II. Osman (Genç Osman) ve Ölüme Giden Süreç
Habertürk
- Blog Yazısı
Osmanlı tahtına genç yaşta çıkan II. Osman (Genç Osman), Osmanlı tarihinin hem en talihsiz hem de en yenilikçi padişahlarından biri olarak anılır. Onun kısa süren saltanatı (1618–1622), devletin içinde bulunduğu siyasi krizleri, yeniçeri ocağının yıkıcı nüfuzunu ve saray içindeki iktidar mücadelelerini bütün çıplaklığıyla gözler önüne sermektedir. II. Osman’ın genç yaşına rağmen giriştiği reform girişimleri, özellikle yeniçeri ocağını ortadan kaldırma düşüncesi, kendi hayatına mal olmuş, Osmanlı tarihindeki ilk padişah katli hadisesine sebep olmuştur. Bu yazıda II. Osman’ın tahta çıkışından ölümüne kadar geçen süreç, dönemin siyasi ve sosyal şartları ışığında ele alınacaktır.
Tahta Çıkışı ve İlk Yıllar
II. Osman, 3 Kasım 1604 tarihinde İstanbul’da doğmuştur. I. Ahmed’in oğludur. Babasının ölümünden sonra Osmanlı tahtına önce amcası I. Mustafa geçmiş, ancak akıl sağlığındaki problemler nedeniyle devlet idaresinde tutunamamıştır. Onun yerine tahta çıkan II. Osman, 1618 yılında henüz 14 yaşındaydı. Çocuk yaşta tahta çıkması nedeniyle ilk yıllarda devlet işlerinde tecrübesizdi, fakat kısa sürede enerjik ve hırslı bir padişah portresi çizmiştir.
Genç Osman’ın tahta geçiş dönemi, Osmanlı’nın içte ve dışta sorunlarla karşı karşıya olduğu bir dönemdir. Anadolu’da Celâlî isyanları sürmekte, İstanbul’da yeniçeriler saray siyaseti üzerinde baskı kurmaya devam etmekte, Avrupa’da ise Osmanlı üstünlüğü giderek sorgulanmaktaydı. Bu şartlar altında genç bir padişah olarak Osmanlı tahtına oturan II. Osman, kısa süre içinde iktidarını pekiştirmek için yenilikçi adımlar atmaya çalışmıştır.
Siyasi Girişimler ve Reform Düşünceleri
II. Osman’ın en dikkat çeken yönü, genç yaşına rağmen devletin durumunu kavrayarak radikal reformlar yapmak istemesidir. Onun asıl hedefi, Osmanlı ordusunu disipline etmek ve yeniçerilerin siyasî nüfuzunu kırmaktı. Çünkü XVII. yüzyıl başlarında yeniçeri ocağı, asli fonksiyonundan uzaklaşmış, sık sık ayaklanarak devletin iç işlerine karışan bir güç haline gelmişti. Genç Osman, bu ocaktan kurtulmadan Osmanlı’nın geleceğinin tehlikede olduğunu görmüştür.
Bu bağlamda, yeniçerileri ortadan kaldırıp yerine Anadolu’daki tımarlı sipahiler ve Anadolu gençlerinden oluşan yeni bir ordu kurma düşüncesi taşımaktaydı. Ayrıca ulemanın gücünü sınırlamak ve saraydaki kadınlar saltanatına son vermek gibi planları da vardı. Fakat bu reform düşünceleri henüz olgunlaşmadan, genç padişah kendisini bir isyanın ortasında bulmuştur.
Hotin Seferi ve Hayal Kırıklığı
II. Osman’ın saltanatında dönüm noktası sayılabilecek olay, 1621’de gerçekleştirilen Hotin Seferi’dir. Osmanlı ordusu Lehistan üzerine sefere çıkmış, genç padişah da bizzat bu sefere katılmıştır. Bu durum onun enerjisini ve ciddiyetini gösterse de, sefer sırasında yeniçerilerin disiplinsizliği ve itaatsizliği padişahı derinden yaralamıştır. Yeniçeriler savaş düzenini bozmuş, padişahın emirlerine uymamış ve Osmanlı ordusu beklenen zaferi elde edememiştir. Bu gelişmeler, II. Osman’ın yeniçeri ocağını tasfiye etme kararını kesinleştirmiştir.
