Geçmişten Günümüze: Çin Tarihi
Ayrıntılarıyla Hazırlamış Olduğum Çin Tarihi

- Blog Yazısı
Önsöz
Binlerce yıllık geçmişiyle insanlık tarihinin en köklü medeniyetlerinden biri olan Çin, yalnızca Uzak Doğu’nun değil, dünyanın kaderini şekillendiren bir güç olmuştur. Antik Çin; dev hanedanlıkları, felsefesi, savaşları, buluşları ve kültürel mirasıyla zaman meydan okuyan bir uygarlığın adıdır. Konfüçyüs’ün bilgeliğinden, Çin Seddi’nin görkemine; İpek Yolu’nun ticaretinden, barutun icadına kadar Çin, tarih sahnesinde her zaman dikkatle izlenmesi gereken bir aktör olmuştur.
Bu yazımda; Çin’in efsanevi kökenlerinden başlayarak ilk imparatorlukların yükselişine, felsefi akımların topluma yön verişinden, bilimsel gelişmelere kadar geniş bir yelpazede Çin Tarihi'nin büyüleyici dünyasına adım atacağız. Amacımız, hem geçmişin tozlu raflarında kalmış detayları gün yüzüne çıkarmak hem de bu uygarlığın bugünkü etkilerini daha iyi anlamaktadır.
Antik Çin’in Kökenleri ve İlk Yerleşimleri
Antik Çin’in tarihi, yaklaşık MÖ 7000’lere kadar uzanır. Sarı Irmak (Huang He) ve Yangtze Nehri havzalarında kurulan ilk tarım toplulukları, Çin medeniyetinin temellerini atmıştır. Bu bölgelerde ortaya çıkan Yangshao ve Longshan kültürleri, Çin’in en eski yerleşim ve kültürel izlerini taşır.
- Peiligang Kültürü (MÖ 7000 – 5000): İlk büyük yerleşim yerlerinden birisidir. Basit tarım araçları, seramikler ve toplu yaşam alanlarıyla dikkat çeker.
- Yangshao Kültürü (MÖ 5000 – 3000): Tarım, çanak çömlek yapımı ve örgütlü köy yaşamıyla dikkat çeker. Renkli seramikler ve ölü gömme adetleri bu döneme aittir.
- Longshan Kültürü (MÖ 3000 – 1900): Daha gelişmiş çömlekçilik, savunma duvarları ve sosyal farklılaşmalar bu kültürde görülür. Aynı zamanda Çin’in şehirleşmenin ve ilk siyasi yapılanmaların işaretleri bu kültürde belirginleşmiştir.
Bu yerleşimler, Çin’in ilk hanedanlıklarından Xia Hanedanı (MÖ 2100 – 1600) öncesi döneme denk gelir ve yazılı tarihten çok, arkeolojik bulgularla aydınlanmıştır.

Xia, Shang ve Zhou Hanedanlıkları
Xia (Şia) Hanedanlığı
Çin tarihindeki ilk hanedan olan Xia hanedanı, MÖ 2100 ile MÖ 1600 yüzyıl arasında yaklaşık 500 yıl varlıklarını sürdürmüşlerdir. 17 Kral tarafından yönetilen Xia hanedanının merkezi, bugün Çin’in Shanxi eyaletinin güneyi ile Henan eyaletinin batısıydı.
Rivayetlere göre, Xia hanedanı, sık sık taşan Sarı Irmak’ı ıslah ederek halkın desteğini kazanan Da Yu tarafından kurulmuştur. Xia hanedanının kurulması, Çin’de uzun süren ilkel toplumun sona ermesi ve özel mülkiyete dayalı kölelik rejiminin kurulmasının simgesi olarak kabul ediliyor.
Xia hanedanının son döneminde devlet yönetimi bozulmuş ve sınıflar arası çatışmalar iyice alevlenmiştir. Özellikle Xia hanedanının son kralı Jie, tahta geçtikten sonra devlet yönetimini bir kenara bırakarak lüks yaşam peşinde koşmuştur. Her gün cariyesi Mei Xi ile içki içerek eğlenen Kral Jie, halkın sıkıntılarına hiç kulak vermemiş, uyarı ve önerilerede bulunan Vezirleri öldürtmüştür. Xia hanedanı bünyesinde yer alan beylikler ard arda ayaklanmışlardır. Xia hanedanına bağlı Shang beyliği, Jie’nin ordularını yenmeyi başarmıştır. Başkentten kaçan Jie’nin Nanchao kentinde ölmesiyle Xia Hanedanı dönemi kapanmıştır.
