Osmanlı Devleti’nin Denizi Aşırı Seferi !!!
Açe Seferi

- Blog Yazısı
Osmanlı Devleti en görkemli yıllarında, 3 kıtada hükmeden ancak 7 kıtaya sözünü geçiren bir devletti bunun yegane kanıtı ise dünyanın diğer ucuna Endonezya topraklarına yapılan seferdir. İşte Osmanlıların ulaştıkları en uzak nokta Açe Seferi.

Yıllardan 1566’ydı, Osmanlı Devletinin başkenti İstanbul’a yorgun ve hırpalanmış vaziyette bir elçi heyeti geldi uzak diyarlardan gelen bu heyeti Açe Sultan’ı göndermişti ve Avrupalıların kendilerine zulmettiğini söyleyerek Padişahın yardımını istiyordu.
Açe Sultanlığı, adına aşina dahi olmadığımız bu devlet günümüz Endonezya civarında kurulmuş, İstanbul’a kuş uçuşu tamı tamına 7642 km uzaklıkta bulunan Müslüman bir topluluktu. 1496 yılında tarih sahnesine çıkan Açe Sultanlığı, Sumatra Adası’nın kuzey taraflarına hakim olan bölgedeki yerel devletlerin en güçlüsüydü.
Burada bulunan küçük krallıklar ve kabilelerin huzurlu hayatı, Kızılderililerin deyimiyle beyaz adamın gelişiyle bozulacaktı.
Coğrafi keşiflerin başlamısıyla, Ümit Burnu yolunu keşfedip Afrika Kıtasının etrafından dolanan Portekiz gemileri buradaki adaların etrafında görünmeye başlandı. Baharat Adaları olarak da bilinen bu bölge özellikle; karabiber, kakule, tarçın ve karanfil gibi baharatların tüm dünyaya gönderildiği ticari açıdan son derece önemli bir konuma sahipti. Bu nedenle Portekizliler zaman kaybetmeden bölgedeki, doğal kaynakları sömürmek ve hristiyanlığı yaymak için buradaki askerî faaliyetlerini arttırmaya başladılar.

Portekiz Krallığının ele geçirip üs olarak kullandığı ilk kara parçası Malakka’ydı. Ateşli silahlar karşısında çaresiz kalan küçük Krallıklar bir bir Portekiz’e boyun eğiyorlardı. Lakin Portekiz Krallığının diş geçirmekte zorlandığı tek devlet Açe Sultanlığı oldu. Açe Sultanlığı ve Portkiz onlarca yıl boyunca birçok defa savaşlarda karşı karşıya geldi.
1564 yılında Açe hükümdarı Alaeddin Riayet Şah’ın daha fazla direnecek gücü kalmayınca son çare tüm Müslümanların koruyucusu olarak bilinen dünyanın diğer ucundaki Osmanlı Devletinden yardım istemeye karar verdi.
İçlerinde baharat, pirinç gibi basit hadiyeler bulunan 30’a yakın gemi Hint Okyanusu’na açılarak Osmanlı topraklarına doğru yelken açtı. Ancak gemiler, yolda Portekiz donanmasının saldırısına uğradı. Bu saldırıda 28 Açe gemisi batırıldı ve sadece iki tanesi, iki yıl sonra İstanbul’a ulaşabildi.
Dönemin Osmanlı Devleti Hükümdarı ise Kanuni Sultan Süleyman’dı ve elçi heyeti, İstanbul’a vardığında Padişah Avrupa üzerine sefere çıkmış Zigetvar kuşatmasında ordusunun başındaydı. Elçiler, İstanbul’da padişahı beklerken Sultan Süleyman’ın ölüm haberi geldi. Böylece tahta Sultan II. Selim geçti. Ve elçiler onunla görüştü. Açe Sultan’ı Alaeddin Riayet Şah’ın gönderdiği mektupta şunlar yazıyordu:
“Büyük Sultanım... Eğer bize yardım etmezseniz mahvoluruz. Hacıların yolu da Portekizliler tarafından kesilmiş olduğu için Müslümanlar büyük zarar görür. Lütfen kale dövecek toplar gönderiniz. Açe sizin köylerinizden biridir ve ben de sizin hizmetkârlarınızdan birisiyim...”
Bu mektup okunduktan sonra Açe elçileri, koskoca Osmanlı Padişahı Sultan II. Selim’e hediye olarak sadece bir torba kadar Sumatra biberi takdim etmiştir. Bunun nedenini de büyük bir üzüntüyle ve özür dileyerek hediye yüklü olan 28 geminin yolda Portekizliler tarafından batırıldığını kalan iki gemideki baharat ve pirinçleri de 2 yıl süren uzun yolculukta, açlıktan ölmek üzere oldukları için yediklerini söylemişlerdir. Sultan II. Selim aldığı bu hediye, yani bir tutam biber karşılığında 7 ton ağırlığındaki devasa bir Osmanlı topuna, Lada Seçupak yani Acı Biber adını vermiş bu top ve niceleri ile beraber 22 kadırgadan oluşan Kızıldenizdeki Osmanlı Donanmasını derhal Açe Sultanlığına hareket etmesi için görevlendirmişti.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Fakat donanma yola çıkmadan hemen önce, Yemende bir Arap isyanı meydana geldi. Ve donanmanın öncelikle Yemen’e gidip bu isyanı bastırması emri verildi. İsyanın bastırılması beklenenden uzun sürünce, Açe Seferi 2 yıl ertelendi. Sonunda ise ancak iki gemi Açe’ye gönderilebildi. Gönderilen bu iki Kadırganın içinde; 500’e yakın Osmanlı askeri, tüfekler, toplar gibi askerî teçhizatların yanında; medreseler kurmak için öğretmenler, ateşli silah ve top yapımını öğretmek için ustalar, gemi yapımı için mühendisler ve bilim insanları gibi pek çok Sanatkârlar da vardı.
Bu ilim sınıfının gönderilmesi fikri de dönemin sadrazamı Sokullu Mehmed Paşa’dan çıkmıştı. Bu sayede Açe Sultanlığı, Osmanlılardan öğrendiği yeni bilgiler ışığında medeniyet anlamında eşik atlayarak büyük bir değişim içine girdi. Ayrıca, Sultan II. Selim kendi adına Cuma namazlarında okunması için bir de hutbe göndermişti. Açe Sultanlığı, Osmanlı Devletinden gelen bu yardım elinden o kadar memnun olmuştur ki bayraklarını bile Osmanlı’nınkine benzetmeye çalışarak Ayyıldız yapmışlardır.
Tüm bunların sonucu olarak Osmanlı Devleti, Açe Sultanlığını himayesi altına aldı. Portekiz Krallığı ise Osmanlı’yı karşısına almaya cesaret edemediği için bir daha Sumatra kıyılarında gözükmedi. Açe’ye giden Osmanlı askerleri ve bilim insanlarından, kimileri birkaç yıl sonra geri dönerken, kimileri de gönüllü olarak orada kalmak istedi. Bu iki devlet arasında kurulan iyi ilişkiler yüzyıllar boyunca da devam etti.

