Leibniz

Atalet İnsanı Aptallığa götürür…

Gençlik Yılları

1 Temmuz 1646 “Oğlum Gottfried Wilhelm Leibniz Dünyaya Geldi.”

Leibniz hakkında bildiğimiz ilk yazı Leibnizin babası Frederich Leibnütz ile başlıyor.^[2]

Leipzig doğumlu, çocukluğunda çok meraklı olduğu bilinen Leibniz, genç yaşında babasını kaybetmesi ile birlikte annesi Catherine Schmuch, Leibniz 8 yaşında iken evde özel ders verdiği sırada öğrencilerinden kalan 2 tarih kitaplarını okuyan Leibniz elindeki sınırlı kaynaklarını en mükemmel şekilde kullanmış ve Bunu farkeden akrabası, Leibnizin babası olan Frederich Leibnütz ün kütüphanesini kullanmasının önünü açmıştır ve 8 yaşında bu büyük kütüphane ile tanışan Leibniz bilginin sonsuz okyanusuna ilk küreği burada atmış, Felsefenin ve Hukukun teorik altyapısını burada öğrenmiştir.

Fikirler Çeşitleniyor

Sekiz yaşında babasının kütüphanesi ile tanışan genç, okudukları kitaplar ve Leipzig in bir öğrenci şehri olması dolayısı ile kendini çokça geliştiren genç Leibnizin ilk görüşlerinden birisi Ramist görüş olmuştur.

Ramizm en basit tanımı ile herkesin eğitim almasını savunan, Aristotelesçi mantığı Dahada sadeleştirerek herkesin anlayabileceği bir mantık sistemi kurmaktır.

Genç Leibniz okuduğu okumalar sırasında ilgi duyduğu konular; Hukuk, Felsefe, Teoloji, Mantık idi.

Leibniz üzerinde teolojik olarak lutherci bir görüş hakim idi. Genç Leibniz bu görüşleri doğrultusunda, ilk hareket ettirici olanın Tanrı olduğunu benimser ve herşeyin bir amaç doğrultusunda var olduğunu, varolanların en başındaki nedeninin büyük bir zihin olduğunu ve o zihnin ise tanrı olduğunu söyler.

Leibnizin en büyük amaçlarından birisi ise “Tüm Bilimler Andiklopedisi” yazmak olduğudur. Leibniz bu amaç doğrultusunda çalışır iken Matematik için Euklides’in Elementler kitabı, Mantık için Ramusun Mantık kitaplarını, Fizikte Galileo nun çalışmalarını, Teolojide Aquinas’ın Summa Theologica sını önermiştir.

Leibnizin ilgilendiği bir diğer alan Mantık idi. Ancak Leibnize göre Mantık kurarken kullandığımız dillerdeki kavramlar idea larımız ile eşleşmediğini bu neden ile mantık kurmak için yeni bir dile ihtiyaç duyulduğunu söyler. Leibniz bu durumdan hoşnut olmaz ve yeni evrensel bir dil geliştirmeye çalışır ve buna “Characteristica Universalis” adını verir. Leibniz bu yeni evrensel dil üzerine çok zaman harcar, çok düşünür ancak bu girişiminde başarılı olamaz. Leibnizden uzun zaman sonra gelecek olan George Boole ve Augustus De Morgan tarafından Modern sayısal mantığı kurmayı başardılar ve Leibnizin “Calculus Ratiocinator” amacını tamamladılar.

Yaşadığımız Dünya Olası Dünyaların En Mükemmelidir. -Leibniz

Leibniz Ve Matematik

Leibniz 27 yaşında Fransa’ya yaptığı kısa geziler sonucunda oradaki akademik çevreler, araştırma laboratuvarları, şehrin bilgi ve kültür seviyesine hayran kalmış ve şehir hakkında:

Paris, bilim ve kültürün merkezi olan, tüm bilgi alanlarında en bilgili insanlara ev sahipliği yapan bir yerdir; burada öne çıkmak istiyorsanız çok çalışmalı ve biraz kararlılık göstermelisiniz.

Demiştir. Paris’te Matematiğe ilgi duymaya başlayan Leibniz 4 yıl boyunca Matematik üzerine derinlemesine öğrenme çabasına girmiş ancak felsefe ve hukuktanda kopmamış, zamanın önemli felsefi konuları üzerine durmaya devam etmiştir.

Leibniz Paris’te iken Christian Huygens ile tanışmış ve sonraki hayatının en önemli konularını ona danışmıştır

Kendisini matematikte geliştiren Leibniz sonsuz çoklukta terimler dizisi ve toplamını Opus Geometricum adlı eserinde ele almıştır. Leibniz hiç zaman kaybetmedi. Saint Vincent in kitabını Kraliyet Cemiyetinden ödünç aldı ve Huygensin problemleri üzerine durmaya başladı. Leibniz, Saint Vincent in yazım tarzını tatmin edici bulmadıysa da, kitabı ona yeni ve kuşatıcı bir genel yöntemin yolunu açtı. Bu yöntem ile adı geçen problemin olası bir çözümünü buldu. Çıkarımlarım bir matematiksel dizisi ortaya konulduğunda:

$B1=a1-a2,B2=a2-a3,B3=a3-a4,\dots$

$B1+B2+\dots +Bn$ toplamın fark cinsinden yani a1-an+1 elde etmenin mümkün olduğunu gördü ve bu basit denklemi sonsuza genelleyerek üçgen sayıların terslerinin serisini buldu.^[1]