Xia hanedanı hakkında bugünlere kadar süre gelen tarihi kayıtlar son derece sınırlı olduğu için akademik çevrede Xia hanedanının mevcut olup olmadığı konusunda bir tartışma yaşanmıştır. Ancak Çin’deki önemli tarih kitaplarından biri kabul edilen “Tarih Kayıtları’nın” “Xia Haneda’nın Gerçek Tarihi” adlı bölümünde Xia hanedanının bütük kuşakları açık bir şekilde yer alır. Arkeologlar da kazılarla Xia hanedanının maddi kalıntılarını bularak Xia hanedanının gerçek tarihini gün ışığına çıkarmak için yoğun çabalar sarf etmektedirler.
Xia hanedanıyla ilgili tarih kayıtları arasında en ilgi çekici olanı, Xia hanedanı döneminde kullanılan takvimdir. “Dadailiji” adlı tarih kitabında “Xiaxiaozheng” adlı bölümü, bugüne kadar Xia hanedanı takvimini en ayrıntılı olarak anlatan tarihi kayıt olarak kabul ediliyor. Bu bölümde, o dönemdeki insanların ayları, Büyükayı takımyıldızının yönüne göre belirledikleri anlatılıyor. Çin’in ilk takvimi olan Xia Takvimi’nde yılın 12 ayında yıldızların gökyüzündeki konumları, iklimler, bitkilerin vb. gönüşleri ile yapılması gereken tarımsal ve siyasi faaliyetler belirtiliyor. Dönemin tarım üretiminin gelişme düzeyini belli bir ölçüde ortaya koyan bu takvimde, Çinlilerin sahip olduğu ilk bilimsel bilgiler yer alıyor.
Shang Hanedanlığı
Çinli tarihçiler, Xia hanedanının Çin tarihindeki ilk hanedan olduğunu kabul ediyor. Ancak Xia hanedanıyla ilgili bilgilerin hemen hemen hepsi, daha sonraki dönemlere ait kayıtlardan elde edilmiştir ve bugüne kadar yapılan arkeolojik kazılarda bu hanedanla ilgili bulgulara rastlanmamıştır. Çin tarihinde arkeolojik kanıtlara dayanan ilk hanedan, Shang Hanedanıdır.
MÖ 16. yüzyılda kurulan Shang hanedanı, varlığını MÖ 11 yüzyıla kadar yaklaşık olarak 600 yıl sürdürmüştür. Başkentini defalarca değiştiren Shang hanedanı yönetimi, son olarak Yin kentine (Şimdiki Henan eyaletine bağlı Anyang şehri civarı) yerleşti. Akeolojik bugular, Çin medeniyetinin Shang hanedanının başlangıç döneminde oldukça yüksek seviyeye ulaştığını göstermiştir. Kablumbağa kabuklarına ve hayvan kemiklerine yazılan Jiaguwen yazısı ve tunç kültürü, bunun başlıca göstergeleri olarak kabul ediliyor.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Shang hanedanı en gelişmiş dönemine, Kral Wu Ding zamanında ulaşmıştır. Wu Ding saltanatının 30. yılında fetihlere başlamış yirmi yıl boyunca 50. yılına kadar aralıksız sürdürmüş ve devletin sınırlarını bir hayli genişletmiştir. Mevcut tüm kaynaklara göre saltanatının 59. yılında Kral Wu Ding ölmüştür. Çoğu tarihçilerce Shang Hanedanlığı’nın en iyi krallarından biri olarak kabul edilir.
Yıllar sonra, tartışmalı bir hükümdar olan Kral Wu Yi tahtta çıkmıştır. İnsanlar onu deli olarak görürken daha fazla kabile Shang Krallığına karşı isyan etmişlerdir. Wu Yi’den sonra tahtta Shang Hanedanlığının son kralı olan, oldukça tarihçiler arasında tartışmalı kabul edilen Di Xin geçmiştir. Shang topraklarını büyük ölçüde doğuya ve güneye doğru genişletmiştir.