Osmanlı himayesinde olan, Açe Sultanlığına çok uzun süre kimse dokunamadı. Ta ki Osmanlı güçten düşüp zayıflayana kadar, 1850’li yıllarda bölgenin kontrolü Hollanda’ya geçmişti. Dönemin Açe Sultanı Mansur Şah, Osmanlı Devletine bir mektup yazarak Hollanda baskısından kurtulmak için Açe topraklarının Osmanlı toprağı sayılmasını istedi. Lakin Sultan Abdülmecid, Avrupa ile iyi ilişkilerin bozulmaması için bu teklifi reddetmek zorunda kaldı. Buna rağmen 1853 yılında Osmanlı Devleti Kırım savaşında zor durumdayken, Açe Sultanlığı destek olmak için 10 bin altın göndermişti. Lakin Açeliler artan Hollanda baskısına daha fazla dayanamadı ve 1903 yılında Hollanda tarafından işgal edilerek tarih sahnesine veda ettiler.

Günümüz Açe topraklarında, Sultan II. Selim zamanında oraya yerleşen Osmanlı askerlerinin kurduğu Bitai adında bir Türk Köyü bulunmaktadır. Ayrıca bu Osmanlı askerlerine ve onların soyundan gelenlere ait çok iyi korunmuş, bir de Türk Mezarlığı vardır. Sultan II. Selim’in gönderdiği 7 tonluk acı biber adlı topa gelince maalesef Hollandalılar, Açe’yi işgal ettiklerinde savaş ganimeti olarak bu topu ülkelerine götürmüşlerdir. Acı biber bugün Hollanda’daki Bormbach Tarih Müzesi’nde sergilenmektedir. Uzun yıllardır, Endonezya’ya karşı bağımsızlık mücadelesi veren Açe’nin bayrağında bugün yine Ayyıldız bulunuyor. İnanılması güç ama bazı camilerin de hâlâ cuma hutbeleri, Sultan II. Selim adına okunuyor.
- 2
- 1
- 1
- 1
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- M. Özay. Ace Darüsselam Sultanligi. ISBN: 9786052386088.
- A. Ö. Efe. Basîret Ve Direnis - Basîret Gazetesinde Ace’deki Hollanda Savasi'nin (1873-1904) Ilk Iki Yilini Ele Alan Metinlere Dair. ISBN: 9786056753305.
- M. Z. Bey. Osmanlı'nın Kanatları Altında Bir Uzakdoğu Devleti Açe. ISBN: 9789944905923. Yayınevi: Çamlıca Basım Yayın.
- Cavit Pancar. Osmanlı Devletinin Endonezya Seferi - Youtube (Cavit Pancar). Alındığı Tarih: 4 Aralık 2024. Alındığı Yer: youtu.be | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 26/04/2025 04:52:50 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/19185
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.