Majör Depresif Bozukluk Nedir?
Majör depresif bozukluk (MDB olarak kısaltılacaktır), halk arasında "depresyon" olarak bilinen tipik bir hastalık olsa da konu hakkında yanlış anlaşılmalar çok fazladır. Majör depresyon kişinin duygusal, fiziksel ve düşünsel işlevlerini yıkıcı biçimde etkilemektedir. Amerikan Psikiyatri Birliği'nin yayınladığı, dünya çapında en çok kabul gören bir tanı kitabı olan DSM-5'e göre majör depresif bozukluk:
- neredeyse her gün, günün çoğunda üzgün, boş, umutsuz hissettiren,
- sevilen şeylere duyulan ilginin kaybolduğu,
- iştahta azalma veya artışla ilişkilendirilen kilo alımı veya kaybı,
- uykusuzluk veya fazla uyuma,
- yorgunluk
- değersizlik hissi,
- kendine zarar verme düşünceleri
gibi belirtileri olan kronik bir ruh sağlığı bozukluğudur. MDB, sadece yukarıdaki belirtilerle sınırlı değildir ve kişilerin en az 2 haftalık süreçte bu belirtileri taşıması beklenmektedir. Bu süreç boyunca ilgi ve zevk kaybı, suçluluk duyguları, enerji seviyesindeki düşüklük ve kendine zarar verme düşünceleri en çok karşılaşılan belirtiler arasındadır.[1]
MDB'nin nedenleri arasında genetik yatkınlık, biyolojik faktörler, çevresel etkiler ve sosyal stres faktörleri bulunmaktadır. Örneğin anne ve babasında hastalığın görüldüğü bireylerde bu hastalığın ortaya çıkma ihtimali daha fazladır. Biyolojik faktörler ise çevresel etkilerden ve yine genetikten etkilenir. Beyinde bulunan norepinefrin, dopamin ve özellikle serotonin gibi kimyasalların değişiklikleri veya dengesizlikleri MDB'ye sebep olmaktadır. Bu durum literatürde serotonin hipotezi olarak bilinmektedir ve 20. yüzyılın ortalarında antidepresanların keşfiyle popülerleşmiştir.[2]
MDB ile mücadele insanlar sürekli değişen duygu durumlarıyla baş başa olduklarından kendilerini kaybolmuş gibi hissedebilirler. Üzüntü, çaresizlik ve boşluk hissi duygularını en temelden sarstığı gibi hayattan aldıkları zevkin neredeyse yok olmasıyla sonuçlanabilir. Bu olumsuz duygular en basit olarak mutluluk duygusunun yaşanmasını bile engeller. Kişiler sürekli sisli, boğucu, renksiz ve ümitsiz bir dünyada yaşıyor gibi hissedebilirler. Bu dünyada geçirilen saatler günlere, günler haftalara, haftalar aylara ve aylar yıllara dönüşür, kişinin enerjisi depresyon sebebiyle bir bakıma emilerek sömürülür.
Franz Kafka'nın Dönüşüm eserini uzun zaman önce okumuş ve biraz da unutmuş olsam da bunları yazarken kitabın ana karakteri Gregor Samsa aklıma geliyor. Samsa'nın yaşadığı yabancılaşma ve umutsuzluk, bir insandan böceğe dönüşmekle ifade ediliyor. Karakterin yaşadığı ağır duygusal değişimler ve dünyayı algılama biçimi MDB'ye güzel bir örnek olmaktadır.
MDB'si olan insanların iç dünyasını ifade edebilecek bir diğer yazar ise Dostoyevski'dir. Yeraltından Notlar'daki karakter toplumdan ve hatta kendisinden bile kopuk olarak tasvir edilir. Kendi iç dünyasında sıkışan, sürekli kendini sorgulayan, çevresiyle ilişkilerinin sağlıklı olmadığı, değersizlik hissiyle boğuşan karakter MDB'li insanları anlatmakta kullanılabilecek güzel bir örnektir.
MDB, şimdiye kadar duygusal etkilerinden bahsetmiş olsam da fiziksel etkileri de olan bir hastalıktır. Bu kişilerin Kafka'nın ve Dostoyevski'nin kitaplarındaki karakterler gibi "kafalarının içinde yaşayan" kişiler olduğunu söylememiz yanlış olmaz. Olumsuz duyguların o denli yoğun olması, sosyal hayatta veya iş hayatında harcanabilecek enerjinin düşünsel süreçlerle harcanması da demektir. Bu da kişilerin fiziksel bir aktivite olmadan enerji eksikliği ve yorgunluk hissedebilecekleri anlamına gelir. Yataktan kalkacak, yemek yiyecek, dişini fırçalayacak ve hatta duş alacak enerjiyi bile bulamayabilirler.