Bu başarıları ile beraber, krallıkta ciddi kayıplara, isyanlara ve ihanetlere neden olmuştur. Zhou adlı güçlü bir devlet, bir gün Shang Krallığı’nın başkentine saldırmıştır. Bu savaşa tarihte Muye Muharebesi (MÖ 1046) ismi verilmiştir ve şavaşın kazananı Zhou Devleti olmuştur. Savaş sonunda Shang Hanedanlığı resmen yıkılarak tarih sahnesinden silinmiştir.
Zhou Hanedanlığı
Çin tarihinde Xia ve Shang hanedanlarından sonra üçüncü hanedan, Zhou hanedanıydı. MÖ 1027 yılında kurulan Zhou hanedanı, MÖ 256 yılında Qin hanedanı tarafından yok edilinceye kadar 770 yıldan fazla bür süre hüküm sürmüştür. Zhou hanedanı, başkentinin Gao kentinden Luoyang’a taşınması ile Batı Zhou ve Doğu Zhou olmak üzere ikiye ayrılmıştır. Doğu Zhou hanedanının tarihi ise İlkbahar ve Sonbahar Dönemi ve Savaşan Devletler Dönemi olarak ikiye ayrılır.
MÖ 1027 yılında kurulan Batı Zhou hanedanı, MÖ 771 yılına kadar hüküm sürmüştür. Gao şehrini başkent olarak ilan eden Zhou Wuwang, diğer beyliklerin yardımıyla birlişik bir ordu kurarak Shang hanedanını devirmişler ve Batı Zhou hanedanını kurmuşlardır. Zhou Wuwang’ın ölümü üzerine tahta geçen Zhou Chenwang çok genç olduğu için ülkeyi fiilen amcası Zhou Gongdan yönetmiştir. Zhou Gongdan, ülkede istikrar sağladıktan sonra, doğuya seferler gerçekleştirerek isyanları bastırdı. Batı Zhou hanedanı Gongdan’ın yönetiminde aldığı bir dizi önemli önlemler sayesinde güçlendi. Dolayısıyla Zhou Chenwang ve varisi Zhou Kangwang’ın tahtta bulundukları dönem, tarihçiler tarafından “Cheng ve Kang’ın Düzen Toplumu” olarak anılıyor.
Batı Zhou Hanedanı döneminde kendine özgü rejimler oluşmuştur. (Jian Tian Rejimi, Beylik Rejimi, Guo Ye Rejimi... bunlardan bazılarıdır.)
Zhou hanedanlığı; Savaşan Devletler Çağın’da küçük devletlerden biri olan, ilk Çin İmparatoru kabul edilen Qin Shi Huang’nın (Çin Şi Huang) yönettiği Çin Devleti’nin gücünü artırıp diğer savaşan devletleri kendi iradesi altına alarak MÖ 221’de Çin Hanedanı (Qin Hanedanı) hakimiyeti altında Çin İmparatorluğu’nu kurması ile son bulmuştur.

Konfüçyüs ve Çin Felsefesinin Doğuşu
Çin’in en büyük düşünürlerinden biri olarak kabul edilen Konfüçyüs, (Kong Fuzi / MÖ 551 – MÖ 479) Çin’in toplumsal yapısını, siyasetini ve ahlaki değerlerini derinden etkilemiştir. Çin felsefenin temel taşlarından biri olan Ru düşünce ekolünün yani Konfüçyüsçülük’ün bir başka deyişle Konfüçyanizm’in kurucusudur. Ünlü düşünür, Doğu Zhou Hanedanlığı’nın, Lu Beyliği’nde doğmuştur ve yaşadığı dönem “Bahar ve Sonbahar Dönemi”’nin sonlarına denk gelmektedir. İlkbahar ve Sonbahar dönemi, MÖ 770 – MÖ 476 yılları arasında Çin’de; merkezi otoritenin zayıfladığı, feodal beylerin güç kazandığı, sürekli savaşların yaşandığı ve toplumsal düzenin altüst olduğu bir dönemdir.
