan Lovejoy kuyruklu yıldızı
Koma kısmı diatomik karbon molekülünden oluşan Lovejoy kuyruklu yıldızı
NASA

Kuyruklu Yıldızın Kuyruğu Neden Yeşil Değil?

Bu yeşil renk kuyrukta gözlenememektedir. Diatomik karbon (C2), adından da anlaşılacağı üzere iki adet karbon atomundan oluşur ve oldukça reaktif ve kararsızdır. Bununla birlikte, bir kuyruklu yıldızda çekirdek, Güneş'e yeterince yaklaşmadan diatomik karbon oluşamaz. Güneş, kuyruklu yıldızda bulunan organik maddeleri ısıtır, süblimleşmeye neden olur ve bu sayede bu maddelerin kuyruklu yıldızın etrafındaki komaya girmesini sağlar. Güneş ışığı daha sonra daha büyük organik molekülleri parçalayarak diatomik karbonu oluşturur.

Diatomik karbonun Güneş ışığı altındaki yıkımını doğrudan gözlemleyen ilk deneyler, bazı kuyruklu yıldızların kuyrukları renksiz kalırken yeşil bir "hâle" kazandığı mekanizmayı aydınlatmıştır. Kuyrukta bu gazların oluşumu engelleyen olay ise, doğrudan C2'nin fotodisosiyasyonudur (fotoliz).

Tüm Reklamları Kapat

Bir kuyruklu yıldız Güneş'e daha da yaklaştıkça, fotodisosiyasyon kuyruklu yıldızın çekirdeğinden veya başından çok uzaklaşmadan taze diatomik karbonu parçalar. Böylece kuyruklu yıldızın kendisi Güneş'e yaklaştıkça daha parlak görünürken, C2 Güneş ışığı tarafından parçalandıkça parlak yeşil koma küçülür. Buna karşılık diatomik karbon, kuyruklu yıldızın kuyruğuna asla ulaşamaz. Bu yüzden kuyruklu yıldızın o kısmı yeşil renkte parlamaz.

C2 Fotodisosiyasyon Sürecinin Keşfi

Bu fotodisosiyasyon süreci, ilk olarak 1930'larda fizikçi Gerhard Herzberg tarafından teorize edilmiştir. Herzberg, fenomenin Güneş ışığının diatomik karbonu, güneş ışığı ile kuyruklu yıldızın baş kısmındaki organik madde arasındaki etkileşimden oluşan bir kimyasalı yok etmesinden kaynaklandığını öngördü; ancak C2 sabit olmadığı için bu teorinin test edilmesi zor olmuştu. Araştırmacılar ilk kez 2021'de bu kimyasal etkileşimi dünya üzerinde kontrollü bir ortamda incelemeyi başardılar. Çalışmanın kıdemli yazarı ve UNSW Science'da kimya profesörü Timothy Schmidt yaptığı açıklamada şöyle diyor:

Diatomik karbonun güneş ışığı tarafından parçalandığı mekanizmayı kanıtladık.

Araştırmacılar, bir vakum odası ve lazerler kullanarak Güneş'ten gelen ultraviyole radyasyonun diatomik karbon bileşiğini parçaladığında meydana gelen kimyasal reaksiyonu yeniden oluşturmayı başardılar. Reaksiyon, buzlu cisimlerin yeşil görünmesine neden oldu. C2 moleküllerini oluşturmak için araştırmacılar, iki karbon atomu ve dört klor atomundan oluşan bir bileşik olan perkloroetilen aldı ve klor atomlarını çıkarmak için ultraviyole lazerler kullandı. Ortaya çıkan C2 molekülleri, daha sonra yaklaşık 2 metre uzunluğunda bir vakum odasında, bir gaz ışını yoluyla gönderildi. Vakum odasında C2, ultraviyole lazerlerden daha çok radyasyona maruz kaldı, karbon atomlarını parçaladı. Araştırmacılar her bir atomun hızını ve sırayla onları birleştiren bağda depolanan enerjiyi ölçebildi. Kimyager Timothy Schmidt, şöyle diyor:

Diatomik karbon, kuyruklu yıldızın çekirdeğinde donmuş daha büyük organik moleküllerin parçalanmasından gelir. Ömrünü ve yıkımını anlayarak, kuyruklu yıldızlardan ne kadar organik maddenin buharlaştığı daha iyi anlayabiliriz. Bunun gibi keşifler bir gün diğer uzay gizemlerini çözmemize yardımcı olabilir.

