Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Ayhan Umay
'31 yaşında Elektronik Mühendisiyim.' 4 gün önce Sen de Cevap Ver

Bence hiçbir şey için geç değildir. İnsanın kendi entelektüel kimliğini arama ve oluşturma hevesinde olması yeter. Tolstoy 67 yaşında bisiklet sürmeyi öğrenmiş. İnsan ömrü kısacık. Kendini başkaları ile değil kendi olmak istediğin kişi ile kıyasla. Çünkü herkesin yaşam standardı ve geçmiş deneyimleri farklı. Merakını cezbeden ne varsa onu araştır ve öğren. Bir işe yaraması veya birileri için bir faydasının olmasına gerek yok sadece sen istediğin için ve seni mutlu ettiği için yap. Sosyal medyanın oluşturduğu sahte mutlulukları bir kenara bırak.

1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Cengizhan Demirkaya
1 gün önce
 Tanrı, geleneksel dini tanımlamalardaki gibi düşünen, hisseden, insana benzer bir yaratıcı değil, evrimsel zincirin bilinç kazanmış son halkası olarak tanımlanır. Bilgiyi, zamanı, maddeyi ve enerjiyi kontrol eden bir bilinç düzeyini simgeler. "Tanrı Doğuyor" ifadesi, dışsal bir yaratıcıdan ziyade, içimizde gelişen bir potansiyeli ve evrimin doğal akışı içinde ortaya çıkan farkındalık düzeylerini simgeler.











1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Burak Albayrak
Burak Albayrak
355.3K UP
Ekleyen 4 gün önce 1 sa.

Tüberküloz, Mycobacterium tuberculosis kompleksi organizmalarının neden olduğu hava yoluyla bulaşan bir enfeksiyon hastalığıdır. Öncelikle bir akciğer patojeni olmasına rağmen M. tuberculosis vücudun hemen hemen her yerinde hastalığa neden olabilir. M. tuberculosis enfeksiyonu, bakterilerin granülomlar içinde izole edildiği konakçıda tutulma durumundan, hastanın öksürük, ateş, gece terlemesi ve kilo kaybını içerebilen semptomlar göstereceği bulaşıcı bir duruma dönüşebilir; sadece aktif tüberküloz bulaşıcıdır.

Tüberküloz, birçok düşük ve orta gelirli ülkede önemli bir morbidite ve mortalite nedeni olmaya devam etmektedir ve ilaca dirençli tüberküloz birçok ortamda önemli bir endişe kaynağıdır. Yeni tüberküloz vakalarına katkıda bulunan başlıca risk faktörleri arasında yetersiz beslenme, HIV enfeksiyonu, alkol kullanım bozuklukları, sigara kullanımı ve diyabet yer almaktadır. Bu risk faktörleriyle mücadele, farklı sektörlerin işbirliğini ve multidisipliner bir yaklaşımı zorunlu kılmaktadır.

5
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 3 Nisan 2023 33 dk.

HAARP, Yüksek-Frekans Aktif Auroral Araştırma Programı (High-Frequency Active Auroral Research Program) isimli bir araştırma projesidir. Gakona (Alaska) yakınlarında bulunur ve inşası 1993 senesinde başlamıştır. 2014 yılında askeri faaliyetlerini sonlandıran araştırma programı, Ağustos 2015'te Fairbanks'teki Alaska Üniversitesi'ne devredilmiştir ve bilim insanlarının kullanımına açık, sivil tesis olarak kullanılmaktadır.

Programın amacı, atmosferimizin iyonosfer tabakasının sınırlı bir bölgesini geçici bir süreliğine uyarmak ve değişimleri incelemektir. Bu nedenle HAARP projesi dahilinde İyonosferik Araştırma Aleti (Ionospheric Research Instrument ya da kısaca "IRI") adı verilen güçlü ve yüksek frekanslı bir verici üretilmiştir. Bu verici, 180 adet 22 metrelik antenlerden oluşmaktadır, 133,546 m2 bir alana yayılmaktadır ve vericinin toplam gücü 3,6 megawatt (MW) civarındadır.

120
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çınar Ege Bakırcı
Yazar 20 Ocak 2015 6 dk.

Hepimiz Güneş Sistemi'ndeki 8 gezegenin ismini Güneş'e olan sırasıyla sayabiliriz. En azından öyle umuyoruz; eğer emin değilseniz, sırası şöyle: Merkür, Venüs, Dünya, Mars, Jüpiter, Satürn, Uranüs ve son olarak, Neptün. Ancak bu gezegenlere neden bu isimlerin verildiğini çoğu insan tam olarak bilmiyor. Biz de bu sorunu çözerek, gezegenlerin isimlerinden kısaca bahsetmek istedik. 