Bu nedenle ahlaki düzen ve toplumsal denge ihtiyacı hissediliyordu. Konfüçyüs, bu kaotik ortamda toplumun yeniden düzenlenmesi için:
- Liyakat (erdem) yönetimi,
- Saygı, bağlılık, aile sadakati (xiao) gibi değerler,
- İdeal insan (junzi) kavramını,
- Ritüellerin (li) toplumu birleştirici gücünü,
- Ve eğitim yoluyla bireyin ahlaki gelişimini vurgulamıştı.
Konfüçyüs’ün öğretileri doğrudan devlet ideolojisine dönüşmemiş olsa da, öğrencileri tarafından derlenip Lunyu (Sözler) adlı eserle yayılmış ve Han Hanedanlığı (MÖ 206 – MS 220) döneminde resmî felsefe haline gelmiştir. Bu dönem ayrıca sadece Konfüçyüs’le sınırlı kalmamış, Çin felsefesinin altın çağı olarak anılmıştır. Aynı dönemde:
- Laozi tarafından Taoizm,
- Mozi tarafından Moizm,
- Han Feizi ile Legalizm (yasacılık)
gibi farklı düşünce sistemleri de doğmuştur.

Peki, bu ekollerden Ru ekolünün Çin’de bu kadar etkili olmasının sebebi nedir?
Bu sebeplerden biri olarak, onun fikirlerinin doğrudan dünya yaşamına ilişkin olması gösterilebilir. Çünkü Konfüçyüs, öğretisinin temel taşlarından biri olan ideal insan kavramını çıkış noktası alarak ideal yönetici ve ideal toplum oluşturmayı amaçlamıştır. Bu sebeplerden ikincisi olarak da Konfüçyüs öğretilerinin Çin dışında Japonya, Kore vb. Güneydoğu Asya ülkelerine yayılması gösterilebilir. Zira bu sayede Ru düşünce ekolü etki alanının büyük ölçüde genişletmiştir.
İlkbahar ve Sonbahar döneminden günümüze dek Ru düşünce ekolü, kimi zaman bazı hanedanlıklarda yeteri kadar ilgi görmemiş, kimi zaman ise devlet yönetiminin mihenk taşı olmuştur. Hatta Çin Hanedanlık tarihinde “memurluk sınavı” olarak bilinen sınavların başarı ölçütü Konfüçyüs düşüncesinin ne kadar bildiği ile ölçülmüştür. Bununla birlikte Konfüçyüs’ün öğretilerinin günümüz Çin’inde de halen etkisini sürdürdüğü ve hatta din olarak devam ettiği görülmektedir.

Savaşan Devletler Dönemi ve Çin'in Birleşme Süreci (MÖ 475–221)
Savaşan Devletler Çağı, Çin tarihinde politik kaousun zirveye çıktığı, ama aynı zamanda merkezi devlet anlayışının filizlendiği kritik bir dönemdir. Bu çağda Çin, yedi büyük devletin (Qi, Chu, Yan, Han, Zhao, Wei ve Qin) hâkimiyet mücadelesiyle şekillenmiştir.
Bu dönem; Sürekli askeri çatışmaların yaşandığı, devletlerin askeri ve bürokratik reformlar yaptığı, tarımsal verimliliğin arttığı, ve silah teknolojisinin gelişmiş olduğu bir çağdır.
Qin Devleti, özellikle Shang Yang gibi reformistlerin etkisiyle güçlü bir merkezi yönetim kurarak diğerlerini geride bırakmaya başlamıştır. Bu süreçte: Toprak aristokrasisi zayıflatılmış, Legalist (yasacılık) prensipler doğrultusunda sert kanunlar getirilmiş ve askeri disiplin ve nüfus kontrolü sağlanmıştır.
Sonuç olarak MÖ 221’de Qin Shi Huang (Çin Şi Huang), rakip tüm devletleri fethederek Çin’i tarihindeki ilk kez tek bir imparatorluk altında birleşmiştir. Bu, Qin Hanedanlığı’nın (ve imparatorluk Çin’inin) başlangıcı olmuştur.
Bu birleşmeyle: Yazı sistemi standartlaştırıldı, yol ve ölçü birimleri tekleştirildi, Çin Seddi’nin ilk bölümleri inşa edilmeye başlandı.