Gök Taşı Yağmurları ile İlişkisi Ne?

Kuyruklu yıldızlar doğaları gereği bir kuyruğa sahipler, elbette bu kuyruğun ondan saçılan materyaller olduğunu artık biliyoruz. Bu şu demektir: Kuyruklu yıldızın yörüngesinde dolanmakta olan irili ufaklı materyaller söz konusudur. Belki de doğrudan kuyruklu yıldız ile çarpışmamız oldukça düşük bir olasılık, fakat yörüngesinden geçmek o kadar da düşük bir olasılık değildir.

Tüm Reklamları Kapat

Eğer Dünya, bir kuyruklu yıldızın yörüngesinden geçerse, burada bıraktığı materyal Dünya'ya yüksek bir hızla düşecektir. Bu da göktaşı yağmuru olarak adlandırdığımız olaylara neden olur. Tam da bu nedenle gök taşı yağmurları yılın hep aynı tarihlerindedir, çünkü yörüngemiz hep o noktada kesişir.

Bu noktada akıllara şu soru gelmektedir: Peki bir kere geçtikten sonra yörünge o taş parçacıklarından, tozlardan arınmış olmaz mı? Cevap hem evet hem de hayırdır. Kesinlikle bir miktarını temizlediğimiz doğrudur. Fakat arkada bırakılan bu irili ufaklı materyaller boşlukta öylece sabit durmazlar. Bunların da bir yörünge hareketi vardır. Dolayısıyla her seferinde yenileriyle karşılaşırız.

Dneutral Han

Çok popüler olan Perseid göktaşı yağmuruna, Swift-Tuttle kuyruklu yıldızından kalan artıkların neden olduğu bilinmektedir.

Meşhur Kuyruklu Yıldızlar ve Fotoğrafları

Şu anda bilinen (tanımlanmış) kuyruklu yıldız sayısı 3650'dir. Bunlardan geçmişte çıplak gözle gözlenen bazıları, özellikle halk tarafından oldukça ilgi çekmiş ve popüler hale gelmiştir. Bilindik kuyruklu yıldızlardan bazıları:

Tüm Reklamları Kapat

Hale-Bopp Kuyruklu Yıldızı (C/1995 O1)

Alan Hale ve Thomas Bopp 23 Temmuz 1995 tarihinde birbirlerinden habersiz olarak keşfedilmesi üzerine Hale-Bopp ismini almıştır. Bir rekor kırarak toplamda 18 ay boyunca çıplak gözle görünür halde olmuştur. Bu nedenle "1997'nin Görkemli Kuyruklu Yıldızı" olarak da adlandırılır. Yörünge periyodu 2500 yıl mertebesinde olduğundan, bizim bunu bir daha görme şansımız ne yazık ki yoktur.

Wikimedia

Halley Kuyruklu Yıldızı (1P/Halley)

Her 75-76 yılda bir görünür kısa dönemli görkemli kuyruklu yıldızlardan biridir. 1986 yılında bizlere kendini gösterdiğinden dolayı bir sonraki 2061 yılında olacaktır.

Wikimedia

Shoemaker-Levy 9 Kuyruklu Yıldızı (D/1993 F2)

1992 yılında toplamda 21 parçaya ayrılarak, 1994 yılında Jüpiter'e çarpıp üzerinde bir iz bırakmasıyla popüler olmuştur. Bilim insanları için Jüpiter'in bulutların ardında neler olabileceğiyle ilgili önemli bilgiler edinmek için önemli bir fırsat sunmuştur.