Öncelikle genel bir kuraldan bahsedelim: teleskop tam olarak icat edilene kadar bilinen 5 gezegene (Merkür, Venüs, Mars, Jüpiter, Satürn) Romalılar hep kendi tanrılarının isimlerini vermişlerdir. Sonradan keşfedilen gezegenlerden olan Neptün'e de Roma Tanrısı'nın adı verilmiştir. Tabii günümüzde bu tanrılara artık inanan pek kimse kalmadığı için, onlara "mitolojik tanrılar" adı verilmektedir. Bunun haricinde bu tür isimlendirmenin yalnızca 2 adet istisnası vardır: Dünya ve Uranüs. Bunların hepsini sırasıyla izah edeceğiz. Şimdi isimlerin nereden geldiğine, baş döndürücü fotoğraflarıyla birlikte, tek tek bakalım:

168
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Burak Tura
Üye 6 Temmuz 2019 1 Cevap
İnsanın kararsız kaldığında özellikle bu yola başvurduğunu biliyoruz , bu durumun beynimiz ile ilgisi nedir? Genellikle bu tez de doğru çıkıyor, sebebi nedir? Daha bilimsel ve zihinsel açılımı var mı?
193 görüntülenme
1
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Sena Küçükkıvanç
Aktaran 10 Kasım 2022 3 dk.

İçine düştüğünüz bunalımdan, yemek yiyerek mi çıkmaya çalışıyorsunuz? Yeni bir çalışma, depresyon ve anksiyete düzeylerine bağlı ruh halleri de dâhil olmak üzere öğün zamanlamasının ruh sağlığını etkilediğine dair kanıtlara bir yenisini daha ekledi. Çalışmayı, Mass General Brigham sağlık hizmeti sisteminin kurucu üyelerinden Brigham&Kadın Hastanesindeki araştırmacılar gerçekleştirdi.

Araştırmacılar, geceleri yapılan bir işi simüle edip, hem gece hem gündüz yemek yemek ile sadece gündüz yemek yemenin etkilerini test etmek üzere bir çalışma tasarladılar. Ekip, hem gece hem gündüz yiyen gruptaki katılımcılar arasında depresyon benzeri ruh hali düzeyleri %26 yükselirken, anksiyete benzeri ruh hali düzeylerinin %16 arttığını buldu. Sadece gündüz yeme grubundaki katılımcılarda ise böyle bir artış gözlemlenmedi. Bu da ruh hali kırılganlığının öğün zamanlamasından etkilendiğini ortaya koydu.

24
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Burak Albayrak
Burak Albayrak
355.3K UP
Ekleyen 7 Ocak 2023 42 dk.

Respiratuvar Sinsityal Virüs (kısaca RSV), dünya çapında çocukları enfekte eden en yaygın virüslerden biridir ve yetişkinlerde, özellikle yaşlılarda giderek artan bir şekilde önemli bir patojen olarak tanınmaktadır. RSV enfeksiyonunda karşılaşılan en yaygın klinik senaryo bir üst solunum yolu enfeksiyonudur; ancak RSV genellikle küçük çocuklarda bir alt solunum yolu hastalığı olan bronşiyolit olarak ortaya çıkar ve nadiren pnömoni, solunum yetmezliği, apne ve ölüme ilerleyebilir.

RSV tedavisi üç kategoriye ayrılır:

54
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ekrem Kesen
Seslendiren 17 Mart 2021 14:26
Cımbızlama safsatası (İng: "cherry-picking"), "kanıtları bastırma" veya "eksik kanıt yanılgısı" olarak da bilinir ve belirli...
30
Tüm Reklamları Kapat
İnceleme
Arda Küçükoğlu
İnceleyen 16 saat önce
Okuduğumda gerçekten belli bir süre etkisinden çıkamadığım ve sonrasında öğrendiğim kadarı ile Marcus Aureliusun bunu yalnızca kendisi için yazdığı ve bir kitap olacağını bilmeden yazdığını öğrendiğimde bakış açımın değiştiği bir eser.
9.8/10
(101 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
1
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 21 Nisan 2011 52 dk.

