Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Deha Kaykı
Deha Kaykı
198K UP
Aktaran 9 saat önce 3 dk.

ArXiv'de ön baskı olarak yayımlanan yeni bir çalışma, karanlık maddenin evrenin ilk yıldızlarında yalnızca kütle çekimsel değil, kimyasal evrimsel süreçlerde de etkili olabileceğini öne sürüyor. Lina Yıldız ve Deha Kaykı tarafından, GTIIT’te (Guangdong Technion – İsrail Teknoloji Enstitüsü) görev yapan fizikçi Prof. Dr. Marcelo F. Ciappina danışmanlığında yürütülen bu çalışma; yıldız içi termodinamik yapılar ve nükleer tepkimelerin karanlık madde kaynaklı enerji enjeksiyonu ve istatistiksel dağılım değişimleri ile nasıl dönüştürülebileceğini kapsamlı bir model üzerinden ele alıyor. Bu yaklaşım, karbon ve nitrojen gibi biyojenik elementlerin üretiminde artışa, oksijen sentezinde ise azalmaya yol açan bir nükleosentez senaryosunu simüle ederek özellikle karbon açısından zengin ve metal bakımından yoksul (CEMP) yıldızların gözlemsel spektrumlarıyla yüksek uyum gösteriyor.

Araştırma, klasik yıldız evrimi modellerinin açıklamakta yetersiz kaldığı CEMP-no yıldızlarının anomalik C/O oranlarını karanlık madde etkisi ile açıklamayı hedef almaktadır. Bu bağlamda, karanlık maddenin yalnızca kütleçekimsel etkilerle değil, aynı zamanda termodinamik yapılar üzerindeki etkileriyle de erken yıldızlarda nükleer tepkime dengelerini değiştirebileceği varsayımı öne çıkarılmıştır. Özellikle zayıf etkileşimli kütleli parçacıkların yıldız çekirdeklerinde termalleşerek çift yok oluş süreçleri aracılığıyla ısı enjekte edebileceği fikri, çalışmanın hesaplamalı temelini oluşturmaktadır.

3
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Halime Samsa
Halime Samsa
34K UP
Yazar 18 Ekim 2020 15 dk.

Dünyaya gözlerimizi iki temel dürtünün ışığında açarız, tüm insanlık olarak içimizde yaşamın ve ölümün varlığını taşırız. Freud’a göre, yaşam dürtüsü; libidodan kuvvet alarak üretmeye, insanlarla duygusal bağ kurmaya, çoğalmaya ve canlılığı sürdürmeye çalışırken madalyonun diğer yüzünde bulunan ölüm dürtüsü ise saldırganlıktan kuvvet alarak parçalamaya, kurulan bağları koparmaya ve kendini yok ederek inorganik bir hale dönmeye çalışır.[1] Yani, aşkın tanrısı Eros ile ölümün tanrısı Thanatos sırt sırta eşlik ederler insana hayat boyunca. Hangisinin öne geçeceği ise, biraz genetik yatkınlıklarımıza ve mizacımıza biraz da benliğimizin oluştuğu erken dönem ilişkilerimize bağlıdır.

Doğumla birlikte, güvenli alanından dünyaya gözlerini açan bir bebek için yaşam ve ölüm arasındaki bu mücadele oldukça yoğun bir kaygı yaratır. Doğumla birlikte anne ile kurduğu güvenli birlik halini kaybederek ilk kaybını yaşayan bebeği, dünyaya uyumlanma gibi zorlu bir yolculuk da beklemektedir. Klein'a göre, bebek bu zorlu yolculukta açlık, libidinal arzular ve bu mücadelenin yarattığı yoğun kaygı ile onu besleyen bir memeye yönelir.[2] Bebek, önce memenin, sonra da annenin kendisindeki yıkıcı ölüm dürtüsünü yatıştırmasını arzulayarak, yaşam dürtüsüne yatırım yapar. Anne ve bebek arasında kurulan bu ilişkide hangi dürtünün baskın olacağı, tabii ki doğum deneyiminin travmatik geçip geçmemesine, annenin bebeğe bakmak isteyip istememesine, bebeğin mizacına ve sütü zevkle kabul etme yeteneğine de bağlıdır.

167
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Pedram Türkoğlu
Yazar 18 Nisan 2018 1 dk.

Zonguldak'ta göç mevsiminde, Filyos Nehri boyunca gözlemlediğimiz sumru türü.

İngilizce tercümesinden bazen sandviç sumru diye de tanımlanabilir. Yaygın sumruya (Sterna hirundo) göre daha büyüktür. Siyah gagasının ucunda sarı bir leke bulunur. Üreme dönemi dışında alnında beyazlık oluşur. Tepe tüyleri de arkaya doğru kabarıktır. Bacakları kısmen daha kısa gözükür.

13
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Anonim
Anonim Üye 5 gün önce Henüz cevap yok.
0
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 2 Haziran 2013 39 dk.

Dünyanın dört bir yanındaki polisler, askerler ve güvenlik güçleri, isyan kontrolü (İng: "riot control") adıyla bilinen bir dizi protokole uymaktadırlar ve bu kapsamda birçok farklı yöntemle ülke yönetimlerinin hoşuna gitmeyen protesto, ayaklanma veya isyanları bastırmakta veya bastırmaya çalışmaktadırlar. Burada "isyan kontrolü" adıyla bahsedeceğimiz konu, illa bir "isyan" olması gerekmemekte, her türlü protesto, gösteri ve benzeri anayasa tarafından korunan ve hatta ödev olarak verilen hakları içermektedir (yani bir bir "şapka terim" olarak kullanacağız, kolaylık açısından). İsyan kontrolünün belli adımları bulunmaktadır ve en düşük şiddetten başlayarak giderek sertleşmektedir.