Qin (Çin) Hanedanı: İlk İmparator ve Çin Seddi’nin Başlangıcı (MÖ 221 – 206)
Qin Hanedanı, Çin tarihinin ilk merkezi imparatorluğunu kuran hanedanlıktır. Kurucusu Qin Shi Huang (Ying Zheng), kendisine “İlk İmparator” anlamına gelen Shi Huangdi unvanını vermiştir. Bu dönem ksıa sürmüş olsa da, Çin’in siyasi ve idari yapısını derinden şekillendirmiştir.
Qin Shi Huang’ın Reformları: Merkezi otoriteyi güçlendirdi, feodal yapıyı kaldırdı. Ülkeyi il ve ilçelere ayırarak valiler tayin etti. Yazı, ölçü birimi, para ve tekerlek genişliği gibi unsurları standartlaştırdı. Katı bir Legalist (yasacı) sistem uygulayarak disiplini sağladı.

Çin Seddi’nin Başlangıcı
Daha önceki küçük duvarlar, Hun akınlarına karşı kuzey sınırında birleştirildi. Bu birleşimle Çin Seddi’nin ilk hali ortaya çıkmıştı. Binlerce işçi ve mahkum, ağır koşullarda bu duvarı inşa etti.
Qin Hanedanı’nın Sona Erişi
Sert yönetim, ağır vergiler ve zorla çalıştırmalar halk arasında huzursuzluk yarattı. İmparator’un ölümünden sonra isyanlar patlak verdi. Sadece 15 yıl süren hanedan, Lui Bang adlı bir köylü isyan liderinin başlattığı süreçle sona erdi.Qin İmparatorluğu’nun ardından Han Hanedanı kuruldu.

Han Hanedanı ve İpek Yolu’nun Açılışı (MÖ 206 – MS 220)
Han Hanedanı, Çin tarihinde kültürel, ekonomik ve bilimsel gelişimlerin zirveye ulaştığı bir dönemdir. Qin’in yıkılmasının ardından kurulan bu hanedani yaklaşık 400 yıl boyunca hüküm sürmüştür. Bu dönem, Çin halkının kimliğinde kalıcı bir iz bırakmış; Çinliler kendilerine hâlâ “Han halkı” demektedir.
Han Hanedanı’nın Kuruluşu ve Yönetimi
Kurucusu Liu Bang (Han Gaozu), halktan gelen köylü bir isyan lideriydi.Merkezi otoriteyi koruyarak, Qin’in sert yasalarını yumuşattı. Konfüçyüsçülük devlet ideolojisi hâline geldi. Devlet memurları, sınav sistemiyle seçilmeye başlandı.
İpek Yolu’nun Açılması
İmparator Wu (Han Wudi) döneminde Çin, batı ile diplomatik temaslar kurdu. Zhang Qian adlı elçi, Orta Asya’ya gönderilerek yeni ticaret yolarının keşfi sağlandı. Böylece İpek Yolu açıldı: Çin’den Roma’ya kadar uzanan, tarihî ticaret güzergâhı hâline gelmiştir. İpek, kağıt, baharat gibi ürünler batıya gönderildi; altın, cam ve at gibi mallar Çin’e geldi. Bu ticaret yolu, kültürel ve teknolojik etkileşimin de temelini attı.

Han Döneminde Bilim ve Kültür
MS 105 tarihinde Çin kayıtlarında haremağası olarak geçen, Cai Lun tarafından günümüzde bilinen “kağıdı” icat etmiştir. Astronomi, tıp ve matematikte ilerlemeler kaydedilmiştir. Tarih yazıcılığı gelişmiştir. Sima Qian’ın Tarihçilerin Kayıtları adlı eseri bu döneme aittir.
Saray entrikaları, isyanlar ve dış baskılar sonucu merkezi otorite zayıflamış ve MS 220’de hanedan tamamen yıkılmıştır. Han Hanedanlığı’nın yıkılışının ardından Çin “Üç Krallık Dönemine” girmiştir.
Budizm’in Çin’e Girişi ve Etkileri (MS 1 yüzyıldan itibaren)
Budizm, Hindistan’da ortaya çıktıktan sonra, özellikle İpek Yolu aracılığıyla Çin’e ulaşmış ve zamanla Çin kültürünün ayrılmaz bir parçası hâline gelmiştir. Budizm’in Çin’e ilk gelişi, Han Hanedanı döneminin sonlarına doğru, MS 1. yüzyılda olmuştur. Çinli tarihçilere göre, İmparator Ming bir rüyasında altın bir tanrı görür. Bunun Budizm olarak yorumlar ve Hindistan’a keşif heyeti gönderilir. Bu heyetle birlikte ilk Hint keşişler ve Sanskrit metinler Çin’e ulaşır.
