Çoban, Bilge’den Her Daim Alacaklıdır!
Çoban İle Bilge’nin Oyu Eşit Olabilir Mi?
- Blog Yazısı
Akıllı insan soru sorar. Ya da daha doğru bir ifade ile insan soru sorduğu için akıllı olur. Çünkü soru sormanın temelinde cevap arayışı ve her cevap arayışının temelinde genellikle hakikate ulaşmak derdi vardır.
Çoban ile bilge meselesini bir de bu açıdan ele aldığımızda soracağımız ilk soru eylemin kendisine yönelik olur ve en basiti ile 5N1K şeklinde.
Eğer sorumuzun muhatabı eylemin kendisi ve nihai amacı yerine eylemin sayısal değeri ve vesilesi ile aracı olursa, hakikat şaşar ve haliyle çoban ile bilge kıyasında hem eşitliğin hem de vesilesi ile adaletin kendisi de şaşar ve şaşırtır.
Ancak doğru özneye doğru soruyu sorduğumuzda çoban ve bilge kıyası özelinde, öncesinde baş aşağı duran eşitlik ve adaleti ayakları üzerine oturtmuş oluruz.
Şimdi sağlamalarını yapalım:
Bir seçim sürecinde Çoban ile Bilgenin oyu bir olur mu?
Şayet oy verme işlemini salt sandığa atılan zarfların görece nitel değeri üzerinden ele alırsak, haliyle bir Çoban ile bir Bilge’nin zarflarının nitel değeri eşit var sayılamayacağı için, çünkü neticede bir ülkenin geleceği hakkında karar verilmektedir, adil de değildir.
Bu baş aşağı duran yorumdur çünkü soru hem hatalıdır hem de muhatabı üzerinden ona hatalı bir içerik atfedilmiştir. Aynı zamanda da niteliğin özne-zaman-mekan göreliliği yok sayılmıştır.
Oysa doğru soru şöyle olmalıdır: Bir Çoban en az bir Bilge kadar kendi hayatı üzerinde tasarrufta bulunma ve geleceği hakkında karar alma hakkına sahip olabilir mi?
Soru bu şekilde sorulduğunda cevabımız tereddütsüz evet olur. Çünkü oy verme işinin özü budur. Hiç bir Çoban hiç bir Bilge’nin ve hiç bir Bilge hiç bir Çoban’ın değil, her biri kendi geleceklerinin belirlenişinin kararını kendi çaplarınca ve sonuçlarına katlanmak üzere kendileri vermektedir. Bu, hem gerçek eşitliktir hem de tartışmaya yer vermeyecek denli adildir.
Burada kafamıza takılacak soru, Çoban’ın bilgiden ve gelecek öngörüsünün yetersizliğinden ya da daha cesur bir ifade ile asıl kastedilen olarak cehaletinden kaynaklı bireysel oyunun, Bilge’nin de geleceğini ve olumsuz yönde etkileyebilme olasılığına yönelik olur.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Böyle bir sorunun sayısız cevabı olur. Çünkü hem bilgi kimsenin tekelinde değil hem de hata salt cehalete özgü değil. Çünkü kimin kimin geleceğini nasıl olumsuz etkileyeceği göreli bir meseledir.
Diyelim ki somut olarak yukarıdaki cevapların tamamını eledik ve Çoban’ın verdiği oyun Bilge’nin de geleceğine olumsuz etkidiğine karar verdik. Yine de bu bizi haklı kılmaz.
Çünkü toplumsal yapı içinde, yaşamı ekonomi- politik kavrayış açısından farklı ve belirli bir kesime yönelik, , egemen olan karşıtı tarafından iradi, sürekli ve planlı bir baskı yok ise; Çobanlıktan ( cehaletten) Bilgeliğe değin geniş bir yelpaze içerisinde her birey, yetisi ölçeğinde o toplumda bir yetkiye sahip olur. Üstün olan, bu vasfının meyvelerini zaten yaşamın her alanında ayrıcalıklı yetki ve getirileri olarak yer ve yemektedir.
Yani özetle bu yelpazenin bir ucunda yer alan Çoban da öteki ucunda yer alan Bilge de yetileri oranında yetki adıyla payına düşen meyvesini yer. Burada bir adaletsizlik yoktur.
Bilge yaşadığı toplumda bilgeliğine eşdeğer, kullanıp meyvesini yediği yetkisi oranında da sorumludur. Çoban da ancak kendi yeti, yetki ve karşılığı yediği meyve oranında sorumludur. Yani toplumsal statülerinin onlara sağladığı olanaklar ve toplumsal kabul-saygınlık itibarı ile…
İşte dananın kuyruğunun koptuğu yer burasıdır. Çünkü Bilge’nin kullandığı oyun sorumluluğu Çoban’ınkinden, kıyas kabul etmeyecek kadar, fazladır. Yani o toplumda Çoban’ın oyunun hükmü yok denecek kadar azdır.
Yani Çoban Bilge’nin değil, aksine Bilge Çoban’ın kaderini tayin olanağına ve önceliğine sahiptir ve sırf bu nedenle Bilge her daim Çoban’a borçlu olacaktır. Evet işte burada ne eşitlik ne de adalet yoktur.
Eşitlik yoktur çünkü ŞİKAYET EDEN Bilge bilgeliğinin meyvesini yetki olarak fazlası ile alır iken, onun gerektirdiği eşdeğer sorumluluğu üstlenmekten kaçınmaktadır. Oysa çoban bunu yapmamaktadır çünkü zaten yetkisi ve vesilesi ile meyvesi yok denecek kadar azdır. Fakat o azlığın aynı orandaki sorumluluğundan EN AZINDAN SESSİZLİĞİ İTİBARI İLE kaçmamaktadır.
Adalet de yoktur çünkü Çoban içinde bulunduğu durumdan, Bilge onun geleceğinde daha yetkili ve söz sahibi olmasına rağmen, Bilge’yi sorumlu tutmamaktadır. Oysa Bilge içinde bulunduğu durumdan, Çoban onun geleceğinde zerre kadar yetki ve söz sahibi olmamasına rağmen, oylarının eşit olamayacağı savunusu üzerinden Çoban’ı sorumlu tutmaktadır.
Yani Çoban alacaklıdır. Zira hiç bir bilge de böyle düşünmemektedir. Düşünüyorsa da Bilge değildir.
Şimdide baş aşağı duranı ayakları üstüne oturtalım: Evet, Bilge’nin oyu Çoban’ın oyuna eşit olamaz! Çünkü yetki ve eşdeğer sorumluluk dengesinde (ki buna adalet denir) alacaklı olan Çoban’dır. Sevgiyle…
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 09/11/2025 12:13:36 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/21640
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.