İsyan kontrolünün esasında ilk adımı, yüksek ve rahatsız edici sesler uygulamaktır. Çünkü insan beyni ani olarak sesle uyarıldığında ürkecek ve içinde bulunduğu durumu değerlendirerek kurtulma yolları arayacaktır. Bu psikolojik mücadele, çoğu zaman güvenlik güçleri tarafından es geçilir, çünkü neredeyse hiçbir zaman işe yaramaz. Bunun da sebebi isyanın amacına psikolojik olarak odaklanmış bir beynin, her hayvan türünde (dolayısıyla ve elbette insanda) gördüğümüz kaç veya savaş seçiminden ikincisine yönelmesi daha muhtemel olmaktadır. Öfke, azim, kararlılık, istek, vb. duyguların bunda etkisi büyüktür.

99
4
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Rasul Nurullazade
6 gün önce
Orlaya grandiflora (Koca dilkanatan). Balıkesir Üniversitesi Çağış Kampüsü.
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Tüm Reklamları Kapat
İnceleme
Adam Hussein
Adam Hussein
106K UP
İnceleyen 14 saat önce
sefiller daha iyi anlatılamazdı ben bu kştabın çizgi film halindekini 6 yaşındayken izledım ama anlamamıştım ve çok odaklanmamıştım . 13 yaşımda ise kitabı okudum ve bayıldım.
gerçekten evrim ağacında gezinirken ve önümde sefilleri görünce hemen tıkladım çünkü yazacak çok şey gördüm ama şuan nedense kelimeleri seçemiyorum nedense bence siz en iyisi hemen okuyun
9.8/10
(16 Kişi)
Puan Ver
Hasan Âli Yücel Klasikler Dizisi CCL (250) - Fransızca Aslından Çeviren: Volkan Yalçıntoklu
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tayfun Türkmen
Etkinliği Ekleyen 1 gün önce ÇevrimiçiÜcretsiz29 Mayıs
Tamamlayıcı Tıpta Yeni Ufuklar: İnovatif Yaklaşımlar Konferansı
29 Mayıs 2025 21:00 tarihinden 29 Mayıs 2025 22:00 tarihine kadar.

Modern tıp uygulamalarına entegre edilen tamamlayıcı yaklaşımlar, sağlıkta inovasyonun en dinamik alanlarından biri hâline geldi.

🔹 MİNTEK Derneği olarak; tıpta dönüşümün kapılarını aralayan bir canlı yayına imza atıyoruz.
🎙️ Moderatör: Prof. Dr. Ali AYYILDIZ
🎙️ Konuşmacı: Dr. Murat YILDIZ

🗓️ Tarih: 29 Mayıs 2025, Perşembe
🕘 Saat: 21:00 (TSİ)
📍 Canlı Yayın Adresi: www.mintekder.com/tv
Soru-Cevap Etkileşimi Canlı

➡️ Bilimsel zeminde, yenilikçi tedavi perspektiflerine ışık tutacak bu konferansı kaçırmayın!
📧 Sorularınız için: [email protected]

Devamını Göster
2
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Yunus Sahin
Seslendiren 2 gün önce 10:08
Mewing, zayıf çene yapısına sahip ve ağızdan nefes almaya meyilli kişilerin, dillerini üst damağa yapışık bir pozisyona getirmeleri ve üst damağın dilleriyle...
2
İnceleme
Hüseyin Güngör
İnceleyen4 1 ay önce
Raimondo Luraghi Batı gözünden sömürgecilik okumaları yapmış İtalyan bir akademisyendir. Sömürgecilik Tarihi adlı kitabı da, Avrupa'nın keşif çalışmaları ile başlayıp sanayileşme ile de zirvelere taşıdığı ve kendisinin diğer uygulamalardan tamamen farklı bir şey olduğunu iddia ettiği sömürgecilik tarihini 1970'lere kadar genel bir bakışla olabildiğince çok yönden incelediği kitabıdır. Dili basit ve kronolojik ele alındığı için de hikayesel olan, okuması basit ve ilgisi olanlar için güzel bir çalışma. Olabildiğince objektif gibi görünen anlatımı da güzel. Gelgelelim, Türkler'den iki cümleyle ya bahsediyor ya etmiyor. Zaman çizelgesine Macbeth'i bile koyan adam İstanbul'un Fethi'ni koymuyor. Atatürk'ün ve sömürgeciliğe karşı ilk başarılı ve organize mücadelelerden olan Milli Mücadele'nin ismi bile geçmiyor. Attila'ya Moğol diyor. Bütün bunlar da objektifliğine değilse bile yetkinliğine olan güveni bayağı düşürüyor ki bu daha kötü. Ha, MEB sırf Batılı ağzından Batı eleştirisi gibi gözüktüğü için mi bunu lise yarışması kitaplarına sokmuştur onu da bilemiyorum ama çağ dışı kalmış.
4.0/10
(1 Kişi)
Puan Ver
Orjinal Adı : Ascesa E Tramonto Del Colonialismo
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
4
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close