Başta Laozi ve Konfüçyüsçülük gibi yerli düşünce sistemleriyle çatışsa da, zamanla onlarla sentez hâline gelmiştir. Çinlileştirilmiş Budizm, özellikle halk arasında yayılmaya başlanmıştır. Çan (Zen) Budizmi, Çin’de ortaya çıkmış ve Japonya dahil Uzak Doğu’ya yayılmıştır.
Budizm’in Kültürel Etkileri
Tapınak mimarisi, heykelcilik, resim ve edebiyat üzerinde kalıcı etkiler bırakmış, Çin sanatında Buda (Buddha) figürü ön plana çıkmıştır. Dunhuang Mağaraları gibi mağara tapınakları inşa edilmiştir. Çevirilerle birlikte, Çin diline binlerce Hintçe ve Sanskritçe terim girmiştir.
Budizm’in Siyasal ve Sosyal Etkileri
Budist manastırlar, halkın eğitim aldığı yerler olmuş; ekonomik merkezler hâline dönüşmüştür. Bazı imparatorlar (örn. Tang İmparatoru Taizong) Budizm’i desteklerken, bazıları ise tehdit olarak görüp bakılamıştır (845 Budist kıyımı)

Sui ve Tang Hanedanları: Altın Çağ
Çin tarihinde Sui (581 – 618) ve Tang (618 – 907) hanedanları, devletin yeniden birleştiği, siyasi gücün merkezleştiği ve kültürel zenginliğin doruğa ulaştığı bir döneme işaret eder. Bu dönem, birçok tarihçiye göre Çin’in Altın Çağı olarak kabul edilir.
Sui Hanedanı (581 – 618), birleşmenin temeli; uzun süren iç savaşlardan sonra Çin’i tekrar birleşmeyi başaran Sui Hanedanlığı, en büyük başarıları: Büyük Kanal (Grand Canal)’ın inşası. Kuzey ile güneyi birbirine bağlayan bu su yolu, ticaretin ve tarım ürünlerinin taşınmasında devrim yarattı. Sınav sistemini (kaoju) güçlendirdiler; liyakate dayalı bürokrasiyi kurmuşlardır. Kısa süren yönetimleri, aşırı vergi ve savaşlar nedeniyle son bulmuş ama Tang için sağlam zemin hazırlamışlardır.
Tang Hanedanı (618 – 907): Çin’in Zirvesi
Tang, Çin tarihinde en parlak, en geniş sınırlara ulaştığı dönemlerden biridir. Başkent Chang’an, dönemin en büyük ve en kozmopolitan şehirlerinden biri hâline geldi. İpek Yolu sayesinde Batı ile yoğun kültürel ve ticari ilişkiler kurulmuş; sanat, edebiyat ve bilim büyük ölçüde gelişme göstermiştir. Li Bai ve Du Fun gibi şairler bu dönemde yetişti. Tang Hanedanı’nın bir başka önemli olayı ise ilk ilkel matbaayı keşfederek tahta bloklara baskı yapmayı bulmuşlardır.

Song Hanedanı ve Teknolojik İlerlemenin Zirvesi (960 – 1279)
Song Hanedanı, Çin tarihinin en yenilikçi ve entelektüel anlamda en verimli dönemlerinden birini temsil eder. Bu dönem, özellikle bilim, teknoloji, ekonomi ve sanat alanlarında devrim niteliğinde gelişmelerin yaşandığı bir çağdır.
Kuzey ve Güney Song Dönemi
Kuzey Song (960 – 1127): Başkent Kaifeng’de merkezi bir yönetimle güçlü bir bürokrasi kuruldu.
Güney Song (1127 – 1279): Jin istilasından sonra başkent Hangzhou olmu; deniz ticaretiyle büyük zenginlik elde edilmiştir.