Sefer dönüşü İstanbul’da büyük bir kararlılıkla yeniçerilere karşı önlemler almaya çalışan Genç Osman, aynı zamanda Mekke’ye hac bahanesiyle giderek Anadolu’da yeni bir ordu kurmayı planlamıştır. Ancak bu plan saraydaki hizipler ve özellikle yeniçeriler tarafından öğrenilmiş, genç padişahın akıbetini belirlemiştir.

lI. Osman’ın Ölümü
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Genç Osman’ın tahttan indirilmesiyle yetinmeyen yeniçeriler, onun hayatta kalmasının ileride kendileri için bir tehdit olacağını düşündüler. Bu nedenle, tarihe “Yeniçeri Olayı” olarak geçen hadisede II. Osman acımasız bir şekilde öldürülmüştür. Önce Yedikule Zindanları’na götürülen genç padişah, burada yeniçeriler tarafından ağır işkencelere maruz bırakılmış, ardından boğularak öldürülmüştür.
Onun ölümü Osmanlı tarihinde bir ilktir. Çünkü daha önce hiçbir padişah tahtan indirilip yeniçeriler tarafından öldürülmemiştir. Bu durum, Osmanlı Devleti’nde padişahın dokunulmazlığını ortadan kaldırmış, yeniçeri ocağının devlet üzerindeki yıkıcı etkisini açıkça ortaya koymuştur. II. Osman’ın ölümüyle birlikte Osmanlı toplumunda büyük bir sarsıntı yaşanmış, padişahın kanı halkın vicdanında derin bir yara bırakmıştır.
Ölümde Rol Alan Yeniçeri Ortaları
II. Osman’ın öldürülmesinde doğrudan rol oynayanların başında 64. Orta’ya (Sekbanlar) mensup yeniçeriler gelmektedir. Kaynaklarda, bu ortadan bazı yeniçerilerin Yedikule’de padişahı zindana sokarak işkence ettiği, hatta kulak ve burnunu kestikleri, ardından da boğarak öldürdükleri aktarılmaktadır. Bu vahşet, sadece kişisel bir kin veya nefretle değil, yeniçeri ocağının çıkarlarını koruma güdüsüyle gerçekleştirilmiştir. Çünkü II. Osman’ın en büyük planı, yeniçerileri ortadan kaldırmaktı ve bu durum özellikle orta komutanları arasında büyük bir tedirginlik yaratmıştı.
Dolayısıyla II. Osman’ın katledilmesi, bir “isyanın doğal sonucu” olmaktan ziyade, belirli ortaların örgütlü bir şekilde harekete geçmesiyle vuku bulmuştur. 64. Orta’nın bu olayda öne çıkması, Osmanlı tarihinde yeniçeri ocağının padişah karşısında ne kadar ileri gidebildiğini göstermesi bakımından da ibretliktir.
Olay Sonrası Yoklama ve Lanetleme
II. Osman’ın vahşice öldürülmesinden sonra Osmanlı yönetimi, yeniçerilerin bu suçu cezasız kalmaması gereken bir ihanet olarak görmüştür. Olayın ardından yapılan yoklamalarda, padişahın öldürülmesine doğrudan karışan 64. Orta ve ona bağlı bazı ocak mensupları resmen “lanetlenmiş”tir. Bu lanetleme, Osmanlı askerî geleneğinde ağır bir damga anlamına gelmekteydi. Yoklamalarda bu ortanın adı okunduğunda askerler “me’lûn” (lanetli) diye karşılık vermiş, yani bu orta resmî kayıtlarda ve törenlerde kara bir leke olarak anılmıştır.
Her ne kadar dönemin siyasi şartları gereği bütün sorumlular cezalandırılamamış olsa da, bu tür bir damgalama sembolik düzeyde büyük bir anlam taşımıştır. Çünkü Osmanlı tarihinde ilk kez bir padişahın öldürülmesinde rol alan bir askeri birim, devletin gözünde ebedî bir lanetle anılmıştır. Bu durum, II. Osman’ın trajik ölümüyle birlikte Osmanlı kolektif hafızasında yeniçeri ocağının itibarını sarsan bir hatıra olarak yer etmiştir.
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- İsmail Hakkı Uzunçarşılı. (2015). Osmanlı Tarihi. ISBN: 9789751600110. Yayınevi: Kitapyurdu. sf: 639.
- Halil İnalcık. (2017). Devlet-I Aliyye - I: Osmanlı İmparatorluğu Üzerine Araştırmalar. ISBN: 9944886459. Yayınevi: İş Bankası Kültür Yayınları. sf: 378.
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 09/12/2025 03:34:52 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/21508
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.