Hyakutake Kuyruklu Yıldızı (C/1996 B2)

1996 yılında kendini göstermiştir ve oldukça parlak, uzun bir kuyruğa sahiptir. Tesadüfen oradan geçen Ulysess uzay aracı, kuyruğun 500 milyon kilometre uzunluğuna erişebildiğini tespit etmiştir. Bu da onu bilinen en uzun kuyruğa sahip olan kuyruklu yıldız yapmaktadır. Önümüzdeki 100.000 yıl boyunca görülmesi beklenmemektedir.

Tüm Reklamları Kapat

Wikimedia

Churyumov-Gerasimenko Kuyruklu Yıldızı (67/P)

Avrupa Uzay Ajansının (ESA'nın) Rosetta uydusu sayesinde ilk defa bir kuyruklu yıldıza bu kadar yaklaşıldı ve üstelik üzerine Philae adında bir sonda gönderilerek başarılı bir şekilde iniş yapması sağlanarak önemli keşiflerin önü açıldı.

Swift-Tuttle Kuyruklu Yıldızı (109P/Swift-Tuttle)

Her yıl Ağustos ayında ünlü Perseid göktaşı yağmuruna neden olması nedeniyle tanınır. Bu göktaşı yağmuru onun ardında bıraktığı materyallerin, Dünya atmosferine girerken yanmasıyla oluşur. En son 1992 yılında görülmüştür, sırada ise 2126 yılındadır.

Chris Schur

Kısaca Kuyruklu Yıldız Nedir?

Kısaca kuyruklu yıldızlarla ilgili anlattıklarımızı şu şekilde derleyebiliriz:

  • Yıldızlarla herhangi bir alakaları yoktur.
  • Gökyüzünde kuyruğu olan bir yıldıza benzediğinden bu ismi almışlardır.
  • Yörüngeleri oldukça basıktır ve Güneş etrafında dolanırlar.
  • Genellikle kayaçtan, gaz, toz ve sudan oluşurlar.
  • Aminoasitler gibi organik bileşenler barındırdıkları bilinmektedir.
  • Ortalama kütleleri 10¹² ile 10¹⁴ kg arasındadır.
  • Toz kuyruk ve iyon kuyruk olarak iki farklı kuyruğu vardır.
  • Kuyrukları binlerce kilometre uzunluğa sahip olabilir.
  • Kendi ışıklarını saçmaz, Güneş'ten gelen ışığı yansıtırlar.
  • Yalnızca Güneş'e yaklaştıklarında kuyruğa sahip olurlar.
  • Göktaşı yağmurlarına neden olabilirler.
  • Genellikle hiçbir tehlike arz etmeyecek kadar uzaktan geçerler.
Bu Makaleyi Alıntıla
Okundu Olarak İşaretle
66
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Bize Ulaş
Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git
Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?
  • Tebrikler! 14
  • Bilim Budur! 7
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 6
  • Merak Uyandırıcı! 6
  • Muhteşem! 4
  • İnanılmaz 4
  • Umut Verici! 1
  • Üzücü! 1
  • Korkutucu! 1
  • Güldürdü 0
  • Grrr... *@$# 0
  • İğrenç! 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
  • NASA. What Is A Comet?. (20 Aralık 2021). Alındığı Tarih: 11 Haziran 2022. Alındığı Yer: NASA | Arşiv Bağlantısı
  • J. Borsovszky, et al. Photodissociation Of Dicarbon: How Nature Breaks An Unusual Multiple Bond?. (20 Aralık 2022). Alındığı Tarih: 11 Haziran 2022. Alındığı Yer: PNAS | Arşiv Bağlantısı
  • K. Kramer. Comet's Green Colour Comes From Dicarbon Dissociation, Experiments Confirm. (23 Ocak 2021). Alındığı Tarih: 11 Haziran 2022. Alındığı Yer: Chemistry World | Arşiv Bağlantısı
  • S. Mathewson. Comets' Head May Be Green But Never Their Tails, Study Finds. (30 Ocak 2021). Alındığı Tarih: 11 Haziran 2022. Alındığı Yer: Space | Arşiv Bağlantısı
  • A. Malewar. Scientists Solved The Mystery Of Comet's Green Shade. (21 Aralık 2021). Alındığı Tarih: 11 Haziran 2022. Alındığı Yer: Tech Explorist | Arşiv Bağlantısı
  • E. Carlson. Scientists Chart The Shifting Colors Of A Comet's "Seasons". (5 Şubat 2020). Alındığı Tarih: 11 Haziran 2022. Alındığı Yer: Astronomy | Arşiv Bağlantısı
  • E. Siegel. This Is Why Comets Glow An Eerie Green Color. (11 Haziran 2022). Alındığı Tarih: 11 Haziran 2022. Alındığı Yer: Forbes | Arşiv Bağlantısı
  • E. Chaisson. (2015). Astronomy Today, Global Edition. ISBN: 9781292072661. Yayınevi: Pearson Higher Ed.
  • NASA. Rosetta's 'Philae' Makes Historic First Landing On A Comet. Alındığı Tarih: 1 Aralık 2022. Alındığı Yer: NASA Jet Propulsion Laboratory (JPL) | Arşiv Bağlantısı
  • NASA. Small-Body Database Lookup. Alındığı Tarih: 1 Aralık 2022. Alındığı Yer: NASA | Arşiv Bağlantısı
  • Times Higher Education (THE). Evidence From Esa's Rosetta Spacecraft Suggests That Comets Are More "Icy Dirtball" Than "Dirty Snowball". (17 Ekim 2005). Alındığı Tarih: 1 Aralık 2022. Alındığı Yer: Times Higher Education (THE) | Arşiv Bağlantısı
  • J. E. Elsila, et al. (2010). Cometary Glycine Detected In Samples Returned By Stardust. Wiley, sf: 1323-1330. doi: 10.1111/j.1945-5100.2009.tb01224.x. | Arşiv Bağlantısı
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 05/11/2024 08:32:33 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/11905