Bir başka fiziksel özellik ise uyku düzenindeki bozulmalardır. MDB, bu konuda büyük değişikliklere sebep olabilir. Bir kişi günün çok büyük bir kısmını uyurken geçirirken bir başkası kronik uykusuzluk yani uyuyamama durumunu yaşayabilir. Bu düzensizlik zaten az olan enerji seviyesinin toparlanamamasına sebep olurken dikkat dağınıklığına ve hafıza problemlerine yol açar. Şiddetli baş ağrıları, sindirim sistemi bozuklukları gibi rahatsızlıklar meydana gelebilir. Ayrıca depresyonda olan bireylerin ağrıya olan duyarlılıkları arttığı için hafif ağrılar bile şiddetli hissedilebilir.
Bu sorunlar MDB'si olan kişilerin yaşam kalitesini doğrudan etkiler. İş ve okul performansı, sosyal etkileşimler ve kişisel bakıma olan ilgi azalır. Bahsettiğim fiziksel etkiler de işlevselliği azaltır. bu durum kişinin daha başarısız hissetmesine, başarısız hissettikçe durumunun daha kötüye gitmesine sebep olur ve bu depresif, yorucu, acılı bir döngü oluşturur.
Majör Depresif Bozukluk Hakkında Bazı Gerçekler
Majör depresif bozukluk toplumumuzda sıkça yanlış anlaşılan ve basite indirgenen, sadece "kötü bir gün geçirmek" veya "üzgün olmak" gibi durumlarla karıştırılabilen ciddi bir ruh sağlığı sorunudur. Dolayısıyla duygularımızın gündelik dalgalanmalarıyla MDB'yi eşleştirmeye çalışmak büyük bir yanılgıdır.
- MDB Sadece Üzüntü Değildir: üzüntüler, hayal kırıklıkları gibi faktörler majör depresif bozukluk tanısı için yeterli değildir. düşünsel, duygusal ve fiziksel birçok etkisi olan bir sorundur.
- MDB Kendiliğinden Geçmez: daha pozitif düşünerek aşılabilecek bir hastalık değildir. tıbbi tedavi yöntemlerine başvurulmadığı taktirde aşılamaz.
- MDB Zayıflık Değildir: hastalara "daha güçlü olman lazım" gibi yöneltilen görüşler tamamen yanıltıcı ve zararlıdır. bu, kişinin kusurlarından kaynaklanmadığı gibi genetik, biyolojik ve çevresel faktörlerin bir sonucudur.
- MDB Sadece İlaçla Tedavi Edilmez: tedavi yöntemleri ilaçlar, psikoterapi gibi seçenekleri barındırır.
- MDB Herkesi Aynı Şekilde Etkilemez: depresyonun belirtileri kişiden kişiye değişiklik gösterir; herkes için evrensel bir depresyon deneyimi yoktur.
Özetle MDB, günlük hayatımızda sıkça hissettiğimiz "üzüntü" duygusundan çok daha fazlası olmakla birlikte profesyonel tedavi yöntemlerine başvurulması gereken, hastaların hayatlarını derinden ve olumsuz yönde etkileyen bir ruh sağlığı sorunudur. Sürekli üzgün hissetme, boşluk hissi, zevk alınan aktivitelere olan ilginin kaybolması, uyku düzensizlikleri, değersizlik hissi, iştah değişiklikleri, karar vermede ve odaklanmada güçlük ve kendine zarar verme düşünceleriyle karakterize edilir.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Yalnız değilsiniz, eğer kendinizi iyi hissetmiyorsanız yardım kaynaklarına başvurabilirsiniz.
Bu yazı, genel bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır ve profesyonel tıbbi tavsiye, tanı veya tedavi yerine geçmez. Duygu durum bozuklukları ya da herhangi bir sağlık sorunu hakkında sorularınız varsa bir profesyonelle görüşün. Bu yazıda sunulan bilgiler, bireysel sağlık durumunuzu anlamanız veya yönetmeniz için yeterli değildir.
- 2
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- ^ MDCalc. Dsm-5 Criteria For Major Depressive Disorder. Alındığı Tarih: 4 Mayıs 2024. Alındığı Yer: MDCalc | Arşiv Bağlantısı
- ^ P. R. Albert, et al. (2012). The Neurobiology Of Depression—Revisiting The Serotonin Hypothesis. I. Cellular And Molecular Mechanisms. Philosophical Transactions of the Royal Society B: Biological Sciences, sf: 2378. doi: 10.1098/rstb.2012.0190. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 12/12/2024 17:01:53 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/17501
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.