Teknolojik Gelişmeler
Pusula, barut, kağıt para ve matbaanın gelişmiş hali bu dönemde yaygınlaşmış ve gemi teknolojileri ilerlemiştir. Çin ilk kez büyük okyanuslara açılmaya başlamıştır. Su saatleri, astronomi araçları, tarım makineleri ve hidrolik sistemler geliştirilmiştir. Matematik, haritacılık ve mühendislik alanlarında da önemli eserler ortaya çıkmıştır.
Ekonomi ve Ticaret
Dünyanın ilk kağıt para sistemi bu dönemde uygulamaya geçirilmiştir. Şehirleşme hızla artmış, Kaifeng ve Hangzhou, dönemin en büyük şehirleri arasında yerini almıştır. İç ve dış ticaret büyük gelişme göstermiştir. İpek Yolu yanında denşz yolları da kullanılmaya başlanmıştır.
Kültürel ve Sanatsal Zenginlik
Porselen sanatı, manzara resimleri ve kaligrafide zirveye ulaşmışlardır. Konfüçyanizm, yeni bir yorum olan Neo-Konfüçyanizm ile felsefi derinliğe kavuşmuştur. Edebiyat, özellikle şiir ve tarih yazımı alanında büyük gelişim göstermiştir.
Song Hanedanı, Çin’in ekonomik ve teknolojik anlamda dünyanın en ileri uygarlıklarından biri hâline gelmesini sağlamıştır. Bilimin, mantığın ve pratik çözümlerin önem kazandığı bu dönem, modern dünyaya geçişin habercisi oldu.

Moğol İstilası ve Yuan Hanedanlığı (1271 – 1368)
Moğol İmparatorluğu, 13. yüzyılda dünya tarihinin en büyük geniş kara imparatorluğunu kurdu. Çin ise bu dev fırtınadan doğrudan etkilendi. Moğol lider Kubilay Han, Çin’i fethederek Yuan Hanedanı’nı kurdu ve Çin’de han soyundan olmayan ilk imparator oldu.
Kubilay Han ve Yuan Devleti
1271’de Yuan Hanedanı’nı kuran Kubilay Han, 1279’da Song Hanedanı’nı tamamen yıkarak Çin’i birleştirdi. Başkent olarak Hanbalık (bugünkü Pekin) olarak seçildi. Moğol kültürüyle Çin bürokrasisini harmanlayan bir sistem oluşturuldu. Çin tarihinde ilk kez Han Çinliler dışındaki bir halk iktidarı elinde tuttu.
Yönetim ve Toplumsal Yapı
Moğollar, Çinlileri dört sınıfa ayırarak yönetti: Moğollar, diğer yabancılar, Kuzey Çinliler ve Güney Çinliler’den oluşuyordu. Bu ayrımcılık, zamanla halk arasında hoşnutsuzluğa yol açmıştır. Resmi dil Moğolca ve Çinceydi, ancak yönetimde Moğolca bir hâyli baskındı. Konfüçyüsçü sınav sistemi kaldırıldı, ancak sonradan kısmende olsa geri getirildi.

Ticaret ve Kültürel Etkileşim
İpek Yolu yeniden canlandı, Marco Polo gibi gibi Avrupalı seyyahlar bu dönemde Çin’e geldi. Çin, Avrupa ile ticari ve kültürel bağlar kurmaya başladı. Budizm, Taoizm ve İslamiyet devlet katında etkili olmuştur.
Moğol hanedanı, ağır vergiler, iç karışıklıklar ve veba salgını nedeniyle zayıfladı. 1368’de Zhu Yuanzhang önderliğindeki isyanlarla Yuan Hanedanı yıkıldı ve yerine Ming Hanedanı kuruldu.
Yuan Dönemi, Çin’in dış bir güç tarafından yönetildiği tek büyük hanedanlık dönemidir. Moğolların Asya-Avrupa arasında kurduğu bağlantılar, kültürel ekileşimleri ve teknolojik aktarımı hızlandırdı. Çin tarihinde bir kırılma noktası olan bu dönem, hem kriz hem de değişim zamanı olarak Çin Tarihi’nde yerini almıştır.