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Keşfet
Akış
İçerikler
Gündem
Göz
Fil
Mitler
Hominid
Sinirbilim
İklim Değişikliği
Karar Verme
Veri Bilimi
Charles Darwin
Hayvan Davranışları
Kanıt
Maske Takmak
Entomoloji
Kimya
Kırmızı
Kurt
Kelebek
Astronomi
Etimoloji
Yılan
Protein
Geometri
Arkeoloji
Pandemik
Atom
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Sosyal
Yeniler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000
Bu Makaleyi Alıntıla
Evrim Ağacı Formatı
APA7
MLA9
Chicago
Ö. Kayalı, et al. Kuyruklu Yıldız Nedir? Kuyruklu Yıldızlar Nereden Gelirler?. (1 Aralık 2022). Alındığı Tarih: 5 Kasım 2024. Alındığı Yer: https://evrimagaci.org/s/11905
Kayalı, Ö., Bakırcı, Ç. M., Karanfil, ., Uçar, . (2022, December 01). Kuyruklu Yıldız Nedir? Kuyruklu Yıldızlar Nereden Gelirler?. Evrim Ağacı. Retrieved November 05, 2024. from https://evrimagaci.org/s/11905
Ö. Kayalı, et al. “Kuyruklu Yıldız Nedir? Kuyruklu Yıldızlar Nereden Gelirler?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, 01 Dec. 2022, https://evrimagaci.org/s/11905.
Kayalı, Ögetay. Bakırcı, Çağrı Mert. Karanfil, . Uçar, . “Kuyruklu Yıldız Nedir? Kuyruklu Yıldızlar Nereden Gelirler?.” Edited by Çağrı Mert Bakırcı. Evrim Ağacı, December 01, 2022. https://evrimagaci.org/s/11905.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close