Bu yazımızda okurlarımızın sıklıkla sorduğu ve cevaplarının anlaşılması durumunda evrimsel biyolojinin anlaşılmasında büyük adımlar atılabileceği iki soru üzerinde durmak istiyoruz: "İnsan zekası nasıl evrimleşmiştir?" ve "Neden sadece insan bu kadar zekidir?" Aslında bu iki soru, doğayı yeterince gözlemlemiş, yeterince belgesel izlemiş, Evrimsel Biyoloji konusunda belirli bir düzeyin üzerinde bilgiye sahip ve bu konuda belirli bir miktar kafa yormuş herkesin cevaplayabileceği, hatta kolayca cevaplayabileceği bir sorudur. Ancak yine de bilimsel bir destek olması ve çok yönlü analizlerinize katkı sağlayabilmesi adına, bu yazımızın tüm okurlarımıza ve düşünür arkadaşlarımıza faydalı olacağını umuyoruz.

İlk olarak şu soruya bir cevap vermemiz gerekiyor: "İnsanı, diğer hayvanlardan farklı kılan -varsa- nedir?" Bu soru, yüzlerce, hatta binlerce yıldır insan türünün kafasını kurcalayan bir mevzu olmuştur. Kimi bu soruya "ruh" cevabını vermiştir; kimi "edep" veya "ahlak" demiştir, kimi "düşünce" demiştir. Hatta herkesin kendince bir cevabı bile olabilir: sanat, din, müzik, felsefe, vs. Ancak bilimin cevabı, gerçeğe ulaşmak için olması gerektiği gibi, edebiyattan, laf oyunlarından, gevelemelerden uzaktır; açık ve nettir: "İnsanı diğer hayvanlardan ayıran birincil özellik, diğer hayvanlara göre daha büyük olacak şekilde evrimleşmiş beyin kapasitesidir." ya da biraz daha sade kelimelerle "fazlasıyla gelişmiş zeka düzeyidir". Dikkat edecek olursanız diğer kişilerce verilen tüm cevapların bu öncül cevaptan doğduğu görülecektir. Çünkü beynimiz haricindeki hiçbir özellik bizi tek başına diğer hayvan türlerinden ayırmaya yetmezken, beynimizin evrimi olmaksızın sayılan bilim, sanat, felsefe gibi daha soyut sebeplerin de geliştirilmesi asla mümkün olamayacaktı. Dolayısıyla odaklanılması gereken nokta, beynimizin neden bu şekilde evrimleştiğidir.

326
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

YouTube, Evrim Ağacı tarafından hazırlanan içerikleri video yoluyla öğrenmenin en iyi yolu! Ayrıca kanalımızda birçok bilim insanıyla röportajlarımızı, çeşitli deney gösterilerini ve diğer bilim içeriklerimizi bulabilirsiniz.

Tuğçe Barut
Tuğçe Barut
128.3K UP
Yazar 18 Aralık 2021 21 dk.

Canlı yaşamının devamı, canlının kendisini oluşturan bir veya birden çok hücrenin bütünlüğüne doğrudan bağlıdır. Hücre bütünlüğü ise, entropi yasası gereği, zamanla bozulma eğilimi göstermektedir; fakat canlılık, bu bozulmayı çeşitli metabolik aktiviteler ile geciktirmeye, bir diğer tabir ile hayatta kalmaya çalışır. Hayatta kalmaya yönelik gerçekleştirdiği metabolik aktiviteler, yapım ve yıkım tepkimelerinin toplamına karşılık gelir.

Tahmin edebileceğiniz üzere her iki tepkime türünde de yoğun miktarda enerjiye ihtiyaç duyulmaktadır. Fakat tek başına enerji yeterli değildir. Tepkimelerin gerçekleşmesi ve canlılığın devamlılığını sağlayabilmesi için, belli başlı diğer maddelere de ihtiyaç duyulur. Bu maddelerin önemli bir kısmını vücudumuzda birçok görevi üstlenen mineraller ve tuzlar oluşturur.

87
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yaşam Ağacı Türü
Bahar Yüksel Çakmak
Türü Ekleyen 19 saat önce
Maltese terrier tüyleri yoğun, parlak, ipeksi ve ışıltılıdır, vücut boyunca kıvrımlar veya alt tüyler olmadan ağır bir şekilde düşer . Renk saf beyazdır, ancak soluk fildişi rengi veya açık kahverengi lekelere izin verilir.
0
Mehmet A.
Mehmet A.
1,145 UP
Üye 6 saat önce Henüz cevap yok.
Duyduğumuz sesleri kelimeleri nasıl tekrarlayabiliyoruz? Tekrarlarken doğru olduğunu nasıl anlıyoruz? Yani duyduğumuz sesi aklımızda tutup sonra onu taklit edip aynı mı diye kontrol etmiyoruz. Bunu düşünmeden mi yapıyoruz?
0
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Evrim Ağacı'na Destek Ol
Daha Fazla İçerik Göster
Keşfet
Ara
Yakında
Sohbet
Agora

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close