Ming Hanedanı: Yeniden Çinli Yönetim (1368 – 1644)
Zhu Yuanzhang, Yuan’ı yıkarak Ming Hanedanı’nı kurdu, Hongwu İmparatoru oldu. Konfüçyüsçülük yeniden yükselmiş, sınav sistemi güçlendirilmiştir. Devlet yönetimi yeniden Han Çinlilerin eline geçmiştir. 1405 – 1433 yılları arasında, Zheng He adlı Müslüman Amiral, 7 büyük deniz seferiyle Afrika kıyılarına kadar ulaşmıştır.
Büyük Çin Seddi bu dönemde ciddi şekilde güçlendirilmiştir. Mimari, sanat ve porselen üretimi zirve yapmış ve son yıllarda vergi krizi, iç isyanlar ve Mançu saldırılarıyla zayıflamıştır.
Qing Hanedanı: Son İmparatorluk (1644 – 1912)
Mançular Çin’e hâkim olarak Qing Hanedanı’nı kurdu. Çin sınırları Tibet, Tayvan ve Orta Asya’ya kadar genişledi. Konfüçyüsçü sistem korundu ama Mançu elitleri en üst yönetimdeydi. 18. yüzyıl Çin’in ekonomik ve kültürel altın çağlarından biri olmuştur. 19. yüzyılda Afyon Savaşları, Taiping Ayaklanması ve Batı müdahalesiyle merkezi otoritesi zayıfladı. 1912’de Xinhai Devrimi ile son buldu ve Çin Cumhuriyeti dönemi resmen başlamış oldu.
Çin Cumhuriyeti ve Modernleşme Süreci (1912 – 1949)
Qing Hanedanlığı’nın yıkılışıyla Sun Yat-sen önderliğinde Çin Cumhuriyeti kuruldu. İç savaşlar, Japon işgali ve milliyetçilerle koministler arası çatışmalar dönemi başlamıştır. Bu süreç Gerilla Savaşı’nın öncüsü Mao Zedong’un 1949’da Çin Halk Cumhuriyeti’ni ilan etmesiyle sona ermiştir.

Çin tarihi, sürekli merkezileşme ve dağılma döngüsünde ilerlemiştir. Konfüçyüsçülük, yazı dili ve bürokrasi imparatorlukları bir arada tutan ana yapı taşıydı. Teknoloji, bilim ve kültür anlamında dünya tarihine yön vermiş bir medeniyet inşa edildi. Çin’in antik dönemden itibaren izlediği yol, bugün hâlâ siyasi ve kültürel olarak izlenebilir bir etkidir.
Sonuç
Çin Tarihi yanlızca bir imparatorluk hikâyesi değil; aynı zamanda insanlık tarihinin en etkileyici medeniyet örneklerinden biridir. Gelişmiş felsefi düşünceler, sofistike bürokratk yapılar, devrim niteliğinde bilimsel buluşlar ve kültürel etkileşimlerle Çin; geçmişte olduğu kadar günümüzde de kürsel düzeyde etkisini hissettirmektedir. Bu derin tarihsel yolculuk, modern dünyanın Çin’i anlaması için vazgeçilmez bir temel sunar. Antik Çin’e dair bilgileri incelemek, sadece bir geçmişi tanımak değik; aynı zamanda günümüzün kökenlerini de çözümlemektir.
- 1
- 1
- 1
- 1
- 1
- 1
- 1
- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- M. Loewe. (1999). The Cambridge History Of Ancient China: From The Origins Of Civilization To 221 Bc. ISBN: 9781139053709.
- J. K. Fairbank. (2006). China: A New History. ISBN: 9780674018280.
- P. B. Ebrey. (1947). The Cambridge Illustrated History Of China (Hardcover). ISBN: 9780521435192.
- M. E. Lewis. (2007). The Early Chinese Empires: Qin And Han. ISBN: 9780674040144.
- J. Needham. (2000). Science And Civilisation In China, Volume 6: Biology And Biological Technology, Part 6: Medicine. ISBN: 9780521632621.
- D. C. Twitchett. (2008). The Cambridge History Of China: Volume 1, The Ch'in And Han Empires, 221 Bc-Ad 220. ISBN: 9781139054737.
- C. O. Hucker. (1975). China’s Imperial Past: An Introduction To Chinese History And Culture. ISBN: 9780804723534.
- W. T. Rowe. (2012). China's Last Empire: The Great Qing (History Of Imperial China). ISBN: 9780674066243.
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 18/10/2025 23:53:16 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/21621
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.